- 1 Nisan 2021
- 1.530
- 1.505
-
- Konu Sahibi Pestososlumakarnam
- #1
Bence bizim gibilerin öteki tarafta 1-0 önde başlaması lazım
O tatafa gelip giden kimse yok o yuzden o tarafi birakip bu tarafa ve kendinize odaklanin. Yok o benim yasadigimi yasamamis bilmem ne bunlarin size bir faydasi olmaz. Omur keskelerle harcanmayacak kadar kisa. Bu gununuzun kiymetini bilerek yasayin.
Herkesin sınavı ve mükâfati elbette ki farklı olacaktır. Görmediğiniz sevgiyi kendinize vererek içinizdeki boşluğu doldurun.Mesela bir yakın arkadaşınız var aynı işyerindesiniz aynı bölümden mezunsunuz aynı maaşı alıyorsunuz yaşam standartınız aynı. Fakat o sağlıklı güzel bir ailede büyümüş güzel anılar yaşamış anne babasıyla bi hayatı var her ailede pürüzler var muhakkak kimin ne yaşadığını bilemeyiz ama az biraz görüyoruz. sizin gibi anne baba ayrı bir ailenin zorluklarını çekmemiş.
Başı sıkışsa babasını aramış, annesi her hasta olduğunda yanındaymış, en basitinden güzel akşam yemekleri çay sohbetleri gibi sıradan şeyler yaşayabilmiş.
Siz ise parçalanmış bir ailede büyüyüp zorluklarla bir yere gelebilmişsiniz
Şimdi anne babası ayrı olan hayatı binbir zorlukla geçirmiş kişinin sınavı ile diğerinin sınavı bir mi?
Daha derine girersek tabi bir ton eşitsizlik buluruz engelli bireyler var yatalak hasta insanlar var benim bahsettiğim sınav o değil.
Aile.
Anne baba.
35 yaşına geldim 70 de olsam içimdeki ukte geçmeyecek. Aile baba sakin bir ev. Tek başına mücadele etmek zorunda kalmayan çocuklar.
Babasının doğum gününe pasta alan arkadaşımı gördüm imrendim. Çokk büyük bir eksikliğimi tekrar fark ettim. Nasıl bir his bilmiyorum. Hayal ettim babamın doğum gününü kutladığımı bir şey şekillenmedi aklımda.
Ne bileyim iç dökmek istedim biraz. Olmayan yaşamadığım bi hissi özledim bugün keşke olsaydı.
Terapistimin dediğine göre kötü bi evlilik yapmamın sebebi “aile” kavramının bu şekilde öğrenmemdenmiş. Doğru oymuş benim için. Ne zaman terapi alıp doğrunun o olmadığını gördüğümde saygı sevgi dolu bi evlilik yaptım fakat hala “normale” alışmakta zorlanıyorum.
Bence bizim gibilerin öteki tarafta 1-0 önde başlaması lazım
Ne kadar anda da kalsak anı da yaşasak zaman zaman keşke dedirtiyor
Çok üzüldüm okurken. Hala burnumun direği sızlayabiliyor demek ki bu konulardan.
Bende hiç aile ortamı görmedim.
Annemle babam ben çok küçükken boşandılar. Babam maddi, manevi ve bedenen yoktu.
Annem kendi mi bildim bileli depresyondaydı.
Bırak çocuk olmayı, annemin annesi oldum. Kendime ise hem anne, hem baba oldum...
Bu yaşa nasıl böyle bilinçli bir insan olarak geldim inanın bazen şaşırıyorum. Travmaları yok mu? Var elbet.
Hiç mi yara bırakmadı? Bıraktı. Ama insan aşmak zorunda olduğunu biliyor her şeyi.
Çok özenirdim okul zamanlarımda babasıyla konuşan yakın arkadaşlarımı görünce. Birbirlerine kurdukları sevgi sözcüklerini duydukça. İçim acırdı.
Canımı sıkan bir şey olduğunda annemle hiç paylaşamadım çünkü annem bana destek olmak yerine benim derdimle iyice dertlenir, kendini çok üzerdi. Bir bakardım ben ona destek oluyorum ve iyiymiş numarası yapıyorum üzülmesin diye.
Normal bir aile hayatım olsun çok isterdim.
Çocuk olabilmek isterdim...
Birilerine nazlanabilmek, destek görebilmek...
"Sen çok yoruldun, biraz nefes al. Ben buradayım" gibi cümleler duymayı bu kulaklar çok istedi. Olmadı. :)
Olsun be. Canımız sağ olsun. Güzel günlerde elbet gelecektir.
Bazen anneme isyan ederdim kendini toparlaması için.Konumda ne demek istediğimi aynı hayatı yaşayanlar çok iyi anlıyor. Duygularımı çok güzel tercüme etmişsiniz.
Anneme neden yanında olmadınız dediğim de sen her şeyi kendin halledebiliyordun dedi. Mecburen halledebiliyor olmak çok farklı, birlikte yaparız hallederiz ben yanındayım korkma cümlelerini duymak çok çok farklıdır eminim. Maalesef sadece yaşayan anlar. Umarım kalan hayatınız çok güzel olur .
Bence anne baba aynı evde anne babanın iumurunda olmayan görüntüde aile içte iskele ailesi olanlar yada anne baba kavgasından her gün bıçakla sarhoş babası annesini kovalarken gidecek yeri olmasına rağmen elalem için evde duran pasif annesi yüzünden yatakların altına saklanan yada koca delisi olup çocuğunu gözü görmeyen annesi olan.Evde hiçbir ihtiyacı karşılanmayan kendini kurtar bu evden diyenlerin içinde 18 yaşında daha beter yere kaçanların hatta öz babasinin istismarına uğrayanlar sizden 100 0 önde başlamalı
Annem babam ayrı değil ama geçmişte boşanmış olmaları için neler vermezdim
Ayrıca hiç babamın doğum gününde kutlamadık yani ayrı olmasalardı da güzel olacaktı diye bir şey yok
Bazen anneme isyan ederdim kendini toparlaması için.
"Ben senin gibi güçlü değilim, yapamıyorum" derdi. Daha çok yıkılırdım. Oysa bilmiyordu ki ben güçlü olmak zorunda bırakıldım...
Bosanmis bir anne olarak kızım için endişe edip üzüldüğüm konular bunlar. İnşallah rabbim böyle evlatların, benim evladimin hayatını kolaylaştırır; eşleriyle kuracakları yuvalarına mutluluk huzur verir . Rabbim peygamberimiz gibi sadık, seven ,sayan koruyan eş nasib etsin böyle kanadı kırık kuşlara, benim evladıma daMesela bir yakın arkadaşınız var aynı işyerindesiniz aynı bölümden mezunsunuz aynı maaşı alıyorsunuz yaşam standartınız aynı. Fakat o sağlıklı güzel bir ailede büyümüş güzel anılar yaşamış anne babasıyla bi hayatı var her ailede pürüzler var muhakkak kimin ne yaşadığını bilemeyiz ama az biraz görüyoruz. sizin gibi anne baba ayrı bir ailenin zorluklarını çekmemiş.
Başı sıkışsa babasını aramış, annesi her hasta olduğunda yanındaymış, en basitinden güzel akşam yemekleri çay sohbetleri gibi sıradan şeyler yaşayabilmiş.
Siz ise parçalanmış bir ailede büyüyüp zorluklarla bir yere gelebilmişsiniz
Şimdi anne babası ayrı olan hayatı binbir zorlukla geçirmiş kişinin sınavı ile diğerinin sınavı bir mi?
Daha derine girersek tabi bir ton eşitsizlik buluruz engelli bireyler var yatalak hasta insanlar var benim bahsettiğim sınav o değil.
Aile.
Anne baba.
35 yaşına geldim 70 de olsam içimdeki ukte geçmeyecek. Aile baba sakin bir ev. Tek başına mücadele etmek zorunda kalmayan çocuklar.
Babasının doğum gününe pasta alan arkadaşımı gördüm imrendim. Çokk büyük bir eksikliğimi tekrar fark ettim. Nasıl bir his bilmiyorum. Hayal ettim babamın doğum gününü kutladığımı bir şey şekillenmedi aklımda.
Ne bileyim iç dökmek istedim biraz. Olmayan yaşamadığım bi hissi özledim bugün keşke olsaydı.
Terapistimin dediğine göre kötü bi evlilik yapmamın sebebi “aile” kavramının bu şekilde öğrenmemdenmiş. Doğru oymuş benim için. Ne zaman terapi alıp doğrunun o olmadığını gördüğümde saygı sevgi dolu bi evlilik yaptım fakat hala “normale” alışmakta zorlanıyorum.
Bence bizim gibilerin öteki tarafta 1-0 önde başlaması lazım
O zaman ben de çok kısa bir şekilde anlatmak istiyorum umarım kısa tutabilirim ben de 26 yaşındayım dört yaşından beri anne baba ayrı anne bile demek istemiyorum her zaman bir aile sevgisine ihtiyacım vardı ama maalesef işte bu da bizim bu hayata karşı bir imtihan sokakta kaldım o dönemlerde o zaman yeşil kart diye bir sağlık kartı vardı onunla muayene olabiliyorduk ben o gün çok kötü bir şekilde kar yağmıştı terk edildiğim gün ben o karın içinde babamı bekleyeceğim diye uyuyarak kaldım ama babam gelmemişti ve ben iki yıl hasta kaldım beni hala aldı orada yediğim şiddetlerimı söylemiyorum bile ben de her okul çıkışında ne zaman bir baba çocuğunu almaya gitse hep duygulanırdım ben babacığım biraz diğer tarafla hiç alakam bile olamaz hep içimde ukte kalan buydu keşke babam olsa beni alsa aç kalsak ama yine beni alsa ben o zaman da çocuk gibi fazla fazla düşünemiyordum hep bir yaşımdan büyük düşüncelerim hayata her zaman yeni başladığımız zaman maalesef kendini büyütmek zorunda kalıyorsun kendimı yetiştirmek bana kalmış oldu Allahıma şükürler olsun da çok şükür de büyüdüm yetiştim bugüne kadar hiçbir zaman bunları kendime dert etmedim ama smdı ediyorum tabii bunları sadece kısa ve özetle söylüyorum detayları vermek istemiyorum Detaylara girersek hepimiz burada aglarız bizim gibi olan insanlar çok var kimse kimsenin derdini kıyaslayamaz anlamaya çalışıyoruz orası ayrı Allah herkese kaldırabileceği kadar dağına kar yağdırırmış Ve bana sorsan desen ki şu hayatta bir hafta ya dolu dolu mutlu olduğum bir gün oldu mu hayır olmadı bizim mutluluklarımız ayda bir kere oluyorsa geri kalan her zaman sıkıntılı oluyor ve ben de soruyorum aynısını bunlar bitecek mi biz gerçekten içten gülecek miyiz ağlamamay şöyle öğrendim halam bir gün pazardan geliyor bana kapı açmayı öğretiyor olur da onlar evde yoksa ben orada kalırsam kapı nasıl açılır girilir bunu gösterıyor ben o kapıyı açamadım diye benim orta parmağımı ısırmıştı ve kanamıştı ağladım diye bir kere daha dayak yemiştim ondan sonra canımı sıkan ne olursa olsun ağlamıyorum o İzı hala parmağımla taşırım güçlü olmak zorunda bırakıldım şimdi çocukluğum geri gelir ne de yaşayacağım aile özlemiMesela bir yakın arkadaşınız var aynı işyerindesiniz aynı bölümden mezunsunuz aynı maaşı alıyorsunuz yaşam standartınız aynı. Fakat o sağlıklı güzel bir ailede büyümüş güzel anılar yaşamış anne babasıyla bi hayatı var her ailede pürüzler var muhakkak kimin ne yaşadığını bilemeyiz ama az biraz görüyoruz. sizin gibi anne baba ayrı bir ailenin zorluklarını çekmemiş.
Başı sıkışsa babasını aramış, annesi her hasta olduğunda yanındaymış, en basitinden güzel akşam yemekleri çay sohbetleri gibi sıradan şeyler yaşayabilmiş.
Siz ise parçalanmış bir ailede büyüyüp zorluklarla bir yere gelebilmişsiniz
Şimdi anne babası ayrı olan hayatı binbir zorlukla geçirmiş kişinin sınavı ile diğerinin sınavı bir mi?
Daha derine girersek tabi bir ton eşitsizlik buluruz engelli bireyler var yatalak hasta insanlar var benim bahsettiğim sınav o değil.
Aile.
Anne baba.
35 yaşına geldim 70 de olsam içimdeki ukte geçmeyecek. Aile baba sakin bir ev. Tek başına mücadele etmek zorunda kalmayan çocuklar.
Babasının doğum gününe pasta alan arkadaşımı gördüm imrendim. Çokk büyük bir eksikliğimi tekrar fark ettim. Nasıl bir his bilmiyorum. Hayal ettim babamın doğum gününü kutladığımı bir şey şekillenmedi aklımda.
Ne bileyim iç dökmek istedim biraz. Olmayan yaşamadığım bi hissi özledim bugün keşke olsaydı.
Terapistimin dediğine göre kötü bi evlilik yapmamın sebebi “aile” kavramının bu şekilde öğrenmemdenmiş. Doğru oymuş benim için. Ne zaman terapi alıp doğrunun o olmadığını gördüğümde saygı sevgi dolu bi evlilik yaptım fakat hala “normale” alışmakta zorlanıyorum.
Bence bizim gibilerin öteki tarafta 1-0 önde başlaması lazım
O zaman ben de çok kısa bir şekilde anlatmak istiyorum umarım kısa tutabilirim ben de 26 yaşındayım dört yaşından beri anne baba ayrı anne bile demek istemiyorum her zaman bir aile sevgisine ihtiyacım vardı ama maalesef işte bu da bizim bu hayata karşı bir imtihan sokakta kaldım o dönemlerde o zaman yeşil kart diye bir sağlık kartı vardı onunla muayene olabiliyorduk ben o gün çok kötü bir şekilde kar yağmıştı terk edildiğim gün ben o karın içinde babamı bekleyeceğim diye uyuyarak kaldım ama babam gelmemişti ve ben iki yıl hasta kaldım beni hala aldı orada yediğim şiddetlerimı söylemiyorum bile ben de her okul çıkışında ne zaman bir baba çocuğunu almaya gitse hep duygulanırdım ben babacığım biraz diğer tarafla hiç alakam bile olamaz hep içimde ukte kalan buydu keşke babam olsa beni alsa aç kalsak ama yine beni alsa ben o zaman da çocuk gibi fazla fazla düşünemiyordum hep bir yaşımdan büyük düşüncelerim hayata her zaman yeni başladığımız zaman maalesef kendini büyütmek zorunda kalıyorsun kendimı yetiştirmek bana kalmış oldu Allahıma şükürler olsun da çok şükür de büyüdüm yetiştim bugüne kadar hiçbir zaman bunları kendime dert etmedim ama smdı ediyorum tabii bunları sadece kısa ve özetle söylüyorum detayları vermek istemiyorum Detaylara girersek hepimiz burada aglarız bizim gibi olan insanlar çok var kimse kimsenin derdini kıyaslayamaz anlamaya çalışıyoruz orası ayrı Allah herkese kaldırabileceği kadar dağına kar yağdırırmış Ve bana sorsan desen ki şu hayatta bir hafta ya dolu dolu mutlu olduğum bir gün oldu mu hayır olmadı bizim mutluluklarımız ayda bir kere oluyorsa geri kalan her zaman sıkıntılı oluyor ve ben de soruyorum aynısını bunlar bitecek mi biz gerçekten içten gülecek miyiz ağlamamay şöyle öğrendim halam bir gün pazardan geliyor bana kapı açmayı öğretiyor olur da onlar evde yoksa ben orada kalırsam kapı nasıl açılır girilir bunu gösterıyor ben o kapıyı açamadım diye benim orta parmağımı ısırmıştı ve kanamıştı ağladım diye bir kere daha dayak yemiştim ondan sonra canımı sıkan ne olursa olsun ağlamıyorum o İzı hala parmağımla taşırım güçlü olmak zorunda bırakıldım şimdi çocukluğum geri gelir ne de yaşayacağım aile özlemi