Bizim nesle öğretmeni vurdu da, dövdü de, sınıf içinde rezil ve rencide de etti. Ana babalar, "haketmişsindir" diyerek konuyu kapattı gitti. Gereksiz bir çekinme ve de saygı vardı çoğu evebeynde. Benim de ilkokul öğretmenim olacak şerefsizin, beni rahatsız eden çocukları şikayet ettiğim için kulağımı çekip kafama fiske yapıştırmışlığı, bu sırada da dişlerinin arasından tıslayarak "Sen şikayet memuru musun haa?" demişliği var! Bir kere de durup dururken sınıfta yanımdan geçerken soyadımı söyledi - Kabak Kafalı- soyadımı söyledi.. (Örneğin soyadım Yılmaz olsun, YILMAAZ KABAK KAFALI YILMAAZ diye seslenmişliği var?!) Bakın durup dururken diyorum??Hakaret etti bana ruh hastası...
Yıllar sonra açılan facebookta ilkokul arkadaşlarıyla bir araya geldiğimde, bu iblisin arkasından yardırmıştım. Tabii onları kayırdığı için huzurlu tatliş bir öğrencilik geçiren bazı tipler rahatsız olup afaroz etmişti ama oh olsun.. yine olsa yine yaparım :)) 2-3 ay önce semtte bir tekele girerken bu iblis de içerden çıkıyordu, bayağı yaşlanmış ama yüz aynı hemen tanıdım. Sesli şekilde "Sen hala ölmedin mi be.." diye söylenerek geçtim yanından. Yok arkadaş, hırsımı alamıyorum.. Bakın bunlar size abartılı gelebilir şu anki aklınız ile baktığınızda ama okul hayatına ilk atıldığınız yıllarda öğretmen kavramı çok çok önemli..
Aileme söyledim, ama o öğretmen bişey için kızmıştır sana yavrum deyip geçtiler (o yıllarda anacığım çok pasifti, keza babam da işkolikti)..Keşke bu nesle doğmuş olsaydım.. Demem odur ki, işin peşini bırakmayın. Kimse kimseye tokat atamaz