İki yüzlü feministler ve sapkınlıklar!

izleyip izlememesi umurumda değil zaten. bende filmi izlemedim kitabı okumadım ama o kadar sansasyonel bi YAPIT! ki duyduklarıyla bile ister istemez detaylı bilgiye sahip oluyor insan. ben orda dikkatinizi çektiyse yazar, izleyici/okuyucu yorumunu tırnak içinde belirtmiş. onu siz kendi yorumu gibi algıladığınız için belirtmek istedim. filmin yarısında çıkan kişi yazar değil yorumunu alıntıladığı başka bir izleyici.
 
Yurtdışındaki feministler tarafından eleştirildiğini bilmiyordum ama bu önemli bir ayrıntı. Teşekkürler dep
 

Evet aslında ben de yanlış ifade etmişim kendimi sadece o yorumdan dolayı değil yazının genelinde filmi detaylarıyla anlattığı için izlediğini düşündüm ve en altta izlediğimi düşünenler olmuş, haşa dediği için yazdım kendi yazısını okumamış mı ikinci kez diye. Okur yorumunu taşımasını kendi yazısı gibi yansıttığım için yanlış olmuş.

Şöyle bir şey var ki film sansasyonel ve +18 sınırı da var. Ama merak etmeyen insan detaylarını araştırmaz, ister istemez detaylı bilgiye sahip oluyoruz diye bir şey yok yani. Ben gerçekten başroldeki karakterlerin adını bile bilmiyordum ki gündemi takip eden bir insanım. İlgilenmezseniz detaylarına hakim olmazsınız. Bence Sema Hanım da gayet merak etmiş, izlemiş, incelemiş sonra püü edepsizler diye yazı yazmış. Bile bile lades yani :)
 
kitabı belli ki okumamış sema maraşlı, ben sema maraşlının 3 kitabını da kendisi hakkında hiçbir fikir sahibi olmadan alıp okumuştum tamamı yuvayı dişi kuş yapar, kadın kocasını eve bağlar tarzında erkeğin sadece erkek olmakla 1-0 öne geçtiği ve kadının da ona yetişmek için tam zamanlı çalıştığı bir evlilikten bahsediyor.

kitapta karşılıklı olarak iki yetişkinin rızasıyla yapılan bir seks ilişkisi var, ne tecavüz ne başka bir şey. işkence dediği şey de iki kırbaç beş şaplak. kitapta işlenen biraz saplantılı da olsa mükemmel bir aşkı es geçmiş -aşk zaten saplantılı bir duygu değil midir?- herkesin kişisel zevkleri farklıdır, sert seven kadınlar yok mu ? bu psikolojik rahatsızlık olduğu anlamına mı gelir..

ki kitaptaki ana karakterin de aslında yine psikolojik bir sebepten dolayı ne hale geldiği duygusal bir şekilde işlenmiş, bu filmi okuyup kocasını boşayan, tecavüze yeltenen zaten karakter ve psikoloji olarak sağlam değildir filmi izletmekten kaçınarak bu tip insanları engelleyemez, ki ülkemizde gösterilen filmin en en en sansürlü hali.

ha bir de porno istatistiklerinden haberi de yok sanırım, biri gönderirse iyi olur bu yazar olduğunu sanan kimseye.
 

Sema Maraşlı eğer bu tarz kitaplar yazıyorsa grinin elli tonu ile benzerlik taşıyan yanları var...

Kitapta da aşık olduğu için kabul edemeyeceği şeylere bile evet diyen bir kadın var yani tıpkı kocasını eve bağlamaya çalışan kadınlar gibi...
 

bu yönden baktığında evet doğru bir tespit.. sünger diye bi hikaye vardı çok güldüm, kadın kızı evlenince sünger veriyo diyo ki ben babanla mutlu evliliğimi buna borçluyum. bu süngeri yatak odana koy bunu gördüğünde aklına gelsin, herşeye sünger çek asla eski konuları tartışma. tartışmada alttan al sesini çıkarma. böyle evet mutlu olunur tabi ki.. erkek mutlu olur, ne yaparsa yapsın ses etmeyen alttan alan herşeye aman eşim evimin direği diyip hık demeyen kadınla kim mutlu olmaz?

kadını tek vasfı kocasını mutlu etmek bu hanıma göre..
 
çok komik gerçekten karakterle feminizmi nasıl bağdaştırdınız ? christian'ın feministlerin istemediği yönde nasıl dominantlıklar yaptığını açıkalar mısınız? çünkü 3 kitabı da 3er kere okudum. feminist de sayılabilirim sanırım. ama rahatsız edici dominantlığı hakkında bir şeye rast gelemedim. adam her kadının istediği şekilde fazlasıyla düşünceli, zengin, anastasia'dan başka kadını gözü görmeyen kendi halinde aşık bir adam. bahsedilen dominantlık nerede oluyor ?

hafta sonu çıkacağımız tatilin planını yapan, bana sarktı diye patronumu döven filan bir adama hayır demem öyle dominantlığa can kurban
 
Benim soylediklerim feminism, ve feminismin tarifi. Asil senin inanmak ve inandirmak istediklerinin feminismle alakasi yok.. Amazon kadinlarini anlatir gibisin.. "Benim oglum, abim, kocam tecavuzcu, pedofoli"? diyorlar, sen de bunun boyle olmadigini israrla soyluyorsun? Soylediklerinin hic bir inandiriciligi yok.. Eger bir kadin babasinin, oglunun boyle birsey yaptigina sahit olmamissa asla bu tip laflar etmez. Aklin yolu bir.. Feminism bir inanc degildir, ilahi bir sey degildir ki insanlar dogrulugundan emin olmadiklari seye koru korune inansin.. Yazdigin seyleri iddia etmek icin bir kadinin feminist olmasina da gerek yok aslinda, erkeklere ofkesi olan her hangi bir kadin da boyle konusabilir.

Feminism kadinlarin haklarini savunur, erkekle esit haklar almalarina hizmet eder. Bugun oy kullanabiliyorsan, secme secilme hakkin varsa, mirastan esit hak alabiliyorsan, ise girip calisabiliyorsan, okula gidebiliyorsan, ayni isi yapan bir erkekle esit ucreti alabiliyorsan, mahkeme onunde bir erkekle esit sartlarda yargilanabiliyorsan ve hakkini arayabiliyorsan bunu feminist kadin derneklerinin yillarca yaptigi mucadeleye borclusun. Yanliz sen degil, bati ulkeleri dahil butun dunyada yasayan kadinlar da.. Kadinlar bu haklarini dogustan gumus tepsi icinde kazanmadilar. Bugun dunyanin en guclu ulkesi sayilan, ozgurluk abidesi Amerika'da bile daha 19. yuzyila kadar kadinlarin bu haklari yoktu. Daha da otesi, yasal bir kimlikleri bile yoktu, universiteye gitmeleri imkansizdi, kendi evlerini edinmeleri yasakti, Ise girerken istedikleri ucreti beyan edemezlerdi, erkeklerle ayni ucreti alamazlardi. Kendi calisip[ kazandiklari paranin ustunde dahi kendi hur tasarruflari olamazdi, erkegin kontrolu altinda idi kazanimlari. Doktorluk, avukatlik gibi profesyonel isleri yapamazlardi. Bosanma halinde cocuklarinin velayeti otomatikman babadaydi. Yillarca bu haklari alabilmek icin bir cok kadin ugrasti, o senin begenmedigin feminist kadinlar.. Kimi yanliz basina, kimi dernekler kurup yasalari degistirene dek ugrastilar. Onlarin sayesinde bugun insan gibi haklara sahipsin, erkeklerle bir cok konuda esit haklarin var.
Kadin haklari dunden bugune nereden nereye gelmis, kimlerin sayesinde ne mucadeleler verilerek kazanilmis diye hic bir arastirma yapmadigin belli.. Oyle olsa idi bugun insanlarin aklini boyle safsatalarla doldurmaya calismazdin. Feminism erkeklerin hoslanmadigi, onlarin kadinlar uzerindeki ustunluk ve kontrol haklarini kaybettigi bir harekettir, bir kadinin feminism dusmani olmasi gercekten de tuhaf oluyor.
 
Arka sayfalarda restleşme mi görüyorum?
Elimde kerpetenle geziyorum ona göre, cımbız yetersiz geliyormuş artık, öyle diyorlar
 
Ne kadar çok tartışmayı seviyorsunuz isteyen izler istemeyen izlemez. isteyen alır o kitabı okur isteyen almazz.Bana göre bu kitabı yazan kadın kurnaz nasıl para kazanırım diye düşünmüş yazmış ve patt okunduğunu para getirdiğini görmüşş..kendiside demiş zaten bir ben sapık değilim diye ..sonra diğerlerini yazmışş..siz burda tartışa durun o kazandığı paralarla keyif sürsünn..Elif şafak bayağı bir sene önce BABA VE PİÇ diye bir kitap çıkartmıştı anam herkesin elinde bi övmeler bi övmeler..ben aşağı kalırmıyım para verdim aldım üşenmeden baştan sona okudum. şaştım kaldım bunun nesini beğenmiş bu millet.kardeş abisininn çocuğunu doğuracak yok ailenin erkekleri erken ölüyormuşş.. eee sonuçç hala acırım o kitaba verdiğim o paraya .Nasıl para kazanıyor bu millet beya ben sadece bu kurnazlıklarından dolayı alkışlarımm..
 

Aliağaoğlu benim için bir kıstas değil. Zengin istemek ali ağaoğlu istemek de değil bence. Tabiki de en başta doğru düzgün bir insan olsun isteriz ki ali ağaoğlu denen şahsiyet ordan kaybediyor. Ondan sonra diyorum zengin olması negatiflik değil. Her zengin 50 metresle gezmiyor sonuçta. Aslında ben zenginlikten öte başarılı olmasını istiyorum sanırım.
Yani esas kastettiğim zenginlik, yakışıklılık, başarı bunlar pozitif şeyler. İstememek bana anlamsız geldi. Zenginlik bir kriter olmayabilir ama olunca da istememezlik yapılmaz gibi geliyor. Ben de başarılı kadınlar grubuna giriyorum ama yanımda da başarılı birini isterim. Ben ikimize yetecek kadar başarılıyım diyemem.
 
Kitabın çok güzel olduğunu duydum.Filminde hakeza öyle izleyenlere ve okuyanlara saygı duyuyorum tercih meselesi.Fakat ben gidip eşimle izlemezdim.Sanırım pek alıştığım bir tarz değil..

Ha bu arada film o kadar güzelmiş ki film boyunca sinemada arka taraflardan alkış sesi kesilmemiş
 
Eminim kesilmemiştirr. çok sever bizim millet böyle saçmalıkları..Bdv de konu açan hatunları eleştirmeyelim o zaman konu açanlar işte çok seviyorum beni dövüyor ne yapacağım cinsi yönden köle gibi kullanıyor diye konu açan arkadaşlara neden . şaşkınlıkla sen hala onunlamı yaşıyosun bırak hemen diye yorumlar yapılıyor.. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.. kadınları aşağılayan bir kitap kadınlığı yerlerde gezdiren bir kitap neyini savunacam onun.Filmini izlememiştim izlemicemde o paraya acırım..şakşakçı olduk çıktık yahuu..
 

ali ağaoğlu olmasın kim olsun sabancı koç olsun vs sarı çizmeli mehmet ağa
ne farkeder ki
zengin denmek için de onlar kadar olmak lazım demi
ayda 3000 tl maaş alan zengin değildir mesela demi
çok zengin olup da düzgün olan olmaz çünkü aileden kalmadıktan sonra aşırı zengin durduk yere olunmaz
çok para da daima bir kir vardır kimse de bunun aksini iddia edemez
örnekleri sayfa sayfa karşımızda görüyorsun tv de gazetede
işte sen istemeyebilirsin saygım sonsuz da zengin herkes ister diye bir kriter tamamen yanlış
ben genellemelerden oldum olası nefret etmişimdir

Mesela biri çıkıyor bir katil ruhlu sapık
hemen imansız dinsiz Allah korkusu yok derler bundan dem vururlar

yani ateist olsa katil olabilir karısını aldatabilir
işte tamamen bastan sona yanlış

bu tarz genellemeden farkı yok benim için

tabiki yanımda beyinsiz birini çekemem
ama üniveriste okumakla üstüne doktora yapmakla bile cehaletin tablosu gibi karşımda duran şahsiyetler varken
benim için bu kriter olmayacak
tabiki herkesin görüşüne saygım sonsuz ama sadece para ile mutlu olunmaz güzellik le de benim için en azından
 
Ben kadın hakları diyenlerdenim ve evet feminist kafasıyım ve siz benim gibi düşünenleri için aslında ailemizin bütün erkekleri için tecavüzcü katil vs demek istiyormuşum gibi yorum yapıyorsun.Biz aslında onu demek istemişiz.Allah'a şükür siz bizi uyarıyorsunuz.Valla sizin gibi ve bu yazar gibi düşünenler olduktan sonra(bu yazısı ve başka yazıları ile beraber ) erkekler kadınlara az bile yapıyor.Siz zaten erkeğin üstün olduğu ve ne yaparsa yapsın kadının susması taraftarısınız.
Şu yazıya inanamadım nasıl yazmışsınız.Ben iki erkek çocuk annesi olarak diyorum ki "kadına insan olduğu için saygılı bir birey " olarak yetiştireceğim çocuklarımı.ben ve benim gibi anneler sayesinde pedofili sapıklığı,tecavüz, şiddet vs azalacak eminim.


 

Feminizmin sözlük anlamı beni hiç ilgilendirmez, ben ideolojilerindeki doktrinlere ve onların etkisine bakarım. Sözlük anlamları ise feminizmi TV'den falan ögrenenlere hitap eder sadece. Senin bu ''feminizm o degil, gerçek feminizm bu degil'' savunmanın neye benzedigini özel mesajla yazacagım sana... ki hepsini geçtim, eşitligi savunmak dahi başlı başına saçmadır.

''benim oglum, babam, abim, kocam pedofilidir, tecavüzcüdür meselesine gelirsek; tabii ki bunu direkt söyleyecek degiller feministler (ki söyleyeni de gördüm, erkek çocuk dogurdugu için 'feminist sister'larından utanç içinde özür dileyen bir anne...) dolaylı yoldan buna çıkarırlar. 1. feminist der ki ''erkekler sapık, katil, tecavüzcü, pedofili... ama benim oglum, babam, kocam hariç''., 2. si de aynısnı der, 3.sü de... Dolayısıyla birbirlerinin ogullarını, kocalarını, babalarını ''sapıklık, tecavüzcülük ve pedofili'' ile etiketlerler ve bunu durmaksızın körüklerler. Ha kendi kocana, babana demişsin ha hep bir agızndan birbirinizin kocalarını, ogullarını bunlarla etiketleyip buna destek vermişsin, ikisi de aynı şey. çünkü ortada ideoloji yok, bir şey yok, direkt bir cinsiyeti tümden itham ediyorsun. Baban, abin, oglun da o cinsiyetten...

Feminizm dedigin şey kadınlara fazlaca ayrıcalık verip aileyi dagıtmaya ve insanları bireysellige yöneltmeye yönelik bir toplum mühendisliginden ibaret, eşitlikle ya da kadınları korumakla hiç ilgisi yok. Bunu neden yaptıklarını bilmiyorum, harcamaları artırmak için olabilir, kadınlar üzerinde direkt kontrol sahibi olmak için olabilir, nüfus planlaması olabilir... ama eşitlikle hiç ilgisi olmadıgından eminim.

Feministlere hiçbir şey borçlu degilim. Reforma, rönesansa, Fransız devrimine, teokrasi yerine hümanizmin hakim olmasına, laiklige... ve bunun gibi şeylere borçluyum. Bunlar sayesinde adım adım zaten seçme ve seçilme hakkı, daha fazla özgürlük zaten adım adım geliyordu, hem de kadın için degil, herkes için geliyordu. Feministler sayesinde kazanılmış sözde bu haklar :) Ya daha yakın geçmişe kadar seçim diye bir şey yoktu dünyanın genelinde, krallar vardır ve padişahlar. Sanki kadınlarda seçim hakkı yoktu da erkekler de çok vardı dimi? Garip garip şeyler yazıyorsun gerçekten. Aslında garip degil feministlerin hepsinden duymaya alışık oldugum şeyler ama yine de garip işte.

Feministler ne mücadelesi vermiş onu da merak etmiyor degilim. Çook mücadele vermişler falan? Senin mantıktan gideceksek kendi mehdi zanneden malum şahsın müritleri ve kedicikleri de öyle diyor. Çok zor gelmişler bugünlere falan? Halbuki adam birilerinin papaganı, propagandacısı... Yoksa bu adam ne iş yapar da o kadar lüks yaşar, müritlerinin hepsi villalarda falan oturur? Her gün kanala 30-40 bin TL verip saçma sapan hiç kimsenin izlemedigi programlar yapar? Belli ki birileri var arkasında, görmemek için çok ugraşmak lazım yani. Feministler de aynı, finansman saglayanları var ve dertleri eşitlik degil. Epey bagış da toplarlar ama o bagışlarla bunca organizasyon, reklam, aktivite yapılamaz, imkansız. Arkalarında birilerinin oldugunu görememen ilginç yani... Yardım kuruluşları bile bu kadar çok propaganda yapamıyor, reklam yapamıyor, bu kadar sesleri çıkmıyor... ama bunlar milyar dolarları rahatça harcıyorlar. Ve sana göre bunu kendileri kamuoyu oluşturarak başardı? Hıı öyledir emin ol...

Aslında yaptıkları şey bi nevi Ermeni lobisinin yaptıgına benziyor. Hayali düşman yaratma ve taze tutma, durmaksızın propaganda, durmaksızın reklam ve her olaydan hatta hiç utanmadan ölümlerin bile üzerinden kendini pazarlama...

Diger iddialarına özet geçeyim;

Eşit işe eşit ücret safsatasını önüne gelen çürüttü, öyle bir şey yok ve yoktu da. Ama hala dillerde.

Kadınlar üniversiteye gidemiyordu da zannedersin ki erkeklerin hepsi doktora yapıyorlardı. Yine bir avuç erkekti bu haklardan yararlanabilen.

Mahkeme önünde eşit haklar? Kadınlarla erkekleri kıyaslarsan mahkemeler önünde erkeklerin hiçbir hakkı yoktur, tüm haklar kadınlara verilmiştir. Yani biraz destekli konuş Saraylım, bu kadar da olmaz gerçekten. Bir de bana diyorsun safsatacı diye.

Eşitlik de eşitlik... Sorumluluklar neden eşit degil peki Saraylım, hani eşitlik çok matah bir şeymiş ya, ondan soruyorum. Niye askere gitmiyorsun sen, veya kızın varsa kızın? Eşitlik varsa benim oglum kadar git sen de öl dagda, ya da kızın... niye ölmüyorsunuz, neden onun için hiç istekli degilsin? O kadar eşitlik falan diyorsun da... Can tatlı diye mi? Benim oglum dagda niye ölüyor acaba, sen burada onu aşagıla diye mi? Sıcak evinde, forumun başında ona buna rahat rahat saydırasın diye mi ölüyorlar? Git sen ve kızın ölsün o zaman, onlar sıcak evlerinde forum başında erkek hakları falan savunsunlar? Eşitligin o kısmını hiç duyamıyoruz senin gibi feministlerden niyeyse?

Bak mesela terör örgütü siz feministlerden daha eşitler. Kadınlı erkekli çıkıyorlar daga... Bak onlar daha eşit, daha medeni öyleyse Hiç olmazsa bu konuda iki yüzlü degiller diyeyim.

Elini kaldırsa 'ay yoruldum' diyenler , agır iş yapan, dagda iş yapan veya erkeklere saygısızlık yapmaktan da geri kalmıyorlar. Elektrigin bi sn kesilse ortalıgı ayaga kaldırırsın ama o işleri düzenleyen de erkekler, işe bak? 5 dakika sonra yine erkeklere saydırmaya devam. Çünkü dedigim gibi erkek cinsine saygınız yok, kadın cinsine yok saygınız ve hatta çocuklara da... Sadece doktrinleriniz önemli bu dünyada. Kimlere benzediginizn farkında bile degilsiniz aslında ama onu yazacagım merak etme.

Doktorluk, avukatlık... vs. Bunları sadece kadınlar degil bir çok kişi yapamıyordu. Belli bir kitlenin elinde gidip geliyordu sadece. Zamanla önce tabana yayıldı egitim, ardından da kadınlara da yayıldı. Feminizmle hiç ilgisi yok. Feminizm sadece bunu doktrin haline getirdi. hatta bu doktrin ugruna kadınlara ekstradan bir yük yüklemiş oldu, diger taraftan da erkekleri serserilige itti ya da ev erkekligine, ya da sorumsuzluga... ''Kadın okumak ve çalışmak zorundadır, yoksa karaktersizdir, ayakları üzerinde duramıyordur, birey degildir, bagımlıdır... vs'' etiketini yapıştırıverdiler. Bunlar mı kadını özgürleştirdi şimdi? Yine desteksiz yazıyorsun işte... Hayır bunlar kadına baskı kuran ortadogu erkegi gibi, kadınlara baskı getirdiler sadece, farklı emirler verdiler. Hepsi bu.

Boşanmada velayet erkege veriliyordu, şimdi de kadına... ee ne fark etti? Şimdi adil mi oldu yani? Halbuki çocugun velayeti ne sadece babaya haktır ne de anneye, çocuk büyürken ne anneye muhtaçtır ne de babaya. Ama açık konuşmak gerekirse velayetin babaya ait oldugu durum daha bile insaflıdır. En azından boşandıgı karısından nafaka ve çocuk parası almıyordu erkekler, ama kadınlar hem çocugu al hem de parasını adama ödet, hem boşan hem de alakan kalmayan adamdan hala nafaka falan al... Geleneksel evlilk yapan kadınlar ok, ama eşitlikçi kadınların bunlara başvurması iki yüzlülüktür, aynen bu yazarın dedigi gibi.

Medeniyeti erkekler kurar, nesli kadınlar devam ettirir. Birbirine bagımlı iki şey bu.

''Ölçülülük, dengeli olma...'' bunlar ne senin gibi feministlerin ne de ortadogu kültürü erkeklerinin sokagına ugramayan şeyler. Körü körüne izlenen ya teolojik emirler ya da aptalca propagandalar. Bir sonraki mesajda da ikinizi birbirine baglayacagım. Yani şöyle ki;

Feminist kadın = Orta dogu kültürü erkegi

Zihniyet açısından fark yok. Aynı kafa yapısı, aynı ölçüsüzlük, aynı bagnazlık.
 

Söylediğin gibi insanlar var yok değil ama şunu da unutmamak lazım dinin bile yorumlanabildiği dünyada böyle şeyler hayli hayli farklı taraflara çekilir.Kimisi olayı ''abim tecavüzcü'' olarak algılar,kimisi ''kadınlara eziyet edilmesin'',kimisi de çıkar der ki ''hayır bunların hiçbiri doğru değil asıl feminizm evde oturan kadınları çalışmaya zorlamaktır''.Denilir mi evet denilir çünkü feminizmin kurallarını görmedim kimse birbirinin eline yazılı kuralları olan bir kağıt vermiyor feminist olmak için...Herkes ''inanmak'' ve ''güvenmek'' istediği şeye inanıyor,ona bağlanıyor.Aslında bu hayatımızın her alanında böyle değil mi ne kadar doğruluğundan emin olsak da olalım özellikle sosyal konularda,siyasi ideolojilerde muhakkak ki bir açık ve yorumlanabilen taraf bulunur.
Dediğin gibi kesim var uçuk da değil olayı caniliğe getiren kadınlar mevcut ama bu demek değil ki her feminist böyle...
 
evin reisi erkektir demiş konuyu dile getiren yazar,ben feminist falan değilim,ama evimizde eşiminde benimde sözümüz eşit olarak geçer evin resi diye bir şey yok yani:))
 
Ben şimdi sana feminist kadının aslında ortadogu erkeginden farksız olmadıgını kısaca anlatayım;

'demonizing' olayı.. Yani şeytanlaştırma, kötü ve bir tehdit gibi gösterme meselesi.

Ortadogu erkegi her şeyde kadını suçlar. Kadın fitnedir, fesattır, şeytandır. Feminist kadın da her şeyde erkegi suçlar, erkek tecavüzcüdür, katildir, pedofildir.

O.D.Erkegi, tecavüz etse suçsuzdur, kadın yolludur... Feminist kadına göre ise erkek baksa tacizcidir, kadın uzun uzun baksa 'özgürüz canım, begenme özgürlügü''dür.

O.D. Erkegi erkegi kutsar, çok önemlidir falan, kadını ezik ve gereksiz görür... Feminist kadın da kadını kutsar, çok önemlidir erkegi ezik ve tehlikeli görür.

O.D. Erkegi kadını dövse bu hakkıdır, kadın tepki gösterse iki kat dayak haktır... Feminist kadına göre kadın erkege vurursa bu da haktır, erkek elini kaldırsa bile bu ''kadına şiddettir, kadın katliamı''dır.

O.D erkegi kadını güzel/seksi bulsa bu normal, kadın aynısnı yapsa kuma göm taşla'dır. Feminist kadına göre, erkek, kadını güzel/seksi bulsa veya söylese tacizcidir ya da kadını cinsel meta olarak görmektir, kadın, erkegi begense ve söylese bu ''cinsellik özgürlügüdür''

O.D. Erkegine göre aldatma erkegin elinin kiridir ya da karısı kırmızı don giymemiştir, kadın yaparsa kuma göm taşla... Feminist kadına göre aldatan erkek mahkemede donuna kadar soyulur, kadın aldatırsa ''kim bilir kadın nasıl sevgisizlik çekti''dir. Ha yine aynı şekilde donuna kadar alınır erkegin

O.D. Erkegi karısını öldürür 'kadın hak etmiş' olur, kadın kocasını öldürse kuma göm taşla... Feminist kadına göre ise adam elini kaldırsa bile ya da sesini yükseltse ''yetişin kadına şiddet, kadın cinayeti, kadın katliamı, kadına soykırım'' derler, çok ciddi bir olaydır ama bir kadın kocasını öldürdügünde ya da bi taraflarını kestiginde ''pis sapık adam kim bilir kadını nasıl delirtti'' olur ya da ''hehehe adamın şeyini kesmiş ne kadar komik'' olur.

O.D. Erkegi kadınına saygı duymaz, onu takdir etmez, ailedeki emegine teşekkür etmez, benim malıdmır der. Kadının toplumdaki yerine saygı duymaz halbuki aileyi aile yapanın yarısı kadındır. Ev işleri, yemek yapma, çocuk büyütme... bunlar yoksa aile de olmaz, önemsiz işler degil bunların hiçbirisi. Feministlerin burun kıvırdıgı gibi ''hıh... yemek yapmak mı, ev temizlemek mi... ne kadar avam işler canım bunlar?'' degildir yani. O önemsiz zannedilen yemek yapma, temizlik, çocuk büyütme, eve gelindiginde hazır yemekler ve temiz ev bulmak... bunlar yoksa aile falan diye bir şey olmaz. Eve geldiginde hazır yemek yoksa, ev temiz degilse ne O.D erkegi memnundur ne de çocuklar... ama her şey rayındayken takdir etmezler asla kadınlarını.

Feminist kadın da aynı şekilde toplumda erkegin yerine asla saygı duymaz. Bütün agır işleri erkekler yapar, tehlikeli işleri... gider kadınlar güvende kalsın diye ölürler... daha rahat yaşasınlar diye ''gerekirse limon satarlar'' falan... Bunun tersi ya da hem bunları yapp eziyet eden yok mu, tabi ki var... Orada işin içine maddi durum da giriyor. Ama feministlere göre kadınlar bbu işlerin altından tek başına kalkabilir :) Yarın evin yansa, kadın itfaiyeci mi istersin yoksa erkek mi? Kapıyı kıramaz, seni sırtında taşıyamaz... İnternetin kesilse, şehrin kanalizasyonu arızalnsa... çöpleri toplanmasa... vs. Hemen cıngar çıkarmayı bilir feministler. Bunların hepsini erkekler hallediyor, hiç farkında olmasanızda.

Yani ne O.D.Erkegi kadını takdir eder, ne de feminist kadın erkegi takdir eder. İkisi birbirinin aynıdır, aynı zihniyettir, aynı ölçüsüzlüktür. Birine göre kadın şeytandır, fitnedir, digerine göre erkek pedofilidir, tecavüzcü. Aralarında fark mı var zannediyorsunuz? Eşitlik mi amaç?

Neyse yarın yokum bir süreligine, yurtdışına gidecegim aksilik olmazsa. O yüzden epey uzun yazdım. Geldgimde pro üyelik alıp foruma veda edecegum. Rahat işim vardı ama şimdi cidden çalışmam gerekecek çünkü biraz İdeoloji tartışmalarına ara veriyorum, sizz de benden kurtulmuş olacaksınız
 
Yaa merve oy hakkı ilk erkeklere verildi. Doktorluk, mühendislik de yüzyıllardır erkeklerin tekelindeydi. Sen neden bahsediyorsun acaba? Tarihsel gerçekleri mi inkar ediyorsun?
Bana antifeminist olup de kadınların insan yerine konduğu tek bir ülke göster lütfen.
Şimdi bana sakın Arap şeyhlerinin karılarından örnek verme, onlar toplumun kaymak tabakasını oluşturuyor. Dünyanın her yerinde zengin azınlıklar mutludur zaten. Bana orta direk kadınlardan bahset lütfen.
Neyse yaa konu niye feminizme geldi yine?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…