Muhakkak dediğiniz gibi her şerde bir hayır, ardında bir sebep vardır. Ama işte acı bu kadar yoğun olunca hayrını düşünmek çok zor oluyor. yavrumun mutluluğu için her şeyimi feda etmeye hazırken bile eminim Yaratıcımızın yanında çok daha mutlu. Duam bu evlilikte yarasız kurtulup zamanı gelince doğru insanla karşılaşıp sağlıkla bir evlada kavuşup hasretimi bi nebze dindirmek.Siz hala lohusasınız aslında. Neden bu kadar vicdansızlar acaba?
Belki bana kızacaksınız ama bizim için en hayırlı olanı Rabbim biliyor. Böyle bir insandan çocuk sahibi olmak doğru mu sizce?
Karısına merhamet etmeyen biri nasıl bir baba olurdu tahmin edebiliyor musunuz?
Bana kızmayın ama her şerhde bir hayır vardır.
Veren Allah alan Allah. Meleğiniz cennette sizi bekleyecek. Ama siz bu vicdansız aileden kendinizi bir an önce kurtarmaya bakın. Baba vasfı olmayan merhametsiz birini çocukla ödüllendirmeyin
Sizin de dediğiniz gibi belki çok zor olacaktı, ben her ne kadar çocuğum için tüm zorlukları elimden geldiğinden fazlasıyla göğüslemeye hazır olmuş olsam da belki bebeğim baba sevgisine doyamayacaktı. Ama belki kucağına alınca babası da bambaşka bir adam olacaktı bi ihtimal.bilmiyorum inanın.. bi an önce içimin ferahladığı günlere çıkmak istiyorummherkes aynı şeyi demiş ben de diyeceğim gerçekten eşiniz vicdansız
bir de doğduğunu düşünün o yavrucak kim bilir neler yaşayacaktı.
bebek çok güzel bir şey evet ama ateşi var, yememesi var, emmemesi var, gazı var, koliği var, allah korusun hastalıkla geleni var... Bu merhametsiz adamla bir de masum yavrucakla nasıl başa çıkacaktınız hem de küçücük bir bebekle?
İşin meslegin varsa gerisini dusunme. Kimseye bagimli olmadigin surece her sey yag gibi akar insallah.Amin inşallah dediğini gibi olur. Ne kadar yanlış bir yerde olduğumu çok daha net görebilmeye başladım. Boşanmayı düşünüyorum. Hamileliğimden dolayı ücretsiz izine çıkmıştım, döndüğümde iyi kötü devam ettirebilirm şükür. Yeter ki güzelce boşanabilelim
Amin inşallah, çok çok teşekkür ederim ilginiz ve iyi niyet ve dilekleriniz içinİşin meslegin varsa gerisini dusunme. Kimseye bagimli olmadigin surece her sey yag gibi akar insallah.
Canım herkezin acıyla baş etme yöntemi farklıdır. Ancak içe gömlek en tehlikelisi ve en yanlışı. Eşinde bunu yapıyor ve hattasana kızarakta bence sadece kendine olan tepkisini gösteriyor. Ama işte burda en çok tabiki yine anne etkileniyor.Konuşmaya çalıştım. Ki konuşmama bile gerek olmadan beni en iyi anlayacak kişi o olmalıydı. O da hiç üzülmedi diyemem ama işte anca belki 3 5 gün. Sonrasında hiç bir şey olmamış gibi şen şakrak hatta beni ve acımı küçümseyecek kadar.. inanın bunaldım. İçimde zaten baş etmeye çalıştığm koca bir acı varken bir de bunları yaşamak beni iyice dibe çekiyor. Hayırlısıyla inşallah kurtulabilirim bu çukurdan
Allah razı olsun çok sağolun, amin inşallah
Rabbime isyan etmiyorum. Sınandığımı biliyorum. Bir melek annesi olmaya beni de layık gördüğü için beni kulu olarak Yaratıcımın sevdiğine de inanıyorum. Ama işte ciğerim sızladığında acımı küçümsemeyecek ve rahatça yaslanıp dayanabileceğim bir omuza ihtiyaç duyuyorum. Yıllarca hasretle bekleyip 6 ay karnımda taşıdığım bebeğimin acısını onu kaybettikten 20 gün sonra hala yaşıyor olmam nasıl abartı geliyor bu adam ve annesine anlayamıyorum. Yemeden içmeden kesilmiş, yataktan çıkmıyor ve sürekli ağlıyor olsam hadi diyeceğim haklılar ben yanlış yaşıyorum acımı. Ama yanlarında ağlamıyorum, beraber dışarı çıkıyoruz, onlarla tv izliyorum hatta gülümsemeye bile çalışıyorum. Tek söylediğim onlara “hassasım bu ara bebek ve hamile görünce istemsiz gözlerim yaşarıyor, anlayın beni daha kırkım çıkmadı.” Ama anlatamıyorum..
Eşim de belki dediğiniz gibi içinde yaşıyor bilemiyorum şuan ama “kaybettiğim sadece benim değil senin de çocuğundu.” dediğimde tepkisi “ben zaten istemedim ki” oldu. O yüzden çok emin olamıyorum hislerinden.
Dediğiniz gibi ihtiyacım olan yas sürecimi zamanında, yaşamam gerektiği gibi yaşayıp, mümkün olsa şu bulunduğum yerden uzaklaşıp, sonra daha sağlıklı bir psikolojiyle hayatıma devam etmek. Profesyonel biridir belki buna yardımcı olabilecek kişi dediğiniz gbi.
İçimdeki boşluğu tasvir edecek kelime yok. Yazsam sayfalarca yazarım da yine de anlatabilmem mümkün değil nasıl yandığımı. İnanın anlam veremiyorum tavırlarına, kendime de kızıyorum kaç yıldır hiç mi tanıyamadım diye.ama burama kadar doldum dediğim yerdeyimCanım herkezin acıyla baş etme yöntemi farklıdır. Ancak içe gömlek en tehlikelisi ve en yanlışı. Eşinde bunu yapıyor ve hattasana kızarakta bence sadece kendine olan tepkisini gösteriyor. Ama işte burda en çok tabiki yine anne etkileniyor.
Amin çok sağolun, sizlern de başı sağolsun. Dediğiniz gibi Allah korkusu, insan merhameti olmayan insanla bir ömür beraber yaşamayı bırakın oturup iki kelime etmek bile zor. Boşanmaya dair başka türlü endişe ve korkularım vardı, burada daha cesaretlendim. İlk olarak perşembe ailemin yanına gidiyorum. Sonrasında da olması gereken için adımımı atacağım inşallah hayırlısıylaAllah sabırlar versin, yaşadığınız durum çok zor, kardeşimin başına geldi her aşamasını yakından biliyorum, kaldırması çok zor bir durum...
Eşinize gelince ; ben merhametsiz insandan korkarım... size karşı merhameti yok, bunu kolayına kimseye yazmam , boşanın bu vicdansız adamdan
Kocanın hiç bir davranışını hak etmiyorsun. Hele şu durumda asla.Doğru diyorsunuz fakat benim ailemin yanına gidişim ona göre onu terkedişim. Bir kere yaptım, burnumdan getirdi, bizimkilere yansıtmamak için kırk takla attım. Ailem bilse tüm bu yaşadıklarımı tek dakika durutmazlar beni burda. İş boşanmaya gelince dedğim gibi bana etmeyeceği kalmaz.
Şu ara bunları düşünmemeliydim ya ben, off
Ablam sen boşanamıyor musun bu adamdan belalı mı bu adam vefa falan anlamaz haketmez de zaten yapabiliyorsak git ayrıl sorun sende de değilmiş zaten kendine yeni bir hayat kurmak bence sana iyi gelecekKızlar dayanamıyorum artık, kimseler anlamıyor beni etrafımda. Buradan anlayan duyan birileri olur umarım çığlıklarımı.
Yaklaşık 7 yıldır evliyim, 35 yaşına dayandım. Hep çocuk sahibi olmayı istedim, eşim ilk başlarda buna yanaşmadı. Sonra tamam dedi bu sefer de hamile kalamadım. Kendimce ne kürler vitaminler kullandım aylarca. Ardından sperm problemi olduğunu öğrendik ve tüp bebek tedavisi gördük. Embriyolarımız oldu şükür 4 sefer transfer oldum. Rahim kalınlaşması problemi de yaşadım transferlerde. Neler neler denedim. Artık olduğu kadarıyla deyip transferler yapıldı. İlk denemede tutmadı. 2. denemede pozitifi gördük, havalara uçtum. Ama çok kısa sürdü, ertesi testte değerim yükselmedi yani kimyasal oldu. 3. denemede yine pozitifi gördük. Değer yükselir mi yükselmez mi derken kalp atışını duyduk ama 8.haftada malesef kalbi durdu miniğimin. Kahroldum. Son embryomuz kalmıştı umutsuz bi şekilde onunla 4.denememizi yaptık ve yine pozitifi gördük. Korku ve endişe hep oldu ama tüm kontroller çok iyi gitti. Oğlummm deyip her gün şükredip dualarla yattım kalktım. Hayaller kurdum. Onunla konuştum, ninniler dinlettim. Eşimse hamilelik döneminde çok üzdü beni. Bana ne zaman bağırsa benim canım oğlum tekmeleriyle “anne buradayım ben, sen üzülme” derdi sanki. Yaşadığım şehirde yalnız sayılırım. Akraba eş dost çevremin çoğu başka şehirde. Kısacası oğlum benim gerçekleşmiş hayalim, kabul olunmuş duam, yaşama sevincim, hatta en yakın dostum olmuştu. Gebeliğimin 6.ayını tamamlamak üzereyken dahası her şey yolundayken oğlumun hareketini hissetmedim bir gün. Önceki akşam kıpır kıpırdı halbuki içimde. Yüreğime bir sızı düştü akşama kadar bekledim ve acile gidelim dedim. O ultrason ekranında kuzumu öylece hareketsiz görmek ve doktordan “malesef” kelimesini duymak hayatımın en büyük travması oldu. İnanamadım. Benim canımın canı melek olmuştu. Her şeyim hayatım yine yarım kaldı. Verilen ilaçlarla ertesi günü doğum yaptım. Onca acıya rağmen bomboş kalmıştı kucağım. Evladımı göstermediler bile. Ve diğer gün benim meleğimin o minik bedenini benim hayatımla beraber toprağın altına koydular. Ne özlüyorum onu bir bilseniz!!!
Bu kabusun üzerinden henüz 20 gün geçti. Acım çok taze. 20 yıl geçse de unutabileceğim bir şey değil. Ve dahası acımı yaşamama izin vermiyorlar. Eşim ilk bir haftadan sonra bana anlayış göstermemeye başladı. “Yeter be, bi tek çocuğunu kaybeden sensin değil mi. Yetti artık üzülüp durduğun. Sen acıdan beslenmeyi seviyorsun, sanki bilmiyorum seni. Bahanen de hazır üzülmeye. Git at kendini aşağıya dayanamıyorsan. Zaten sana çocuk falan da yok, tedaviye de bi daha başlarsam hadi bakalım görürsün.” Bu cümleleri duyuyorum. Halbuki yıllardır ne uğraş verdim, neler yaşadım ve ne kadar istediğimi kendisi biliyor en iyi. Annesi de güya bize destek olmak için yanımıza geldi geçen hafta. O da benim acıma anlayış ve saygı göstermiyor. Yok hayata dönmeliymişim, bu böyle olmazmış. Ki böyle dediği için zaten onunlayken içime içime ağlıyorum belli etmeyeyim, yine eleştirilmeyeyim diye bişeylere tutunuyorum. Yemekler pastalar yapıyorum, onunla aptal aptal diziler izleyip yorumlar yapıyorum, beraber yürüyüşlere çıkıyorum. Bunlara rağmen ‘bu böyle olmaz hayata dönmelisin” diye azar işitiyorum kadından sırf ben bu ara hamile ya da bebek görmek içimi acıtıyor dedim diye. Eşimin yanındayken de tutuyorum kendimi. İçime içime ağlıyorum. Bağrıma bir taş oturmuş durumda şuan.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemle konuşsam zaten onlar da kahroldular benim bu kaybıma. Daha fazla onları da üzmek istemiyorum. Bikaç arkadaşımla telefonda konuşuyorum gizlice odaya kapanarak anca. Bu da bir yere kadar. Artık nefes alamıyorum sanki sıkıştım kaldım. Kaynana falan bi tarafa da eşim dediğim adamın bu tavırları beni kahrediyor. Zerre anlayışı, merhameti dahası sevgisi yok bana karşı. Hala niye duruyorum burda onu da bilmiyorum. Aslında biliyorum çünkü evli olduğum adam boşanmayla çirkinleşecek karakterde bir adam. Böyle bir adamdan çocuk istemek bile başlı başına bir hata. Onu da biliyorum. Hayatıma son versem diyorum inancım dikiliyor karşıma. Ecelimle ölsem diye dua etmeye başladım artık, hem meleğime kavuşurum hem bu insanlardan kurtulurum böylelikle diye.
Bana bir şey söyleyin nolur. Evladımın acısı, meleğimin hasreti her gün büyüyor içimde. Ve ben böyle yanarken tek gözyaşı dökmeme dahi izin yok deyim yerindeyse. Söyleyin ben şimdi ne yapayım?
Ayrıca bebeğiniz için çok üzgünüm inşallah rabbim çok güzel günler yaşatır size bebeğiniz şefaatçiniz olucak insallah cennette bekliyor olucak siziKızlar dayanamıyorum artık, kimseler anlamıyor beni etrafımda. Buradan anlayan duyan birileri olur umarım çığlıklarımı.
Yaklaşık 7 yıldır evliyim, 35 yaşına dayandım. Hep çocuk sahibi olmayı istedim, eşim ilk başlarda buna yanaşmadı. Sonra tamam dedi bu sefer de hamile kalamadım. Kendimce ne kürler vitaminler kullandım aylarca. Ardından sperm problemi olduğunu öğrendik ve tüp bebek tedavisi gördük. Embriyolarımız oldu şükür 4 sefer transfer oldum. Rahim kalınlaşması problemi de yaşadım transferlerde. Neler neler denedim. Artık olduğu kadarıyla deyip transferler yapıldı. İlk denemede tutmadı. 2. denemede pozitifi gördük, havalara uçtum. Ama çok kısa sürdü, ertesi testte değerim yükselmedi yani kimyasal oldu. 3. denemede yine pozitifi gördük. Değer yükselir mi yükselmez mi derken kalp atışını duyduk ama 8.haftada malesef kalbi durdu miniğimin. Kahroldum. Son embryomuz kalmıştı umutsuz bi şekilde onunla 4.denememizi yaptık ve yine pozitifi gördük. Korku ve endişe hep oldu ama tüm kontroller çok iyi gitti. Oğlummm deyip her gün şükredip dualarla yattım kalktım. Hayaller kurdum. Onunla konuştum, ninniler dinlettim. Eşimse hamilelik döneminde çok üzdü beni. Bana ne zaman bağırsa benim canım oğlum tekmeleriyle “anne buradayım ben, sen üzülme” derdi sanki. Yaşadığım şehirde yalnız sayılırım. Akraba eş dost çevremin çoğu başka şehirde. Kısacası oğlum benim gerçekleşmiş hayalim, kabul olunmuş duam, yaşama sevincim, hatta en yakın dostum olmuştu. Gebeliğimin 6.ayını tamamlamak üzereyken dahası her şey yolundayken oğlumun hareketini hissetmedim bir gün. Önceki akşam kıpır kıpırdı halbuki içimde. Yüreğime bir sızı düştü akşama kadar bekledim ve acile gidelim dedim. O ultrason ekranında kuzumu öylece hareketsiz görmek ve doktordan “malesef” kelimesini duymak hayatımın en büyük travması oldu. İnanamadım. Benim canımın canı melek olmuştu. Her şeyim hayatım yine yarım kaldı. Verilen ilaçlarla ertesi günü doğum yaptım. Onca acıya rağmen bomboş kalmıştı kucağım. Evladımı göstermediler bile. Ve diğer gün benim meleğimin o minik bedenini benim hayatımla beraber toprağın altına koydular. Ne özlüyorum onu bir bilseniz!!!
Bu kabusun üzerinden henüz 20 gün geçti. Acım çok taze. 20 yıl geçse de unutabileceğim bir şey değil. Ve dahası acımı yaşamama izin vermiyorlar. Eşim ilk bir haftadan sonra bana anlayış göstermemeye başladı. “Yeter be, bi tek çocuğunu kaybeden sensin değil mi. Yetti artık üzülüp durduğun. Sen acıdan beslenmeyi seviyorsun, sanki bilmiyorum seni. Bahanen de hazır üzülmeye. Git at kendini aşağıya dayanamıyorsan. Zaten sana çocuk falan da yok, tedaviye de bi daha başlarsam hadi bakalım görürsün.” Bu cümleleri duyuyorum. Halbuki yıllardır ne uğraş verdim, neler yaşadım ve ne kadar istediğimi kendisi biliyor en iyi. Annesi de güya bize destek olmak için yanımıza geldi geçen hafta. O da benim acıma anlayış ve saygı göstermiyor. Yok hayata dönmeliymişim, bu böyle olmazmış. Ki böyle dediği için zaten onunlayken içime içime ağlıyorum belli etmeyeyim, yine eleştirilmeyeyim diye bişeylere tutunuyorum. Yemekler pastalar yapıyorum, onunla aptal aptal diziler izleyip yorumlar yapıyorum, beraber yürüyüşlere çıkıyorum. Bunlara rağmen ‘bu böyle olmaz hayata dönmelisin” diye azar işitiyorum kadından sırf ben bu ara hamile ya da bebek görmek içimi acıtıyor dedim diye. Eşimin yanındayken de tutuyorum kendimi. İçime içime ağlıyorum. Bağrıma bir taş oturmuş durumda şuan.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemle konuşsam zaten onlar da kahroldular benim bu kaybıma. Daha fazla onları da üzmek istemiyorum. Bikaç arkadaşımla telefonda konuşuyorum gizlice odaya kapanarak anca. Bu da bir yere kadar. Artık nefes alamıyorum sanki sıkıştım kaldım. Kaynana falan bi tarafa da eşim dediğim adamın bu tavırları beni kahrediyor. Zerre anlayışı, merhameti dahası sevgisi yok bana karşı. Hala niye duruyorum burda onu da bilmiyorum. Aslında biliyorum çünkü evli olduğum adam boşanmayla çirkinleşecek karakterde bir adam. Böyle bir adamdan çocuk istemek bile başlı başına bir hata. Onu da biliyorum. Hayatıma son versem diyorum inancım dikiliyor karşıma. Ecelimle ölsem diye dua etmeye başladım artık, hem meleğime kavuşurum hem bu insanlardan kurtulurum böylelikle diye.
Bana bir şey söyleyin nolur. Evladımın acısı, meleğimin hasreti her gün büyüyor içimde. Ve ben böyle yanarken tek gözyaşı dökmeme dahi izin yok deyim yerindeyse. Söyleyin ben şimdi ne yapayım?
Amin inşallah sağolunAyrıca bebeğiniz için çok üzgünüm inşallah rabbim çok güzel günler yaşatır size bebeğiniz şefaatçiniz olucak insallah cennette bekliyor olucak sizi
Kocanın hiç bir davranışını hak etmiyorsun. Hele şu durumda asla.
Lütfen anlat ailene. Çok üzüldüm durumuna..
Dua ederim tabiki inşallah o mutluluğu tadarsınız ben inanıyorum bunca acı yaşamışsınız elbet vardır bunların sebebi bence ümidinizi kaybetmeyin ve güçlenmeye bakın böyle bir adamla ömür geçmez sizin acınızı anlamayan ortak olmayan adamdan ne beklenir ki dilerim en güzel mutluluklar sizi bulurAmin inşallah sağolunYaşadıklarım artık tak dedirtti canıma, korksam da boşanma için adım atmaya daha cesaretlendim. Siz de sağlıkla kavuşun bebeğinize Rabbim bana da o mutluluğu yaşatsın inşallah doğru zamanda, duanızda yer verin bana
gidicem bakalım. İnşallah ilerleyen günlerde daha olumlu gelişmeleri paylaşabilirim burada
Başın sağ olsun .Aılene gıt .Paran fln varsa altınların varsa sl gıt .Sonra hemem terapıye başlaKızlar dayanamıyorum artık, kimseler anlamıyor beni etrafımda. Buradan anlayan duyan birileri olur umarım çığlıklarımı.
Yaklaşık 7 yıldır evliyim, 35 yaşına dayandım. Hep çocuk sahibi olmayı istedim, eşim ilk başlarda buna yanaşmadı. Sonra tamam dedi bu sefer de hamile kalamadım. Kendimce ne kürler vitaminler kullandım aylarca. Ardından sperm problemi olduğunu öğrendik ve tüp bebek tedavisi gördük. Embriyolarımız oldu şükür 4 sefer transfer oldum. Rahim kalınlaşması problemi de yaşadım transferlerde. Neler neler denedim. Artık olduğu kadarıyla deyip transferler yapıldı. İlk denemede tutmadı. 2. denemede pozitifi gördük, havalara uçtum. Ama çok kısa sürdü, ertesi testte değerim yükselmedi yani kimyasal oldu. 3. denemede yine pozitifi gördük. Değer yükselir mi yükselmez mi derken kalp atışını duyduk ama 8.haftada malesef kalbi durdu miniğimin. Kahroldum. Son embryomuz kalmıştı umutsuz bi şekilde onunla 4.denememizi yaptık ve yine pozitifi gördük. Korku ve endişe hep oldu ama tüm kontroller çok iyi gitti. Oğlummm deyip her gün şükredip dualarla yattım kalktım. Hayaller kurdum. Onunla konuştum, ninniler dinlettim. Eşimse hamilelik döneminde çok üzdü beni. Bana ne zaman bağırsa benim canım oğlum tekmeleriyle “anne buradayım ben, sen üzülme” derdi sanki. Yaşadığım şehirde yalnız sayılırım. Akraba eş dost çevremin çoğu başka şehirde. Kısacası oğlum benim gerçekleşmiş hayalim, kabul olunmuş duam, yaşama sevincim, hatta en yakın dostum olmuştu. Gebeliğimin 6.ayını tamamlamak üzereyken dahası her şey yolundayken oğlumun hareketini hissetmedim bir gün. Önceki akşam kıpır kıpırdı halbuki içimde. Yüreğime bir sızı düştü akşama kadar bekledim ve acile gidelim dedim. O ultrason ekranında kuzumu öylece hareketsiz görmek ve doktordan “malesef” kelimesini duymak hayatımın en büyük travması oldu. İnanamadım. Benim canımın canı melek olmuştu. Her şeyim hayatım yine yarım kaldı. Verilen ilaçlarla ertesi günü doğum yaptım. Onca acıya rağmen bomboş kalmıştı kucağım. Evladımı göstermediler bile. Ve diğer gün benim meleğimin o minik bedenini benim hayatımla beraber toprağın altına koydular. Ne özlüyorum onu bir bilseniz!!!
Bu kabusun üzerinden henüz 20 gün geçti. Acım çok taze. 20 yıl geçse de unutabileceğim bir şey değil. Ve dahası acımı yaşamama izin vermiyorlar. Eşim ilk bir haftadan sonra bana anlayış göstermemeye başladı. “Yeter be, bi tek çocuğunu kaybeden sensin değil mi. Yetti artık üzülüp durduğun. Sen acıdan beslenmeyi seviyorsun, sanki bilmiyorum seni. Bahanen de hazır üzülmeye. Git at kendini aşağıya dayanamıyorsan. Zaten sana çocuk falan da yok, tedaviye de bi daha başlarsam hadi bakalım görürsün.” Bu cümleleri duyuyorum. Halbuki yıllardır ne uğraş verdim, neler yaşadım ve ne kadar istediğimi kendisi biliyor en iyi. Annesi de güya bize destek olmak için yanımıza geldi geçen hafta. O da benim acıma anlayış ve saygı göstermiyor. Yok hayata dönmeliymişim, bu böyle olmazmış. Ki böyle dediği için zaten onunlayken içime içime ağlıyorum belli etmeyeyim, yine eleştirilmeyeyim diye bişeylere tutunuyorum. Yemekler pastalar yapıyorum, onunla aptal aptal diziler izleyip yorumlar yapıyorum, beraber yürüyüşlere çıkıyorum. Bunlara rağmen ‘bu böyle olmaz hayata dönmelisin” diye azar işitiyorum kadından sırf ben bu ara hamile ya da bebek görmek içimi acıtıyor dedim diye. Eşimin yanındayken de tutuyorum kendimi. İçime içime ağlıyorum. Bağrıma bir taş oturmuş durumda şuan.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemle konuşsam zaten onlar da kahroldular benim bu kaybıma. Daha fazla onları da üzmek istemiyorum. Bikaç arkadaşımla telefonda konuşuyorum gizlice odaya kapanarak anca. Bu da bir yere kadar. Artık nefes alamıyorum sanki sıkıştım kaldım. Kaynana falan bi tarafa da eşim dediğim adamın bu tavırları beni kahrediyor. Zerre anlayışı, merhameti dahası sevgisi yok bana karşı. Hala niye duruyorum burda onu da bilmiyorum. Aslında biliyorum çünkü evli olduğum adam boşanmayla çirkinleşecek karakterde bir adam. Böyle bir adamdan çocuk istemek bile başlı başına bir hata. Onu da biliyorum. Hayatıma son versem diyorum inancım dikiliyor karşıma. Ecelimle ölsem diye dua etmeye başladım artık, hem meleğime kavuşurum hem bu insanlardan kurtulurum böylelikle diye.
Bana bir şey söyleyin nolur. Evladımın acısı, meleğimin hasreti her gün büyüyor içimde. Ve ben böyle yanarken tek gözyaşı dökmeme dahi izin yok deyim yerindeyse. Söyleyin ben şimdi ne yapayım?
Sizinde başınız sağolsun yazdıklarınızı okurken çok duygulandim. Rabbim sabır versin size en kısa zamanda tekrar bir yavrunuz olur inşallahÖncelikle basınız sağolsun..
Sizi çok iyi anlıyorum iki gün önce bende bebeğimi kaybettim doğru 5 ay yaşadı ve vefat etti. Yutkunamayacak kadar zor bu acı. Sizden sizi anlayan bir anne olarak ricam yaşayın acınızi kim ne derse desin sizin canınızdan parça kopmuş daha kucağınıza alamadan ki bende kucağıma alamadım 5 ay hastaneden yattı rahatsızdı kucağıma alamadım son haline bakamadim ama içim ferah inanın çünkü onlar cennette ve bizi bekliyorlar onlar orda o kadar iyilerki onlar orda çok mutlular onlar Allah bilir hangi peygamber ile beraberler lütfen gönlünüzü ferah tutun çünkü bu bir imtihan Allah kazananlardan etsin amin. Sizi çok iyi anlıyorum ama lütfen duaya sarılın ve içinizi ferah tutun yavrularımız orda oynuyorlar onlar bizi almadan cennete girmeyecek ha size şöyle müjde vereyim hani onlara sarilamadik öpüp koklayamadik oynayamadik ama cennette onlar hangi yaşta vefat ettiyse o şekilde olacakmış yani bebek orda sonsuz sevgi olacak sonsuz mutluluk lütfen bunları düşünün. Esinizide duymayın elbet pişman olacak merak etmeyin ama bu sürecte kulağınızı tıkayin susun tepki vermeyin eşinize Allah demek ki eşinizi bu duygulardan mahrum bırakmis ne yazikki siz kendinize bakın içiniz nolur ferah olsun onlar çok iyiler çünkü onlar bize bakıyorlar annem niye ağlıyorki diyorlar lütfen.. Allah'a emanet olun..
Sağolun bir kızım var bu ikinci kızimdu ama nasip olursa sagliklica isterim tabiki Rabbim nasip etsin cümlesine sağlıklıSizinde başınız sağolsun yazdıklarınızı okurken çok duygulandim. Rabbim sabır versin size en kısa zamanda tekrar bir yavrunuz olur inşallah
Gözlerim bir kez daha doldu şuan ama bu sfer sizin içinÖncelikle basınız sağolsun..
Sizi çok iyi anlıyorum iki gün önce bende bebeğimi kaybettim doğru 5 ay yaşadı ve vefat etti. Yutkunamayacak kadar zor bu acı. Sizden sizi anlayan bir anne olarak ricam yaşayın acınızi kim ne derse desin sizin canınızdan parça kopmuş daha kucağınıza alamadan ki bende kucağıma alamadım 5 ay hastaneden yattı rahatsızdı kucağıma alamadım son haline bakamadim ama içim ferah inanın çünkü onlar cennette ve bizi bekliyorlar onlar orda o kadar iyilerki onlar orda çok mutlular onlar Allah bilir hangi peygamber ile beraberler lütfen gönlünüzü ferah tutun çünkü bu bir imtihan Allah kazananlardan etsin amin. Sizi çok iyi anlıyorum ama lütfen duaya sarılın ve içinizi ferah tutun yavrularımız orda oynuyorlar onlar bizi almadan cennete girmeyecek ha size şöyle müjde vereyim hani onlara sarilamadik öpüp koklayamadik oynayamadik ama cennette onlar hangi yaşta vefat ettiyse o şekilde olacakmış yani bebek orda sonsuz sevgi olacak sonsuz mutluluk lütfen bunları düşünün. Esinizide duymayın elbet pişman olacak merak etmeyin ama bu sürecte kulağınızı tıkayin susun tepki vermeyin eşinize Allah demek ki eşinizi bu duygulardan mahrum bırakmis ne yazikki siz kendinize bakın içiniz nolur ferah olsun onlar çok iyiler çünkü onlar bize bakıyorlar annem niye ağlıyorki diyorlar lütfen.. Allah'a emanet olun..
Amin sağolun, dilerim hiç bir anne böyle bir acı yaşamak zorunda kalmazAllah bir daha yaşatmasın böyle bir acı.
Size gebeyken bağırıp çağıran birisi acınıza saygı duymayan aynı kişi. Oysa ki ortak acınız. Birlikte sarılıp ağlayacağınız...
Arkadaşlarınızla bile gizli odaya kapanıp konuştuğunuzdan bahsediyorsunuz.
Belki evliliğiniz tekrar düşünülmeye muhtaçtır.
Bazen böyle yaşanan acılar insanların gerçek yüzünü gösterdiği için kopuş noktası oluyor.
Birlikte acıyı yaşayamayan insan mutluluğu asla yaşayamaz.