Popüler Konu Verimli Rutin

kıza bak sen babayı mı özlemiş ne
 
Yaşım 40. Bugüne kadar ne hedeflediysem başardım. Çok hırslı oluşumdan değil bu. Biraz şans, doğru yatırım, doğru zaman, sabır. Bahçe içinde bostanı ve meyve ağaçları olan müstakil bir evimiz var eşim ile toprakla uğraşmayı seviyoruz. Kira getirisi olan İstanbulun göbeğinde bir evimiz var. İş yerimde çıkabileceğim en yüksek pozisyona çıktım yapmak istediğim değişiklikleri yaptım sonra da zirvede işe paydos diyip ikizlerimi dünyaya getirdim. Yarım senedir tek mesleğim annelik ve daha bir kaç zaman da böyle olacak ( kendi tercihim). 40 lı yaşlarımda yapmak istediğim yurtdışında yaşamak ve çalışmak ve çocukları en az 4 dilli yetiştirmek. Müfredatı evimin müfredatıyla çelişmeyen bir sistemde büyüsünler istiyorum. Ben de biraz başka diyarlarda tecrübe yaşamak istiyorum. Eşimin ve benim mesleklerimiz buna uygun ve başka diller biliyoruz.
Bu arada kredilerden ve borçlardan hiç haz etmiyorum bu yüzden sadece ilk evimiz için kredi almıştık doğru stratejilerle onu da çoktan kapattık. Birikimlerimizi çeşitlendirerek yapıyoruz altın (bebişlerin hesabı sadece onlar için biriktiriyorum), dolar, euro hesaplarım var ve bankada acil durum için ayırdığım TL var.
İstediğim bir şey var çocuklarımla, eşimle ve kedilerimle nerde olursak olalım kaliteli zaman geçirmek, daha da kaliteli yaşamak (bütün kimyasallardan arınmak en başta geliyor) , kaliteli işler yapıp dünyaya faydalı olmak.
 
Son düzenleme:
Bazen çok zor oluyor gerçekten. Bazı şeyleri 20 defa falan söylüyorum. Hadi demekten dilimde tüy bitiyor. Sabahları işe sürekli geç kalıyorum
 
Kızımız doğduğu günden bu yana eşimle hep beraber baktık. Kızım 4 yaşına geldi, 3 gün kızımla yalnız kaldık. Cinnet geçirmek üzereyim.
Bebekken gece ben emzirir eşime verir, direkt yatardım. O da altını değiştir, gazını çıkartır ve uyuturdu. Erkekleri dışarıda bırakan, yapamazsın edemezsin diyerek çocuğu ile arasında bağ kurmasına engel olan biz kadınlarız aslında. Nihayetinde aynı anda ebeveyn olduk. İkimiz de daha önce çocuk bakmadık. Emzirme dışındaki iş yükünün paylaşılması, iki ebeveynin de sorumluluk alması önemli.
Ben işten çıkıp, 1 saat araba kullanıp, kızımı almaya gidiyorum. Eve geliyoruz ve akşam yemeğine kadar yani elim gelene kadar direkt oyuna oturuyoruz. Yemek yenilip, sofrayı topladığımızda benim pilim bitmiş oluyor. Bi yarım saat dinleniyorum. O sırada onlar takılıyor. 4 gündür hiç arasız çocukla ilgilenince devrelerim yandı resmen:))
 
İşte olmak istediğim 40 yaşındaki kadın
Şimdi benim 40'a kadar yapmak istediğim iki tane hedefi yani bahçeli evi ve kira getiren yatırımı yapmış kanlı canlı bir insan olarak, şu kardeşinin de elinden bir tutsan yol göstersen diyorum 6383939 tane sorum var sana:))
Bahçeyi arsa olarak mı aldınız, ağacı, evi vs için de mi? Isınma ve su işini nasıl hallediyorsunuz? Bahçede hayvan varmı? Siz sürekli o evde mi yaşıyorsunuz? Yaşamıyorsanız ağaçlarla, tarla ile ve barda hayvanlar ile kim ilgileniyor? Güvenlik problemini nasıl çözdüğünüz? Alırken nelere dikkat etmek lazım? Şunu yap bunu yapma dediğin konular nelerdir?

Aynı şekilde kira getiren daireyi nasıl seçtin? Parasını biriktirdiniz mi, yoksa kirası kredisini mi ödedi? Eşyalı mı eşyasız mı kiraya vermek mantıklı? Kiracıyı seçerken nelere dikkat ettiniz?
 
Kamu Supotu:))
Bu sabah Havalimanı Emniyetinin düzenli olarak bize verdiği bir güvenlik eğitimine katıldım. Uçağa giderken geçmiş olduğunuz 2 güvenlik arama noktası ve uçak içerisinde kesinlikle ve kesinlikle bomba, silah vs. içereren cümleler kurmayın yanınızdakilere de kurdurmayın. Zira kurduğunuz bu cümleler artık ihbar sayılıyormuş.

Geçen ay bir yolcu tam uçağa binerken yanındaki arkadaşına "O kadar aradılar üzerimdeki bombayı bulamadılar hehe" şeklinde saçma bir espiri yapmış. Bunu duyan kabin görevlisi kaptan pilota bilgi veriyor. Kaptan Pilot havalimanı emniyetini aramış. Uçak park alanına çeklip, tüm bagajlar x-ray ile taranmış. İlgili espriyi yapan şahıs sorguya alınmış. Kendisine 150.000 lira ceza kesilmiş ve kamu davası açılmış. Uçak 3 saat rötarla kalktığı için havayolu şirketi de ilgili şahsa maddi manevi tazminat davası açmış.

Kamu supotu olarak benim söyleyeceğim, havalimanına adım attığınız andan çıkana kadar uslu ve çeneniz kapalı durunuz:)) Bomba, terör ' uçak kaçırma gibi konularda paranoyak hale gelmiş olan havalimanı çalışanlarına espri yapmayınız. Ne aradın bu kadar sanki üstümüzde bomba var gibi atarlı ve talihsiz cümleler kurmayınız. Zira sonunuz Aziz Nesin hikayeleri gibi olabilir:))
 
Canım 40 yaşında inan sen daha iyisini yapmış olursun
Evet cevaplara başlayayım :))
Bahçeli evi başka bir şehirden aldık müstakil ev sitesiydi topraktan girdik. Evin içini bu sayede istediğimiz gibi şekillendirdik. Bahçede sadece toprak vardı biz ağaçları, fideleri aldık. Bostan yerine karar verdik. Meyve ağaçlarını seviyoruz 15 kadar ondan aldık. Kümes düşündük ama iki kedimiz var ve bahçede oynamayı çok seviyorlar. Komşularımızın kümesi var sağolsunlar paylaşımcılar. Sütü zaten taze alıyoruz inekleri olan bir çiftlik var çok yakınımızda. Sitede az ev var ama güvenlik de var. Burayı arada kullanırız diye almıştık ama hamilelik sürecinin bir kısmını ve şu ana kadar geçen zamanı burda geçirdik. Ben işimden ücretsiz izinliyim eşimde burda iş buldu bir süreliğine çünkü burası çok hoşumuza gitti.
Diğer soruna gelince, o çok eğlenceli ve de çılgın bir süreçti :) İstanbulda çok merkez bir yerden üç katlı ateş tuğla yüksek tavan arkada içinde erik ağacı olan minik bahçeli bir ev aldık uygun fiyata. Gene uygun dediysem birikmiş nakidimiz vardı borsadan. Gerisini banka kredisi aldık 5 yıllık. İçini restore ettik 1,5 senemizi aldı. Sonra da antika parçalar serpiştirdik zevkimize göre dayadık döşedik kendimiz oturduk içinde üç sene. Benim hayalimdi öyle bir evde oturmak. Süper bir evdi orayı hala özlerim. Neyse kira getirisi yüksek olunca ve biz de domates biber patlıcana sarınca çıktık ordan. Orayı hem iş yeri hem de ev olarak kullanacak birine kiraya verdik. Kiracımızı özenle seçtik resmen gelen herkesi soru yağmuruna tuttuk. İstediğimiz koşulları karşılayacak iyi biri kiracı bulduk. Tabi şimdiki evimi de ayrı bir seviyorum ağaçlar falan. Yurtdışına gidince de burayı özlerim kesin :))
 
Verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim
İnşallah bize de bir bahçe nasip olur. Ankara'da bu iş çok sıkıntı. Yeşil yer zaten çok sınırlı, bir de eşim sizinki gibi güvenliği olan bir site istiyor. Özellikle yazları bir bahçemiz olsa, kızım bize sarmadan güzelce oynar biz de bu çocuğu nasıl eyleyeceğiz derdinden kurtuluruz.
Bir de ben şehir çocuğuyum. Bir köyümüz yok. Dolayısıyla toprak hakkında, sebze meyve yetiştirmek hakkında hiç bir fikrim yok. Bunun çok büyük bir eksiklik olduğunu düşünüyorum ve öğrenmek istiyorum.
 
Bu arada unutmadan yazayım. Bugün aldığım eğitimde radyasyon yayan cihazlar konuşulurken eğitmen, evdeki en çok radyasyon yayan cihazın saç kurutma makinesi olduğunu söyledi
Hatta kullanırken saç derimizden geçtiğini, beynimizin direkt ve yoğun elektromanyetik radyasyona maruz kaldığını ve bunun önemli sağlık sorunlarına yol açtığını söyledi.
 

Aa buna çok şaşırdım ve üzüldüm.
Çok sık kullandığımız bir alet sonuçta.

Bence yeni nesil makineler böyle. Çünkü ion vs özellikler ekliyorlar. Saçı elektriklendirmiyor gibi.
O zaman en iyisi düz mantık, özelliksiz, tek mantığı sıcak hava akımı sağlamak olan bir makine edinmek.
 
elecda

Canım bahçe olarak farklı birşey eklemek istiyorum. Bazı kurumlar çalışanlarına veya bağımsız işletmeler de yapıyor olabilir bilmiyorum, hobi bahçeleri veriyor. Kiralıyorsun yani. Devremülk gibi aslında bir yerde.

Ve o bahçeyi dilediğin gibi ekip biçiyorsun.

Bahçeli ev imkânınız olmazsa, yakın zaman için söylüyorum, böyle bir şey araştırıp yapabilirsiniz.
 
Hangi ağaçları diktiniz.
Uğraş istemeyen ıhlamur dut kiraz vişne erik olduğunu biliyorum. Benimde hiç köyüm olmadı.kendi çabalarımla öğrenmeye çalışıyorum. Benimde hayalim ıhlamur ağacı olan mis kokulu bahçe.
Fide falan dikmeyi maydanoz ekip tohumdan çoğaltma işlerini öğrendim.
 
Buna ben de üzüldüm zira daha dün gece kızımın saçlarını uzun uzun kurutmuştum. Biraz araştırdım bu konuyu. Fön makinesi havayı elektrik tellerinin içinden geçirerek üflediği için bu hava elektromanyetik radyasyon yükleniyor ve vucudumuza çok yakın olduğu için vücut tarafından emiliyormuş. Bebeklerin fön makinesi çalıştırılarak uyutulması da bebeğe çok zararlıymış.
Havalimanında içinden geçtiğimiz x-ray makinesinde bulunan x ışını etrafa yayılmasın diye makinenin etrafını çelik barlarla kaplıyorlarmış. Sonuç olarak x-ray makinesi saç kurutma makinesinden daha az zararlı
 
Çok teşekkürler. Bir araştırayım.
 
y
x ray dan daha zararlı olması korkuttu beni saç düzleitiriciler de mi aynı acaba
 

Benim ailem bahçeli evde oturuyor. Erzurum gibi karasal bir iklimde, sadece sulama ile yetişen ağaçlar şunlar; bodur elma, elma, vişne, kiraz, erik, armut, kayısı, dut.

Bunların dışında bostanda da maydonoz, tere, roka, soğan, domates, bezelye, fasulye bamya, biber, salatalık, marul, çilek, böğürtlen, ahududu

Ve sıcak iklim istemeyen bütün çiçek çeşitleri.

Yani özetle, çok birşey bilmeye gerek yok
Sadece düzenli bakım gerekli o kadar.
 
Bu saydıklarının hepsini diktik bir de ceviz, incir, kayısı, kiraz, elma, armut, ayva, nar, zeytin ve malta eriği. Ihlamura bayılıyorum ben de. hatmi çiçeği de diktik ıhlamuru ve hatmiyi kurutuyoruz içmek için. Biberiye, kekik, maydanoz, roka favorilerim :) eşimin favorisi çeşit çeşit biberleri, domatesleri :))

Hele ben köy görmemiştim o kadar yani. Büyük kayıp tam bir istanbul bebesiydim çok değiştim çok.
 
Valla durum vahim. Ben kışın üşümeyim diye kullanıyorum şahsen saçlarım kısa vazgeçebilirim bence.
 
Aynen öyle
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…