Uzun bir aradan sonra,garip bir hikayeyle döndü Jasse

Aşka bağladığım falan yok.Kendimi bir tür beklenti içerisinde buluyorum sadece.Ben onu hala abi gibi hissediyorum.Direk hoşlanıyorum diyemem ama böyle bir samimiyet devam ederse sanki hoşlanacak gibi oluyorum bazen. Eğer evliyse direkt olarak mesafemi koyarım.çok korkarım böyle bir hakka girmekten çünkü.o yazmadıkça asla yazmıyorum.
İstanbulda bir süre yaşamış falan değil geçen yıl 1 ay kaldı türkiyede onda da bizim eski şirkettekilerleydiler devamlı.Bu yıl bana sarmış olmasına zaten anlam veremiyorum o ayrı.
Adamı abi gibi görmediğiniz ortada benimde abi gibi sevdiğim iş arkadaşlarım var birinin bile profilini incelemedim düğün fotoğrafları duruyor mu durmuyor mu diye.Orada bi kendinizle yüzleşin.

İkinci olarak toy bi genç kız değilsiniz direkt evli misin diye sormasanız bile bunun bin türlü yolu var.Siz bilmezlikten gelmeyi tercih etmişsiniz.Adam büyük ihtimal evli tekrar diyorum mümkünse uzak durun bu yüzden
 
Eğer evli olsaydı bu yıl, geçen yılda böyle davranması gerekmez miydi? geçen yıl gayet resmi idi. bu yıl boşanmış ve bu şekilde davranıyor olamaz mı? fikrinize saygı duyuyorum ama biraz fazla önyargılısınız bana karşı.
Çok tuhafsınız, neden evli misin diye sormadınız onca zaman geçirip. ya da profilinde gördüm evlilik fotolarınızı, sen evlisin değil mi? Falan diye sormanız gerekirdi. Gerçekten bi garipsiniz. Adam size bi sürü şey sorabiliyor, gayet yakınsınız, sisterdan flörte geçiyor, sizi adamın medeni durumunu sormaktan bile aciz kılan nedir?
 
Evlimisin sorusundan neden bukadar kaçtın ben onu anlamadım..
 
Yani muhabbet arasında bile bi şekilde sorulurmuş. Çok yakın arkadaşım evleniyor deyip bağlardınız konuyu, yada ne bileyim aa eski nişanlım yan masada falan deyip yine salaktan salaktan konu ona gelebilirdi. O kadar zaman geçirmişsiniz adam bin tane soru sormuş. İlla ki bi yol bulunurdu.
Ben meraktan çatlardım herhalde. Nedir ne değildir diye..
Hayırlısı olsun yine de. İnşallah evli değildir diyelim.
 
Uzun bir aradan sonra herkese merhaba...
Üç dört gündür kımıl kımıl dolaşıyorum, birilerine anlatmam lazım.Konu açıp açmamakta da kararsız kaldım ama burası dışında anlatıp fikir sorabileceğim objektif birileri yok açıkçası.Konu biraz uzun olabilir arkadaşlar, şimdiden hakkınızı helal edin.Tek bir ricam var herkesten, yanlış anlayıp kırıcı olmamak adına lütfen dikkatli okumanızı rica ediyorum.Konu biraz hassas benim için.Özellikle İtalya'da yaşayan arkadaşların yorumlarını merak etmekteyim.İyice anlaşılması adına detaylı yazacağım.Okuyan okumayan herkese şimdiden teşekkür ederim.
Beni bilen bilir ama çok kısa özet geçmek gerekirse; 1 yıl kadar önce hatta 1 yıldan biraz daha uzun süre önce nişan attım benim için çok zor ve çok çok acılı bir süreçti.1 yıldır içime kapandım, hayatıma hiç kimseyi almadım.kendimi bulmaya çalışıyorum.Şükür artık yavaş yavaş da başarıyorum da sanki..Ama kalbim yok gibi bir şey artık.
7 ay kadar önce bir firmada işe başlamıştım.2 hafta kadar çalıştım sonrasında çeşitli sebeplerle memnun olmadıgım için işten ayrıldım.O dönemde firmanın yurtdışından satın aldığı makinanın kurulumunu yapan iki tane İtalyan mühendis de oradaydı.Pek bi sıcakkanlı ve sempatikler, herkesle konuşuyorlar falan.Bir tanesi evli alyansı var, ötekisi evli mi bekar mı belirsiz.Bu bekarın adı Artur olsun.
Gel zaman git zaman belli bir seviyede arkadaşça muhabbetimiz oldu. Türkiyeye ilk kez gelmişler, kafalarındaki imajımız biraz kötü. herşeyi çok merak ediyorlar falan..Aslında bu italyan mühendisler şirketteki diğer mühendislerle daha yakındılar.Benim opera vb. konulardaki bilgim Arturun ilgisini çekince biz de belli bir seviyede muhabbet edip arkadaş olmuştuk.Şirketten ayrılacağım gün bunu onlara söyleyip vedalaştığımda Artur bir yere ismimi ve soyismimi yazmamı istemişti.Ben de yazıp vermiştim.İnanın bunu yaparken hiçbir kötü niyet düşünmedim ne onda ne kendimde.Dediğim gibi ben bekar sanıyodum bu hiç konuşulmamıştı.Üstüne o dönem kendi derdimdeydim daha çok. Herneyse akşamına beni facebooktan ekledi.Arkadaşlarına baktım bizim şirketten 2 kişi daha vardı listesinde.Sonra profiline bakınca 1 sene öncesine ait düğün fotoğraflarını görmüştüm,eşinin adı da vardı.İşte o an biraz utanmıştım, oha bu evli miymiş nasıl yani,acaba eşi yanlış anlar mı vs. Ama beni ekleyen oydu nihayetinde.O ekledikten sonra bile hiçbir şekilde konuşmadık,iletişim kurmadık.
25 gün önce..
Bir akşam facebookuma mesaj düştü,bi baktım Artur. Çok şaşırdım,tamamen aklımdan çıkmış adam.Bana << 2 hafta sonra istanbula iş için geleceğini,beni tekrar görmek istediğini bundan çok mutlu olacağını falan yazmış.Kızlar konuşma ingilizcem süper değil.Ben ilk etapta şakaya vurdum,benim ingilizcem nedeniyle sıkıntı yaşayacağımızdan bahsederek savsaklamaya çalıştım.Fakat bayağı ısrarcı oldu görüşme mevzusunda.Sen benim İstanbuldaki tek arkadaşımsın, ben bir şehre geri dönünce arkadaşlarımı görmeyi severim falan yazmış.Öyle bir stalklamış ki profilimi, bana fotolarımı tek tek atıp şurası neresi burası neresi ,buraya bayıldım bizi götürür müsün falan deyip bir yandan da yer hakkında bilgi istemeler falan..Ayasofyayı görmek hayali falan adamın. Uzatmayayım çok ısrarcı olması karşısında yine kötü niyetli düşünmeden peki dedim.İstanbula gelirler, şunları bi Sultanahmet, bi Ayasofya ordan Yıldız Parkına sallar sonrasında otellerine paslarım ne olacak diye düşündüm.
1 hafta sonra İstanbula geldiler.Artur hergün faceten bişeyler yazmaya başladı.Türkiye muhabbeti, siyaset,din sürekli soru yağmuruna tutuluyorum.Bu arada bana sürekli "sister" demeye başladı.Bana sen benim kızkardeşimsin ben de senin abinim muhabbeti yaptı ara ara.Aramızda 4 yaş var.Sanırım onu yanlış anlamamam için bir tür önlem aldı kendince.Böyle olunca biraz rahatladım ben de.En son bana merak edip Kuranı incelediğini söyledi.Ne düşünüyosun peki diye sorunca da bu konuyu bir bardak çay ve tatlı eşliğinde bir yerlerde konuşabileceğimizi hem de görüşmüş olacagımızı söyledi.Ben bi bahane buldum.Ertesi günlerde de bunu sürekli tekrarlayıp sürekli meşgulsün diye trip atmaya başlayınca,en sonunda buluşup görüştüm.Gayet sıcak karşıladı beni, sanki kırk yıllık arkadaşmışız gibi beni görünce direk sarıldı.Bilmiyorum onlarda böyle herhalde dedim üzerinde durmadım.Orada sordum, aylar önce beni eklemiştin hiç yazmadın,şaşırdım şimdi beni arayıp görüşmek istemene dedim açıkça.O da bana 7 aydır ülke ülke gezdiğini, yoğunluktan kafasının meşguliyetinden hiçbir şeye zamanı olmadıgını çok karmaşık ve zor bir işi ve hayatı oldugundan bahsetti.yazmaya vakit bulamadıgı için özür diledi falan.
Bundan sonra her sabah bana günaydın diye türkçe mesaj atmalar, gün içinde sık sık yazmalar.Kızlar burayı özet geçiyorum merak eden olursa detay veririm.O günden sonra her vakti oldugunda benimle görüşmek istedi kimi zaman yemek yedik kimi zaman çay içip sohbet ettik abi kardeş gibi.yanımızda çoğunlukla meslektaşlarından hep bir 3.kişi oldu bu arada.O ara merak edip facebook profiline girdim kendisinin.Düğün fotoğraflarının hepsini silmiş,hiç bir şey yok.Eşinin profiline girdim, daha önce baktıgımda Artur ortak arkadaşımız görünüyordu.Şimdi baktıgımda yoktu yani birbirlerini silmişler sanırım.Ne zaman olmuş bu hiçbir fikrim yok dediğim gibi hiç bakmamıştım bi daha.Neyse dedim geçtim.
Sevimli bir şekilde italyan ingilizcesi konuşuyor.Dediklerinin yarısını anlıyorum yarısını tekrar ettiriyorum.Bu arada İstanbulda parası çalındı kimse ilgilenmedi.Ben akşamın bir vakti kolundan tutup karakola götürüp ifade vermesine yardımcı oldum.O günden sonra bana sen özel bir kızsın, seni hiç unutmayacağım falan demeye başladı.Bu arada görüştükçe o kadar sevdim ki onu.Yani bir abiyi sever gibi.Hep bi abim olsun istemiştim belkide abi yerine koydum onu bilmiyorum.O kadar tatlı,nazik,sevimli,samimi bir insan.Apayrı dünyaların insanlarıyız ama benim ona nasıl kanım ısındı anlatamam.O da aynı şekilde olsa gerek ki, bana <<seninle aramızda wifi bağlantısı gibi birşey var resmen, sadece ortak dil ingilizce konuşuyoruz ama ben senin konuşmadıklarını bile anlıyorum sen de benimkileri.ilk kez böyle birşey oluyor bana.çok mutluyum>> dedi.Bu arada her görüşmemizde bana biraz daha samimi ve yakın davranıyor.Konuşmalarda birşey yok gayet abi kardeş tarzında.sister (kız kardeş) deyip duruyor bana ailemi adetlerimizi falan soruyor.ailemi merak ediyor falan.Fakat yürürken koluma girmeler, karşıdan karşıya geçerken elimi falan tutmalar.diğer ülkelerde başına gelen komik şeyleri anlatıyor bir karısı varsa ve duyarsa kıskanacagı şeyler.sanki bekarmış gibi bahsediyor kendinden gülüyoruz beraber.neyse onlarda normal herhalde deyip geçiyorum bir yandan da bu artık evli değil mi sorusu kafamı kurcalıyor.yani geçen yıl mesafeliydi ve evliydi.hep böyle olsa geçen yılda böyle davranırdı diyorum.acaba boşanmış mıdır herşey gitmiş çünkü sosyal medyasından.soramıyorum da, çünkü özel hayatıyla ilgili hiç soru sormadım o haddi bulmadım kendimde.konusu da açılmadı hep beni, bizi soruyor bizi inceliyor.
Gidecekleri son hafta cumartesi bana bir süprizi oldugunu söyleyip ,tüm günü benimle geçirmek istediğini söyledi.o gün beni eataly e götürdü.sonrasında taksime geçtik.yedik içtik eğlendik.sadece ikimizdik.gittiğimiz mekana gayet resmi bir giriş yaptık.bir baktım ilerleyen saatlerde bayağı dans ediyoruz eğleniyoruz beraber.birazcık fazla yakınlaştığımızı farkedince ben kendimi geri çektim hep.mekan çok kalabalıktı dışarı çıkarken elimi tuttu.sonrasında metrobüste uykun geldiyse uyuyabilirsin deyip başımı kendi göğsüne dayadı.çenesini de kafama koydu.Ertesi gün yine beni yemeğe davet etti.Bayağı kankası gibi arayıp planlar yapıyor benimle.<zırt pırt iş yemeği oluyor ama seni mutlaka görmek istiyorum> falan diyor sürekli.Görüşmediğimiz zaman facebooktan yardırıyor sisterlı muhabbetler sonra bana iltifatlar.En son ben vedalaşırken hep elimi uzatıp teşekkür ediyordum.Bana elini uzatma, yanağıma bir öpücük kondur kalpten gelerek diye yazmış.İşte o anlarda kafam karışmaya başlıyor.Seni seviyorum kızkardeşim, seni özledim kardeşim yazıyor sürekli.Bu samimiyet garip gelse de hoşuma da gidiyor bir yandan
Çok uzattım farkındayım.Ama anlaşılması açısından özet bile geçtim denebilir.Gitmeden önceki son gece bir cafede saatlerce oturup konuştuk herşeyden.. Bana sorduğu sorulardan bazıları;
-türkiyede biz seninle sevgili olsak ve ben seni dudağından öpsem müslüman halkın tepkisi ne olur?
-sen sevgilinin evinde yaşamana ailen nasıl bir tepki verir?türkiyede kızlar bunu yapabiliyor mu?
-türklerin yabancılara bakış açısı özellikle sevgililiğe
-türkiyedeki kadın erkek ilişkileri.... daha neler neler..
Yaydığı enerjiden ne kadar etkilendiğimi farkettim.Kendimi yokluyorum, hayır o sadece benim arkadaşım diyorum.Kalbim buzlu hala benim,kimseye güvenmiyorum. Kimseden duygusal bir şeyler beklemiyorum istemiyorum ama bu insanı düşününce kalbim bir ısınıyor.Cuma günü italyaya döndü.O günden beri resmen elimde olmadan bir beklenti içerisindeyim.Bana birşeyler yazsın, konuşalım sohbet edelim istiyorum..Bu arada gitmeden önce benden ev adresimi istedi,benim için bir hediyesi oldugunu bunu araştırdıgını ve bulunca göndereceğini söyledi.Tek bir sartla kabul ederim sen de adres vereceksin dedim.Önce tamam dedi.Ertesi gün ben sana hediyeni yolladıgım zaman adresimi görürsün lütfen şimdi isteme dedi.
Bu konuyu buraya açma konusunda tereddüt yaşadım,bana göre çok önemli bir mesele de değil aslında.Ama yanlış mı yapıyorum?Bana vücut diliyle samimi olan ayrılırken sarılan,elini belime dolayıp öyle yürüyen kendisi.Bunlar bizim kültürümüzde sevgililik müessesesinde olan şeyler acaba onlarda normal beni sadece kardeşi olarak mı görüyor?Ben mi abartıyorum..Değerli fikirleriniz benim için önemli.Şimdiden teşekkür ederim herkese.
Sordugu sorular klasik "Turklere sorulan salak sorular"dan bence. Ama bu kadar temas bana fazla geldi, cunku ben Japon'um aslinda:dondurma: Ote yandan ev adresini vermek istememesi supheli gorundu bana. Bence once evli olup olmadigini ogren, bos yere umit baglamamis olursun.
 
Aynen katiliyorum cok guzel yazmissiniz.

Italyan erkegi kimi bulsa flort eder, cilve yapar kimi dusururse artik.

Buraya turist geldim jasse jasse de hos kiz , bulmusken gotureyim demistir ozur diliyorum kullandigim kelimeler icin ama durum bu.

Uzak dur uzak uzak uzak
Ama tebrik etmek lazim, reklamlarini cok guzel yapmislar.
 
Ya hu burda kim normal erkek arkadaşıyla sarılarak yürür ? Çok saçma geldi. Hayır bu kadar samimi olduğunuz birisine neden "ben de düğün fotolarını görmüştüm, eşin de çok tatlı biri, bi dahaki gelişinde onu da getir" falan deseydin olmaz mıydı?
Adam evli bildiğin sana yürüyor.
 
İtalyan erkekleriyle Türk erkekleri birbirine benzer derlerdide inanmazdim ....Aynı taktikler ...önce bacım sonra. ...
Direk evli olup olmadığını sorun ona göre davranirsiniz
 
Ya hu burda kim normal erkek arkadaşıyla sarılarak yürür ? Çok saçma geldi. Hayır bu kadar samimi olduğunuz birisine neden "ben de düğün fotolarını görmüştüm, eşin de çok tatlı biri, bi dahaki gelişinde onu da getir" falan deseydin olmaz mıydı?
Adam evli bildiğin sana yürüyor.

+1
 
Adam evli mi değil mi bilmeden abi, kardeş adı altında baya yakınlaşmışsınız. Bu da sizin hoşunuza gitmiş. "Belki onların kültüründe böyledir diye kötü düşünmedim."? Böyle bisey mi var???? Kendınıze bahane tutturmuşsunuz. Adam daha farklı ve rahatsız edıcı bır sekılde yaklaşsa O nun kulturu böyledır dıyıp yapmasına izin verır mıydınız? Sonuçta sizinde bir kültürünüz var. Basbaya flört etmek hoşunuza gitmiş evli olduğunu gördüğünüz adamla ve evli oldugunu sormuyorsunuz çünkü bilmiyormuş gibi yapıp böyle devam etmek istıyorsunuz bıyandan. Yaptığınız çok yanlış.
 
Orada ki sister bizde ki bacim degil.
Genelde sister brother daha cok samimiyet hani kanka arkadas gibi yani sevgili olamayiz anlaminda bir tabir degil.
Evet elele tutusmak arkdaslar arasinda normal.ne bileyim benim turk erkek arkadaslarimda cadden gecerken arabaya binip inerken kapimi acinca elimi tutar.
Fakat tum bu detaylardan once evli mi degil mi net 1 sekilde ogrenmelisin
 
Adam evli mi evli
gerisi boş
bence doğru değil yaşanılan
ayrıca bu kardes numarasi sadece bizde olur sanıyordum demek Avrupalılarda da varmış

Nedense okuduklarimdan adamın tam bir üçkağıtçı olduğunu anladım.
1)Sister mister ayağına el tutmalar, öpmeler, sarılmalar.
2)Evlilik fotoğraflarını kaldırmalar.
3)Eşini faceden silmeler.(Ben sildigine veya ayrıldıklarına inanmıyorum. Engellemiştir kadını.)
4)Sana adresini vermemeler sebebi hala evli olması.
5)Üzgünüm ama seninle sadece eğlenmek için takılmış diye düşünüyorum ben.
6)Evli olup olmadığından bile emin olmadığınız adamla nasıl bu kadar samimiyete girebildiniz onu da anlamış değilim.

su iki mesaj herseyi özetliyor, gerisi boş...
adam evli ve tam bir üç kagitci...
 
Arkadaşlar, konuma cevap yazan herkese teşekkür ederim.
Arada beni hiç tanımadığı halde saçma sapan yakıştırmalar yapan arkadaşlara da saygı duyuyorum.Aralarından bazılarının eskiden beri takip ettiğim beni de bildiklerini düşündüğüm insanlar olması ayrı üzücü.Neyse..Bazı yanlış anlamaları düzeltip biraz daha açıklayıcı olmak istiyorum.
Öncelikle Arturla aramızda flört gibi bir durum kesinlikle yok. Ben onunla kesinlikle ilişki falan yaşamıyorum, bir hoşlanma,aşk, kapılma durumu da kesinlikle yok.En azından benden yok. Kendimi yokluyorum, evet bir etkilenme var.Ama bu hayranlık gibi daha çok. Çünkü çok nazik, kibar,sıcak ve sempatik biri. Bazı yazdıkalrı kafamı karıştırıyor diyorum ne düşüneceğimi de bilmiyorum.
Ben burada kimden neden çekineyim ki?direk hoşlantı olsa bunu zaten en başta yazardım. Bazı arkadaşların kendini kaptırmışsın, kendinle yüzleş vs.yazması doğru değil bu yüzden.
Ben en baştan beri arkadaşça davrandım kendisine. Benim en başından beri Arturla bir ilişki yaşamak gibi bir fikrim olmadı. Hala da yok aslına bakarsanız. Buna manevi olarak hazır değilim zaten en başta.
Evli mi boşanmış mı olup olmadığını neden açık açık sormadığıma gelince; sonuçta özel hayat konusu hiç açılmadı hatta ben ona italyada neler yaptığını sordugumda direk anne babasını ve arkadaşlarını anlattı bana. O noktada evli misin diye üzerine soramadım.Sanki bana asılıyor da ondan soruyomuşum gibi bir ima yaratmak ne bileyim garip bir şekle sokmak istemedim aramızdaki abi kardeş eğlencesini.Sonuçta farklı bir kültür.yanlış anlayıp kırılabilir, herşeyin bir yolu yordamı var bana göre.Kaldı ki bir ilişki düşünmüyorum kendisiyle, o yüzden evli mi hala, boşandı mı diye çok merak etmedim o an.Belki yanlış belki doğru yaptım bilmiyorum.
Ama işte bu özellikle sonlara doğru gelişen konunun başında da yazdığım durumlar oluşunca bir daha da sorup öğrenme ortamı oluşturamadım.Bir şeylerin etik olmayabileceğinin farkında olduğum için buraya konu açıp sizlerden fikir almak istedim.
 
Eli belinizde, eli elinizde.. Yüzünüz göğsünde, çenesi kafanızda..

Ama medeni durumunu sormaya gelince haddim değil meselesi yapmanız çok gerçek gelmedi bana. Sanırım had meselesinden çok, cesaret edemediniz. Kendisi de zaten sister diyerek, seninle birşey düşünmüyorum, yerini bil mesajı vermiş (kendisi yerini bilmemiş o ayrı)

Bu arada İtalyanların büyük çoğunluğu katolik yani onlarda boşanma yok. Kaderlerine isyan etmemek için boşanmamak gibi bir inanışları var. Yani eşiyle mutsuz olsa bile ondan size ekmek çıkmaz. En fazla olacak olan geldiğinde onu gezdirmeniz olacaktır..


Her ne kadar sana ekmek çıkmaz gibi çok çirkin bir tabir de kullanmış olsanız, yorumunuz için teşekkürler. Derdim ondan bana birşeyler çıkar mı değil zaten dikkatli okursanız eğer..
Onu gezdirmek, konuşup sohbet etmek de benim için yeterli zaten. Ama benimle ilgileniyor mu ilgilenmiyor mu yoksa onların kültürü mü bu şekilde diye anlayıp ona göre bir tavır koymaya çalışıyorum.Bunun için bu konuyu açtım.
 
Adamin dugun fotolarini vs gordukten sonra evli olup olmadgi konusuyla ilgilenmeden sisterlık iliskinizi rahat rahat yasamssiniz. Hem suclu oldugunuzun farkindasiniz hem de kendinizi aklamaya calisiyosunuz. Adamin Turkiye tatilinde eglendigi siradan bir kiz gibi gozukuyosunuz burdan bakinca.
 
X