- 9 Ağustos 2021
- 15.362
- 52.579
- 548
- Konu Sahibi meredithgrey
-
- #201
Çalışmayana saygı duymam demiyorum aslında herkesin kendi hayatı ama bence bir kadın çalışmak zorundaSöylediklerinize katılıyorum ama bu sizin ve benim hayata bakış açımız. Benim kuzenimin eşi çalışmıyor. Okumuş etmiş kadın. Çalışmadığı halde evinde de yardımcıları vardı. Herkes imreniyor:) Eşi güzellik salonu açtı, onu da batırdı falan. Bu onların hayatı, onlar mutlu.
Bize böylesi denk gelmez o ayrı:) Bu arada ben çalışan bir annenin kızıyım.
Sistemi meşrulaştırma kuramı diye bir kuram var, elde olan durumun da her halükarda bir nedeni olduğu ve ne kadar hatalı olursa olsun makul olduğunu iddia etmeye insan olarak meylimizi açıklıyor. Yazdığınız tam olarak sistemi meşrulaştırmak. Evet, ABD'de katı bir kapitalizm var ama Avrupa'da çeşitli izinler olduğu halde aynı kanunlar uygulanıyor. Evet, dediğiniz gibi muhtemelen avrupa'da da dediğiniz erken çıkayım şunu yapayım bunu yapayımlar yok ama bunlar da zaten düzenlenmeli. Belirsiz, düzensiz ve sömürüye ve kaytarmaya açık bir sistemde çalışmak çalışanın suçu değil. Üstelik hangi özel sektörde eş tayini var ki? Dediklerinizin bir kısmı yalnızca devlette olan şeyler ve devlet zaten çalışan alırken hamile kalacak mısın demiyor(dur inşallar).tabii ki suç değil ama bu toplumda çocuk evlenen kadınların yarısı çocuk yapanların 80i iş bırakıyor. (rakamları attım) zaten önemli de değil. önemli olan şu: bu ülkede çocuk kadının tapulu malı!
bakın Japonya da mesela bu konularda bizim gibi, kadından evli ve çocukluysa evde oturup çocuk büyütmesi bekleniyor.
doğru ABD'de bunlar suç. suç, ama ABDde yok eş durumu tayini yok kadına evlenince kıdem tazminatıyla işten ayrılma..okuldan aradılar gideyim, kaynanam geldi işten koştura koştura çıkayım da yemek yapayım hizmet edeyim sabah gözümü açamadan işe gelsem de olur!. ben evliyim sabah mesaiye gelemem bana nöbet yazmayın (nöbetli çalışılan bir sektörden geliyorum). böyle şeyler yok. ABD'de ücretli doğum izni diye bir şey bile yok! öyle 3 sene izin verilen kuzeydeki birkaç ülke gibi değil dünyanın büyük çoğunluğu da. e bizim de onlarla bir olmadığımız ortada, değil mi?
bakın ben yurtdışında senelerce çalıştım. onlar 3 gün çocuğu işe biri bırakıyorsa 3 gün diğeri bırakacak kadar eşit. bizde maalesef böyle bir dünya yok. işveren de olmayan eşitliği tek başına sağlayamaz. işveren tek başına tüm bu toplumsal sorunlarla başa çıkacak bir hayırsever değil, karını düşünüyor.
ha işveren de durumun şeyini çıkartmıyor mu, e çıkartıyor. doğru ama toplum da bu yani.
Bu konuda devlet desteği bile var. Evlilik nedeni ile işten ayrılırsan kıdem tazminatı alabiliyorsun. Aslında devlet de pek çalışmamızı istemiyor sanki.Sende haklisin.. zaten ben sunu anlamiyorum
Mesela.. evlenince kadinlar neden is birakiyor? Cocuktan sonra bir sure az calismayi dogru buluyorum ben mesela.. bu da yine dedigin gibi turk aile yapisiyla ilgili, esit sorumluluk alinmadigi icin..
Benim annem emekli öğretmen. Ablam ve ben doğduğumda 40 gün izin vermişler. Eskiden öyle doğum parası, süt parası, ücretsiz izin gibi şeyler yokmuş. Bu hükümet “En az 3 çocuk” politikası uyguladı. Nüfus bir ülke için güçtür. Çin’i dünyanın fabrikası yapan nüfus kalabalığıdır.Bu konuda devlet desteği bile var. Evlilik nedeni ile işten ayrılırsan kıdem tazminatı alabiliyorsun. Aslında devlet de pek çalışmamızı istemiyor sanki.
Burada bu hakkını kullanacağını söyleyen bir sürü evlilik hazırlığındaki kadın var mesela. Bunu hak sanmak çok üzücü.
Bana sacma geliyor dedim zaten.. ara vermek herkesin hakki ara ara yani bazilarinin dedigi gibi.. ama sadece evlendigin icin isten cikmak sacma geliyor bana.. tum gun evde napacaksin yani.. muhtemelen kocan calisiyor olur. Zaten olay sadece maddi degil benim gozumde..Bu konuda devlet desteği bile var. Evlilik nedeni ile işten ayrılırsan kıdem tazminatı alabiliyorsun. Aslında devlet de pek çalışmamızı istemiyor sanki.
Burada bu hakkını kullanacağını söyleyen bir sürü evlilik hazırlığındaki kadın var mesela. Bunu hak sanmak çok üzücü.
Zorunda amaÇalışmayana saygı duymam demiyorum aslında herkesin kendi hayatı ama bence bir kadın çalışmak zorunda
Agauahhaba ama bradde yaslandi be canisiBenim şahsiyetsiz insanlar denk geldi ok ama arkadaslarimin eşleri dr du biri calisti diğeri çalışmadi 2 side bosandi calisan daha kolay toparladı birine bağlı kalmak bence zor ama ins is bulunabilir bana iyi bir is mi Brad Pitt mi deseler is derim
Bence güçlü olmak zorunda kalıyoruz malesef . Üstüne de en çok kadınlar elestiriliyor. Ev temiz olmayınca çocuk hasta oluncaZorunda ama
Erkeklerin cogu evde is yapmak zorunda olmuyor. Dunya genelinde boyle ama orta doguya ilerledikce bu erkekci kesim
Artiyor.
Kari koca ayni saatte eve geliyor ama kadin mutfaga cocuga kosuyor erkek napiyor? Kumandayi alip cok yoruldum ahh uhh ..
Buna uygun cok guzel karikatur vardi..
Kadin kanser oluyor kafada sac kalmamis kemoterapiden vs. Elinde cocugu alisveris cantasi ayakta hala.. erkekler grip olsa yatiyolar.. oluyorum geberiyorum
Modundalaryani cidden guclu muyuz yoksa guclu olmak zorunda mi birakiliyoruz karar veremiyorum bazen?
Asıl mesele çin gibi dünyanın fabrikası mı yoksa Amerika gibi dünyanın beyin gücünü elinde tutan bir ülke mi olmak istediğimiz. Şahsen bana sorulmadıBenim annem emekli öğretmen. Ablam ve ben doğduğumda 40 gün izin vermişler. Eskiden öyle doğum parası, süt parası, ücretsiz izin gibi şeyler yokmuş. Bu hükümet “En az 3 çocuk” politikası uyguladı. Nüfus bir ülke için güçtür. Çin’i dünyanın fabrikası yapan nüfus kalabalığıdır.
Tüm yazıyı buruk bir gülümseme ile okudum. O güzel ülkemde derken... Ben de eskiden yurtdışına tatil için bile gitsem birkaç gün geçince haritada Türkiye'yş görünce için sızlardı. Şimdi ise çok başka şeyler düşünüyorum. Dilerim sizin için çok güzel fırsatlar çıkarEvet gerçekten çok yorucu. Bundan önce de iş aradığım dönemler oldu, sürecin zorluğunu bilmiyor değilim ama bu kadar yıprattığını unutmuşum.
Bir sene önce problemli işyerimden kendi isteğimle ayrıldım. Yirmi senedir çalışıyorum C level asistanım ve bu yirmi senenin sonunda biraz dinlenmek istedim ve dinlendim de. Sonbaharda da iş aramaya başladım ama gerçekten bizim insanımızla bu çok zor.
Yaşım 43, çocuk sahibi olmamay tercih ettim ve istisnasız her görüşmede (sadece bir istisna oldu o da global bir şirketti) neden anne olmadığımı konuşuyoruz. Çocuk düşünüyor muyum diye soruluyor, verdiğim cevap tatmin etmiyor. Yaşım zaten başlı başına bir dezavantaj söylememe gerek var mı bilmiyorum kadınlara 40’dan sonra o kadar az şans veriliyor ki. Benim son kullanma tarihim gelmedi çalışmak istiyorum ve çok üzülüyorum. Özgeçmişime bakılıyor ve aranmıyorum ya çok kalifiye kalıyorum az maaş vermek isteniyor ya da yaşlı olduğum düşünülüyor sanırım.
Yurtdışında bu konuları sormak yasak, yaşı gündeme getirmek falan adaya hakarer sayılıyor ama güzel ülkemde işveren seni köle gibi gördüğünden o görüşmede ne saçmalarsa sineye çekmenizi bekliyorlar.
Bu arada belirteyim linkedin ve kariyer.net üzerinden ilerliyorum yani her ilana başvuruyor değilim seçiyorum da ama durum bu.
Örneğin geçtiğimiz günlerde bir firma aradı ön görüşme yaptık, cvmi patrona sunacağını söyledi. Sonra yeniden aradı patron bey bir sene ara verdiğim için acaba işi yapabilir miyim diye endişelenmişBakın beş sene olsa anlarım bu süre ama bir sene. İnsanlar ara verebilir, hastalık olur doğum olur vs. Neden unutalım işimizi?
Diğer bir görüşmede çocuk düşünmediğimi söyledim “böyle diyip işe giriyorlar sonra doğuruyorlar” dedi hemcinsim. Bakım hemcinsim dedi bunu. Ben 43 yaşındayım belki istesem de çocuğum olmayacak bu terör bir dursun artık ya.
Tecrübeme dayanarak profesyonel insanlarla çalışmak istiyorum şimdiye kadar da büyük ökçekli şirketlerde çalıştım ama hevesim kırılıyor. Tek maaşla geçinmek zaten zor bir de eşimin üzerine tüm yükleri bindirmek istemiyorum ama dediğim gibi pes etmek üzereyim. Artık tüm masrafları kısıp, alışverişlerden, kuaförden vs. vazgeçip çalışamayacağımı kabullenmeyi düşünmeye başladım. Ama bu beni depresyona sokacak biliyorum. Hemen pes etme diyeceksiniz haklısınız ama özgeçmişimi görüntüleyen 10 şirketten 9’u aramıyor artık özgüvenimi de etkilemeye başladı bu.
Gördüğünüz gibi uyku düzenim de bozuldu kedilerle gece yaşayıp gündüz sızıyorum. Öyle bir yazmak istedim okuyanlara teşekkür ederim.
Evet gerçekten çok yorucu. Bundan önce de iş aradığım dönemler oldu, sürecin zorluğunu bilmiyor değilim ama bu kadar yıprattığını unutmuşum.
Bir sene önce problemli işyerimden kendi isteğimle ayrıldım. Yirmi senedir çalışıyorum C level asistanım ve bu yirmi senenin sonunda biraz dinlenmek istedim ve dinlendim de. Sonbaharda da iş aramaya başladım ama gerçekten bizim insanımızla bu çok zor.
Yaşım 43, çocuk sahibi olmamay tercih ettim ve istisnasız her görüşmede (sadece bir istisna oldu o da global bir şirketti) neden anne olmadığımı konuşuyoruz. Çocuk düşünüyor muyum diye soruluyor, verdiğim cevap tatmin etmiyor. Yaşım zaten başlı başına bir dezavantaj söylememe gerek var mı bilmiyorum kadınlara 40’dan sonra o kadar az şans veriliyor ki. Benim son kullanma tarihim gelmedi çalışmak istiyorum ve çok üzülüyorum. Özgeçmişime bakılıyor ve aranmıyorum ya çok kalifiye kalıyorum az maaş vermek isteniyor ya da yaşlı olduğum düşünülüyor sanırım.
Yurtdışında bu konuları sormak yasak, yaşı gündeme getirmek falan adaya hakarer sayılıyor ama güzel ülkemde işveren seni köle gibi gördüğünden o görüşmede ne saçmalarsa sineye çekmenizi bekliyorlar.
Bu arada belirteyim linkedin ve kariyer.net üzerinden ilerliyorum yani her ilana başvuruyor değilim seçiyorum da ama durum bu.
Örneğin geçtiğimiz günlerde bir firma aradı ön görüşme yaptık, cvmi patrona sunacağını söyledi. Sonra yeniden aradı patron bey bir sene ara verdiğim için acaba işi yapabilir miyim diye endişelenmişBakın beş sene olsa anlarım bu süre ama bir sene. İnsanlar ara verebilir, hastalık olur doğum olur vs. Neden unutalım işimizi?
Diğer bir görüşmede çocuk düşünmediğimi söyledim “böyle diyip işe giriyorlar sonra doğuruyorlar” dedi hemcinsim. Bakım hemcinsim dedi bunu. Ben 43 yaşındayım belki istesem de çocuğum olmayacak bu terör bir dursun artık ya.
Tecrübeme dayanarak profesyonel insanlarla çalışmak istiyorum şimdiye kadar da büyük ökçekli şirketlerde çalıştım ama hevesim kırılıyor. Tek maaşla geçinmek zaten zor bir de eşimin üzerine tüm yükleri bindirmek istemiyorum ama dediğim gibi pes etmek üzereyim. Artık tüm masrafları kısıp, alışverişlerden, kuaförden vs. vazgeçip çalışamayacağımı kabullenmeyi düşünmeye başladım. Ama bu beni depresyona sokacak biliyorum. Hemen pes etme diyeceksiniz haklısınız ama özgeçmişimi görüntüleyen 10 şirketten 9’u aramıyor artık özgüvenimi de etkilemeye başladı bu.
Gördüğünüz gibi uyku düzenim de bozuldu kedilerle gece yaşayıp gündüz sızıyorum. Öyle bir yazmak istedim okuyanlara teşekkür ederim.
eşiniz gidince onun yerine aldıkları "1" kişiye daha fazla veriyorlarTürkiyede ki IK sistemini çözemedim ben. Eşim mesela. Bir konuda uzman. Kendini yetiştirdi. Kullandığı programı öğrendi. Zammı iyi derecede yapmadılar. Dedi ki bende ayrılırım. Yine de yapmadılar.
Halbuki şunu düşünmeleri lazım. Eşime yapacakları iyi derecede zam, onun yerine alacakları kişinin her türlü altında kalıyor zaten. Üstelik o yeni kişi işi ve programı bilmiyor olacak. Daha onu öğretecekler. Hem zaman hem iş hem para kaybı.
Eşim işten çıktı. Yerine daha fazla para vermrk zorunda kalarak birini almışlar. E ne oldı? Senin şirketinde ekibinle uyumlu işi bilen adam gitti. Bilmeyen adama mecburen daha fazla veriyorsun çünkü mecbur kaldın. Piyasada adam yok. Aptallık.
Çok haklı bir isyan. Umurım kendinize gore bir iş bulursunuz asla pes etmeyinEvet gerçekten çok yorucu. Bundan önce de iş aradığım dönemler oldu, sürecin zorluğunu bilmiyor değilim ama bu kadar yıprattığını unutmuşum.
Bir sene önce problemli işyerimden kendi isteğimle ayrıldım. Yirmi senedir çalışıyorum C level asistanım ve bu yirmi senenin sonunda biraz dinlenmek istedim ve dinlendim de. Sonbaharda da iş aramaya başladım ama gerçekten bizim insanımızla bu çok zor.
Yaşım 43, çocuk sahibi olmamay tercih ettim ve istisnasız her görüşmede (sadece bir istisna oldu o da global bir şirketti) neden anne olmadığımı konuşuyoruz. Çocuk düşünüyor muyum diye soruluyor, verdiğim cevap tatmin etmiyor. Yaşım zaten başlı başına bir dezavantaj söylememe gerek var mı bilmiyorum kadınlara 40’dan sonra o kadar az şans veriliyor ki. Benim son kullanma tarihim gelmedi çalışmak istiyorum ve çok üzülüyorum. Özgeçmişime bakılıyor ve aranmıyorum ya çok kalifiye kalıyorum az maaş vermek isteniyor ya da yaşlı olduğum düşünülüyor sanırım.
Yurtdışında bu konuları sormak yasak, yaşı gündeme getirmek falan adaya hakarer sayılıyor ama güzel ülkemde işveren seni köle gibi gördüğünden o görüşmede ne saçmalarsa sineye çekmenizi bekliyorlar.
Bu arada belirteyim linkedin ve kariyer.net üzerinden ilerliyorum yani her ilana başvuruyor değilim seçiyorum da ama durum bu.
Örneğin geçtiğimiz günlerde bir firma aradı ön görüşme yaptık, cvmi patrona sunacağını söyledi. Sonra yeniden aradı patron bey bir sene ara verdiğim için acaba işi yapabilir miyim diye endişelenmişBakın beş sene olsa anlarım bu süre ama bir sene. İnsanlar ara verebilir, hastalık olur doğum olur vs. Neden unutalım işimizi?
Diğer bir görüşmede çocuk düşünmediğimi söyledim “böyle diyip işe giriyorlar sonra doğuruyorlar” dedi hemcinsim. Bakım hemcinsim dedi bunu. Ben 43 yaşındayım belki istesem de çocuğum olmayacak bu terör bir dursun artık ya.
Tecrübeme dayanarak profesyonel insanlarla çalışmak istiyorum şimdiye kadar da büyük ökçekli şirketlerde çalıştım ama hevesim kırılıyor. Tek maaşla geçinmek zaten zor bir de eşimin üzerine tüm yükleri bindirmek istemiyorum ama dediğim gibi pes etmek üzereyim. Artık tüm masrafları kısıp, alışverişlerden, kuaförden vs. vazgeçip çalışamayacağımı kabullenmeyi düşünmeye başladım. Ama bu beni depresyona sokacak biliyorum. Hemen pes etme diyeceksiniz haklısınız ama özgeçmişimi görüntüleyen 10 şirketten 9’u aramıyor artık özgüvenimi de etkilemeye başladı bu.
Gördüğünüz gibi uyku düzenim de bozuldu kedilerle gece yaşayıp gündüz sızıyorum. Öyle bir yazmak istedim okuyanlara teşekkür ederim.
Cıks böyle değil. Eşim onlara giderim demedi bana dedi. Diğer şirketle anlaşıp istifa rdeceği güne kadar haberleri bile olmadı. Sadeve maaşında iyileştirme istedi. Biraz sessiz sakin bi tip. Bunun sesi çıkmaz vuralım kafasına diye düşündülereşiniz gidince onun yerine aldıkları "1" kişiye daha fazla veriyorlar
zam yapmazsanız gireim diyen kişye zam yapsalar kalan "herkes", zam yapın yoksa giderim der.
benim kast ettiğim şey eşinizin illa ki giderim diye "tehdit" etmiş olması değilCıks böyle değil. Eşim onlara giderim demedi bana dedi. Diğer şirketle anlaşıp istifa rdeceği güne kadar haberleri bile olmadı. Sadeve maaşında iyileştirme istedi. Biraz sessiz sakin bi tip. Bunun sesi çıkmaz vuralım kafasına diye düşündüler
Bende 41 olacağım ocakta ama annemle yasit annem istemez birde anneliği var Jennifer var 5 cocukAgauahhaba ama bradde yaslandi be canisiyillar kimseye acimadi..
Buarada kadinlar icin tabiiki calismak cok cok onemli..eskisi gibi sahiplenen erkekler yok artik. Ama diger yandan sirf karnini doyuruyor diye minnet eden kadinlarda azaliyor gittikce . Bu iyi birsey bana gore.. sevdigin icin biriyle olmak baska ona muhtac oldugun icin beraber olmak cok baska..ve birsey daha.. istedigi kadar zengin olsun kocan farketmez.. sende para kazaniyorsan borun oter, yoksa otmez. Parayi veren dudugu calar demisler
Ben de yaptim. Dönülmez demiyorum. Sorarlar o gapi diyorum. Ben su an ingilterede isverenim soruyorum gapleri sorulur çünkü bakarsin karsidaki yayilmaci politika izleme meraklisi almazsin ise baska firma iyi bulur alır. Belli olmaz ama genel olarak dunyanin hicbi yerinde dogum harici gap vermek aa cok guzel iyi yapmışsın seklinde karsilanmaz. Eşim geldi yanima londraya 2 ay calisti birakti turkiyeye döndü yazin gelmedi simdi geri geldiginde ilk mulakata girdiği yer hep bu sekilde gaplerle mi calisacaksiniz diye sordu. Soran firma da Spotify kiytirik bi yer degil. Ben de soruyorum. Sorulur çünkü.Valla illa zengin olmaya gerek yok internette career break/ kariyer arası diye aratabilirsiniz. Avrupada gençler arasında çok yaygınlaştı. Oran %65lerden bahsediliyor. Geri de dönebiliyorlar kariyerlerine. Yahu niye dönemesinler zaten. Ölene kadar hiç durmadan çalışmak eski yüzyılın gereği/değeri. Bu zamanda kariyer arası vermek hem çalışanın psikolojisi hem de dolayısıyla performansı için uygun bir durum. Avrupada soruyorlarsa da “dünyayı gezdim” “müzik aleti çalmayı öğrendim” “hobi edindim” “yeni kurslara gittim” gibi cevaplarla tatmin oluyorlar demek ki :)
Türkiyede de yaygınlaşıyormuş ama evet bizim tırt ik/patronla zor tabi ama bu dinazorlar ölüp yeni nesil patron olduğunda o da çok normalleşeceğine inanıyorum.
Bu arada yapan var tanıdığımavrupada yaşayan kuzenim, teyzem, eniştem gayet kariyer arası verdi işine de geri döndü. Zaten işsizlik Türkiyedeki gibi değil niye dönemesin. Başka bir kuzenin kocası belirli periyotlarda çalışıp ayrılır (ingiltere). İnşallah Türkiyede de yaygınlaşır da şu “okul biter bitmez işe gir, 60 da emeklilikle çık” gibi saçma hayatı sömüren mantıktan kurtuluruz.
Peki eşine yapacakları zam çalıştığı yerdeki personel arasında dengeyi bozuyor muyduTürkiyede ki IK sistemini çözemedim ben. Eşim mesela. Bir konuda uzman. Kendini yetiştirdi. Kullandığı programı öğrendi. Zammı iyi derecede yapmadılar. Dedi ki bende ayrılırım. Yine de yapmadılar.
Halbuki şunu düşünmeleri lazım. Eşime yapacakları iyi derecede zam, onun yerine alacakları kişinin her türlü altında kalıyor zaten. Üstelik o yeni kişi işi ve programı bilmiyor olacak. Daha onu öğretecekler. Hem zaman hem iş hem para kaybı.
Eşim işten çıktı. Yerine daha fazla para vermrk zorunda kalarak birini almışlar. E ne oldı? Senin şirketinde ekibinle uyumlu işi bilen adam gitti. Bilmeyen adama mecburen daha fazla veriyorsun çünkü mecbur kaldın. Piyasada adam yok. Aptallık.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?