- 11 Haziran 2014
- 2.509
- 3.293
-
- Konu Sahibi ayrilik_acisi
- #121
Bakın bu yanıtınız beni hakli çikarıyor demek ki yazdıklarınizi okumusum. Keşke siz de bemim yazdiklarımda ne demek istedigimi tam görebilseniz.Keske diğer yazdıklarımı okusaydınız
Zaten oyle bişi yok artı zaten o beni suclu goruyor ne ozur dilemesi
Onu haketmiyormuşum
Bakın bu yanıtınız beni hakli çikarıyor demek ki yazdıklarınizi okumusum. Keşke siz de bemim yazdiklarımda ne demek istedigimi tam görebilseniz.
Normalde bu kadar sert ifadeler kullanmam ama siz cidden bu yasadiklarinizdan zerre ders almis görunmüyorsunuz.
Adam sizi affetmedigi icin ayrisiniz o hee dese siz kucağına atlayacaksiniz. Bende yarattiğinız izlenim bu.
Bir kadin olarak sizi bu kadar değersiz hissettiren bir erkeğe bu zaafınıza uzüluyorum. Kendi degerinizi fark etmis olsanız o yalvarsa bile hayır derim demeniz gerekirdi.
Bilmem Seda Diker'in kitaplarini biliyor musunuz? Tavsiye etmek isterim. Bilincaltınizda ciddi sıkintilariniz var gibi. Yoksa sizi kadın yerine koayan cariye muamelesi yapan bu adam için niye uzülesiniz ki?
Sözlerim sizi kırmak icin değil ancak silkinip kendinize gelmeniz gerekiyorken siz hala yas tutuyorsunuz.
Ben neden yazışmayı uzatiyorum biliyor musunuz, sanirim mühendisim demistiniz, işiniz var ayrica bekarsiniz. Yani belki de bundan sonra acayip mutlu bir ask yasayip harika bir evlilik yapacaksiniz ki insaallah oyle olur.Oldu bi hata
Bikere daha boşanmamış bir insana bunca senenizi vermek doğru bir hareket olmamış. Sabırla okudum yazdıklarınızı ama karşı taraf egoist kendini düşünen bencilin teki.
Zaten o boşanma boşluğunu kaç senede hala atlatamamış,atlattığında da ailesine sarılmış sizden uzaklaşmış. Belki de kendini suçlu hissetti daha boşanmadan başka bir ilişkiye başladığı için.
Şimdi hala boşanmadı mı bu adam? Ben orayı anlamadım?
38 yaşınıza gelmişsiniz ve boş yere vaktinizi kaybetmişsiniz..
2 sene var yaklasık bosanmasına
Bu nasıl boşanma ben anlamadım :) emin misin boşanma davası var mı ortada? Ne sebeple bu kadar uzun sürdü ayrıca?
bastan sona okudum tek diyeceğim yine arasa sanki dönersin gibi geldi bana.bi o kadar daha vakit ayırısın ama senle asla evlenmez.boşa yıllarını geçirmişsin.sakın ama sakın geri dönme.baska diyebileceğim yok.Merhaba bu siteyi takip ediyordum. İçimde hüzün, ağırlık, kendime öfke, ona öfke, kırgınlık, kızgınlık, kendime kızgınlık o kadar yoğun şeyler var ki buraya yazmak istedim. Biraz uzun olacak çünkü yorum yapabilmek için böyle olması gerekiyor. Okumaya sabrı ve vakti olanlar veya kendinden bişeyler bulanlar okuyup yorum yaparsa sevinirim. Şu an cidden kendimi kötü hissediyorum ve içinde bulunduğum ruh halinden kurtulmanın yolunu bulmalıyım.
Bi ortamda tesadüf eseri biriyle tanıştım. Ben 33, O 39 yaşındaydı. Akrep burcu erkeği...Bana arada sırada mesaj atıyordu ama benim öyle ilgimi çok çekmemişti ben de iyiyim vs diye cevap atıyordum kısa konuşuyorduk. Bu konuşmalarda daha sonra bana eşiyle boşanma noktasına geldiğini, evden ayrıldığını ve boşanma davası açacağını söyledi biraz sohbet edince.
Sonra 1 gün buluştuk arkadaşça ben zaten onu öyle görüyordum. Birbirimize hayatlarımızdan bahsettik. Ben mühendisim, o ile aynı sektörde uzman teknisyen diyebileceğimiz bir pozisyonda 2 yıllık yüksekokul mezunu, yıllardır aynı şirkette deneyimli biri. Neyse buluştuğumuzda onun evlilik sorunlarını da konuştuk uzun uzun anlattı. Her şeyi denediğini, psikologlara gidildiğini ama artık kesin karar verdiğini, 1 tane de çocuk vardı 12 yaşında. Sohbetimiz güzeldi, yani ben aslında o sıralarda birinden ayrılmıştım ve boşluktaydım, dost olabiliriz diye düşündüm, ilk defa da ilk görüşte 4-5 saat biriyle muhabbet etmiştim. Fakat eve geldiğimde dedim ki kendi kendime bu adamın önünde zorlu süreç var, sıkıntılı ve tehlikeli, sen arkadaş olarak kal mesafeni koru dedim..Kısa bi süre sonra boşanma davasını da açtı, 6 ay olmuş evden ayrılalı.
İşte ben de o sıralar yalnızlık çektiğimden onun arkadaşlığı bana benimkisi ona iyi geldi, sohbetlerimiz arttı, onun bana duygusal yaklaşımları oldu ve biz sevgili olmaya başladık. Ben asla evli biriyle olmam fakat o zaten boşanıyor ve ayrı olduğundan baştan kestirip atamadım. Başlarda bana bir daha evlilik düşünmediğini söyledi, ben de daha yeni bi evlilikten kurtulmaya çalıştığı için fikirlerinin beni tanıdıkça değişebileceğini düşündüm ki öyle de oldu, fikirleri değişti sonra, iş ilerledikçe daha sonraki zamanlarda bi çocuk daha çok istediğini söylemişti mesela ve evleneceğini benle.
Onunla 3-3.5 yıl gibi bir ilişkim oldu fakat bu süreç benim için çok zor oldu. İlk 1 yıl boşanma süreci geçti, boşanma kararını beklerken hakim davayı reddetti ve 3 yıl bekleme süresi verdi. Ancak 3 yıldan sonra tekrar dava açabilecekti tekrar. Eşi istemediği için boşamadı hakim..Kendisine eğer eve dönmeyi istersen, tekrar denemek istersen ben hayatından giderim, öyle bir şansın varsa beni düşünme dedim. Asla istemediğini, onun için herşeyin bittiğini sadece formalite bi boşanma kaldığını, o eve asla dönmek istemediğini, benle ilgisi olmadığını söyledi. 3 yıl bekleme sonra tekrar dava, 1 yıl da o sürse beni 4 yıl bekliyordu. Onu gerçekten sevmiştim bırakıp gidemedim, kritik yaşlarda olmama rağmen ondan kopmayı göze alamamıştım. Bu 3 yılın 2'sinde birlikteydik ve bu süreçte bu ilişkiyi gizli sürdürmek beni çok yordu zamanla, ayrı da olsa sadece boşanmayı da beklese sadakat yükümlülüğü devam ediyordu o yüzden dışarda hiç elele gezemez, belli kalabalık yerlere gidemez, hiçbir tanıdığı akrabası ile tanışamazdım, her daim anlayışlı olmak, kendi hayatımdan isteklerimden fedakarlık etmek zorundaydım.
Bi taraftan benim her şeyimde yanımda, beni sevdiğine inandığım, iyi kalpli olduğuna inandığım biriydi. Evimi süpürür yeri geldi mi bulaşıkları bile yıkardı, gün içinde 4-5 kez konuşur her sabah günaydın mesajları vs. Bilirsiniz kadın çabuk bağlanır ve sevdiği zaman çok sever bazıları, ben de onu her şeyim yapmıştım. O benim babam, abim, sevgilimdi... Ben onun içinde bulunduğu durumlara göğüs gerdim. Çocuğu ona küsmüştü ve dışarda asla görüşmüyordu, onu görmek için eşinin evine girmesi gerekiyordu. Haftada 1 kere çocugunu görmek için o eve girerdi, oraya her gittiğinde eşiyle tartışırlar çeşitli olaylar yaşanırdı. Kendisi öyle çok taviz vermeyen, oğluyla bile inatlaşabilen biriydi ve ben ona oğluyla iletişiminde hatalarını hep düzeltici şeyler söyledim, bak öyle yapma böyle yap gibi..
Sonra malesef bana karşı hatalar yaptı. İlişkinin ilk yılında benle tanışmadan önce görüştüğü biri olduğunu öğrendim ama bana bitti dedi. 20 yıllık dostuymuş, bu evden ayrılınca kadın da tamam biz bunla evleniriz demiş ,, o da eşinden ayrılmış biri. Bunun evine yemekler getirmiş ve cinsellik te yaşamışlar. İşte bu kadın hep onun boşlukta sığındığı limanıydı. Benle tanışınca ondan uzaklaşmış. Bir gün biz beraber dışardayken bu kadın aradı. Ben o sırada bişeylere bakıyordum. Kadın bundan evindeki tadilat için yardım isteyip evine çağırmış. Ben de neden bittiğini açıkça söylemiyorsun dedim, söyledim arıyor dedi zaten gelemem dedim dedi..Ama daha sonra bu kadın hep bi gölge kabus gibi karşıma cıkıpdurdu. Bigün telefonunu karıstırdım ve kadın bunu bi konsere davet etmiş mail atarak, bu da kadına cvp yazmış. Kadının konserde çekildiği bi fotoyu facebook tan alıp maile yapıştırıp konsere gelemedim demiş..Kısacası gönlünü almış gibi bişeydi...Ben bunu gördüğümü söyledim, büyük olay çıkardım bana hata ettiğini cevap vermeseydim de olurdu dedi falan...Bisüre sonra unuttuk olayı çünkü her daim benim yanımdaydı artık onunla tamamen koptuğunu düşündüm sonuçta görüşmemişti.
Akrep burcu erkeğini bilen bilir aşırı kıskanç ve tartışırken çok acımasız oluyor, bi bakıyorsun seni acayip sevdiğini düşünüyorsun bir bakıyorsun merhametsizin teki. Zamanla bu gizli saklı süreç dediğim gibi beni yordu, hep sabır sabır sabır...Bi bayan sevgilisiyle zaman geçirmek ister, yanında olmasını ister, zaten gelmişiz ileri yaşlara. Bigün yine çocuğunu görmeye gittiğinde karısı bunu öpmeye çalışmış bu da zor kaçmış, bunu anlattı, nefret ettiğini vs...Ama bunlara dayanmak duymak çok zor oldu benim için, beynimde yer etti. İstersen sen dön evine dedim bir gün, benim için sözkonusu bile değil dedi her zaman...
Zaman içinde bi kızla yazıştığını da gördüm, pek bişi yoktu ama yine de sadakatsizlikti, geyik muhabbet gibi bişey ama sanki kız biraz daha yakın olsa gerisi gelecekmiş gibi...Geyikti dedi, telefonuna baktığım için beni suçladı. Ben güvenimi yitirdiğim için hep telefona bakmak isteyen biri oldum çıktım. Kardeşi başka bir şehirde evli. İlk geçireceğimiz yılbaşında bana izin aldığını 1 hafta ve kardeşinin ve annesinin yanında olacağını söyledi. Ben normal olarak beraber oluruz diye düşünüp hiç plan yapmamıştım ve buna bozuldum. Bari Ocak 1 de gitseydin dedim, biletimi aldım dedi. Gidebilir ama bana hiçbişi demeden konuşmadan plan yapması beni hayalkırıklığına uğratmıştı ve bozuldugumu soyledim. O gitti ve Ben de dedim ki bikac gun sonra yanına geleyim ben de otelde kalırım 1 gün, yani 2 gun gezeriz donerim. Gittim 1 gün otelde kaldım, o ise kardesinin evinde yine kaldı, annesi falan beni bilmediği için arkadaslarla cıkıcam deyip kardesinin evinden oyle cıktı 2 gun sonra ben geri döndüm ucakla. o da aynı gün annesiyle arabalarıyla donduler. Ertesi sene yine yılbaşı geldiğinde yine izin alıp yine aynı sekilde orda gecirecegini soyledi. (ailesiyle olduguna eminim bu arada ) Artık içimde daha cok yılgınlık vardı, onun için değerlendirmesi gereken tatildi ve yılda 2 kere kardesini gormesi hakkıydı. Ben de ondan once kendi memleketime gittim. Oraya gittiğimde sürekli mesajlar attı ama ben cevap vermedim, çünkü böyle güzel günleri hep ayrı geçirmek beni çok üzüyordu. Bayramda mecburen ayrı, yılbaşında ayrı artı yaz tatilinde de ayrı...İlk sene yazın 20 gün izin aldı ben köyde geçiricem dedi...Beraber bi plan yapsaydık dedim, benim maddiyatım yok dedi, peki dedim. O ordayken ben de kendi evimi dip köşe temizliğe giriştim 1-2 hafta boyunca. Eski bi masayı boyadım. Buna da bahsettim. Sen beni bile beklemiyorsun bana ihtiyacın yok diye kavga çıkardı. Orda 17 gün geçirdin, bari son 2 gününü bana ayır da tatilin son haftasonu bari yanımda ol dedim. Sen böyle yaptın ya hele hiç gelmem dedi, ben tatilimi son güne kadar değerlendirmek istiyorum köyümde dedi...Bu da bir darbe daha zaten...
Bu birikenlerle ve bana yapılan şu an hatırlamadığım bir haksızlık karşısında ayrılık kararı aldım, ayrıldık. Ama ben bisüre sonra onu özlemeye başladım, şu an pişmanım o kararların arkasında durmadığım için ama yine başladık bisüre sonra ve ben yokken neler yapmış diye teline baktığımda bu 20 yıllık kadına mailelr attığını gördüm. İşte ben şurdayım hava bugün böyle, burda böyle ağaçlar var vs gibi saçma sapan paylaşımlar. canım cicimli değil...Yani boşlukta hemen gidilen liman...Daha yeni barışmışken ben yine yıkıldım, bana ayrı olduğumuzu bundan onu sorumlu tutamayacağımı soyledi. Başkası olsaydı haklıydın ama hani o bitmişti dedim, aramda bişey yok dedi, özür diledi boşluğ düştüm hata ettim dedi...Şu an yazarken bile bunları kendimden utanıyorum, insan topluca yazınca daha çok farkına varıyor herşeyin...
Bu olanlar benim tertemiz sevgimi kirletmeye başladı, oysa ben ona karşı hata yapmamıştım, tek istediğim olabilecekken yanımda olması, birliktelikti, giderek tartışan birine dönüştüm ben...Kavgalar arttı, benim sinirlerim sanırım laçka olmuştu iyce, herşeyi sorun eden biri haline geldim. Ben beni kaybettim, tatlı kız gitti yerine çabuk sinirlenen telefonda hemen bağırmaya başlayan biri geldi...Buna biraz da gelecekten hiç konuşmaması yol açtı...Bizim ikimizin bir planı yoktu, bizimle ilgili tek plan duymadım ağzından. Ben konu açtığımda da hep aynı laf: ben daha kurtulamamışım zincirimden nasıl plan yapayım, nasıl sozler vereyim. Ben boş sozler vermem yapacağım zaman yaparım...Oysa ben birlikteliği hissetmek anlamında istiyordum bunu illa sözler verilsin diye değil...
Ben bu boşanma olayı sonuçlansın diye önüme yılları katıp beklerken şartlar daha da zorlaşmaya başladı. Annesi köyden gelip kışları bunda kalmaya başladı. Dolayısıyla görüşmelerimiz kısıtlandı. Annesi artık beni biliyordu ve çok ta seviyordu. Bana boşanma kararı çıkınca evlenmenizi istiyorum yuzukleri ben bizzat alıcam dedi. Çünkü oğlunu seven düzgün çöpsüz üzüm bi kızdım ben, Allah var annesi çok iyiydi ama tabi onda kalması beraber yaşamaları görüşmeye kısıt oldu. Önceden daha rahattı. Kışın böyle, yazın ise o da sık sık köye giderdi hsonları, o gitmese bu sefer illa bir düğün çıkardı bütün hsonu bir akrabasında olur orda kalırlardı, artı haftada 1 zaten oğlunu görme günü..Yani evimiz arası araçla 10 dk ama bizim 1 hafta görüşemediğimiz zamanlar oluyordu
Ben çok hırçınlaştım, son derece sakin ve uysal zeki akıllı olan ben , hiç yapmayacağım şeyler yaptım. Tartışınca küsme huyu vardı, 2-3 gün konuşmazdı, zaten aynı evde yaşamadığımız için zıvanadan çıkıyordum küstüğü günlerde, gidip evinin kapısını bile tekmeledim bi kere...Bu tarz davranışlarımı da aylarca yüzüme vurdu, hep söyledi rezil ettin beni diye ama beni o noktaya getiren sebeplerin önemi yok tabi...
Ve sonuna geldim. Buraya kadar okuduysanız :) 3. yıl yine yaz geldi çattı, yine küstüğü birkaç gün vardı o sürede uçak biletini ve iznini almış, annesiyle beraber yine kardeşinin yanına gidecekmiş. Neden biz beraber plan yapamıyoruz deyince konuşmuyorduk ben bilet alırken küstük ayrıca ben tatile değil kardesime gidiyorum dedi. Her sene ben üzülmeme rağmen yine de kendi bildiğini okuması beni çok üzüyordu. Geçen seneki gibi ben yine geleyim yanına seni çok özlerim 2 hafta dedim,zaten beraber zamanlarımız az dedim, öyle rahat olmuyor kardesimgil plan yapıyor suraya gidelim diyorlar vs dedi...Tamam son 3 günü ayır bari bize, koca yaz dedim, erken ayrılırsın 3 gün dedim, olur dedi...Ama sonra düşündükçe benim bu kadar çaba harcamam, onun bunları hiç planlamadan ben gidiyorum demesi, her ne kadar en son 3 gununu sagolsun ayırmayı kabul etse de düşündükçe bana koymaya başladı. Düşüne düşüne kendimi fena halde doldurdum. Bensiz gitmesi (kardeşinin oturduğu yer deniz kenarı turist dolu yer), ben tatile mi gidiyorum demesi...Geçmişte de birikenlerle nasıl patladıysam bir patladım ona mesajlar döşedim, fena şekilde...Bilmiyorum yani delirmiş gibi bişeydim, sanki şeytan kulağıma fısıldıyor bana hakarete varan laflar yazdırıyordu sonunu düşünmeden...Her sene aynı her sene ayrı olmaya dayanamıyordum her tatilde...Konuşmadan kendine göre planını yapmasına dayanamıyordum. Neyse patlamam şiddetli oldu 1 hafta boyunca yazdım da yazdım. O da benden ayrıldı o sözleri gururuna yediremedi, insan sevdiğine bunları söyleyemez diyerek... Sonra çok özür diledim, herşeyin sebebini neden o hale geldiğimi çok anlattım ama aşırı kinci olduğundan kabul etmedi, ben ısrar ettikçe de kıymete bindi. en son ben de bıraktım 2-3 ay geçti...
Bu kadar zorluğun yanında beraber geçirdiğimiz güzel günler, 3 senenin alışkanlığı elbette vardı ve ben acı çektim aylarca ağladım, beni hiç anlamadı, yani neden patladıgımı, zaten beraberkenki tartısmalarda da anlamazdı ki, sadece kendine edilen laflara odaklanırdı.
3 yılın sonunda geldim 37-38'e sil baştan yeniden sevmek, evlenmek...Artık herşey sanki imkansız elde var sıfır gibi hissediyorum...Çok sevip çok emek verdim, baştan girmemem gereken bir sevdaya girdim, o da ben ayrıldıkça peşimden koştu, belki mutlu oluruz sandım ama olmadı olmadı olmadı
Baya eski konu bu :)Ben adamın boşanma aşamasında olmasına takılmadım. Zaten ayrılık kararı alınmış, dava açılmış. Prosedüre kalmış, kağıt kürek. Milletin yıllarını boşa götürüyorlar böyle böyle. Hakimlerin boşamama kararını asla anlamıyorum zaten. Evlenirken kimseye sormuyorlar, boşanırken ne alaka? Sadece mağdur tarafın hak kayıplarının olmaması için hakim kararı istenmeli.
Ama evliyken eşine zaten sadık olmayan bir adam... Gözünüz kör olmuş yoksa nasıl evet dersiniz böyle bir ilişkiye? Zaman içinde de bir ton falso vermiş zaten. Ama insanın sabır taşı dolmadı mı önünde yüz tane örnek de olsa, başına sürüyle olay yağsa yine de yolunda yürüyor. Üzülmeyi, yılların hesabını kitabını yapmayı bırakın. İyinin de kötünün de zamanı yok. Geçmiş olsun diyorum sadece.
Evli olan erkekle beraber olan kadınlara asla acimamMerhaba bu siteyi takip ediyordum. İçimde hüzün, ağırlık, kendime öfke, ona öfke, kırgınlık, kızgınlık, kendime kızgınlık o kadar yoğun şeyler var ki buraya yazmak istedim. Biraz uzun olacak çünkü yorum yapabilmek için böyle olması gerekiyor. Okumaya sabrı ve vakti olanlar veya kendinden bişeyler bulanlar okuyup yorum yaparsa sevinirim. Şu an cidden kendimi kötü hissediyorum ve içinde bulunduğum ruh halinden kurtulmanın yolunu bulmalıyım.
Bi ortamda tesadüf eseri biriyle tanıştım. Ben 33, O 39 yaşındaydı. Akrep burcu erkeği...Bana arada sırada mesaj atıyordu ama benim öyle ilgimi çok çekmemişti ben de iyiyim vs diye cevap atıyordum kısa konuşuyorduk. Bu konuşmalarda daha sonra bana eşiyle boşanma noktasına geldiğini, evden ayrıldığını ve boşanma davası açacağını söyledi biraz sohbet edince.
Sonra 1 gün buluştuk arkadaşça ben zaten onu öyle görüyordum. Birbirimize hayatlarımızdan bahsettik. Ben mühendisim, o ile aynı sektörde uzman teknisyen diyebileceğimiz bir pozisyonda 2 yıllık yüksekokul mezunu, yıllardır aynı şirkette deneyimli biri. Neyse buluştuğumuzda onun evlilik sorunlarını da konuştuk uzun uzun anlattı. Her şeyi denediğini, psikologlara gidildiğini ama artık kesin karar verdiğini, 1 tane de çocuk vardı 12 yaşında. Sohbetimiz güzeldi, yani ben aslında o sıralarda birinden ayrılmıştım ve boşluktaydım, dost olabiliriz diye düşündüm, ilk defa da ilk görüşte 4-5 saat biriyle muhabbet etmiştim. Fakat eve geldiğimde dedim ki kendi kendime bu adamın önünde zorlu süreç var, sıkıntılı ve tehlikeli, sen arkadaş olarak kal mesafeni koru dedim..Kısa bi süre sonra boşanma davasını da açtı, 6 ay olmuş evden ayrılalı.
İşte ben de o sıralar yalnızlık çektiğimden onun arkadaşlığı bana benimkisi ona iyi geldi, sohbetlerimiz arttı, onun bana duygusal yaklaşımları oldu ve biz sevgili olmaya başladık. Ben asla evli biriyle olmam fakat o zaten boşanıyor ve ayrı olduğundan baştan kestirip atamadım. Başlarda bana bir daha evlilik düşünmediğini söyledi, ben de daha yeni bi evlilikten kurtulmaya çalıştığı için fikirlerinin beni tanıdıkça değişebileceğini düşündüm ki öyle de oldu, fikirleri değişti sonra, iş ilerledikçe daha sonraki zamanlarda bi çocuk daha çok istediğini söylemişti mesela ve evleneceğini benle.
Onunla 3-3.5 yıl gibi bir ilişkim oldu fakat bu süreç benim için çok zor oldu. İlk 1 yıl boşanma süreci geçti, boşanma kararını beklerken hakim davayı reddetti ve 3 yıl bekleme süresi verdi. Ancak 3 yıldan sonra tekrar dava açabilecekti tekrar. Eşi istemediği için boşamadı hakim..Kendisine eğer eve dönmeyi istersen, tekrar denemek istersen ben hayatından giderim, öyle bir şansın varsa beni düşünme dedim. Asla istemediğini, onun için herşeyin bittiğini sadece formalite bi boşanma kaldığını, o eve asla dönmek istemediğini, benle ilgisi olmadığını söyledi. 3 yıl bekleme sonra tekrar dava, 1 yıl da o sürse beni 4 yıl bekliyordu. Onu gerçekten sevmiştim bırakıp gidemedim, kritik yaşlarda olmama rağmen ondan kopmayı göze alamamıştım. Bu 3 yılın 2'sinde birlikteydik ve bu süreçte bu ilişkiyi gizli sürdürmek beni çok yordu zamanla, ayrı da olsa sadece boşanmayı da beklese sadakat yükümlülüğü devam ediyordu o yüzden dışarda hiç elele gezemez, belli kalabalık yerlere gidemez, hiçbir tanıdığı akrabası ile tanışamazdım, her daim anlayışlı olmak, kendi hayatımdan isteklerimden fedakarlık etmek zorundaydım.
Bi taraftan benim her şeyimde yanımda, beni sevdiğine inandığım, iyi kalpli olduğuna inandığım biriydi. Evimi süpürür yeri geldi mi bulaşıkları bile yıkardı, gün içinde 4-5 kez konuşur her sabah günaydın mesajları vs. Bilirsiniz kadın çabuk bağlanır ve sevdiği zaman çok sever bazıları, ben de onu her şeyim yapmıştım. O benim babam, abim, sevgilimdi... Ben onun içinde bulunduğu durumlara göğüs gerdim. Çocuğu ona küsmüştü ve dışarda asla görüşmüyordu, onu görmek için eşinin evine girmesi gerekiyordu. Haftada 1 kere çocugunu görmek için o eve girerdi, oraya her gittiğinde eşiyle tartışırlar çeşitli olaylar yaşanırdı. Kendisi öyle çok taviz vermeyen, oğluyla bile inatlaşabilen biriydi ve ben ona oğluyla iletişiminde hatalarını hep düzeltici şeyler söyledim, bak öyle yapma böyle yap gibi..
Sonra malesef bana karşı hatalar yaptı. İlişkinin ilk yılında benle tanışmadan önce görüştüğü biri olduğunu öğrendim ama bana bitti dedi. 20 yıllık dostuymuş, bu evden ayrılınca kadın da tamam biz bunla evleniriz demiş ,, o da eşinden ayrılmış biri. Bunun evine yemekler getirmiş ve cinsellik te yaşamışlar. İşte bu kadın hep onun boşlukta sığındığı limanıydı. Benle tanışınca ondan uzaklaşmış. Bir gün biz beraber dışardayken bu kadın aradı. Ben o sırada bişeylere bakıyordum. Kadın bundan evindeki tadilat için yardım isteyip evine çağırmış. Ben de neden bittiğini açıkça söylemiyorsun dedim, söyledim arıyor dedi zaten gelemem dedim dedi..Ama daha sonra bu kadın hep bi gölge kabus gibi karşıma cıkıpdurdu. Bigün telefonunu karıstırdım ve kadın bunu bi konsere davet etmiş mail atarak, bu da kadına cvp yazmış. Kadının konserde çekildiği bi fotoyu facebook tan alıp maile yapıştırıp konsere gelemedim demiş..Kısacası gönlünü almış gibi bişeydi...Ben bunu gördüğümü söyledim, büyük olay çıkardım bana hata ettiğini cevap vermeseydim de olurdu dedi falan...Bisüre sonra unuttuk olayı çünkü her daim benim yanımdaydı artık onunla tamamen koptuğunu düşündüm sonuçta görüşmemişti.
Akrep burcu erkeğini bilen bilir aşırı kıskanç ve tartışırken çok acımasız oluyor, bi bakıyorsun seni acayip sevdiğini düşünüyorsun bir bakıyorsun merhametsizin teki. Zamanla bu gizli saklı süreç dediğim gibi beni yordu, hep sabır sabır sabır...Bi bayan sevgilisiyle zaman geçirmek ister, yanında olmasını ister, zaten gelmişiz ileri yaşlara. Bigün yine çocuğunu görmeye gittiğinde karısı bunu öpmeye çalışmış bu da zor kaçmış, bunu anlattı, nefret ettiğini vs...Ama bunlara dayanmak duymak çok zor oldu benim için, beynimde yer etti. İstersen sen dön evine dedim bir gün, benim için sözkonusu bile değil dedi her zaman...
Zaman içinde bi kızla yazıştığını da gördüm, pek bişi yoktu ama yine de sadakatsizlikti, geyik muhabbet gibi bişey ama sanki kız biraz daha yakın olsa gerisi gelecekmiş gibi...Geyikti dedi, telefonuna baktığım için beni suçladı. Ben güvenimi yitirdiğim için hep telefona bakmak isteyen biri oldum çıktım. Kardeşi başka bir şehirde evli. İlk geçireceğimiz yılbaşında bana izin aldığını 1 hafta ve kardeşinin ve annesinin yanında olacağını söyledi. Ben normal olarak beraber oluruz diye düşünüp hiç plan yapmamıştım ve buna bozuldum. Bari Ocak 1 de gitseydin dedim, biletimi aldım dedi. Gidebilir ama bana hiçbişi demeden konuşmadan plan yapması beni hayalkırıklığına uğratmıştı ve bozuldugumu soyledim. O gitti ve Ben de dedim ki bikac gun sonra yanına geleyim ben de otelde kalırım 1 gün, yani 2 gun gezeriz donerim. Gittim 1 gün otelde kaldım, o ise kardesinin evinde yine kaldı, annesi falan beni bilmediği için arkadaslarla cıkıcam deyip kardesinin evinden oyle cıktı 2 gun sonra ben geri döndüm ucakla. o da aynı gün annesiyle arabalarıyla donduler. Ertesi sene yine yılbaşı geldiğinde yine izin alıp yine aynı sekilde orda gecirecegini soyledi. (ailesiyle olduguna eminim bu arada ) Artık içimde daha cok yılgınlık vardı, onun için değerlendirmesi gereken tatildi ve yılda 2 kere kardesini gormesi hakkıydı. Ben de ondan once kendi memleketime gittim. Oraya gittiğimde sürekli mesajlar attı ama ben cevap vermedim, çünkü böyle güzel günleri hep ayrı geçirmek beni çok üzüyordu. Bayramda mecburen ayrı, yılbaşında ayrı artı yaz tatilinde de ayrı...İlk sene yazın 20 gün izin aldı ben köyde geçiricem dedi...Beraber bi plan yapsaydık dedim, benim maddiyatım yok dedi, peki dedim. O ordayken ben de kendi evimi dip köşe temizliğe giriştim 1-2 hafta boyunca. Eski bi masayı boyadım. Buna da bahsettim. Sen beni bile beklemiyorsun bana ihtiyacın yok diye kavga çıkardı. Orda 17 gün geçirdin, bari son 2 gününü bana ayır da tatilin son haftasonu bari yanımda ol dedim. Sen böyle yaptın ya hele hiç gelmem dedi, ben tatilimi son güne kadar değerlendirmek istiyorum köyümde dedi...Bu da bir darbe daha zaten...
Bu birikenlerle ve bana yapılan şu an hatırlamadığım bir haksızlık karşısında ayrılık kararı aldım, ayrıldık. Ama ben bisüre sonra onu özlemeye başladım, şu an pişmanım o kararların arkasında durmadığım için ama yine başladık bisüre sonra ve ben yokken neler yapmış diye teline baktığımda bu 20 yıllık kadına mailelr attığını gördüm. İşte ben şurdayım hava bugün böyle, burda böyle ağaçlar var vs gibi saçma sapan paylaşımlar. canım cicimli değil...Yani boşlukta hemen gidilen liman...Daha yeni barışmışken ben yine yıkıldım, bana ayrı olduğumuzu bundan onu sorumlu tutamayacağımı soyledi. Başkası olsaydı haklıydın ama hani o bitmişti dedim, aramda bişey yok dedi, özür diledi boşluğ düştüm hata ettim dedi...Şu an yazarken bile bunları kendimden utanıyorum, insan topluca yazınca daha çok farkına varıyor herşeyin...
Bu olanlar benim tertemiz sevgimi kirletmeye başladı, oysa ben ona karşı hata yapmamıştım, tek istediğim olabilecekken yanımda olması, birliktelikti, giderek tartışan birine dönüştüm ben...Kavgalar arttı, benim sinirlerim sanırım laçka olmuştu iyce, herşeyi sorun eden biri haline geldim. Ben beni kaybettim, tatlı kız gitti yerine çabuk sinirlenen telefonda hemen bağırmaya başlayan biri geldi...Buna biraz da gelecekten hiç konuşmaması yol açtı...Bizim ikimizin bir planı yoktu, bizimle ilgili tek plan duymadım ağzından. Ben konu açtığımda da hep aynı laf: ben daha kurtulamamışım zincirimden nasıl plan yapayım, nasıl sozler vereyim. Ben boş sozler vermem yapacağım zaman yaparım...Oysa ben birlikteliği hissetmek anlamında istiyordum bunu illa sözler verilsin diye değil...
Ben bu boşanma olayı sonuçlansın diye önüme yılları katıp beklerken şartlar daha da zorlaşmaya başladı. Annesi köyden gelip kışları bunda kalmaya başladı. Dolayısıyla görüşmelerimiz kısıtlandı. Annesi artık beni biliyordu ve çok ta seviyordu. Bana boşanma kararı çıkınca evlenmenizi istiyorum yuzukleri ben bizzat alıcam dedi. Çünkü oğlunu seven düzgün çöpsüz üzüm bi kızdım ben, Allah var annesi çok iyiydi ama tabi onda kalması beraber yaşamaları görüşmeye kısıt oldu. Önceden daha rahattı. Kışın böyle, yazın ise o da sık sık köye giderdi hsonları, o gitmese bu sefer illa bir düğün çıkardı bütün hsonu bir akrabasında olur orda kalırlardı, artı haftada 1 zaten oğlunu görme günü..Yani evimiz arası araçla 10 dk ama bizim 1 hafta görüşemediğimiz zamanlar oluyordu
Ben çok hırçınlaştım, son derece sakin ve uysal zeki akıllı olan ben , hiç yapmayacağım şeyler yaptım. Tartışınca küsme huyu vardı, 2-3 gün konuşmazdı, zaten aynı evde yaşamadığımız için zıvanadan çıkıyordum küstüğü günlerde, gidip evinin kapısını bile tekmeledim bi kere...Bu tarz davranışlarımı da aylarca yüzüme vurdu, hep söyledi rezil ettin beni diye ama beni o noktaya getiren sebeplerin önemi yok tabi...
Ve sonuna geldim. Buraya kadar okuduysanız :) 3. yıl yine yaz geldi çattı, yine küstüğü birkaç gün vardı o sürede uçak biletini ve iznini almış, annesiyle beraber yine kardeşinin yanına gidecekmiş. Neden biz beraber plan yapamıyoruz deyince konuşmuyorduk ben bilet alırken küstük ayrıca ben tatile değil kardesime gidiyorum dedi. Her sene ben üzülmeme rağmen yine de kendi bildiğini okuması beni çok üzüyordu. Geçen seneki gibi ben yine geleyim yanına seni çok özlerim 2 hafta dedim,zaten beraber zamanlarımız az dedim, öyle rahat olmuyor kardesimgil plan yapıyor suraya gidelim diyorlar vs dedi...Tamam son 3 günü ayır bari bize, koca yaz dedim, erken ayrılırsın 3 gün dedim, olur dedi...Ama sonra düşündükçe benim bu kadar çaba harcamam, onun bunları hiç planlamadan ben gidiyorum demesi, her ne kadar en son 3 gununu sagolsun ayırmayı kabul etse de düşündükçe bana koymaya başladı. Düşüne düşüne kendimi fena halde doldurdum. Bensiz gitmesi (kardeşinin oturduğu yer deniz kenarı turist dolu yer), ben tatile mi gidiyorum demesi...Geçmişte de birikenlerle nasıl patladıysam bir patladım ona mesajlar döşedim, fena şekilde...Bilmiyorum yani delirmiş gibi bişeydim, sanki şeytan kulağıma fısıldıyor bana hakarete varan laflar yazdırıyordu sonunu düşünmeden...Her sene aynı her sene ayrı olmaya dayanamıyordum her tatilde...Konuşmadan kendine göre planını yapmasına dayanamıyordum. Neyse patlamam şiddetli oldu 1 hafta boyunca yazdım da yazdım. O da benden ayrıldı o sözleri gururuna yediremedi, insan sevdiğine bunları söyleyemez diyerek... Sonra çok özür diledim, herşeyin sebebini neden o hale geldiğimi çok anlattım ama aşırı kinci olduğundan kabul etmedi, ben ısrar ettikçe de kıymete bindi. en son ben de bıraktım 2-3 ay geçti...
Bu kadar zorluğun yanında beraber geçirdiğimiz güzel günler, 3 senenin alışkanlığı elbette vardı ve ben acı çektim aylarca ağladım, beni hiç anlamadı, yani neden patladıgımı, zaten beraberkenki tartısmalarda da anlamazdı ki, sadece kendine edilen laflara odaklanırdı.
3 yılın sonunda geldim 37-38'e sil baştan yeniden sevmek, evlenmek...Artık herşey sanki imkansız elde var sıfır gibi hissediyorum...Çok sevip çok emek verdim, baştan girmemem gereken bir sevdaya girdim, o da ben ayrıldıkça peşimden koştu, belki mutlu oluruz sandım ama olmadı olmadı olmadı