- 5 Mayıs 2016
- 4.143
- 5.683
- 40
-
- Konu Sahibi TheQueeninthenorth
- #21
Cocuklarin kreşe kesinlikle gitmesi gerektiğini düşünüyorum ama sizinki daha 3 yaşında bile değil bu yaşlarda daha cigerleri tam gelişmemiş olduğu için bence 3.5 yaşına kadar bekle bir suee daha KV yi idare etBu ifade annem, eşim ve kayınvalidemin ortak görüşü; benim hakkımda böyle düşünüyorlar.
Daha önce ocakta 3 yaşına girecek oğlumu kreşe göndermekle alakalı konular açmıştım hatırlayanlarınız olabilir. eylül ayından beri oğlumu yarım gün kreşe gönderiyorum, genel olarak kreşten memnunum. Başladığından beri oğlumda sosyal anlamda kazanımlar görüyorum. Planım bir kaç ay yarım gün göndermek, baharda da tam güne çevirmekti. Ben öğretmenim, oğluma anneannesi ve babaaannesi dönüşümlü olarak baktılar bu zamana kadar ancak bu sistemi daha fazla yürütmek istemiyorum pek çok sebepten ötürü. En başta anneannemin rahatsızlanması ve artık annemin ona bakması gerekiyor oluşu ve kayınvalidemin evi uzakta olduğu için hafta içi sürekli bizde kalıyor olma durumu. Kayınvalidemin hijyen sorunu var, ayrıca oğlumla inatlaşıyor, ona komik geldiği için sürekli o yaşta çocukla zıtlaşıyor ve bu yüzden oğlumda şimdiden her şeye hayır deme, kv nin kullandığı acayip lafları tekrar etme ve daha bir sürü davranış bozukluğu oluştu. Bu yüzden artık kreş seçeneği bizim için en iyisi gibi gözükse de oğlum sürekli hastalandığı için doğru düzgün kreşe devam edemiyor.
Bu ay nerdeyse oğlum hep evdeydi, tekrar eden burun akıntısı, önce kuru başlayıp sonra doluya çeviren öksürük başlıca şikayetimiz. Kreşin ilk yılı olduğu için hastalanması beklediğim bir şeydi ama bu ay biraz ağır geçti, bronşları daraldığı için artık 10 gün boyunca antibiyotik kullandık, doğal yöntemler, hava vermek vs işe yaramamaya başladı. Oğlum toparladı ve ben bugün kreşe tekrar gönderdim ancak günler öncesinden bugün göndereceğimi bildikleri için başta eşim, sonra annem ve kv göndermememi söylüyorlar ısrarla. eşime göre zaten annesi gelip bakıyor ne gerek var oğlanın kreşe gitmesine, zaten çok küçük. derslerden geri mi kalıyor sanki gitmese diye dalga geçiyor. annem açık açık "sen kendi keyfine düşkün olduğun için çocuğu yollamak istiyorsun" gibi bir laf etti hatta o yüzden gerildik. halbuki çocuğu yarım gün gönderiyor olmak benim için çok daha yorucu, sabah bırakıp öğle aramda kreşten alıp eve bırakıp sonra gene okula dönen benim. üstelik evde de her gün kayınvalide ağırlıyorum oğlana yarım gün bakacak diye. kv pek bir şey diyemese de onun da düşüncesini anlayabiliyorum. oğlum hastayken sürekli vah vah yavrum evde bir dinlenemedi bir toparlayamadı küçücük haliyle yollara düşüyor sabah vs derdi.
Bilemiyorum ben bağışıklık kazanması gerektiği, er ya da geç kaç yaşında olursa olsun okula başladığında gene aynı süreçleri yaşayacağımız için ha o zaman ha şimdi diye bakıyorum, o yüzden kreşe gönderme taraftarıyım. ayrıca gerçekten kv ile tüm gün eve tıkılı kalmasının oğluma hiçbir şey kazandırmadığını, aksine pek çok olumsuz davranış kazandığını gözlemliyorum. kv sağ olsun yemesine içmesine üstüne başına dikkat eder ancak tüm gün müge anlı ve türevleri açıktır, çocukla oyun oynamaz, oğlum hareketlenince şikayet eder vs vs artık ona teşekkür edip dinlendirme zamanımız geldi benceama öte yandan gerçekten oğlum sürekli hastalanırsa vicdan azabı da duyacağım çünkü zor toparlıyor, gece öksürükten uyuyamadığı zaman benim yüzümden diye düşünüp kahrolacağım, zaten çevremdeki herkes böyle hissettiriyor sağ olsunlar. daha 3 yaşına gelmemiş bebesini hasta olma pahasına kreşe yollayan keyfine düşkün anne miyim ben gerçekten ?
Gerçekten çok yazık. Ne güzel sıcak bir çay yüzü gördü deyip sevinecekleri yerde göze mi battınız? Bizim bilinçaltımıza işlenmiş, anne kendini perperişan etmeli, yememeli, içmemeli. Sürekli dert, cefa içinde olmalı ki yeri geldiğinde saçımı süpürge ettim diyebilsin(!)keyif olayı şöyle, haftanın iki günü dersim öğlen başlıyor. oğlanı sabahtan kreşe yollayınca evde 2-3 saat yalnız kalıyorum tek başıma kahvaltı edip sıcak çay içebiliyorum. o ara kayınvalidem geliyor pazartesi sabahı. bir keresinde oooh keyfin bol olsun oğlanı da yolladın kreşe diye bir laf etmişti. o bir kaç saat yalnız geçirdiğim zaman göze batıyor zaar.
yani ben doğru olduğuna inandığım şeyi yapıyorum, zaten öğretmen olduğum için çocuğumdaki gelişmeleri, kazanımları net görebiliyorum ama üçlü koalisyon o kadar üstüme geliyor ki kendimi sorgular oldum. annelik=çile algısı var hepsinde ve ben bunu yıkıyorum güya onlara göre. hoş, hasta çocuğa bakmanın nesi keyifli onu da çözemedim ama. mesele çocuk okuldayken dersimin öğlen başladığı iki gün evde birkaç saat çocuğu okula gönderdikten sonra yalnız oluşum. o göze batıyor.Bence sorun sende. Niye takıyorsun ki? Zaten çalışıyorsun, bebe gelmiş 3 yaşına. Uygunsa gitmeye gidecek tabi. Sen keyfine düşkünsen ben neyim acaba?Tam şu an çalışmıyorum, 3.5 yaşındaki kızım kreşte ve ben evde bilgisayarda film izleyip kahve içiyorum.
Hasta olacak tabi , pandemide steril yetiştirdik çocukları. 3 ay hasta oluyor sonra hızla artıyor bağışıklığı. Valla sizinkiler eski kafalı kusura bakmasınlar. Ben bir yılda kreşin 2 ayda verdiği gelişmeyi veremedim çocuğa. 3ten itibaren yetmiyoruz çocuklara ki bizle sıkılan böyle babanne ile iyice bunalır. Hiç duymayın, konuşsunlar.
"saçını süpürge eden sonra da başına kakan ana" modelinden çıkamayınca bunlar "bencillik"miş gibi görünüyor.Tam şu an çalışmıyorum, 3.5 yaşındaki kızım kreşte ve ben evde bilgisayarda film izleyip kahve içiyorum.
3 yaş sosyalleşme yaşıdır. Sız zaten ona yetemezsiniz. Cocuklar oyunla beslenir ve gelişir. Daha da gelişecektır. Cok dogru bır karar vermıssıniz. Babanesının cocukla ınatlasması cocugu kızdırması o kadar yanlış bırsey kı . Cok kızıyorum bu duruma. Aynı şey kendilerine yapılabilir mı acaba ,tabıki hayır. Eger bına da degıl daha doğal ortamda ve arkadasları da varsa kreşe gerek yok . Ama bunlar yoksa cocuk kreşe gitsin. Cocuklar evde ogrendıklerıni okulda pekiştirir. Okula giden ve gitmeyen cocuk arasında duruş farkı bıle vardır ,daha uyumludurlar ve hemen anlaşılır . Zaten yarım gün gonderıyorsunuz, gunun kalan kısmını sizinle vakit gecırıp anne sevgısınden mahrum kalmaz.Bu ifade annem, eşim ve kayınvalidemin ortak görüşü; benim hakkımda böyle düşünüyorlar.
Daha önce ocakta 3 yaşına girecek oğlumu kreşe göndermekle alakalı konular açmıştım hatırlayanlarınız olabilir. eylül ayından beri oğlumu yarım gün kreşe gönderiyorum, genel olarak kreşten memnunum. Başladığından beri oğlumda sosyal anlamda kazanımlar görüyorum. Planım bir kaç ay yarım gün göndermek, baharda da tam güne çevirmekti. Ben öğretmenim, oğluma anneannesi ve babaaannesi dönüşümlü olarak baktılar bu zamana kadar ancak bu sistemi daha fazla yürütmek istemiyorum pek çok sebepten ötürü. En başta anneannemin rahatsızlanması ve artık annemin ona bakması gerekiyor oluşu ve kayınvalidemin evi uzakta olduğu için hafta içi sürekli bizde kalıyor olma durumu. Kayınvalidemin hijyen sorunu var, ayrıca oğlumla inatlaşıyor, ona komik geldiği için sürekli o yaşta çocukla zıtlaşıyor ve bu yüzden oğlumda şimdiden her şeye hayır deme, kv nin kullandığı acayip lafları tekrar etme ve daha bir sürü davranış bozukluğu oluştu. Bu yüzden artık kreş seçeneği bizim için en iyisi gibi gözükse de oğlum sürekli hastalandığı için doğru düzgün kreşe devam edemiyor.
Bu ay nerdeyse oğlum hep evdeydi, tekrar eden burun akıntısı, önce kuru başlayıp sonra doluya çeviren öksürük başlıca şikayetimiz. Kreşin ilk yılı olduğu için hastalanması beklediğim bir şeydi ama bu ay biraz ağır geçti, bronşları daraldığı için artık 10 gün boyunca antibiyotik kullandık, doğal yöntemler, hava vermek vs işe yaramamaya başladı. Oğlum toparladı ve ben bugün kreşe tekrar gönderdim ancak günler öncesinden bugün göndereceğimi bildikleri için başta eşim, sonra annem ve kv göndermememi söylüyorlar ısrarla. eşime göre zaten annesi gelip bakıyor ne gerek var oğlanın kreşe gitmesine, zaten çok küçük. derslerden geri mi kalıyor sanki gitmese diye dalga geçiyor. annem açık açık "sen kendi keyfine düşkün olduğun için çocuğu yollamak istiyorsun" gibi bir laf etti hatta o yüzden gerildik. halbuki çocuğu yarım gün gönderiyor olmak benim için çok daha yorucu, sabah bırakıp öğle aramda kreşten alıp eve bırakıp sonra gene okula dönen benim. üstelik evde de her gün kayınvalide ağırlıyorum oğlana yarım gün bakacak diye. kv pek bir şey diyemese de onun da düşüncesini anlayabiliyorum. oğlum hastayken sürekli vah vah yavrum evde bir dinlenemedi bir toparlayamadı küçücük haliyle yollara düşüyor sabah vs derdi.
Bilemiyorum ben bağışıklık kazanması gerektiği, er ya da geç kaç yaşında olursa olsun okula başladığında gene aynı süreçleri yaşayacağımız için ha o zaman ha şimdi diye bakıyorum, o yüzden kreşe gönderme taraftarıyım. ayrıca gerçekten kv ile tüm gün eve tıkılı kalmasının oğluma hiçbir şey kazandırmadığını, aksine pek çok olumsuz davranış kazandığını gözlemliyorum. kv sağ olsun yemesine içmesine üstüne başına dikkat eder ancak tüm gün müge anlı ve türevleri açıktır, çocukla oyun oynamaz, oğlum hareketlenince şikayet eder vs vs artık ona teşekkür edip dinlendirme zamanımız geldi benceama öte yandan gerçekten oğlum sürekli hastalanırsa vicdan azabı da duyacağım çünkü zor toparlıyor, gece öksürükten uyuyamadığı zaman benim yüzümden diye düşünüp kahrolacağım, zaten çevremdeki herkes böyle hissettiriyor sağ olsunlar. daha 3 yaşına gelmemiş bebesini hasta olma pahasına kreşe yollayan keyfine düşkün anne miyim ben gerçekten ?
Özel hayatımı açmış gibi olacağım ancak bir kadın okursa ve faydalı olursam diye bahsetmek istiyorum. Ben doğumdan sonra aşırı kaygılı bir anne oldum, 2 sene boyunca adeta saçımı süpürge ettim, kendime ayırdığım vakit neredeyse yoktu. Hal böyle olunca eşimle giderek uzaklaştık. Dün bana artık beni eskisi kadar sevmediğini, çocuk doğduğundan beri eski enerjik, güleryüzlü kadın olmadığımı söyledi."saçını süpürge eden sonra da başına kakan ana" modelinden çıkamayınca bunlar "bencillik"miş gibi görünüyor.
benim çocuk 1 yaşında, annem de kv de başka şehirdeler. kendime ayırabildiğim günlük rutin bir zaman yılda bir kez yapacağım 5 yıldızlı tatilden kıymetli. yıllarca tek başıma çocuk baksam tahammülüm kalmaz. yaşı elverince önce oyun grubu sonra doğru kreşe gidecek ki hem sosyalleşsin hem de aklı yerinde bir annesi olsun
Anneanne babannelere göre biz cocuk bakamıyoruz zaten.Bu ifade annem, eşim ve kayınvalidemin ortak görüşü; benim hakkımda böyle düşünüyorlar.
Daha önce ocakta 3 yaşına girecek oğlumu kreşe göndermekle alakalı konular açmıştım hatırlayanlarınız olabilir. eylül ayından beri oğlumu yarım gün kreşe gönderiyorum, genel olarak kreşten memnunum. Başladığından beri oğlumda sosyal anlamda kazanımlar görüyorum. Planım bir kaç ay yarım gün göndermek, baharda da tam güne çevirmekti. Ben öğretmenim, oğluma anneannesi ve babaaannesi dönüşümlü olarak baktılar bu zamana kadar ancak bu sistemi daha fazla yürütmek istemiyorum pek çok sebepten ötürü. En başta anneannemin rahatsızlanması ve artık annemin ona bakması gerekiyor oluşu ve kayınvalidemin evi uzakta olduğu için hafta içi sürekli bizde kalıyor olma durumu. Kayınvalidemin hijyen sorunu var, ayrıca oğlumla inatlaşıyor, ona komik geldiği için sürekli o yaşta çocukla zıtlaşıyor ve bu yüzden oğlumda şimdiden her şeye hayır deme, kv nin kullandığı acayip lafları tekrar etme ve daha bir sürü davranış bozukluğu oluştu. Bu yüzden artık kreş seçeneği bizim için en iyisi gibi gözükse de oğlum sürekli hastalandığı için doğru düzgün kreşe devam edemiyor.
Bu ay nerdeyse oğlum hep evdeydi, tekrar eden burun akıntısı, önce kuru başlayıp sonra doluya çeviren öksürük başlıca şikayetimiz. Kreşin ilk yılı olduğu için hastalanması beklediğim bir şeydi ama bu ay biraz ağır geçti, bronşları daraldığı için artık 10 gün boyunca antibiyotik kullandık, doğal yöntemler, hava vermek vs işe yaramamaya başladı. Oğlum toparladı ve ben bugün kreşe tekrar gönderdim ancak günler öncesinden bugün göndereceğimi bildikleri için başta eşim, sonra annem ve kv göndermememi söylüyorlar ısrarla. eşime göre zaten annesi gelip bakıyor ne gerek var oğlanın kreşe gitmesine, zaten çok küçük. derslerden geri mi kalıyor sanki gitmese diye dalga geçiyor. annem açık açık "sen kendi keyfine düşkün olduğun için çocuğu yollamak istiyorsun" gibi bir laf etti hatta o yüzden gerildik. halbuki çocuğu yarım gün gönderiyor olmak benim için çok daha yorucu, sabah bırakıp öğle aramda kreşten alıp eve bırakıp sonra gene okula dönen benim. üstelik evde de her gün kayınvalide ağırlıyorum oğlana yarım gün bakacak diye. kv pek bir şey diyemese de onun da düşüncesini anlayabiliyorum. oğlum hastayken sürekli vah vah yavrum evde bir dinlenemedi bir toparlayamadı küçücük haliyle yollara düşüyor sabah vs derdi.
Bilemiyorum ben bağışıklık kazanması gerektiği, er ya da geç kaç yaşında olursa olsun okula başladığında gene aynı süreçleri yaşayacağımız için ha o zaman ha şimdi diye bakıyorum, o yüzden kreşe gönderme taraftarıyım. ayrıca gerçekten kv ile tüm gün eve tıkılı kalmasının oğluma hiçbir şey kazandırmadığını, aksine pek çok olumsuz davranış kazandığını gözlemliyorum. kv sağ olsun yemesine içmesine üstüne başına dikkat eder ancak tüm gün müge anlı ve türevleri açıktır, çocukla oyun oynamaz, oğlum hareketlenince şikayet eder vs vs artık ona teşekkür edip dinlendirme zamanımız geldi benceama öte yandan gerçekten oğlum sürekli hastalanırsa vicdan azabı da duyacağım çünkü zor toparlıyor, gece öksürükten uyuyamadığı zaman benim yüzümden diye düşünüp kahrolacağım, zaten çevremdeki herkes böyle hissettiriyor sağ olsunlar. daha 3 yaşına gelmemiş bebesini hasta olma pahasına kreşe yollayan keyfine düşkün anne miyim ben gerçekten ?
Aaa keyif dedikleri bu muymuş... E bir anne ve çalışan kadın olarak tabi ki mola vereceksiniz. Daha da iyi olmuş valla sefanız olsun. Anne dinlenemeden, çocuk için yeterince verimli olamaz ki. Valla anayım ben ana diye kendini paralamaya karşıyım ben bir anne olarak. Bir kupa sıcak çay bile o günü pozitif gecirmemi sağlıyor, cocugumla da daha keyifle ilgileniyorum. Desinler, hep diyecek bir şey bulurlar, siz bildiğinizi okuyun :)keyif olayı şöyle, haftanın iki günü dersim öğlen başlıyor. oğlanı sabahtan kreşe yollayınca evde 2-3 saat yalnız kalıyorum tek başıma kahvaltı edip sıcak çay içebiliyorum. o ara kayınvalidem geliyor pazartesi sabahı. bir keresinde oooh keyfin bol olsun oğlanı da yolladın kreşe diye bir laf etmişti. o bir kaç saat yalnız geçirdiğim zaman göze batıyor zaar.
Annelik= Çile kısmına kesinlikle katılıyorum. Pandemi dönemi hem eşim hem ben evden çalışıyorduk. İnanılmaz hareketli ve zor bir çocuğa bakıp aynı zamanda çalıştığım için çok iyi bir annesin diyorlardı. Ne alaka iyilik? Kafayı yedim , 2 yaşındaki bebeyle kavga ediyordum ne iyi anneliği. Lütfen dinlemeyin hatta dalga geçin, derse kadar zamanımda şöyle bir köpüklü kahve içeyim falan diyin. Eminim ki siz o arada ev işi yetştirmeye çalışıyorsunuz ama yinede hakkım diyip susturun insanları, anneniz bile olsa. Bence en ama en doğrusunu yapıyorsunuzyani ben doğru olduğuna inandığım şeyi yapıyorum, zaten öğretmen olduğum için çocuğumdaki gelişmeleri, kazanımları net görebiliyorum ama üçlü koalisyon o kadar üstüme geliyor ki kendimi sorgular oldum. annelik=çile algısı var hepsinde ve ben bunu yıkıyorum güya onlara göre. hoş, hasta çocuğa bakmanın nesi keyifli onu da çözemedim ama. mesele çocuk okuldayken dersimin öğlen başladığı iki gün evde birkaç saat çocuğu okula gönderdikten sonra yalnız oluşum. o göze batıyor.
Çok haklısınız çok. O köpüklü kahve sadece bir köpüklü kahve değil motivasyon demek :)Annelik= Çile kısmına kesinlikle katılıyorum. Pandemi dönemi hem eşim hem ben evden çalışıyorduk. İnanılmaz hareketli ve zor bir çocuğa bakıp aynı zamanda çalıştığım için çok iyi bir annesin diyorlardı. Ne alaka iyilik? Kafayı yedim , 2 yaşındaki bebeyle kavga ediyordum ne iyi anneliği. Lütfen dinlemeyin hatta dalga geçin, derse kadar zamanımda şöyle bir köpüklü kahve içeyim falan diyin. Eminim ki siz o arada ev işi yetştirmeye çalışıyorsunuz ama yinede hakkım diyip susturun insanları, anneniz bile olsa. Bence en ama en doğrusunu yapıyorsunuz
Olumlu tarafı cocugunuz akranlarına göre daha ılerıdedır dıye dusunuyorum. Bende ılk 3 yaş sızın gıbı ilgilendim simdı kreşde bılışsel zekası en yüksek cocuklardan bırı . Gözlemledıklerim de bu şekılde. İlk 3 yaş bırebır ılgılenme cok önemlıdır ama tüketiyor insanı bende tukenmiştim. Kızımı ilk kreşe verdıgım gün yolda yurumeyi bıle unutmuşum, 3 yıl tın tın yürüdüm:) Ama vicdanım cok rahat cocugum tv telefon karşısında büyümedi. Bırebır ilgilendim. Bır cok anne arkadaşım bana cocukla kafayı bozmuş gibi baktı. Evim dagıldı temızleyemedm. Bazen akşamları yorgunluktan 9 da bende onunla uyudum. Hep sabır cektım hayatımdan 3 yıl cocuguma dolu dolu verdım. Doğan cuceloglu nun kitaplarıyla büyüttüm,kök saldım kızıma .Hayatımın en zor ama en güzel dansı gecen 3 yıldır. Hayat dansımsın derım kızıma hep :) Kendine değer veren, sakin ,uyumlu , ve doğayı hayvanları çok seven merhametli, bana ev işlerinde yardım eden. Kendı sorumluluklarını yerıne getirebilen ,mücadeleci bır cocugum var. Maşallah. Hadı markete gıdelım dedıgım de, gıder secer dolabından gıyınır cıkarız hıc bakmam ne yapıyor dıye. Eşinize vakit ayırın başbaşa bır yerlere gıdın. Eskı gunlere dönersınız. Ikınızde bırbırınızı cok özlemıssınızdır.Özel hayatımı açmış gibi olacağım ancak bir kadın okursa ve faydalı olursam diye bahsetmek istiyorum. Ben doğumdan sonra aşırı kaygılı bir anne oldum, 2 sene boyunca adeta saçımı süpürge ettim, kendime ayırdığım vakit neredeyse yoktu. Hal böyle olunca eşimle giderek uzaklaştık. Dün bana artık beni eskisi kadar sevmediğini, çocuk doğduğundan beri eski enerjik, güleryüzlü kadın olmadığımı söyledi.
2 sene boyunca gerçekten zor bir hayat yaşadım. Anne, kv ve başka kimsenin desteği olmadan kucağımda kolik bebekle ben de saatlerce ağladığımı bilirim. Yuvam için fedakarlık yapıyorum, çok fazla kıymetim bilinir sandım. Sonuç olarak eşimden işittiklerim ortada.
Şuan bakınca evet yanlış yapmışım. Çok fazla fedakarlık yapmak asık suratlı, yorgun bir insan haline getirdi beni. İnsanlar bu kadın neden bu hale geldi diye sormuyorlar, sonuca yani kendilerine yansıyan şeye bakıyorlar. Kendini unutmamalı insan, anne de olsa kendini unutmamalı. Kendini parçaladın teşekkür ederim demiyorlar çünkü.
Siz butun bunların karşılığını alırsınız.Özel hayatımı açmış gibi olacağım ancak bir kadın okursa ve faydalı olursam diye bahsetmek istiyorum. Ben doğumdan sonra aşırı kaygılı bir anne oldum, 2 sene boyunca adeta saçımı süpürge ettim, kendime ayırdığım vakit neredeyse yoktu. Hal böyle olunca eşimle giderek uzaklaştık. Dün bana artık beni eskisi kadar sevmediğini, çocuk doğduğundan beri eski enerjik, güleryüzlü kadın olmadığımı söyledi.
2 sene boyunca gerçekten zor bir hayat yaşadım. Anne, kv ve başka kimsenin desteği olmadan kucağımda kolik bebekle ben de saatlerce ağladığımı bilirim. Yuvam için fedakarlık yapıyorum, çok fazla kıymetim bilinir sandım. Sonuç olarak eşimden işittiklerim ortada.
Şuan bakınca evet yanlış yapmışım. Çok fazla fedakarlık yapmak asık suratlı, yorgun bir insan haline getirdi beni. İnsanlar bu kadın neden bu hale geldi diye sormuyorlar, sonuca yani kendilerine yansıyan şeye bakıyorlar. Kendini unutmamalı insan, anne de olsa kendini unutmamalı. Kendini parçaladın teşekkür ederim demiyorlar çünkü.
Bence kreşe yollayarak en doğrusunu yapmışsınız, benim oğlumda eylülde 3 yaşına girdi ve kreşe tam gün başlattım. 15 aylık da kardeşi var ve evde ikisine de yetemiyordum. Oğlum yaşıtlarından bildiğiniz geri kalmıştı, kreşe gidip oradaki çocukları görünce bunu anladım. Şu iki ayda bile o kadar olumlu dönüş oldu ki, öğretmeni ve psikoloğu bile bu gelişimi dile getirdiler. Evet bizimki de sürekli hasta, hatta tüm ev halkı hastayız, öksürük burun akıntısı normalimiz oldu ama böyle böyle alışacak. Ki ben ücretsiz izin almış bir anneyim, o zaman ben aşırı keyif düşkünü oluyorum, hem evdeyim hem kreşe gönderiyorum, aksine sosyalleşmesi, kuralları öğrenmesi, disiplinize olması, dış dünyayı tanıması açısından en doğrusu kreş diyorumBu ifade annem, eşim ve kayınvalidemin ortak görüşü; benim hakkımda böyle düşünüyorlar.
Daha önce ocakta 3 yaşına girecek oğlumu kreşe göndermekle alakalı konular açmıştım hatırlayanlarınız olabilir. eylül ayından beri oğlumu yarım gün kreşe gönderiyorum, genel olarak kreşten memnunum. Başladığından beri oğlumda sosyal anlamda kazanımlar görüyorum. Planım bir kaç ay yarım gün göndermek, baharda da tam güne çevirmekti. Ben öğretmenim, oğluma anneannesi ve babaaannesi dönüşümlü olarak baktılar bu zamana kadar ancak bu sistemi daha fazla yürütmek istemiyorum pek çok sebepten ötürü. En başta anneannemin rahatsızlanması ve artık annemin ona bakması gerekiyor oluşu ve kayınvalidemin evi uzakta olduğu için hafta içi sürekli bizde kalıyor olma durumu. Kayınvalidemin hijyen sorunu var, ayrıca oğlumla inatlaşıyor, ona komik geldiği için sürekli o yaşta çocukla zıtlaşıyor ve bu yüzden oğlumda şimdiden her şeye hayır deme, kv nin kullandığı acayip lafları tekrar etme ve daha bir sürü davranış bozukluğu oluştu. Bu yüzden artık kreş seçeneği bizim için en iyisi gibi gözükse de oğlum sürekli hastalandığı için doğru düzgün kreşe devam edemiyor.
Bu ay nerdeyse oğlum hep evdeydi, tekrar eden burun akıntısı, önce kuru başlayıp sonra doluya çeviren öksürük başlıca şikayetimiz. Kreşin ilk yılı olduğu için hastalanması beklediğim bir şeydi ama bu ay biraz ağır geçti, bronşları daraldığı için artık 10 gün boyunca antibiyotik kullandık, doğal yöntemler, hava vermek vs işe yaramamaya başladı. Oğlum toparladı ve ben bugün kreşe tekrar gönderdim ancak günler öncesinden bugün göndereceğimi bildikleri için başta eşim, sonra annem ve kv göndermememi söylüyorlar ısrarla. eşime göre zaten annesi gelip bakıyor ne gerek var oğlanın kreşe gitmesine, zaten çok küçük. derslerden geri mi kalıyor sanki gitmese diye dalga geçiyor. annem açık açık "sen kendi keyfine düşkün olduğun için çocuğu yollamak istiyorsun" gibi bir laf etti hatta o yüzden gerildik. halbuki çocuğu yarım gün gönderiyor olmak benim için çok daha yorucu, sabah bırakıp öğle aramda kreşten alıp eve bırakıp sonra gene okula dönen benim. üstelik evde de her gün kayınvalide ağırlıyorum oğlana yarım gün bakacak diye. kv pek bir şey diyemese de onun da düşüncesini anlayabiliyorum. oğlum hastayken sürekli vah vah yavrum evde bir dinlenemedi bir toparlayamadı küçücük haliyle yollara düşüyor sabah vs derdi.
Bilemiyorum ben bağışıklık kazanması gerektiği, er ya da geç kaç yaşında olursa olsun okula başladığında gene aynı süreçleri yaşayacağımız için ha o zaman ha şimdi diye bakıyorum, o yüzden kreşe gönderme taraftarıyım. ayrıca gerçekten kv ile tüm gün eve tıkılı kalmasının oğluma hiçbir şey kazandırmadığını, aksine pek çok olumsuz davranış kazandığını gözlemliyorum. kv sağ olsun yemesine içmesine üstüne başına dikkat eder ancak tüm gün müge anlı ve türevleri açıktır, çocukla oyun oynamaz, oğlum hareketlenince şikayet eder vs vs artık ona teşekkür edip dinlendirme zamanımız geldi benceama öte yandan gerçekten oğlum sürekli hastalanırsa vicdan azabı da duyacağım çünkü zor toparlıyor, gece öksürükten uyuyamadığı zaman benim yüzümden diye düşünüp kahrolacağım, zaten çevremdeki herkes böyle hissettiriyor sağ olsunlar. daha 3 yaşına gelmemiş bebesini hasta olma pahasına kreşe yollayan keyfine düşkün anne miyim ben gerçekten ?
Açıkçası ben o yorumu sadece belki bu işlerde tecrübesiz bir kadın okur da bir faydam olur diye yazmıştım. Kimsenin evliliği benimki gibi sarpa sarsın istemem belki bir hayrım dokunur dedim. Ancak sizin yorumlarınız bana çok çok iyi geldi, okudukça mutlu oldum. Çok çok teşekkür ederim, yazdıklarınızla beni çok mutlu ve motive ettinizSiz butun bunların karşılığını alırsınız.
Annesinız sız layıkıyla yerıne getırmıssınız ilk 2 ve 3 yaş anneye muhtaçtır. Dogru olanı yapmıssınız. Yanlış yaptığınızı düşünmeyin. Gerı dönüşlerin alacaksınız zamanla . Verdiğiniz herşeyi cocuk gerı verıyor. Eşim seyahatte oluyor ve arabayı ben kullanmak zorunda kalıyorum . Kızım 2.5 yasında o zaman , bır turlu ara sokak dan cıkıp gıdecegım yere gıdemedm. Öyle bır kitlendim kı , O an dayanamadm Yapamıyorum ben yapamıyorum dedim,ağlamaya başladım . Kızım bana" Anne yapabilirsin ben sana güveniyorum " :) çok gururlandım ama :)
Aynı şeyleri yaşadım, 3.5 yaşında kızım. Ama eşiminde sitemi oldu , cocuk kreşe gidince hemen toparladık. Sız bırbırınızi eminim cok özlediniz.Açıkçası ben o yorumu sadece belki bu işlerde tecrübesiz bir kadın okur da bir faydam olur diye yazmıştım. Kimsenin evliliği benimki gibi sarpa sarsın istemem belki bir hayrım dokunur dedim. Ancak sizin yorumlarınız bana çok çok iyi geldi, okudukça mutlu oldum. Çok çok teşekkür ederim, yazdıklarınızla beni çok mutlu ve motive ettiniz
Yeğenim 4 yaşına girdi. 3 yaşından beri kreşte. Anne-baba sağlık çalışanı. Evde bakıcısı da var. Anneanne- babaanne gerektiğinde işini bırakıp gidip bakacak insanlar. Her şeyi geçtim kendi yaşıtlarıyla zaman geçirmek, gelişmek ve paylaşmak çok önemli. Bizimki de sürekli hasta. İyileşince yeniden gidiyor. Bence doğru olan kreş. Çocuğun gelişimi için. Hasta olmaksa konu hepsi hasta oluyor. Böyle böyle toparlayacak. Yoksa 1. sınıfı full hasta geçiriyorlar ki o daha kötü bence. Bir tanıdığımız çocuğu anaokuluna dahi göndermedi hastalanıyor diye. Anneanne baktı evde. Fanusta balık besler gibi. Çocuk ilkokul 1. Sınıfın 5 ayında hastaydı. Olula devam edemedi. Derslerden geri kaldı. Diğer çocuklara uyum sağlamakta zorlandı. Başka bir kuzenimin 2 çocuğu birden 3 aylıkten beri kreşteler. (Yurtdışında) çocuklar son derece sosyal, uyumlular. Bence kreş şart.Bu ifade annem, eşim ve kayınvalidemin ortak görüşü; benim hakkımda böyle düşünüyorlar.
Daha önce ocakta 3 yaşına girecek oğlumu kreşe göndermekle alakalı konular açmıştım hatırlayanlarınız olabilir. eylül ayından beri oğlumu yarım gün kreşe gönderiyorum, genel olarak kreşten memnunum. Başladığından beri oğlumda sosyal anlamda kazanımlar görüyorum. Planım bir kaç ay yarım gün göndermek, baharda da tam güne çevirmekti. Ben öğretmenim, oğluma anneannesi ve babaaannesi dönüşümlü olarak baktılar bu zamana kadar ancak bu sistemi daha fazla yürütmek istemiyorum pek çok sebepten ötürü. En başta anneannemin rahatsızlanması ve artık annemin ona bakması gerekiyor oluşu ve kayınvalidemin evi uzakta olduğu için hafta içi sürekli bizde kalıyor olma durumu. Kayınvalidemin hijyen sorunu var, ayrıca oğlumla inatlaşıyor, ona komik geldiği için sürekli o yaşta çocukla zıtlaşıyor ve bu yüzden oğlumda şimdiden her şeye hayır deme, kv nin kullandığı acayip lafları tekrar etme ve daha bir sürü davranış bozukluğu oluştu. Bu yüzden artık kreş seçeneği bizim için en iyisi gibi gözükse de oğlum sürekli hastalandığı için doğru düzgün kreşe devam edemiyor.
Bu ay nerdeyse oğlum hep evdeydi, tekrar eden burun akıntısı, önce kuru başlayıp sonra doluya çeviren öksürük başlıca şikayetimiz. Kreşin ilk yılı olduğu için hastalanması beklediğim bir şeydi ama bu ay biraz ağır geçti, bronşları daraldığı için artık 10 gün boyunca antibiyotik kullandık, doğal yöntemler, hava vermek vs işe yaramamaya başladı. Oğlum toparladı ve ben bugün kreşe tekrar gönderdim ancak günler öncesinden bugün göndereceğimi bildikleri için başta eşim, sonra annem ve kv göndermememi söylüyorlar ısrarla. eşime göre zaten annesi gelip bakıyor ne gerek var oğlanın kreşe gitmesine, zaten çok küçük. derslerden geri mi kalıyor sanki gitmese diye dalga geçiyor. annem açık açık "sen kendi keyfine düşkün olduğun için çocuğu yollamak istiyorsun" gibi bir laf etti hatta o yüzden gerildik. halbuki çocuğu yarım gün gönderiyor olmak benim için çok daha yorucu, sabah bırakıp öğle aramda kreşten alıp eve bırakıp sonra gene okula dönen benim. üstelik evde de her gün kayınvalide ağırlıyorum oğlana yarım gün bakacak diye. kv pek bir şey diyemese de onun da düşüncesini anlayabiliyorum. oğlum hastayken sürekli vah vah yavrum evde bir dinlenemedi bir toparlayamadı küçücük haliyle yollara düşüyor sabah vs derdi.
Bilemiyorum ben bağışıklık kazanması gerektiği, er ya da geç kaç yaşında olursa olsun okula başladığında gene aynı süreçleri yaşayacağımız için ha o zaman ha şimdi diye bakıyorum, o yüzden kreşe gönderme taraftarıyım. ayrıca gerçekten kv ile tüm gün eve tıkılı kalmasının oğluma hiçbir şey kazandırmadığını, aksine pek çok olumsuz davranış kazandığını gözlemliyorum. kv sağ olsun yemesine içmesine üstüne başına dikkat eder ancak tüm gün müge anlı ve türevleri açıktır, çocukla oyun oynamaz, oğlum hareketlenince şikayet eder vs vs artık ona teşekkür edip dinlendirme zamanımız geldi benceama öte yandan gerçekten oğlum sürekli hastalanırsa vicdan azabı da duyacağım çünkü zor toparlıyor, gece öksürükten uyuyamadığı zaman benim yüzümden diye düşünüp kahrolacağım, zaten çevremdeki herkes böyle hissettiriyor sağ olsunlar. daha 3 yaşına gelmemiş bebesini hasta olma pahasına kreşe yollayan keyfine düşkün anne miyim ben gerçekten ?