Ben bu mesele için görüşmedim zaten hiçbiri ile, ana konum bambaşka şeylerdi ama bundan da bahsetmiştim her birine. Eşim 19.30 da gelir ve oğlum 20.30 da uyumuş olur. Bazen daha geç de gelebiliyor hatta. Ebeveynle geçirilen kaliteli yarım saat çocuk için yeterli demişlerdi hatta biri 20 dakika demişti. Bilemiyorum doğruluğunu yanlışlığını - söylenen bu idi.Her işi iyi yapan gibi gelen hastayı müşteri olarak gören de var . Ben kedimi veterinere götürdüm psikolojik tedavi görüyor bana günde bir saat ayırın dedi . Bu kedi yani büyüyen yetişen bir çocuk değil . Ben hiç okuduğum kitaplarda dinlediğim pedegoglarda böyle yarım saat yeter gibi bir şey duymadım . Günde yemek yapmaya insan yarım saatten fazla zaman ayiriyor bu yetişen büyüyen hayata hazırlanan bir çocuk
Ben de günde yirmi dk vakit geçirmek yeterli özgüven gelişimi için diye bir bilgi hatırlıyorum ama nerde okudum hatırlamıyorum. Şaşırmıştım hatta. Ama konuşma gelişimi gibi başka açılardan yeterli midir bilmiyorum. Bir de az önce ön sayfalarda okudum bir üye yeterince vakit geçiremiyoruz diye 4.5 yaşındaki çocuğunu gece yanında yatırıyormuş, bu da fazla geldi meselaBen bu mesele için görüşmedim zaten hiçbiri ile, ana konum bambaşka şeylerdi ama bundan da bahsetmiştim her birine. Eşim 19.30 da gelir ve oğlum 20.30 da uyumuş olur. Bazen daha geç de gelebiliyor hatta. Ebeveynle geçirilen kaliteli yarım saat çocuk için yeterli demişlerdi hatta biri 20 dakika demişti. Bilemiyorum doğruluğunu yanlışlığını - söylenen bu idi.
Çocuğun ilk öğretim yılları da önemli fakat en önemli zamanı 0-6 yaş arasındaki zaman. Şuanda 4 yaşında ve size en çok ihtiyacı olduğu zamanlar. Bu kadar tempo çok ağır gelir. Ayrıca bu zamanları bir daha geri gelmiyor. Size karşı hep bir eksiklik hissedebilir. Temponuzu ailenizi de düşünerek ayarlayın. Planlamanız çok ama çok kötü. Bu dönemde yaşadıkları ilerideki hayatını ve psikolojisini çok çok etkiliyor. Biraz kendinize biraz oğlunuza ve birazda eşinize vakit ayırın. Size bu kadar yoğun tempoda çalışmak ağır gelmiyor mu?Esimden yana sıkıntı yok işi evden ve yemeği falan yapıyor. Aksine bu şehirden gidebilmemiz için destek oluyor teşvik ediyor. Temizlik de hemen hemen yarısı onda. Çocuğum için 1 sene dondursam öbür sene kaldığımız yerden devam edecek. Acaba diyorum hemen bitirmeye odaklansam ilköğretim yılları daha önemli oralarda en azından nispeten daha boş olurum yoksa işi ağırdan alıp uzayabildigi kadar uzasın mı ? Oğlumla olan saatim sadece ona ait oluyor.
İyi veya kötünün bir tanımını, sınırını ve ölçüsünü belirlemek oldukça zor.
Benim çocuğum üç yaşında 2 yıl ücretsiz izin aldım. Pandemi dönemi evde yalnız baktım. 23 aylıkken kreşe başladı. Evde kaldığımız süreç boyunca mükemmel anne miydim? Sanmam çok çok bunaldım çünkü.Çevremde benimle aşağı yukarı aynı zamanlarda anne olmuş on arkadaşım vardır. Kimi anneler ücretsiz izin sürecine doyamadı. Ben bi yerden sonra işe gitmeyi dört gözle bekledim.
20 ay emzirebildim. 1 yaştan sonrası benim için eziyetti. Kimi arkadaşım 9 ay emzirebildi kimisi 30 ay seve seve emzirdi.
'Kreşe erken mi verdim? Gün içinde çok uzun süreler kreşte mi kaldı?'soruları kemirmeye başladı içimi bu sefer de. 4 yaşına kadar kreşe vermeyen anneler vardı. Yarım gün çalışma şansı olan anneler vardı. Biz ise 7.45te evden çıkıp 18.45te eve dönebiliyorduk.
2 yaşına kadar sıfır ekranla büyüten arkadaşlarım oldu. Ben yapamadım. Organik besleyen çeşit çeşit tarifler deneyenler oldu. Ben yine yapamadım. Daha aklıma gelmeyen bi sürü detay vardır. İyinin sınırı yok.
Kötünün de sınırı yok. Benim iyi olduğum ya da nispeten iyi olma şansımın olduğu bazı noktalarda da başka anneler ideal davranamadılar/yanlış yaptılar.
Ben kendimce ortalama bir anne olduğumu düşünüyorum. Daha iyisi olmaya çalışmak için şartlarım, kişiliğim ve psikolojim şu an uygun değil. Bile isteye çocuğumu ihmal etmemek, her zaman mutlu olamayacağını kabullenerek olabildiğince mutlu bir çocuk olmasını sağlamak benim amacım.
Annelikte ölçütüm kendimi ikna etmek.
Siz de kendi içinizin rahat ettiği bir düzendeyseniz dert etmeyin. Yok değilse zaman planlamanız için birçok arkadaş önerilerde bulunmuş zaten alternatifleri değerlendirin.
Buna katılıyorum eve bu kadar yorgun ve yorulmuş gelmese 9da cocukla uyumaz belki konu sahibi. 5de eve gelinip çocukla biraz vakit gecirseler,ailece yemek yeseler,çocuk uyusa ,o noktada belki daha dinlenmiş şekilde 2-3 saat çalışabilecek. Uykusu gelse de uykudan feragat edip calışmalı makul bir saate kadar. Herşeyden feragat ediliyor,aile hayatı birlikte yenilen yemekler, hatta çocukla gecirilecek vakitten ama uyku feda edilebilir benim açımdan bakılınca bu gruptan sadece durup düşününce,diğerleri idare edilemez yıllarca/aylarca,sürdürulebilir/sağlıklı bir düzen değil bu. 4 yaşında küçücük çocuk,annem bana daha iyi bir gelecek sunmak için çalışıyor diyecek olgunlukta değil ki,annesini anlayabilecek durumda değil.Kadının yaptığı doktorayı bencillik olarak görenler ne kadar uçsa, sizin mevcut düzeni savunmanız ve farklı yol gösterenlere fesat demenizde o kadar uç.
Kadın ne güzel doktora yapıyor, bu yaptığı kendisi kadar çocuğunun geleceği içinde fırsata dönüşebilir, örnek olabilir. Gerçekten zor ama muazzam bir şey yapıyor.
Ama bunu yaparken bedeli çocuğuna ödetmesi doğru değil. Gerekirse 1 sene 8 saat değil 6 saat uyuyacaksın. Hedefe giden yol meşakkatlidir çünkü. Karar bizimse fazla eforu da biz göstermeliyiz. Yorumum da bunu görmesi içindi.
Aşırı titiz bir kadının gün boyu evini temiz görmek için çocuğunu bir kenara koyması ile kariyeri için bir kenarda beklemesini istemenin farkı ne?
İkisi de çocuğun ihtiyacından ve zamanından çalmak değil mi?
Allah aşkına bir uzmanların ismini yazsanıza. Hangi uzmanlar diyormuş. Uydurup birde uzmanlar diye eklemenizAyni konuyi bir erkek acsa ama sen babasin, cocugun gelecegi icin bla bla diye guzelleme gelirdi. Ama anne olunca ouuvv nasil cocugu birakir kariyer yaparsin imin tinrim.
Uzmanlar diyor ki gunde 30 dk nitelikli vakit cocuga yeterli. Eger gunluk 1 2 saatin tamamini elinize telefon karsiniza tv almadan cocukla birebir vakit gecirerek harciyorsaniz hic uzulmeyin gayet yeterli.
Yok o vakit yemekle temizlikle geçiyor cocuga bir sey kalmiyorsa o sikinti.
Annenin yeri ayridir sonucta gozunu acti seni gordu..ben şuan kendi çocuğuma kayınvalidem bakıyor 4 aylıkken işe başladım mesela işten 6 da çıkıyorum ya sanki bebeğim saati biliyor gibi saat 6 da huzursuzlanmaya başlıyormuş mesela 6 da değil de 7 de alsam ortalığı inlettiği olduben konu sahibinin çocuğunu çok sakin buldum çocuklar biliyor sanki saatleri mesela cumartesi günü çalışmam gerekti bir gün eşimle kaldı evde oğlum huysuzlanıp ağlayıp durmuş sürekli çünkü alıştı biz her cumartesi beraber gezmelerimize beraber yemek yemelerimize konu sahibinin çocuğu nasıl ortalığı inletmiyor ben ona şaşırıyorum yada benimki daha 21 aylık ondan böyle
Var bu konuda değişik görüşler. Şöyle ki “attachment parenting” diye bir kavram çıktı yurtdışında. Güvenli bağlanma ebeveynliği diye Türkçeleştirebiliriz. Bunu savunan birçok çocuk gelişimcisi ilk 2 yılın çok önemli olduğunu ve mümkün olan en fazla zamanı birincil ebeveyniyle çocuğun geçirmesi ve bunu da kaliteli olarak yapması öneriliyor. Bunun temsilcileri katolikmiş ama bu yüzden diğer bazı çocuk gelişimciler birincil bakım verenin genelde anne olduğunu, bu görüşün kadınları eve kapatıp çocuk bakmaya zorladığını ve dini nedenlerle savunulduğunu düşünüp itiraz da etmişlerAnnenin yeri ayridir sonucta gozunu acti seni gordu..
Bak simdide gunde yarim saat yeterli denmisnasil yeterli
Olabilir bu ya? uzman bile soylese soyle bi oturup dusunmemiz gerekmez mi? Acaba diye.. doktora gidincede tatmin olmadiysak baska bir doktora daha gidiyoruz dimi? Bu konuda eminim fikir ayriliklari vardir eger bunu bir pedagog soylediyse.. asla gitmezdim boyle bir uzmana, uzman bile olsa..yarim saat asla yeterli olamaz 4 yasinda el kadar bebeye..
Heh evet baglandiklari baska birileri olacaktir, cocukla kim vakit gecirirse ona baglaniyolar…bi anne olarak anneye duskun olacagina o yastaki cocuk baskasina duskun olmasi uzucu bence.. ha calisan kadinlarin cocuklarida anneanne vs bakarsa duskun oluyolar ama ayni sey degil bana gore.Var bu konuda değişik görüşler. Şöyle ki “attachment parenting” diye bir kavram çıktı yurtdışında. Güvenli bağlanma ebeveynliği diye Türkçeleştirebiliriz. Bunu savunan birçok çocuk gelişimcisi ilk 2 yılın çok önemli olduğunu ve mümkün olan en fazla zamanı birincil ebeveyniyle çocuğun geçirmesi ve bunu da kaliteli olarak yapması öneriliyor. Bunun temsilcileri katolikmiş ama bu yüzden diğer bazı çocuk gelişimciler birincil bakım verenin genelde anne olduğunu, bu görüşün kadınları eve kapatıp çocuk bakmaya zorladığını ve dini nedenlerle savunulduğunu düşünüp itiraz da etmişler
Maalesef bu sert bilim olmadığı için ve birçok çalışma çok farklı sonuçlar gösterebileceği için çocuk yetiştirmenin kesin budur denilen durumu yok. Herkes inandığına, içgüdülerine bakarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Günümüzde tek maaşla geçinmek zor. Olmasa bile birçok kadın artık kariyer yaparak tatmin oluyor. O yüzden eskisi gibi evde kalıp çocuk bakmak istemiyor ki ortam da buju destekliyor. O yüzden yarım saat ilgilenin üzülmeyin diyen uzmanlar da çıkmış belli ki. Bunun çalışmalarına bakmak lazım. Bence o annesi yarım saat ilgilenen çocuğun birincil bakım veren ve çok daha uzun saat yanında olup bakan başka bir yetişkin vardır. Çocuk o yetişkine bağlanıyordur, ondan hayatı öğrenip gününü paylaşıyordur. O yüzden sağlıklı bir birey olabiliyordur. Yani bitki gibi çocuğu salıp günde sadece yarım saat görün diyen hiçkimse olduğunu düşünmüyorum. O çocuklar da artık kim bakıyorsa (baba, babaanne, anneanne, dede, bakıcı vs) ona bağlanıyordur.
Her işi iyi yapan gibi gelen hastayı müşteri olarak gören de var . Ben kedimi veterinere götürdüm psikolojik tedavi görüyor bana günde bir saat ayırın dedi . Bu kedi yani büyüyen yetişen bir çocuk değil . Ben hiç okuduğum kitaplarda dinlediğim pedegoglarda böyle yarım saat yeter gibi bir şey duymadım . Günde yemek yapmaya insan yarım saatten fazla zaman ayiriyor bu yetişen büyüyen hayata hazırlanan bir çocuk
attachment parenting
Ben bu mesele için görüşmedim zaten hiçbiri ile, ana konum bambaşka şeylerdi ama bundan da bahsetmiştim her birine. Eşim 19.30 da gelir ve oğlum 20.30 da uyumuş olur. Bazen daha geç de gelebiliyor hatta. Ebeveynle geçirilen kaliteli yarım saat çocuk için yeterli demişlerdi hatta biri 20 dakika demişti. Bilemiyorum doğruluğunu yanlışlığını - söylenen bu idi.
Yahu burada “sevgilim günde yarım saatini ancak bana ayırıyor” yazsalar ayrıl denirkocalar yarım saat ilgilense boşansam mı diye sorulur. Doğurmayı tercih ettiğin çocuğa yarım saat yeter denilmiş. İnanılmaz bir şey.
Aa 1982 den beri yetistirilmiyorlarmisKır papatyası
Sana bir sır vereyim
Türkiye'de pedagog unvanı yok...
Müge Anlı Mode On: Sen beni çıldırtmak mı istiyorsun, senin pedagogun yok, senin pedagogun yok ki
Müge Anlı Mode Off
5 yasina kadar anneannede duracak cocugu dogurmasaymis keske.Herhlde cocugunuz yok.5 sene nedemek hic bilmiyorsnuzÇok normal bir süreç yaşadığınız. Benim üniversitemden hocam kendi doktorası sırasında çocuğa yetemediğini düşündüğü için oğlu 5 yaşına kadar anneannenin evinde kaldı. Annesi-babası çalışan arkadaşlarımda da benzer şekilde aynısını yaşayanlar var. Hiçbirinden de kötü anne gibi şeyler duymadım.
İyi annelik ve babalık sürekli beraber zaman geçirmekle olsaydı, ne harika nesiller yetişirdi. Önemli olan çocukla düzgün zaman geçirip, temel ihtiyaçlarını karşılayıp onu hayata doğru şekilde hazırlamak. Sonuçta kütüphaneye sizi bağlamadılar zincirle, okulunda gösterisi olur gidersiniz, önemli olan bunlar. Gerektiğinde zaman ayırırsınız.
Hem aktif iş hem doktora yapıyorsunuz. Bu şekilde olması normal hayatınızın. Az zaman ayırıyorsunuz ama yapacak bir şey yok. Kötü annelik böyle bir şey değil.
Aa 1982 den beri yetistirilmiyorlarmiso zaman çocuk psikiyatri uzmanı mi diyeceğiz ay bir yerde demeyim cahil gozukmeyim hatta bu bilgiyi satarım
Bu sanırım saatleri uygun olmayanlar için minimum saatleri belirtiyor. Açıkçası üzerine çok konuşmadık çünkü bana minimum 2 saat ilgilensin baba deseler ne yapabilirdim ki? Bana denilen ebeveyn ile geçirilen kaliteli 20-30dakika yeterli cümlesi idi. Bahsedilen; vakti olmayan ve yoğun çalışan eşim gibi ebeveynler olabilir. Misal işten gelir gelmez "yorgunum bi dur" demeyip "seni özledim" diyerek çocuğa koşuyor ve ilgileniyorsa yeterli geliyor olabilir. Çocuk sevildiğini hissediyor ve diğer ebeveyn zaten yanında ise sorun olmuyor sanırım.Sanki aktarımda bir hata var gibi.
Böyle denildiği zaman anladığım şu: Çocuk anne babayı gün boyunca hiç görmesin. Sadece 20 dk görse ve beraber kaliteli ve nitelikli 20-30 dk oyun oynasalar yeterli olur.
Herkes pedagog demiş ama bende erken çocukluk eğitimi uzmanıyım. Benim bilgilerime göre bu hatalı...
Ama şu ikisini kıyaslamak gerekirse 30 dkyı tercih ederim ve öneririm:
1. anne/baba ev işi yaparken çocuğun evde kendi kendine takıldığı 5 saat
2. anne/babanın duygusal ve fiziksel olarak çocukla yakınlık kurduğu ve ilgilendiği 30 dk
Gerçekten o kadar şaşırdım ki esime söyledim nasıl ya diyor nasıl yokmuş diyorYa diyende sıkıntı yok. Diyen ne bilsin.
Ben mesela pittiroloğum desem ne bileceksin
Sorun kullananda...
Yurtdışında almadıysan bu eğitimi sorarım ben Türkiye'de hangi kurumdan aldın? Kim sana pedagog unvanı verdi diye..
Psikiyatristsen psikiyatristsindir.
Çocuk gelişimci, çocuk psikoloğu, çocuk psikiyatristi vb vb bir sürü meslek var zaten
Şüpheli yaklaşıyorum ben pedagogum diyenlere
Sahte psikolog gibi
Çok normal bir süreç yaşadığınız. Benim üniversitemden hocam kendi doktorası sırasında çocuğa yetemediğini düşündüğü için oğlu 5 yaşına kadar anneannenin evinde kaldı. Annesi-babası çalışan arkadaşlarımda da benzer şekilde aynısını yaşayanlar var. Hiçbirinden de kötü anne gibi şeyler duymadım.
İyi annelik ve babalık sürekli beraber zaman geçirmekle olsaydı, ne harika nesiller yetişirdi. Önemli olan çocukla düzgün zaman geçirip, temel ihtiyaçlarını karşılayıp onu hayata doğru şekilde hazırlamak. Sonuçta kütüphaneye sizi bağlamadılar zincirle, okulunda gösterisi olur gidersiniz, önemli olan bunlar. Gerektiğinde zaman ayırırsınız.
Hem aktif iş hem doktora yapıyorsunuz. Bu şekilde olması normal hayatınızın. Az zaman ayırıyorsunuz ama yapacak bir şey yok. Kötü annelik böyle bir şey değil.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?