- 11 Temmuz 2015
- 14
- 7
- 43
- Konu Sahibi pinkvoyage
- #1
Biri bana akıl versin ne olur !!!!
Merhaba sevgili hanımlar.. siteyi çok uzun zamandir takip ederim ve aklıma takılan sorulara mutlaka cevaplar bulurum.. ancak ilk kez gerçekten yazma ve cevap alma ihtiyacım var.. kaldı ki sıkıntılarımı kimseye anlatamıyorum.. ben 34 yaşında, güzel sayılabilecek, ekonomik gücü yerinde bir kadınım.. 9 yaşında bir kizim var. İlk eşimden kızım 2,5 yaşındayken boşandım, sebep aşırı ilgisizlik ve sorumsuzluktu. Bundan sonra 5 yıla yakın bir süre kızımın tüm sorumlulugunu üstlenerek mutlu ve huzurlu bir yasantı sürdürdüm, tabi bunda annemin de çok büyük emeği oldu, çalıştığım için annem kızıma resmen ikinci annelik yaptı.. bu süreçte maddi olarak bir sıkıntımız olmasa da manevi anlamda kızımda boşluklar olduğunu hissettim. Çünkü gerçekten çok ilgisiz bir babası vardı ve çocuğumun başka çocukların babalarıyla olan diyaloglarına imrenerek baktığını görmek içimi acitiyordu.. birde kardeş isteği bana ikinci evlilik yapmayı düşündürdü.. tabi kendim de genç ve hoş bir hatundum, görmedigim ilgi, beğenilme, sahiplenme ve bir aile olma isteği, belki bir çocuk daha derken...... bir tesadüf sonucu şimdi ki eşimle tanıştım, birbirimizi kısa bir flört ardından sevdik ve evlenmeye karar verdik.. zaten sorunlar da böylece başlamış oldu.. eşimin bir oğlu var, şu anda 15 yaşında.. şartlarımız eşit diye o kadar sevinmiştim ki.. biz bir aile olacaktık ve kızım da bir abiyle büyüyecekti.. üvey kelimesini allah biliyor ya bir kez bile içimden geçirmedim.. bundan 2.5 yıl önce evlendik. farklı şehirlerde yaşadığımız ve biraraya gelebilmemiz için birimizin fedakarlik yapması gerekirdu.. gözümü kırpmadan tayin istedim.. memleketimden neredeyse 1000 km uzaga.. mutlu olacağımızı düşündüm, hiç korkmadim, evimi, bütün çevremi, bütün duzenimi bırakıp karadenize geldim.. ancak ne yazık ki düşündügüm gibi olmadı.. önce biz eşimle çok farklı kültürlerin insanları olarak zaman zaman çatıştık, ardından benim oğluyla yaşadığım sorunlar da eklenince hayat çekilmez bir hal aldı.. sorunun özü şu : küçükken hiperaktif teşhisi konan, bu yüzden bir süre tedavi gören, 5-6 yaşlarından beri annesi tarafından ilgi görmeyen, baba ve babaannesiyle büyüyen, hiçbir ahlak kuralı ve eğitimi verilmemiş verilse de öğrenmeyi ve uygulamayı reddeden, şu anda ergenligin sancılarını çeken ve son zamanlarda ciddi boyutta bilgisayar bağımlılığı olan boyu 1.80 aklı nohut kadar bir erkek çocuğu.. birlikte geçirdiğimiz iki yılda, bu kocaman adama, tuvaleti nasıl kullanması gerektiğinden tutun da kendi özbakimina kadar bir çok şeyi öğretmek zorunda kaldim.. kızımla ikisi arasında allah şahidimdir zerre kadar ayrım yapmadığım halde ayrım yapmakla suçlandım.. anlamsız yere yaşanan öfke patlamalarinda hayatimda hiç görmedigim saygısızliklar gördüm, küfür ve hakaretler işittim, hatta bir kez eşim evde yokken, üstüme yürüdü.. netice itibariyle iki kişilik dünyamızda yaşadığımız huzur, keyif ne varsa hepsi bitti, kızım hiç görmedigi duymadıgı şeylere şahit oldu, benim sinirlerim laçka.. evin agresif gergin ortamı hepimizi çok yıprattı ve son 4-5 gündür kopma noktasındayiz.. eşim iyi bir insan, onunda gergin, agresif bir mizacı var ama artık şifresini çözdügüm için onunla basedebiliyorum.. ama oğlu beni tüketti, sayesinde boşanma arifesindeyiz.. evden gittiler, herkes biraz başını dinlemek istiyor.. ne hayallerle, mutlulukla geldiğim bu şehirde simdi hindi gibi bir başıma ne yapacağımı düşünüyorum .boşanıp eski hayatıma bir şekilde kaldığım yerden devam etmek mi, ama tabi 34 yaşında iki kez evlenmiş biri olarak... yoksa inatla evliliğimi sürdürüp çocugun aklini başına almasını beklemek mi, hiç umudum olmasa bile... bayağı uzun yazdım, umarım bunalmamisimdir kusura bakmayın . ancak gerçekten objektif görüşlere ihtiyacım var... çok teşekkür ederim, sevgilerle...
Merhaba sevgili hanımlar.. siteyi çok uzun zamandir takip ederim ve aklıma takılan sorulara mutlaka cevaplar bulurum.. ancak ilk kez gerçekten yazma ve cevap alma ihtiyacım var.. kaldı ki sıkıntılarımı kimseye anlatamıyorum.. ben 34 yaşında, güzel sayılabilecek, ekonomik gücü yerinde bir kadınım.. 9 yaşında bir kizim var. İlk eşimden kızım 2,5 yaşındayken boşandım, sebep aşırı ilgisizlik ve sorumsuzluktu. Bundan sonra 5 yıla yakın bir süre kızımın tüm sorumlulugunu üstlenerek mutlu ve huzurlu bir yasantı sürdürdüm, tabi bunda annemin de çok büyük emeği oldu, çalıştığım için annem kızıma resmen ikinci annelik yaptı.. bu süreçte maddi olarak bir sıkıntımız olmasa da manevi anlamda kızımda boşluklar olduğunu hissettim. Çünkü gerçekten çok ilgisiz bir babası vardı ve çocuğumun başka çocukların babalarıyla olan diyaloglarına imrenerek baktığını görmek içimi acitiyordu.. birde kardeş isteği bana ikinci evlilik yapmayı düşündürdü.. tabi kendim de genç ve hoş bir hatundum, görmedigim ilgi, beğenilme, sahiplenme ve bir aile olma isteği, belki bir çocuk daha derken...... bir tesadüf sonucu şimdi ki eşimle tanıştım, birbirimizi kısa bir flört ardından sevdik ve evlenmeye karar verdik.. zaten sorunlar da böylece başlamış oldu.. eşimin bir oğlu var, şu anda 15 yaşında.. şartlarımız eşit diye o kadar sevinmiştim ki.. biz bir aile olacaktık ve kızım da bir abiyle büyüyecekti.. üvey kelimesini allah biliyor ya bir kez bile içimden geçirmedim.. bundan 2.5 yıl önce evlendik. farklı şehirlerde yaşadığımız ve biraraya gelebilmemiz için birimizin fedakarlik yapması gerekirdu.. gözümü kırpmadan tayin istedim.. memleketimden neredeyse 1000 km uzaga.. mutlu olacağımızı düşündüm, hiç korkmadim, evimi, bütün çevremi, bütün duzenimi bırakıp karadenize geldim.. ancak ne yazık ki düşündügüm gibi olmadı.. önce biz eşimle çok farklı kültürlerin insanları olarak zaman zaman çatıştık, ardından benim oğluyla yaşadığım sorunlar da eklenince hayat çekilmez bir hal aldı.. sorunun özü şu : küçükken hiperaktif teşhisi konan, bu yüzden bir süre tedavi gören, 5-6 yaşlarından beri annesi tarafından ilgi görmeyen, baba ve babaannesiyle büyüyen, hiçbir ahlak kuralı ve eğitimi verilmemiş verilse de öğrenmeyi ve uygulamayı reddeden, şu anda ergenligin sancılarını çeken ve son zamanlarda ciddi boyutta bilgisayar bağımlılığı olan boyu 1.80 aklı nohut kadar bir erkek çocuğu.. birlikte geçirdiğimiz iki yılda, bu kocaman adama, tuvaleti nasıl kullanması gerektiğinden tutun da kendi özbakimina kadar bir çok şeyi öğretmek zorunda kaldim.. kızımla ikisi arasında allah şahidimdir zerre kadar ayrım yapmadığım halde ayrım yapmakla suçlandım.. anlamsız yere yaşanan öfke patlamalarinda hayatimda hiç görmedigim saygısızliklar gördüm, küfür ve hakaretler işittim, hatta bir kez eşim evde yokken, üstüme yürüdü.. netice itibariyle iki kişilik dünyamızda yaşadığımız huzur, keyif ne varsa hepsi bitti, kızım hiç görmedigi duymadıgı şeylere şahit oldu, benim sinirlerim laçka.. evin agresif gergin ortamı hepimizi çok yıprattı ve son 4-5 gündür kopma noktasındayiz.. eşim iyi bir insan, onunda gergin, agresif bir mizacı var ama artık şifresini çözdügüm için onunla basedebiliyorum.. ama oğlu beni tüketti, sayesinde boşanma arifesindeyiz.. evden gittiler, herkes biraz başını dinlemek istiyor.. ne hayallerle, mutlulukla geldiğim bu şehirde simdi hindi gibi bir başıma ne yapacağımı düşünüyorum .boşanıp eski hayatıma bir şekilde kaldığım yerden devam etmek mi, ama tabi 34 yaşında iki kez evlenmiş biri olarak... yoksa inatla evliliğimi sürdürüp çocugun aklini başına almasını beklemek mi, hiç umudum olmasa bile... bayağı uzun yazdım, umarım bunalmamisimdir kusura bakmayın . ancak gerçekten objektif görüşlere ihtiyacım var... çok teşekkür ederim, sevgilerle...