Sosyal çevremde çok sevilen çok değer gören biriyim. Sevilmeseydim durumum nasıl olurdu kestiremiyorum ama normal olup olmadığımı anlamak için size kendimden bahsetmek istiyorum.
Yakın çevrem bazen benim çok bunaltıcı olduğumu söylüyor. Son 1 senede bu yönüm azaldı ama hala var bu durumlarım.
1. . Bu zamana kadar 7 farklı yerde çalıştım. . Norm fazlalığı, , tayin vb. Sebeplerden. Her başladığım ve ayrıldığım okulda inanılmaz mutluydum. Övgü aldığım zaman çok mutlu oluyorum ve bu bütün günümün güzel ve keyifli geçmesine sebep oluyor. Bu durum benim için ihtiyaç gibi bir şey. Ancak övgü almak için bir şeyler yapıyor muyum abartılı davranislarim oluyor mu bilmiyorum. Hep mutlu ve pozitif biri olarak hatirlandim. 8 sene önce çalıştığım kurumdan bile arkadaşlarımla hala görüşüyorum.
2. Ilişkilerimin bitme sebebi hep hayal kırıklığına uğramam. Çok değer vererek başlıyorum ilişkiye ama karşımdaki kişi istismar edince resmen yıkık biri gibi dolanıp günlerce gözyaşı döküyorum. Ornek vermem gerekirse, benim arabamla okula birlikte gittiğimiz bir arkadaşım her sabah evinin önünde beni 6 dakika beklettiği için gergin bir şekilde tepkimi gösterdim ve mesafe koydum. Ama anlamadı bile beni. Sonra bir daha onu almaya gitmedim evinin önüne. Sorunları çözmek için üslubum çok heyecanlı ve hadsiz oluyor. Mantıklı ve olgun davranamıyorum. Hakli bile olsam rahatsizim demek yerine trip atarak anlamasını istiyorum. Bu yönümü çözemedim.
3. Sevgililerimle ilişkilerimin bitme sebepleri hakettigim değeri alamamak. Çok mu abartıyorum bilmiyorum ama sıcak ve damağıma yapışan taze baklava getir gelirken dediğim erkek arkadaşım bunu unuttuğu için bana değer vermediğini düşünüp, sürekli bunu test etmek için şansımı zorlamaya başladım. Zaten 3 ilişkim oldu birinde terkedildim birinde aldatildim sonuncuyu da ben terk ettim bencil olduğunu düşündüğüm için. Hayatıma alacağım kisinin bana çok emek vermesi gibi beklentilerim var. Bazen cidden b.kunu çıkarıyorum. Uyuyamazsam o da uyuyamasın falan istemek gibi.
4. Ailemle de sorunlar çok yaşadım. Ama bu konularda da her zaman ki gibi çok haklıydım. Son 10 senedir onlardan uzak şehirlerde yaşıyorum. Ve ben her memlekete gittiğimde bir araya gelelim birlikte vakit geçirelim istiyorum ama onlar hep yorgun oluyorlar. Çok trip attim zamanında ama artık tek tek görüşüyorum onlarla. Istiyorum ki ben geldim diye havai fişek patlasalar da mutlu olsam falan. Abartıyorum tabii ki. Abartmayi da çok seviyorum Her konuda.
5. Arkadaşlarımla sorun yaşarsam, en ufak sorunda kendimi çok değersiz hissedip iletişimi kesmek istiyorum. Bazen kırıcı konuşuyorum, sonra geriye dönüp haklı olduğum konularda bile kalp kırdığım için özür dilemek zorunda kalıyorum.
6. Yalniz yasayan bir kadınım. Ve evde çok canım sıkılıyor. Yaptığım değişik yemekleri, ekmek yaparsam mesela kabarmasını, kendime güzel bir sofra kurarsam onun fotosunu, ya da yeni bir kıyafet alırsam eşya alırsam onu mutlaka birileriyle paylaşmak istiyorum. Bazen kitap okurken resmimi çekip tek tek arkadaşlarıma kuzenlerime gönderiyorum. Napiyorsunuz yazıyorum.
7. Insanlara hemen ısınıp hemen bağ kuruyorum. Tehlike algılayacak antenlerim bozuk galiba. Sorulan her soruya cevap verme gibi bir özrüm var. Konuşmak istemedigim zaman geçiştiremiyorum kimseyi. Parkta mesela otururken yaşlı bir teyze bana evli misin dese, bir kaç zorlasa aldatildim diye anlatırım yani. Böyle olmak istemiyorum gerçekten.
8. Ben sosyallikten çok beslenen biriyim. Genelde hayran olduğum özellikler soğuk mesafeli herkesle bağ kurmayan ketum insanlar. O tiplere hayranlık duyuyorum onlar gibi olmak istiyorum.
Sizce ben çok mu anormalim? Eve kedi almayı düşünüyorum. Yalnizliģimla mutlu olmaya çalışıyorum. Biraz kendimi yalnız hissetsem hemen telefona sarılıp benimle uzun uzun konuşacak zamanı olan arkadaşlarımı arıyorum.
9. Aşırı samimiyetten de hoşlanmıyorum ayrıca. Samimî davranıyorum sonra sınırlarımı çizmekte zorlaniyorum.
Benim gibi olan var mi ? Histriyonik kişilik olduğumu söyledi psikoloğum.
Dipnot= zayıf noktalarımı paylaştım diye linç etmek isteyenler olabilir ama önemli olan işte kendi karanlık yanlarımızla yüzleşebilmek ve itiraf edebilmektir diye düşünüyorum. O yüzden önce aynada kendinize bakın.
Yakın çevrem bazen benim çok bunaltıcı olduğumu söylüyor. Son 1 senede bu yönüm azaldı ama hala var bu durumlarım.
1. . Bu zamana kadar 7 farklı yerde çalıştım. . Norm fazlalığı, , tayin vb. Sebeplerden. Her başladığım ve ayrıldığım okulda inanılmaz mutluydum. Övgü aldığım zaman çok mutlu oluyorum ve bu bütün günümün güzel ve keyifli geçmesine sebep oluyor. Bu durum benim için ihtiyaç gibi bir şey. Ancak övgü almak için bir şeyler yapıyor muyum abartılı davranislarim oluyor mu bilmiyorum. Hep mutlu ve pozitif biri olarak hatirlandim. 8 sene önce çalıştığım kurumdan bile arkadaşlarımla hala görüşüyorum.
2. Ilişkilerimin bitme sebebi hep hayal kırıklığına uğramam. Çok değer vererek başlıyorum ilişkiye ama karşımdaki kişi istismar edince resmen yıkık biri gibi dolanıp günlerce gözyaşı döküyorum. Ornek vermem gerekirse, benim arabamla okula birlikte gittiğimiz bir arkadaşım her sabah evinin önünde beni 6 dakika beklettiği için gergin bir şekilde tepkimi gösterdim ve mesafe koydum. Ama anlamadı bile beni. Sonra bir daha onu almaya gitmedim evinin önüne. Sorunları çözmek için üslubum çok heyecanlı ve hadsiz oluyor. Mantıklı ve olgun davranamıyorum. Hakli bile olsam rahatsizim demek yerine trip atarak anlamasını istiyorum. Bu yönümü çözemedim.
3. Sevgililerimle ilişkilerimin bitme sebepleri hakettigim değeri alamamak. Çok mu abartıyorum bilmiyorum ama sıcak ve damağıma yapışan taze baklava getir gelirken dediğim erkek arkadaşım bunu unuttuğu için bana değer vermediğini düşünüp, sürekli bunu test etmek için şansımı zorlamaya başladım. Zaten 3 ilişkim oldu birinde terkedildim birinde aldatildim sonuncuyu da ben terk ettim bencil olduğunu düşündüğüm için. Hayatıma alacağım kisinin bana çok emek vermesi gibi beklentilerim var. Bazen cidden b.kunu çıkarıyorum. Uyuyamazsam o da uyuyamasın falan istemek gibi.
4. Ailemle de sorunlar çok yaşadım. Ama bu konularda da her zaman ki gibi çok haklıydım. Son 10 senedir onlardan uzak şehirlerde yaşıyorum. Ve ben her memlekete gittiğimde bir araya gelelim birlikte vakit geçirelim istiyorum ama onlar hep yorgun oluyorlar. Çok trip attim zamanında ama artık tek tek görüşüyorum onlarla. Istiyorum ki ben geldim diye havai fişek patlasalar da mutlu olsam falan. Abartıyorum tabii ki. Abartmayi da çok seviyorum Her konuda.
5. Arkadaşlarımla sorun yaşarsam, en ufak sorunda kendimi çok değersiz hissedip iletişimi kesmek istiyorum. Bazen kırıcı konuşuyorum, sonra geriye dönüp haklı olduğum konularda bile kalp kırdığım için özür dilemek zorunda kalıyorum.
6. Yalniz yasayan bir kadınım. Ve evde çok canım sıkılıyor. Yaptığım değişik yemekleri, ekmek yaparsam mesela kabarmasını, kendime güzel bir sofra kurarsam onun fotosunu, ya da yeni bir kıyafet alırsam eşya alırsam onu mutlaka birileriyle paylaşmak istiyorum. Bazen kitap okurken resmimi çekip tek tek arkadaşlarıma kuzenlerime gönderiyorum. Napiyorsunuz yazıyorum.
7. Insanlara hemen ısınıp hemen bağ kuruyorum. Tehlike algılayacak antenlerim bozuk galiba. Sorulan her soruya cevap verme gibi bir özrüm var. Konuşmak istemedigim zaman geçiştiremiyorum kimseyi. Parkta mesela otururken yaşlı bir teyze bana evli misin dese, bir kaç zorlasa aldatildim diye anlatırım yani. Böyle olmak istemiyorum gerçekten.
8. Ben sosyallikten çok beslenen biriyim. Genelde hayran olduğum özellikler soğuk mesafeli herkesle bağ kurmayan ketum insanlar. O tiplere hayranlık duyuyorum onlar gibi olmak istiyorum.
Sizce ben çok mu anormalim? Eve kedi almayı düşünüyorum. Yalnizliģimla mutlu olmaya çalışıyorum. Biraz kendimi yalnız hissetsem hemen telefona sarılıp benimle uzun uzun konuşacak zamanı olan arkadaşlarımı arıyorum.
9. Aşırı samimiyetten de hoşlanmıyorum ayrıca. Samimî davranıyorum sonra sınırlarımı çizmekte zorlaniyorum.
Benim gibi olan var mi ? Histriyonik kişilik olduğumu söyledi psikoloğum.
Dipnot= zayıf noktalarımı paylaştım diye linç etmek isteyenler olabilir ama önemli olan işte kendi karanlık yanlarımızla yüzleşebilmek ve itiraf edebilmektir diye düşünüyorum. O yüzden önce aynada kendinize bakın.