merhaba arkadaşlar,temmuzun 11 ine kadar bu konu beni bayağı meşgul edeceğe benziyor.Şöyle başlayayım anlatmaya.
Eşim öğrenciyken evlendik 4-5 yıllık bir flörtün ardından.Eşimin ailesi istemedi evlenmemizi.Aslına bakarsanız artık bende istemiyordum fakat birlikteliğimizin uzun sürmesi çevre faktörü falan filanla evlendik.Zira o kadar yıl beraberliğin getirdiği alışkanlık,tabi sevgi yoktu diyemem.Ben annemin yanında kalacaktım okulu bitene kadar.O da okul bitince Ankaraya gelecekti.Öylede oldu.Hatta okulu benim sayemde bitirdi diyebilirim.Çünkü eşim ilk üniversitesini maddi sebeplerden bırakmak zorunda kalmıştı.Bu son üniversiteyi de bırakmayı çok istedi ama ben hep yanında maddi manevi destek oldum.Hatta okuduğu şehre gidip ev tuttum.Onu okula tekrar alıştırmak için neler yaptım.Yaşıda geçtikçe istemiyor insan tabi.Neyse konudan uzaklaşmayayım.
Bu arada aile bana yine hep ters tavırlarla geldi,onlarla bir araya geldiğimizde sen olmasaydın okul bitmezdi dediler ama yinede beni sevmediler sevemediler.Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim her fırsatta benden para bile istediler yüzsüzce.Eşimin eniştesi bile kumar borcu için aramıştı bi kez.Şimdi diyeceksinizki ooo sendede çok paramı var,yook nerde tek çocuk olduğum için bi kaç gayrimenkul gözlerine battı o kadar.
Geçen yıl haziranda eşim mezun oldu ama öncesinde eylülde okula gitme zorunluluğu kalmamıştı ve sadece sınavlara gidiyordu.Bu arada bi işede girmişti.Temmuzda bir bebeğimiz oldu.Ve bir hafta sonra 23 yaşında canım kadar sevdiğim yeğenim vefat etti.Dünyam başıma yıkılmıştı.Hayatımda bir anda çok büyük olaylar olmuştu.Tabi bir taraftan lohusalık derken ben bayağı kafayı yiycektim.Ailedeki herkes cenaze evinde ben küçücük bebekle nerde duracağımı şaşırmış durumda öyle ortalarda geziniyorum,evde dursam sürekli ağlıyor korkuyorum bir taraftan sezeryan oldum hiç bi şeyi tam yapamıyorum.Dedimki eşime kardeşin memlekette evde oturuyor,çağırda bari gelsin en azından yanımda dursun,bende sürekli küçücük bebekle cenaze evine gitmek zorunda kalmayım,banyo bile ne kadar problemdi bilemezsiniz.Eşimin babası aradı iki gün sonra,neden çağırıyorsunuz falan diye bir sürü hesap sordu.Bi kaç gün sonra binbir naz niyazla görümcem geldi.Geldi tabi ama tahmin edeceğiniz gibi çağırdığımada pişman etti.Daha geldiği ilk günden gelen her telefonda "buraya gelmeseydim işe girecektim,neyse artık kısa süre sonra döneceğim zaten,bulduğum işin patronuda inşallah o güne birini bulmaz"gelen her telefonda bunu söylüyordu.Artık bi gün dedimki biz sana mani olmayalım istersen git sen.Tabi atladı hemen ve ertesi gün gitti.Güya kırkım dolana kadar bekleyecekti.Bir hafta falan kaldı kalmadı gitti yani.Zaten 40 dolmasınada 1 hafta flan kalmıştı ama bekleyemedi.Bu arada bizden direk memlekete de gitmedi,bu şehirde eşimin bir abisi var oraya gitti ve işe girecekti güya ama orda 15 gün kaldı sonra memlekete gitti ama işede girmedi.Geçen günlerde buraya geldi zaten bi kaç aydırda abisindeymiş yani bi kaç ay sonra aklına gelmişiz biz bebeği merak etmişmiş.Bir gün kaldı ertesi gün giderken eşim onun yanında artist tavırlar sergiledi hatta beni dövecekmiş gibi davrandı .Bende bekledim akşam oldu .Dedimki bu tavırdan sonra bana asla düğüne gitme teklifiyle gelme çünkü bu hakkını sen bugün bitirdin.Bendede böyle bir hatır bırakmadınki eşimin hatrı var ne olursa olsun gideyim diyemem bu saatten sonra.Şimdi düşünüyorum,eşim bu teklifle gelmez büyük ihtimal.Ama düğüne yalnız giderse bu kez eşimle aramızda büyük bir uçurum olur.Yani sonrası beni biraz düşündürüyor.Sizce gideyimmi,birde şu var ordaki herkes bana karşı tavırlı iki arada derede hep laf sokarlar benimde öyle her lafa karşılık verecek bi kişiliğim yok.Çok eziliyorum onların arasında oraya gittiğimde eşimde onlarla bir oluyor ,beni koruma ve sahiplenme tavırlarından hiç birisini sergilemiyor.Düşüncelerinize ihtiyacım var(düğünü olacak olan kişi bu anlattığım görümce)