beslenme ve diyetisyenlik mezunuymuşsunuz sonsuz saygı duyuyorum.lakin bunu bu bölümü bitirmiş birisinin söylemesi beni şoka uğrattı.Yillarca vucutta bazi seylerin eksikligi olusur. Milim milim ilerler, surecte sorun yaratmaz ama bir yerde genelde esik kirilir.
Cogunlukla hamilelik, menapoz, andropoz veya buyuk bir hastalik gibi donemlerde...
Mercimekten fasulyeden vesaire fazlaca protein alinabilir ama bazi esansiyel aminoasitler sadece hayvansal gidalarda bulunur.
Esik kirilmaya yaklasinca ihtiyaci hissedip yemeye baslar cogu... ya da daha vahimi olur vucut etten alacagi aminoasit icin kendini sindirmeye baslar mesela, tibbi tedavi ve psikolojik destek cogunlukla zorunludur.
Kendim vegan veya vejeteryan olmadim hic bir zaman.
Ama yillarca yumurtadan tiksindim. 21 yasimdan sonra kitliktan cikmiscasina yumurta yedim. Hala yerim.
Beslenme diyetetik mezunuyum. Benzeri hikayelerin belki binlercesini okuduk isledik inceledik :)
benim için bir kedi ile kuzunun farkı yok. çin'de kediler köpekler yenilince onlara zalim diyoruz.ırkçılık gibi bu,türcülük...Hem et yiyorum, hemde hayvanlari seviyor ve methamette duyuyorum. İste boyle mesela:)
benim için bir kedi ile kuzunun farkı yok. çin'de kediler köpekler yenilince onlara zalim diyoruz.ırkçılık gibi bu,türcülük...
ben de ban yemek istemediğim için işin etik boyunu bir kenara koyuyorum,tutuyorum kendimi.sağlık alanına bakıyorum. ama şok içindeyim yazılanları okudukça.Çok yanlisinniz var konuda.
Ikiside canlıdır ve doğada yeri vardır. Bilmiyorum dini boyuta girip bi 4 gun daha ban yemek istemiyorum ama siz bi internetten bakın derim bu konuya. Kendinizi de yanlış empoze ediyorsunuz.
Kedi ile kuzunun çok farkı vardir
İlk kez bdv ye konu açıyorum.Sorum şu aranız da 13-14 yaşlarındayken hayvanlara duyduğunuz sevgi ve merhamet duygusu yüzünden vejeteryan olmaya karar verip ,daha sonra bu fikrinden vazgeçen oldumu?
Yani tekrar et yemeye başlayan varmı aranızda? Ebeveyn olarak nasıl yaklaşmalıyız?
Benim bir doktordan duyduğum da amino-asitleri kenara koyarak söylüyorum çok bilgim yok o konuda, yıllarca et yemeyen insanlarda b12 eksikliği oluşması. Bu yönden de bir araştırın derim. Gerçi şimdi yoldan geçene b12 hapı, iğnesi veriliyor ama asıl eksiklik bu şekilde oluşuyormuş. Tabi herkesin fikrine, uygulamasına saygı duymak lazim orası ayrı. Ne et yiyenler yemeyenleri, ne de yemeyenler yiyenleri ikna edemez. O yüzden bu çabalar tartışmanın ötesine geçmez.ben de ban yemek istemediğim için işin etik boyunu bir kenara koyuyorum,tutuyorum kendimi.sağlık alanına bakıyorum. ama şok içindeyim yazılanları okudukça.
ikna etme amaçlı yazmıyorum. zaten işin etik boyutunu geçtim herkesin kendi kararı saygı duyarım. sadece ben bir bilim insanıyım ve bilime aykırı şeyler gördüğüm zaman dayanamıyorum. kulaktan dolma bilgiler,benceler... bu şekilde hareket edemeyiz,biraz okumalı araştırmalıyız. çok sabit fikirle yaklaşılmamalı artık her şey değişiyor dünyada.Benim bir doktordan duyduğum da amino-asitleri kenara koyarak söylüyorum çok bilgim yok o konuda, yıllarca et yemeyen insanlarda b12 eksikliği oluşması. Bu yönden de bir araştırın derim. Gerçi şimdi yoldan geçene b12 hapı, iğnesi veriliyor ama asıl eksiklik bu şekilde oluşuyormuş. Tabi herkesin fikrine, uygulamasına saygı duymak lazim orası ayrı. Ne et yiyenler yemeyenleri, ne de yemeyenler yiyenleri ikna edemez. O yüzden bu çabalar tartışmanın ötesine geçmez.
bitkiler insanlardan ve hissetme yeteneği bulunan hayvanlardan niteliksel olarak şu anlamda farklılar; bitkiler de canlılar ama duygu hissetmiyorlar. bir bitki günışığına ve diğer uyarıcılara tepki verebilir ama bu durum bitkinin hissetme yeteneği olduğu anlamına gelmez. eğer zile bağlı bir tel aracılığıyla elektrik akımı yayarsak o zaman o zil çalar. ama bu, zilin hissetme yeteneği olduğu anlamına gelmez. bitkiler sinir sistemleri, benzodiazepin alıcılar veya hissetme yeteneği ile bağlantılı gördüğümüz diğer niteliklerin hiçbirisine sahip değildir.bitkiler kendilerine zarar veren bir eyleme tepki olarak hiçbir şey yapamazken neden hissetme yetenekleri geliştirsin ki? eğer bir bitkiye alevi yaklaştırırsanız bitki kaçamaz olduğu yerde kalır ve yanar.eğer bu alevi köpeğe yaklaştırırsanız köpek siz ne yaparsanız aynen onu yapar, acıyla bağırır ve alevden uzaklaşmaya çalışır.hissetme yeteneği rahatsız edici uyarıcılardan kaçarak hayatta kalmalarını sağlamak amacıyla sadece belirli canlılarda evrim geçirerek var olmuş bir nitelik. hissetme yeteneği bir bitki için hiçbir amaç taşımaz; bitkiler “kaçamazlar”.Hayvanlar ya da bizim gibi acı çekmemeleri reaksiyon göstermedikleri anlamına mı gelir? Bizim acı hakkında bilgimiz sadece kendi ırkımıza ait olabilir. Sinir sistemi olmayan canlıların acı çekmemesi diye bir şey olmayabilir. Elektriksel iletim diye bir şey var. Her canlı evrimsel olarak yaşamını sürdürmeye çalışır. Buna karşı tehlikelere de reaksiyon gösterir.
yukarıda bununla ilgili bir şey yazdım okur musunuz? :)Hayvan eti yemiyorsunuz; canlılara zarar verildiği maksadıyla... Peki otlarda bir canlı değil mi ? Onuda yemeyin o zaman..
bitkiler insanlardan ve hissetme yeteneği bulunan hayvanlardan niteliksel olarak şu anlamda farklılar; bitkiler de canlılar ama duygu hissetmiyorlar. bir bitki günışığına ve diğer uyarıcılara tepki verebilir ama bu durum bitkinin hissetme yeteneği olduğu anlamına gelmez. eğer zile bağlı bir tel aracılığıyla elektrik akımı yayarsak o zaman o zil çalar. ama bu, zilin hissetme yeteneği olduğu anlamına gelmez. bitkiler sinir sistemleri, benzodiazepin alıcılar veya hissetme yeteneği ile bağlantılı gördüğümüz diğer niteliklerin hiçbirisine sahip değildir.bitkiler kendilerine zarar veren bir eyleme tepki olarak hiçbir şey yapamazken neden hissetme yetenekleri geliştirsin ki? eğer bir bitkiye alevi yaklaştırırsanız bitki kaçamaz olduğu yerde kalır ve yanar.eğer bu alevi köpeğe yaklaştırırsanız köpek siz ne yaparsanız aynen onu yapar, acıyla bağırır ve alevden uzaklaşmaya çalışır.hissetme yeteneği rahatsız edici uyarıcılardan kaçarak hayatta kalmalarını sağlamak amacıyla sadece belirli canlılarda evrim geçirerek var olmuş bir nitelik. hissetme yeteneği bir bitki için hiçbir amaç taşımaz; bitkiler “kaçamazlar”.
Dengeli beslensin evde pişen herşey den yesin istiyorum.Gelişme çağında henüz 18-19 yaşında olsa bu kadar üzülmezdim sanırım.
ben artık hiçbir şey demiyorum :)Ne yani o zaman çiçekleri koparalım sonuçta hissetmiyorlarmış...Hayır onlarda bir canlı ve hissediyorlar. Elektrik zili canlı değil.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?