Ne zaman çocuk yapmaya karar verdiniz?

Dunyaya yemeye ıcmeye gezmeye mı geldık sorumluluk almayacak mıyız
Hayvandan farkımız ne olacak
Neden sorumluluklar gözunuzu boyle korkutuyor
Evlenmeyin de o zmn işe de gırmeyın
Sorumluluk her yerde var kacınılmaz
Cocugunuz var da bu sekılde konusuyorsanız Cok uzulecegım Evladınız ıcın

Ne alakası var gerçekten anlayamadım, çocuk sahibi olmayanlar sorumsuz mu veya hayvandan farksız mı?? Bazı insanların içinde o kadar anaçlık yok, bazı insanların da o kadar büyük bir sorumluluğu gözü yemiyor. Her gün, 24 saat kesintisiz, 1 yıl falan değil en az 20 yıl sürecek sorumluluk bu tatili yok, ara vermesi yok kesintisiz şekilde durmadan yapmak zorundasın bunu herkesin gözü yemek zorunda mı?? Çocuklu arkadaşlarımla yemeğe gidiyoruz sürekli anne anne anne / baba baba baba insanlar oturup yemeklerini bile güzelce yiyemiyorlar, kendilerine ait 10dakikalari bile yok. Anne babalığa ömürü adamak gerekiyor istemeyenler hayvan da değil sorumsuz da değil.

İnsanın topluma ve hayata katkıda bulunmasının tek yolu çocuk mu Allah aşkına yapmayın. Ben de beğenmediğiniz hayvan! ve sorumsuz! takımındanım, bu aralar kendi işimi kurma çabasındayım. Parasını ödediğim freelancer da var, işe fulltime alacaklarım da olacak hepsinin evleri benim çevirdiğim işin geliriyle dönecek. Belki sizin çocuklarınız ve aileniz de benim gibi sorumsuz tiplerin paralarıyla finanse oluyordur?:) Onun dışında kariyer isteyen gençler bazen yazıyorlar Linkedinden tavsiye istiyorlar ben de cevaplıyorum. Diğer insanlara faydam olduğunu düşünüyorum, zamanımın çoğunu işime koyuyorum ben de böyle topluma katkıda bulunuyorum. Çocuk büyütenlere topluma kazandıranlara saygım çok, sizlerin de aynı şekilde çocuk büyütmeyenlere saygısı olmalı diye düşünüyorum. Hayat üremenin de etrafında dönmüyor, işin kariyerin de etrafında dönmüyor, herkesin anlam yüklediği yerler farklı , herkesin hayat çizgisi, karması, hayata geliş amacı farklı. Tamamiyle cahilce ve aptalca bir yorum, umarım okuyanlara yanlış fikirler vermez.
 
Benim böyle konuşan bir arkadaşım vardı. Sonra seneler seneler sonra hamile kaldı çok şaşırdım. Fikrinin değiştiğini sandım yok yaşlanıyorum baksın diye doğurdum demişti. Kendisi de gayet kültürlü biridir. Bu arada hanımefendiyi tenzih ederim, bana o olayı hatırlattı.
Bakıcı tutsaymıs kendıne
Ne kadar sevebılır o kafayla yavrusunu
 
İyi de avrupadaki gibi annelik yapılsa burada taşa tutarlar 😂 onlar tabi ki yorulmuyor yani, öğlen pommes akşam bi dilim ekmek üstüne bir parça bir şey, çocuk ağlasa zirlasa da yerlerinden kalkmıyorlar, zaten en geç 3 yaşında kreş.

Tesüf ederim:)
Bende avrupada çocuk büyütüyorum ama peynirini, yogurdunu kendim yapiyorum, ekmeğini kendim pişiriyorum. Paketli gida yemedi daha.
Benim poncik kreşe gidiyor ama gitmeyen çocuklarda annelerinle evde 7/24 montesorri tarzı oyun yapmiyorlar :)
 
Nasıl çevreleri var anlamadım ben 25 yaşında anne oldum şuan 27nin sonlarındayım bir bakan bi daha bakar bana, bekar arkadaşlarımın hepsi taş bebek değil, genetik diye bir şey var. Günümüzü geçiyorum beni 27 sene önce doğurmuş annemin fotolarını atabilsem keşke kendisini şuan ablam zannediyorlar (estetik sıfır). Hayatı boyunca çalışmış bir kadın, bir sürü dert çekmiş bi tane yüzü kırışmamış. 😄
Bi insan kendini salacaksa doğum, çocuk sadece bahanedir. Tabiki ilk zamanlar bakımsız kalınabilir ama bu kadar sürede bi insan yaşlanmaz.
Nosol covroloro vor onlomodom.
Keşke beni etiketleyerek yazsaydın. 25 yaşında anne olursan elbet gençlikle birlikte daha kolay kilo verirsin. Benim cevrem okumuş, çoğu yüksek yerlerde olan insanlar 30 lu yaşların ortalarında anne oldukları için 25 yaşında evlenmiş bir insana göre herseyi daha zor yaşıyor. Burda biri hakkında konucakken etiketle.
 
Nosol covroloro vor onlomodom.
Keşke beni etiketleyerek yazsaydın. 25 yaşında anne olursan elbet gençlikle birlikte daha kolay kilo verirsin. Benim cevrem okumuş, çoğu yüksek yerlerde olan insanlar 30 lu yaşların ortalarında anne oldukları için 25 yaşında evlenmiş bir insana göre herseyi daha zor yaşıyor. Burda biri hakkında konucakken etiketleyin.

Ben de şöyle yorum yapayım mesele doğumda değil bence sonrasında ... uykusuzluğu var, en az 5 yıl boyunca zamanini kendine değil çocuğuna koyuyor anneler. Benim tanıdığım küçük çocuklu ve çalışan kadınlar hep aynı, üst baş ne bulursa giyiyorlar, saçları boyası akmış, dağınık, çatal çatal, yüzlerü beyaz yorgunluktan ölmüş bitmiş şekildeler. Hem işe hem çocuğa yetişeyim derken ölüp bitiyorlar. En son bir arkadaşımı görmüştüm, işsiz kalmış çalıştığı şirket batmış. Eeee dinlen biraz ailenle vakit geçir, kafanı dinle çalış çalış ölecek misin dedim gerçekten çok yorgun ve bezmiş görünüyordu. O da dedi ki yok çalışmam para kazanmam gerek. Ben de hayır gerek yok kocan çocuğa madem bakmıyor parayı getirecek o zaman dedim ... velhasıl kendine vakit ayıran çalışan kadın olmak için ya sorumluluk paylaşan koca ya da Filipinli bakıcı gerekiyor, birincisi bu topraklarda nadir:halay:, ikincisine sahip olmak için de para gerek. Bilmiyorum yani orta sınıf kadınlar hem geçim derdi hem çocuk bakımı derken paralanıyor, babalar da yükü kesinlikle paylaşmalı.
 
Muhtemelen daha da kötüleşecek elbette. Ama bir iki aydınlık sima da var olsun. Çıkabiliyorsa bizim çocuklarımızdan çıksın. Ümitli olmaktan vazgeçemiyorum.
Ben yakın zamanda aynen bunları yazdım ama linç üstüne linç yedim.
 
Ben de şöyle yorum yapayım mesele doğumda değil bence sonrasında ... uykusuzluğu var, en az 5 yıl boyunca zamanini kendine değil çocuğuna koyuyor anneler. Benim tanıdığım küçük çocuklu ve çalışan kadınlar hep aynı, üst baş ne bulursa giyiyorlar, saçları boyası akmış, dağınık, çatal çatal, yüzlerü beyaz yorgunluktan ölmüş bitmiş şekildeler. Hem işe hem çocuğa yetişeyim derken ölüp bitiyorlar. En son bir arkadaşımı görmüştüm, işsiz kalmış çalıştığı şirket batmış. Eeee dinlen biraz ailenle vakit geçir, kafanı dinle çalış çalış ölecek misin dedim gerçekten çok yorgun ve bezmiş görünüyordu. O da dedi ki yok çalışmam para kazanmam gerek. Ben de hayır gerek yok kocan çocuğa madem bakmıyor parayı getirecek o zaman dedim ... velhasıl kendine vakit ayıran çalışan kadın olmak için ya sorumluluk paylaşan koca ya da Filipinli bakıcı gerekiyor, birincisi bu topraklarda nadir:halay:, ikincisine sahip olmak için de para gerek. Bilmiyorum yani orta sınıf kadınlar hem geçim derdi hem çocuk bakımı derken paralanıyor, babalar da yükü kesinlikle paylaşmalı.
O yazılan yoruma niyeyse çok sinirlendim aslinda söylediklerine değinecektim ama ne yazsamda anlamayacak dedim vazgectim.

Bakımı geçtim arkadaşım banyoya gidememekten şikayetçiydi düşün ne kadar yıpratıcı bir süreç. Çok zor ve kesinlikle istemeden yapılmayacak bir sey çocuk. 33 yaşımdayım babam hala merak eder aramadın bugün kızım diye. Bitmeyen bir sorumluluk ebeveynlik. Burada da ebeveynlik çoğunlukla anne üzerinden gittiği için haliyle en çok yıpranan anne oluyor.
Öyle yabancı bakıcıyı nadir insanlar tutabiliyor malum burası Türkiye 😃
 
O yazılan yoruma niyeyse çok sinirlendim aslinda söylediklerine değinecektim ama ne yazsamda anlamayacak dedim vazgectim.

Bakımı geçtim arkadaşım banyoya gidememekten şikayetçiydi düşün ne kadar yıpratıcı bir süreç. Çok zor ve kesinlikle istemeden yapılmayacak bir sey çocuk. 33 yaşımdayım babam hala merak eder aramadın bugün kızım diye. Bitmeyen bir sorumluluk ebeveynlik. Burada da ebeveynlik çoğunlukla anne üzerinden gittiği için haliyle en çok yıpranan anne oluyor.
Öyle yabancı bakıcıyı nadir insanlar tutabiliyor malum burası Türkiye 😃
Sizinde tüm anneler perişan gözlerinin feri gitmiş demesi can sıkıcı.
Çünkü bahsettiğiniz duş bile alamıyorum dönemi yaş çatlasın üç sene sürüyor. Üç sene sonunda çocuk zaten okula adapte olmaya başlıyor. 7-8 yaşta artık epey normal insana dönüyor.
Oğlum yedi yaşında sen oyna ben duşa gireceğim diyorum tamam diyor. Baya da sohbeti açıyor artık çok güzel muhabbet ediyor benle. Hiç dediğiniz perperişanlıkta değilim.
Gayet çocuğumla da geziyorum, çocuğum anneannede kaldığında kocamla da geziyorum, kocama çocuğumu bırakıp arkadaşlarımla da eğlenceye gidiyorum. İlk 3-4 sene sonunda herkes hayatını çocuğa göre düzenliyor ve eskiye yakın bir düzene dönüyor. Öyle bahsettiğiniz abartıda değil çocuklu olmak
 
Nosol covroloro vor onlomodom.
Keşke beni etiketleyerek yazsaydın. 25 yaşında anne olursan elbet gençlikle birlikte daha kolay kilo verirsin. Benim cevrem okumuş, çoğu yüksek yerlerde olan insanlar 30 lu yaşların ortalarında anne oldukları için 25 yaşında evlenmiş bir insana göre herseyi daha zor yaşıyor. Burda biri hakkında konucakken etiketle.
Size cevap vermek istesem sizi yanıtlardım? Yanıtladığım üyeyle konuşmak istedim sizden izin mi alacağım bunun için? Mesele sadece kilo mu, yaşlı bitik gözüken zayıfkende gözüküyor gayette. Ayrıca yanıtladığım üyede 30larında anne olmuş biriydi. Çevrenizdeki 35 yaşında anne olan bir kadın kaç gösteriyo 55 mi? 40 gösterse ne fark ediyor 40 yaş yaşlı mı ? Göt göbek salıp, kırışıp çocuktan ve hayattan isyan eden “okumuş yüksek kesim” arkadaşlarınız var diye herkesi öyle sanıyosunuz.
 
Tesüf ederim:)
Bende avrupada çocuk büyütüyorum ama peynirini, yogurdunu kendim yapiyorum, ekmeğini kendim pişiriyorum. Paketli gida yemedi daha.
Benim poncik kreşe gidiyor ama gitmeyen çocuklarda annelerinle evde 7/24 montesorri tarzı oyun yapmiyorlar :)
Sen Türk anasisin istesen de pommes dayayamazsin 😂
 
Size cevap vermek istesem sizi yanıtlardım? Yanıtladığım üyeyle konuşmak istedim sizden izin mi alacağım bunun için? Mesele sadece kilo mu, yaşlı bitik gözüken zayıfkende gözüküyor gayette. Ayrıca yanıtladığım üyede 30larında anne olmuş biriydi. Çevrenizdeki 35 yaşında anne olan bir kadın kaç gösteriyo 55 mi? 40 gösterse ne fark ediyor 40 yaş yaşlı mı ? Göt göbek salıp, kırışıp çocuktan ve hayattan isyan eden “okumuş yüksek kesim” arkadaşlarınız var diye herkesi öyle sanıyosunuz.
Valla tam 32imde doğurdum 39 yaşındayım. Herkes 30-35 arası diye tahmin ediyor. Ha ben doğum kilolarımın bir kısmını bünyemde tutuyorum ama gayet iyi duruyorum mütevazi olamayacağım.
Ben zaten bu 35im ama 20 sanıyorlar. Geçen bara girerken kimlik sordular falan diyenlere gülüyorum. Birbirimizi kandırmayalım arkadaşlar yaşımızı üç aşağı beş yukarı hepimiz gösteriyoruz. Ha otuz sonudur otuz başı sanarlar o yani. 40a merdiven dayayan kimse 20lerde durmuyor 🤣🤣
 
Valla tam 32imde doğurdum 39 yaşındayım. Herkes 30-35 arası diye tahmin ediyor. Ha ben doğum kilolarımın bir kısmını bünyemde tutuyorum ama gayet iyi duruyorum mütevazi olamayacağım.
Ben zaten bu 35im ama 20 sanıyorlar. Geçen bara girerken kimlik sordular falan diyenlere gülüyorum. Birbirimizi kandırmayalım arkadaşlar yaşımızı üç aşağı beş yukarı hepimiz gösteriyoruz. Ha otuz sonudur otuz başı sanarlar o yani. 40a merdiven dayayan kimse 20lerde durmuyor 🤣🤣
35-40 yaşında anne olup 20-25 göstermesi bekleniyor gerçekten komik 3-4 yaş büyük/küçük göstermenin toplumda abes yeride yok 😄 ilk zamanlar bakımsızlık özensizlik olabilir bebeği zordur vs ama sonra herkes kendi hayatına dönüyor. Bi çocuk doğurup bu kadar kendini salan kadının hayatında kesinlikle başka sorunlar vardır.
 
35 yaşında evlendim. 39 yaşında kızımı kucağıma aldım. Çocuk sevmeyen biriydim, hayatım boyunca hiç çocuk hayalim olmadı. Eşim çok istiyordu, bense çocuğu hep ayak bağı olarak görüyordum. Çünkü kariyer hedeflerim vardı, gezmek istediğim daha tonlarca yer vardı. Ama şimdi 15 aylık bebeğim yanımda uyuyor. Bence çocuğa kendini hazır hissetmek gibi bir durum yok, çünkü bir evlat sahibi olmak, maddi kısmıntamamen es geçiyorum, manevi olarak çok ağır bir yük. Gözünden bir damla yaş gelse ömrümüzden ömür gidiyor. Anne babamın sen de anne olunca anlarsın dediği her şeyi anladım, tecrübe ederek. Bunları bilerek şimdi sorsalar çocuk ister misin diye evet derim kesinlikle. Çünkü onun varlığı vicdanımı ne kadar ağır bir yükün altına sokmuş olsa da yepyeni bir bakış açısı, yaşama amacı, güç kazandırdı.
 
Kedici bir insanım. Senelerce kedi besledim. Yapmayın Allah aşkına diyorum. Evladımla beslediğim kedinin verdiği his aynı değil, olamaz.
Birini karnımda taşıdım, tekmelerini hissettim. Kendi vücut salgılarımla emzirdim. O emzirirken gözlerine baktığı anları hala özlerim, düşünürken bile içim ısınır.
Şimdi de 7 yaşında okul dönüşü anne özledim diyip sarılıp öpüyor. Tüm gün stresim gidiyor.
Özlemi başka sevgisi başka. Çok başka hisler.
Zor evet ama paylaştıkların yaşadıkların bambaşka.
Evet ergenlikte pabuç gibi dil olacak. Çatışacağız ama öyle kalmayacak.
Büyüyecek benle kahve içmeye gelecek, sen seversin diye aldım diye bana sevdiğim şeyleri alacak, doğumgünümde arayıp kutlayacak kimbilir daha neler yapacağız beraber.
Bazı şeyleri abartmamak lazım. Elbette kedi de evin bir Ferdi oluyor, çok çok seviyorsun ama kendi evladınla aynı hisler olamaz.
İşte ben de bunu anlatmak istiyorum evlat hissini yaşayın evcil hayvanla kıyaslanamaz deyince garıpsendm. Fakat onlar da haklı insan yaşamadığı duyguyu bilemediği için öyle sanıyor olabilirler Allah umarım nasip eder de anlarlar farkı
 
Size keşke iki arkadaşımın fotoğrafını atabilsem. Birisi taş gibi fit çok bakımlı yüzü gözü parlıyor. Diğeri bekar ama kilo sorunları var uyku sorunları var cilt sorunları var. Hangisi anne desem eminim diğerini seçersiniz 😂😂
Ya bana da çok şaşırıyolar gerçekten. Görümcemle aynı yaştayız hatta benden biraz küçük ama mesela O çok büyük duruyor bense 23 falan diyorlar eşimin okuluna ilk gittiğimde beni öğrenci sanmışlar 🙊. Bir kızım olduğuna inanamıyorlar tabii ki genetik faktörlerde söz konusu ama ne kendin mi saldım ne de kendimi eve kapattım i. İş beyinde bitiyor kesinlikle
 
Hiç düşünmedim hala düşünmüyorum. Çocuk çok ağır sorumluluk. Kedim var o bile bazen yoruyor.🥲 Başka birinin sorumluluğunu taşımayı sevmiyorum. Çocuğa da eziyet etmenin alemi yok o yüzden tercihim bu yönde oldu. Eşime de taa baştan istiyorsan yolları ayıralım demiştim.
 
Yüksek matematikçiyim. Akademik çalışmam tümör hücrelerinin matematiksel modellemesi üzerine. Çalışmalarımı yaparken bu konuya çok denk geldim, genel olarak meme değil ama kronik lösemi tarzı bir oluşum ortaya çıkabiliyor ha net mi hiçbir şey net değildir bilimde aslında değişebilir ama karşılaştığım kişiler de olunca yabana atılmayacak bir olay olduğunu düşündüm. Bilimin şöyle de bir acımasız yönü var sizi tedavi etmeye pek çalışmıyorlar açıkcası bir yerden düzeltirken diğer yerden yıkıyor.

Yüksek matematikçi bu şekilde bir yorum yapamaz konuyla ilgili. Sen olayın istatistik tarafındasın. Bahsettiğin çok çok çok düşük bir olasılık. Tıp kısmında değilsin. Kendi düşünceni paylaşmışsın yok matematikçiyim diyerek ama doğru değil.

Hormon tedavisi, tüp bebek, bebek oluşması gibi işlemlerde kullanılan ilaçlar, tedaviler çok çok geniş kapsamlı kullanılıyor tüm dünyada. Kullanılan ilaçları çocuklar bile yeri geliyor kullanıyor.

İnsanları yanlış bilgilendirme. Yani işin ticari yanından bile yorumun elde kalıyor, tüp bebek tedavisi yaklaşık 50 yıldır var, hormon tedavileri benim babaannemin zamanında yani bundan 80 yıl önce babaannemlerin zamanında bile vardı tr'de uygulanıyordu.


Bir önceki nesil 50 sene yaşamış yaşamamış, yok kadınlar ezilmiş cart curt düşüncelerinde, doğduğun, büyüdüğün yaşadığın çevrenin ne kadar dar-küçük olduğunu gösteriyor. Tr'de 50 yaş çok düşük bir yaş ölüm için.



 
Muhtemelen daha da kötüleşecek elbette. Ama bir iki aydınlık sima da var olsun. Çıkabiliyorsa bizim çocuklarımızdan çıksın. Ümitli

Yüksek matematikçi bu şekilde bir yorum yapamaz konuyla ilgili. Sen olayın istatistik tarafındasın. Bahsettiğin çok çok çok düşük bir olasılık. Tıp kısmında değilsin. Kendi düşünceni paylaşmışsın yok matematikçiyim diyerek ama doğru değil.

Hormon tedavisi, tüp bebek, bebek oluşması gibi işlemlerde kullanılan ilaçlar, tedaviler çok çok geniş kapsamlı kullanılıyor tüm dünyada. Kullanılan ilaçları çocuklar bile yeri geliyor kullanıyor.

İnsanları yanlış bilgilendirme. Yani işin ticari yanından bile yorumun elde kalıyor, tüp bebek tedavisi yaklaşık 50 yıldır var, hormon tedavileri benim babaannemin zamanında yani bundan 80 yıl önce babaannemlerin zamanında bile vardı tr'de uygulanıyordu.


Bir önceki nesil 50 sene yaşamış yaşamamış, yok kadınlar ezilmiş cart curt düşüncelerinde, doğduğun, büyüdüğün yaşadığın çevrenin ne kadar dar-küçük olduğunu gösteriyor. Tr'de 50 yaş çok düşük bir yaş ölüm için.



Buraya attıklarınız olmaması yönünde olanların bir kaçı, olası yönünde de bir sürü araştırmalar mevcut. İstatiksel olarak bakıyorsunuz demişsiniz, kanser bu; grip vakası değil bir ya da iki bile olsa araştırılması gerekir. İsrail ve İsviçre kurduğu tesisle bu IVF sonrasını sürekli test ediyor ama zaten kısa bir süre içinde kendini gösterecek bir şey değil. Zira aşı olayında da olduğu gibi, insanlarda etkileri ne olacak henüz belli değil gençlerdeki miyokardit vakalarının artması ölümler vs ya aşı kaynaklı ya da covid gene araştırılacak sonuçta doğal olmayan bir yöntem hepsi. Çevrem yeterince geniş siz kendinizi sığdırdığınız yerlerle ilgilenin.
 
Buraya attıklarınız olmaması yönünde olanların bir kaçı, olası yönünde de bir sürü araştırmalar mevcut. İstatiksel olarak bakıyorsunuz demişsiniz, kanser bu; grip vakası değil bir ya da iki bile olsa araştırılması gerekir. İsrail ve İsviçre kurduğu tesisle bu IVF sonrasını sürekli test ediyor ama zaten kısa bir süre içinde kendini gösterecek bir şey değil. Zira aşı olayında da olduğu gibi, insanlarda etkileri ne olacak henüz belli değil gençlerdeki miyokardit vakalarının artması ölümler vs ya aşı kaynaklı ya da covid gene araştırılacak sonuçta doğal olmayan bir yöntem hepsi. Çevrem yeterince geniş siz kendinizi sığdırdığınız yerlerle ilgilenin.
Söylediklerinize tamamen katılıyorum. Özellikle bir yerden düzeltip bir yerden yıkma kısmına. Aslında insanların en basit prospektüs bile okuma alışkanlığı olsa orada veriler nettir kaç binde olasılık olduğu, oradan bile bu sonuca ulaşılabilir.
Tıpta kar/zarar ilişkisi vardır.
Tüp bebek insanların hassas noktası olduğu için tedavi süresince alınan hormonların etkileri göz ardı edilebiliyor. Buda kar/zarar dengesi işte
 
X