adam hasta. ve çok zeki. seni tekeline almıș, kendi dürtülerine göre șekillendirmeye çalıșıyor ve șu ana kadar gayet de bașarılı olmuș.
tabii sadece dıșarıya karșı.
Çünkü bunu birebir yașayan sadece sensin.
ve tezgahı o kadar sağlam çalıșıyor ki, sen istesen de bu yașadığın duygu eksikliğini asla ifade edemezsin.
zaman içerisinde öyle bir otokontrol geliștirmiș ki gerçekten iyi bir yönetici.
rolmen.
senin șikayet ettiğin konularda örneklendirdiğin birlikte zaman geçirme anlarında sadece "mıș" gibi yapıyor.
yani gerçek değil.
"dur șimdi film izlemeliyiz. bak birlikte film izliyoruz hadi bundan mutlu ol."
"bu haftasonu dıșarıda sosyalleșiyoruz çünkü böyle olması gerekli. heey mutlu oldun mu."
hepsi rol, hepsi görev gereği.
evlenmemiz gerekiyor evlendik.
çocuk olması gerekiyor yaptık.
vs.vs.vs.
ama ya duygu, o duygular o hissiyat sana geçmiyor. seni de üzen bu.
birlikte paylașımlarınızda sende kekremsi tarif edilemez bir eksiklik kalıyor.
ayrıca okb yüzünden așırı titizliği ileri boyutlarda. bir kadının kendi evinde kendi kahve makinesini temizlemekten korkması ne demek.
ve diğer verdiğin örnekler çok korkunç.
neden ve ne șekilde katlanıyorsun bunlara gerçekten üzüldüm.
annen seni hasta bir adamın dürtülerinin kölesi ol diye doğurmadı.
dıșarıdan herkes elbette onu takdir ediyor ve seni anlamıyorlar. hatta gittiğiniz terapist dahil.
Çünkü çok üzgünüm ama bu adam çok profesyonel.
umarım kısa zamanda kendini toparlar ve kendin için en doğru kararı verirsin.
geçmiș olsun.