- 27 Mart 2008
- 2.523
- 8
Üvey Anne (adı Üstünde)
tek isteğim hep birlikte mutlu olmaktı. ben, eşim, eşimin ilk evliliğinden olan kızı ve oğlumuz. ama olmadı. ben elimden geleni yaptığıma eminim. evimizde öyle bir denge kurmuştum ki; o kıza kesinlikle üvey olduğunu hissettirmemek için elimden geleni yapıyordum. bir kere kızdı. onu güzelleştirmek, ona cicili bicili şeyler almak çok güzeldi. ben bunları tüm içtenliğimle yapıyordum. seviyordum ona birşey almayı, onu süslemeyi. ama ne yaparsan yap olmuyor. sonuçta ben üvey anneyim. o da benim üvey kızım.
benim bir arkadaşım vardı. bana yalvarmıştı. ne olur bu adamı bırak diye. boşanmış olmasından dolayı değil; en çok da çocuğu olduğu için. bana demişti ki; ne yaparsan yap, adın üvey kalacak demişti. çok doğru. buna artık o kadar inandım ki. kimi görsem, sakın diyorum. boşanmış olabilir ama sakın çocuğu olmasın diyorum. ne yaparsanız yapın olmuyor.
geçen sene küçük görümcemle konuşmuştum. bana kaynanam olacak insanın bu torunundan nasıl da bıktığını söylüyordu. biraz pisti. pasaklıydı. bunu ona her söylediğimde ben kötü oluyordum. bir şeyi düzgün yapması için elimden geleni yapmıştım ama olmamıştı. hala da böyle devam ediyordu demek. görümcemin bana anlattıklarından bunu anlamıştım. kaynanam hala onun peşinde dolanıp, onun pisliğini kaldırıyormuş. görümceme neden yapıyor, bıraksın kendi yapsın dediğimde ise; torunu diye sesi çıkmıyor demişti. ne garip. ben bunları söylemiştim ona. bak kızım diyordum, ya bu işi böyle yap ya da yapma bırak ben yapayım. hangi anne kızına söylemezki..
hangi anne kızına eğriyi, doğruyu göstermezki. ben bunları gösterdiğim için hep kötü oldum. çünkü adım "üvey".
görümcem bana bunları anlattığında hiç şaşırmadım. çünkü ben onu tanıyordum. ona iyileri, yapması gerekeni söylediğim için zaten benden belki de nefret etmişti. kızmıştı bana.
ama şimdi olsa yine yaparım. çünkü benim anam bana böyle yapmıştı. kızmıştı, yeri gelmiş bağırmıştı. ama neyi nasıl yapmam gerektiğini öğretmişti. birde ne var bence; insanın içinde olacak.
bu kız şu anda 24 yaşında. yarım öbür gün evlenecek. evlendiğinde belki bazı şeyleri anlayacak. bunu da bilemiyorum. ama tek bir şeyi biliyorum. kesinlikle çocuklu biriyle evlenmeyin. hele evlendiyseniz sakın o çocuğa birşeyler yapmak için çabalamayın. sakın ha!
bırakın ne şekildeyse kendi ailesi baksın...bir üvey anneden alıntıdır
tek isteğim hep birlikte mutlu olmaktı. ben, eşim, eşimin ilk evliliğinden olan kızı ve oğlumuz. ama olmadı. ben elimden geleni yaptığıma eminim. evimizde öyle bir denge kurmuştum ki; o kıza kesinlikle üvey olduğunu hissettirmemek için elimden geleni yapıyordum. bir kere kızdı. onu güzelleştirmek, ona cicili bicili şeyler almak çok güzeldi. ben bunları tüm içtenliğimle yapıyordum. seviyordum ona birşey almayı, onu süslemeyi. ama ne yaparsan yap olmuyor. sonuçta ben üvey anneyim. o da benim üvey kızım.
benim bir arkadaşım vardı. bana yalvarmıştı. ne olur bu adamı bırak diye. boşanmış olmasından dolayı değil; en çok da çocuğu olduğu için. bana demişti ki; ne yaparsan yap, adın üvey kalacak demişti. çok doğru. buna artık o kadar inandım ki. kimi görsem, sakın diyorum. boşanmış olabilir ama sakın çocuğu olmasın diyorum. ne yaparsanız yapın olmuyor.
geçen sene küçük görümcemle konuşmuştum. bana kaynanam olacak insanın bu torunundan nasıl da bıktığını söylüyordu. biraz pisti. pasaklıydı. bunu ona her söylediğimde ben kötü oluyordum. bir şeyi düzgün yapması için elimden geleni yapmıştım ama olmamıştı. hala da böyle devam ediyordu demek. görümcemin bana anlattıklarından bunu anlamıştım. kaynanam hala onun peşinde dolanıp, onun pisliğini kaldırıyormuş. görümceme neden yapıyor, bıraksın kendi yapsın dediğimde ise; torunu diye sesi çıkmıyor demişti. ne garip. ben bunları söylemiştim ona. bak kızım diyordum, ya bu işi böyle yap ya da yapma bırak ben yapayım. hangi anne kızına söylemezki..
hangi anne kızına eğriyi, doğruyu göstermezki. ben bunları gösterdiğim için hep kötü oldum. çünkü adım "üvey".
görümcem bana bunları anlattığında hiç şaşırmadım. çünkü ben onu tanıyordum. ona iyileri, yapması gerekeni söylediğim için zaten benden belki de nefret etmişti. kızmıştı bana.
ama şimdi olsa yine yaparım. çünkü benim anam bana böyle yapmıştı. kızmıştı, yeri gelmiş bağırmıştı. ama neyi nasıl yapmam gerektiğini öğretmişti. birde ne var bence; insanın içinde olacak.
bu kız şu anda 24 yaşında. yarım öbür gün evlenecek. evlendiğinde belki bazı şeyleri anlayacak. bunu da bilemiyorum. ama tek bir şeyi biliyorum. kesinlikle çocuklu biriyle evlenmeyin. hele evlendiyseniz sakın o çocuğa birşeyler yapmak için çabalamayın. sakın ha!
bırakın ne şekildeyse kendi ailesi baksın...bir üvey anneden alıntıdır