Ah be günlük buraya yazmayalı çok uzun bir zaman oldu. Herkes gibi ben de değiştim, ben de çok şeyler yaşadım. Gitmek istiyordum hep evimden, her şeyden kaçıp kurtulmak istiyordum. Olmadı ama. Şehir değiştirmenin bir şeye faydası yokmuş. İnsan kendinden kaçamıyor ki işte bütün mutsuzluğunu, acılarını da yanında götürüyor. Gittim de ne oldu sanki... Daha mutsuz oldum, daha da üzüldüm, yaralandım... Ve tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanı işte ben de evime geldim. Çok hata yaptım. Mutluluğu bir başkasında aradım. Halbuki ben kendi kendime de yetebiliyormuşum, mutluluk benim elimdeymiş. Bunu keşke ilk başta anlayabilseydim. Yine de hatalarımdan çok ders çıkardım. O yaptığım hatalar beni büyüttü, olgunlaştırdı. İnsan hata yapa yapa doğruyu buluyormuş. Küçüktüm, neyin doğru neyin yanlış olduğunu kestiremiyordum ki. Önceden hata yapmaktan korkuyordum her şeyi düzgün, mükemmel bir şekilde yapmak, sıfır hata istiyordum ama artık korkmuyorum hata yapmaktan. Nasılsa doğruyu buluyorum, bulacağım da...