Spor ve Sağlık İçin Motivasyon Taktikleri

Bahar yorgunluğu diyelim o zaman. Bu hafta bakliyat, yeşil sebzeler ve tam tahıllı ekmek tüketmeye çalışın; bunlar enerji vericidir ama kolay kana karışamadıkları için kilo alımına sebep olmazlar. Bir de kahvaltınıza yapabilirseniz yarım muz ekleyin.
 
Ben birde sık sık acikiyorum.
Muzu unutmusum ama her gün yiyorum. Her gün ev yemegi yerim. Disarda pek yiyemem. Evet bahar yorgunluğu gibi. Çok teşekkür ederim
 
Yaklaşık bir haftadır her gün 15-20 dakika spor yapıyorum. Kısa süre olması sürekliliğimi artırıyor. Henüz iç motivasyonumu keşfedememeiş olsam da spor yaptıktan sonra gelen 'kendim için bir şeyler yaptım' hissini seviyorum, bir süre bunun üzerinden gitmeye karar verdim. Biraz boyun ağrım var, yanlış karın çalışmaları sonucu oldu sanırım. Bu yüzden bir süre karın egzersizlerine ara veriyorum.
Yol göstericiliğin için teşekkürler Leithia :)
 
Leithiacığım süpersin canım, Maşallah Barekallah göbekde yağ yok , kaslarını haziranda görürüz inş diye düşünüyorum. Kendin ufakdan farkediyorsundur belki de .. Herkese verdiğin pozitif taktikler, pozitif düşünceler sana da fazlasıyla yansımış... Çok fit görünüyorsun. Koşup spor yapasım geldi hemen şimdi ...
 
Aynı yazıyı iki kere yollamışım yanlışlıkla. Bu mesajı o yüzden düzenliyorum.
 
Güzel yorumlarınız ve destek mesajlarınız için çok teşekkürler. Sporu bırakmamamda bu başlığı takip edenlerin katkısı büyük, o yüzden ben de teşekkür ederim hepinize.


Bugün pazar, eski beğenilen yazılarımdan birini alıntılayacağım, belki okumamış olanlar vardır. Okuyanlar için ise tekrar hatırlamak olacak.

Gökkuşağı, daima yağmurdan sonra çıkar.
Güzel olan her şeyin, sıkıntılı zamanlardan sonra belirmesi gibi...
Acı yoksa, kazanç yok.
Eğer kışın cefasını çekmezseniz, yazın sefasını süremezsiniz.


GÜNÜN MOTİVASYONU


Beynini Kandır: Beyniniz size ne kadar yorgun, isteksiz ya da ne kadar uykulu olduğunu fısıldarsa fısıldasın. Siz inadına yerinizden kalkın ve spor programınızın sadece ilk 5 hareketini yapın. "Sadece 3 dakikacık spor yapıp yatacağım "deyin kendi kendinize. "En azından 5 tane hareketi yaparım, 3 dakikacık yaparım" dediğiniz egzersizin 5'ten 10'a, 10'dan 20'ye dönüşüp de nasıl tüm egzersizinizi bitirmiş olduğunuza inanamayacaksınız.


Kötü egzersiz > hiç egzersiz: Unutmayın ki, "kısacık" “kötü” bir egzersiz günü bile “sıfır” egzersiz gününden iyidir.


Saat kuralı: Okul ve iş hayatınızı hatırlayın. Yıllarınızı okulda, işte geçiriyorsunuz ama bunun hangi ara geçip gittiğini bile fark etmediniz. Hiçbir sabah kaytaramadınız çünkü sabah saat 8'de sizi bekleyen bir sorumluluğunuz vardı. Sporu da sorumluluğa dönüştürün. Her gün aynı saatte, söz verilen yerde ve zamanda spor için hazır olun. Kime mi söz verdiniz? Hayatınızdaki en önemli kişiye; kendinize. Düzenli olarak günün genellikle aynı saatlerini spora ayıranlar, ne zaman vakit bulursa o zaman yapanlara kıyasla, programı başarı ile bitirmeye çok daha meyillidirler.


Açlık: Sporu tok karnına yapmayın, ama gecenden kalma bomboş mide ile yapmadığınıza da emin olun. Yapılan egzersize gore, ya yemekten 1 ila 2 saat sonra başlamak, ya da siz de sabah erken saatlerde yapmayı tercih ediyorsanız, size gerekli enerjiyi verecek, yarım elma, bir yumurta, yarım muz gibi küçük bir atıştırmalıktan sonra yapmanız en uygunu olacaktır.

İpucu: Tok iken bedenimiz yeni yediklerimizi yakar, yağlara sıra gelmez. Aç spor yaparsanız da bedenimiz strese girip kıtlıkta olduğunu düşünecek ve spor sonrası yediklerinizi yağ olarak depolamaya çalışacaktır. O yüzden minik bir atıştırmadan sonra spor yapmanız, hem yağ yakımını hızlandırması, hem de stres hormonunun salgılanmaması için en iyisidir.


Takvim: Bir takvim tutun ve kocaman yeşil bir kalemle her spor yaptığınız güne kocaman bir işaret çekin. Spor yapmadığınız günleri ise kırmızı kalemle işaretleyin. Spor yapmak istemediğiniz gün, yemyeşil parlayan takvimde kırmızı bir çizgi görmemek için zorla da olsa kendinizi spor yapmaya yönelteceksiniz. Buna zinciri kırmama yöntemi deniyor.

Eyvah, kaçtı: Birkaç günü kaçırmanız dünyanın sonu değil. Hepimizin zor günleri olabilir. Ama dikkat etmeniz gereken nokta, "Eyvah, program kaçtı" deyip tamamen bırakmak yerine, kaldığınız yerden devam etmek. 1 haftadan fazla bir süre bile ara vermiş olabilirsiniz ama geri döndüğünüz anda her şey kaldığı yerden devam eder. Hatta vücudunuz şaşıracak, bu düzen değişikliği sebebiyle alıştığı temponun dışına çıktığı için tekrar spora dönüşte yağ yakımına sebep olacaktır.


Sorumluluk: Yakınlarınıza spora başladığınızı söyleyin. Böylelikle verdiğiniz sözler sizde bir sorumluluk duygusuna sebep olacak. Tabii aniden şaşırtmak istediğiniz düşmanlarınız(!) varsa onlara söylememek de mümkün :)

Beslenme: İyi beslenme alışkanlığı bir maratondur, 100 metre koşusu değildir. Bu sebeple arkadaşlarınızla dışarıya çıktığınızda onlar tatlı yerken siz sürekli salata yemek zorunda değilsiniz. İyi geçen bir hafta sonrası ödül gününüz olabilir. Sadece bu kaçamakların sayısına dikkat edin, eğer haftada bir yerine 3-4 kaçamak yapıyorsanız; sporda akıttığınız onca ter ve emeği düşünün. Ayrıca kaçamak yaparken kola yerine ayran söylemek, şerbetli tatlı yerine sütlü tatlı sipariş etmek gibi minik kurtarmalar da kendinizi iyi hissettirecektir.


Dinlenme: Hem stres yönetiminde, hem de sporda kasların yapılanması aşamasında düzgün uykunun önemi büyük. Kaslar dinlenirken inşa edilir.


Aktif hayat: "Günlük sporumu yaptım, kalan tüm gün koltuktan kalkmayayım" demiyoruz. Sporun olduğu bir hayat sizi daha aktif kılacaktır elbet, eski miskinliğiniz de kalmayacak. Daha canlı, daha hareketli bir hayatınız olacak. Buna uyarak, o günün takvimindeki o 1 saati bitirdiniz diye, günün geri kalan 23 saatinde miskin miskin uzanmayın. Aktif yaşam tarzını, hayatınızın bir parçası haline getirin.


Bilmelisiniz ki bu başlık altında size fit bir vücuttan önce, “farkındalık” kazandırmaktır amacım. Önünüzdeki günlerde, çok daha kaliteli bir hayatın sizi beklediğinin farkında olmalısınız. Ve en sonunda da kazandığınız yeni “SİZ”in kıymetini bilmelisiniz. Yani artık, alışveriş merkezine gittiğinizde illa giriş kapısına en yakın park yerini kapmak için dönüp durmak zorunda değilsiniz. Veya evinize ya da işyerinize geldiğinizde, asansörü bekleyenlerin şaşkın (ve imrenen) bakışları altında, merdiveni deneyebilirsiniz. Bu sayede sporla gelen hafiflikle, daha özgüvenli, daha aktif, daha dışa dönük, daha kaliteli, daha stressiz, daha umutlu ve daha mutlu bir döngünün içine soktuğunu yakında keşfedeceksiniz.

İrade: 1 Haziran gibi bir süre limitimiz olabilir ama sağlıklı yaşam bir ömür boyu devam eder. Alışkanlıklarınız değişiyor, hayata daha farklı açıdan bakıyorsunuz, fiziksel ve zihinsel olarak iyileşiyorsunuz. Sadece bu yaz için değil, bir ömür sağlıklı bir hayatı hedefliyoruz.


Geleceğe mektup: Bir kağıda, programı bitirmiş olacağınız tarih bugünmüş gibi, “-meli,-malı” olumsuzluk ya da ihtimal içermeyen, kesin cümlelerle, vücudunuzun şu anda görmeyi istediğiniz o fit halini gördüğünüzü hayal ederek, bunun nasıl hissettirdiğine, ne kadar mutlu olduğunuza ve benzeri durumlara dair ufak bir paragraf yazın. Katlayıp cüzdanınıza, cebinize, yırtılıp bükülmeyeceği bir yere koyun ve aklınıza geldikçe çıkarıp bakın. Üşenmeyin, aptalca bulmayın, hemen yapın. Faydası olacak.


"Ne kadar güzel görünüyorsun, başaracağını biliyordum, tüm emeklerime değmiş..." gibi.

Öğün aralarını kısa tutun: Eğer yağ oranınızı düşürmek istiyorsanız, yemek yemek için ölesiye acıkmayı beklemeyin. Daha kısa aralıklarla beslenin. Eğer iki öğün arasındaki süreyi uzun tutarsanız, vücudunuz stres hormonu olarak da bilinen “kortizol” salgılar. Bu hormon da vücudun yağ depolamasına neden olur. 4 saatte bir günde toplam 4 öğün (4x4) yöntemini tavsiye ederim.


Meyve suları masum değil: Egzersizden sonra eve gelip buz gibi bir meyve suyu içmenin sağlıklı olduğunu düşünebilirsiniz. Pek çok kimsenin tekrarladığı bu hata, spor yapmanın amacıyla ters düşüyor. 200 gram meyve suyunda (yani yaklaşık bir bardakta), 100-120 kalori bulunur. Meyvelerin faydalarından yararlanmak istiyorsanız, suyunu içmek yerine kendisini yiyin; böylece meyvenin şekerini daha az alacak, faydalı lifli kısmını daha çok yemiş olacaksınız.


Yavaş çiğneyin ve çabuk doyun: Yemek yerken sakin bir müzik dinlemeyi deneyin. Araştırmalara göre, yemek sırasında sakin müzikler dinleyenler, lokmalarını daha yavaş çiğniyor. Bu da daha az yemekle doymaları anlamına geliyor.


Bir avuç kuru yemiş: Fındık, ceviz, badem… Sağlıklı yağlar ve protein miktarı açısından oldukça faydalı olan kuru yemişler, tıpkı meyve suyu gibidir. Fazla yendiğinde faydasından çok zararı dokunur. Siz de aşırıya kaçmayın.


Öğün atlamayın, sık yiyin: Atılacak en hatalı adımlardan biri öğün atlamak. Öğün atladığınızda, vücut paniğe kapılır ve sahip olduğu kalorileri stoklamaya başlar. Dahası, öğün atlayarak ciddi oranda kas da kaybedebilirsiniz. Bu da metabolizmanız açısından pek de iyi olmaz. Düzenli olarak kilo vermek için öğün atlamak yerine, her gün 5-6 öğün yemek ve toplamda 2000 kalori sınırını aşmamak gerekir.


Diyet içecekler kilo aldırır: Araştırmalara göre şekersiz ama tatlandırıcılı içecekler alındığında beyne bir uyarı gidiyor. Vücut, yüklü bir kalori alımı beklentisi içine giriyor. Vücut da bir türlü gelmeyen o yüklü kaloriyi, diğer yiyeceklerden alarak telafi ediyor.


Karbonhidratı kesmeyin, azaltın: Karbonhidrat alımında özenli ve seçici davranmalısınız. Kepek ekmeği ya da kahverengi pirinçte bulunan karbonhidratlar, çok daha ağır bir şekilde kana karışır. Bu da yemek yedikten sonra uzun bir süre tekrar acıkmanızı engeller. Unutmayın, vücudunuzun enerji kaynağı olarak ilk tercihi karbonhidratlardır.


Kendiniz olmaktan keyif alın: Parmak izlerinize bakıp gülümseyin çünkü siz eşsizsiniz! Gülüşünüz, dünyaya bakış açınız, herşeyiyle tamamen size özgü. Kendinizi değerlendirirken sadece vücudunuzu ve görünümünüzü değil, sizi insan yapan diğer bütün özelliklerinizi de göz önünde bulundurun. Ve bu sene kendinize daha iyi bir hayat sunun.


Değişmekten korkmayın ve kendinize inanın: Görünümünüzle ilgili hoşlanmadığınız yanlarınız olabilir. Belki kendinizi aşırı kilolu, zayıf veya formsuz buluyor olabilirsiniz ancak her zaman bu özelliklerinizi değiştirebileceğinizi aklınızda bulundurun ve kendinize inanın. Kilo vermek, bir işte başarılı olmak, insanlarla iyi ilişkiler kurmak… bunların hepsini başarmak ve istediğiniz an hayatınızda yolunda gitmeyen şeyleri değiştirebilmek için öncelikle kendinize inanmanız lazım. Evet, spor yapmak belki hayatınızı baştan aşağı pozitif bir şekilde değiştirmek için mükemmel bir araç; ama yine de asıl iş sizde bitecektir, bunu unutmayın.


Kendinize karşı her zaman nazik ve sabırlı olun: Hatasız kul olmaz! Bu gerçekten de çok doğru bir söz ve yaradılışımız gereği hepimiz hata yapabilen canlılarız. Yaptığımız hatalarla kendimizi suçlamak o yaptığımız hataların etkisini kesinlikle hafifletmeyecektir. Yapmamız gereken, yaptığımız hatalardan ders çıkarmaya çalışmak ve bir sonraki seferde daha iyisini yapabileceğimize inanmak. Başaramadığınız bir konuda kendinizi asla hemen beceriksizlikle suçlamayın ve daha iyisi için kendinize güvenin. Örneğin, sporu defalarca yarım bırakmış olabilirsiniz, ama en sonunda istediği mükemmel sonuçlara kavuşanlardan biri olacaksınız.


Yediklerinizden keyif alın: Yemek yemekten keyif alın. Yiyecekler bize enerji verir ve hayatımızı devam ettirmemizi sağlar. Kendinizi sakın sıkmayın ve yemek yemeyi gözünüzde şeytani bir etkinliğe dönüştürmeyin. Yapmamız gerekenleri düşünmek bizi başarısızlığa, yemememiz gerekenleri düşünmek ise bizi kilo almaya götürür. Stres yapmayın. "Bunu yememeliydim" yerine, "Bunu yedim çünkü bu hafta programımı bozmadım" diye düşünün.


Egzersizlerde ayda 1 Değişim: Vücudunuz sürekli aynı şeyin tekrar edilmesine bir süre sonra cevap vermez, yenilik ister. O yüzden yaptığınız egzersiz çeşitlerini ayda 1 değiştirin; sırasını, çeşidini, hareketlerin günlerinde oynamalar yapın.


Nedeninizi bulun: Neden kilo vermek istiyorsunuz? Bunun cevabını bulun ve motivasyonunuz her düştüğünde kendinize hatırlatın. Gerekirse göreceğiniz bir duvara büyük harflerle yazıp asın.


Çevrenizi iyilerle donatın: Sizi tatlıcıya götürecek arkadaşlardan uzaklaşın, sizi spora götürecek aktif insanları hayatınıza sokun.


Artık hayatımın kontrolü elimde.

Bunu istiyorum ve başaracağım.

88 gün sonra hayatımın en iyi fiziğine sahip olacağım.

Artık kendime acımayacağım, mızmızlanmayacağım, başkalarını suçlamayacağım.
Kurban psikolojisinden çıkıp kendi kahramanım olacağım.

Sadece bir hayatım var, sadece bir bedenim var.
Ve bu hayatta olabileceğim en iyi bedene sahip olmaktır hedefim.

Bana verileni en iyi haline dönüştüreceğim.

Hayat bana ekşi limonlar sunmuş olabilir
ama ben, bana sunulanı tatlı limonataya çevirecek güce sahibim.

Başka hayatlarla kendiminkini karşılaştırmayacağım.
Elimdeki hayatı mükemmelleştireceğim.

Hayatta kazananlar asla yenilmeyenler değildir,
yenildiği halde ayağa kalkıp devam eden PES ETMEYENLERDİR.

Pes etmeyeceğim.


Ben elimdeki olanaklara bakıp mızmızlanmayacak, başarısızlığı kabul etmeyeceğim.

Çünkü bu kez istediğimi alacak kadar inatçıyım,
Bu kez hedeflediğime ulaşacak kadar kararlıyım,
Diğerlerinin "İmkansız" dediğine ulaşacak kadar sabırlı ve inançlıyım.

Kendime inanıyorum, yapabilirim.
Yapacağım.

Kendimi seviyorum, değer veriyorum.

Ben güzelim, başarılıyım, sağlıklıyım, mutluyum
ve hedeflerime istediğim zaman ulaşabildiğimi kendime kanıtlayacağım.

Aynadaki görüntüyü değiştirebilecek güç içimde.

Devam edeceğim, asla durmayacağım.

Başıma gelenleri değiştiremeyebilirim.
Gün içinde yaşananları kontrol edemeyebilirim.

Ama olaylar karşısında alacağım tavırı,
başıma gelenler karşısında nasıl tepki vereceğimi,
pes etmek ya da harekete geçmek arasındaki seçimi,
nasıl düşünüp nasıl konuşacağımı ve alışkanlıklarımı nasıl değiştireceğimi,

KENDİMİ NASIL DEĞİŞTİREBİLECEĞİMİ
ben KONTROL EDİYORUM.


Aynadaki görüntü benim eserim.
Daha iyi hale gelirse yine benim eserim olacak.
Daha kötü hale gelirse, yine benim seçimlerimin sonucu olacak.

Vücuduma neyi sunarsam, o da bana onu yansıtır.

Ne yersen, ona dönüşürsün.

Mideme çöp gibi davranırsam, bedenim de çöp tenekesi gibi görünür.


Mideme tazelik doğallık ve sağlık sunarsam, bedenim de sağlıklı doğal ve çıtır görünür.

Vücuduma neyi öğretirsem, o da onu yapmayı öğrenir.
Dizlerimi kırmadan eğilebilmeyi öğretirsem bunu öğrenir.

"Benim vücudum esnek değil, yapamıyorum"
İyi de hiç esnek olmaya çalışmadan, bu konuda egzersiz yapmadan bunu nasıl yapabilirim ki?

"Benim nefesim tükeniyor, o yüzden koşamıyorum"
İyi de hiç uzun mesafe koşmayı denemedim ki?

"Benim için böyle gelmiş, böyle gider"
İyi de hiç değişmeyi GERÇEKTEN denedim mi?

Gerçekten zorladım mı kendimi?
Gerçekten terler içinde kaldım mı?
Gerçekten her gün bir damla daha, her gün bir adım daha, her gün biraz daha fazla çabaladım mı?
Gerçekten?

Bu fotoğraflardaki hiçbir kadın, vücuduna kötü davranıp bu fiziği elde etmedi.

Bu fotoğraflardaki hiçbir kadın, spor yapmadan bu kadar esnek olmadı.

Bu fotoğraflardaki hiçbir kadın, kötü beslenip kilo vermedi.

Dışınıza sağlığın yansıması için, içinizin sağlıklı olması gerek.

Düşüneceğim, neden kilo vermek istiyorum?
Soruyorum kendime, amacım ne?

Her gün beni yataktan kalkıp kan ter içinde spor yaptıran,
bana uzatılan zararlı yiyecekleri reddetmemi sağlayan o hedef ne?



  • Güzel görünmek?
  • Güzel hissetmek?
  • Sağlıkla ışıldamak?
  • Fit ve enerjik olmak?
  • Canlı ve hareketli birine dönüşmek?
  • Başkalarını kıskanmak yerine, kıskanılan bir görüntüye sahip olmak?
  • İstediğimi giyebilmek, en basit kıyafetin içinde bile muhteşem görünmek?
  • Parlak, sorunsuz, sağlıklı bir cilde kavuşmak?
  • Sevdiğim adamı delirtmek, onu baştan çıkarmak, vücudumu beğenmesini ve kıskanmasını sağlamak?
  • Kendimle barışmak, vücudumu aynada beğenmek, özgüven sahibi olmak?
  • Artık ne kilomu, ne de yağlı taraflarımı saklamak zorunda kalmadan rahatça takılmak?
  • Kumsalda bir havlu ile saklanmak zorunda kalmamak?
  • Asil, zarif, incecik ve çekici görünmek?
  • Ayakkabılarını bağlamak için eğilirken bile kıvranan birinden, esnek ve kıvrak birine dönüşmek?
  • Gençleşmek? Olduğumdan daha genç hissetmek?

En önemlisi, mutlu ve huzurlu olmak?

Başarmak ve bunu kendime kanıtlamak?


Mükemmeliyet içimde saklı. Ona ulaşmak için ne kadar adım atarsam, ona o kadar yaklaşırım.

Amacıma dünden daha yakınım.
Bugün bir gün daha yaklaştım hedefime.
Günler geçecek ve bu emek verdiğim her günün karşılığını göreceğim.


Hayat, seni seviyorum. Seni acı tatlı her yanınla kucaklıyor ve kabul ediyorum.
Seni olduğundan daha iyi hale dönüştürmek için, önce kendimi olduğumdan daha iyi kılmam gerekiyor.


"Yapamayacağımı mı düşünüyorsun? Bekle ve gör!" diye haykıracağım dünyaya.

Yarın kendimi nasıl hissedeceğimi, bugünkü seçimlerim belirleyecek.

Gelecek ay nasıl görüneceğimi, bu ayki çalışmalarım gösterecek.

Konforlu alanımdan çıkıp kendime meydan okuma zamanı geldi.

Sınırlarımı zorlama vaktim şimdi!

Vazgeçerek, pes ederek, yarım bırakarak, mızmızlanarak, bahane üreterek değil;

Zorlayarak, düşsem de yerden kalkarak, devam ederek varacağım hedefime!

Bitireceğim bu kez bu mücadeleyi!
İpler benim elimde!

88 gün, hayatımızın en iyi fiziğine kavuşmaya geri sayımdayız.
 
Aşağıdaki motivasyonu, kendi kendinize okuyun ve sanki sizin cümlelerinizmiş gibi özümseyin.

Sabah kalktım,
Allah'a sağlığım, huzurum ve bana sunduğu her şey için şükrettim.


Penceremi açtım.
Doya doya nefes aldım.
Nefes alabildiğime şükrettim.

Perdelerimi araladım.
Odaya aydınlık doldu.
Bu güzel aydınlığı görebildiğime şükrettim.


Bahar gelmiş, kuşlar cıvıldıyor.
O güzel sesleri duyabildiğim için şükrettim.


Yeşil çayımı demledim.
Güzel bir kahvaltı yaptım.
Tadını alabildiğim her yiyecek için şükrettim.

Sporumu yapmak için televizyonumun karşısına geçtim.
Bedenimi esnettim, onu terlettim, iyice yordum.
Vücudumun ne kadar spora aç olduğunu gördüm,

Hareket edebildiğime şükrettim.

Ne verirsem almaya hazır, sınırlarını görmek için sabırsızlanıyor.
"Acaba 5 mekik yerine 6 yapabilir miyim bu kez?"
"Belki de yeterince denersem 50 saniye değil, 1 dakika plankta durabilirim"

Vücudum resmen asi bir at gibi, yerinde duramıyor.
Bedenim bana "Beni kullan, ne işe yaradığımı gör,
ne kadar güçlü olduğumu sana kanıtlamama izin ver." diye yalvarıyor adeta.


Ona iyi bakıyorum.
Çöp yemiyorum hiç.
Hücrelerimi tek tek hissediyorum adeta,
her birini bir enerji patlaması sağlayacak yiyeceklerle doyuruyorum.

Barışığım kendimle.
Seviyorum kendimi.
Saygı duyuyorum.
Özgürüm.

Spor yaparak kendime yatırım yapıyorum.
Başkası için saçımı süpürge etmeyi sürdürdüğüm zamanlara inat
Bu bana özel saatte, kendimle bir bütünüm.

Kendim için bir şey yapmak istediğimde spor yapıyorum.

Allahım şükürler olsun bana sunduğun her nimete.
Ben bana emanet ettiğin bu vücuda iyi bakacağım.
Sağlıkla yaşayacak, şükredecek, kıymetini bileceğim.


Tembellik ederek saygısızlık etmeyeceğim bedenime.
Sağlıksız yaşayarak gücendirmeyeceğim seni.

Hareket edebilecek gücüm, iyi beslenecek imkanım varken
Bedenine iyi bakamayanlardan olmayacağım.
Bu sunduklarının değerini bileceğim.
Sana layık yaşayacağım.


İyi bakılması gereken nadide bir çiçek gibidir bu,
Çiçeğe zarar veren zehirli otları yolar gibi, midemden ayıklayacağım kötü yiyecekleri.

Her gün suyunu verip güneşe koyar gibi, hareketsiz bırakmayacağım kaslarımı.

Bu çiçeğe bakmak bu kadar kolay.
Sağlıklı yaşam bu kadar kolay.
Sonucu da bir o kadar güzel.

Benzersiz.
Şükürler olsun.

Son 85 gün.
 
Ben sizi neden daha önce bulmadım yaaaaa Gerçekten süpersiniz . Forumu yarısına kadar okuyabildim şuan için ama hepsini okuyacağıma emin olabilirsiniz ve şuan nasıl motive oldum anlatamam . Bi ay kadardır spor salonuna gidiyorum pek düzenli olmasa da ayrıca bugün yediklerime dikkat etmekle birlikte Jillian Michaels - 30 day shared a başladım . Aslında evde pilates yapmakta istiyorum. Kilolu olduğum söylenemez 1.70 boy 63 kiloyum 32 yaşındayım ve yaklaşık 1-2 sene öncesine kadar hiç 57 kgyi bile geçmemiştim şuan bu durumda olmak ve fazlasıyla yağ bağlamış olmak çok sinir bozucu bu yağları yakıp vücudumu toparlamam için ne tavsiye edersiniz hangi programı uygulamam daha doğru olur ? Bu arada gerçekten emeğinize sağlık harikasınıız Çok teşekkür ederim tüm paylaşımlar için :)
 
Yardımcı olabildiysem ne mutlu bana, böyle olumlu mesajlar inanılmaz mutlu ediyor beni.

Eğer 90 günlük bir paket istiyorsanız p90, p90x ya da p90x3 önerebilirim. Eğer daha fazlasını kaldırırım diyorsanız Insanity ya da Insanity Max 30 tavsiye ederim. Bunlar oldukça etkili programlar.

P90 kolay başlangıçlar için, p90x3 ise 30 dakika süren p90 programı.
P90x ve Insanity daha zor programlardır ama daha etkili sonuç alırsınız.
Insanity max 30 ise kardiyo temelli 30 dakikalık bir program.

Jillian Michaels'in ise 30 day shred'ini denemiş, 1 ayda oldukça incelmiştim.
Onun yanına Banish Fat Boost Metabolism eklerseniz, hızlı eritir.

Ben sizin yerinizde olsam kardiyo temelli değil, ağırlık temelli çalışırım. Kas kütlenizi arttırınca vücudunuz sıkılaşacak ve incelecektir, kardiyo ile ter atmanıza gerek kalmadan güzel bir fiziğe sahip olursunuz. Ağırlık çalışmaktan korkmayın, günde 3000 - 4000kalorilik yemek yemedikçe şişip kaslanmazsınız. Aksine kas kütlesini arttırmak daha ince ve sıkı gösterir.

Sizin sıkılaşma programları çalışmanız lazım. Jillian Michaels'in No More Trouble Zones (kol, kalça, karın hedefli spor yaptırıyor), 30 day shred ve ripped in 30 programları uygun görünüyor. Onun haricinde p90 ve Insanity Max 30 de yapabilirsiniz.

Bu önerilerim spor salonu harici önerilerdi. Spor salonuna gidiyorsanız oradaki koçunuzun programına uymalısınız. Umarım iyi bir koçunuz vardır. Haftada 3-4 günlük spor salonu çalışması gayet yeterli. Birer gün ara verin, birden yüklenmeyin vücudunuza. Eğer zaten bir spor programı planınız varsa, yukarıda verdiğim programlar vücudunuzu fazlasıyla yorar.

Diyetinize dikkat edin, vücudunuza günde 30-40 dakikalık çalışma yaptırın. 3 ay içinde incelecek ve sıkılaşacaksınız, emin olun :)
 
Çok çok teşekkür ederim valla bende sürekli araştırmaktan iyice her şey birbirine karışmıştı onu mu yapsam bunu mu yapsam diye :) Tavsiyelerinizi dinleyeceğim :) spor salonunda maalesef bir koç ile çalışmıyorum bunun için artı bir ücret talep ediyorlar. Seneler önce gittiğim spor salonunda vardı ordan aklımda kalanlarla bir şeyler yapmaya çalışıyorum.Beslenme şeklini düzene oturtursam , tatlıdan uzak durabilirsem ve tavsiyelerinize uyarsam olacak bu iş biliyorum Sizin motivasyon yazılarınızla kesin olacak eminim :) Bundan sonra sıkı takipçinizim çünkü en çok ihtiyacım olan şeylerden biri motivasyon. Nasıl güzel birşey yapıyorsunuz anlatamam :)
Umarım sizde hedefinize ulaşırsınız :) Tekrardan çok teşekkür ederim. Sevgiler...
 
Çok teşekkürler, inşallah hepimizde işe yarar. :)

Leithia yeşil yeşil yanıyorsun :) sen böyle ç.içi olunca ben heycanlanıyom , yeni yazı mı geliyo acaba diye
Yeni yazı gelir ama öğleden sonra gelir :) iş esnasında yazamam, müsait olamıyorum.
 
Çok teşekkürler, inşallah hepimizde işe yarar. :)


Yeni yazı gelir ama öğleden sonra gelir :) iş esnasında yazamam, müsait olamıyorum.


tabi canım. seninde uğraşların, sorumlulukların vs vardır. 7/24 yazı hazırlıcak değilsin :) ama işte sağda ç.içi üyeler icinde seni görünce bide ismine tıklayınca yeşil yanıyon ya ozaman ben cok heycanlanıyom istemsizce bişey yani
 
GÜNÜN MOTİVASYONU

Kestirme yol yok.
Daha iyi, daha güçlü bir SEN istiyorsan eğer,
bu vakit alıyor.
bu emek istiyor.
bu sabır bekliyor.


Kısa yoldan ulaşmadın kilolu haline.
Fit haline ulaşman için de zaman gerekiyor.

1 haftada 10 kilo diyetleri,
Metabolizmayı mahveden ilaçlar,
Açlık içinde kıvranarak geçen saatler,
Sağlıksız gıdalar,
Vücudu yıpratan sporlarla;

Sağlığa ulaşamazsın.

Sağlıklı olmak için;
  • İyi beslen,
  • Hareket et.
  • VAZGEÇME!
..................işte bu kadar kolay.

Sağlık için,
İçinin iyiliği ve temizliği,
İçinin sağlığı ve dinçliği,
İçinin gençliği ve diriliği,
İçinin tazeliği ve enerjisi,

Dışına vurmalı.

Kendine zarar vererek incelsen de,
Bunu uzun süre koruyamazsın.


Amacımız,

Tuttuğunu koparan sağlam bir vücut,
Taşı sıksa suyunu çıkaracak kadar güçlü bir beden,
Hiçbir hastalığa aman vermeyecek kadar dayanıklı bir bünye.

Enerjik, hareketli ve canlı bir ruh.


Kötü beslenerek ve hareketi keserek buna ulaşamazsın.

Gül bahçesi istiyorsan, zararlı otları ve dikenlerini yolacaksın.
Mücadele edecek,
Nefsine hakim olacak,
İyi besenecek,
Her gün vücudunu terletip
Spora alıştıracaksın.


Gerekirse bir sonraki yılı hedefle.
Gerekirse bir sonraki hazirana hazırlan.

Fark etmez.

Bu yolculuk uzun sürecek belki,
Ama yolculuğa çıktığına de-ğe-cek!


Düşün ki, vazgeçtin.
Dünyanın en kolay şeyidir vazgeçmek.
Herkes yapabilir pes etmeyi.


Ama başarı, kimseye hediye gibi sunulmaz.

Başarı elde edilir.
Spor salonunda, yolda, sokakta, koşu bandında...
Acı çekerek, bir km daha koşarak, bir şınav daha çekerek,
Ter ve kan dökerek, çığlık atarak, tırnaklarınla kazıyarak.


Gerçekten aynaya bakıp
Bunu ben başardım demek istiyorsan

Elinden gelenin en iyisini yap.

  • 1. ayda sen fark edeceksin vücudundaki değişimi,
  • 2. ayda yakınların dile getirecek bunu
  • 3. ayda ise çevrendeki herkes kıskançlık içinde söyleyecek değiştiğini.

Vazgeçebilirsin elbet.
Değişen bir şey olmaz.
Devam edersin hayatına.
Ancak pes edersen bir değişim bekleme hayatında.

Ancak sana şunu söylüyorum;
Pes edersen asla değişemeyeceğinin,

Devam etmeyi seçersen de

değişimin
elinde sonunda gerçekleşeceğinin!

Sana garantisini veriyorum.

Hangi seçeneği seçeceğin, senin elinde.

Neyi istiyorsan,
O senin olur.

Tembelliği ve başarısızlığı seçebilirsin,
"Ay dün yapamadım, vakit bulamadım, güzel sofra vardı dayanamadım" bahanelerini...

Ya da kararlılığı, mücadeleyi ve başarıyı seçersin.

SEÇİM SENİN.


83 günün var.
Devam et.
 
sağol canım benim. yine moralleri tavan yaptırdın
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…