Suçum neydi? Hiç öğrenemedim . Gidip sormalı mıyım? "Ben Naptım ?" diye. Çok üzgünüm.

Sorcha

Bir arkadaşa bakıp çıkıcam.
Kayıtlı Üye
9 Haziran 2009
8.684
3.220
Nasıl anlatsam , nerden başlasam inanın hiç bilmiyorum.
Anlatıp , anlatmamakta öyle kararsız kaldım ki... Ama danışacak kimsem yok. Var da , sizlerin yorumları benim için hep , değişik bir bakış açısı.
Şimdi , şöyle... Benim Sevgi diye lise 1'den bir arkadaşım vardı. Dostum, sırdaşım, canım ... Canımı veririm dediklerimden.
"Herkes yapar , o yapmaz. O beni bırakmaz. O kazık atmaz" dediklerimizdendi benim için.
Ayrı bir liseye gitti yine de kopmadık. Haftanın 2-3 günü bizde ard arda kalırdı filan. Ben onlarda kalırdım.
Derken bu biriyle tanıştı etti. Çocuk çok kıskanç biriydi. Yani nasıl diyim, mesela biz Sevgi ile bir ara küstük sonra barıştık.
İlk defa görüşüyoruz belli bir zamandan sonra. O gece, çocuk 15 dk da bir arayıp "başım ağrıyor benimle ilgilen" filan diyor.
Yani bizi hiç rahat bırakmıyordu kız kıza ... Sürekli yanımızda, bir yere otururduk, o isteyince kalkar, isteyince oturur, o ne derse oydu kısacası.
Neyse değişik bir çocuktu. Önemli değil, ben hiçbir zaman şikayet etmedim, ama arkadaşım Sevgi'nin, O çocuk yüzünden çok ağladığını bilirim.
Ona sarılıp ben de ağlardım. Birlikte sarılıp ağlardık. Başkaydı bizim aramızdaki bağ.

Her şey 2010 senesine kadar iyiydi. O çocuk bizim görüşmemize pek fırsat vermese de, buluşmaya karar verdiğimizde, sürekli bir bahane ile buluşmamızı engellese de idare ediyorduk.
Neyse .. Benim 2010 nisanın sonunda dedem vefat etti. 2 hafta cenaze evinden hiç çıkmadım.
Döndüğüm gün Pazar idi. Pazartesi de, Sevgi bize gelecek kalacaktı öyle anlaşmıştık. Hiçbir plan yapmadım ben tabi.
Sonra bu Çocuğun, çocukta Faruk olsun. Faruk un bir arkadaşı vardı erkek(okan olsun), bu kişinin bir kız arkadaşı(Serpil olsun) vardı. Tabi Sevgi ile Faruk bunlarla çift olarak görüşüyor.
Bir gün Sevgi, Faruk , Serpil gezerken bu okanı yanında başka bir kız ile görüyorlar. Serpil orada, baygınlık geçiriyor. Ve bu Serpil daha önce Okandan çocuk aldırmış.
Okan bunu arkadaş çevresinde anlatmış, hatta nasıl hamile kaldığı günü bile ayrıntısına kadar anlatmış bir adam. Serpil de bunu biliyor tabii.
Yani o dere iğrenç bir çift. Sevgi'de Faruk için takılıyordu işte. Serpil işte o gün bayılınca gelmiş, Sevgi'lerde kalmış. 1 gün Kalmış , 2 gün kalmış. 3.gün ne artık değil mi ?
Sevgi'lere gideceğim gün, Sevgi beni aramadı , ben aradım... "Eee napıyoruz? Size geliyorum dimi ? " dedim. "İşte Leonela böyle böyle, Serpil bizde kaldı 2 gün, ben de yarın onlara gideyim kalayım, kız intihara kalkışmasın" dedi. Ben üzüldüm tabi. Ben 2 hafta cenaze evinden çıkmadım. Arkadaş benim arkadaşım ama iğrenç insanların yanında.
Hayır tabiki insanlık görevi ama 2 gün yetmedi mi? Ondan sonraki hafta da benim sınav haftam. O yüzden o hafta görüştük görüştük, sonra görüşemeyecektik.
Ben de kızdım; "Bak Sevgi, bu kız böyle böyle biri. Kız böyle yapmış etmiş, daha önce ayrıldıklarında hemen başkası ile çıkmış, bunu da atlatır o , bak görürsün hemen sevgili yapar, intihar eder diye yanında gidiyorsun. Tamam git, ama sen eve döndüğünde etmeyeceği ne malum?" dedim. Neyse tamam Sevgi dedim kapadım normal bi şekilde.
Sonra üzüldüm darıldım. Çünkü ne zaman buluşmak istesek, plan yapsak, HEP FARUK ! Her taşın altında...

Faruk ta , Sevgiye ulaşamadı mı bana mesaj atardı. Saat filan hiç önemsemez , beni de rahatsız ederdi.Babam onları evimizde ağırladı, bizde kaldılar hep beraber kaldık !
Samimiyizde yani. Neyse, Sevginin cep telefonu bozuktu. Ben de Faruk un telefonuna msj attım. Faruk o an Sevginin yanında biliyorum.
İşte, "Faruk selam, Sevgi'nin telefonu bozuk diye sana atıyorum,iletirsen sevinirim.Sevgi, ne zaman plan yapsak bozuluyor. Ben her seferinde hazırlanıyorum sonra böyle olunca dağılıyorum, kırılıyorum. Kırıldığımızda birbirimize söylücektik. Söylemek istedim.İyi geceler."
O gün mesaj buydu. Gayet normal. Hiçbir kötü bir söz yok. O günden sonra ben Ananemin yanına gittim, kadın dedem aldıktan sonra yalnız kalmasın diye.
Bekledim Sevgi den mesaj. Hiçbir mesaj gelmedi. 1-1,5 ay bekledim adım atmadım, o da atmadı.

Sonra hadi dedim bende kalsın büyüklük. Temmuzda aradım. Açtı, "görüşelim mi konuşuruz hem " dedim filan, "tamam canım" dedi.
"dedim iki kişi halledelim meselemizi, ben size geleyim kalayım, ya da sen bize gel" dedim. Sonra işte, ertesi gün mü ne beni aradı,cumartesi günü, o an annemdeydim.
Dedim "ben sana döneceğim, babama dönünce "
Hemen Pztsi günü, babama döner dönmez onu aradım "bak dedim hani kusura bakma, o gün görüşemedik ama mutlaka görüşelim aklımdasın"
"Tamam , ben ehliyet kursuna gidiyorum 10 gün sonra sınavım var çalışıyorum, görüşürüz dönerim " dedi. O an üzüldüm. Çünkü ehliyete birlikte yazılacaktık güya.
O , bana çekiştirdiği kızla yazılmıştı. O çekiştirdiği kız da, son derece arsız bir kızdı.
Neyse, Sevgi bana hiçbir zaman dönmedi ............ Aramadı tekrar.
Sonra ben yine msj attım, Sevgi napıyosun diye .... Cevap yok, telefonu düzelmemiştir dedim.
Facebook una mesaj attım, cevap yok. Faruk silmiştir belki dedim.

Doğum günüm geldi çattı, gözlerim hep onu aradı, belki çıkar gelir diye. Babam beni bir yere götürdü, ah oradadır diye gittim bütün yolu, sürpriz yapmıştır bana dedim.
Ben ki, aynı şeyi beğendiğimizde bile, kendime değil, gidip ona alırdım.
Kutlamadı doğum günümü. Dayanamadım, mesaj attım belki telefonu düzelmiştir diye doğumgünümden bir kaç gün sonra.
Düşünün telefonu nisanda bozuktu, aylardan eylül-ekim sonu, hala bozuk olabilir mi? Sevgilisi olan bir kız, mesaj kısmı bozuk dayanabilir mi?
İşte "Sevgi, canım arkadaşım ben seni çok özledim. Böyle olmaz gel konuşalım. Doğum günümde gözlerim hep seni aradı. Sen yoktun ya ben mutlu değildim o gün. Neye kızdın, ben senin kötülüğünü hiç istemem. Bişey yaptıysam bilmeden kırdıysam affet özür dilerim, seni çok özledim canımın içi" dedim. Sonra da fb una msj attım, Sevgi, telefonuna msj attım, bakar mısın lütfen.... Seni çok özledim" yazdım.
Cevap yok ... Hiçbir şekilde . Ona tam 5 kere ulaşmaya çalıştım. Haklı olduğumu düşündüğüm halde. Ama o, bana geri dönmedi. Aramadı.

Sonra bir baktım, iki sevgili beni facebooktan silmişler. Babamı, annemi silmişler. Nasıl bir kin ? Kızgınlık, ya da bu nedir? Babam onları evinde ağırlayıp, kendi elleriyle özel yemekler yaptı... Nasıl bir nankörlüktü bu ? Hadi beni silsinler... Ama babam? Onun babası kalp krizi geçirdiğinde, onunla birlikte ağladım.Her gün aradım! Her güüüüün... 2-3 saatte bir !
Babamla, yollarda karşılaştılar babama selam vermediler ...
Bir tane, Sevgi'nin arkadaşı ekliydi bende, O bile silmiş beni .... Naptım ben ?
Ve şimdi, geçen aylarda Faruk ile Sevgi nin 3-4 yıldan sonra nişanlandıklarını öğrendim. Sevindim diyemem üzüldüm, orada olamadığım için..
Nikahına çağırır mı ? diye düşündüm hep.

Ama dün gece, baktım Sevginin Fbook una dışarıdan. Ayrılmışlar ! Nişan durumu kaldırılıp, tekli fotoğraflar konmuş.
Buna da sevinmedim ! Üzüldüm, çünkü Sevgi onunla her şeyi yaşamıştı. Bunu ilk defa burada söylüyorum, kimse tanımadığı için. Üzüldüm, çünkü Sevgi aslında çok saftır.
Ve kendime şaşırdım, o kadar üzüldüm ki. Kuantum ile ilgili bir makale okumuştum. İnsanlar çok görmek istedikleri birini , isterlerse gerçekten görebilirler, karşılaşabilirler diye.
Ben 2 yıldır aynı muhitte takılmamıza rağmen, arkadaşlarım , babam Sevgi ve Faruk ile çok karşılaşmasına rağmen. Ben bir kere bile karşılaşmadım !
Dün gece o makale aklıma geldi, Sevgi'nin nişanı bozulduğu için çok mutsuz olduğunu hissediyordum.
Ve onunla karşılaşmayı diledim. Bugün sabah 9 da kahvaltıya çıktım bi kafede. Arkam yürüyüş yoluna dönüktü. Karşımda arkadaşım.
Anlattım arkadaşıma ayrılmışlar diye. Arkadaşım dediki " sana gelmesi yakındır." Ben de dedim, "o şuan çok üzgün, onu benden iyi anlayan olamaz, bana gelecek"
Yarım saat sonra, Karşımdaki arkadaşım, "Leonela !!! Sevgi geçiyo !" dedi... Arkama dönüp bakamadım, gözlerim doldu... O geçip gittikten sonra arkasından baka kaldım.
Gözden kaybolana kadar izledim yürüyüşünü....... Peşinden koş dedi bir ses... Ama kalkıp da koşamadım. Çünkü ben çok kırılmıştım ! Çok üzülmüştüm gerçekten !
Arkadaşıma dedim "yürüyüşünden belli, o şuan çok üzgün" Arkadaşım da dedi ki; "evet suratı çok kötüydü, ben o kadar baktım ona geçerken, o beni görmedi bile çok dalgındı" dedi....

Ben bütün gün bunu düşündüm. Kalkıp koşsamıydım peşinden? "Sevgi neden? neden beni sildin hayatından, ben sana naptım?" desemiydim ?
Kilitlenip kaldım. O an onu görünce dedim," ALLAHIM EVET DAHA DÜN GECE İSTEDİM AMA ŞİMDİ DEĞİL, ŞUAN HAZIR DEĞİLİM!" dedim.
Arayım mı evini? Numarasını değiştirmiş. Ya da bir daha görürsem, gideyim mi yanına ? Söyleyin kızlar


Of çok uzun olmuş Ama mutlaka okuyanlar olacaktır, o kadar atladığım yer var ki... Daha kısa anlatamazdım
 
Son düzenleme:
Bence degmez arkadaşım belli ki o sana senin ona verdiğin kadar deger vermemiş...
 
Bence degmez arkadaşım belli ki o sana senin ona verdiğin kadar deger vermemiş...

Ya o da aslında bana ihtiyacı varsa...
Ama yüzü yoksa...
O Faruk yüzünden benle arasına mesafe koyduysa.
Gitseydim yanına, napardı ? diye çok düşündüm....
 
Hiç bu şekilde konuşmak tarzım degil ama yazacagım.

Bak eger bir erkek için seni sattıysa bu kadar üstüne düşme. Sen çok iyi niyetli yaklaşıyorsun olaya.
 
Son düzenleme:
canım belliki çok üzülmüşsün ama elinden geleni de yapmışsın bence git yanına derim yinede 1 bardak suyun hatırı var yüz yüze konuş ne olduğunu anla eğer yine kırılırsan tamam de görüşme bir daha keşke benim arkadaşım olsaydın öyle ihtiyacım var ki böyle bir dostluğa:2:
 
Hiç bu şekilde konuşmak tarzım degil ama yazacagım.

Bak eger bir erkek için seni sattıysa bu kadar üstüne düşme. Sen çok iyi niyetli yaklaşıyorsun olaya.

Ben de hep öyle düşündüm, ama bir yandan da sonuçta onlar her şeyi yaşadı. Onu bırakamazdı diye de düşündüm ....




Evet , acaba içimdeki bu "Neden?" sorunun cevabını almak için bile olsa gitmeli miyim? Sonra gerekirse "eyvallah" derim.

:) Buradan olabildiğim kadar dost olmaya çalışırım sana, çok teşekkür ederim. Ben böyleyim, daha önceki tüm konularım ve bundan çıkan ortak sonuç: Sevdiklerime karşı inanılmaz iyi niyetli ve salağım.
 
şimdii tarafsız olarak baktığımdaa.Her ne kadar kötü niyetliii olmasadaa sevgiyle aranızdakii bir meseleyi faruk un telefonuna sevgiye iletmesi için msj atman yanlışş.arkadaşım bana böyle birşey yapsa çok kızarımm ne yapmaya çalışıyor diye düşünürüm:44:Ve size bu yzden kızabilme imkanı var.


ondan sonra neye kızmış olabilir bilemem de.Sana bir tavsiyee gerçekten bu kadar kendini üzmene düşünmene vs. gerek yok.gerçekten arkadaşı olsannn şu zamana kadarr kızsada küssede ara sorardı.Seni hayatından çıkarmış biri için değer mii??Ben olsam yanımdn geçse bile görmemezlikten gelirimmm.İnsanlara gereğinden çok değer ve taviz veriyorsunn dikkat et canımm , en çok sen yıpranırsınn:34
:
 
inanki değmez canım
benimde üniv arkadaşım ilk sene beraber gezer yer içer eğlenirdik
erkek arkadaşını tanıyordum ortak arkadaşımızdı
ben bu çocuğun yalanını yakaladım
arkadaşıma binbir yeminle söledim
bak böle bir durum var dikkatli ol
bendende duyduğunu söyleme
sonunda ne oldu ben yalancı oldum erkek arkadışının dolduruşuna geldi
soğuk daavranmalar konuşmamalr
çok peşinden koştum çok yalvardım
izah etmeye çalıştım ama hiçbir zaman dinlemedi
o dinlemedikçe ben daha cok gurur meselesi yaptım
aynı sınıfta hergün yüzünü görüyorsun
ama sen yokmuşsun gibi davranıyor insana çok koyuyor
seni çok iyi anlıyorum canım zamana ihtiyacın var
şimdi hatırlıyorumda peşinden koşup izahta bulunmaya çalıştığım zamanları
gerçekten değmezmiş yazıkki onun iiçin uğraştığım harcadığım zaman
insanoğlu çok nankör
 
Çol duygusal yaklaşıyorsunuz olaya. Sizin yaptıklarını yapabilecek gerçek anlamda dost olacak birini bulmuşken yaptığı tasvip edilemez. Tekrar görme şansın olursa konuş içinde kalmasın sebebini öğrenirsin en azından için rahatlasın ama eskisi gibi olmanız zor. Arkadaş çevreniz kusura bakmayın düzgün değil nişandan sonra kim bilir daha neler yaşandı belki yaşanmaya devam ediyor o yolunu çizdiyse sizde çizin takıntı haline getirmeyin.
 

Evet en azından onun olmadığı kadar duygusalım.
Sanırım herkes gerçek anlamda sevgiyi, dostluğu taşıyamıyor ...
Arkadaş çevreniz düzgün değil derken o kısmı anlamadım. Nişandan sonra kısmını ...​
 
Canım benim de çok ama çok yakın arkadaşım erkek arkadaşı yüzünden benden vazgeçmişti sonra pişman olup kendi geldi.Bekle o sana gelirse eğer sen razıysan aç kapını,ama eğer kendi sana gelmezse gitme yanına tamam onu çok seviyorsun ama sen bu davranışları mı hakettin? Kendine de değer vermelisin,gelip senden özür dilemesi lazım..
 
sen ne kadar çok değer vermişsin arkadaşına... ne kadar iyi niyetli birisin...
 
Canım benim de çok ama çok yakın arkadaşım erkek arkadaşı yüzünden benden vazgeçmişti sonra pişman olup kendi geldi.Bekle o sana gelirse eğer sen razıysan aç kapını,ama eğer kendi sana gelmezse gitme yanına tamam onu çok seviyorsun ama sen bu davranışları mı hakettin? Kendine de değer vermelisin,gelip senden özür dilemesi lazım..
 

Arkadaş çevresi deseydim daha düzgün olurdu sanırım af edersiniz. Şunu belirtmek istedim; Bir arkadaşı hamile kalır çocuk aldırır kendisi evlenmeden her şeyi yaşar bunlar benim şahsım adına düzgün olmayan eylemler. Nişan atıldıktan sonra belki o ruh hali ile farklı şeylerde yaşamış olabilir demek istedim. Duygusal olmayın bende öyleyim maalesef yine üzülen ben oluyorum.Herkes taşıyamıyor ve çevremizde çok çıkarcı insanlar var iyi olduğunda saf görüyorlar.
 
canım aynı olayı bende yaşadım seninle. benim arkadaşımda senin arkadaşın gibi kıskanç sevgilisi yüzünden benimle görüşmüyordu. benimde şöyle bir yapım var eğer gerçekten dostumsa sevgilim onla görüşmemi istemezse sevgilimi silerim ki sildimde zamanında arkadaşım için. aynı şekilde görüşmüyordu benle. bigün hiç unutmam pazara gtmek için anlaşmıştık kız kıza. bir baktımki sevgiliside pazara gelmiş! 2 kız gezerken erkeğin yanımızda ne işi var belki ben iç çamaşırı seçicem değil mi ama. zaten başbaşa vakit geçiremioruz ona anlatıcaklarım birikmiş. neyse o gün ona dedim ki sen sevgiline ayrı bana ayrı vakit ayırmayı beceremiceksen çık hayatımdan dedim. bunu öğrenene kadarda görüşmeyelim dedim. sonra ben üniversiteyi kazandım ve gittim 1 sene hiç görüşmedik. sonra beni aradı. o çok sevdiği sevgilisi onu dövmüş! kıskançlıktan bunu da yapmıştı ve ayrılmışlardı. ayrılınca tabi beni aradı bana döndü. bende o an ona kıyamadım ve kabul ettim zor durumda olduğu için. ama sonra bende ne kadar doğru ne kadar yanlış olsa da aynı şeyi anlaması için ona yaşattım. sevgilimle birlikte onunla buluştum ona vakit ayırmadım hep bahaneler uydurdum. oda kırıldı üzüldü. birgün ablasına ağlamış beetlee böyle böyle yapıyor diye. ablası konuşmaya geldi benle neden böyle yapıyorsun bak arkadaşını kaybetceksin diye. bende aynısını oda zamanında bana yapmıştı şimdi nasıl bişey olduğunu anlamıştır umarım dedim. bunu intikam için değil nasıl bişey olduğunu anlaması ve bir daha başkalarına yapmaması için yaptım. şuan görüşüyoruz yine ama eskisi gibi değil. benim bugüne kadar öğrendiğim şey şu sana da tavsiyem. eğer sende benim gibi arkadaşın için herşeyi yapabilecek biriysen ki öyle gibisin anlattığın kadarıyla karşındaki öyle değilse fazla değer verme.çünkü üzülen sen olursun. herkese hakkettiği değeri ver. ben bu olaylardan sonra arkadaşlarımı ona göre seçtim hep sınıflandırdım hepsini. bana iyi bir ders oldu. şuan tek dostum var onun için herşeyi yaparım. ama diğer arkadaşlarıma yapabileceklerim sınırlıdır. umarım sende hakkettiğin gibi senin gibi bir arkadaş bulursun. ilişkilerde olduğu gibi arkadaşlıkta da tek taraflı yürümüyor.
 
leonella yazi tipini buyutsene yazdigini okumakta zorlaniyorum okuyacaktim konuyu ama harflerin cok ufak be bacim:44:
 

ndd haklı.Hayretler içinde okuyorum yazılarını,bu nasıl bir yürektir,böyle büyük,nöyle temiz ? Seni tanımayı çok isterdim;hele bu yazıdan sonra''neden benim böyle bir arkadaşım hiç olmadı''diye sordum kendime.Bu kadar ağır olmasa da benzer şeyleri ben de yaşadım.Ağır şeyler,hoş görmeye çalıştım ama baktım,artarak devam ediyor yanlışlar,bütün irtibatımı kestim.Pişman mıyım,hayır.Çünkü ben elimden geleni yaptım.

Bir kez daha hayran kaldım yüreğinin büyüklüğüne.
 

Evet ... Bekliyorum geleceği günü zaten canım. Böyle bir durumda, benden başka hiçbir arkadaşı yok onu gerçekten toparlayacak biliyorum bunu.
O aslında çok saf , temiz kalpli bir kızdır.
Ya biz sürekli hep aynı anda aynı şeyleri söylerdik gülerdik filan.
Hatta bir kere , dedik ki "acaba senin yükselen burcun ne sevgi?" dedim.
Aynı andaaa... Oğlaaaaaaaaaaaak dedik. Ve gerçekten oğlak çıktı.
Sonra, hadi dedim bir hayal kuralım. Koltuklar olsun, yerler, duvarlar.
Duvarların ne renk olduğunu düşünelim ve 1,2,3 dedik mi söylüyoruz filan dedik.
1,2,3 yeşilllll ... Dedik yani. Düşün hayalimizdeki bir çok şey benzerdi :)
Çok uyuşurduk.
Ama onu bekleyeceğim. Ve bir kere daha görürsem eğer, ALLAHın işaretini alacağım.


sen ne kadar çok değer vermişsin arkadaşına... ne kadar iyi niyetli birisin...

Çok teşekkür ederim. Gerçekten böyle hissediyorum. Sevdiğim herkesi çok seviyorum. İnceyim ama aynı zamanda çok kırılgan. Karşıma da hep kırıcılar çıktı. Şans.



Evet, arkadaş çevresi çok kötü... Bir tek ben vardım. Gerçekten.
Ama beni de eledi işte.
Evet , Sevgi işte o da çok duygusaldır. Faruk un da, Sevginin de ilk cinselliğiydi. Uzun sene olunca öyle bir şey yaptılar.
Kızmıyorum aslında. Seviyordu. Ama arkadaş çevresindekiler, yenilir yutulur değil....
Yok , nişan atıldıktan sonra kendini kaybedip bu anlamda bir şey yaşayacak biri değil...
 
ince düşünceli insanların kaderi hep kırılmaktır ne yazık ki...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…