Sonunda Ayrıldık

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Sizi forumdan tanıyorum , sadece bir abla nasihati vermek istedim , bu arada yanlış anlaşılması adına açıklama yapıyım önce , ben evli vs muhabetine takılmiyorum , evli olmayıp beraber yaşayıp ortak bütçe ile gecinebilirsiniz bu çok normal , şimdi gelelim nasihat kısmına hayatınızın hiçbir döneminde bir erkek ile bu kadar para muhabetine girmeyin , kocanız da olsa sevgiliniz de olsa bu şekilde para muhabeti her ilişkide onarılmaz yaralar açar , ev parasını bana verecekti , depozitoyu bana verecekti vs vs gerçekten hoş değil , gerekirse borç harç alın , kuryelik yapın ama bir erkekle bu kadar para konuşmayın , bugünler geçecek henüz çok çok gencsiniz , şehir değiştirin , iş bulun ve hayatınızı yaşayın , hepsi geçmişte kalacak ama para konusunu uzun uzun düşünün bence , bilincaltinizda bununla ilgili belli ki farklı ve yanlış düşünceler var , geçmiş olsun
 
buyrun yıkın aylık nafaka isteyin beş yıllık ilişki için...
Her şeyi şu şekilde sözde kadınlar özgürdüre bağlanmasını anlamıyorum. Özgür olmak için maddi olarak da özgür olmak gerekiyor işte bakın şu an o evden çıkmak için bile adamın parasına ihtiyacınız var. Eve gel demiş gelmişssiniz evden çıık demiş çıkmışsınız otel demiş oraya gitmişsiniz hangi algıları konuşuyoruz. Ortada sizin iradeniz ile verilen karar göremedim. Zihinlerdeki o algı lütfen kırılmasın ama ya kırılmasın ki kadınlar mağdur olmasın. Bazı kadınlar evlenmeden çocuk yapıp o çocuklar ortada kalmasın.Kanun önünde bağlayıcılık sorumluluk getirsin. İmzayı atmış kadın kanun önünde hak ediyor işte .Bunu bağnazlığa bağlamanın anlamı yok. Yaşadığınız ilişki toplum ve devlet önünde tanınmıyorsa burda kadın veya erkek birey hak iddaa edemiyor.
 

Bir sevgilinin verdiğinden fazla ne verdiniz? Aynı evde yaşadınız, hastalığında başında beklediniz, zor zamanlarında bunlar da geçecek dediniz, beraber yemek yaptınız, temizlik yaptınız, filmler izlediniz, gezdiniz tozdunuz, seviştiniz vs vs.

Ee biz de bunları yaptık da kimseye aman çok emek verdik demedik. Sevgili ve insan olmanın tadını çıkardık. Sonra ilişki zamana yenildi ve bitti.

Zaten 20’li yaşlarının başındaki insanların sevgiliye verdiği hangi sözü tutmasını bekliyorsunuz? 25 yaşında çok sevdiğim adamı şuan karşıma getirseler, ay bu ne diye kendimden utanırım. Ama eminim ki o zaman çok büyük laflar etmişimdir.

Ayrıca 5 yıl boyunca adamım kapatması gibi maddi anlamda tamamen ona bağımlı yaşamak doğru değil hanımefendi. Sizin zamanında bu adama maddi bağımlılığınızı azaltmanız lazımdı. O zaman beklenen ayrılıktan (siz her ne kdr beklemeseniz de bence çok bariz beklenen) bu kdr etkilenmezdiniz.
 
Yaptığınız benzetmelere dikkat edin, kapatması falan değilim ben kimsenin ağzınızı toplayın önce. "Emek verdim" demek için ne yapmam gerekiyodu ya paramı ya böbreğimi vermem falan mı? 31 yaşında adamdan sözlerini tutmasını bekliym bi zahmet. Valla ne ilginç kafalarınız var ya
 
Bütün kuralları adamın belirlediği bir ilişkide maddi güç de onda ise bu ne oluyor? Biri “gel demiş gelmişsiniz , git demiş gitmişsiniz, adam istemiş ayrılmışsınız, vazgeçmiş birleşmişsiniz, otel demiş olur demişsiniz, düzenli harçlığınızı almışsınız” diyince sorun yok, bunun adını koyunca mı sorun var?

Ayrıca emeksiz zaten 5 yıllık ilişki olmaz hanımefendi. Benim dediğim bu kdr hayıflanacak özel birşey yapmamışsınız. Acitasyona gerek yok.

Siz istemişsiniz ki bu adamla aynı evde yaşıyorum, o zaman o benim bütün masraflarımı karşılasın. Asıl muhafazakar (!) düşünce burda. Yani şuan adamdan ayrı bir hayatınız olsaydı, işiniz gücünüz, arkadaş çevreniz gibi zaten duygusal olarak da bitmiş bir ilişki, nihayette de sona erdiğinde aşmaya çalışacağınız tek üzüntü alışkanlıkların verdiği üzüntü olacaktı.
 
ayrılık kararınızı ve bunun arkasında duruşunuzu tebrik ediyorum. uzun soluklu ilişkilerden sonra çok zor çünkü.
fakat ben de maddi boyutu eleştireceğim.
öğrenciymişsiniz, sonra iş bulamamışsınız.. bunların hepsi olabilecek şeyler.
fakat 5 yıl boyunca bir ilişkide maddi yükün tek tarafta olması da normal bir durum değil.
verdiği sözleri tutmadı diyorsunuz ama o sözlerin çoğu maddi sözler. muhtemelen bir anlık heyecanla yaparım diyip, düşününce "ee bütün maddi yük bendeydi, zaten benim ödediğim paraydı, neden vereyim?" diyip vazgeçmiş.
ha 1 kere yaptı, tekrar tekrar aynısını yapması başka mevzu.
bir ilişkide elbette maddi durumlara göre iki kişi birbiri için birşeyler yapar.
beraber de yaşansa, ayrı da, olabilir bir şey.
ama bu aşamada denge çok önemli.
anladığım kadarıyla sizin ilişkinizde maddiyat hep erkeğin yükü olmuş. 150-200 tl harçlıklarımı verdim demişsiniz ama kira + fatura + vs katınca o harçlıkların bir anlamı kalmıyor malesef.
benim ilişkimde de maddiyat takıldığımız bir şey olmaz.
zamanında sevgilim ev değiştirdiğinde yemek masası, sehpa, mutfak aletleri almıştım ona.
sonra o da bana şahsi bilgisayara ihtiyacım var diye macbook aldı.
işte maddiyat dengesi ilişkide böyle olur.
yani iki kişi de birbiri ve ortak yaşam alanları için eşit miktarda para koyar ortaya.
en azından yakın diyelim.
o nedenle sizin ilişkinizin temeline dinamit koyan şey öncelikle bu maddiyat mevzusu olmuş.
sevgilisi ile beraber yaşayabilecek kadar özgür (ülkemiz açısından özellikle) bir kadın bence kendi maddi özgürlüğünü de çok önemsemeli ve sağlamalı.
daha çok genç olduğunuz için belki bunlar size anlamsız gelebilir ama sakince düşününce bunu ve buna benzer yazanları anlayacağınızı düşünüyorum.

anlattıklarınıza bakınca sizinki biraz o para kazandı, ben de evin işini, yemeği yaptım o zaman hakkım var gibi bir anlam çıkıyor.
ama sağlıklı bi yaklaşım değil bu.
bence annesinin istememe nedeni de tam olarak bu. anne olarak oğlunun sömürüldüğünü düşünmüş ve bu yüzden rahatsız. belki kendi geliri olan birisi olsanız kadın tepki göstermezdi (eski konunuzu okumadım, belki başka sorunlar olmuştur, bu konuya has yorumladım bunu).

bir de hemen birileri ile tanışma yoluna girmeyin. bu ilişkinizi iyice bir düşünün, kendinizi tartın. buradaki çoğu insanın da yorumlarını yabana atmayın derim, çok güzel yazanlar olmuş. iş bulmak ve kendi gelirinizi elde etmek önceliğiniz olsun. kadın için en önemlisi maddi özgürlüktür. o zaman bir erkeğin git-gel demesine göre hareket etmezsiniz çünkü.

güzel haberlerinizi bekliyorum.
 
Çok teşekkür ederim, evet maddi özgürlüğüm olsaydı normaldekinden daha özgüvenli ve daha korkusuz olurdum bu bi gerçek. Ekonomik şiddet hala görürdüm, "bunu mu istiyosun o zaman kendin öde, ben almam, şunu şunu sen ismarliycaksin, bak bugün ben para harcadım" gibi çirkin pazarlıkları hala yapardı benimle eminim, ama en azından maddi olarak ona bağlı olmanın ezikligini yaşamazdim. En büyük hatam, okulu bitirince ailemin olduğu şehre gidip iş aramamak oldu, "zaten yakında evleniriz, o zaman beraber başka bi şehre gideriz, ben de orda daha rahat iş bulurum" diye düşündüm hep, ama o gün hiç gelmedi. Daha önce, ufak ufak uyanıp hayatım için biseyler yapmaya çalıştım onlar da ya uzun soluklu olmadı, ya da pandemi dönemine denk geldi ama, gerçek anlamda uyanışım yaşım 25'e geldiğinde oldu. Bundan sonra mümkünse maaşı benimkinden çok daha yüksek olan biriyle bile olmayı düşünmüyorum. Hayatıma hemen birini almak gibi bi düşüncem zaten yok. Yıllardır ertelediklerimi yaşamak, onun hiç almamış olduğu iki kişinin sorumluluğunu ben de bi süre üstümden atmak ve kendi isteklerime yönelmek istiyorum. 25 yaşında genç bi kadın olarak alacağım dersi aldım bu ilişkiden, sadece şuan bu tumseği atlamak çok zor geliyor
 
Bu açıklamadan sonra ben adama hak verdim. İlişki sağlıksız, karşılıklı beklentiler uymamış onlar çok net. Ama siz resmen dram yaratıyorsunuz ve adamın dediği şeyler doğruya çıkıyor böyle olunca.Bir an önce kendi ayaklarınızkn üzerinde durmanız gerekiyor. Böyle bir hayat şekli olamaz, olmamalı.
 
Evli iki kız annesi olarak eşimden ayrılsam boyle bir beklentiye girmem .O 1700 u de kendi rahatınız icin istemişsiniz hiç başka kılıflar bulmayın . Tamam çalışamadınız pandemi vs ( ki en büyük hatanız ) aileniz bu ısın neresinde ? Onca sene bu kız nasıl okuyor ihtiyaçlarını nasıl karşılıyor demedi mi ? Size destek olmadı mi ?
Eğer annesi başka problemleriniz yoksa sırf bu yüzden bile sizi istememiş olabilir ve üzgünüm haklı .
Birde yaşınıza göre fazla dram Queen modundasiniz.
 

Bu beğenmediğiniz ve ciddiye almadığınız nikah aslında sizi koruyor ama siz ısrarla bu kısmı yok sayıyorsunuz
 
Bu beğenmediğiniz ve ciddiye almadığınız nikah aslında sizi koruyor ama siz ısrarla bu kısmı yok sayıyorsunuz
Ciddiye almıyorum değil, nikahın önemli bişey olduğunu biliyorum. Tepkim, "hem evli değilsin hem adamın parasını yemişsin" moduna girenlere. Evli olup da adamın "parasını yemekte" sorun yok, evli olmayınca adamı sömüren çıkarcı kadın. Yok öyle dava.
 

Peki bu kadar kadın bu kısmı eleştiriyorsa sizce haklı olduğumuz hiçbir kısım yok mu? Ben de maddi anlamda sizi hatalı buluyorum, bakın on yıllık evliyim eşimle şu kadar para konuşmadım.
 

zaten maddi özgürlüğümüzün olmasının amacı bu. karşımızdakine söz hakkı bırakmadan kendi istediğimizi almak.
"bunu mu istiyosun o zaman kendin öde, ben almam, şunu şunu sen ismarliycaksin, bak bugün ben para harcadım" gibi çirkin pazarlıkları hala yapardı benimle eminim cümlenizden şöyle bir anlamda çıkıyor: "ben gene ondan beklenti içinde olacaktım"
tabi ki sevgililer, eşler birbirlerine birşeyler alır ama bu cümleyi kurması için birinin, karşıdan talep duyması lazım.

evlilik konusuna gelince, biraz dereyi görmeden paçayı sıvama olmuş bu durum. ortada teklifi geçtim ima bile yok ama siz zaten evlenicez yakında diye bazı şeyleri askıya almışsınız.

bazı olaylar acı oluyor ama güzel ders veriyorlar bize.

bundan sonra hiçbir ilişkinize parayı sokmayın. karşınızdaki isterse ısmarlar, isterse hediye alır. müdana etmeyin kimseye. yemekleri siz ısmarlayın ne olacak ? yada yemeği ısmarlayan flörtünüze kahveyi de siz ısmarlayın yemek üstüne. içinizden geliyorsa hediye alın. ama hiçbir sevgiliden yada eşten harçlık almayın. ve şunu istiyorum demeyin. zaten seven insanlar birbirilerinin ihtiyaçlarını ve isteklerini bilirler, müsaitlerse de bunları alarak/yaparak mutlu etmek isterler.

çocuk dışında kim bize maddi anlamda bağlıysa bir süre sonra onu çalışanımız gibi görürüz ve gözümüze batar. iş yerlerinde patronlar, müdürler neden rahat ? kendine ekonomik olarak bağlı olan adamı istedikleri gibi yönetirler çünkü.
ilişkiniz para mevzuları nedeniyle tam olarak buna dönüşmüş.
sizi artık öyle gördüğü için git-gel-otelde takılalım-özledim hadi görüşelim-sıkıldım azıcık duralım demiş.

eğer onun parası hayatınız için bu denli gerekli olmasaydı üzerinizde bu otoriteyi kuramazdı.

kendi ayaklarınızın üzerinde durabilceğiniz, kazancı bereketli bir iş diliyorum..
 

ama bakın evli olmayınca hastanede onun için bir kağıt bile imzalayamıyorsunuz. evlilik sadece kadın olarak eşin gelirini kullanmak değil ki.
başına bir iş gelse aranacak ilk kişi olmak, onun yerine birşeylere onay verebilmek, resmi tüm kurumların önünde kabul edilmek demek.
romantizme göre nasılsa aynı hayat paylaşılıyor ama hayat romantik değil malesef. dış dünya kimsenin aşkı ve vicdanı ile ilgilenmiyor.
hani mehmet aslantuğ dedi ya:
“Hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda bir gün aklının karışmasına bırakmamalı”

siz sadece vicdanı, yaşanmış sevgi dolu günleri ve emekleri düşünerek hareket etmişsiniz. evlilik işte o vicdanı kişinin iradesine bırakmamak için, hakkı almak için var.
 
Yargılamak değil niyetim..
Ama işte o imza aslında sizin 5 yılınızı yasalarla koruyan bir şeydi..
Verilen emek aynı yaşanılan şartlar aynı ama o imzanın koruyuculuğu olmadığı için size yapılanlar farklı..
Bu yüzden zaten o imza var ve o imza bir çok hakkı koruyor ve de beklentilerinizi haklı çıkarıyor..

Umarım karşınıza güzel kapılar açılır..
 
Burada bazı arkadaşların anlamadıgı bir husus var; bu arkadaş bu adama güvenmiş hayata adım atmamış. Yani belki kaba tabir olacak ama ona bel bağlayarak ne iş aramış ne de çok azimli davranmış. Belki davrandın ama bu yeterli olmamış belli ki. Amacım seni yargılamak ve ya yargı dağıtmak değil de sen bu konuyu kimse anlatırsan anlat olayın senin tamamen para odakl olduğunu düşünür. Senin de düşüncen 5 yıldır bu adama güveniyorum evlenecektik ama verdiği sözleri tutmayıp benim güvenimi kırdı. E okey bunda herkes hem fikirdir ama senin de 5 yılda rayında gidecek işler yapmaman?

İlk bence kendini yargıla ve o adamın sende emeği olduğunu unutma. Elbette senin de emeğin vardır ama maddiyat girdiğinde hak olayı farklı oluyor. Çünkü o adam calısarak isterse 10 bin alsın veya 20 bin alsın emeği var. Sizin de evde emeğiniz var ama o adam size belirli şeyleri itelese de kaksa da 5 yıldır yapmış gibi duruyor.

Biraz da kendiniz de aramanız fayda var; misal kendimi bırakmadım diyorsunuz da mezuniyetten bu yana neden randımanlı bir iş bulamadınız? Sektörel demeyin bulmak isteyen her türlü buluyor.
 
Çok teşekkür ederim. Ben evliliğe karşı bi insan asla olmadım. Hatta hep istedim ama yukardaki üyenin de söylediği gibi, romantik baktım olaylara, sonuçta hayatı böyle de paylaşıyoruz dedim. Ne kendimi ne onu ayrı gayrı hiç düşünmedim. Hata ettim elbette, "şuan değil ama bigun evleniriz heralde" demek yerine "bu adam bana geleceğe dair doğru düzgün hiçbisey soylemiyo, beklentilerimiz farklı galiba" deyip daha erken ayrılmam gerekirdi.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…