- 20 Ağustos 2015
- 6.490
- 15.604
- 248
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Biraz geç oluyor evet ben de 28 yaşında evlendim. Çocuk için uğraşıyoruz daha genç olsaydık akışına bırakırdım 25 yaş uygun evlenmek için sonra geç bence ama bir anda çıkabilir birimerhaba kk'nın güzel ve akıllı hanımları. yine bir iç dökme konusu :) malum, bir derdim var bu bölümün adı. benimki dert sayılır mı, aslında şükredecek çok fazla şeyim varken hayır. ama kafama takılıyor. genç ve bekar birinin (kadın ya da erkek demiyorum, insan olarak düşünmeli) kendi hayatını kurmamış olması sizce bir eksiklik mi?
annem ve kardeşimle yaşıyorum. belki eski konularımdan anımsayanlar vardır, biraz daha kalabalıktı ailemiz sonra annem ben ve kardeşim olarak ayrı bir eve geçme kararı aldık ve taşındık. annem de ben de çalışıyoruz annemin kendi işi. ben de maaşlı çalışanım. işim iyi mi? eh, geleceği parlak bir iş. istesem dışarıdan ek işlerle daha fazla kazanmama imkan veriyor. pandemi döneminde çalışıyor olmak ayrı bir nimet bir açıdan bakınca. şükür.
ben 27 yaşındayım, gelecek ay 28 olacağım. evlenmek ufukta yok şu an için. hiçbir zaman yuva kurayım meraklısı da olmadım açıkçası. annemle babamın evliliği ve boşanması sayesinde zaten bu fikre bir tık daha uzağım.
sanki hayatımı hiç yaşayamamış ve 20'li yaşlarım bomboş tükenmiş gibi hissediyorum. başkasının evinde kalmam, başkası evime gelmez, tek başıma tatile çıkmam, aslında yalnız kalmayı çok sevmeme rağmen hep ailemle yaşadım. diyorum ki artık bir bireyim, elim para görüyor, ekmeğimi kazanıyorum. ailem başımın tacı, derdim onlarla değil derdim kendimle. hep hayatımda ya anneanne ya da anne otoritesi inceden kendini hissettirdi. hiç diklenmedim, hiç kafa tutmadım, hiç saygısızlık etmedim, hiç merakta bırakmadım. hep onlarla yaşadım ama ne kadar kendim olabildim ki? içimde hep tek başıma bir eve çıkıp kendi ayaklarımın üstünde durma isteği var ama cesaret edemiyorum. evimde hep bir gürültü... ayrı odam falan var ama sanki hiç kendime ait bir alanım, huzur payım yok gibi hissediyorum. taşınacağımız zaman mesela saçma sapan bir semte taşındık annemin işine çok uzak olmasın diye. halbuki ben daha başka yerlerde oturmak istiyorum, daha güzel, daha nezih yerler istiyorum. kiracıyız, eşek yüküyle kira ödüyoruz. bunalıyorum böyle, şu an olduğu gibi geliyorlar bana bazen. kapana kısılmışım gibi geliyor. bu ne biçim özgürlük diyorum. her zaman pratik çözümler üretebilen bir insan oldum ama artık ufak sorunları bile büyütüyorum. yeter diyorum. artık o çözümleri de üretemiyorum.
bugün mesela bir kadın şarkıcının röportajını dinledim, 34 yaşında iyi para kazanan biri. sonuçta yani. ben olmaktan, bağımsızlıktan, özgürlükten hatta insanları cinsiyetleriyle değil direkt kendi benlikleriyle falan kabul etmekten bahsediyordu. farkındalığı çok yüksek biri. hani bilmiyorum aileyle yaşıyor olmak, tek başına olmamak sanki insana kendini hala çocukmuş gibi hissettiriyor. özgüvensizlik mi oluşturuyor anlayamadım. moralim bozuk, yüzüm asık annem ısrarla soruyor neyin var neyin var diye. sorup durma diye tersledim kadıncağızı. sanki bu evde istediğim gibi yüzümü asıp bu akşam da canım sıkkın modunda odamda kendi halimde oturmak da yasak gibi hissediyorum.
bilmiyorum hanımlar sanki zaman geçiyor, hayat bitiyor ama ben hep aynı yerdeyim gibi. son 1 sene zaten herkesin yaşamından çalındı. böyle mi devam edecek? dedim ya semti sevmedim, yeni de taşındık ama bu eve. aileme burdan taşınalım, sevmedim demek istemem. bundan sonraki taşınmam olsa olsa kendi evime, kendi düzenime olur herhalde diye düşünüyorum. kimseyi sürüklemeye hakkım yok ki sonuçta. annem ne istersek yapıyor, allah başımdan eksik etmesin. ama ben böyle hissediyorum, dedim ya kendimle alakalı diye...
yani açtığım konunun evlilikle pek bir ilgisi yoktu aslında ama insanın karşısına evlenebileceği biri çıkmadıysa evlenmiyor, isterse yaşı 40 olsun, olay bu kadar basit. çok da uzağım yani ben böyle şeylerden, günün birinde evlenirsem etrafımdaki herkes şok olur eminim. ki bence 28 yaşında evlenmişsiniz, geç değil. ama bu yaşta çocuğunuz olmuyorsa ona bişey diyemem. evlilik, çocuk konularına çok uzağım, dünya çocuk dolu zaten bir de ben doğurmayayım yani.Biraz geç oluyor evet ben de 28 yaşında evlendim. Çocuk için uğraşıyoruz daha genç olsaydık akışına bırakırdım 25 yaş uygun evlenmek için sonra geç bence ama bir anda çıkabilir biri
Geç hayatını kurarsan bence herseye geç kalırsın insanın yanında destek biri olması çok güzel problem lere rağmen ben de uzun süre yalnız yaşadımyani açtığım konunun evlilikle pek bir ilgisi yoktu aslında ama insanın karşısına evlenebileceği biri çıkmadıysa evlenmiyor, isterse yaşı 40 olsun, olay bu kadar basit. çok da uzağım yani ben böyle şeylerden, günün birinde evlenirsem etrafımdaki herkes şok olur eminim. ki bence 28 yaşında evlenmişsiniz, geç değil. ama bu yaşta çocuğunuz olmuyorsa ona bişey diyemem. evlilik, çocuk konularına çok uzağım, dünya çocuk dolu zaten bir de ben doğurmayayım yani.
Liseden yeni mezun kardesimle yazdiklarinizi tipa tip aynisini konustuk az once simdiki genclik cok akıllı dedirtti bana , aile yaşantımız sizinki ile benzer olmasından kaynaklı diye düşündüm. Evrenseniz daha kendi hayatınız olmalı bir şekilde. Çok güzel düşünmüşsünüz. Ayrı eve çıkmanızda hicbir sakınca yok. Evlenmek zorunda değilsinizmerhaba kk'nın güzel ve akıllı hanımları. yine bir iç dökme konusu :) malum, bir derdim var bu bölümün adı. benimki dert sayılır mı, aslında şükredecek çok fazla şeyim varken hayır. ama kafama takılıyor. genç ve bekar birinin (kadın ya da erkek demiyorum, insan olarak düşünmeli) kendi hayatını kurmamış olması sizce bir eksiklik mi?
annem ve kardeşimle yaşıyorum. belki eski konularımdan anımsayanlar vardır, biraz daha kalabalıktı ailemiz sonra annem ben ve kardeşim olarak ayrı bir eve geçme kararı aldık ve taşındık. annem de ben de çalışıyoruz annemin kendi işi. ben de maaşlı çalışanım. işim iyi mi? eh, geleceği parlak bir iş. istesem dışarıdan ek işlerle daha fazla kazanmama imkan veriyor. pandemi döneminde çalışıyor olmak ayrı bir nimet bir açıdan bakınca. şükür.
ben 27 yaşındayım, gelecek ay 28 olacağım. evlenmek ufukta yok şu an için. hiçbir zaman yuva kurayım meraklısı da olmadım açıkçası. annemle babamın evliliği ve boşanması sayesinde zaten bu fikre bir tık daha uzağım.
sanki hayatımı hiç yaşayamamış ve 20'li yaşlarım bomboş tükenmiş gibi hissediyorum. başkasının evinde kalmam, başkası evime gelmez, tek başıma tatile çıkmam, aslında yalnız kalmayı çok sevmeme rağmen hep ailemle yaşadım. diyorum ki artık bir bireyim, elim para görüyor, ekmeğimi kazanıyorum. ailem başımın tacı, derdim onlarla değil derdim kendimle. hep hayatımda ya anneanne ya da anne otoritesi inceden kendini hissettirdi. hiç diklenmedim, hiç kafa tutmadım, hiç saygısızlık etmedim, hiç merakta bırakmadım. hep onlarla yaşadım ama ne kadar kendim olabildim ki? içimde hep tek başıma bir eve çıkıp kendi ayaklarımın üstünde durma isteği var ama cesaret edemiyorum. evimde hep bir gürültü... ayrı odam falan var ama sanki hiç kendime ait bir alanım, huzur payım yok gibi hissediyorum. taşınacağımız zaman mesela saçma sapan bir semte taşındık annemin işine çok uzak olmasın diye. halbuki ben daha başka yerlerde oturmak istiyorum, daha güzel, daha nezih yerler istiyorum. kiracıyız, eşek yüküyle kira ödüyoruz. bunalıyorum böyle, şu an olduğu gibi geliyorlar bana bazen. kapana kısılmışım gibi geliyor. bu ne biçim özgürlük diyorum. her zaman pratik çözümler üretebilen bir insan oldum ama artık ufak sorunları bile büyütüyorum. yeter diyorum. artık o çözümleri de üretemiyorum.
bugün mesela bir kadın şarkıcının röportajını dinledim, 34 yaşında iyi para kazanan biri. sonuçta yani. ben olmaktan, bağımsızlıktan, özgürlükten hatta insanları cinsiyetleriyle değil direkt kendi benlikleriyle falan kabul etmekten bahsediyordu. farkındalığı çok yüksek biri. hani bilmiyorum aileyle yaşıyor olmak, tek başına olmamak sanki insana kendini hala çocukmuş gibi hissettiriyor. özgüvensizlik mi oluşturuyor anlayamadım. moralim bozuk, yüzüm asık annem ısrarla soruyor neyin var neyin var diye. sorup durma diye tersledim kadıncağızı. sanki bu evde istediğim gibi yüzümü asıp bu akşam da canım sıkkın modunda odamda kendi halimde oturmak da yasak gibi hissediyorum.
bilmiyorum hanımlar sanki zaman geçiyor, hayat bitiyor ama ben hep aynı yerdeyim gibi. son 1 sene zaten herkesin yaşamından çalındı. böyle mi devam edecek? dedim ya semti sevmedim, yeni de taşındık ama bu eve. aileme burdan taşınalım, sevmedim demek istemem. bundan sonraki taşınmam olsa olsa kendi evime, kendi düzenime olur herhalde diye düşünüyorum. kimseyi sürüklemeye hakkım yok ki sonuçta. annem ne istersek yapıyor, allah başımdan eksik etmesin. ama ben böyle hissediyorum, dedim ya kendimle alakalı diye...
Evet destek olabilecek, hayatı paylaşabilecek olması güzel de olmayınca olmuyor.Geç hayatını kurarsan bence herseye geç kalırsın insanın yanında destek biri olması çok güzel problem lere rağmen ben de uzun süre yalnız yaşadım
Eğer karşına insanlar çıkıyorsa onlara biraz daha fazla şans vermeyi düşün benceEvet destek olabilecek, hayatı paylaşabilecek olması güzel de olmayınca olmuyor.
sizce pandemi zamanı karşıma insan çıkıyor olabilir mi? :) 1 sene uçtu gitti hepimizin hayatından.Eğer karşına insanlar çıkıyorsa onlara biraz daha fazla şans vermeyi düşün bence
normalde yazın tatile tek başıma gidecektim öyle plan yapmıştım. sonra kardeşim çok istedi gelmeyi, çok bunalmıştı. sonra bi baktım birden annem de dahil olmuş. ben sizi yalnız başınıza yollamam falan dedi. geldi, kötü mü oldu hayır ama tek başıma da tatile gidip kafa dinlemem lazım, ondan eminim yani. kardeşimle iyi anlaşıyoruz, güzel arkadaşlık ediyor. beraber denize girmek falan çok keyifliydi. ama bu yaz kendi başıma ayarlamayı düşünüyorum. belki arada bir hafta sonu da kaçabilirim 1 gece kalmalı şekilde. merkeze, denize falan bayağı yakın bir yer ayarlamak lazım. bütçemi ona göre planlayayım diyorum. arabamız olsa her hafta sonu kaçar belki bunalmazdım ama araba fiyatları el yakıyor, gücümüz yetmez artık almayaBence ayrı ev güzel olabilir , ayaklarının üstünde durursun , güçlü hissedersin . Hayatı daha farklı yönlerinden görürsün . Ama benim kızım olsa tek yaşamasına pek razı gelmezdim . Çünkü çok korkardım başına bir şey gelir diye . Toplumumuz pek hazır da değil böylesi bir özgürlük için .Hafta sonları gidebileceğiniz yerler arayın . Mesela bizim için Şile Ağva güzel kaçış yerleridir . Ben bir hafta sonunu evli ve iki çocuklu olmama rağmen ayrı geçirmiştim . Gerçi sürekli telefondaydım ama yine de yalnız kalabilmiştim. Mesela Ramazan Bayramı için tatil planlayın gidin gezin ama annenizin uzağına gitmeyin . Ben ilk öğretmen olduğum yıl tek yaşadım ve pek sevmedim açıkçası . O kadar sorumluluğu tek başına almaya değmiyor hayat . Ailenle iş paylaşımı yapın . İkinci üniversite oku , dil öğren , origami yap , filografi öğren . Kendi kendine hobilerin olursa daha mutlu zaman geçirirsin .
merhaba kk'nın güzel ve akıllı hanımları. yine bir iç dökme konusu :) malum, bir derdim var bu bölümün adı. benimki dert sayılır mı, aslında şükredecek çok fazla şeyim varken hayır. ama kafama takılıyor. genç ve bekar birinin (kadın ya da erkek demiyorum, insan olarak düşünmeli) kendi hayatını kurmamış olması sizce bir eksiklik mi?
annem ve kardeşimle yaşıyorum. belki eski konularımdan anımsayanlar vardır, biraz daha kalabalıktı ailemiz sonra annem ben ve kardeşim olarak ayrı bir eve geçme kararı aldık ve taşındık. annem de ben de çalışıyoruz annemin kendi işi. ben de maaşlı çalışanım. işim iyi mi? eh, geleceği parlak bir iş. istesem dışarıdan ek işlerle daha fazla kazanmama imkan veriyor. pandemi döneminde çalışıyor olmak ayrı bir nimet bir açıdan bakınca. şükür.
ben 27 yaşındayım, gelecek ay 28 olacağım. evlenmek ufukta yok şu an için. hiçbir zaman yuva kurayım meraklısı da olmadım açıkçası. annemle babamın evliliği ve boşanması sayesinde zaten bu fikre bir tık daha uzağım.
sanki hayatımı hiç yaşayamamış ve 20'li yaşlarım bomboş tükenmiş gibi hissediyorum. başkasının evinde kalmam, başkası evime gelmez, tek başıma tatile çıkmam, aslında yalnız kalmayı çok sevmeme rağmen hep ailemle yaşadım. diyorum ki artık bir bireyim, elim para görüyor, ekmeğimi kazanıyorum. ailem başımın tacı, derdim onlarla değil derdim kendimle. hep hayatımda ya anneanne ya da anne otoritesi inceden kendini hissettirdi. hiç diklenmedim, hiç kafa tutmadım, hiç saygısızlık etmedim, hiç merakta bırakmadım. hep onlarla yaşadım ama ne kadar kendim olabildim ki? içimde hep tek başıma bir eve çıkıp kendi ayaklarımın üstünde durma isteği var ama cesaret edemiyorum. evimde hep bir gürültü... ayrı odam falan var ama sanki hiç kendime ait bir alanım, huzur payım yok gibi hissediyorum. taşınacağımız zaman mesela saçma sapan bir semte taşındık annemin işine çok uzak olmasın diye. halbuki ben daha başka yerlerde oturmak istiyorum, daha güzel, daha nezih yerler istiyorum. kiracıyız, eşek yüküyle kira ödüyoruz. bunalıyorum böyle, şu an olduğu gibi geliyorlar bana bazen. kapana kısılmışım gibi geliyor. bu ne biçim özgürlük diyorum. her zaman pratik çözümler üretebilen bir insan oldum ama artık ufak sorunları bile büyütüyorum. yeter diyorum. artık o çözümleri de üretemiyorum.
bugün mesela bir kadın şarkıcının röportajını dinledim, 34 yaşında iyi para kazanan biri. sonuçta yani. ben olmaktan, bağımsızlıktan, özgürlükten hatta insanları cinsiyetleriyle değil direkt kendi benlikleriyle falan kabul etmekten bahsediyordu. farkındalığı çok yüksek biri. hani bilmiyorum aileyle yaşıyor olmak, tek başına olmamak sanki insana kendini hala çocukmuş gibi hissettiriyor. özgüvensizlik mi oluşturuyor anlayamadım. moralim bozuk, yüzüm asık annem ısrarla soruyor neyin var neyin var diye. sorup durma diye tersledim kadıncağızı. sanki bu evde istediğim gibi yüzümü asıp bu akşam da canım sıkkın modunda odamda kendi halimde oturmak da yasak gibi hissediyorum.
bilmiyorum hanımlar sanki zaman geçiyor, hayat bitiyor ama ben hep aynı yerdeyim gibi. son 1 sene zaten herkesin yaşamından çalındı. böyle mi devam edecek? dedim ya semti sevmedim, yeni de taşındık ama bu eve. aileme burdan taşınalım, sevmedim demek istemem. bundan sonraki taşınmam olsa olsa kendi evime, kendi düzenime olur herhalde diye düşünüyorum. kimseyi sürüklemeye hakkım yok ki sonuçta. annem ne istersek yapıyor, allah başımdan eksik etmesin. ama ben böyle hissediyorum, dedim ya kendimle alakalı diye...
yalnız geldik yalnız gideceğiz zaten. geçmiş olsun, kaybınız için de başınız sağolsun.Bak canım eksiklik mi bilmem ama sana şunu diyim
Benim dayım 40 yaşını geçti bekar anneannemle yaşıyor. Dedem vefat etti anneannemin de fazla bir günü kalmadı hasta. Bütün kardeşleri evli şimdi o da vefat ederse tek başına kalacak kocaman evde.
Ne çılgın yorumlar gelmiş, 25 de evlenirsen ok 28 de geç Kocaman evde yalnız mı kalınır vs...yalnız geldik yalnız gideceğiz zaten. geçmiş olsun, kaybınız için de başınız sağolsun.
başka bir üye de evlilik meselesine atıfta bulundu ama benim evlilik için pek yapacak bir şeyim yok. yani etrafımda mutlu evli çift bile yok. anneannem boşanmış, annem boşandı. yani yalnız kalmamak için evlenme fikrine sıcak bakamıyorum zira evliliğin garantisi yok. ben yalnız kalmamak için evlenirsem kesin boşanırım ya da kocam ölür yine de yalnız kalırım bir şekilde. bu işler olacağı varsa oluyor, yoksa olmuyor :) ancak ve ancak karşıma çıkan kişi bana 'ya ben bu adamın karısı olmak istiyorum, onunla aile kurmak istiyorum' diye düşündürürse evlenirim.
Evet çok doğru başkası ile asla ev arkadaşı olarak çıkma, bazen misafirin olsunlar ama hep gitsinler , atil fikri yalnızlık için, iyi, konu sahibi için ise fikrim iş nedeniyle başka eve çıkmayı sebep gösterebilirYani nasıl biri olduğunuza bağlı, ben mesela evim pis olsun diyemiyorum. Hem okula gidip hem çalışıp hem ayrı eve çıkmıştım. Maddi olarak bir sorunum yoktu ama gelir gider ev temizlemek isterdim. Yemek yapmak falan derken gerçekten zor oluyor. Tabii siz okumuyorsunuz. Bir de biriyle ev paylaşmak yapamayacağım bir şey benim. Gerçekten bir kere bir hareketine sinir olunca her şeyi batıyor insana, hele ki stüdyo daire asla. Siz kendinizi daha iyi bilirsiniz tabii Bu yalnız kalma isteğinizi ara ara tatillere çıkarak falan da giderebilirsiniz sorun sadece buysa