- Konu Sahibi MonicaBing
-
- #221
Yalan söyleyecek halim yok hanımefendi. Ben bir çay bahçesine gidiyorum onun önünde abartısız yirmi otuz tane kedi köpek oluyor. Ve orası oldukça yeşillik bir yer. Acıkmış oluyorum bir tane sandviç sipariş ediyorum. Onlara da yiyecek verdiğim halde yine gitmiyorlar üç taneyle beş taneyle bitmiyor ki 20 30 tane var dediğim gibi hepsi sırayla geliyorlar. Karınları doysa da yine gitmiyorlar kendilerince oyun oynamak istiyorlar masaya sandalyeye zıplamaya çalışıyorlar. İnanın ağzımdaki ekmeği yutamıyorum. Ayrıca nasıl bir insan olduğumu size ispatlamak zorunda değilim Allah biliyor o benim için yeter. Evimde bir tane tavşanım var onu dışarıda yaralı olarak buldum ve iyileştirdirdim. Şu an halen benimle. Ben bu forumda hayvan hayatı insan hayatından daha önemlidir diyen bile gördüm. Ne kadar yazsam da anlaşamayacağız iyi akşamlar.
Yalan söyleyecek halim yok hanımefendi. Ben bir çay bahçesine gidiyorum onun önünde abartısız yirmi otuz tane kedi köpek oluyor. Ve orası oldukça yeşillik bir yer. Acıkmış oluyorum bir tane sandviç sipariş ediyorum. Onlara da yiyecek verdiğim halde yine gitmiyorlar üç taneyle beş taneyle bitmiyor ki 20 30 tane var dediğim gibi hepsi sırayla geliyorlar. Karınları doysa da yine gitmiyorlar kendilerince oyun oynamak istiyorlar masaya sandalyeye zıplamaya çalışıyorlar. İnanın ağzımdaki ekmeği yutamıyorum. Ayrıca nasıl bir insan olduğumu size ispatlamak zorunda değilim Allah biliyor o benim için yeter. Evimde bir tane tavşanım var onu dışarıda yaralı olarak buldum ve iyileştirdirdim. Şu an halen benimle. Ben bu forumda hayvan hayatı insan hayatından daha önemlidir diyen bile gördüm. Ne kadar yazsam da anlaşamayacağız iyi akşamlar.
Bir şey merak ettim yanlış anlamazsanız. Siz çocuklara da bu kadar duyarlı davranıyor musunuz? Kimsesiz, öksüz, fakir çocuklara? Merak ettim yalnızca. Bu kadar duyarlı bir insan onlara da aynı şekilde davranır.Belediyelerin görevi sokak hayvanlarının düzenli beslenmelerini sağlamak.Sokak canları icin besleme alanları oluşturmaları gerek bu canlıları insanların merhametine terk etmeleri hic doğru değil.Ama insanımız da cok duyarsız bir taş su koymayı bırak olanların içini çöple dolduruyor.Acik alanda yemek yetecekseniz mama alıp gidebilirsiniz karınları doyunca bir köşeye kivriliyorlar.Ben sokak beslemesi yapan biriyim boyle lokanta önlerinde bekleyen kedileri görünce çağırıp mama veririm insanlar kedilete zarar vermesinler diye..s
Kendi adıma konuşayım top bana gelmemiş ama yine de söyleyin.Bir şey merak ettim yanlış anlamazsanız. Siz çocuklara da bu kadar duyarlı davranıyor musunuz? Kimsesiz, öksüz, fakir çocuklara? Merak ettim yalnızca. Bu kadar duyarlı bir insan onlara da aynı şekilde davranır.
Ama insan dışındaki diğer canlılarda akıl vardır mantık yoktur, siz kedi köpeklerden insan gibi mantık yürütmelerini istiyorsunuz yemek yerken rahat bıraksınlar diyerek, hayvanlar içgüdüleriyle yaşar, acıkınca karınlarını doyurmak isterler, pek doğal yaşam alanları kalmadığı içinde çoğunlukla cafe, restaurant, balıkçı, kasap önlerinde gezerler, karınları doyunca da yemek veren kişiye sevgilerini göstermek için yanaşırlar, he belki kızıyorsunuz buna ama teşbihte hata olmaz kedi köpeklerde yaklaşık 3 yaşındaki çocuk aklı vardır, 3 yaşındaki bir çocuğu yemek yerken masada nasıl zaptedemezseniz kedi köpeği de öyle zaptedemezsiniz, sizle oynamak ister, tek istediği de başı okşansın, yavrum kuzum diye sevilsin, kimi insan korkar, kimi insan masasının etrafında dolaşmalarından rahatsız olur, belki kimisi yemek yerken sandalyeye atlayan kediden tiksinir.Kusura bakmayın ama "yemek" yerken insanlar diken üstünde olmak zorunda mı? Nasıl bir mantık bu ya? Yiyecek vermek sorun değil isterlerse her gün yanımda onlara özel mama götüreyim. Yeter ki yemek yemek yerken insanları rahat bıraksınlar. Karınları doyunca da gitmiyorlar hanımefendi. Bu sefer de oynamaya çalışıyorlar masalara sandalyelere zıplamaya çalışıyorlar. İnsanlar oraya iki lokma yemek yemek için gidiyor. Huzurla yemeklerini yeme hakları var değil mi?
Kız kardeşim aynı sizin gibiydi. Cidden. Aşırı bir fobisi vardı. Önünde kedi varsa evden çıkamaz, asla o kapıdan geçemez. Kaç kere bu yüzden işe geç kalmıştır. Nefesi kesilir yılan görmüş gibi. Bir gün yavru bir kedi bulduk, yetimdi. Kardeşim hemen, işten geldiği gibi başka bir odaya kaçıyordu. Ya kediyi, çıkartıp başka odaya koyuyorduk da öyle yanımıza geliyordu, yada kendisini odaya kapatıyordu. Karşılaşsalar çığlık atıyordu. Bu yıllar önceydi. Şimdi kucağında kedisi ile tatile gidiyor, nasıl mı? Ben bir akşam, kızkardeşim salonda otururken, baika bir odaya hapsettiğimiz kediyi aldım. O zaman büyümüş, yetişkin bir kedi olmuştu ve kardeşim hala korkuyordu ondan. Kediyi kardeşimin kucağına bıraktım. Hemen çığlık atarak ellerini, ona sürmemek için havaya kaldırdı. Dondu kaldı olduğu yerde. Alın bunu diye bağırdı. Tiksindiği için kendiside atamadı. Onu kaldırmak içinde dokunması gerekiyordu çünkü. Ama kedi ona sevgiyle dokundı. Zaten canına minnet, hemen kucağına kıvrıldı. Kız kardeşimin eli bir saat havada kaldı. Yüzü gergin.. diğer aile bireyleri de müdahele etmeyince, kedi kucağında, öylece mahsur kaldı. Sonra bir baktım, kardeşimin kolları biraz inmiş. Biraz daha zaman geçti kollarını ili yanına koymuş, vücudu o kadar gergin durmuyor. Bir süre sonra kediyi okşamaya başladı. Önce ürkekti. Sonra yavaş yavaş alıştı. Orda bitti korkusu. Kediye baktığınızda, algıladığınız olumsuz duygular neyse kucağınızdayken, onun sıcaklığını ve pozitif elektriğini aldığınızda kaybolur. Kedi ile stres aynı yerde olmaz. Sizin fobiniz, şeftaliden korkan insanlarınki gibi. Tüylü şeylerin itici gelmesiyle ilgili. Kedi hem tüylü, hem hareketli, size tehdit gibi geliyor. Dışardan bakınca, oysa dokunsanız onun sevgiden başka bir şey hissettirmediğini anlarsınız. Bir yavru kediyi severek bu korkunuzun üzerine gidin. Hem sizin hem kediciklerin iyiliği için. Korkunuzun üzerine gidin.Çocukluğumdan beri tavuklar, köpekler, inekler böcekler hep iç içe büyüdüm. Kedi hariç hiçbi hayvandan korkum yok. Ama kediden o kadar çok korkuyorum ki, aynı odada kalsak büyük ihtimalle hiç düşünmeden camdan atlarım.
Hayat kalitemi düşürüyor artık, sürekli yeni bir yere giderken acaba kedi var midir? Acaba nasıl kaçarım diye kendimi geriyorum. Arkadaşlarım evlerine kedi aldı, başka odaya koyarız demelerine rağmen gidemiyorum panik atak geçirecek gibi oluyorum. Bir kere gittim resmen bayılıyordum kendimi çok geriyorum.
Psikolojik destek ol diyenler olacaktır, olabilir tabii ki ama haplara bağlı yaşamak istemiyorum.
Sürekli yanımda ki insanları da sıkıntıya sokuyorum kedi görünce. Eşim bile bugün çok sıkıldım artık bundan dedi çünkü yemek yemeye gittiğimiz yerde kedi olduğu için yiyemedik. Çoğu insanın sevdiği bi hayvan olunca da, korkan birisini görünce kimse ciddiye almıyor. Lütfen yardımcı olun korkumu nasıl yenebilirim?
Allah aşkına havadan atıp tutmayın ya, evime kaç kişi girip çıktı bir kişiden duymadım evin kokuyor diye, kaldı ki kedi besleyen arkadaşlarımın evine de girdim kimsenin evi kokmuyordu.Hayvanın bakımın düzgün yapıp, kaliteli mama ile besleyip, tuvaletini doğru düzgün temizlediniz mi bitti gitti.Hayvanlar birçok insandan daha temiz.Hiç katılmıyorum. Kedi beslenen ev leş gibi kokuyor. Kedi besleyenler algılayamıyor bu kokuyu.
Havadan atıp tuttuğumu nereden uydurdunuz acaba ?Allah aşkına havadan atıp tutmayın ya, evime kaç kişi girip çıktı bir kişiden duymadım evin kokuyor diye, kaldı ki kedi besleyen arkadaşlarımın evine de girdim kimsenin evi kokmuyordu.Hayvanın bakımın düzgün yapıp, kaliteli mama ile besleyip, tuvaletini doğru düzgün temizlediniz mi bitti gitti.Hayvanlar birçok insandan daha temiz.
Ama insan dışındaki diğer canlılarda akıl vardır mantık yoktur, siz kedi köpeklerden insan gibi mantık yürütmelerini istiyorsunuz yemek yerken rahat bıraksınlar diyerek, hayvanlar içgüdüleriyle yaşar, acıkınca karınlarını doyurmak isterler, pek doğal yaşam alanları kalmadığı içinde çoğunlukla cafe, restaurant, balıkçı, kasap önlerinde gezerler, karınları doyunca da yemek veren kişiye sevgilerini göstermek için yanaşırlar, he belki kızıyorsunuz buna ama teşbihte hata olmaz kedi köpeklerde yaklaşık 3 yaşındaki çocuk aklı vardır, 3 yaşındaki bir çocuğu yemek yerken masada nasıl zaptedemezseniz kedi köpeği de öyle zaptedemezsiniz, sizle oynamak ister, tek istediği de başı okşansın, yavrum kuzum diye sevilsin, kimi insan korkar, kimi insan masasının etrafında dolaşmalarından rahatsız olur, belki kimisi yemek yerken sandalyeye atlayan kediden tiksinir.
İnsanların duygularını bilemem elbette, öldürmeye çalışmadıkları sürece de duygularını eleştiremem de ama o hayvancıklar aç kalmamak için bu tip yerlerde daha fazla olur zira çoğu maalesef bir kap su bile bulamıyor, aksine hayvanseverlerin koydukları su kapları ya çöpe atılıyor ya da sulara zehir karıştırılıyor ve o hayvanlar kıvranarak ölüyor, şansımız yaver gider zehir tam etkisini göstermeden veterinere yetiştirirsek ne mutlu ama yetiştiremezsek sonları Ankara'da katledilen 16 köpek gibi oluyor.
Hayvanseverleri insan düşmanı gibi görmeyin, kimse bir lokmacık öksüz yetim ya da gariban çocuklara kötü hisler beslemez, bir kediye köpeğe yardım eden insana haydi haydi yardım eder lakin hayvanlara olan hassasiyetimiz onların ağzı var dili yok halleridir, onlar açız diyemez, zehirlenseler beni zehirlediler diyemez, hasta olsalar bilemezsiniz, bu sebeple onların durumu insanlarla kıyaslanamaz, insan çocuk bile olsa sokakta karşınıza çıkıp açım diyebiliyor, para isteyebiliyor, üstünden başından ne halde olduğu anlaşılabiliyor yani yardım isteyebiliyor ama hayvanlar bunu yapamıyor, size daha iki hafta önce olan bir olayı anlatayım, sokağımızdaki kedilerden birine gece araba çarpmış, şoförün kediye çarptığını anlamaması imkansız ama hadi neyse araba çekip gitmiş, hayvancık can havliyle park halindeki başka bir aracın altına kaçmış, şanslıymış ki komşularımızdan biri görmüş, bize haber verdi, zavallıyı arabanın altından çıkardık bize getirdik, maalesef bir ayağı paramparça 2 ayağıysa kısmen yaralıydı, komşum kapımızı çalmasa o kedicik sabaha kadar acıdan ve kan kaybından ölürdü, bana araba çarptı yetişin kurtarın diyemez çünkü değil mi? Ama insan feryat edip yardım isteyebilir, velhasıl kedi hiçbir canlının canına değer vermeyen biri yüzünden operasyon geçirdi ve parçalanan ayağı omuzdan kesildi, ki bugün kediye çarpıp giden yarın insana çarpıp gider ve hiç içi acımaz, bu sebeple kediye köpeğe, kurbağaya kirpiye, sümüklü böceğe domuza merhamet edip onların canını önemseyen insanların diğer insanlara olan merhamet ve vicdan duygularından şüphe etmeyiniz, evet bazı insanları bende sevmiyorum ama o sevmediğim insanlar hayvanları hiç eli titremeden öldürenler, o sevmediğim insanlar hamile bir kediyi köpeğe parçalatanlar, o sevmediğim insanlar zavallı bir atı çiftliğinden çalıp keserek tüm etini kemiğinden sıyırıp götürenler, çocukları istismar edenler, kadınları gözünü kırpmadan öldürenler, kendinden başka hiçbir insanın canlının hayatına kıymet vermeyenler, eh böyle insanları yerimde olsanız sizde sevmezsiniz değil mi?
Bu kadar aşırı derecede rahatsızlığınız varsa yemeğinizi restoran bahçesi yerine kapalı kısımda yiyebilirsiniz. Çünkü kedilerin yaşayabileceği avlanabileceği doğal bir ortam kalmadı. Ben de yemek yerken çocuk çığlıklarından seslerinden aşırı derecede rahatsız oluyorum mesela. Bu nedenle de çocuklu ailelerden uzakta oturuyorum. Siz de bu şekilde yapabilirsiniz.Bunları kedi sevmeyen hiçbir insanın tasvip edeceğini sanmıyorum. Kedi sevmemek kediden korkmak başka kediye zarar vermek başka.
Bende hayvanla ilgilenmeyi sevmem evimde Alıp beslemem kedi doğal yasamı içinde temiz bir hayvan olabilir belki ama doğal Yaşamdan çıkarıp ev ortamına hapis ettiğiniz zaman Doğası bozuluyor ve evet kokuyor.
Kendim evde kedi beslemem ama besleyene de niye besliyorsun demem.
Kediye mama verilmesine de karsı Değilim elbette verilir mama da yemekte ama toplum içinde cafede Çay Bahçesinde açık alanda yemek yerken masanın Altın'da ayaklarımın altından kedi geçmesinden rahatsız oluyorum ve evet yemek verseniz de gitmiyor yine geliyorlar. Hatta bazen masanın üstüne çıkıyorlar. Ben tiksiniyorum. Kıyıda köşede verilir kediye yemek mama ama insanlar yemek yerken açık alanda özellikle huzursuz oluyor. Istemdışı ama ben yemek yerken masamın Altın'da kedi dolaştığında yemek yiyemiyorum tedirgin oluyorum. Bu da hayvan düşmanlığı demek değil.
Isteyen aynı tabakta da yer ama ben yiyemem.
Madem rahatsızsınız kedi beslenen evlerin leş gibi koktuğunu düşünüyorsanız kedi beslenen eve gitmeyin.Sizi zorla mı götürüyorlar..Havadan atıp tuttuğumu nereden uydurdunuz acaba ?
Arkadaşlarınız size evimiz kokuyor demez herhalde değil mi ?
Siz kedi ile Yaşadığınız için o kokuyu algılayamıyorsunuz.
Zaten mecbur kapalı yerlerini tercih ediyorum.Bu kadar aşırı derecede rahatsızlığınız varsa yemeğinizi restoran bahçesi yerine kapalı kısımda yiyebilirsiniz. Çünkü kedilerin yaşayabileceği avlanabileceği doğal bir ortam kalmadı. Ben de yemek yerken çocuk çığlıklarından seslerinden aşırı derecede rahatsız oluyorum mesela. Bu nedenle de çocuklu ailelerden uzakta oturuyorum. Siz de bu şekilde yapabilirsiniz.
Neden hemen saldırdı pozisyonuna geçiyorsunuz ??[
Madem rahatsızsınız kedi beslenen evlerin leş gibi koktuğunu düşünüyorsanız kedi beslenen eve gitmeyin.Sizi zorla mı götürüyorlar..
Neden hemen saldırdı pozisyonuna geçiyorsunuz ??
Işte kedi besleyen Kişilerin bu özelliği var karsı Tarafın rahatsız olmasına saygı duyamama.
Keyfi gitmemiştim zaten cenaze dolayısıyla gitmiştim.
[/QUOTE
Saldırı değil eğer bu kadar rahatsızsanız gitmezsiniz sadece bir öneri.Karşı tarafa da belitirsiniz siz kedi besliyorsunuz eviniz leş gibi kokuyor ben gelemem dersiniz.Cenazeye de mezarlığa gidersiniz.
Beni tarif etmişsiniz :)
Kedi görünce midem bulanıyor. Hele de yemek yerken ayaklarının Altın'da masada dolaşması
Çok iyi olmuş size kapalı yerlerden çıkmayın da kedicikler rahat rahat dolaşsın.Zaten mecbur kapalı yerlerini tercih ediyorum.
Mecburen yani seve seve değil.
Çok iyi olmuş size kapalı yerlerden çıkmayın da kedicikler rahat rahat dolaşsın.
İnsanoğlunun futursuz davranışları, uygulamaları sebebiyle sokak hayvanlarının yaşayacak yeri kalmadı. Bu hayvanları insanlar evcilleştirdi yüzyıllar önce. Şimdi de onlara yaşayacak alan bırakmadık. Sokak hayvanlarına bakmak, onları korumak boynumuzun borcudur, insanlık görevidir.
Korkuyu anlarım, ama tiksiniyorum ayağımın altından geçmesine vesaire.. bunda art niyet ararım.
Evet böyle tiksiniyorum, kokuyor ediyor diyen insanlara saygım yok. Evimde 3 kedim var. Hepsi misler gibi kokuyor. Kedi bir kere sürekli kendini yalayan ve salivası antiseptik olan bir canlı. Günde kaç kere banyo yapıyor yani. Hasta olmayan kedi kokmaz, birçok insandan da daha temizdir.
Toplu taşımada,umumi tuvaletlerde kullandığımız telefonlarda daha çok mikrop var.Çok art niyetlisiniz v bence hayvan düşmanısınız ama keniniz bunun farkında değilsiniz.Bence konu sahibinden çok siz ve sizin gibilerin psikoterapi alması gerek.Onda bi art niyet yok durumunun farkında v çözüm bulmaya çalışıyor ve gayet insani.Size de kediciklerinizle mutluluklar o zaman.
Umarım Birgün kedinin tüyünden ya da baska birşeyinden mikrop kapmazsınız.
Bence kimin psikoterapiye ihtiyacı olduğu belli o Yüzden daha yazmayacağım.Toplu taşımada,umumi tuvaletlerde kullandığımız telefonlarda daha çok mikrop var.Çok art niyetlisiniz v bence hayvan düşmanısınız ama keniniz bunun farkında değilsiniz.Bence konu sahibinden çok siz ve sizin gibilerin psikoterapi alması gerek.Onda bi art niyet yok durumunun farkında v çözüm bulmaya çalışıyor ve gayet insani.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?