- 7 Eylül 2009
- 1.100
- 499
- 648
- Konu Sahibi kelebekx1234
-
- #21
Alışamazsın, gerçekten alışamazsın, sevgi her şeyin çözümü değil.
Attan inip eşeğe binme, kimse için Türkiye'ye yerleşme, millet can atıyor buradan kurtulmaya.
Kesinlikle katılıyorum.
Bir bahar çiçeğini karlı toprağa ekerseniz ne olur? O çiçek solar ve ölür.
O yüzden anne babanızı dinleyin, onların onay vermediği evlilik yolunda gitmiyor, yapmayın.
Valla zor isiniz ,yurt disindasin aliskanliklar var tamam seviyorsunuz ama gercekten sevmek bazen yetmiyor isteo gelse tutunamazsa orda diyecek senin yuzunden meslegimi biraktim olmiyacak,sen gitsen simdiden yasayacaklarini yazmissin,yapamiyacaksin en iyisi artik bi karar ver onada sanada yazik,yipratmayin birbirinizi bitmesi sanki daha hayirli olur gibime geliyor benim,yinede sen bilirsin iyi dusun..
Siz ailenizi bırakmayı onlardan uzak kalmayı bile göze alıp başka bir ülkeye yerlesiyorsunuz. Ama karşınız da ki kişi hem evlenmek istiyor hemde birlikte yaşayacağınız yere kendisi karar veriyor sizinde istekleriniz olduğu halde. Sonra da beni değil sehiri seciyorsun diyor. Karşılıklı fedakarlık şart. Evlenirsiniz 4,5 yıl sonra yeniden tayin zamanı gelir esiniz olduğu halde yine sizin isteğinizi hiçe sayıp başka bir yere yerleşir boyle devam eder.
Ailenizi dinleyin.
Ozellikle belirtiiginiz halde Turkiye icinde baska bir sehre gecemeyen beyefendi hazretleri icin siz ulke mi degistireceksiniz?
Ya hu herkes her yere alışamaz. Bunu anlamayacak bir şey yok. Ben İstanbul'da doğdum büyüdüm. Memleketime gidiyorum Karadeniz havası mis gibi suyu tertemiz ama olmuyor sıkılıyorum. Oraya gidersen ölürsün dememişler zaten.
İnsanların alışkanlıkları var. Bunu anlamak çok zor olmasa gerek. Belli bir yaşam standardı var. Ben sinemaya gitmeyi çok severim. Memleketime her tür film gelmiyor. Kitap almak isterim kitapçı yok. Çalışmak istiyorum iş yok. Evde oturursam daralıyorum. Bir cafeye gidip oturmak isterim e yok. Ne yapayım saksı gibi evde mi oturayım? Herkesin yapısı farklı. Sen yaparsın o yapamaz. Ben yapamam. En basiti denizi olmayan yerde bile duramam. Benim hayatta ki en büyük deprasanım deniz kokusu.
Belli bir yaşam tarzın varsa alışamazsın arkadaşım. Sonuç olarak orada doğmuş ve büyümüşsün. Sadece sevgi yeterli olmuyor evlilik için. Sevdiğin adam keşke biraz daha ikinizin yerine düşünseydi, bu ikinizin kararı olmalıydı. Ortak yer olabilirdi. İzmir yazabilirdi mesela, Kocaeli yakın orayı yazabilirdi.
Senin bu işte gönlün yok gibi zaten. Sürekli bahaneler atmişsin ortaya..madem Türkiye de yapamicaksin niye o çocukla arkadaş olup ilerletip bu dereceye getirdin ki..birde oraya gelmeyi teklif etmişsin.öğretmenliği bırakıp niye gitsin olacak iş mi..
Bence sen Türkiye' de yapamazsın yazdıklarından bu sonuca vardım. Hele hele kasaba gibi bi yerde mutlu da olamazsın büyük yerlerden öyle yerlere geçince alışmak cok zor oluyor. Mutsuzluguna sebep de eşini görürsün.
Ayrıca sevgiline de kızdım sana beni değil şehri tercih ediyorsun diyor ama kendisi de farklı bişey yapmamış o da seni tercih etmemiş. Bence siz uygun bir çift değilsiniz.
tsk ederim. evet cok dogru söylüyorsunuz, kendisi karar verdi, beni dinlemek istemedi cünkü istanbulda gecinme sorunu cekermisiz, istemiyormus orda yasamayi ve hatta ben ona kasabali olan yeri yazma, orda yapamayiz yasiyamayiz, olacak is degil dedigim halde yazmisti ve bana görecez bakalim geliyormusun/gelmiyormusun görecegiz demisti.
sonuc olarak durum bu. ama o anlamak istemiyor yada anlamiyor. Ama suclu oldugunu biliyor sadece üste cikmak istiyor ve herdefasinda sen buriya gelmezsen (kasabali olan yere), seni vermezlerse yapacak birsey yok farkli insanlarla evlenecegiz diyor. Cikma sansi hic yok, kafese kapanmis halde.
En son konustugumuzdada sen beni anlamiyorsun, ne kdr caresiz ve ne kdr yalniz oldugumu, daha sonra doluktu, gözyaslarini benden sakladi..
Baba evinden çıkıp karşılarındaki eve taşınsanda artık gurbettesin demektir canım. Evli bayanların tecrübelerinden ilki budur. Yaşamadan anlaşılmaz bu tecrübeler. Ailesinin alt katına taşınan kız arkadaşım vardı, o kadar sıkıntılıydıki, sanki ülke aşırı gurbet yerinde gibiyim diyordu. Bu yüzden sana şunu söyliycem. Bak ben 25 yıllık hayatımı çevremi herkesi herşeyi ailemi bırakıp başka şehire geldim. Yurt dışından tr ye gel ekten bi fsrkı yok benim için. Eşim için herşeyimi bıraktım. Neden mi? Sevdiğim için. Seviyorsan sorgulamazsın tatlım. Seviyorsan ülke aşırı da gidersin şehir aşırıda mahalle aşırıda. Ben erkek arkadaşından tarafım. Ona yaptığın çok ama çok büyük bi yük. Erkekler bu gibi durumlarda insnılmaz çaresiz görür kendini. Bi erkeğin kendini çaresiz hissetmeside çok kötü bişeydir. Ona bunu hissettirmemeb gerekir seviyorsan.
Gidersin, kasabada yaşarsınız. Denersin. Denersiniz. Eşin toparlayınca kendini başka şehire ister tayinini. Hem büyükşehire ne diye özeniyosun sen? Daha makul daha mantıklı bi şehire çeker gidersin. Evlendiğinde hiçbişeyi olmayıp koltuk minderini yatak yapıp uyuyan arkadaşımı bilirim ben. Sevgi sual götürmez. Maddiyat için sevgisinden vazgeçenleri asla haklı bulmuyorum. Bırda defalarca yazmışımdır; 3 liramız kalıpda bölüştüğümü bilirim kocamla.
Anlayabildin mi sevgiyi ? Ben seni haksız buldum. Rahatına düşkün gördüm. Ben hesapsız sorgusuz eşim maddi açıdan çok sıkıntıda olmasına rağmen onla evlendim. Ailem bile demedi hiç bu kıza nasıl skcan diye. Neden mi? Kızımız sevdi diye. Bizim görüşümüz böyleydi ve böylede gidiyor. Herkesin bakışı görüşü elbet farklı. Ama tekrar ediyorum sevgi sual sorgu hesap kitap gerektirmez.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?