• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

İşi Bırakma İsteği

SouvveniR

❤+❤ = ❤❤
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
5 Mart 2012
11.481
8.058
448
İstanbul
Merhabalar hanımlar,
Yine bir derdim var, yine kafam karman çurman.
Son zamanlarda zaten olanlar, yaşananlar, beni çok kötü etkilediğinden.
Sağlıklı düşünemiyorum.

2 tane oğlum var, biri 2 yaşına girecek, diğeri de 5 yaşına.
Çalışıyorum, yıllardan beri çalışıyorum, 21-22 senelik bir iş hayatım var.
O kadar yorgun hissediyorum ki son zamanlarda kendimi.
Hem psikolojikman hem de bedenen.

İşi bırakmayı düşündüren sebeplerim çok.
Şu anda ufak oğluma bir bakıcı bulmak gibi bir arayışımın olmaması başta geliyor.
Önceki bakıcıdan ağzım yandı, ondan öncekinden de sorunlar yaşamıştık.
Annem şu an (şimdilik) idare ediyor bizi, ancak annem tam sağlıklı değil bana göre.
Benim için eve her gittiğim gün bir kaos, ne kendi düzenim var ne temizliğim ve ben takıntılı bir insanım.
Annem sağolsun her zaman açığımı kapatmaya çalışmıştır, elinden geldiğince.
Ancak ona da yüklenmek istemiyorum, bakıcı buluruz umuduyla annem idare ediyor şu an.
Fakat ben yeni birine güvenebileceğimi sanmıyorum, çocuğumu da yabancı ellere teslim etmek istemiyorum.
En büyük iş bırakma nedenim bu.
Hem çocuğum bensiz büyüyor diye üzülmem, hem de artık annemin idare edebileceğini düşünmemem.

Diğer yandan büyük oğlum kreşe gidiyor zaten.
Eğer işi bırakırsam, bir süre daha kreşe gidecek ve belki maddi anlamda yetersiz olacağımızdan onu artık kreşe gönderemeyeceğiz.
Kreş oğluma çok iyi geldi, her anlamda gelişimini görüyorum.
Bu beni sevindiriyor ve onu bu eğitimden mahrum bırakacak olmak beni üzüyor.

Kirada oturuyoruz.
Yakın zamanda ev alma planlarımız yok.
Kredilerin durumları ortada, emlak fiyatları aldı başını gidiyor zaten.
Sanırım kendi evimizin sahibi olmak hayal gibi birşey şu an bizim için.
İlerde ne gösterir zaman bilinmez tabii.
Kirada olmasaydık zaten bu kadar düşünmezdim işi bırakmalı mıyım diye.

Bir diğer neden ise, etrafıma bakıyorum, ömrü boyunca hiç çalışmamış kadınlar var.
Bunu eksi olarak söylemiyorum, hiç çalışma hayatı olmamış ancak ne kadar maddi sıkıntı yaşasalarsa bir şekilde çorbalarını kaynatmış aileler var.
Misal eşimin abisi çalışmıyor, eltim çalışmıyor, 1 tane çocukları var, hatta 1 tane köpekleri var.
Tencereleri nasıl kaynıyor benim de aklım almıyor gerçekten.
Hiç bir şeylerinden mahrum değiller.
Koltuklarını yeni kaplattı mesela, eşinin ve kendisinin elinde akıllı telefon mevcut, çocuklarında İpad var.
Filan gibi.
Eşimin ailesi (anne-babası) onları destekliyor farkındayım ve gerçekten gözüm yok Allah daha çok versin daha çok desteklesinler.
Ama benim zoruma giden ben yıllarca çalışarak birşeyleri edindim ve hiç hazır verilen birşeyim olmadı.
Şimdi bakıyorum da, herkes ne kadar yardımsever, bir tek bize karşı öyle değiller.
Karnım burnumda işe geldiğim günler geliyor aklıma ve eşimin abisinin bu kadar umarsızca çalışmamasını görüyorum, bazen diyorum elin delisi ben miyim?
Niye bu kadar kaygılanıyorum? Neden bu kadar kafaya takıyorum?
Evimin hanımı olmak varken neden bu kadar kendimi hırpalıyorum?

Son zamanlardaki derdim bu.
Sağlıklı düşünemiyorum ve moralim çok bozuk.
İşler zaten sakin, malum son yaşananlar piyasadaki bir çok firmayı etkiledi.
Ancak benim yerim sağlam, bana çık diyen yok, olumsuz bir konu yok iş hayatımda.
Kişisel hayatım beni yoruyor ve artık iş hayatını kaldıramaz hale geliyorum sanırım.
Bu yorgunluk hem bedenimde fiziki olarak hissediyorum hem de ruhumda.
Ne enerjim var, ne de bir tebessüm suratımda.
Hayatımdan bezgin bir şekilde yaşıyormuşum gibiyim.
Her gün yataktan kendimi kazıyarak çıkartıyorum ki bu böyle değildi 5-6 ay öncesine kadar.

Çalışmadan gününü tamamlayan insanları gözümün önüne getirdikçe çalışmak zor gelmeye başladı sanırım bana.
Çocuklarımın hayatlarından çaldığımı, eşime yeterince özeni gösteremediğimi düşünmeye başladım iyiden iyiye.
Evime düzenimi verebilecekken, yıllardan beri (çocuklar oldu olalı) benim haricimde herkesin benim evimde düzeni var (bakıcı, annem, kayınvalide).
Kendim haricinde herkes bir şekilde evime düzen sağladı bir ben sağlayamadım gibi hissediyorum.
Sanki evimi, özümseyemeyerek yaşıyorum.

Duygularımı dile getirmek benim için zor gerçekten.
Sanırım bir psikolog yardımı bile almayı düşüneceğim.
Kafam o kadar karışık ve yoğun.


Okuyan arkadaşlara teşekkür ederim, umarım anlamışsınızdır anlatmak istediğimi.
Bazen ben bile kendimi anlayamıyorum çünkü.
İşi bırakmak istemekte haklı mıyım?
Sizce herşeyi göze alıp, maddi sorunlar ile karşılaşmayı bile göze alıp evimde çocuklarımın başında olmalı mıyım?

Eşim bu konuda kararı tamamen bana bıraktı.
Bana dediği tek şey "gün 1 den beri çalışmak veya çalışmamak konusunda özgürsün, bu tamamen senin tercihin, hangi eş istemez ki karısı sıcacık evinde otursun, çocuklarını büyütsün... maddi sorunlar yaşarız, yaşamayız değil ama benim de adam olup evime bakmam lazım..."
 
Maddi durumunuzu çok zorlamayacaksa işi bırakın derim ben,bozuk psikolojiyle istemeye istemeye çalışarak daha fazla psikolojinizi bozarsınız.
 
İşle ilgili bir sıkıntınız Yok sizin .. psikolojik olarak iyi değilsiniz , bir de destek almayı deneyin .. insanlar iş bulabilmek için neler yapıyor , çocuklar daha küçük ilerde daha ne masraflar çıkıcak önünüze , sıkıntılı bir iş hayatınız olsaydı tamam ama eltim çalışmıyor ama herşeyi var diyerek kendinizi sıkıntıya sokuyorsanız normal bir süreçte değilsinizdir
 
+1 adam olup evime bakmam lazim diyen esinizi alkisliyorum burdan.
Evet zorlayacagi ortada ama suzde cok yorulmussunuz hem ruhen hemde bedenen.
Cocuklarinizi buyutursunuz, en guzel yillarini eksiksiz yasarsiniz, biraz daha buyuduklerinde belki tekrar baslarsiniz calismaya uzmeyin kendinizi.
Paranin bereketi cok onemli, 10 bnde alan yok diyor 2 bnde..
 
İşten yana bir sorununuz yoksa çalışın derim .İnanın evde dört duvar arası iki çocuk ile daha çok zorlanacaksiniz.Hersey maddiyat değil ,ben bazen iş yerinde dinlendiğimi düşünüyorum ev o kadar yoruyor yani.
Nacizane fikrim iyi bir bakıcı bulup,annenizinde bakiciyla beraber en azından bir süre durması iyi olur.Zaten 2 yaşına gelmiş 1 sene sonra oda krese başlar .
 
Zaman zaman hepimize boyle dusunceler geliyor. Ama her koyun kendi bacagindan asilir. Eltinizle karsilastirip moralinizi bozmayin. Cocuklar buyuyecek bir sekilde, ama masraflari da buyuyecek. O zaman kp kv den yardim gelecek diye mi bekleyeceksiniz. Insanin kendi kazandigini yemesi, kimseden birsey beklememesi kadar tatli bir sey yok. Bir de bunun yasliligi emekliligi var. o zaman da cocuklardan mi beklenti icinde olacagiz. Isiniz rahatsa, kiymetiniz biliniyor ve maddi olarak da hakkinizi aliyorsaniz bence isinizi birakmayin.
 
İşle ilgili bir sıkıntınız Yok sizin .. psikolojik olarak iyi değilsiniz , bir de destek almayı deneyin .. insanlar iş bulabilmek için neler yapıyor , çocuklar daha küçük ilerde daha ne masraflar çıkıcak önünüze , sıkıntılı bir iş hayatınız olsaydı tamam ama eltim çalışmıyor ama herşeyi var diyerek kendinizi sıkıntıya sokuyorsanız normal bir süreçte değilsinizdir

Evet iş hayatım ile bir sıkıntım yok, çalıştığım ortam düzgün.
Sorunlu bir çalışma ortamım olmadığından acaba doğru karar mı veriyorum diye düşünüyorum.
Ancak aşırı yorgun bünyem.
Sabahları kalkmak ayrı sorun, çocukların ihtiyaçlarına koşturmaktan, gece saat 12:00'den evvel yatamıyoruz.
Bu da haliyle beni yoruyor.

Eltim çalışmıyor ben niye çalışıyor derdinde değilim.
Ben onu bir örnek olarak verdim.
Çalışmadan insanlar bir şekilde hayatlarını idame ettiriyorlar, ancak ben neden yıllardır kendimi hırpalıyorum demek istedim.
Eltim değil bu X biri de olabilirdi.
Yakınımda olan bir örnek olduğu için o şekilde belirttim.

Kısaca bu kadar kendimi yıpratmaya ve çocuklarımın düzeni dışında kalmaya değer mi?
Asıl derdim ve sıkıntım bu sanırım.
 
İşten değil sizin bunalmanız, hayat düzeninizden bu yüzden de enerjinizi yanlış yönlendirip işi bırakmak hatasına düşmeyin.Bi bakıcı tutun annenizle birlikte baksınlar mesela.Hem annenizin gözetiminde olur hem de kafanız rahat eder.Şunu da unutmayın çorba kaynıyo mevzusu iş değil.İnsanın sadece açlıktan ölmeyip hayatta kalması yaşamak demek değildir.İnanın öyle bi düzende hayatınızdan daha çok bezersiniz.
 
Psikolojik destek alın.
Muhtemelen kendi ailenizle yaşadığınız sorunlar nedeniyle bunaldınız,eski konularınızı hatırlıyorum.
Bir tükenmişlik durumu var üzerinizde,yaşadıklarınız düşünüldüğünde bu durum normal.

Uzun yıllardır çalışan insanlar evde oturunca,
o da başka sorunlar doğuruyor.
Büyük oğlunuz için kreşe devam konusu çok önemli, okul öncesi dönem çocukların gelişiminde adeta altın yıllar,bu imkandan mahrum etmeyin çoçuğunuzu.
Ayrıca çalışmak sadece bugüne ekonomik katkı sağlamıyor, bu işin emeklilik boyutu var.
İki sene sonra büyük oğlan ilkokula,küçüğü kreşe gidince evde yalnız kalacaksınız.
Meselenin bir çok yönünü zaten kendiniz de irdelemişsiniz akıllı ve mantıklı bir kadınsınız, Bununla birlikte biraz daha ayrıntılı düşünmenizde fayda var.
 
+1 adam olup evime bakmam lazim diyen esinizi alkisliyorum burdan.
Evet zorlayacagi ortada ama suzde cok yorulmussunuz hem ruhen hemde bedenen.
Cocuklarinizi buyutursunuz, en guzel yillarini eksiksiz yasarsiniz, biraz daha buyuduklerinde belki tekrar baslarsiniz calismaya uzmeyin kendinizi.
Paranin bereketi cok onemli, 10 bnde alan yok diyor 2 bnde..

Evet berekete bende inanıyorum.
Bir arkadaşım var, eşi çalışıyor sadece ve kendisi evde oturuyor 2 çocuğunu büyütüyor.
1 tanesi benim büyük oğlum ile yaşıt, onu kreşe gönderiyorlar.
Tek maaş ile bir şekilde evi döndürüyorlar.
Tamam kimse bol bereket içinde yaşayamaz tek maaş ile İstanbul gibi bir şehirde, hele ki kiracıysa.
Ancak bir şekilde tencere kaynar.

Bazen onlara bakıyorum, çocuklarının her alanında.
Bir anne olarak, tamamen kanatlarını germiş evlatlarına.
Ben onu yapamıyorum diye de üzülüyorum.
Ne kreş ile ilgilenebiliyorum yeri geliyor, ne de çocukların farklı sorunları ile.
Bedenim çok yorgun ve halsiz hissediyorum kendimi.
Yetemiyorum hiç birşeye...
 
İşten yana bir sorununuz yoksa çalışın derim .İnanın evde dört duvar arası iki çocuk ile daha çok zorlanacaksiniz.Hersey maddiyat değil ,ben bazen iş yerinde dinlendiğimi düşünüyorum ev o kadar yoruyor yani.
Nacizane fikrim iyi bir bakıcı bulup,annenizinde bakiciyla beraber en azından bir süre durması iyi olur.Zaten 2 yaşına gelmiş 1 sene sonra oda krese başlar .

İyi bir bakıcı bulmak demek 2500 TL ayda gözden çıkartmak demek.
Ben zaten bu parayı bakıcıya verdikten sonra + 1200 kreş parası da olduğu için, çalışmamın bir manası yok.
Başlarında benim durmam daha sağlıklı olacak.
Maddi anlamda da böyle.
Çalışmanın bana bir getirisi olmayacak yani.

Annem başlarında durur durmasına, hatta kadın şimdiden özveri gösteriyor.
Ancak annem de (genç olmasına rağmen) eski sağlığında değil.
Kadına da üzülüyorum bir yandan.
Yıllardır torunlarına adadı hayatını, eksik olmasın, o da yorgun artık.
Halinden ve tavrından anlıyorum bunu.
 
İşten değil sizin bunalmanız, hayat düzeninizden bu yüzden de enerjinizi yanlış yönlendirip işi bırakmak hatasına düşmeyin.Bi bakıcı tutun annenizle birlikte baksınlar mesela.Hem annenizin gözetiminde olur hem de kafanız rahat eder.Şunu da unutmayın çorba kaynıyo mevzusu iş değil.İnsanın sadece açlıktan ölmeyip hayatta kalması yaşamak demek değildir.İnanın öyle bi düzende hayatınızdan daha çok bezersiniz.
Evet bunalmam işten değil.
Beden ve beyin yorgunluğumdan.
Yoksa iş yerinde sıkıntılarım yok, iş yerinde herhangi bir olumsuz durum yok.
Çocuklarıma yetememek benim derdim, düzenimin olmayışı aslında.
Ayrıca da, tek maaş veya maaş bile olmayan insanların hayatlarını görüyorum etrafımda, değiyor mu kaçırdıklarıma diyorum.
Onları örnek almak değil benim gördüğüm, sadece yaşantılarını bir şekilde götürüyorlar.
Biz neden yapamayalım benim düşüncem.

Ben çok senaryolar düşündüm.
Annem ile dubleks daireye çıkmayı ve bakıcı tutmayı düşündüm.
Ancak böyle birşey olmaz, olamaz biz bunu idare ettiremeyiz.
İyi bir bakıcı demek 2000 - 2500 TL demek (SGK olacaktır fazla bile tutabilir)
Çocuğun kreşi var, o da eklenince zaten benim çalışmamın bir manası yok ki?
Oturup kendim bakayım çocuklarıma daha iyi.
İçim acıyor böyle giden paralara zaten...

Haklısınız, çorba kaynaması mevzusu değil zaten olay, ben de bunun farkındayım.
Ancak tıkanınca insan, bu noktadayken soğan kuru ekmek yerim düşüncesine geliyor...
 
lütfen isten cikmayin okur okumaz düsündügüm tek sey bu oldu.Isinizden memnunsunuz neden cikiyorsunuz.Hayat kosullari gün gectikce kötülesiyor.Cocuklariniza iyi bir gelecek sunabilmelisiniz.Yorulmanizi anliyorum.Bunalmissiniz ama bunu baska sekillerde telefi edin.Bir kadinin mümkünse calismasi gerektigini düsünüyorum.Hayat bu ne olacagi belli degil.Genelde toplumumuzda kadina bicilen görev evde oturup cocuk bakmasi, evi tertemiz yapmasi, üc cesit yemek yapmasi.Nicin bu rollere girme istegi duyuyorsunuz.Kendinizi baska sekilde mutlu etmeye calisin.ruh haliniz iyi olmadi icin yaptiginiz kiyaslamalar da yanlis.Yardim alin lütfen.Evinize yardimci alin.
 
Bazen onlara bakıyorum, çocuklarının her alanında.
Bir anne olarak, tamamen kanatlarını germiş evlatlarına.
Ben onu yapamıyorum diye de üzülüyorum.
Ne kreş ile ilgilenebiliyorum yeri geliyor, ne de çocukların farklı sorunları ile.
Bedenim çok yorgun ve halsiz hissediyorum kendimi.
Yetemiyorum hiç birşeye...
[/QUOTE]

Çocuklarına aşırı kol kanat germek ve her alanlarında sürekli yanlarında olmak çok doğru bir yaklaşım mı? Tartışılır.
Biz böyle annelere helikopter anne diyoruz.
 
Psikolojik destek alın.
Muhtemelen kendi ailenizle yaşadığınız sorunlar nedeniyle bunaldınız,eski konularınızı hatırlıyorum.
Bir tükenmişlik durumu var üzerinizde,yaşadıklarınız düşünüldüğünde bu durum normal.

Uzun yıllardır çalışan insanlar evde oturunca,
o da başka sorunlar doğuruyor.
Büyük oğlunuz için kreşe devam konusu çok önemli, okul öncesi dönem çocukların gelişiminde adeta altın yıllar,bu imkandan mahrum etmeyin çoçuğunuzu.
Ayrıca çalışmak sadece bugüne ekonomik katkı sağlamıyor, bu işin emeklilik boyutu var.
İki sene sonra büyük oğlan ilkokula,küçüğü kreşe gidince evde yalnız kalacaksınız.
Meselenin bir çok yönünü zaten kendiniz de irdelemişsiniz akıllı ve mantıklı bir kadınsınız, Bununla birlikte biraz daha ayrıntılı düşünmenizde fayda var.

Aslında çalışmaktan da yoruldum biliyor musunuz?
Her sabah kalk hazırlan gel.
Akşam eve gidince "ne yapsam acaba bugün" derdi.
Sonra çocukların banyosu var, o'su var bu'su var, evi toparlaması var, derken daha da bunalıyorum.
Evi temizlemek, evi toparlamak, çocukların temiz pak kalmasını sağlamak bile benim için ekstra bir efor haline geldi.
Dün akşam eşim iki çocuğu yıkadı, ben de pestil gibi yatak odasında yattım biliyor musunuz?
Canım istemiyor hiç birşey yapmak, sadece yatmak istiyorum.

Bir sabahta uyandığımda, aman ne güzel bugün iş yok, pijamalarımla takılacağım bütün gün demek istiyorum.
Evde sallana sallana iş yapmak, acel tecel koşturmadan kahvemi yudumlamak istiyorum.
Makinaya kahve koyuyorum bazen, ben o kahveyi içene kadar 2 saat geçiyor, sonra "aaa kahve vardı içecektim, neyse dur şunu da yapayım sonra içerim" demekten yoruldum.
Kendime özel hiç bir zaman ayıramıyorum, kuaföre bile 3 ayda bir gidiyorum, daha geç nasıl giderimin yollarını arıyorum bazen...

Hiç iyi değilim sanırım...
Hakikaten bu sene beni fena yıprattı.

Tam hissettiğim ne biliyor musunuz?
Biri beni alsın, göklere çıkartsın, ardından da aşağıya bıraksın.
Rastgele nereye düşersem, sessiz sakin ve huzurlu bir yere düşeyim.
Kimse olmasın, bir kendim olayım, kafamdaki düşünceler dursun.
Ağrılar gitsin, sadece sessizlik olsun mesela....
 
Bazen onlara bakıyorum, çocuklarının her alanında.
Bir anne olarak, tamamen kanatlarını germiş evlatlarına.
Ben onu yapamıyorum diye de üzülüyorum.
Ne kreş ile ilgilenebiliyorum yeri geliyor, ne de çocukların farklı sorunları ile.
Bedenim çok yorgun ve halsiz hissediyorum kendimi.
Yetemiyorum hiç birşeye...

Çocuklarına aşırı kol kanat germek ve her alanlarında sürekli yanlarında olmak çok doğru bir yaklaşım mı? Tartışılır.
Biz böyle annelere helikopter anne diyoruz.[/QUOTE]
Bir de kuru ekmek soğan yemekle çocuğun başında olmak da ne kadar doğru ? Katılıyorum size
 
lütfen isten cikmayin okur okumaz düsündügüm tek sey bu oldu.Isinizden memnunsunuz neden cikiyorsunuz.Hayat kosullari gün gectikce kötülesiyor.Cocuklariniza iyi bir gelecek sunabilmelisiniz.Yorulmanizi anliyorum.Bunalmissiniz ama bunu baska sekillerde telefi edin.Bir kadinin mümkünse calismasi gerektigini düsünüyorum.Hayat bu ne olacagi belli degil.Genelde toplumumuzda kadina bicilen görev evde oturup cocuk bakmasi, evi tertemiz yapmasi, üc cesit yemek yapmasi.Nicin bu rollere girme istegi duyuyorsunuz.Kendinizi baska sekilde mutlu etmeye calisin.ruh haliniz iyi olmadi icin yaptiginiz kiyaslamalar da yanlis.Yardim alin lütfen.Evinize yardimci alin.

Eve yardımcı alabilmem pek mümkün değil şu aralar.
Ancak annem idare edebildiği kadar idare edecek sanıyorum.
Fakat nedense sizin yorumunuzu okuduktan sonra bir aydınlanma geldi.

Sanırım kafamda birşeyler oluşuyyor.
Evet kadına biçilen görevler belli, ancak ben o görevlere bürünmekten ziyade, çocuklarıma yetemiyormuşum gibi geliyor.
Sanki hiç birşey yapamıyorum onlar için.
Ancak destek alacağım, bu net ortada, destek almam şart.
Kafam sağlam değil, gel gitli bir durumlar yaşıyorum farkındayım...
 
valla benim çevreden gördüğüm çalışan ile çalışmayan insanların yaşam standartları aynı. bunu geçenlerde bir akrabamızda benim yuzume vurdu. ben çalışıyorum memurum o ev hanımı eşi de asgari ücretli ayrıca benim eşimde uzman 5000 tl geliri var. bana dediki sen çalışıyorsun ben çalışmıyorum ama yaşam standardımız aynı sadece sen çocuğunu kolejde okutuyorsun. ben devlette tek fark bu. durum aynen dediği gibi evi giyimi eşyaları tatilleri bizdende iyi. ama şurasıda var bence bereketi olsun olmasın bir kadının ekonomik özgürlüğü olmalı. zamanın ne getireceği belli olmaz.
 
Bazen onlara bakıyorum, çocuklarının her alanında.
Bir anne olarak, tamamen kanatlarını germiş evlatlarına.
Ben onu yapamıyorum diye de üzülüyorum.
Ne kreş ile ilgilenebiliyorum yeri geliyor, ne de çocukların farklı sorunları ile.
Bedenim çok yorgun ve halsiz hissediyorum kendimi.
Yetemiyorum hiç birşeye...

Çocuklarına aşırı kol kanat germek ve her alanlarında sürekli yanlarında olmak çok doğru bir yaklaşım mı? Tartışılır.
Biz böyle annelere helikopter anne diyoruz.[/QUOTE]

Ama yine de bir anne olarak yetersiz kaldığımı düşünüyorum.
Sanki kendi üstüme düşenleri çocuklarıma yapamıyorum.
Evet çamaşırları temiz pak, kendileri de temiz pak.
Yemekleri her zaman düzgün ve düzenli.
Odalarının ve çarşaflarının temizliği de sorunsuz.

Fakat ya psikolojik ve eğitsel faktörler?
Yeterince gününün nasıl geçtiğine odaklanamıyorum mesela?
Yeterince vakit geçiremiyorum çocuklarımla.
Öpüp koklamak ve şefkatimi vermek için kısıtlı zamanım var.
Ufaklık zaten eve adım atar atmaz tepemde olduğundan, büyük oğlumdan çalıyorum sanki zamanları.
Ona zaman ayırdığımda ise kalan süre 1 saat bilemedin yarım saat oluyor, uyku saati geliyor.
Bu beni üzüyor. Yeterli gelmiyor sanki, bana yetmiyor ki ona nasıl yetsin.

Bazen sinirlilik hali oluyor üzerimde.
Yorgunluktan, sabahın köründe kalkıp (6:30) gecenin bir saatinde yatmak zorunda olmaktan...
Çok yoruyor beni, haliyle iş hayatının bana göre olamadığını algılamaya başlıyorum.
Yapamıyorum herhalde diyorum artık, yapamıyorum.
 
Back