slm, p1t1rc1k..
Kendime göre açık yazdım ama, anlaşılamamışım ilginç. Evlenecek, ıstanbul'a gelin gidecekmişsiniz.Allah yolunuzu açık etsin öncelikle.Hayal ettiğiniz herşeyi görmenizi dilerim. Hep bu şekilde evlendik gurbete gittik. ılk başlarda gerçekten insanı zorluyor bu durum. Yani yakın çevrenizden, memleketinizden kopmaktan bahsediyorum. Buna kendinizi hazırlarsanız çok etkilenmezsiniz diye düşünüyorum.Aslında evlilik kadın için zaten başlı başına bir değişim, yakında olsak bu böyle-uzakta olsak böyle, dünyamız 180 derece değişiyor.
Beni ailemden ayrılıp gurbete gitmek çok zorlamadı esasında. Bana zor gelen çevre edinememek, arkadaşsızlık oldu. Ve yıllar içinde (11 yıllık evliyim), kendi kendime yetmeyi, kimseden yardım almadan ayaklarımın üzerinde durmayı öğrendim. Ve buna çoook alıştım. Şimdi sıkıntım, yarın öbürgün yerleşik bir hayata geçersek, bir yere yerleşirsek, anne-baba ve akrabalarımız hayatımıza karışacak birşekilde...ışte o zaman ne yapacağım bilemiyorum.
Size ne, siz ne karışıyorsunuz diyemeyeceğim... ama öte yandan benim kurduğum düzeni değiştirmelerine de seyirci kalamayacağım. Eşim emekli olduğunde kendi memleketine yerleşmek istiyor. Bense hiç taraftar değilim buna. Kendi memketime de gitmeyi hiç düşünmedim. Ortalarda bir memleket olmalı diyorum hep içimden. Çünkü büyüklerle şu saatten sonra bir yerde yaşayamam. Burada bir sürü arkadaş, kaynana-elti-görümce-vs diye yazıp duruyor. Kimse aileler ile beraber olmaktan hoşnut değil. Hele benim gibi yalnızlığa alışan biri için bu durum, hiiiç hoş değil.
Nişanlı iken ben sizin gibi 'acaba vazmıgeçsem' hiç demedim, çünkü eşimin mesleğinden dolayı uzaklarda olmak zorundayız bunu biliyordum ve bu benim için güzel bir şeydi. Çok aileye düşkün, çok bağlı bir kimse değildim zaten. (Ama annelik kişiyi değiştiriyor, duygusallaşıyor insan ve ana-babayı arıyor zamanla.)
Size yaşamadığım birşeyi anlatamam ama, tek tavsiyem olabilir evlilik arifesinde. Gelecekte benim konumuma gelirmisiniz bilmiyorum. Eğer böyle bişey var ise şimdiden nişanlınız ile oturup konuşun ve anlaşın derim. Gelecekte neler olur biter, zamanın size getirecekleri neler olur...tüm bunları konuşup anlaşın. Zira zaman öyle hızlı geçiyor ki, koşturuyor. Yıllar geçiyor ve birsürü düşünce çıkıyor önünüze. Benim gibi 'şimdi ne yapacağım' demenizi istemem. Bir takım sözler alın nişanlınızdan ve yarın gerektiğinde bunları ona hatırlatın. Çünkü nişanlılıktaki gibi olmuyor evlenince çoğu erkek. Bu da bizim erkeklerimizin gerçeği malesef... aklınzın bir kenarında olsun istedim.
Size bol şans ve mutluluklar dilerim.
Kendime göre açık yazdım ama, anlaşılamamışım ilginç. Evlenecek, ıstanbul'a gelin gidecekmişsiniz.Allah yolunuzu açık etsin öncelikle.Hayal ettiğiniz herşeyi görmenizi dilerim. Hep bu şekilde evlendik gurbete gittik. ılk başlarda gerçekten insanı zorluyor bu durum. Yani yakın çevrenizden, memleketinizden kopmaktan bahsediyorum. Buna kendinizi hazırlarsanız çok etkilenmezsiniz diye düşünüyorum.Aslında evlilik kadın için zaten başlı başına bir değişim, yakında olsak bu böyle-uzakta olsak böyle, dünyamız 180 derece değişiyor.
Beni ailemden ayrılıp gurbete gitmek çok zorlamadı esasında. Bana zor gelen çevre edinememek, arkadaşsızlık oldu. Ve yıllar içinde (11 yıllık evliyim), kendi kendime yetmeyi, kimseden yardım almadan ayaklarımın üzerinde durmayı öğrendim. Ve buna çoook alıştım. Şimdi sıkıntım, yarın öbürgün yerleşik bir hayata geçersek, bir yere yerleşirsek, anne-baba ve akrabalarımız hayatımıza karışacak birşekilde...ışte o zaman ne yapacağım bilemiyorum.
Size ne, siz ne karışıyorsunuz diyemeyeceğim... ama öte yandan benim kurduğum düzeni değiştirmelerine de seyirci kalamayacağım. Eşim emekli olduğunde kendi memleketine yerleşmek istiyor. Bense hiç taraftar değilim buna. Kendi memketime de gitmeyi hiç düşünmedim. Ortalarda bir memleket olmalı diyorum hep içimden. Çünkü büyüklerle şu saatten sonra bir yerde yaşayamam. Burada bir sürü arkadaş, kaynana-elti-görümce-vs diye yazıp duruyor. Kimse aileler ile beraber olmaktan hoşnut değil. Hele benim gibi yalnızlığa alışan biri için bu durum, hiiiç hoş değil.
Nişanlı iken ben sizin gibi 'acaba vazmıgeçsem' hiç demedim, çünkü eşimin mesleğinden dolayı uzaklarda olmak zorundayız bunu biliyordum ve bu benim için güzel bir şeydi. Çok aileye düşkün, çok bağlı bir kimse değildim zaten. (Ama annelik kişiyi değiştiriyor, duygusallaşıyor insan ve ana-babayı arıyor zamanla.)
Size yaşamadığım birşeyi anlatamam ama, tek tavsiyem olabilir evlilik arifesinde. Gelecekte benim konumuma gelirmisiniz bilmiyorum. Eğer böyle bişey var ise şimdiden nişanlınız ile oturup konuşun ve anlaşın derim. Gelecekte neler olur biter, zamanın size getirecekleri neler olur...tüm bunları konuşup anlaşın. Zira zaman öyle hızlı geçiyor ki, koşturuyor. Yıllar geçiyor ve birsürü düşünce çıkıyor önünüze. Benim gibi 'şimdi ne yapacağım' demenizi istemem. Bir takım sözler alın nişanlınızdan ve yarın gerektiğinde bunları ona hatırlatın. Çünkü nişanlılıktaki gibi olmuyor evlenince çoğu erkek. Bu da bizim erkeklerimizin gerçeği malesef... aklınzın bir kenarında olsun istedim.
Size bol şans ve mutluluklar dilerim.