olay benden bağımsız bir anda geliştiği için istediğim gibi müdahale edemedim. işaretle tamam diyip geçebildim sadece. ama babam aramızın iyi olduğunu sanarak ortalığın fitilini ateşledi. ha tam müdahale edebilseydim bile kadın beni her zamanki gibi suçlu pozisyonuna düşürecekti. ki yapıp hakareti tehditi iftirayı bastı zaten. babam da beni koruması gereken yerde korumuyor, izleyip susuyor film gibi. izleyip susan bir adam bana nasıl yurt ev açacak? ayrıca idrar yolu enfeksiyonun seyrinde stres de etken bende. evin içinde temel ihtiyaçlarımı bile zor gideriyorum çünkü evde babam yokken kadının üstüme yürümesinden hemen hemen her gün korkuyorum. savunmalarımın çoğu kadına etki etmiyor. film gibi izleyip susan babamdan güç alıyor çünkü. babama kadının onu defalarca manipüle ettiğini senin yanında bile bile bunları yaptığını, duygu sömürüsü yaptığını ve ne yaptığımı kendi de bildiği gördüğü hâlde tüm bunları çok kez güzellikle anlatmaya çalışsam da ona da bir şeyler etki etmiyor. kendisi bana takmış, başka işi gücü yok. ben yokken odaları karıştırıyor, oğluna, kızına, kendi akrabalarına hatta benim akrabalarıma bile beni saniyesinde yetiştiren biri. özel alana, özel hayata kendisinin bir gram saygısı yok. gençleri, kendi öz çocuklarını bile içten sevmeyen, çıkar, para kaynağı olarak gören birinin düşüncelerini, yaptıklarını değiştirebileceğimi sanmıyorum artık. bana hakaret yoluyla iletişim bozukluğu var diyor fakat asıl kendisi güzellikten anlamayıp ortalığı karıştırma peşinde, işleri de zorlaştıran kendisi. bunların anladığı dil polis, mahkeme gibi kanuni yollar ne yazık ki. bir evlat olarak bunları yaptırmaya mecbur kılanlar ne yazık ki kendileri. polise bunları şikayet etmesem ben belki şu an hayatta olamıyor olacaktım, muhtemelen 2.sayfa haberlerinde benim de ölü haberim yer alacaktı.