Migrenimsi hele ki son dönemde aslında işverende çok mağdur durumda. Asgari ücretli bir işcinin maliyet aylık 11 bin’in üstünde. Pandemiden beri irili ufaklı pek çok işletme battı. Bizim Çankırı’da fabrikamız var. Sanayi bölgesi olduğu için elektriği, doğalgazı uçuk fiyatlara veriyorlar. Hal böyle olunca işverende bir işçiden bir kaç iş yapmasını bekliyor. Bu tabii ki sömürme boyutuna gelirse çirkinleşiyor. Ama mesela babamın ofisindeki sekreter hem telefonlara bakıyordu, hem çay servisi yapıyordu. Bazen de toz almak gibi ufak tefek işlere bakıyordu. Babam vefat ettikten sonra sekreteri ve şöförünü ihtiyaç kalmadığı için işten çıkardılar.
ben o dediklerini konunun başından beri belirtiyorum.
konuya hem işveren hem de senelerce çalışmış bir çalışan olarak bakabildiğimi düşünüyorum
bir kadına evlenecek misin, çocuk yapacak mısın ya da kocanın maaşı iyi sen niye çalışıyorsun gibi sorular sorulması hoş değil (bana da soruldu, evli olmadığım için babamın işi kardeşlerimin işleri, neden bebek yapmadığım vs vs)
ama güzel hanımlar
bu topraklarda çocukları hep hep hep kadınlar büyütüyor. sadece bebek değil ki anne, kardeş, kaynvalide herkes kadının üzerinde bakım olarak.
işveren de hayır kurumu sahibi değil
kadın evlense kıdem tazminatı alacak
işyerinde sürekli bebeği yüzünden idare edilme talep edecek (%90 böyle oluyor, kimse beni yemesin)
geç saate mesaiye kalsa kocası işyerini basabilir! alınması bırakılması sorun olabilir (az önce bir konuda vardı kim kimin arabasında hangi koltuğa oturmuş o bile sorun bu ülkede)
eh yani.
kişisel asistan olan hanımlar iş tanımımız bu değil diyor
doğrudur, belki işi o değildir
ama devil wears prada filminde de vardı, genelde asistanlar herşeyi yapması beklenen kişi oluyor
kaldı ki yabancı kültürde çayı kahvesini kendi alır insanlar bizde o kültür de yok...
yine bizim ülkemiz bir KOBİ cenneti -yani küçük hep işletmeler, aile şirketi. aile şirketi = herkes her işi yapar. düne kadar patronun karısının öğlenleri yemek yaptığı şirkette sen nasıl çay, günlük temizlik yapmıyor olacaksın mesela?
eskiden daha net evrak işi yapıyordu sadece belki, e çünkü 30 sene önce 10 parmak klavye bilgiyatar bilen ETA bilen az kişi vardı güzel ablacım. şimdi herkes iş arıyor. zamanın ruhu diye bir şey var.
bu kültüde yaşıyoruz
bu kültürün kadın-erkek iş bölümü böyle. iş piyasamızın gerçeği de bu.
hala burada çoğu kadın "kadın isterse çalışır istemezse çalışmaz" diye rahaaaaat rahaaat geniiiiş geniiiiiş konuşabiliyorken, kültürümüz buyken sonra çıkıp "ama işveren kadından bık bık bık bekliyor" demek kimse kusura kalmasın da bana çok ikiyüzlü geliyor. evde durum Yozgatken işyerinde patrondan Oslo'ymış gibi davranmasını bekleyemezsin ki.
evinde de durumu Oslo olanlar arada kaynıyor, bunun da farkındayım. Ben de toplumsal çoğu norma uymuyorum, dolayısıyla dediğim gibi gittim kendi işimi kurdum...