- 3 Nisan 2014
- 36.148
- 147.387
- 798
- Konu Sahibi dreamtheater34
-
- #781
Çünkü tüm bu olaylar sonrasında hiç bu laflar söylenmemiş, hiç bu suçlamalar yapılmamış gibi, abimin kızın 2 yıl ablam baktı da ondan!
Yani tepkim size değil yanlış anlamayın.
Öyle bir huyu vardır kendisinin. Söyler söyler, birkaç gün sonra üzdüğü insanın evine gidip hiç bir şey olmamış gibi güler eğlenir vs. O konuda da öyle olmuştu. Ve işte abimle ısrarla konuşmamın sebebi bu ara ara çıkışlardı..
aynen öyle. önce çocuğu bilinçlendirmek şart. banyodan çığlık çığlığa çıkardım "babam şeyime sürdüğü şeyi yüzüme sürdü anneee" diye. ay ben çok konuşurum zaten her şeyi anlatırdım. bi de çok güzel posta koyardım "istemiyorum" diye. ısrar eden olursa da artık allah ne verdiyse. bi de bizim ailede zaten erkek yok, ne bileyim hiç öyle şeylere dikkat etmedim.
kızım 4.5 yaşında ve doğduğu günden beri babası yıkıyor, topa tutulurum şimdi...
bana da gelmişti aynı soru, ben de söyledim, babasına, dedesine, dayısına, amcasına güvenmeden yaşayamam, oldu olacak kendime de güvenmeyeyim.
ama mesela eşimin amcası ne alaka tutacak kucağına alacak kızımı, tanımıyorum ki adamı, tanıdığım kadarıyla da sevmiyorum. bazen mantıklı bir açıklaması olmasa da tuhaf şeyler hissederiz ya, o hissi aldığım kişileri uzak tutuyorum çocuğumdan, paranoyaklıksa paranoyaklık olsun adı, iç huzurum için şart.
bizimkini de çok sıcak suyla yıkıyormuş babası
çocuğa o güveni verdikten sonra anlatır zaten, o kadar açık bir iletişim kurmak lazım ki çocuk utanmamalı, başkasının hatasından dolayı suçluluk duymamalı, anne babaya sonsuz güvenmeli ve onların kendisini her koşulda koruyacağını bilmeli.
zaten sadece çocuk için değil, ilerki yaşlarında da genç kızlar, genç erkekler aman ailem duymasın diye hataya batıyorlar, şantajlara, tacizlere boyun eğiyorlar.
umarım biz becerebiliriz o açık iletişimi kurabilmeyi.
Babanın çocuğu yıkamasından altını değiştirmesinden doğal ne var ki , bunun için niye taslanıyorsunuz? Konuyu baştan okuyorum, babaya emanet edilmez diyen mi oldu?
Merhabalar herkese,
Günlerdir aklıma takılan bir olayı artık anlatmalıydım.. Lütfen fikir verin bana..
Geçen hafta annemi ziyarete gittiğimde, abimler de bizi görmeye geldiler sağolsunlar bayadır görüşemediğimiz için. Abimin 3,5 yaşında da bir kızı var. İnsan hepsini ayrı ayrı özlüyor tabi..
Velhasıl; yemek yendi, çaylar içildi, oturuyoruz sohbet muhabbet. Ne güzel tüm ailem bir arada, seviniyorum. Babam bir odada, ablamın eşiyle muhabbette, annem ablamla mutfakta kendine meşgale bulmuş, eşimle abim ve eşi balkonda muhabbette, ben de yeğenimle salonda tabiri caizse oynaşıyorum. Özlemişim, mıncıklıyoruz birbirimizi, seviniyoruz oynuyoruz vs. Zaten hoşuna gidiyor oynanmak, ilgilenilmek.. Çocuk.. O sırada eşim balkon kapısından başını uzattı güldü "oh oh oynayın da bize de çay verin hanım hanııım" diye dalga geçti falan. Yeğenim de eşime o kadar düşkün ki size anlatamam. Onu görsün dünya duruyor. Xcim gel oyun oynayalım, Xcim onu yapalım, Xcim öyle, Xcim böyle. Adıyla hitap eder, ki bana da öyle, hala demiyor :) Onu gördü, ama balkona yollamıyorduk sigara içiyorlar diye, tutturdu "Xcim gel sen de burada otur beni oraya çıkarmıyorlar babam sigara içiyor orada". Eşim kıyamaz, "Tamam sultanım" dedi güldü hemen geldi sağolsun. Geldi koltuğa oturdu, hemen yanına kuruldu yeğenim. Başladı anlatmaya TV'deki çizgi filmi falan. "Bak bu kız bu çocuğun sınıf arkadaşı, adı şu" falan baya koyu muhabbetteler. O sırada abim de içeri geldi. Eşi de geldi ardından. Yeğenim TV'ye daldı vs derken eşimin kucağına doğru yattı, ayaklarını da bana doğru uzattı.
Ne olduysa ondan sonra oldu işte..
Yine bilmiş bilmiş bir şeyler anlatıyordu çizgi filmle ilgili, ben de "öyle miiiiii" dedim bacağını tuttum sıkar gibi. Hani sevmek için çocuğu hafif sıkıp sallarsınız ya. Sanırım anlamışsınızdır..
Ve yeğenim garip bir tepki verdi, bacağını çekti ani bir hareketle. "Ne oldu gıdıklandın mı?" dedim, ki biliyorum gıdıklanan bir çocuk değil. "Hayır, oralarıma dokunmamalısın" dedi. "Neden?" dedim. "Annem yasakladı" dedi. "Tamam B...cim" dedim kapadım konuyu.
Annesine döndüm. Hani açıklama bekler ya insan, ki tahmin ediyorum, çocuğuna mahrem yerlerini öğretmiş, herkesin dokunmaması gerektiğini, nerelerini mahrem olduğunu vs. Onları söylemesini falan bekledim ki içim rahatlasın, "Evet haklısın" diyeyim.
Bana dönüp, "Evet doğru söylüyor, kızımın bacağına öyle aklına esince dokunamazsın!" diye bağırdı.
"Efendim?" dedim. "Öyle bacağına, kalçasına, göğüslerine, bilmemneresine dokunamazsın benim çocuğumun" dedi tekrar. "Deminden beri balkondan sizi izliyorum, az önce oynarken her yerine dokundun kızımın, kendini de ellettin, gördüm" dedi.
İnanın hiç bir şey söyleyemedim. Hiç bir şey. Eşim, abim ve ben üçümüz de nutkumuz tutuldu kaldık.
Ve maalesef, daha bitmemişti..
"Ayrıca kocanın (eliyle eşimin kasık bölgesini işaret ederek) orasına yakın yatmasını da istemiyorum!" dedi.
Ki gerçekten yakın değildi, eşimin bacağında yatıyordu..
Sonra bir hışımla kalktı, yeğenimi kucağına aldı mutfağa ablamın yanına götürdü, sonra balkona çıktı sigara yaktı vs. Biz üçümüz abim, ben ve eşim biblo gibi kaldık salonda..
Ne kadar sonra bilmiyorum, abim kalktı, "Biz gidelim" gibi bir şey duydum sanırım, tam hatırlayamıyorum. Eşimle birbirimize bakakaldık. Eşim "Sakin ol" gibisinden bir hareket yaptı bana. Ki zaten kavga falan çıkarmam, o da biliyor, herkes biliyor. Yanlarına gidip konuşayım çözeyim dedim. Belki anneliktendir, yeğenim yeni okula başladı, belki onun tedirginliğidir vs diye alttan al dedim kendime. Tam balkona çıktım ki, balkonun köşesinde arkası dönüktü, karşısına abimi almış konuşuyordu.
Ve maalesef duydum konuştuklarının çoğunu.
"O kardeşine söyle, çocuğumu ellemesin, çok istiyorsa kendi yapsın bir tane millete elletsin, o pis herif(eşim) de uzak dursun benim kızımdan, dokunup durmasın, bir daha getirmem kardeşin falan dinlemem.." Duyduklarım bunlar.. sonra duramadım içeri girdim.. Ama tam girerken abimin bana o bakışı....
Ve benim eşimin 5 tane yeğeni var, 4'ü kız, kız çocuklarına nasıl yaklaşacağını bilir, benim yeğenimi de kendininkilerden ayırmaz. Özellikle böyle konularda çok hassastır.
Ve biz yine bir şey diyemedik..
Çünkü daha önce hele ki böyle bir konuda hiç muhatap olmamıştım onunla.
7 yıldır evliler, ben onu abimle tanıştığı ilk günden beri tanıyorum ve ilk günden beri mesafem ve duruşum hiç değişmedi. Bir tek gün görümcelik yapmadım, zaten evim barkım uzak, zihniyetim uzak, aklım uzak her şeyim uzak..
Bakın şunu anlıyorum. "Anne psikolojisi"
Benim çocuğum yok, tamam. Kız çocuğudur, hassas olunmalıdır, tamam. Dikkat edilmelidir, tamam. Öğretilmelidir, tamam. Belki çocuğum yok diye anlamıyorumdur, tamam. Ama bu kadar kötü muameleyi hak edecek bir şey yapmadım ben. Benim eşim onun çocuğunu üzecek, incitecek tek hareket yapmadı bugüne kadar!
Çocuğu olan, özellikle kız çocuğu olan kadınlara sormak istiyorum: Bu kadar hassasiyet normal mi? Sizin eşinizin kız kardeşine bu kadar tepki verdiğiniz oldu mu? Ya da benim çocuğum olsa ben de mi böyle tepki veririm? Şimdi mi anlamıyorum yani???
Ve ben bunları ne ablama ne anneme anlatabildim. Çünkü ikisi de zamanında kendisiyle fazla yüz göz olup hem taviz verip hem tartıştıkları için yine bir sürü olay çıkar, yine bir sürü huzursuzluk olur. Büyük ihtimalle bu abim ben ve eşim arasında kalacak ailemizde.
Ben, eşim ve abimin o balkondaki bakışı arasında kalacak..
Abimin o bakışını asla unutamam sanırım. O çaresiz, "arsızla uğraşamayan" bakışı.. 46 yaşında, gözleri dolan, kendinden 15 yaş küçük kız kardeşinden bakışıyla özür dilemek zorunda hisseden bakışı..
Konu sahibi
Ben hala yengenin terbiyesizlik yaptigina
Inaniyorum
Da sizinde sonradan yazdiklariniz da
Normal olmayan seyler var.
Esimle asla yanliz birakmamaya dikkat ediyorum diyosun
Bunu da yenge boyle seyler dusunmesin yada
Suphe etmesin diye yapiyosun?
Gozlerin surekli cocugun uzerinde falan.
Ozellikle su yazdigini hic anlayamadim.
Sen esin ve cocuk ayni odadayken
Tam sen cikarken cocuk sana niye bir anda dur gitme diyor. Neden bizde cikalim deyip anne ve babasinin yanina kosuyor.
Ya ne kadar hassas oldugunuzu kanitlamak adina
Batiriyosun
Yada esine sen guvenmiyorsun
Insanlarda yanlis anlamasin diye ekstra caba sarfederek insanlari ki basta yengeyi tedirgin ediyosun.
Yani suan ben bile konunun basinda
Yengeyi gommusken
Acaba dedim ustelik senin cabanla.
Cok garip.
valla çok konuşuyorum, bi şey daha anlatayım.
14 yaşımdayım, teyzemin kızı nişanlandı.
bu teyzemin iki üvey oğlu bi de kendi kızı var. oğlanlar evli. ikisinin de eşi kapalı, cemaatçi falan. onu bi belirteyim.
bu yeni damat nasıl manyak nasıl şuursuz hiç sevmedim. çocuktum, ama ilk tanışmada notunu verdim.
birkaç sene önce, teyzem hastalandı, bu üvey oğlanlardan küçük olan kendi ailesiyle teyzemi aldı kızın evine gittiler.
oğlanın iki kızı var, kızın da abisinin küçük kızıyla yaşıt kızı var.
bi gece teyzemin hastaneye gitmesi gerekmiş, kızı oğlu almışlar bunu götürmüşler. oğlanın karısı, kızın kocası, çocuklar evde yalnız kalmış.
bunlar hep beraber salonda oturuyormuş, orasını tam net anlamadım olay nasıl vuku bulmuş, ama kadın çocuklarını adamla yalnız bırakmak istememiş. tuvalete giderken onları da mı götürmüş, küçük kızını tuvalete götürmesi gerekmiş de büyüğü de mi yanına almış ne olmuş orayı tam hatırlamıyorum ama yani kızlarını adamla aynı odada bırakmamış.
"annedir hissetmiştir" diyemeyiz biz buna ya. bakın o adamı günahım kadar sevmem, hakkında bir sürü kötü sıfat sayarım, ama asla tacizci değil. ben bunu duyduğumda çok üzüldüm. gerçekten üzüldüm. yapmaz çünkü biliyorum. asla iyi bi adam demem değil çünkü, ama tacizci de değil.
"annedir hissetmiştir" de her zaman geçerli değil bence. öyle bi şey olsa ben de hissederdim çünkü.
Babanın çocuğu yıkamasından altını değiştirmesinden doğal ne var ki , bunun için niye taslanıyorsunuz? Konuyu baştan okuyorum, babaya emanet edilmez diyen mi oldu?
Ben bu sürekli dillere pelesenk olan "kadın hisseder, anne hisseder" lafının koca bir balon olduğuna inanıyorum.. hayır efendim yıllarca baba tacizine uğrayan insanların annelerine sorun "hiç hissetmedim" der çoğu.. o yüzden çok sayıda taciz olduğu gibi çok sayıda iftira da var..
Ve sürekli abisini uyarmış, asırıya kacan bısey varya soyle konusabılırız esım mesafe koyabılır.
daha yengenız hamıleyken esınız oda benım yegenım sayırlırdı demesı fılan o kadar cok absurt olay var kı
Ben bu sürekli dillere pelesenk olan "kadın hisseder, anne hisseder" lafının koca bir balon olduğuna inanıyorum.. hayır efendim yıllarca baba tacizine uğrayan insanların annelerine sorun "hiç hissetmedim" der çoğu.. o yüzden çok sayıda taciz olduğu gibi çok sayıda iftira da var..
O annelerin hissettim demek işine gelmez, çoğu bile bile göz yumuyor, bunu da okuyor görüyoruz haberlerde.Ben bu sürekli dillere pelesenk olan "kadın hisseder, anne hisseder" lafının koca bir balon olduğuna inanıyorum.. hayır efendim yıllarca baba tacizine uğrayan insanların annelerine sorun "hiç hissetmedim" der çoğu.. o yüzden çok sayıda taciz olduğu gibi çok sayıda iftira da var..
evet oldu, o zaman babaya da güvenmeyin, baba da taciz ediyor muhabbeti döndü...
ben de diyorum ki daha geçenlerde bir anne öz oğluna tecavüz etti, haberlerini okuduk, başka bir anne üvey oğlunu taciz etti, her gün birileri doğurup öldürüyor, o zaman kendimize de güvenmeyelim, soyumuz kurusun.
+1Ben bu sürekli dillere pelesenk olan "kadın hisseder, anne hisseder" lafının koca bir balon olduğuna inanıyorum.. hayır efendim yıllarca baba tacizine uğrayan insanların annelerine sorun "hiç hissetmedim" der çoğu.. o yüzden çok sayıda taciz olduğu gibi çok sayıda iftira da var..
konu oldukça uzamış.Merhabalar herkese,
Günlerdir aklıma takılan bir olayı artık anlatmalıydım.. Lütfen fikir verin bana..
Geçen hafta annemi ziyarete gittiğimde, abimler de bizi görmeye geldiler sağolsunlar bayadır görüşemediğimiz için. Abimin 3,5 yaşında da bir kızı var. İnsan hepsini ayrı ayrı özlüyor tabi..
Velhasıl; yemek yendi, çaylar içildi, oturuyoruz sohbet muhabbet. Ne güzel tüm ailem bir arada, seviniyorum. Babam bir odada, ablamın eşiyle muhabbette, annem ablamla mutfakta kendine meşgale bulmuş, eşimle abim ve eşi balkonda muhabbette, ben de yeğenimle salonda tabiri caizse oynaşıyorum. Özlemişim, mıncıklıyoruz birbirimizi, seviniyoruz oynuyoruz vs. Zaten hoşuna gidiyor oynanmak, ilgilenilmek.. Çocuk.. O sırada eşim balkon kapısından başını uzattı güldü "oh oh oynayın da bize de çay verin hanım hanııım" diye dalga geçti falan. Yeğenim de eşime o kadar düşkün ki size anlatamam. Onu görsün dünya duruyor. Xcim gel oyun oynayalım, Xcim onu yapalım, Xcim öyle, Xcim böyle. Adıyla hitap eder, ki bana da öyle, hala demiyor :) Onu gördü, ama balkona yollamıyorduk sigara içiyorlar diye, tutturdu "Xcim gel sen de burada otur beni oraya çıkarmıyorlar babam sigara içiyor orada". Eşim kıyamaz, "Tamam sultanım" dedi güldü hemen geldi sağolsun. Geldi koltuğa oturdu, hemen yanına kuruldu yeğenim. Başladı anlatmaya TV'deki çizgi filmi falan. "Bak bu kız bu çocuğun sınıf arkadaşı, adı şu" falan baya koyu muhabbetteler. O sırada abim de içeri geldi. Eşi de geldi ardından. Yeğenim TV'ye daldı vs derken eşimin kucağına doğru yattı, ayaklarını da bana doğru uzattı.
Ne olduysa ondan sonra oldu işte..
Yine bilmiş bilmiş bir şeyler anlatıyordu çizgi filmle ilgili, ben de "öyle miiiiii" dedim bacağını tuttum sıkar gibi. Hani sevmek için çocuğu hafif sıkıp sallarsınız ya. Sanırım anlamışsınızdır..
Ve yeğenim garip bir tepki verdi, bacağını çekti ani bir hareketle. "Ne oldu gıdıklandın mı?" dedim, ki biliyorum gıdıklanan bir çocuk değil. "Hayır, oralarıma dokunmamalısın" dedi. "Neden?" dedim. "Annem yasakladı" dedi. "Tamam B...cim" dedim kapadım konuyu.
Annesine döndüm. Hani açıklama bekler ya insan, ki tahmin ediyorum, çocuğuna mahrem yerlerini öğretmiş, herkesin dokunmaması gerektiğini, nerelerini mahrem olduğunu vs. Onları söylemesini falan bekledim ki içim rahatlasın, "Evet haklısın" diyeyim.
Bana dönüp, "Evet doğru söylüyor, kızımın bacağına öyle aklına esince dokunamazsın!" diye bağırdı.
"Efendim?" dedim. "Öyle bacağına, kalçasına, göğüslerine, bilmemneresine dokunamazsın benim çocuğumun" dedi tekrar. "Deminden beri balkondan sizi izliyorum, az önce oynarken her yerine dokundun kızımın, kendini de ellettin, gördüm" dedi.
İnanın hiç bir şey söyleyemedim. Hiç bir şey. Eşim, abim ve ben üçümüz de nutkumuz tutuldu kaldık.
Ve maalesef, daha bitmemişti..
"Ayrıca kocanın (eliyle eşimin kasık bölgesini işaret ederek) orasına yakın yatmasını da istemiyorum!" dedi.
Ki gerçekten yakın değildi, eşimin bacağında yatıyordu..
Sonra bir hışımla kalktı, yeğenimi kucağına aldı mutfağa ablamın yanına götürdü, sonra balkona çıktı sigara yaktı vs. Biz üçümüz abim, ben ve eşim biblo gibi kaldık salonda..
Ne kadar sonra bilmiyorum, abim kalktı, "Biz gidelim" gibi bir şey duydum sanırım, tam hatırlayamıyorum. Eşimle birbirimize bakakaldık. Eşim "Sakin ol" gibisinden bir hareket yaptı bana. Ki zaten kavga falan çıkarmam, o da biliyor, herkes biliyor. Yanlarına gidip konuşayım çözeyim dedim. Belki anneliktendir, yeğenim yeni okula başladı, belki onun tedirginliğidir vs diye alttan al dedim kendime. Tam balkona çıktım ki, balkonun köşesinde arkası dönüktü, karşısına abimi almış konuşuyordu.
Ve maalesef duydum konuştuklarının çoğunu.
"O kardeşine söyle, çocuğumu ellemesin, çok istiyorsa kendi yapsın bir tane millete elletsin, o pis herif(eşim) de uzak dursun benim kızımdan, dokunup durmasın, bir daha getirmem kardeşin falan dinlemem.." Duyduklarım bunlar.. sonra duramadım içeri girdim.. Ama tam girerken abimin bana o bakışı....
Ve benim eşimin 5 tane yeğeni var, 4'ü kız, kız çocuklarına nasıl yaklaşacağını bilir, benim yeğenimi de kendininkilerden ayırmaz. Özellikle böyle konularda çok hassastır.
Ve biz yine bir şey diyemedik..
Çünkü daha önce hele ki böyle bir konuda hiç muhatap olmamıştım onunla.
7 yıldır evliler, ben onu abimle tanıştığı ilk günden beri tanıyorum ve ilk günden beri mesafem ve duruşum hiç değişmedi. Bir tek gün görümcelik yapmadım, zaten evim barkım uzak, zihniyetim uzak, aklım uzak her şeyim uzak..
Bakın şunu anlıyorum. "Anne psikolojisi"
Benim çocuğum yok, tamam. Kız çocuğudur, hassas olunmalıdır, tamam. Dikkat edilmelidir, tamam. Öğretilmelidir, tamam. Belki çocuğum yok diye anlamıyorumdur, tamam. Ama bu kadar kötü muameleyi hak edecek bir şey yapmadım ben. Benim eşim onun çocuğunu üzecek, incitecek tek hareket yapmadı bugüne kadar!
Çocuğu olan, özellikle kız çocuğu olan kadınlara sormak istiyorum: Bu kadar hassasiyet normal mi? Sizin eşinizin kız kardeşine bu kadar tepki verdiğiniz oldu mu? Ya da benim çocuğum olsa ben de mi böyle tepki veririm? Şimdi mi anlamıyorum yani???
Ve ben bunları ne ablama ne anneme anlatabildim. Çünkü ikisi de zamanında kendisiyle fazla yüz göz olup hem taviz verip hem tartıştıkları için yine bir sürü olay çıkar, yine bir sürü huzursuzluk olur. Büyük ihtimalle bu abim ben ve eşim arasında kalacak ailemizde.
Ben, eşim ve abimin o balkondaki bakışı arasında kalacak..
Abimin o bakışını asla unutamam sanırım. O çaresiz, "arsızla uğraşamayan" bakışı.. 46 yaşında, gözleri dolan, kendinden 15 yaş küçük kız kardeşinden bakışıyla özür dilemek zorunda hisseden bakışı..
Ben bu sürekli dillere pelesenk olan "kadın hisseder, anne hisseder" lafının koca bir balon olduğuna inanıyorum.. hayır efendim yıllarca baba tacizine uğrayan insanların annelerine sorun "hiç hissetmedim" der çoğu.. o yüzden çok sayıda taciz olduğu gibi çok sayıda iftira da var..
O muhabbet abartının boyutunu anlatmak için ortaya atıldı sanki,herkesten sakınmanın sonu yok baba tacizi de var o zaman babasından da uzak tutun gibisine, yuh artık deme babında yani
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?