-
- Konu Sahibi anna freud
- #41
Haa şunu bileydin.anlattığınız adam çok alçak, şerefsiz, karaktersiz birisi.haa biz bu tipleri de seviyoruz, âşık oluyoruz suç değil. Uyanma vakti gelmiş.bu da şimdiki gerçek.Ortada bir ilişki düşüncesi yokken bana anlatmıştı eski ilişkisini. Ailevi olarak hem maddi hem manevi zorluk yaşadıkları bir dönemde kadının evlenmek istediğini fakat durumların uygun olmadığını açıkladığını kadının ailesinin de nişan baskısı yaptığını bu yüzden ayrılmak zorunda kaldığını anlattı. Ben de benzer bir süreç yaşadığımdan cidden samimi olduğunu düşündüm. Ailevi problemlerini de defalarca ben sormadan anlattığından hakikaten yalan olabileceğini düşünmedim. Hep iyi niyetli bakmaya zor zamanlardan geçiyordur diye düşünmeye çalıştım. Ailevi problemleri de ciddi şeylerdi bu arada.
Şu an öyle yorumlar gördüm ki paranoyak olduğuma ikna oldum. Ben kendimle ilişki yaşamışım meğersem
Meraktah soruyorum yanlış anlamayın niye sevip sevilecek bir adam aramiyorsunuz .hayatım bu dediklerin bizde de vardı
biz de sadece sevişip sonra evlere dağılmazdık yani
gel hafta sonu bende kal derdi, ben koca hafta sonu giderdim bol bol sohbet ederdik, bişeyler izlerdik, yemek yapardık, yerdik
arkadaşlarıyla tanıştım
annesiyle bile telefonda konuştum yani yeri geldi
derdimizi sıkıntımızı paylaşırdık
ben daha ilk zamandan verdim notunu, dedim ki sino bu insanla sevgili olursan bundan bi cacık olmaz ama cinsellik güzel, beraber vakit geçirmekten keyif alıyorsun o zaman takıl geç dedim kendi kendime
koca 2 günü beraber geçiriyorduk mesela, 3. gün evime gitmek istediğimde trip yerdim
beraber yaşayalım diyen bile oldu kabul etmedim
hatta görüşmeyi kesme sebebimiz de tamamen manevi bir konuydu
ben onun hiç yanında olmuyormuşum vs manevi anlamda
geçirdiğin güzel zamanları düşün ve bu da böyle bi deneyimdi de geç
üzülmenin manası yok yani
boşta kalınca yine sana gelmek isteyecek eğer içinde intikam alma duygusu varsa tekrar gelirse alırsın intikamını
Bu olaylar son dönemde yaşandı dediğim gibi tampona kadar ben başka bir kadının varlığını bile düşünmedim. Telefonu açıkta duran, bilgisayarının şifresini bana veren evde beni bırakıp işe giden bir insan bu. Ben hayatıma çok fazla kadın alacak olsam bir tanesine evde bir raf, dolap falan vermezdim şahsen eşyalarını koyma gelen giden oluyor derdim. Kendi kendime hep bunları düşündüm. Neden gözümü açmak istemeyim. Benim ciddi ilişkiden kastım sevgili olmaktı onunki nişanlanıp evlenmekmiş bana böyle söylemişti. Benim de kariyerimin bu noktasında evlenme planım yoktu. O yüzden iyi niyetle düşünüp yorumlamaya çalışmıştımAma siz istemiyorsunuz, onca şey yaşanmış, adam resmen aldattığını belli etmiş, üstüne aylarca sizi oyalamış ve hala siz olsanız diye başlayan bir cümle kuruyorsunuz. Siz konunuzu birde kendiniz okuyun tekrar. Böyle birine tek şey söylenir. Arkana bir daha dönüp bakma, her yerden engelle. Fazlasına gerek bile yok. Ciddi şeyler düşününce bunalıyorum demek ruhum Abaza kızım, ben orda burda gezeceğim demek
Onun biten ilişkisi ki iyi ki bitmiş o kız kurtulmuş görmüştür bunun adam olmadığını vurmuştur tekmeyi .Bu süreçte pek çok kere hayatında başka biri varsa bunu kabul edemeyeceğimi söyledim. Devamlı olarak biten ilişkisinin çok sarsıcı olduğunu o yüzden ilişkilere mesafeli olduğunu işi ve hayat tarzı itibariyle zaten çok ilişkisi olmadığını ama benimle mutlu olduğunu hatta beni sevdiğini söyledi. Tampon olayına kadar da hiç bir şeyini gizlememesi falan açıkçası hiç şüphelenmedim. Yoğun çalışan biri olduğundan işine gücüne yordum.
Ben aramadım ki onu. Tanıştık görüştük hatta kendi görüşmeye devam etmek istedi. Benim uzun ilişkim bitmişti kibar ve ilgili bir insandı neden olmasın diye düşündüm.Öyle yorumlar yapılmış ki tanışıp hoop yatağa girdik. Çok iyi anlaştığımız için her şey yatak olmadığı için bir noktada hadi eyvallah görüşürüz diyemedim.Meraktah soruyorum yanlış anlamayın niye sevip sevilecek bir adam aramiyorsunuz .
Bende bu tipleri hiç sevmiyorum.Haa şunu bileydin.anlattığınız adam çok alçak, şerefsiz, karaktersiz birisi.haa biz bu tipleri de seviyoruz, âşık oluyoruz suç değil. Uyanma vakti gelmiş.bu da şimdiki gerçek.
Açıkçası ben de hayatımda hiç böyle bir insana denk gelmedim. Sevmeyen sevmiyorum seven seviyorum dedi şimdiye kadar. Rastlamadığım hayatımda tanımlamadığım bir tür olduğu için anlayamadım. Yeni anlıyorum. Kimse yeni tanıştığı birine ben senle evlenmek istiyorum her şey ciddi olsun istiyorum gözüyle bakmıyor. Tanımaya anlamaya çalışıyoruz. Ama ben onu son ana kadar tanıyamadım bu kadar basit. Benim de pek çok zor sürecimde yanımda olan ve kendi dertlerini benimle paylaşan bana evini açan her konuda fikrimi alan birine evlenmek istemiyorum ben dedi diye sırtımı dönemedim benim hatam bu oldu hatamın farkındayım.Bende bu tipleri hiç sevmiyorum.
Her kadın sevmiyor aşık falan da olmuyor ya.
Net olmayan adamı sevmem annesi sevsin.
Saygı sevgiden de önemli benim için
Ortada başından beri sizinle ileri gitmek istemeyen bir adam var. Bunu her sorduğunuz zaman size cevap vermiş. Böyle bir cevap aldığınız zaman siz istemiyorsanız eğer bitirmeniz gerekirdi. Hala neyi sorduğunuzu anlamadım. Bu kadar karşı tarafa bırakmamanız lazım ilişki. Onun sınırları var ise sizin de olmalı.Bu konuyu yaşadıklarım gerçekten normal mi ve sorun benim algılayış tarzımda mı bunu öğrenmek için açıyorum. Yaklaşık 10 aydır bir ilişki içerisindeyim. Erkek arkadaşım diyorum ama ne olduğu da çok belirsiz bu insanla gayet güzel seviyeli bir flört dönemi geçirmiştik. Gün içinde az da olsa mesajla sohbet edip şakalaşırdık. Kendisi de karakter olarak ciddi bir insan olduğundan öyle cıvık veya laubali bir iletişimimiz hiç bir zaman olmadı. Beraber etkinliklere katıldık sinema tiyatro vs. yemeklere çıktık gayet iyi anlaştığımızı aramızda da bir çekim olduğunu düşünerek kendisine ondan hoşlandığımı ve onun da bu konudaki düşüncelerini öğrenmek istediğimi belirttim tanışmamızın 2. Ayında. Bana benim için o neyse onun hayatında orada durduğumu söylemişti. Bundan sonra da samimiyetimiz giderek arttı. Fakat ortada devamlı adını koyamadığım bir eksiklik vardı. Mesela hiç telefonla konuşmuyorduk, el ele tutuşmuyorduk. Dışarı çıktığımızda samimi durmuyorduk. Sanki iki arkadaş gibiydik. Birbirimize özet hitaplarımız da yoktu. Böyle bir talebim de yoktu ama giderek tuhaf gelmeye başlamıştı. Tanışmamızın 3 ya da 4üncü ayında bu konuyu tekrar gündeme getirmek istedim. Aramızdaki ilişkinin tam olarak ne olduğunu sordum bana isim koymak istemediğini bu şekilde mutlu olduğunu beni hayatında istediğini geçmiş ilişkisinden ötürü bu konuda bazı sorunlar yaşadığını söyledi. Buna herhangi bir tepki vermemek benim en büyük hatam oldu sanırım. Üzerine gitmezsem onu baskılamazsam kendini fikren bu ilişkiye daha çok hazır hisseder diye düşündüm ve konuyu bir süre daha açmadım. Sonrasında 7. Ayımızda bir yurtdışı tatili planı ortaya attı. Hala ailesiyle yaşayan ve ona oranla daha az para kazanan bir insan olarak böyle bir tatili aileme bir şekilde açıklamam gerekecekti. Beni hayatında neresine koyduğunu bilemediğim bir insanla tatile gitmek çok tuhaf geldiğinden tekrar konuşmaya çalıştım. Bir ilişki içinde olmadığımızı isimler koymayı sevmediğini söyledi. Ben de bu şartlarda tatile gidemeyeceğimizi söyledim ve bir süre görüşmedik. Görüşmediğimiz süreçte bana yazmaya devam etti. Tekrar konuşmak için bir araya geldiğimizde de o zaman zamana yayalım ben ilişki diyince ciddi şeyler düşünüyorum evlilik fikri beni boğuyor dedi. Ona şu an için evlenmek istemediğimi ama biriyle tatile gideceksem kimle gittiğimi bilmek istediğimi söyledim. Neyse sonuçta o tatile gidildi ve hiç bir sorun yaşamadık. Sorunlar bu tatil dönüşünde başladı genel olarak. İşyerimde ve ailemde yaşadığım bazı sorunlar bana olumsuz yansıyordu ve onla konuşabilmek dertleşebilmek istiyordum ama 3 hafta kadar görüşemedik. En sonunda görüşebildiğimiz gün geldiğinde evinde benim eşyalarımın bulunduğu dolapta bir tampon buldum. Sorun benim tampon kullanmıyor oluşumdu. Gayet sakin bir şekilde bu ne dedim. Ne olduğunu bilmediğini söyledi. Orasının onu evi olduğunu ve o bilmezse kimin bileceğini sordum. Bu bir tampon ve bunu kadınlar kullanır dedim. Evin anahtarını arkadaşıma vermiştim onun getirdiği kadınındır dedi. Bu bana çok saçma ve tuhaf geldi. Benim eşyalarımın arasında oluşu bir mesaj gibiydi. Bunu da söyledim özellikle konmuş gibi neden benim eşyamın içinde ben tamponumu bir yerde unutsam bu klozetin yakınlarında bir yerde olurdu dedim. Önce benimle alay etti ardından da sertleşmeye başladı. Devamlı tartıştık ve tüm o geçmişteki soru işaretlerim bir bir su yüzüne çıktı. Kendini hiç bir şekilde bana açıklamadığı gibi en son tartışmamızda evime kimin gelip kimin gelemeyeceğini sana soracak değilim, kezbanlaşıyorsun beni çok bunaltıyorsun açıkladığım halde anlamıyorsun gibi tepkiler aldım. Karşılığında hiç bir hakaret olmadan hayatındaki öncelik sıralamamın bu olmasından ötürü üzüldüğümü onu bunaltacak bir şey yaptığımı düşünmediğimi. Onu tüm ilişkimşz boyunca sadece 3 kere aradığımı gün içinde 5 satır mesaj yazdığımı aynı şehirde haftada bir kez görüştüğümüzü el ele bile tutuşmadığımızı bundan da bunalıyorsa şişme bir kadınla beraber olmasının uygun olacağını söyledim . Eğer benden bir özür dileyip durumu düzgünce açıklarsa aramızdakç güveni tesis etmeye çalışırsa zaten ona güvenmeye hazır olduğumu söyledim. Ama aldığım cevabın senin istediklerini söylemek istemiyorum olması üzerine bitti diyerek bulunduğumuz yeri terk ettim. Gerçekten çok üzülmüştüm. Bir iki kere beni arayıp yanına dönmem gerektiğini bittiyse bile masadan beraber kalkılması gerektiğini söyledi. Geri döndüm ve bana zaten beraber olamayacağımızı görmüş olduğunu benim çok fevri olduğumu söyledi. Bir kaç gün konuşmadık ve ben aptal gibi yeniden onunla konuşmaya çalıştım. Uzak kalmak istediğini son görüşmemizin kendi açısından çok yıkıcı olduğunu söyledi. Bir kaç gün sonra eşyalarımı almak için evine uğramak istediğimde evine gitmemize izin vermedi. İş yerinden beni aldı ve her şey çok normalmiş gibi yediğimiz yemeğin ortasında benimle ilişki yaşanmayacağını arkadaş olmanın daha iyi olacağını söyledi. Bunu da ben kabul etmedim. Evine gidip eşyalarımı almak istediğimi söyledim. Başka bir görüşmemizde alırsın ne eşya meraklısı çıktın cevabını aldım. Bir kaç gün sonra şehir dışına çıkmam sebebiyle evine geleceğimi eşyalarımı alıp çıkacağımı söyledim. Evde değilim cevabı aldım. Eve gelirsin o zaman diyip gittiğimde gayet sabahtan beri evde olduğunu fark ettim. Son bir kez belki düzgünce konuşabiliriz umuduyla neden böyle yaptığını bir şeyleri çözmek isteyip istemediğini sordum. Konuşmaktan neden hep kaçtığını öğrenmeye çalıştım. Eşyalarımı almamı istemediğini sorunları çözmek istediğini ama beni de görmek istemediğini uzak kalmak istediğini söyledi. Ben de artık hiç bir şeyi çözemeyeceğimizi acı bir şekilde görmüş oldum. Bu süreçte online bir dating uygulamasında profili olduğunu ve seyahat planı yaptığımız süreçte başka kadınlarla eşleşmeye çalıştığını fark ettim. Ayrıca kendisi sebebiyle yaşadığım bir sağlık probleminde de farklı partnerleri olabileceğini fark ettim. Biliyorum bunu sormak çok saçma durum da çok açık ama benim yerimde siz olsanız aylarca süren bu belirsizliğe nasıl tepki verirdiniz. Her şeye rağmen ben seni kimseyle aldatmadım diyen bir insana inanır mıydınız? Konu çok uzun oldu üzgünüm
Elini bile tutmayan adamla yatağa girme bir daha .Açıkçası ben de hayatımda hiç böyle bir insana denk gelmedim. Sevmeyen sevmiyorum seven seviyorum dedi şimdiye kadar. Rastlamadığım hayatımda tanımlamadığım bir tür olduğu için anlayamadım. Yeni anlıyorum. Kimse yeni tanıştığı birine ben senle evlenmek istiyorum her şey ciddi olsun istiyorum gözüyle bakmıyor. Tanımaya anlamaya çalışıyoruz. Ama ben onu son ana kadar tanıyamadım bu kadar basit. Benim de pek çok zor sürecimde yanımda olan ve kendi dertlerini benimle paylaşan bana evini açan her konuda fikrimi alan birine evlenmek istemiyorum ben dedi diye sırtımı dönemedim benim hatam bu oldu hatamın farkındayım.
Hatalar olmasa burada bu kadar konu olmaz. Başkalarının hayatlarına dışardan bakınca hemen görebildiğimiz şeyleri kendi hayatımızda bazen göremeyebiliyoruz.
gönül ilişkilerine ara verdiğim bir dönemdiMeraktah soruyorum yanlış anlamayın niye sevip sevilecek bir adam aramiyorsunuz .
Hayır o kısım yanlış anlaşılmış. İlişki istemiyorum ilişkiler boğucu oluyor dedikten sonra ben iletişimi kestim. Kendi konuşmaya çalıştı. Dedim ki düşüncelerin buysa konuşacak bir şey yok ben bunu yapamam ben kimsenin fuckbuddysi falan olamam öyle bir insan değilim. O da bana dedi ki ben seni zaten öyle bir insan olarak düşünmedim ama ilişkimiz olursa sen bana nerdesin kimlesin diyeceksin arkadaşlarımla görüşmeme karışacaksın gerileceğiz hem evlilik falan isteyeceksin dedi. Şu an için evlenmek istemediğimi kimsenin de arkadaşına gitmesine gelmesine karışacak bir insan olmadığımı ilişkiden kastımın sevgililik olduğunu söyledim. O da tamam ben seni kaybetmek istemiyorum mutluyum ciddileşecekse de zamana yayalım dedi. Beni seviyormusun diye sordum seviyorum dedi. Bu konuşmasını sevgili olalım ama ciddi şeyler için acele etmeyelim gibi algıladım. Sonraki davranışları da en azından son mevzuya kadar bu şekildeydi. Son tartışmada da zaten sevgili olduğumuzu bana neyin yetmediğini saçma sapan kıskançlık yaptığımı falan söyledi. O yüzden anlayamadım. Konu uzun olunca tam aktaramadım sanırım benim hatamOrtada başından beri sizinle ileri gitmek istemeyen bir adam var. Bunu her sorduğunuz zaman size cevap vermiş. Böyle bir cevap aldığınız zaman siz istemiyorsanız eğer bitirmeniz gerekirdi. Hala neyi sorduğunuzu anlamadım. Bu kadar karşı tarafa bırakmamanız lazım ilişki. Onun sınırları var ise sizin de olmalı.
Bu değişik bir kafa yapısı ben pek anlamıyorumgönül ilişkilerine ara verdiğim bir dönemdi
kafam rahat olsun istiyordum
kimseye bağlanmak istemiyordum
hayatımda yeterince uğraşmam gereken şey varken bir de normal ilişkiye ayıracak zamanım da enerjim de yoktu
kafa yormaya değil kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı
Her şeyi geçtim hadi aldatmasını falan da geçtim de madem sizi mutlu edemeyen birisi ile berabersiniz bu da ilişkiyi sonlandırma sebebi değil midir?Bu konuyu yaşadıklarım gerçekten normal mi ve sorun benim algılayış tarzımda mı bunu öğrenmek için açıyorum. Yaklaşık 10 aydır bir ilişki içerisindeyim. Erkek arkadaşım diyorum ama ne olduğu da çok belirsiz bu insanla gayet güzel seviyeli bir flört dönemi geçirmiştik. Gün içinde az da olsa mesajla sohbet edip şakalaşırdık. Kendisi de karakter olarak ciddi bir insan olduğundan öyle cıvık veya laubali bir iletişimimiz hiç bir zaman olmadı. Beraber etkinliklere katıldık sinema tiyatro vs. yemeklere çıktık gayet iyi anlaştığımızı aramızda da bir çekim olduğunu düşünerek kendisine ondan hoşlandığımı ve onun da bu konudaki düşüncelerini öğrenmek istediğimi belirttim tanışmamızın 2. Ayında. Bana benim için o neyse onun hayatında orada durduğumu söylemişti. Bundan sonra da samimiyetimiz giderek arttı. Fakat ortada devamlı adını koyamadığım bir eksiklik vardı. Mesela hiç telefonla konuşmuyorduk, el ele tutuşmuyorduk. Dışarı çıktığımızda samimi durmuyorduk. Sanki iki arkadaş gibiydik. Birbirimize özet hitaplarımız da yoktu. Böyle bir talebim de yoktu ama giderek tuhaf gelmeye başlamıştı. Tanışmamızın 3 ya da 4üncü ayında bu konuyu tekrar gündeme getirmek istedim. Aramızdaki ilişkinin tam olarak ne olduğunu sordum bana isim koymak istemediğini bu şekilde mutlu olduğunu beni hayatında istediğini geçmiş ilişkisinden ötürü bu konuda bazı sorunlar yaşadığını söyledi. Buna herhangi bir tepki vermemek benim en büyük hatam oldu sanırım. Üzerine gitmezsem onu baskılamazsam kendini fikren bu ilişkiye daha çok hazır hisseder diye düşündüm ve konuyu bir süre daha açmadım. Sonrasında 7. Ayımızda bir yurtdışı tatili planı ortaya attı. Hala ailesiyle yaşayan ve ona oranla daha az para kazanan bir insan olarak böyle bir tatili aileme bir şekilde açıklamam gerekecekti. Beni hayatında neresine koyduğunu bilemediğim bir insanla tatile gitmek çok tuhaf geldiğinden tekrar konuşmaya çalıştım. Bir ilişki içinde olmadığımızı isimler koymayı sevmediğini söyledi. Ben de bu şartlarda tatile gidemeyeceğimizi söyledim ve bir süre görüşmedik. Görüşmediğimiz süreçte bana yazmaya devam etti. Tekrar konuşmak için bir araya geldiğimizde de o zaman zamana yayalım ben ilişki diyince ciddi şeyler düşünüyorum evlilik fikri beni boğuyor dedi. Ona şu an için evlenmek istemediğimi ama biriyle tatile gideceksem kimle gittiğimi bilmek istediğimi söyledim. Neyse sonuçta o tatile gidildi ve hiç bir sorun yaşamadık. Sorunlar bu tatil dönüşünde başladı genel olarak. İşyerimde ve ailemde yaşadığım bazı sorunlar bana olumsuz yansıyordu ve onla konuşabilmek dertleşebilmek istiyordum ama 3 hafta kadar görüşemedik. En sonunda görüşebildiğimiz gün geldiğinde evinde benim eşyalarımın bulunduğu dolapta bir tampon buldum. Sorun benim tampon kullanmıyor oluşumdu. Gayet sakin bir şekilde bu ne dedim. Ne olduğunu bilmediğini söyledi. Orasının onu evi olduğunu ve o bilmezse kimin bileceğini sordum. Bu bir tampon ve bunu kadınlar kullanır dedim. Evin anahtarını arkadaşıma vermiştim onun getirdiği kadınındır dedi. Bu bana çok saçma ve tuhaf geldi. Benim eşyalarımın arasında oluşu bir mesaj gibiydi. Bunu da söyledim özellikle konmuş gibi neden benim eşyamın içinde ben tamponumu bir yerde unutsam bu klozetin yakınlarında bir yerde olurdu dedim. Önce benimle alay etti ardından da sertleşmeye başladı. Devamlı tartıştık ve tüm o geçmişteki soru işaretlerim bir bir su yüzüne çıktı. Kendini hiç bir şekilde bana açıklamadığı gibi en son tartışmamızda evime kimin gelip kimin gelemeyeceğini sana soracak değilim, kezbanlaşıyorsun beni çok bunaltıyorsun açıkladığım halde anlamıyorsun gibi tepkiler aldım. Karşılığında hiç bir hakaret olmadan hayatındaki öncelik sıralamamın bu olmasından ötürü üzüldüğümü onu bunaltacak bir şey yaptığımı düşünmediğimi. Onu tüm ilişkimşz boyunca sadece 3 kere aradığımı gün içinde 5 satır mesaj yazdığımı aynı şehirde haftada bir kez görüştüğümüzü el ele bile tutuşmadığımızı bundan da bunalıyorsa şişme bir kadınla beraber olmasının uygun olacağını söyledim . Eğer benden bir özür dileyip durumu düzgünce açıklarsa aramızdakç güveni tesis etmeye çalışırsa zaten ona güvenmeye hazır olduğumu söyledim. Ama aldığım cevabın senin istediklerini söylemek istemiyorum olması üzerine bitti diyerek bulunduğumuz yeri terk ettim. Gerçekten çok üzülmüştüm. Bir iki kere beni arayıp yanına dönmem gerektiğini bittiyse bile masadan beraber kalkılması gerektiğini söyledi. Geri döndüm ve bana zaten beraber olamayacağımızı görmüş olduğunu benim çok fevri olduğumu söyledi. Bir kaç gün konuşmadık ve ben aptal gibi yeniden onunla konuşmaya çalıştım. Uzak kalmak istediğini son görüşmemizin kendi açısından çok yıkıcı olduğunu söyledi. Bir kaç gün sonra eşyalarımı almak için evine uğramak istediğimde evine gitmemize izin vermedi. İş yerinden beni aldı ve her şey çok normalmiş gibi yediğimiz yemeğin ortasında benimle ilişki yaşanmayacağını arkadaş olmanın daha iyi olacağını söyledi. Bunu da ben kabul etmedim. Evine gidip eşyalarımı almak istediğimi söyledim. Başka bir görüşmemizde alırsın ne eşya meraklısı çıktın cevabını aldım. Bir kaç gün sonra şehir dışına çıkmam sebebiyle evine geleceğimi eşyalarımı alıp çıkacağımı söyledim. Evde değilim cevabı aldım. Eve gelirsin o zaman diyip gittiğimde gayet sabahtan beri evde olduğunu fark ettim. Son bir kez belki düzgünce konuşabiliriz umuduyla neden böyle yaptığını bir şeyleri çözmek isteyip istemediğini sordum. Konuşmaktan neden hep kaçtığını öğrenmeye çalıştım. Eşyalarımı almamı istemediğini sorunları çözmek istediğini ama beni de görmek istemediğini uzak kalmak istediğini söyledi. Ben de artık hiç bir şeyi çözemeyeceğimizi acı bir şekilde görmüş oldum. Bu süreçte online bir dating uygulamasında profili olduğunu ve seyahat planı yaptığımız süreçte başka kadınlarla eşleşmeye çalıştığını fark ettim. Ayrıca kendisi sebebiyle yaşadığım bir sağlık probleminde de farklı partnerleri olabileceğini fark ettim. Biliyorum bunu sormak çok saçma durum da çok açık ama benim yerimde siz olsanız aylarca süren bu belirsizliğe nasıl tepki verirdiniz. Her şeye rağmen ben seni kimseyle aldatmadım diyen bir insana inanır mıydınız? Konu çok uzun oldu üzgünüm.
Tabii ki öyledir. İlişki mevzusunun ikimizce farklı tanımlanması haricinde bir mutsuzluğumuz olmamıştı açıkçası. Bana olabildiğince vakit ayırmaya çalışan bir insandı. Yıpratıcı bir işi vardı ağır sorumlulukları vardı buna rağmen 24 saat nöbetten çıkıp benimle sinemaya gelirdi. Bazen uyurdu orda hatta. Ben bir örnek hatırlamıyorum ki ben onunla görüşmek istediğimde bahane bulduğu ya da yazdığımda cevap vermediği. Ama aramızdaki şeylere net bir ad koymak istesem kaçtı, tam tamam dedi sevgililik ilişki bilmemne kısa süre sonra tamponu buldum zaten.Her şeyi geçtim hadi aldatmasını falan da geçtim de madem sizi mutlu edemeyen birisi ile berabersiniz bu da ilişkiyi sonlandırma sebebi değil midir?
hazır hissetmeme psikolojisini nasıl anlatsam kiBu değişik bir kafa yapısı ben pek anlamıyorum
Diyelim ki artık hazır hissediyorsun peki öyle birini bulabilecej misin
Bu Gönül isleri biraz şeye benziyor beyaz bir ayakkabı alayım diye çıkarsın bulamazsın ama aniden vitrinde gördüğün o beyaz ayakkabiya vurulup alırsın yada almazsan pişman olursun.
Mantıklı mantıksız bir durum bence
Hayatı akışa bırakmak lazım.hazır hissetmeme psikolojisini nasıl anlatsam ki
benim bazı dönemlerim oluyor, atıyorum ilişkim bitmiştir, kimseye güvenim kalmamıştır, ilişki beni yorduğu için yorgunumdur vs
o dönemlerde kimseye farklı gözle bakamıyorum
öyle dönemlerimde de kimseye vurulmadım açıkçası
kendimi iyileştirme dönemimi tamamladığımda biraz etrafa karışıyorum, farklı ortamlara giriyorum
yani aşka açık olma hali ve aşka kapalı olma hali gibi düşünün
bilemiyorum belki aşka kapalıyken de aşık olabilirim hayat bu, hiç başıma gelmemesi asla gelmeyeceği anlamı taşımıyor
kapalı olduğum bir dönemde elimin altında yorumda bahsettiğim tarzda biri vardı
onunla zaman geçirdim
onunla takılmaca ilişkim devam ederken karşıma vurulacağım tarzda biri çıkmadı
çıksaydı takılmacayı sonlandırıp vurulduğum kişiye kanalize olurdum