sizce döner mi

princessleia .!.:

Maalesef çok kötü kalpli insanlarla dolu bir site. Ben içlenip yazmak istedim buraya. Elbette hatalarım vardır. Bende kabul ettim bunu zaten ancak "kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi" durumu çok fazla bazı insanlarda. Ben de elbette kötü yorumlar gelebileceğini öngörmüştüm. Zira, kötü insanlar her yerde var:) Ancak ben sevdiğim kişinin gırtlağına yapışmadım. Durduk yere, benimle evleneceksin, bana şu kadar altın yapacaksın demedim. Gücün neye yetiyorsa onu al da demişim zaten.

Genişletmek için tıkla...

princessleia .!.:

Maalesef çok kötü kalpli insanlarla dolu bir site. Ben içlenip yazmak istedim buraya. Elbette hatalarım vardır. Bende kabul ettim bunu zaten ancak "kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi" durumu çok fazla bazı insanlarda. Ben de elbette kötü yorumlar gelebileceğini öngörmüştüm. Zira, kötü insanlar her yerde var:) Ancak ben sevdiğim kişinin gırtlağına yapışmadım. Durduk yere, benimle evleneceksin, bana şu kadar altın yapacaksın demedim. Gücün neye yetiyorsa onu al da demişim zaten.

Genişletmek için tıkla...

Aycemil .!.:

Sizler gibi derken?

Genişletmek için tıkla...

princessleia .!.:

Maalesef çok kötü kalpli insanlarla dolu bir site. Ben içlenip yazmak istedim buraya. Elbette hatalarım vardır. Bende kabul ettim bunu zaten ancak "kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi" durumu çok fazla bazı insanlarda. Ben de elbette kötü yorumlar gelebileceğini öngörmüştüm. Zira, kötü insanlar her yerde var:) Ancak ben sevdiğim kişinin gırtlağına yapışmadım. Durduk yere, benimle evleneceksin, bana şu kadar altın yapacaksın demedim. Gücün neye yetiyorsa onu al da demişim zaten.

Genişletmek için tıkla...

princessleia .!.:

"kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi" durumu çok fazla bazı insanlarda.

Genişletmek için tıkla...

princessleia .!.:

Merhaba arkadaşlar, 8 aydır bir erkek arkadaşım var ve birbirimizi çok seviyorduk. En azından ben onu çok seviyorum. O bir mühendis ben de bir avukatım. Yani ikimiz de eğitimli, kültürlü kimseleriz. Kendisi benim ilk erkek arkadaşım hatta. İlişkinin ilk başlarında çok coşkuluydu kendisi. Hatta seneye bu zamanlar evleniriz bile diyordu. Ben de ondan önce evlilik düşünmüyordum. Onunla birlikte bu hayalleri kurmaya başladım. Neyse ilişkimizde çok kavga ettiğimiz anlar oldu. Ama ya o ya da ben hep adıma atar toparlardık. Bu arada benim için 2024 yazında evlilik hazır olmadığım için gerek maddi gerek de manevi uygun değilse de 2025 uygundu. Ancak o ilk başlarda evlilik isteyen adam benim için evlilik 2026-2027'de uygundur demeye başladı. Bu arada ikimiz de doğuluyuz ve adetlerimiz benzer. İlişkinin ilk başlarında altın mevzusu nasıl diye bir soru yöneltmişti bana. Ben de daha önce ablamın evlendiğini, ondan aşağı olamayacağını belirtmiştim. Evet arkadaşlar, şimdi bakınca o zamanki tepkim çok yanlışmış, ancak bu meseleleri konuştuğum ilk insan olduğu için o zaman bu şekilde hata yapmam normal. Sonradan o da tepki gösterince ve bu mevzu üzerine ayrılma tepkisi gösterince ben de gücünün yettiği kadar al dedim ve bu konuyu bir daha açmadım. Ancak kendisi bana bir kaç ay önce instagramda video gönderdi barıştıktan aramızda hiçbir sorun olmadıktan sonra. İşte bir kadın sizden bunları bunları istiyorsa uzak durun diye. Ben de sinirlendim, ben senden bir şey istemiyorum, ihtiyacım da yok, altını gücünün yettiği kadar al demişim. Mevzu bahisinin bir daha açmamışım, bu yüzden bu videoyu atman çok kötüniyetli dedim. Sonra ben tepki gösterince bu sefer o alttan almıştı ancak benim için bu konu kapanmıştı ve açıkçası evlilik niyetiyle konuşurken ilişkiyi yaşayamayıp birbirimizi de çok yıprattık.
Neyse, kendisi sürekli bana ben artık 2026-2027 de evlenmek istiyorum, işime yatırım yapmak istiyorum, sürekli bana bunları diyordu ve bende artık bir yerde patladım ona. Bundan 2 ay önce kuzenimin düğünü olmuştu ve orada da bana talip çıkmıştı, sen beni ötele ama bak insanların ben isteyebileceği birisiyim. Kasım ya da Aralık'a kadar evlilik konusunda adım attın ya da attın. Ben artık bitireceğim dedim. Sonra bana orada ağzına geleni saydı. İşte beyefendinin borçları varmış da (Bu arada bana borçları olduğunu ilk defa söylüyordu. Madem bu şekilde borçları vardı neden tanıştığımız ilk zamanlarda seneye bu zamanlar evleniriz diyordu) ben üstüne yükleniyormuşum da, ben paragözmüşüm de (aksine ailevi olarak benim maddi gücüm daha düşük) falan filan baya saydırdı. 3 gün engelledik birbirimizi konuşmadık, o zaman da özür diledi, işte her şeyin üst üste geldiğini söyledi barıştık.

Neyse arkadaşlar, geçen haftanın başında da aramız iyiydi. Pazartesi bana hatta biz seni ne zaman istemeye geleceğiz dedi. Bende şakayla karışık cevap verdim. Salı- Çarşamba- Perşembe ufak nedenlerden kavga ettik ama sonrasında hep birimiz uzatmadık. Neyse Cuma günü, yarın görüşelim dedi ama bu arada ben biraz hastayım. İş yerinde de problemler yaşadım ve aramızda limoni. Ben de aramızdaki promlemleri giderebilmek için konuşacağız zannediyorum..

Cumartesi sabah, beni görür görmez aslında çok uzatmaya gerek yok da ben çok yoruldum da ben çok bittim. Her gün bir kaos da ben ayrılmak istiyorum dedi. Ben de saygı duyuyorum falan dedim kalktım. Ancak eve gittiğimde bir kaç saat sonra mesaj attım dedim olabilir iki insan ilişki yürütemiyor olabilir ama ben bugün seninle görüşmeye bir şeyleri düzeltmek umuduyla geldim. Bana bu şekilde tepki verince şaşırdım. Sonra bana tepki vermeye başladı. kendisi bu aralar çok kilo vermişti. İşte sürekli senin yüzünden verdim, bana yaşattığın stresten diyordu. Ben de ilişki içerisinde stresimizi farklı yansıtabiliyoruz. Bende de egzema çıkmıştı felan dedim. Ancak sürekli seni böyle suçlayıcı konuşması çok can sıkıcı.

İşte cumartesi günü bana attığı mesajlarda da benim altınımdan yüzüğüme hiçbir şeye yetişemiyormuş, ben paragözmüşüm, kendisi fakirmiş, benim işim gücüm para, işte kendisi erimiş gitmiş benim yüzümden, hatta bir arkadaşına da anlatmış, kardeşim ben de olsam ben de ayrılırım demiş, işte ben seni istemiyorum da senden yoruldum da sen hep kavga polemik çıkarıyorsun da en sonunda da işte benim iyiliğim için benden uzak dur. Ben de çok kötü oldum. Tamam dedim senin iyiliğin için senden uzak duracağım dedim. Cumartesi gece. İşte pazar günü sahurda ayrı yazmış, sabah kalktığında da ayrı yazmış, iyi yaparsın benden uzak durarak, senden nefret ediyorum. Bana hiç iyi gelmedin vs. daha önce dediklerini tekrar etmiş, bende bu mesajları okudum o zamandan beri hiçbir şey yapmıyorum. Ancak o kadar kendimi kötü hissediyorum ki anlatamam. Evet bir ilişki yaşanılıyor, yeri geliyor mutsuz oluyor, ama ben onun bu laflarını hak etmedim. Şu ana kadar dişimle tırnağımla okudum, meslek sahibi oldum, şimdi de çalışıyorum. Üstelik arkamda bir babam yok. Ben madem paragözüm giderdim. 18 yaşında zengin kocaya giderdim. Neden zor olanı seçtim de okudum emek verdim?

Neyse arkadaşlar, sözüm özü sürekli Adil Yıldırım vb videolar izliyorum. İşte 30 gün içerisinde döner felan diyor, bazen böyle doluyorum, işte ben senin bu sözlerini hak etmedim. Ben seni sevmekten, senin iyiliğini istemekten başka sana ne yaptım demek geliyor. Ne yapmalıyım sizce kızlar, böyle tanımadığım insanlarla dertleşmek iyi geliyor. Ramazandayız bir de teravihe gidiyorum kaç gündür. O da manevi olarak iyi geliyor.

Genişletmek için tıkla...

Aysenimi .!.:

Bence şu altın işleri artık tarihe karişmali.ya da para takma falan işte.kimse kimseye altın falan filan takmaya çalışmazsa herkesin parası cebinde kalacağı için daha çok birikimi olacak aslında.bir senede 10 tane düğüne gitseniz çıkan masrafın haddi hesabı olmuyor.o her 10 düğündeki para herkesin cebinde kalsa kaç tane şatafatlı düğün parası çıkar o parayla.2 çocuğun olsa mesela.yani saçmalık.fazdadan çok zarar veren bir uygulama.düşünsenize hayatınız boyunca dügünlere harcadığınız parayı birkitirseniz ne kadar ederdi? bunu göremiyor mu insanlar anlayamıyorum.hem maddi açıdan yardımcı olmak yerine zararlı oluyor hem de kavga çıkıyor.bir de koskoca adama kadına niye altın alsin başkası ya.

Genişletmek için tıkla...

princessleia .!.:

Merhaba arkadaşlar, 8 aydır bir erkek arkadaşım var ve birbirimizi çok seviyorduk. En azından ben onu çok seviyorum. O bir mühendis ben de bir avukatım. Yani ikimiz de eğitimli, kültürlü kimseleriz. Kendisi benim ilk erkek arkadaşım hatta. İlişkinin ilk başlarında çok coşkuluydu kendisi. Hatta seneye bu zamanlar evleniriz bile diyordu. Ben de ondan önce evlilik düşünmüyordum. Onunla birlikte bu hayalleri kurmaya başladım. Neyse ilişkimizde çok kavga ettiğimiz anlar oldu. Ama ya o ya da ben hep adıma atar toparlardık. Bu arada benim için 2024 yazında evlilik hazır olmadığım için gerek maddi gerek de manevi uygun değilse de 2025 uygundu. Ancak o ilk başlarda evlilik isteyen adam benim için evlilik 2026-2027'de uygundur demeye başladı. Bu arada ikimiz de doğuluyuz ve adetlerimiz benzer. İlişkinin ilk başlarında altın mevzusu nasıl diye bir soru yöneltmişti bana. Ben de daha önce ablamın evlendiğini, ondan aşağı olamayacağını belirtmiştim. Evet arkadaşlar, şimdi bakınca o zamanki tepkim çok yanlışmış, ancak bu meseleleri konuştuğum ilk insan olduğu için o zaman bu şekilde hata yapmam normal. Sonradan o da tepki gösterince ve bu mevzu üzerine ayrılma tepkisi gösterince ben de gücünün yettiği kadar al dedim ve bu konuyu bir daha açmadım. Ancak kendisi bana bir kaç ay önce instagramda video gönderdi barıştıktan aramızda hiçbir sorun olmadıktan sonra. İşte bir kadın sizden bunları bunları istiyorsa uzak durun diye. Ben de sinirlendim, ben senden bir şey istemiyorum, ihtiyacım da yok, altını gücünün yettiği kadar al demişim. Mevzu bahisinin bir daha açmamışım, bu yüzden bu videoyu atman çok kötüniyetli dedim. Sonra ben tepki gösterince bu sefer o alttan almıştı ancak benim için bu konu kapanmıştı ve açıkçası evlilik niyetiyle konuşurken ilişkiyi yaşayamayıp birbirimizi de çok yıprattık.
Neyse, kendisi sürekli bana ben artık 2026-2027 de evlenmek istiyorum, işime yatırım yapmak istiyorum, sürekli bana bunları diyordu ve bende artık bir yerde patladım ona. Bundan 2 ay önce kuzenimin düğünü olmuştu ve orada da bana talip çıkmıştı, sen beni ötele ama bak insanların ben isteyebileceği birisiyim. Kasım ya da Aralık'a kadar evlilik konusunda adım attın ya da attın. Ben artık bitireceğim dedim. Sonra bana orada ağzına geleni saydı. İşte beyefendinin borçları varmış da (Bu arada bana borçları olduğunu ilk defa söylüyordu. Madem bu şekilde borçları vardı neden tanıştığımız ilk zamanlarda seneye bu zamanlar evleniriz diyordu) ben üstüne yükleniyormuşum da, ben paragözmüşüm de (aksine ailevi olarak benim maddi gücüm daha düşük) falan filan baya saydırdı. 3 gün engelledik birbirimizi konuşmadık, o zaman da özür diledi, işte her şeyin üst üste geldiğini söyledi barıştık.

Neyse arkadaşlar, geçen haftanın başında da aramız iyiydi. Pazartesi bana hatta biz seni ne zaman istemeye geleceğiz dedi. Bende şakayla karışık cevap verdim. Salı- Çarşamba- Perşembe ufak nedenlerden kavga ettik ama sonrasında hep birimiz uzatmadık. Neyse Cuma günü, yarın görüşelim dedi ama bu arada ben biraz hastayım. İş yerinde de problemler yaşadım ve aramızda limoni. Ben de aramızdaki promlemleri giderebilmek için konuşacağız zannediyorum..

Cumartesi sabah, beni görür görmez aslında çok uzatmaya gerek yok da ben çok yoruldum da ben çok bittim. Her gün bir kaos da ben ayrılmak istiyorum dedi. Ben de saygı duyuyorum falan dedim kalktım. Ancak eve gittiğimde bir kaç saat sonra mesaj attım dedim olabilir iki insan ilişki yürütemiyor olabilir ama ben bugün seninle görüşmeye bir şeyleri düzeltmek umuduyla geldim. Bana bu şekilde tepki verince şaşırdım. Sonra bana tepki vermeye başladı. kendisi bu aralar çok kilo vermişti. İşte sürekli senin yüzünden verdim, bana yaşattığın stresten diyordu. Ben de ilişki içerisinde stresimizi farklı yansıtabiliyoruz. Bende de egzema çıkmıştı felan dedim. Ancak sürekli seni böyle suçlayıcı konuşması çok can sıkıcı.

İşte cumartesi günü bana attığı mesajlarda da benim altınımdan yüzüğüme hiçbir şeye yetişemiyormuş, ben paragözmüşüm, kendisi fakirmiş, benim işim gücüm para, işte kendisi erimiş gitmiş benim yüzümden, hatta bir arkadaşına da anlatmış, kardeşim ben de olsam ben de ayrılırım demiş, işte ben seni istemiyorum da senden yoruldum da sen hep kavga polemik çıkarıyorsun da en sonunda da işte benim iyiliğim için benden uzak dur. Ben de çok kötü oldum. Tamam dedim senin iyiliğin için senden uzak duracağım dedim. Cumartesi gece. İşte pazar günü sahurda ayrı yazmış, sabah kalktığında da ayrı yazmış, iyi yaparsın benden uzak durarak, senden nefret ediyorum. Bana hiç iyi gelmedin vs. daha önce dediklerini tekrar etmiş, bende bu mesajları okudum o zamandan beri hiçbir şey yapmıyorum. Ancak o kadar kendimi kötü hissediyorum ki anlatamam. Evet bir ilişki yaşanılıyor, yeri geliyor mutsuz oluyor, ama ben onun bu laflarını hak etmedim. Şu ana kadar dişimle tırnağımla okudum, meslek sahibi oldum, şimdi de çalışıyorum. Üstelik arkamda bir babam yok. Ben madem paragözüm giderdim. 18 yaşında zengin kocaya giderdim. Neden zor olanı seçtim de okudum emek verdim?

Neyse arkadaşlar, sözüm özü sürekli Adil Yıldırım vb videolar izliyorum. İşte 30 gün içerisinde döner felan diyor, bazen böyle doluyorum, işte ben senin bu sözlerini hak etmedim. Ben seni sevmekten, senin iyiliğini istemekten başka sana ne yaptım demek geliyor. Ne yapmalıyım sizce kızlar, böyle tanımadığım insanlarla dertleşmek iyi geliyor. Ramazandayız bir de teravihe gidiyorum kaç gündür. O da manevi olarak iyi geliyor.

Genişletmek için tıkla...