K.k'nün güzel hanımları, siz olsanız bundan sonrası için nasıl davranmayı seçerdiniz?

Eşlerinizin ailesi ile mutlu olmadan (onları yok sayarak), eşlerinizle mutlu olabilir misiniz?


  • Ankete Katılan
    238
Herkese Merhaba, uzun zamandır burayı takip ediyorum ve takıldığım bir noktada sizlerden fikir almak istiyorum.

Eşimle evlendiğimizde ben 24, eşim ise 29 yaşındaydı. Severek,isteyerek,aşık olarak,eşimin peşimden çokça koşması sonucunda, gençliğin ve güzelliğin de vermiş olduğu o özgüvenle, çok da hesap yapmadan evlendik. 3 yıllık evliyim.

Eşim 2 kardeş, bir abisi var; dolayısıyla benim de bir eltim. Eltim devlet memuru(öğretmen), kendi parasını kendisi kazanan, mesleği dolayısıyla aile içinde kendisine en üst sıralardan bir yer ve saygı sunulmuş. Sülalenin en iyi gelini,ılımlı,güleryüzlü,pasif :) 10 yıldır kv ile aynı apartmanda yaşıyorlar fakat eltim her anlamda kısıtlanmış durumda; arkadaşları ile dışarı çıkmak,sürekli ev oturmaları,eşiyle sık sık çıkıp gezmeler,yalnız tatile gitmeler vs hiçbiri yok. Sabahtan akşama kadar birlikteler, uyurken ayrılıyorlar. Kv, eşiyle arasında olan duygusal boşluk ve sorunları çocukları ve dolayısıyla hayatına dahil edeceği gelinleri ile doldurmak isteyen, kendimce "bencil" bir insan. Bende aynı apartmana karşı olmama rağmen, en başında çok saf ve iyi niyetli olduğumdan kabul ettim. Nişanlılık dönemimde gidip gelirken bana gayet normal davranıyorlardı. Eşimde bilhassa annesine ve o diğer 3 kişiye bağımlı gibi durmuyordu.

Beni güle isteye aldılar, bu arada bende ailemin tek kızıyım. Fakat evlendik, ilk sabah baktım eve kahvaltılık namına hiçbir alışveriş yapılmamış kv ye çıkmamız istendi. Eşime bizim kültürümüzde bunun ayıp olduğunu söylesem de çıktık, doğal olarak ben hiç bişey yiyemedim utandığımdan, derken balayına gidildi gelindi. Sonrasında hayatımın en kötü,en kabus yılı başladı.

Şirketim kapanması dolayısıyla,düğün arefesinde işimden ayrılmıştım. Her sabah bir görev gibi yatağımı toplar toplamaz, soluğu yukarda kv min yanında alırdım. Kural böyleydi, bir gün gitmesem sorun olur,surat asarlar kv laf sokardı. Eltim, eşim,abisi ve babası herkes kahvaltı eder etmez işe kaçıyorlardı. Benimse gidecek bir işim yoktu. (Ben üniversite, eşim ise lise mezunu) fakat öğretmenlik gibi temiz bir mesleğim olsaymış, bende çalışabilirmişim dedi kayınvalidecim. Diğer işleri önemsiz ve saçma gördüklerinden, çalışmak istediğimde çalıştırmadılar. Sonrası sürekli her yaptığım işi elimden çekip yapmalar, beğenmemeler, sürekli bana ve aileme laf sokmalar, hergün acımasızca eleştiriler,beni beğenmemeler başladı. Bense hep sustum,cevap vermemeyi "saygı" zannettiğimden. Çok şükür yaşadığım sıkıntılar beni daha çok yöneltmişti Rabbime, ve kendi isteğimle kapandım bu arada. Ve her sıkıntıda ona sığındım,neredeyse hergün ağlıyordum... Kocamla yalnız kalmak istemem, yalnız dışarı çıkmak istemem sorun oldu. Ailesine kısa sürede alışmam beklendi, insanlara ismiyle değil "abi" "abla" şeklinde hitap etmem bile söylendi,üstelik herşeyin bir vakti varken.

Sonrası çok daha kötü şeyler yaşadık ve her seferinde eşimin benim yanımda ve arkamda durmaması beni çok üzdü. Surat asmaya başlamışım istemeden,bu da sorun oldu. Tüm gün aşağılanan bir insan başka ne yapabilirdi ki? En son dayanamadım eşime anlattım, abarttığımı söyledi, arada kaldı. Kısacası ailesi ile aramdaki dengeyi koruyamamışken, annesi yanındayken bile bana defalarca hakaret ettiğinde haksız yere "sadece gülümsedi" ortamı yumuşatmak adına".

Çok sevdiğim eşimden nefret eder oldum, huzursuzluklar başladı. Ben onun ailesi ile evlenmiş ve bir kocam daha olmuştu. Hiç böyle hayal etmemiştim. Bu arada 8 kilo vermişim 6 ayda, sonunda dayanamayarak ailemin yanına geldim. Ailemin o zaman herşeyden haberi oldu. Sonrası özürler vs tekrar bir şans verdim. Çünkü kocam beni dövmemiş,sövmemiş, aldatmamıştı ! Her eve dönüşümde, küçük olduğum için kv ayağına gidip, özür diledim, hep alttan aldım eşimin hatrına. Ama böyle oldukça kendi hatalarını da görmez oldu.

Sonrası bana iyice düşman oldu eşimin ailesi, kv evden gitmemi sindiremedi çünkü eski kafalı idi hiçbir zaman kendisinin bundaki etkisini kabul etmedi. Eşim "artık yukarı çıkmayacaksın,mutfağımızı da ayırıyoruz" çözümünü buldu. İyi hoş, ama aynı binada çok zordu bu. Mutlaka denk geliyorduk, her gördüklerinde düşmanca bakıyorlardı. Eltim, kp ve abisi de eşim gibi evde pasif ve sözü geçen kişiler olmadığından aileden kimse sahip çıkamadı bana yada kimse karşısına almak istemedi kv yi. Birgün herkes işteyken kv ye tüm cesaretimi toplayarak, konuşmak üzere gittim. Amacım sadece yapıcı olmak ve bu huzursuzluğu düzeltmekti. "Ben size ne yaptım anne" dedim yalnızca. Neden her iki gelininize farklı davranıyorsunuz? Yemin ederim saygı çerçevesinde bir konuşmaydı ve asla haddimi aşmadım. İlk günden itibaren benim için "bir büyük" ve "anne" olduğu için saygı duyuyordum kendisine. Ben sizi ayırmıyorum, ikinizde el'siniz sonuçta benim için dedi. Fakat evlendiğim ilk günden itibaren her konuda bana eltimi örnek gösterdi ve kendim olmamı değil de onun gibi olmamı istedi. Sonra da "yapmacıksın" dediler. Ne yapsam olmadı yani. Eşim eve gelince de "gelin bana saygısızlık yaptı vs diye kocamı güzelce doldurmuş"
Sonuç tekrar ayrılık, fakat bu kez yaşadıklarımı haketmediğimi düşündüğümden "anlaşmalı boşanma protokülünü imzalayarak".
Çünkü artık eşim de kötü davranıyordu bana ve o evde kalmam için hiçbir sebep yoktu kendimce...

Eşim evde yokken kendime ait neyim varsa topladım birkaç kuzenim ile. Ve hepsi o eşyaların araca yüklenmesini yukarıdan izledi. Bir Allah'ın kulu da aşağı inip, ne oluyor,nereye gidiyorsun sen? demedi. Çünkü istedikleri buydu. Ama çok yorulmuştum,Allah'ından bulsunlar dedim ağlayarak çıktım evimden.

Yaklaşık 2 ay babamın evinde kaldım, kimse gelmedi. Eşime onlara uyum sağlayamadığımı söyleyip, vicdanlarını rahatlatmışlar. Fakat evimde, düzenim, temizliğim,eşime ve evliliğime karşı özverim çevrem tarafından da bilindiğinden; ailecek ortak görüştüğümüz arkadaş çevremizin de baskıları üzerine; hasretime de dayanamayan eşim eşim, aklı başına gelmiş ve çok pişman olmuş bir şekilde samimiyetiyle geldi bu kez. Ve herşeyin bu saatten sonra benim istediğim gibi olacağı sözünü verdi.

Biraz süründürdüm... Önce bir işe girdim, sonra farklı bir ilçeye taşınıp, kiraya çıktık. Ailesi eşimi reddetmekle tehdit etti, annesi duygu sömürüleri yaptı benimle barışmaması için! Sonuç olarak eşim ilk kez dik durdu ve o binayı terkedip, tabuları yıktık.

Şuan 1 yıl oldu, eşimle aramızda bir problem yok çok şükür. Ailesi ile görüşmüyorum, başta kendisi de gitmiyordu ama yeğenlerini özlediğinde görüp geliyor. Bayramlarda gitmeyi teklif ediyorum, beni götürmek istemiyor, bi laf söylerler üzülürsün yine diye. Bu şekilde de içime sinmiyor. İlerde eşimle olan ilişkimi etkiler diye kokuyorum ?
Geçtiğimiz bayram kendisi de gitmedi. Düğünlerde görüşüyoruz mecburen, onda da masalarına oturduğumda, kv ve eltim kalkıp masa değiştiriyorlar,yüzüme bakmıyorlar.
Toplum içinde hep gülümseyip belli etmesemde, çok üzülüyor ve görüştükten sonra bir süre kendime gelemiyorum...

Sıla-i rahim yapmak istiyorum ama karşı taraf da gençler,cahiller,yapmışlar bir hata diyip büyüklük gösteren bir "anne" yok. Kayınvalide bizi kabul etse, diğerileri ses çıkarmaz bile.
Bu sene kpss ye hazırlanıyorum, haftanın 5 buçuk günü çalışıp, kalan 1,5 günde de kursta oluyorum yani kendime ayıracak bile vaktim yok. Siz olsanız bu saatten sonra, eşinizin ailesi olan ilişkinizi nasıl ilerletirdiniz?

Hakkınızı helal edin çok uzun oldu anlaşılabilir olsun diye, yorum yapanlardan Allah razı olsun...
Atlayarak okudum. Daha ilk günden kv nin evinde kahvaltıya gitmekle başlamış hata. Sonra aynı binada oturmak. Yiyip içmek..

Size tavsiyem o aileyi düşünmeyin. Eşiniz gidip görsün gelsin size de anlatmasın. Bende eşimin ailesiyle görüşmüyorum. Hatta eşimde kendi ailesiyle görüşmüyor. İyi kötü geçinip gidiyoruz. İnan kayın ailesiyle görülmeyen ve mutlu olan çok kadın var.
 
Şu anki düzeni Koruyun ve Allaha havale edin ne yazık ki ne yaparsan yap anlamayacaklardır seni. Esin sensiz yapamamış gelmiş gerisi teferruat...
 
Aman canım kv kp ne kadar uzak o kadar iyi boşver görüşme hem kocana da ısrar etme beni de götür falan diye sonra gene bişiy olur ilerleyen zamanlarda bu kez eşinde arkanda olmaz sen istedin barışmayı diye, sen sınavına odaklan atanırsın inşaallah hayırlısıyla kocanı da al gidin oradan oh mis kafa rahat :)
 
bu kadıncağız o apartmanda oturuyor diye kendi düzenini kuramayacak mı yani ? kv düzenini çok önemsiyorsa almasın gelini aynı apartmana. bu kadın evlenmiş tabi ki kendi düzenini kuracak, eşiyle vakit geçirecek. illet oluyorum şöle tiplere yaa. kurtıulduğuna sevin bence şekerim. mesafe her daim iidir.
 
Vallahi ben de okudum sonuna kadar, madem şuan her şey iyi neden ağrısız başınıza dert ararsınız anlamadım ki, sanki karşı taraf hatasının farkında olsa tekrar görüşmek istese o zaman bile bi içim titrer korkarım ki başıma aynıları gelir mi diye, bırakın kalksınlar masadan siz eşinizle mutluysanız gerisi boş
 
Eşinizin düzeldiğine inanıyorsanız evliliğinizi sürdürün ve ailesi ile görüşmemeye devam edin.
Siz doğru olanı fazla özveri göstererek defalarca yapmışsınız zaten.
Ama karşı tarafta insan olmayınca ne yapsanız boşa, duvar misali.
Evet 'annesi' herhangi bir akraba değil ama bu onun farkında olsun bırakın da.
'Ben de anneyim,oğlumun yuvasından ne istiyorum?' diye bir düşünsün bakalım.
Annelik mi bu yani.
Ay millet neleri yutuyor,nelerle yaşıyor.
Sizi beğense de beğenmese de oğlunun eşi vasfı ile saygı göstermek zorunda.
Zorunda!
Yerim öyle anneyi...
 
okudum ne iç acısı çok şükür ki güzel şeyler olmuş okurken sonunu kötü görüceğimi düşündüm. bence şu an ki durumda kalın ve üzülüp zorlamayın zarar görürsünüz.
 
Ama ne zaman nişan,düğün bişeye gitsek ; gitmeden stresine giriyorum. Bana orda yapacaklarını düşündükçe :KK43:
Olmasın diye dua eder olduk resmen. 2 hafta sonra eşimin teyzesinin oğlu nişanlanacak yine :/ Bu insanlar hiç mi düzelmez? Ailesi varken yokmuş gibi davranmak? Ne bileyim en azından bi bayramda seyranda 10 dakika da olsa gitmek gerekmez mi? Hiç görüşmeden mutlu olabilen var mı? gibi sorular sürekli kafamda. Konuyu açma sebebim de biraz oydu aslında..

Hiç görüşmemek uzun vadede mümkün değil, bu eşini elbet mutsuz edecektir, kimse anasını, ailesini yok sayamaz
Onlar sana adım atana kadar bekle, o zamandan sonra da mesafeyi hep uzak tut ama bekle onlar gelsin
Gelmiyorlarsa keyifleri bilir, sen üzerine düşeni yapmışsın
 
Bu arada bir kaynım ve eltim kayınvalideler ile yıllardır görüşmüyor.
Böyle meselelerin içinde sayılırım,biliyorum yani az çok.
Görüşmeden de oluyor.
Bizde mesele ana-baba oğul arasında, eltimle bir dertleri yok ama yıllardır görüşmüyorlar.
Biz görüşüyoruz tabii,bizlik bir durum yok.
Bir akraba düğünü olsun,köylerine gitmek olsun aramızdan birinin iyi kötü günü olsun her zaman da gelirler giderler.
Kimse de gıkını çıkaramaz.
Herkesin evi ayrı yeri ayrı.
Ve etrafta da kimin ne mal olduğunu herkes bildiği için kimse bi laf da söyleyemiyor.
(Mal olarak ün salanlar kayınvalideler)
:KK53:
 
Herkese Merhaba, uzun zamandır burayı takip ediyorum ve takıldığım bir noktada sizlerden fikir almak istiyorum.

Eşimle evlendiğimizde ben 24, eşim ise 29 yaşındaydı. Severek,isteyerek,aşık olarak,eşimin peşimden çokça koşması sonucunda, gençliğin ve güzelliğin de vermiş olduğu o özgüvenle, çok da hesap yapmadan evlendik. 3 yıllık evliyim.

Eşim 2 kardeş, bir abisi var; dolayısıyla benim de bir eltim. Eltim devlet memuru(öğretmen), kendi parasını kendisi kazanan, mesleği dolayısıyla aile içinde kendisine en üst sıralardan bir yer ve saygı sunulmuş. Sülalenin en iyi gelini,ılımlı,güleryüzlü,pasif :) 10 yıldır kv ile aynı apartmanda yaşıyorlar fakat eltim her anlamda kısıtlanmış durumda; arkadaşları ile dışarı çıkmak,sürekli ev oturmaları,eşiyle sık sık çıkıp gezmeler,yalnız tatile gitmeler vs hiçbiri yok. Sabahtan akşama kadar birlikteler, uyurken ayrılıyorlar. Kv, eşiyle arasında olan duygusal boşluk ve sorunları çocukları ve dolayısıyla hayatına dahil edeceği gelinleri ile doldurmak isteyen, kendimce "bencil" bir insan. Bende aynı apartmana karşı olmama rağmen, en başında çok saf ve iyi niyetli olduğumdan kabul ettim. Nişanlılık dönemimde gidip gelirken bana gayet normal davranıyorlardı. Eşimde bilhassa annesine ve o diğer 3 kişiye bağımlı gibi durmuyordu.

Beni güle isteye aldılar, bu arada bende ailemin tek kızıyım. Fakat evlendik, ilk sabah baktım eve kahvaltılık namına hiçbir alışveriş yapılmamış kv ye çıkmamız istendi. Eşime bizim kültürümüzde bunun ayıp olduğunu söylesem de çıktık, doğal olarak ben hiç bişey yiyemedim utandığımdan, derken balayına gidildi gelindi. Sonrasında hayatımın en kötü,en kabus yılı başladı.

Şirketim kapanması dolayısıyla,düğün arefesinde işimden ayrılmıştım. Her sabah bir görev gibi yatağımı toplar toplamaz, soluğu yukarda kv min yanında alırdım. Kural böyleydi, bir gün gitmesem sorun olur,surat asarlar kv laf sokardı. Eltim, eşim,abisi ve babası herkes kahvaltı eder etmez işe kaçıyorlardı. Benimse gidecek bir işim yoktu. (Ben üniversite, eşim ise lise mezunu) fakat öğretmenlik gibi temiz bir mesleğim olsaymış, bende çalışabilirmişim dedi kayınvalidecim. Diğer işleri önemsiz ve saçma gördüklerinden, çalışmak istediğimde çalıştırmadılar. Sonrası sürekli her yaptığım işi elimden çekip yapmalar, beğenmemeler, sürekli bana ve aileme laf sokmalar, hergün acımasızca eleştiriler,beni beğenmemeler başladı. Bense hep sustum,cevap vermemeyi "saygı" zannettiğimden. Çok şükür yaşadığım sıkıntılar beni daha çok yöneltmişti Rabbime, ve kendi isteğimle kapandım bu arada. Ve her sıkıntıda ona sığındım,neredeyse hergün ağlıyordum... Kocamla yalnız kalmak istemem, yalnız dışarı çıkmak istemem sorun oldu. Ailesine kısa sürede alışmam beklendi, insanlara ismiyle değil "abi" "abla" şeklinde hitap etmem bile söylendi,üstelik herşeyin bir vakti varken.

Sonrası çok daha kötü şeyler yaşadık ve her seferinde eşimin benim yanımda ve arkamda durmaması beni çok üzdü. Surat asmaya başlamışım istemeden,bu da sorun oldu. Tüm gün aşağılanan bir insan başka ne yapabilirdi ki? En son dayanamadım eşime anlattım, abarttığımı söyledi, arada kaldı. Kısacası ailesi ile aramdaki dengeyi koruyamamışken, annesi yanındayken bile bana defalarca hakaret ettiğinde haksız yere "sadece gülümsedi" ortamı yumuşatmak adına".

Çok sevdiğim eşimden nefret eder oldum, huzursuzluklar başladı. Ben onun ailesi ile evlenmiş ve bir kocam daha olmuştu. Hiç böyle hayal etmemiştim. Bu arada 8 kilo vermişim 6 ayda, sonunda dayanamayarak ailemin yanına geldim. Ailemin o zaman herşeyden haberi oldu. Sonrası özürler vs tekrar bir şans verdim. Çünkü kocam beni dövmemiş,sövmemiş, aldatmamıştı ! Her eve dönüşümde, küçük olduğum için kv ayağına gidip, özür diledim, hep alttan aldım eşimin hatrına. Ama böyle oldukça kendi hatalarını da görmez oldu.

Sonrası bana iyice düşman oldu eşimin ailesi, kv evden gitmemi sindiremedi çünkü eski kafalı idi hiçbir zaman kendisinin bundaki etkisini kabul etmedi. Eşim "artık yukarı çıkmayacaksın,mutfağımızı da ayırıyoruz" çözümünü buldu. İyi hoş, ama aynı binada çok zordu bu. Mutlaka denk geliyorduk, her gördüklerinde düşmanca bakıyorlardı. Eltim, kp ve abisi de eşim gibi evde pasif ve sözü geçen kişiler olmadığından aileden kimse sahip çıkamadı bana yada kimse karşısına almak istemedi kv yi. Birgün herkes işteyken kv ye tüm cesaretimi toplayarak, konuşmak üzere gittim. Amacım sadece yapıcı olmak ve bu huzursuzluğu düzeltmekti. "Ben size ne yaptım anne" dedim yalnızca. Neden her iki gelininize farklı davranıyorsunuz? Yemin ederim saygı çerçevesinde bir konuşmaydı ve asla haddimi aşmadım. İlk günden itibaren benim için "bir büyük" ve "anne" olduğu için saygı duyuyordum kendisine. Ben sizi ayırmıyorum, ikinizde el'siniz sonuçta benim için dedi. Fakat evlendiğim ilk günden itibaren her konuda bana eltimi örnek gösterdi ve kendim olmamı değil de onun gibi olmamı istedi. Sonra da "yapmacıksın" dediler. Ne yapsam olmadı yani. Eşim eve gelince de "gelin bana saygısızlık yaptı vs diye kocamı güzelce doldurmuş"
Sonuç tekrar ayrılık, fakat bu kez yaşadıklarımı haketmediğimi düşündüğümden "anlaşmalı boşanma protokülünü imzalayarak".
Çünkü artık eşim de kötü davranıyordu bana ve o evde kalmam için hiçbir sebep yoktu kendimce...

Eşim evde yokken kendime ait neyim varsa topladım birkaç kuzenim ile. Ve hepsi o eşyaların araca yüklenmesini yukarıdan izledi. Bir Allah'ın kulu da aşağı inip, ne oluyor,nereye gidiyorsun sen? demedi. Çünkü istedikleri buydu. Ama çok yorulmuştum,Allah'ından bulsunlar dedim ağlayarak çıktım evimden.

Yaklaşık 2 ay babamın evinde kaldım, kimse gelmedi. Eşime onlara uyum sağlayamadığımı söyleyip, vicdanlarını rahatlatmışlar. Fakat evimde, düzenim, temizliğim,eşime ve evliliğime karşı özverim çevrem tarafından da bilindiğinden; ailecek ortak görüştüğümüz arkadaş çevremizin de baskıları üzerine; hasretime de dayanamayan eşim eşim, aklı başına gelmiş ve çok pişman olmuş bir şekilde samimiyetiyle geldi bu kez. Ve herşeyin bu saatten sonra benim istediğim gibi olacağı sözünü verdi.

Biraz süründürdüm... Önce bir işe girdim, sonra farklı bir ilçeye taşınıp, kiraya çıktık. Ailesi eşimi reddetmekle tehdit etti, annesi duygu sömürüleri yaptı benimle barışmaması için! Sonuç olarak eşim ilk kez dik durdu ve o binayı terkedip, tabuları yıktık.

Şuan 1 yıl oldu, eşimle aramızda bir problem yok çok şükür. Ailesi ile görüşmüyorum, başta kendisi de gitmiyordu ama yeğenlerini özlediğinde görüp geliyor. Bayramlarda gitmeyi teklif ediyorum, beni götürmek istemiyor, bi laf söylerler üzülürsün yine diye. Bu şekilde de içime sinmiyor. İlerde eşimle olan ilişkimi etkiler diye kokuyorum ?
Geçtiğimiz bayram kendisi de gitmedi. Düğünlerde görüşüyoruz mecburen, onda da masalarına oturduğumda, kv ve eltim kalkıp masa değiştiriyorlar,yüzüme bakmıyorlar.
Toplum içinde hep gülümseyip belli etmesemde, çok üzülüyor ve görüştükten sonra bir süre kendime gelemiyorum...

Sıla-i rahim yapmak istiyorum ama karşı taraf da gençler,cahiller,yapmışlar bir hata diyip büyüklük gösteren bir "anne" yok. Kayınvalide bizi kabul etse, diğerileri ses çıkarmaz bile.
Bu sene kpss ye hazırlanıyorum, haftanın 5 buçuk günü çalışıp, kalan 1,5 günde de kursta oluyorum yani kendime ayıracak bile vaktim yok. Siz olsanız bu saatten sonra, eşinizin ailesi olan ilişkinizi nasıl ilerletirdiniz?

Hakkınızı helal edin çok uzun oldu anlaşılabilir olsun diye, yorum yapanlardan Allah razı olsun...

Bir ekleme yapmak istiyorum,derdimin ne olduğu tam anlaşılamamış; şöyle ki

Ailem en başından beri karşı aileden hiçbir şey beklemedi, kızının mutluluğundan başka evime sık gelip gitmediler bunca olay oldu eşimi karşısına alıp kıracak birçok laf edebilirlerdi, etmediler. Çünkü eşim çok kinci bir insan, bunu anladılar. Herşey daha kötü olmasın diye boşanırken bile uzak ama arkamda durdular. Tüm bunlara rağmen o zamanlar annesini suçlu beni haklı bulup, bunu kabul edip babamın kapısına tekrar beni istemeye gelen eşim o zamanlar herşeyi kabul etmesine rağmen şimdi yine konusu açıldığında annesine asla laf söyletmiyor. Yengesi,abisi,annesi ne yapmış olurlarsa olsunlar, sürekli korumacı bir tavır içinde onlara karşı ve bu benim sinirlerimi çok yıpratmakta.

Evlendikten sonra kayınvalidem "siz yeni evlisiniz,evinize hırsız girer" (demirliklere sahip evimize) bahanesi ile altınlar bende kalsın demişti. Sonrada 1 hafta geçmeden, bana sormadan eşimle birlikte koşa koşa bozdurmaya gidip bana değeri düşük bir kelepçe bilezik getirmişlerdi. Şok olmuş bir şekilde yüzlerine bakınca, "Beğenmezsen bunu da alayım"demişti. Neymiş efendim büyük gelininkiler de onlara verilmiş zamanında ev borcu var diye. Ama benim zamanımda yani 10 yıl sonra durumları gayet iyiydi. Kp mali müşavir, kendi işlerini yapıyorlar. Eşime bunun haksızlık olduğunu söylediğimde, takıların borçlarımıza gittiğini söyledi. Bende ailen ne güne duruyor, hiç mi hakları geçmeyecek evlatlarına dediğimde benim hiçbişeyde hakkım yok dedi. Kp işleri kaynıma devretmiş, dükkanı kaynım çekip çeviriyor gece gündüz çalışıyor şimdi Allah var. Takılarımın alınmasına bile ses çıkarmadım ama yine de kötü gelin ilan edildim.

Eşim tüm bunlara rağmen aileme gelmiyor, bayramda beni kapıdan bırakıp kendisi içeri girmedi. Annemde yemek yemez, ancak kahve ve çay içer. Neden böyle saygısızca davranıyorsun, bu insanlar sana ne yaptı dediğimde susuyor. Ben onun ailesine gitmediğimden böyle davrandığı geliyor aklıma bu sefer de. Siz ne düşünürdünüz?
 
Karşı taraftan bir istek ya da pişmanlık olsa neyse. Ama tam tersi tavırdalar. Evet çok üzücü ama onlarla olmak huzurunuzu kaçıracak ancak bunu sende biliyosun ve eşin bile anlamış kendi ailesi olduğu halde.. böyle devam edin
 
Bir ekleme yapmak istiyorum,derdimin ne olduğu tam anlaşılamamış; şöyle ki

Ailem en başından beri karşı aileden hiçbir şey beklemedi, kızının mutluluğundan başka evime sık gelip gitmediler bunca olay oldu eşimi karşısına alıp kıracak birçok laf edebilirlerdi, etmediler. Çünkü eşim çok kinci bir insan, bunu anladılar. Herşey daha kötü olmasın diye boşanırken bile uzak ama arkamda durdular. Tüm bunlara rağmen o zamanlar annesini suçlu beni haklı bulup, bunu kabul edip babamın kapısına tekrar beni istemeye gelen eşim o zamanlar herşeyi kabul etmesine rağmen şimdi yine konusu açıldığında annesine asla laf söyletmiyor. Yengesi,abisi,annesi ne yapmış olurlarsa olsunlar, sürekli korumacı bir tavır içinde onlara karşı ve bu benim sinirlerimi çok yıpratmakta.

Evlendikten sonra kayınvalidem "siz yeni evlisiniz,evinize hırsız girer" (demirliklere sahip evimize) bahanesi ile altınlar bende kalsın demişti. Sonrada 1 hafta geçmeden, bana sormadan eşimle birlikte koşa koşa bozdurmaya gidip bana değeri düşük bir kelepçe bilezik getirmişlerdi. Şok olmuş bir şekilde yüzlerine bakınca, "Beğenmezsen bunu da alayım"demişti. Neymiş efendim büyük gelininkiler de onlara verilmiş zamanında ev borcu var diye. Ama benim zamanımda yani 10 yıl sonra durumları gayet iyiydi. Kp mali müşavir, kendi işlerini yapıyorlar. Eşime bunun haksızlık olduğunu söylediğimde, takıların borçlarımıza gittiğini söyledi. Bende ailen ne güne duruyor, hiç mi hakları geçmeyecek evlatlarına dediğimde benim hiçbişeyde hakkım yok dedi. Kp işleri kaynıma devretmiş, dükkanı kaynım çekip çeviriyor gece gündüz çalışıyor şimdi Allah var. Takılarımın alınmasına bile ses çıkarmadım ama yine de kötü gelin ilan edildim.

Eşim tüm bunlara rağmen aileme gelmiyor, bayramda beni kapıdan bırakıp kendisi içeri girmedi. Annemde yemek yemez, ancak kahve ve çay içer. Neden böyle saygısızca davranıyorsun, bu insanlar sana ne yaptı dediğimde susuyor. Ben onun ailesine gitmediğimden böyle davrandığı geliyor aklıma bu sefer de. Siz ne düşünürdünüz?
Ooo son kısım olmadı işte.
Eşin madem ailene gelmiyor,madem hâlâ anasına toz kondurmuyorsa eşinle ilişkini gözden geçir.
Ailenden eşek gibi özür dileyip görüşmeye başlasın.
Ve ne olursa olsun sen bu adamla çocuk yapma kardeşim.
Bir süre daha yapma.
Bunlar hep işaret.
Bu yuvayı sağlam bulmadım şimdi açıkcası.
Sen tüm bu olanlara rağmen hâlâ "görüşsek mi" modunda iken eşin olacak adam kendi ailene gelmiyorsa...
Dicek bişey bulamadım.
Umarım hayırlı bir karar verirsin kendin için.
 
oncebidinle oncebidinle selam canım nasılsın? Konunu okudum baştan sona, güncellemeyi de okudum. Eşinin yaptığına şaşırdım, geçtiğimiz bayramda mı yaptı bunu? Eğer öyleyse misilleme yapıyor demektir, ki sana bir zamanlar böyle bir şey olabileceğini söylemiştim çünkü eşin kindar bir insan, benim eşim de ben ailesiyle görüşmüyorken ailem ona bir şey yapmamasına rağmen görüşmedi, kv ile barışınca şimdi hediyeler, arabasıyla işlerini halletmeler falan gırla gidiyor. Ama bunu sana karşı yapıyor ailene karşı değil söyleyeyim. Eşimin bu huyundan ben de nefret ediyorum. Hatta yine kv lerle küsken kardeşime hoş geldin bile demeyen eşim, bu sefer yemeklere gezmelere götürdü çok güzel ağırladı. Eşin ailesine sensiz gidiyor mu peki orayı çok anlayamadım ?
 
Atlayarak okudum. Daha ilk günden kv nin evinde kahvaltıya gitmekle başlamış hata. Sonra aynı binada oturmak. Yiyip içmek..

Size tavsiyem o aileyi düşünmeyin. Eşiniz gidip görsün gelsin size de anlatmasın. Bende eşimin ailesiyle görüşmüyorum. Hatta eşimde kendi ailesiyle görüşmüyor. İyi kötü geçinip gidiyoruz. İnan kayın ailesiyle görülmeyen ve mutlu olan çok kadın var.

Gerçekten var mı? Etrafımdaki herkes inadına git çatlat gibi saçma sapan akıllar veriyor, kendinize saklayın akıllarınızı diyorum. Öyle bir insan değilim.
 
Terbiyesiz kayinvalide ... ay vallahi boyle kadinlar sirf kendi cocuklarinin.mutluluguyla ugrasmak icin varlar. Psikolojilerinin bozuk oldugunu dusunuyorum
Elti meslektasim dahi olsa koyun surusu gibi bir politika izliyor ama sonucunda pek bisi elde edemez sadece sizin dedikodunuzu yapar oda dost degilmis
Siz bu konulari dusunmeyin dugun vs olursa da ayni masada oturmayin sizi ayirmaya calisan insanlarla ayni masada bulunmak yeterince mantiksiz zaten.
 
Bir ekleme yapmak istiyorum,derdimin ne olduğu tam anlaşılamamış; şöyle ki

Ailem en başından beri karşı aileden hiçbir şey beklemedi, kızının mutluluğundan başka evime sık gelip gitmediler bunca olay oldu eşimi karşısına alıp kıracak birçok laf edebilirlerdi, etmediler. Çünkü eşim çok kinci bir insan, bunu anladılar. Herşey daha kötü olmasın diye boşanırken bile uzak ama arkamda durdular. Tüm bunlara rağmen o zamanlar annesini suçlu beni haklı bulup, bunu kabul edip babamın kapısına tekrar beni istemeye gelen eşim o zamanlar herşeyi kabul etmesine rağmen şimdi yine konusu açıldığında annesine asla laf söyletmiyor. Yengesi,abisi,annesi ne yapmış olurlarsa olsunlar, sürekli korumacı bir tavır içinde onlara karşı ve bu benim sinirlerimi çok yıpratmakta.

Evlendikten sonra kayınvalidem "siz yeni evlisiniz,evinize hırsız girer" (demirliklere sahip evimize) bahanesi ile altınlar bende kalsın demişti. Sonrada 1 hafta geçmeden, bana sormadan eşimle birlikte koşa koşa bozdurmaya gidip bana değeri düşük bir kelepçe bilezik getirmişlerdi. Şok olmuş bir şekilde yüzlerine bakınca, "Beğenmezsen bunu da alayım"demişti. Neymiş efendim büyük gelininkiler de onlara verilmiş zamanında ev borcu var diye. Ama benim zamanımda yani 10 yıl sonra durumları gayet iyiydi. Kp mali müşavir, kendi işlerini yapıyorlar. Eşime bunun haksızlık olduğunu söylediğimde, takıların borçlarımıza gittiğini söyledi. Bende ailen ne güne duruyor, hiç mi hakları geçmeyecek evlatlarına dediğimde benim hiçbişeyde hakkım yok dedi. Kp işleri kaynıma devretmiş, dükkanı kaynım çekip çeviriyor gece gündüz çalışıyor şimdi Allah var. Takılarımın alınmasına bile ses çıkarmadım ama yine de kötü gelin ilan edildim.

Eşim tüm bunlara rağmen aileme gelmiyor, bayramda beni kapıdan bırakıp kendisi içeri girmedi. Annemde yemek yemez, ancak kahve ve çay içer. Neden böyle saygısızca davranıyorsun, bu insanlar sana ne yaptı dediğimde susuyor. Ben onun ailesine gitmediğimden böyle davrandığı geliyor aklıma bu sefer de. Siz ne düşünürdünüz?
Senin annende bir şey yememe sebebi, eşine büyü, muska yapılması korkusudur.
Ben evlendikten sonra aileme ilk gittiğimizde kv esimi arayıp" oğlum yediğine dikkat et" dedi, ben buna kulak misafiri oldum, sonraları şunu farkettim.. ben çalıştığım için annem bana yemek gönderdiğinde eşim" niye gönderdi, muska mı var" falan diyince ben anladim

Eşinizin ailesini yok kabul edin ve evde konularınjn açılmamasına dikkat edin..
Konu açılırsa da siz yorum yapmayin
 
Ben de sorunu anlamadim
Sana cok cektirmisler ve kurtulmussun iste

Hala da seni istemiyorlar ama sen israrla gorusme taraftarisin.
Neden?

Az mi geldi cektiklerin?
Tekrar aralarina karisinca ne olacagini saniyorsun?
Ben sana diyim;
Tekrar gorusme baslarsa bu sefer bosanirsin
Ama esin senden akilli ki seni goturmek istemiyormus bayramlarda falan.

Biliyor tekrar sorun cikacagini.

Kusurabakma ama dertsiz basina dert eriyorsun anlasilan
 
Siz ne bir saygısızlık ne bir hadsizlik ne bir sinsilik yapmamissiniz
Hatta gayet sabırlı saygılı olmuşsunuz
Kadın resmen şeytan oğlunun evlenmesini kaldiramiyorsan evlendirme hasta kadın oğluna ve kendine köle mi alıyorsun?
Allahtan eşiniz akıllanmış Allah in izniyle de destek olmuş size çok güzel yapmissiniz bravo mutluluklar
Siz gitmeyin bence akıllanmaz o çok belli
Gidipte kendinize zulm ettirmeyin moral bozukluğu hakaret vs hiç gerek yok eşiniz de çok sık olmayacak şekilde gitsin bence
Duanızı eksik etmeyin evinize de asin hasta kadin belki sindiremez büyü vs yapar dikkat edin
 
Ne güzel kurtulmuşsunuz, tekrar barışırsanız elinizi verip kolunuzu kaptırırsınız. Barışsanız bile onların istediği gibi yaşamadığınız sürece iyi gelin olamayacaksınız. Hem sıkıntı çekip hem kötü olmaktansa uzak durup kötü olun daha iyi. Akrabaları ziyaret etmek istemeniz güzel ama unutmayın ki onlar eşinizin olduğu kadar kayınvalidenizin de akrabaları. Kayınvalideniz şimdiye kadar hikayeler yazıp kendini haklı göstermiştir. Siz çoktan hayırsız, saygısız, kötü gelin olmuşsunuzdur. Eşiniz de bu yüzden sizi götürmek istemiyordur.
Yalnız çok mantıklı buldum sizi. Gerek çocuk konusunda gerek eşinizin aile bağımlılığının bir çırpıda bitmeyeceği konusunda gerçekçi düşünüyorsunuz. İleride kirayı ödeyememe veya ailesinin yaşlanması gibi sebeplerle dönmezsiniz umarım.
 
X