-
- Konu Sahibi samanalevi
- #41
Çocukluğum, gençliğim, ders çalışmakla geçti. Üniversite 2 sınıfta da, onunla tanıştım. O zamana kadar bir kaç flörtüm oldu ama hep kısa süreliydi. Onunla flörtüm devam etti. Cahildim, evlendiğimde. Herşeyi onunla öğrendim. Üniversite bitti. Mesleğimi elime aldım. 4 ay sonra istemeye geldiler. 1 ay nişanlılık ve sonrası evlilik. Hayatıma, çok erkek girmediği için erkekleri tanımıyordum. Benim zamanında, flört bile yalnış karşılanıyordu. Ailem de, bu konuda çok sertti. İsteyerek evlendik, ben cinsel isteksizliği olabilir, bu herkeste olabilir tedavi edilebilir gibi düşündüm. Ama o hiç yanaşmadı, doktora gitmeyi red ederdi. Bu isteksizliği çok yorgun olmasına çok çalışmasına bağlardı. Bilmiyorum.Eşinizle severek mi evlendiniz yoksa görücü usulü gibi, emrivaki gibi mi oldu?
Aileler çocuklarını evlilik yapmaya zorluyor, sonunda da adamın eşcinsel yönelimleri varsa ve toplum yüzünden gizli tutması gerekiyorsa böyle sonuçlanıyor işte. Olan, bir kadının 18 senesi ve problemlerle dolu olduğunu düşündüğüm bir çocuğA oldu... Yazık, çok yazık.
Geç olmuş ayrılığınız ama güç olmasın. Muhatap olmayın, avukata bırakın, yanına da bırakmayın hiçbirşeyi.
Hayır, 13 yaşında evlenmedim. Eskiden burada üyeliğim vardı. Yaş güncel değil demek ki. Bilgilerime hiç bakmadan konu açtımyaşınız 31 görünüyor. 13 yaşında mı evlendiniz? eğer öyleyse belki de ikiniz de çok çok genç olduğunuz için durumu anlayamadınız. yani eşiniz cinsel yönelimini bastırabileceğini sandı siz de onu anlayamadınız, öyle mi acaba?
bunun konuyla ilgisi de şöyle eşiniz en başından beri belli bir niyetle size yaklaşmamış olabilir. tabular, baskılar yüzünden insanlar yönelimlerini kendileri bile çok erken fark edemeyebilir, direnmeye bastırmaya 'normal' olmaya çalışabilir. başlangıçta en azından olabildiğince dürüst yaklaşmış olabilir. sonradan da hep benzer hikayeler özetle 'ya ben seninle mutlu değilim. seni sevmiyorum. sorun sende değil bende. çünkü ben aslında biseksüelim ya da eşcinselim. ayrılmak istiyorum.' demenin binden fazla yolunu bulan gördüm ama direkt söyleyene henüz rastlamadım, duymadım.
Çocuğumun, etkilenmemesi için elimden geleni yapıyorum. Ona huzurlu, mutlu ortam sağlamak için elimden geleni yapıyorum. Pedagog'a götürdüm ve devam ediyorum.Adam eşcinsel gibi düşündüm ben. Yıllarca o da anlayamadı belki çözemedi kendi içinde.
Anlayınca da gece hayatı ve alkolle uzak durarak sorunu geçiştirmiş.
Başka bir ülkede yaşıyor olsaydık belki açıkça kendini ifade eder sizden boşanırdı.
Ama bu ülkede onun da nasıl bir baskı altında olduğunu anlamak zor değil.
3 yıldır psikolojik destek alıyorum demişsiniz terapistinizi bi gözden geçirin derim belki daha farklı biriyle görüşmeniz gerekiyordur.
Çocuğunuzu korumaya odaklanın bu süreçte onun en az hasarı alması mühim olan.
Diğer dediklerinize haklı olabilirsiniz ama eşcinsel olduğunu bile bile bir çocuk dünyaya getirmedim. Tamam evliliği yürütmekte hata yapmış olabilirim ama bu kadar da değil yani. Adamın sadece o zaman isteksizliği vardı. Elimde aldattığına dair hiç bir şey yoktu.Gece hayatı ve alkolü vardı ama aldatmaya dair bişey yoktu. Niye çocuk yüzünden bu kadar yerden yere vuruyorsunuz anlamıyorum ki.Niye deliriyorsunuz anlamadım ki, başından beri berbat bu evlilik siz de farkındasınız yıllardır. Kocanız eşcinsel. Bunları bile bile ite kaka, mutsuz şekilde evlilik sürdürüyorsunuz, üstüne dünyaya çocuk getiriyorsunuz. Zaten aranızda bir karı koca ilişkisi yok, evlilik yok aile birliği yok, adam başkasıyla yattı diye niye çıldırıyorsunuz? Gönülbağı olmayan biri başkasıyla yatsa ne kalksa ne? Sadece kağıt üstünde duran bir anlaşma için bu kadar tepki neden?
Orada çocuk olmasını istemiyor demedim! Çocuk istemiyordu demedim! Cinsel isteksizliği olduğu halde, çocuk olması için beraber olmaya zorladım demek istedim. Tam ifade edemedim sanırım. Tam anlaşılmadı. Herkes bi linç etme derdinde.neden böyle adamlardan istenmediğini bildiğiniz halde zorla çocuk yaparsınız ki?
Bu sitedeki hanımlar, mutsuz, yılda 1-2 kere cinsellik yaşadığın bir evlilikte sırf çocuğum olsun diye çocuk yapmanın, çocuk için haksızlık olduğunu düşünüyor. Ben de öyle düşünüyorum. Çocuğunuzla empati yapıyoruz. O çocuğun da mutlu bir evlilikte doğmaya ve büyümeye hakkı var. Tabi ki herkesin evliliği çok mu iyi değil, ama sizin başından beri çok büyük sorunlarınız varken bile bile çocuk yapmışsınız. Tabi siz şimdi keşke yapmasaydım diyemezsiniz, ama belki zamanında ayrılsaydınız tekrar evlenip o şekilde doğacaktı.Diğer dediklerinize haklı olabilirsiniz ama eşcinsel olduğunu bile bile bir çocuk dünyaya getirmedim. Tamam evliliği yürütmekte hata yapmış olabilirim ama bu kadar da değil yani. Adamın sadece o zaman isteksizliği vardı. Elimde aldattığına dair hiç bir şey yoktu.Gece hayatı ve alkolü vardı ama aldatmaya dair bişey yoktu. Niye çocuk yüzünden bu kadar yerden yere vuruyorsunuz anlamıyorum ki.
çocuk hasretiyle yansa bile bir şey değişmez. ki çocuk isteyen adam hevesle uğraşır çocuk için kendinizi kandırmayın. haliniz ortadaymış, bile bile çocuk yapmışsınız hiç düşünmeden. cevabınız bile korkunç. ben kızımı seviyorum. bu yeterli yani size göre. şu an baba tarafından travması olan bir çocuk var ortada. istediğiniz kadar pedagoga gidin çocuğunuzla beraber gelecek bu travma yüksek ihtimalle. bunu söylemek istiyorum.Orada çocuk olmasını istemiyor demedim! Çocuk istemiyordu demedim! Cinsel isteksizliği olduğu halde, çocuk olması için beraber olmaya zorladım demek istedim. Tam ifade edemedim sanırım. Tam anlaşılmadı. Herkes bi linç etme derdinde.
Katılıyorum, kadını sanık sandalyesine oturtmuşlar gibi. Sürekli yargılanıyor. Kendisi kendisini yeterince yargılamıştır zaten. Öfkesi sadece eşine değil aynı zamanda kendisine de. Bir de üyeler tuz biber ekmese keşke. Çözüm odaklı olmak, empati yapmak bu kadar zor olmamalı.Olmuş bitmiş bir durum var ortada
Çocuk 10 yaşında. Yani şu saatten sonra neden çocuk yaptınız demek ne fayda sağlar ki can yakmaktan başka? Zaten canı yanan bir kadın var burda.
Tutup pohpohlayalım veya gaz verelim demiyorum ama bir de tutup yargılamak neye yarar?
bence siz kendinize kızıyorsunuz. çünkü anlattıklarınıza normal insan katlanmazdı. siz katlandığınız için mükafati olur sanmışsınız ama olmayınca öfke krizine dönüşmüş. olan olmuş. önünüze bakın. neden bunlara katlandığınıza odaklanın. kendinizdeki özgüvensizlik vs eksikliğin sebebini bulun. kişisel gelişim ile ilgilenin. düşünce yapınızı bakış açınızı değiştirin. yardım alın. psikoloğunuzdan fayda görmüyorsanız değiştirin iyi bir tane bulun. yoksa bir sonraki ilişkinizde de aldanırsınız. çok acayip bir 18 yıl geçirmişsiniz gerçekten. inşlh biraz çabayla iyileşirsiniz. insanın değişimi 8 yılda oluyormuş. yani 8 yıl içinize bakıp kendinizi sorgulayacaksınız samimiyetle. o zaman bilgeliğe erişir daha mutlu olursunuz.Merhabalar,hepinize iyi bayramlar dilerim.
18 yıllık evliyim. Evliliğim, ilk önce kayınvalide daha sonrada eşimin alkol ve gece hayatı vb. sorunları yüzünden bir iyi bir kötü, inişli çıkışlı bir evlilikti.Cinsel hayatımız berbattı, senede bir yada iki kez beraberlik olurdu diğer zamanlar beni hep reddederdi. Red etme nedenini sorardım. Bende bir şey mi var söyle diye- temizlik yada başka birşey ne olursa olsun- söyle derdim. Yok birşey derdi.(Günde iki kez duş alan ve temizliğime çok önem veren biriyim ) Bu konuyu problem yapıp, sürekli doktora gitmeyi teklif eder, hiç bir şekilde de kabul ettiremezdim. Yıllar, böyle saçma sapan geçti. Çok istediğim için, zorlamamla, bir çocuğum oldu çok şükür. Kızım şu an 10 yaşında.
Eşim beni yıllarca hep red ettiği için, hayatında birisi olup olmadığından hep şüphelendim. İş çıkışlarında arkadaşlarımla gezeceğiz derdi sabaha karşı alkollü eve gelir, aradığımda asla telefonları açmazdı. Evde geldiğinde, kavga çıkarır, sonra yatar uyur sabah hiçbir şey hatırlamadığını söylerdi. Kızımın yanında yapmadığı kalmaz, sürekli uyarmamama rağmen onu uyandırana kadar bağırırdı. (Çocuğuma bunları yaşattığım için, bende suçluyum, keşke en başta boşasaydım) Hep şüphe içinde biri var mı diye araştırırken, yıllarım geçtiEn son 3 yıl önce telefonunda, bir travesti ile görüntülü görüşmelerinin olduğunu gördüm.(Bu, insanları asla yadırgamıyorum, özel hayatlarına saygı duyuyorum. Yanlış anlaşılma olmasın) Takibe aldım. Bu süreçte bir kaç kez daha görüştü yine gördüm. Sesimi çıkarmadım. Bir gün yine aynı görüntülü görüşme yaptığını görünce çıldırdım. Ne var ne yok söyledim. Kadını da onun telefonundan aradım. Canııımm, diyerek açtı telefonu. Benim sesimi duyunca şaşırdı. Ses kaydı aldım. Eşim, suçu arkadaşının üzerine attı. O benim telefonumdan görüştü falan dedi. Arkadaşını aradık, o da kabul etti.Ben aradım, dedi. Tabi ki inanmadım. Takipte kaldım. İki ay önce, eşimi, karşıma aldım, konuştum. Tercihin farklı olabilir, hayatında biri olabilir her ne olursa olsun şu an söyle, boşanalım, önümüze bakalım dedim. Hayatında kimse olmadığını, saçmalamamamı söyledi. Konuyu kapattı. Bu olaydan iki hafta geçti, yasaklar olmasına rağmen sürekli arkadaşlarıyla toplanır, içerdi. Yine böyle bir gün, alkollü, geç geldi. yine, kavga ve aynı şeyler telefonuna baktım travesti ile yine görüşmüş. Tartışma başladı, her konuda beni suçladı. Sen kadın mısın? Sen bana kadınlık mı yaptın? Defolun gidin bu evden! Daha neler neler söyledi. Tüm sözleri beynimde hala çınlıyor. Bende senin aradığın kadın değilmiş, dolayısıyla ben yapamazmışım zaten, dedim. Ben onu evden kovdum. Yıllarca ben onun problemleri ile baş ettim. Kendimi kadın gibi bile hissetmiyorum, onun yüzünden. Özgüvenim bitti. Ertesi gün eve geldi, hiçbir şey hatırlamıyorum, dün gece ne oldu diye soruyor! Bavulu önüne attım, topla pılını pırtını defol dedim. Topladı, gitti. Ev tutmuş, sadece 1 kez kızımı götürüp, 5dk evi göstermiş. Bu süreçte de, ben işte olduğum zamanlarda, eve girip, kızımı 10-15dk görüp, kıyafetlerini taşımaya devam ediyor. 1,5 aydır hiçbir şekilde benimle iletişime geçmedi. Bunca yılın hatrına, bi özür bile dilemedi. Umrunda bile değil. Şimdi ben, boşanma davamı açacağım. Çalışıyorum, maddi olarak ona bağımlı değilim. Aile konutundayım ve boşanma bitene kadar da çıkmayacağım. (Beni rencide ederken, travesti ile görüştüğünü kabul eden ses kayıtları, evine gidip gelmişliğini kanıtlayıcı görüntüler elimde var.) Sizlere sorularım şunlar:
*Boşanmanın anlaşmalı olmasını, istiyorum ama görüşmek için onu aramak istemiyorum. O da hiç aramıyor, boşanalım vs. hiç bir şey demiyor, umru değil zaten. Nasıl yapacağım? Gururumu bir kenara bırakıp, protokol için arayayım mı? Yoksa, bu durumda çekişmeli dava açmak daha mı doğru olur?
*Ben yıllarca kandırılmış olmanın öfkesini üzerimden atamıyorum. Delirecek, sanki bu yüzden ölecekmiş gibi hissediyorum kendi mi? İşimde, zor çalışıyorum, evde de, hiçbir iş yapamıyorum. Çok kötüyüm, öfkeden delirecek, ölecek gibiyim. Hazmedemiyorum. Bundan nasıl kurtulurum? (Psikolojik destek de alıyorum 3 yıldır. İlk olayları gördüğüm an başlamıştım. Ama sanırım faydalı olmuyor.)
*Karşımda hiçbir şeyi umursamayan, hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam eden bir insan var. En güzel şekilde giyinip,geziyor eskisi gibi. Onun bu tavrı beni deli ediyor. İstediği bekar hayatına döndü, ev de tuttu, istediği insanı rahatça getirir, eğlenir. bana haksızlık yaptığını hiç mi aklına getir miyor? Düşündüğümde çıldırıyorum, ondan intikam almak, istiyorum. Onunda canını yakmak istiyorum. Bu kadar rahat olmasına tahammül edemiyorum. Tüm bunları yapmış olmasına rağmen, - ve tahminim hala devam ediyor- şimdi bile gelip, boşanalım demiyor. Ailesi, tüm olanları bilmesine rağmen, bir kez bile, ne kızımı ne de beni aradı. Onlar da umursamıyor. Nasıl insanlar, bunlar? Neden, bu tavırlar içindeler. Bir bilen söylesin lütfen? Hayatımı nasıl çöpe çevirmişim. Tüm bu haksızlıklar, bana yapılanlar karşılıksız mı kalacak? Ölüyorum öfkemden, ne yapayım? gidip evine ben bunları hak edecek ne yaptım diye hesap sorup, bağırıp çağırayım mı? İçimdeki bu ateş nasıl geçecek? Yaptığı yanına kar mı kalacak?
Paravan olarak dusunmemişti muhtemelen kendisini, yani bir erkek degilde hep bir kadinla aldatildigini dusunmus muhtemelen cildirmasi ondan bence.Niye deliriyorsunuz anlamadım ki, başından beri berbat bu evlilik siz de farkındasınız yıllardır. Kocanız eşcinsel. Bunları bile bile ite kaka, mutsuz şekilde evlilik sürdürüyorsunuz, üstüne dünyaya çocuk getiriyorsunuz. Zaten aranızda bir karı koca ilişkisi yok, evlilik yok aile birliği yok, adam başkasıyla yattı diye niye çıldırıyorsunuz? Gönülbağı olmayan biri başkasıyla yatsa ne kalksa ne? Sadece kağıt üstünde duran bir anlaşma için bu kadar tepki neden?