• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Psikoloğumun söyledikleri

bayan psikolog. bilemedim şimdi herkes aynı şeyi söylüyor. eşim erkek psikologa da izin vermiyor. 8 aydır gidiyorum değiştirebilir miyim ki ? tüp bebek sürecine gireceğim

Ozel degil mi zaten? Nereye isterseniz oraya gidin. Devletteyse bile degistirebilirsiniz gerci, hastaların secim hakki var. Daha aldatilmayi herhangi bir sebeple bir insana layık bulabilen birinin size tup bebek sirasinda psikolojinize de iyi gelebilecegini düşünmüyorum acikcasi. Tıbben olumsuz sonuclar yaşarsanız allah bilir ne laflar edecek. Ben sizin yerinizde olsam terapi alaninda iyi bir psikiyatriste giderdim.
 
Psikologunuzu değiştirmenizi tavsiye ederim.

Kendinizi çok güzel anlatmışsınız. Olayların ve durumun farkındasınız.Bi bölümde Avrupa Yakasında bu konu işlenmişti. Osman-Aslı ilişkisi olmuş bu durum. Derhal bu döngüyü kırmanızı tavsiye ediyorum

Bir insanın cennetine girmek için yarattığı kişi olup ona tapmayın. O cennette ancak kafesteki kuş gibi hissedersiniz. Kaybolun, aldatılın,sömürülün yanlışlar yapın. Lisede edebiyat hocam "zehol her zaman doğru yapmak zorunda değilsin. Hatalara da ihtiyacın var" demişti. Bırakın hata yapın. Hatalarımızda bizim parçamız.
Eşinizin bu tavrını sizi çok seviyor diye algılamıyorum. Sizi kendine bağımlı hale getirmesini masumlaştıramayacağım. Yaptığı çok yanlış. Yanlış olduğu için, bu konu buraya açıldı siz bu kadar kötü hissediyorsunuz

haklısınız. aslında durumumu analiz edebiliyorum ama nasıl adım atacağımı bilmiyorum.
1. hata yapmaktan korkmayacağım
2.eşime her şeyi anlatmayacağım

ama duygusal olarak o hissettiğim derin yalnızlık hissini nasıl bastıracağım? ne zaman moralim bozulsa eşimin omzu yanımda beni çok güzel teselli eder. asla yalnız hissettirmez bütün yaralarıma o merhem olmuştur şimdiye kadar. hiçbir zaman beni aşağılamasına maruz kalmadım , beni anlıyor ve sırtımı güvenle yaslayabiliyorum. bebeğimi kaybettiğimde benim için neler yaptığını gördüm, bir kere bile ağlamadı yanımda çünkü hep ben zayıf taraftım. kızımızı defnederken bile o kendi acısını unuttu bana sarıldı. o gün yemek bile yememiş ama benim ilaçlarımı elleriyle getirdi unutmadı.

aslında bana yapılan eleştiriler çok haklı ama eşimin bana verdiği duygusal aktarımı en iyi ben hissediyorum ve sevildiğimi biliyorum. ona haksızlık edemem.
 
Bence kocanizin kisiligi sizden besleniyor. Kendini böyle daha güçlü daha vazgecilmez daha bir iyi görüyordur eminim ki. Normalde sizin bu durumunuzdan onun da rahatsiz olup kendi kendinize bir seyleri yapmanızı tesvik etmesi gerekirken o da istemiyor bunu. Daha ziyade aslinda o güçsüz. Bir gun prangalarinizdan kurturlursaniz büyük ihtimalle kendini cok zayif hissedecek.
 
Sevgililikle alakasi yok. Kac kisi sevgiliyken karsi tarafin kredi kartini kullanir? Kac kisi kiminle konusup gorusecegine kadar karari sevgilisine birakir?
Sizinki baba kiz iliskisi bence.

Aldatilma konusuna gelince; psikolog bunu yakin bir arkadasima da soylemisti. Tabii ilk gorusmelerde degil. Yillarca seanslarin ardindan hic bir sekilde cozum bulamayip bunu soyledi. Ve gercekten etkili oldu. Bazen tokat gibi carpmasi lazim gerceklerin dedi.
"Yulari kaptirmissin. Onsuz adim atamiyorsun. Cantada kekliksin. Aldatir cunku ozguvensizsin affedersin adamin hic bir kaybi olmaz" demisti

aynen bana da bunları ima ederek söyledi . şimdiye kadar seni aldatsa ruhun duymazdı dedi. hatta aldatabileceğinden hiç şüphelenmedin mi diye bile sordu. hiç şüphelenmedim çünkü bana olan sevgisinden çok eminim dedim.
 
Lorentz Lorentz merhaba
Öncelikle başınız sağolsun.
Sizinki kadar olmasa da eşim de bana böyle davranıyordu.
Biz de ilk çocuğumuzu 3 yaşında kaybettik.Ondan sonra eşim takıntılı bir biçimde hayatımın her adımını takibe başladı.
Sabah işegitmeden günlük planımı bildirirdim.
Kiminle ne konuştum, ne yedim , ne içtim....
Sonra 2. Çocuğumuz oldu. Daha da arttı aramalar sormalar.Ben tekmil vermek dışında bir çözüm düşünemiyordum.
Eşim 10 günlüğüne yurtdışına çıktığı bir dönemde habersiz terapiye başladım.
Arkadaşlarla buluşma ayarladım.
Süslendim pislendim gezdim.
Ay nasıl suçlu hissediyorum kendimi sanki yasak yaptıklarım.
Ve hiç birini anlatmadım . Sorduğu soruları geçiştirdim. Yalan söylemedim ama ayrıntı vermedim.
Baktım ben ayrıntı anlatmadıkça adam sorgulayamıyor.
Az konuştum.İş saatlerimde yemeğe Çıktım. Seminere gittiğimi gittikten sonra söyledim sen alma ben kendim dönerim dedim konuyu kapattım.
Ama hala erkek kuaföre ve erkek doktora gidemiyorum.
İşin sırrı becerikli ,bağımsız ve güçlü kadın olmakta.
Ben öyleydim zaten çocuk kaybı eşimde travmatik olarak beni koruması gerektiği gibi bir takıntıya yol açtı.
Eşim ezelden beri aşırı kıskançtır. Herkesin bana zarar verebileceğini düşünür.
Aşağı yukarı 3-4 yıl sürdü. Şimdi arada aşkolsun niye aramıyorsun diyorum.
 
Değerli bayanlar...

8 aydır psikologa gidiyorum. 10 günlük bebeğimi kaybettim beyin kanamasından. Bu süreçten sonra eşimle boşandım , sonra onsuz yapamadım tekrar evlendik. Sorunlarımızı tam çözecektik eşim yurt dışına göreve gitti 8 aydır da orda. Son 2 yıldır hayatım inanılmaz inişli çıkışlı bi süreçten geçtim. Simdi tekrar bebek istiyorum. Eşimin dönmesini istiyorum.

Bu arada burdaki yorumlar bana psikologdan daha iyi geliyor .

Sorun aslında şuymuş evliliğimdeki. Eşimle bi aile olamamışız hala sevgili gibiymisiZ. Eşim benim için çok endişelenir günde en az 10 kez arar beni yoğun günlerinde bile ona sürekli mesaj atmamı bekler. Hasta olduğum zamanlarda bile sürekli uyanıp üstümü örter. Aileme tek gitmek istediğimde orda bir şey canımı sikacak diye göndermek istemez, iş yerinde sorun yasasam ve anlatsam hemen gelip müdürümle görüşür. Bi arkadaşımla sorun yasasam bir daha asla onunla görüşmeme izin vermez. Komşuluk ilişkilerime bile mudahele eder. Şununla görüş bu sana zarar vermez, bu kadını gözüm tutmadi vb... Üniversitedeyken ödevlerimi bile o yapardı. Okulda ders aralarım olduğunda gelir benimle yemek yer. İzinli olduğu zamanlarda beni almak için yarim saat önceden okulun kapısına gelir beni bekler. Hatta müdürüm uyarmıştı burasi lise ve arabayla kapının önünde eşinizin beklemesi sorun olabilir diye.

Arkadaşlarımla buluştuğumda beni bırakır ve görüşmem bitene kadar bekler beni. Otobüs dolmuş kullanmamı istemez.

Sürekli hayatımın bütün ipleri onun elinde ve ona aşırı bağımlı bir kişiliğim var.

Aslında anlatınca aşırı sahiplenici biri. Daha ne istersin diyebilirsiniz ama benim bir hayatım yok. Beni kendi halime bıraksa ayaklarımın üzerinde duramayacak haldeyim. Otobüs kullanmayı bile eşimin yurt dışında olduğu 8 ay içinde öğrendim. Sürekli kaybolan biriyim ve sürekli her işimde ya kaziklanirim ya da aptal durumuna düşerim.

Sonra da evde kıyamet kopar sana bu şekilde davranmalarına nasıl izin verirsin diye. Kendimi kafese kapatılmış kuş gibi hissediyorum. Para hesabi bile yapamayan biriyim çünkü ne aldığım maaştan haberim var ne de harcadığımi biliyorum. Eşimin kredi kartıni kullanıyorum.

Biz aile olamamışız hala sevgiliymisiZ. bu kadar kıskançlık ve kavga ergenlerde olurmuş . Bu evliliği yıpratırmış. Gerçekten de bu kadar çok sevildigimi bilmeme rağmen mutlu hissetmiyorum. Çünkü özgüvenim yok. Eşim olmadan hicbir söküğümu dikemiyorum. Allah korusun bazen şehit olsa ben ne yaparım diye ağlıyorum.

Aslında sizden fikir almak istiyorum. Psikolog beni bu durumla yüzleşirdi ama 8 aydır eşimle tartışmalarımız bitmedi.

En son kavgamız da, bana binmem gereken otobüsü ve numarasını söyledi. Yerini tarif etti ama anlamadım. Birine sordum . Sorduğum kişi de karşıdan bineceksin dedi. 4 yoldu ve ben yanlış karşıya geçmişim. Yanlış yere gittim. Esim bu hatamı kabul edemedi. İki gündür küsüz.

Psikologuma mail attım dönmedi de. Kendimi çok mutsuz ve çaresiz hissediyorum.

Bi de psikolog dedi ki, boyle devam ederse aldatilman yakindir. Şimdiye kadar nasıl aldatilmadin hayret dedi.

Hiç mantıklı ve gerçekçi gelmedi bi psikologun danışanına bunları söylemesi. Gerçek mi ?
 
daha kendi psikolojin sağlam değilken tüp bebeği ertelesen daha iyi olmaz mı?
her şeye kızan küsen eşin, bebek ağladığında seni dünyaya geldiğine pişman edebilir. 3 gebelik yaşadım ve hepsinin doğumu sonrasınde eşimden nefret ettim. sen bir de ağır travma yaşamışsın. biraz daha zaman tanı kendine.
bakalım eşin senin kendine güvenen, güçlü halini kabullenecek mi?

bebek kararı verirken kendimden çok eşime güveniyorum. ben bi önceki gebeliğimde eşime daha çok bağlandım çünkü onun desteğiyle atlattım bebeğimin ölümünü.

2 sene oldu bebeğimi kaybedeli. artık yavaş yavaş hazır olmam lazım. inşallah bu sefer daha güzel bir gebelik geçiririm. erteleme konusunu da düşünüyorum elbette.
 
Canim valla soğuması istemem.ama sence normal olsa ve sen mutlu olsan zaten burda paylasmazdin.dediğim gibi esinde kontrol takintisi olduğunu düşünüyorum.zaten seni korumak için mutlu olman için yapmıyor sadece kontrol altında tutma ve kendi kriterlerine uygun hale getirmeye çalışıyor seni.alsaydı bir kukla daha iyi di.senin de yaşamaya hata yapmaya hakkın var.ama onun hayatında hataya yer yok.dolayısıyla sen kendini değil eşini yaşıyorsun.umarım düzelir.


eşimin bu kontrol takıntısını aşabilmem için ne yapabilirim. hiç bu açıdan düşünmemiştim. şimdi bunu da düşünmeye başladım.
 
Valla hiçbir alakası yok

Ben eyvallahı olmayan güçlü kadınlar kategorisindeyim

Hayran olan çok oluyor ama iş ciddiye binince eşit olmak isteyen, işi gücü kazancı yerinde eğitimli, sosyal bir kadındansa bu yönlerden muhtaç kadınlara yöneliyorlar

Erkekler denk/eşit kadın istemiyor g.tleri yemiyor çünkü. Denk kadını sindirebilecek, tam özgüvenli erkek çok çok az

Tüm dünya sizin psikoloğun tersi öğüt veriyor: erkeğin ilgisini çekmek için muhtaç değilseniz bile, zayıf/muhtaç pozlarına girin erkeğe kendini herkül gibi hissettirin

Psikoloğunuz saçmalıyor bence kocanızın içdünyasını anlayamamış. Kocanız bağımlı kadın seviyor, bu şekil ilişki sevmese size baba ya da her şeyi bilen otorite şeklinde davranmazdı.

Yukarda yazdığım gibi bence yanlış ve tüketici bir ilişki şekli. 30 yıl sonra eşiniz öldü diyelim, siz fatura yatırmayı bile bilmiceksiniz, evin hiçbir işini yapamicaksınız. Bir an önce bireyliğinizi kazanın derim.
+1000
Güçlü kadınlara için zaten ben hayatimdan gitsem bile kendi başına ayakta durur bana ihtiyacı yok gibi düşünürmus erkekler
Bir erkek kendini superman gibi hissetmek ister bu yuzden kadinlar kavonozun kapağını kendiniz acabilseniz bile adama açtırin diyorlar
üstelik hem kadinlar hem erkekler diyor bunu
Güçlü kadina ben onu aldatsam da terk etsem de nasıl olsa halleder bakış açısı gelisiyor ve erkekler kadin sorumluluk aldıkça daha fazlasini kadına yukluyorlar
 
Bikere nekadar maas aldiginizi bilip kendi butcenizi olusturmaniz gerekiyor ayrıca bende babamın evinde çok kisitliydim doktora bile randevumuzu o alır işlemleri yapar kendi götürür ve..10 senelik evliyim kendi evimde eşim hiçbir isimle uğraşmaz babama rağmen herseyi bilirim artık otobüs metro guzergahina internetten açıp bakarım bulamazsam numaradan hemen yetkilileri ararim bir yolunu bulurum.sizde en küçük ayrıntısına kadar eşinize rapor vererek hicbiseyi yapamayan kadın gibi gozukmeyin sizin yerinizde olsam 10 kişiye tek tek sorar doğru otobüsü bulur binerim m mesela eşinizi neden ariyorsunuzk

haklısınız maalesef :(( neden söyledim ki eşime. ne gerek vardı gerilmeye. zaten yurt dışında kaybolduğumu anlamazdı bile.
 
Sizinki kadar travmatik olmasada bende 2 kayıp yaşadım başınız sağolsun çok zor bir durum kadın için.üzmeyin kendinizi lütfen. Yeniden bebek sahibi olduğunuzda acınız hafifleyecektir.Şu psikolog gerçekse değiştirin. Hayatımda böyle saçma cevap veren bir psikolog duymadım. nijntje07 nijntje07 isimli üyenin tavsiyesini dinleyin bence.
 
Psikologunuz sizi silkelemek istemis cunku boyle bisey kavgada soylenmez.
Kendimden ornek vereyim.
benim esimde savas bolgesinde gorevde, yurtdisinda 2 cocukla bi basimayim, biri 3,5 yasinda digeri 6 aylik, burda kimsem yok,olsem olum kokar o derece.
Burda kaziya kaziya vatandaslik aldim,evden homeoffice calisiyorum flexible,cocuklara analik babalik yapiyorum, gece gunduz nobet halindeyim haliyle ve yere dussem bilirim ki esim dizin acidi mi der ama tutup elimden kaldirmaz, bnm kalkmami bekler.
Yasdigim yerin dilini her babayigit ogrenemiyor, almanca filan citir cerez, adam bana sen ogrenemezsin dedi inadina C2 seviyesindeyim, vatandaslik alamazsin entegre sorunun var dedi, 2 sene icinde aldim,hep kapaklari yerine yerlestirdim ve beni boyle gordukce icten ice gururlandi buna eminim.
Esim nerde tehlike oraya gitmek zorunda, bana dedigi bana bisey olursa ayakta kalacaksin, cocuklara yeteceksin.
Boyle bi adamla olmak kolay degil ama simdi kimseye eyvallahim yok.
Annem basta olmak uzere tum tanidiklar sokta, o nazli klarinka olmus amazon diye.
Ben babaevinde nazli buyudum koca evinde zeyna oldum mecbur..babaevinde bunalimdan bunalima kosarken kendi evimde buna firsatim yok.
Esinizle kavga etmeyin ama hazir yurtdisinda, kullanin bu firsati, durun ayaklarinizin ustunde.
Sizinki baglilik degil bagimlilik.
 
Aldatılma ne alaka ya. Evet özgüveniniz sarsılmış ama siz bu durumu asabilirsiniz. Eşinizle birlikte terapiste gidebilirsiniz. Esiniz fazla koruyucu ve siz konusunda gerçekten hassas.
 
Valla konu sahibesi eşiniz sesi çıkan, lafı geçen kadın görünce kaçar bence. Adam sizin sesinizi bastırıyor, sizin sesiniz artık çıkmıyor siz de bu saçma duruma alışmışsınız burası çok çok kötü.

Yani eşinizin aldatıp aldatmamasından bağımsız olarak sesinizin sosyal hayatta çıkmaması sizi rahatsız etmiyor mu? Evde 2 kişisiniz ama sizin hiçbir söz hakkınız yok, bence bu kabul edilemez , burası zaten çok yanlış. Siz de sözü geçen bir insan olmak istemez misiniz?

Adam giderse de gider bundan bu kadar çok korkmayın hayat bu adamdan ibaret değil. Hayatınızı, içdünyanızı bu adama endekslemeyin bu kadar kendiniz olun yahu o kadar zor değil. Ben böyle yapıcam, ben böyle istiyorum demek o kadar zor değil. Sizin isteklerinizi karşı tarafın kabul etmemesi/beğenmemesi de dünyanın sonu değil sevmezse de sevmesin. Sizin her şeye evet dediğiniz , eşten çok köle olduğunuz düzen kadar kötü olamaz.

Bu adam sizi seviyor muya aldatır mıya ne evet ne hayır diyemem. Ortada "siz" diye bir şey yok ki. Siz adına hiçbir şey yok. Pilatese gidin yazılın başlangıç olarak. İstemiyorsa da istemesin, spordan geldikten sonra eve almayacak hali yok ya. Surat 1 asar, 2 asar, 3.de alışır.

anladım. gerçekten anladım. bu sefer anladım. onun her dediğine tamam diyerek aslında kendimden taviz verioyrum onu da pekiştiriyorum
 
Asker eşleri için böyle düşünürler, sanırım eşiniz rütbeli bir asker. Orduda yönetmeye alışmış. Sizi de yönetiyor. Fakat bence aldatmakla ilgisi yok, sizi yönetirken gurur kırıcı davranmıyor, sizin için endişeli olduğu için koruyucu davranıyor.
Yine de her şeyden önce güzel bir mesleğiniz var, kendinize güvenemiyor oluşunuza şaşırdım, bir öğretmen nasıl olur da kendine güvenemez, onca çocukla hele liseli çocuklarla uğraşırken.. Bence sorunlarınızı yanlış algılıyor olabilirsiniz yani kendinizi fazlaca hafife alıyorsunuz ve eleştirirken acımasız davranıyorsunuz. Oysa her şeyi yapabilecek güce sahipsiniz. Atanırken eşinizi dinlemeyip ailenizin yanına kaçmışsınız mesela, bu büyük bir karar ve tek başınıza bu kararı alıp uygulamışsınız.
Bir de psikoloğunuzu değiştirin. Her ilişkinin bir dinamiği vardır, bir süre sonra bu dinamikler oturur, ilişki bu şekilde devam eder. Siz üniversite yıllarından beri birbirinizi tanıyorsunuz, aranızda böyle bir denge oluşmuş, ha siz bu dengeden memnun değilseniz iletişimle yeni bir denge meydana getirebilirsiniz. Tek tip ilişki yoktur, her ilişki kendine özgüdür. Tek model belirleyip de, kadın böyle olmazsa adam aldatır, adam böyle olmazsa kadın terk eder vs. tarzı yaklaşımlar yanlıştır. Dünya üzerindeki karakterlerin ikili kombinasyonu sayısınca ilişki mevcuttur, varın siz hesap edin.
 
kendi ailene göndermeyecek kadar, seni üzüntüden pes ettirecek kadar seviyor öyle mi?
eşin seni sevmiyor canım, senin kuklalığını, ona mecbur hissetmeni seviyor.

ne demek ailene gitme? onun ne haddine? seni doğurup büyüten anne babana yaptığı terbiyesizliğe bak.

orda eksik bir şey var. annemle babamın kaldığı ev şuan tadilatta. rahat edemezsin onlar gelsin dedi. normal zamanda kısıtlamaz. rahat edemezsin dediği şey bu.
 
Lise öğretmeni olmak hiç kolay bişey değil bunu başarabiliyorsan çok güçlüsün demektir bence kendine haksızlık etme o adama da öğrenmesi gereken şeyleri öğretebilirsin gerisi çorap söküğü

keşke öğrencilerimle kurduğum ilişki gibi olsa. öğrencilerim korkar benden. yanlış yapıyorsun dediğimde karşı çıksalar bile evet hocam bu sizin görüşünüz der en kötü tartışmamız böyle biter. en kötüsü küserler ama saygı duyarlar ve soru sormak için yine yelkenler suya iner.

eşimle en ufak tartışmada ben pert oluyorum. benim sorunum bu galiba. dik duramıyorum ona karşı.
 
Bana kızmayın nolur ama sizin gibi ögretmenlerin olmasina ben cok uzuluyorum.

Sonra neden kizlarimiz mimar doktor hemsire ogretmen en azindan bir terzi asci olmaya degil de seyma subasina ozeniyor diyoruz.
Bu kizlar meslek edinse para kazansa ne olacak? Ogretmenlerini ornek alip maasini bile bilmeyecek. E niye ugrassinlar? Iki turlu de sonuc kocalarinin kredi karti...

yok size kızmıyorum çünkü ben duygusal boşluklarımı çocuklarıma yansıtmıyorum. öğrencilerime de mesleğime de aşığım. lütfen bu konuya girmeyin. bu konu benim hassas noktam.
 
Back