- 16 Eylül 2021
- 628
- 1.585
- 63
18 yaşının altında zorla evlendirilen? Bu devletin polisi sana karşı mı? Memurun karşısında hayır diyemedin mi? Sığınma evi var. Gerçi o yaşta yetimhane olur. 2 çocuk da zorla mı yapıldı? O zaman git polise ben bu adamdan şikayetçiyim bu çocuklar da t.vuz urunu de.Zorla evlendirildim aile tarafından keşke önce sorup sonra yargılasanız :)
Adam sizinle konuşmuyorki. Atanmadyo bekleyen bekar bir kadınla konuşuyor. Allah akıl fikir versin. İki çocukla bunlara fırsat bulmanız da ayrı enteresan.Hanımlar öncelikle merhaba.
Önceki konumdan bilenler bilir çok erken yaşta evlenmek zorunda kalan 5 ve 2 yaşında olmak üzere 2 çocuk sahibi olan 22 yaşında bi kadınım. Daha önce defalarca kez aldatıldım. Artık dayanamayacak raddeye geldim defalarca ama maalesef ne arkamda duran bi ailem nede ekonomik özgürlüğüm var. Şuan da eşimle aynı evin içinde 2 yabancı gibiyiz. Ciddi mana da öyle son 3-4 aydır cinsel birlikteliği bırakın birbirimizin yüzüne bakmıyoruz. Oturup ilk kez düzgünce konuştuk, sevgimizin bittiği konusunda hem fikiriz, kendisi Mayıs ayında şehir dışına çalışmaya çıkacak, ve çocuklarımız biraz daha büyüyene kadar bekleyeceğiz beraber. Çünkü kendi ailesi de çocukları bu denli küçükken boşanmasını asla kabul etmiyor. Şehir dışında çalışacak, aynı zamanda hayatını bekar bi erkekmiş gibi sürdürecek, bununda gayet bilincindeyim ve inanınki zerre umrunda değil çünkü gerçekten manevi olarak bitmiş bi evlilik. Anlayacağınız aynı evin içinde zaman deviren 2 ev arkadaşı gibi bişey olduk. Lütfen cinsellik olmadan olmaz aynı evdesiniz demeyin çünkü kendisi bu ihtiyacını dışarı da karşılıyor zaten . :) şimdi anlatacağım bu olayda beni yargılayabilirsiniz çok da haklısınız ama lütfen bana bı akıl verin. Kendimi çok kötü hissediyorum.
Size danışmak istediğim konu ise ;
Bu duygusal boşluk esnasında sosyal medya üzerin tesadüfen biriyle tanıştım. Sohbeti güzeldi sardı, normal bi şekilde konuşmaya başladık ama ben sohbetimizin kalıcı olacağını düşünmediğimden sohbetin başında bikaç yalan söylemiş bulundum, üniversiteyi bitirdiğimi ve bu aralar atanmayı beklediğimi söyledim tanıştığım kişiye. Bu arada uzak mesafe, aynı şehirde değiliz.
Her neyse hanımlar gerçekten ilk kez başıma böylesi bi durum geldi ve birden bire kendimi sürekli onunla konuşurken buldum. Aynı yaştayız kendisiyle, gün içinde sıkça konuşmaya başladık. Günün çoğu saati konuşuyoruz hatta. Çalışmasına rağmen bulduğu en ufak fırsatta bana yazar, erkenden uyanmasına rağmen benimle gece yarılarına kadar konuşur, sohbeti bırakmak istemediğini söyler hep .Sohbeti, ilgisi ve tavırları o kadar nazik o kadar hoş ki anlatamam size. İkimizde ortada açıkça bişeyler yokken bi flört döneminin içinde bulduk kendimizi. Gerçekten hanımlar birden bire oldu ikimizde anlayamadık. Şuan konuşalı 1 ay oluyor ve bana verdiği değeri o kadar net hissediyorum ki, evet belkide göründüğü gibi değildir bilemiyorum ama bunca sene gördüğüm değersizlik hissinden olsa gerek şuan kendimi çok mutlu ve değerli hissediyorum. Misal daha konuştuğumuz ilk günlerde severek okuduğum bi seriden bahsetmiştim kendisine ve 3 hafta sonra sevgililer gününde kendisi okuduğum serinin henüz almadığım kitabını almış, ve yine laf arasında kuzey yıldızını çok sevdiğimi öğrenmiş ve onunda kolyesiyle beraber güzel bi kutu yapıp hediye olarak gönderdi. Çok güzel el emeği yazılmış notlarla beraber.
Ama ne yazık ki şuanki durumumdan bi haber. Ramazan sonrası bulunduğum şehire gelip benimle buluşma hayalleri kuruyor. Hatta atanacağımı sandığı için, hep olduğum şehire yakın gelebilsen keşke sürekli yanında olacağım, vs diyor. Gerçekten çok anlayışlı ılımlı biri. Yaşadıklarımı bilmediği için, ben sürekli en ufak hata dahi denmeyecek sebeplerden konuşmayı kesmeye çalıştım çünkü vicdanım asla rahat değildi ama asla bırakmadı( bırakmadı derken kesinlikle zorlama veyahut rahatsızlık vererek değil) sürekli en güzel şekilde gönlümü almaya çalıştı ve ben alıkoyamayıp tekrar konuşmaya başladım. Kendisinin daha önce birkaç kısa flört deneyimi dışında kızlarla bi bağı olmamış, onun için ilkim ve bunada eminim davranışlarından fark edebiliyorum ben ise evliliği maneviyen bitmiş ama ne yazık ki resmiyette devam ediyor olan 2 çocuklu bir kadınŞuan konuşmayı kesmeyi düşünüyorum çünkü beni sevmeye başladığının farkındayım o kadar vicdan azabı çekiyorum ki, sırf güzel duygular hissediyorum diye ona karşı yaptığım bencillik aklıma geldikçe kahroluyorum. Ama şuan konuşmayı bitirmek için herhangi bi sebepte yok, o kadar dikkat ediyor ki her bir kelimesine beni kırmamak için. Ama ben de bu şekilde devam edemiyorum evet sevdiği insan yine benim, karakterim, dış görünüşüm herşey aynı fakat söylenmeyen gerçekler var ortada.
Bilmiyorum hanımlar, çok erken yaşta evlenmek zorunda kaldığım ve bu evlilik de tam manasıyla hayatımı kararttığı için mi yoksa başka bi sebepten mi bilmiyorum ama bi anlık gaflete kapıldım, bırakamadım. Kendimi de karşı tarafa olduğum kişi değil de olmak istediğim kişi olarak aktardım hep. Yaşadığım değil de hayalini kurmuş olduğum hayatı hayatımmış gibi anlattım.
Kınanılmayacak gibi değil farkındayım ama lütfen kınamadan bana bir akıl verin
Sizce napmalıyım hanımlar ?
Konuşmayı ne şekilde kesmeyelim ?
Karşı tarafı incitmeden yada olabilecek en az seviye de inciterek bu konuşmayı nasıl kesebilirim ?
Hanımlar öncelikle merhaba.
Önceki konumdan bilenler bilir çok erken yaşta evlenmek zorunda kalan 5 ve 2 yaşında olmak üzere 2 çocuk sahibi olan 22 yaşında bi kadınım. Daha önce defalarca kez aldatıldım. Artık dayanamayacak raddeye geldim defalarca ama maalesef ne arkamda duran bi ailem nede ekonomik özgürlüğüm var. Şuan da eşimle aynı evin içinde 2 yabancı gibiyiz. Ciddi mana da öyle son 3-4 aydır cinsel birlikteliği bırakın birbirimizin yüzüne bakmıyoruz. Oturup ilk kez düzgünce konuştuk, sevgimizin bittiği konusunda hem fikiriz, kendisi Mayıs ayında şehir dışına çalışmaya çıkacak, ve çocuklarımız biraz daha büyüyene kadar bekleyeceğiz beraber. Çünkü kendi ailesi de çocukları bu denli küçükken boşanmasını asla kabul etmiyor. Şehir dışında çalışacak, aynı zamanda hayatını bekar bi erkekmiş gibi sürdürecek, bununda gayet bilincindeyim ve inanınki zerre umrunda değil çünkü gerçekten manevi olarak bitmiş bi evlilik. Anlayacağınız aynı evin içinde zaman deviren 2 ev arkadaşı gibi bişey olduk. Lütfen cinsellik olmadan olmaz aynı evdesiniz demeyin çünkü kendisi bu ihtiyacını dışarı da karşılıyor zaten . :) şimdi anlatacağım bu olayda beni yargılayabilirsiniz çok da haklısınız ama lütfen bana bı akıl verin. Kendimi çok kötü hissediyorum.
Size danışmak istediğim konu ise ;
Bu duygusal boşluk esnasında sosyal medya üzerin tesadüfen biriyle tanıştım. Sohbeti güzeldi sardı, normal bi şekilde konuşmaya başladık ama ben sohbetimizin kalıcı olacağını düşünmediğimden sohbetin başında bikaç yalan söylemiş bulundum, üniversiteyi bitirdiğimi ve bu aralar atanmayı beklediğimi söyledim tanıştığım kişiye. Bu arada uzak mesafe, aynı şehirde değiliz.
Her neyse hanımlar gerçekten ilk kez başıma böylesi bi durum geldi ve birden bire kendimi sürekli onunla konuşurken buldum. Aynı yaştayız kendisiyle, gün içinde sıkça konuşmaya başladık. Günün çoğu saati konuşuyoruz hatta. Çalışmasına rağmen bulduğu en ufak fırsatta bana yazar, erkenden uyanmasına rağmen benimle gece yarılarına kadar konuşur, sohbeti bırakmak istemediğini söyler hep .Sohbeti, ilgisi ve tavırları o kadar nazik o kadar hoş ki anlatamam size. İkimizde ortada açıkça bişeyler yokken bi flört döneminin içinde bulduk kendimizi. Gerçekten hanımlar birden bire oldu ikimizde anlayamadık. Şuan konuşalı 1 ay oluyor ve bana verdiği değeri o kadar net hissediyorum ki, evet belkide göründüğü gibi değildir bilemiyorum ama bunca sene gördüğüm değersizlik hissinden olsa gerek şuan kendimi çok mutlu ve değerli hissediyorum. Misal daha konuştuğumuz ilk günlerde severek okuduğum bi seriden bahsetmiştim kendisine ve 3 hafta sonra sevgililer gününde kendisi okuduğum serinin henüz almadığım kitabını almış, ve yine laf arasında kuzey yıldızını çok sevdiğimi öğrenmiş ve onunda kolyesiyle beraber güzel bi kutu yapıp hediye olarak gönderdi. Çok güzel el emeği yazılmış notlarla beraber.
Ama ne yazık ki şuanki durumumdan bi haber. Ramazan sonrası bulunduğum şehire gelip benimle buluşma hayalleri kuruyor. Hatta atanacağımı sandığı için, hep olduğum şehire yakın gelebilsen keşke sürekli yanında olacağım, vs diyor. Gerçekten çok anlayışlı ılımlı biri. Yaşadıklarımı bilmediği için, ben sürekli en ufak hata dahi denmeyecek sebeplerden konuşmayı kesmeye çalıştım çünkü vicdanım asla rahat değildi ama asla bırakmadı( bırakmadı derken kesinlikle zorlama veyahut rahatsızlık vererek değil) sürekli en güzel şekilde gönlümü almaya çalıştı ve ben alıkoyamayıp tekrar konuşmaya başladım. Kendisinin daha önce birkaç kısa flört deneyimi dışında kızlarla bi bağı olmamış, onun için ilkim ve bunada eminim davranışlarından fark edebiliyorum ben ise evliliği maneviyen bitmiş ama ne yazık ki resmiyette devam ediyor olan 2 çocuklu bir kadınŞuan konuşmayı kesmeyi düşünüyorum çünkü beni sevmeye başladığının farkındayım o kadar vicdan azabı çekiyorum ki, sırf güzel duygular hissediyorum diye ona karşı yaptığım bencillik aklıma geldikçe kahroluyorum. Ama şuan konuşmayı bitirmek için herhangi bi sebepte yok, o kadar dikkat ediyor ki her bir kelimesine beni kırmamak için. Ama ben de bu şekilde devam edemiyorum evet sevdiği insan yine benim, karakterim, dış görünüşüm herşey aynı fakat söylenmeyen gerçekler var ortada.
Bilmiyorum hanımlar, çok erken yaşta evlenmek zorunda kaldığım ve bu evlilik de tam manasıyla hayatımı kararttığı için mi yoksa başka bi sebepten mi bilmiyorum ama bi anlık gaflete kapıldım, bırakamadım. Kendimi de karşı tarafa olduğum kişi değil de olmak istediğim kişi olarak aktardım hep. Yaşadığım değil de hayalini kurmuş olduğum hayatı hayatımmış gibi anlattım.
Kınanılmayacak gibi değil farkındayım ama lütfen kınamadan bana bir akıl verin
Sizce napmalıyım hanımlar ?
Konuşmayı ne şekilde kesmeyelim ?
Karşı tarafı incitmeden yada olabilecek en az seviye de inciterek bu konuşmayı nasıl kesebilirim ?
Çünkü kendi ailesi de çocukları bu denli küçükken boşanmasını asla kabul etmiyor. Şehir dışında çalışacak, aynı zamanda hayatını bekar bi erkekmiş gibi sürdürecek,
Düşünün yaşınız 5. Ananız başka adamla konuşmak için elinde telefon. Sizin belki en tatlı zamanlarınız. Ama ananızın derdi yeni koca.Adam sizinle konuşmuyorki. Atanmadyo bekleyen bekar bir kadınla konuşuyor. Allah akıl fikir versin. İki çocukla bunlara fırsat bulmanız da ayrı enteresan.
Öncelikle sizinle yaşıt olan daha 22 yaşında yani o kırılma noktası dediğimiz 24-25 yaşa bile gelmemiş bir erkek ile neden konuşma başlattınız? 22 yaşındaki bir genç 2-5 yaşındaki çocukların sorumluluklarıni alabilecek mi? Bir evi ya da kadını çekip çevirecek kıvamda olabilir mi?Hanımlar öncelikle merhaba.
Önceki konumdan bilenler bilir çok erken yaşta evlenmek zorunda kalan 5 ve 2 yaşında olmak üzere 2 çocuk sahibi olan 22 yaşında bi kadınım. Daha önce defalarca kez aldatıldım. Artık dayanamayacak raddeye geldim defalarca ama maalesef ne arkamda duran bi ailem nede ekonomik özgürlüğüm var. Şuan da eşimle aynı evin içinde 2 yabancı gibiyiz. Ciddi mana da öyle son 3-4 aydır cinsel birlikteliği bırakın birbirimizin yüzüne bakmıyoruz. Oturup ilk kez düzgünce konuştuk, sevgimizin bittiği konusunda hem fikiriz, kendisi Mayıs ayında şehir dışına çalışmaya çıkacak, ve çocuklarımız biraz daha büyüyene kadar bekleyeceğiz beraber. Çünkü kendi ailesi de çocukları bu denli küçükken boşanmasını asla kabul etmiyor. Şehir dışında çalışacak, aynı zamanda hayatını bekar bi erkekmiş gibi sürdürecek, bununda gayet bilincindeyim ve inanınki zerre umrunda değil çünkü gerçekten manevi olarak bitmiş bi evlilik. Anlayacağınız aynı evin içinde zaman deviren 2 ev arkadaşı gibi bişey olduk. Lütfen cinsellik olmadan olmaz aynı evdesiniz demeyin çünkü kendisi bu ihtiyacını dışarı da karşılıyor zaten . :) şimdi anlatacağım bu olayda beni yargılayabilirsiniz çok da haklısınız ama lütfen bana bı akıl verin. Kendimi çok kötü hissediyorum.
Size danışmak istediğim konu ise ;
Bu duygusal boşluk esnasında sosyal medya üzerin tesadüfen biriyle tanıştım. Sohbeti güzeldi sardı, normal bi şekilde konuşmaya başladık ama ben sohbetimizin kalıcı olacağını düşünmediğimden sohbetin başında bikaç yalan söylemiş bulundum, üniversiteyi bitirdiğimi ve bu aralar atanmayı beklediğimi söyledim tanıştığım kişiye. Bu arada uzak mesafe, aynı şehirde değiliz.
Her neyse hanımlar gerçekten ilk kez başıma böylesi bi durum geldi ve birden bire kendimi sürekli onunla konuşurken buldum. Aynı yaştayız kendisiyle, gün içinde sıkça konuşmaya başladık. Günün çoğu saati konuşuyoruz hatta. Çalışmasına rağmen bulduğu en ufak fırsatta bana yazar, erkenden uyanmasına rağmen benimle gece yarılarına kadar konuşur, sohbeti bırakmak istemediğini söyler hep .Sohbeti, ilgisi ve tavırları o kadar nazik o kadar hoş ki anlatamam size. İkimizde ortada açıkça bişeyler yokken bi flört döneminin içinde bulduk kendimizi. Gerçekten hanımlar birden bire oldu ikimizde anlayamadık. Şuan konuşalı 1 ay oluyor ve bana verdiği değeri o kadar net hissediyorum ki, evet belkide göründüğü gibi değildir bilemiyorum ama bunca sene gördüğüm değersizlik hissinden olsa gerek şuan kendimi çok mutlu ve değerli hissediyorum. Misal daha konuştuğumuz ilk günlerde severek okuduğum bi seriden bahsetmiştim kendisine ve 3 hafta sonra sevgililer gününde kendisi okuduğum serinin henüz almadığım kitabını almış, ve yine laf arasında kuzey yıldızını çok sevdiğimi öğrenmiş ve onunda kolyesiyle beraber güzel bi kutu yapıp hediye olarak gönderdi. Çok güzel el emeği yazılmış notlarla beraber.
Ama ne yazık ki şuanki durumumdan bi haber. Ramazan sonrası bulunduğum şehire gelip benimle buluşma hayalleri kuruyor. Hatta atanacağımı sandığı için, hep olduğum şehire yakın gelebilsen keşke sürekli yanında olacağım, vs diyor. Gerçekten çok anlayışlı ılımlı biri. Yaşadıklarımı bilmediği için, ben sürekli en ufak hata dahi denmeyecek sebeplerden konuşmayı kesmeye çalıştım çünkü vicdanım asla rahat değildi ama asla bırakmadı( bırakmadı derken kesinlikle zorlama veyahut rahatsızlık vererek değil) sürekli en güzel şekilde gönlümü almaya çalıştı ve ben alıkoyamayıp tekrar konuşmaya başladım. Kendisinin daha önce birkaç kısa flört deneyimi dışında kızlarla bi bağı olmamış, onun için ilkim ve bunada eminim davranışlarından fark edebiliyorum ben ise evliliği maneviyen bitmiş ama ne yazık ki resmiyette devam ediyor olan 2 çocuklu bir kadınŞuan konuşmayı kesmeyi düşünüyorum çünkü beni sevmeye başladığının farkındayım o kadar vicdan azabı çekiyorum ki, sırf güzel duygular hissediyorum diye ona karşı yaptığım bencillik aklıma geldikçe kahroluyorum. Ama şuan konuşmayı bitirmek için herhangi bi sebepte yok, o kadar dikkat ediyor ki her bir kelimesine beni kırmamak için. Ama ben de bu şekilde devam edemiyorum evet sevdiği insan yine benim, karakterim, dış görünüşüm herşey aynı fakat söylenmeyen gerçekler var ortada.
Bilmiyorum hanımlar, çok erken yaşta evlenmek zorunda kaldığım ve bu evlilik de tam manasıyla hayatımı kararttığı için mi yoksa başka bi sebepten mi bilmiyorum ama bi anlık gaflete kapıldım, bırakamadım. Kendimi de karşı tarafa olduğum kişi değil de olmak istediğim kişi olarak aktardım hep. Yaşadığım değil de hayalini kurmuş olduğum hayatı hayatımmış gibi anlattım.
Kınanılmayacak gibi değil farkındayım ama lütfen kınamadan bana bir akıl verin
Sizce napmalıyım hanımlar ?
Konuşmayı ne şekilde kesmeyelim ?
Karşı tarafı incitmeden yada olabilecek en az seviye de inciterek bu konuşmayı nasıl kesebilirim ?
Çok büyük hata yapıyorsun direkt konuşmayı kes. Gizlediğin gerçekler ufak tefek şeyler değil ve eninde sonunda ortaya çıkacaklar. Çıktığı zamanda beni bir şekilde affeder hayallerine kapılıyorsan karşındaki de 22 yaşında bir çocuk ve 2 çocuklu hâlâ evli olan bi kadını kaldıramaz. Daha fazla birbirinize bağlanmadan ilişkiyi bitir.Hanımlar öncelikle merhaba.
Önceki konumdan bilenler bilir çok erken yaşta evlenmek zorunda kalan 5 ve 2 yaşında olmak üzere 2 çocuk sahibi olan 22 yaşında bi kadınım. Daha önce defalarca kez aldatıldım. Artık dayanamayacak raddeye geldim defalarca ama maalesef ne arkamda duran bi ailem nede ekonomik özgürlüğüm var. Şuan da eşimle aynı evin içinde 2 yabancı gibiyiz. Ciddi mana da öyle son 3-4 aydır cinsel birlikteliği bırakın birbirimizin yüzüne bakmıyoruz. Oturup ilk kez düzgünce konuştuk, sevgimizin bittiği konusunda hem fikiriz, kendisi Mayıs ayında şehir dışına çalışmaya çıkacak, ve çocuklarımız biraz daha büyüyene kadar bekleyeceğiz beraber. Çünkü kendi ailesi de çocukları bu denli küçükken boşanmasını asla kabul etmiyor. Şehir dışında çalışacak, aynı zamanda hayatını bekar bi erkekmiş gibi sürdürecek, bununda gayet bilincindeyim ve inanınki zerre umrunda değil çünkü gerçekten manevi olarak bitmiş bi evlilik. Anlayacağınız aynı evin içinde zaman deviren 2 ev arkadaşı gibi bişey olduk. Lütfen cinsellik olmadan olmaz aynı evdesiniz demeyin çünkü kendisi bu ihtiyacını dışarı da karşılıyor zaten . :) şimdi anlatacağım bu olayda beni yargılayabilirsiniz çok da haklısınız ama lütfen bana bı akıl verin. Kendimi çok kötü hissediyorum.
Size danışmak istediğim konu ise ;
Bu duygusal boşluk esnasında sosyal medya üzerin tesadüfen biriyle tanıştım. Sohbeti güzeldi sardı, normal bi şekilde konuşmaya başladık ama ben sohbetimizin kalıcı olacağını düşünmediğimden sohbetin başında bikaç yalan söylemiş bulundum, üniversiteyi bitirdiğimi ve bu aralar atanmayı beklediğimi söyledim tanıştığım kişiye. Bu arada uzak mesafe, aynı şehirde değiliz.
Her neyse hanımlar gerçekten ilk kez başıma böylesi bi durum geldi ve birden bire kendimi sürekli onunla konuşurken buldum. Aynı yaştayız kendisiyle, gün içinde sıkça konuşmaya başladık. Günün çoğu saati konuşuyoruz hatta. Çalışmasına rağmen bulduğu en ufak fırsatta bana yazar, erkenden uyanmasına rağmen benimle gece yarılarına kadar konuşur, sohbeti bırakmak istemediğini söyler hep .Sohbeti, ilgisi ve tavırları o kadar nazik o kadar hoş ki anlatamam size. İkimizde ortada açıkça bişeyler yokken bi flört döneminin içinde bulduk kendimizi. Gerçekten hanımlar birden bire oldu ikimizde anlayamadık. Şuan konuşalı 1 ay oluyor ve bana verdiği değeri o kadar net hissediyorum ki, evet belkide göründüğü gibi değildir bilemiyorum ama bunca sene gördüğüm değersizlik hissinden olsa gerek şuan kendimi çok mutlu ve değerli hissediyorum. Misal daha konuştuğumuz ilk günlerde severek okuduğum bi seriden bahsetmiştim kendisine ve 3 hafta sonra sevgililer gününde kendisi okuduğum serinin henüz almadığım kitabını almış, ve yine laf arasında kuzey yıldızını çok sevdiğimi öğrenmiş ve onunda kolyesiyle beraber güzel bi kutu yapıp hediye olarak gönderdi. Çok güzel el emeği yazılmış notlarla beraber.
Ama ne yazık ki şuanki durumumdan bi haber. Ramazan sonrası bulunduğum şehire gelip benimle buluşma hayalleri kuruyor. Hatta atanacağımı sandığı için, hep olduğum şehire yakın gelebilsen keşke sürekli yanında olacağım, vs diyor. Gerçekten çok anlayışlı ılımlı biri. Yaşadıklarımı bilmediği için, ben sürekli en ufak hata dahi denmeyecek sebeplerden konuşmayı kesmeye çalıştım çünkü vicdanım asla rahat değildi ama asla bırakmadı( bırakmadı derken kesinlikle zorlama veyahut rahatsızlık vererek değil) sürekli en güzel şekilde gönlümü almaya çalıştı ve ben alıkoyamayıp tekrar konuşmaya başladım. Kendisinin daha önce birkaç kısa flört deneyimi dışında kızlarla bi bağı olmamış, onun için ilkim ve bunada eminim davranışlarından fark edebiliyorum ben ise evliliği maneviyen bitmiş ama ne yazık ki resmiyette devam ediyor olan 2 çocuklu bir kadınŞuan konuşmayı kesmeyi düşünüyorum çünkü beni sevmeye başladığının farkındayım o kadar vicdan azabı çekiyorum ki, sırf güzel duygular hissediyorum diye ona karşı yaptığım bencillik aklıma geldikçe kahroluyorum. Ama şuan konuşmayı bitirmek için herhangi bi sebepte yok, o kadar dikkat ediyor ki her bir kelimesine beni kırmamak için. Ama ben de bu şekilde devam edemiyorum evet sevdiği insan yine benim, karakterim, dış görünüşüm herşey aynı fakat söylenmeyen gerçekler var ortada.
Bilmiyorum hanımlar, çok erken yaşta evlenmek zorunda kaldığım ve bu evlilik de tam manasıyla hayatımı kararttığı için mi yoksa başka bi sebepten mi bilmiyorum ama bi anlık gaflete kapıldım, bırakamadım. Kendimi de karşı tarafa olduğum kişi değil de olmak istediğim kişi olarak aktardım hep. Yaşadığım değil de hayalini kurmuş olduğum hayatı hayatımmış gibi anlattım.
Kınanılmayacak gibi değil farkındayım ama lütfen kınamadan bana bir akıl verin
Sizce napmalıyım hanımlar ?
Konuşmayı ne şekilde kesmeyelim ?
Karşı tarafı incitmeden yada olabilecek en az seviye de inciterek bu konuşmayı nasıl kesebilirim ?
Çok teşekkür ederimSana hak vermiyorum ama anlıyorum. Fakat bu yol doğru yol değil. Başına iş alırsın. Sen bu kadar yalan söyleyebiliyorken karşındaki neler söyler düşün. Çocukları evliliğini söyleme, sana kinlenir sapık mıdır psikopat mıdır başına bela olur bak, tehditleriyle uğraşırsın. İletişimi kes. Zaten söylesen de düzgün birisiyse o seninle asla konuşmaz bir daha.
Boşanmak için de eşinin ailesinden icazet bekleme, düzgün anne baba olsalardı oğullarına 2 bebeyi karısını evde bırakıp dışarılarda sürtmemeyi öğretselerdi. Böyle bir kararı neden onlara bırakıyorsun boşan.
Herşey sizin açınızdan ne kadar da toz pembe.18 yaşının altında zorla evlendirilen? Bu devletin polisi sana karşı mı? Memurun karşısında hayır diyemedin mi? Sığınma evi var. Gerçi o yaşta yetimhane olur. 2 çocuk da zorla mı yapıldı? O zaman git polise ben bu adamdan şikayetçiyim bu çocuklar da t.vuz urunu de.
Zorla büyük olsan döverler de. 18 yaşın altında polise gidicen de yardım etmeyecek öyle mi? Bırakın bu hikayeleri ya
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?