- 3 Nisan 2010
- 16.021
- 5.086
gidersen boyunun olcusunu alarak doneceksin..diyeyim..Merhabalar herkese,
Nişanlımdan ayrıldım, severek ayrıldık, üstünden tam 2 koca yıl geçti.Aileler anlaşamadı, kendi aramızda problemler vardı beni iş arkadaşlarımdan bile kıskanması, aşırı suskun olması,sinirini yönetememesi,aileme terbiyesizlik yapmaları,bana değer verdiğini hissetmemem, gönül almayı bilmemesi,bana aldığı maddi anlamda komik hediyeler...Yılbaşı hediyesi olarak plastik gece lambası, ilk sevgililer günü hediyesi olarak mutfak önlüğü, benim ısrarımla aldığı tektaşın(modeli seçmedim sadece tektaşım osun istiyorum dedim) 179 tl olduğunu tesadüfen öğrenmem(burda yanlış anlaşılmasın paraya değer vermem ama insan ister istemez düşünüyo, misal çok sevdiğin değer verdiğin montunu en iyi kuru temizlemeciye götürür bi sürü para verip temzilettirirsin çünkü ona değer verirsin öyle değil mi.Manevi olarak değer verilen şeye maddi olarak da değer veriyoruz yani...)gibi sebepler.10 ay nişanlı kaldık, ben doğuda öğretmendim, o batıda polis.Evlenince doğuya tayin isteyecekti.Nikaha 2 hafta düğüne 2 ay kala yani, kavga ettik, çok sık kavga ediyoduk zaten son zamanlarda, anında beni faceden sildi, ailene söyle bitti dedi.Tamam dedim ama söylemedim, 1 hafta boyunca bana resmen eziyet etti aileme söylemem için.Israrla söylemedim çünkü biliyorum sinirinden yapıyor, biz barışıcaz.Derken babası eniştemin babasına gitmiş, beni ve ailemi kötüleyen bi yığın söz söyledikten sonra barıştıralım çocukları demiş.Tabi bu sözler babamın kulağına gelince annem-babam asla istemedi barışmamı.Ben de sevdiğim halde o an geri dönmek istemedim çünkü aramızda kalması gereken bi konu vardı, söz vermiştik birbirimize aramızda kalacak diye ve onu bile babasına söylemiş, babası da eniştemin babasına...Başımdan aşağı kaynar sular döküldü duyduğumda.
Araya bi iki kişi soktular, evime bi çiçek gönderdiler barışmak için, o şahıs birazcık dil ucuyla dil döktü ama benim canım çok yanmıştı.geri adım atmadım.Atamadım.Gururumdan mı sinirimden mi bilmiyorum.2 koca yıl oldu biteli, biz bu süreçte 2-3 ayda bir konuşmaya devam ettik.İkimizin de pişmanlığı apaçık ortadaydı, ikimizin de hayatına başkası girmedi.Ne yaptık biz dedik durduk kendimize.Sonra ayrıldıktan tam 1,5 yıl sonra hadi dedik tekrar. Hiç bi şey olmamış gibi kaldığımız yerden devam etmeye başladık,bu sefer ben batıda o doğuda.1 ay devam ettikten sonra ki benim ayaklarım yere basmıyodu o kadar aşığım çünkü,dedi ki biz niye konuşuyoruz bazı şeylere hayatta bi kere şans verilir ben vazgeçtim.Dünyam başıma yıkıldı.7 aydır resmen yalvarıyorum... bunu bize ikinci kez yapma diye yalvardım, batıyı bırakıp doğuda polis eşi olmayı kabullendim, ailemi ikna ederim dedim, maddi manevi hiç bi şey istemiyorum düğün bile yapmasak olur dedim,ne istiyosan her şey öyle olsun dedim.İkna edemedim.En başta ben ağlarken benle birlikte ağladı, olmaz dedi.Ben ısrar ettikçe çirkinleşti, hakaret etti,engelledi, küçümsedi, alay etti...İçim öyle bi yanıyo ki.7 ayda 7 yıl yaşlandım, çirkinleştim, mahvettim kendimi,bi şey yiyemiyorum, hiç bi şeyden hayattan yaşamaktan zevk almıyorum.tam kaybettim derken onu yeniden bulmanın sevinci öyle sıcak öyle büyüktü ki....Çok seviyorum onu.Vazgeçemiyorum.Hayatında kimse yok.bana dönmesi için her şeyi yaptım, yapmadığım tek şey yanına gitmek.Son kozumu kullanıp yanına gitmeyi düşünüyorum en batıdan en doğuya...Belki diyorum görünce dayanamaz, sonra diyorum ya benle görüşmek bile istemezse defol git derse....Daha kötü olur muyum?Sizce ne yapmalıyım, çok kötüyüm çok çok..
Başkası olduğunu düşünmüyorum.Bu adam benimle tanıştığında 25 yaşındaydı ve ben ilk sevgilisiydim.Ve bizi ailelerimiz tanıştırdı.O kadar asosyal, sessiz, içine kapanık, muhabbet bile edemeyen biri ki kimseye yaklaşamaz o.Ha çok yakışıklı kendisi, kızlar ona yanaşırsa bilemem tabi olabilir.Ama bi kızı mutlu etmeyi beceremediği için asıl yüzünü görünce vazgeçer o kız da.Ya da ailesi birini daha bulmuş olabilir, olabilir yaniYeniden istememesinin sebebi bence bir başkası. Aslında bence iyi bile yaomis bi daha istememekle. Çünkü bu kişi kesinlikle doğru insan değil. Bunun için üzülmene değmez. Yazık değil mi sana veya şöyle düşün evlendin bu dengesizle. Çocuğun oldu ama bu adamdan baba olur mu ?? Yazık değil mi o çocuğa ? Kesinlikle psikolojik destek al ve unut onu. Bazen boyle kötü şeyler yaşamak lazım sonrasında karşına çıkacak insanların değerini daha fazla anlamak için.
İnanın kurtulmak için tüm bu dediklerinizi yaptım ilk ayrılığımızdan sonra.Yabancı dil öğretmeniyim 3 dilde mütercim tercümanlık okudum üniversitede..Almanca İngilizceyi ana dilim gibi İspanyolca ve Japoncayı da iyi seviyede konuşabiliyorum(4 yıl kurs aldım her iki dilden de).Aslında mesleki anlamda çok donanımlıyım ama ruh halim yüzünden canım ders anlatmak istemiyor yani istemiyor demeyim de iştahla anlatmıyorum işte.Yüksek Lisansa başladım bu yıl.Keman dersleri almaya başladım.E ben daha napayım?Nerdeyse her hafta sonu çevre illere zorla götürülüyorum arkadaş çevrem tarafından,çünkü bu halden kurtulmamı eski ben olmamı çok istiyorlar, hafta içi mecbur kalmadıkça evden dışarı adım atmam okuldan sonra.Çünkü tahammülüm yok dışarıya, insanlara..
Yani, işiniz konsantrasyon ve özen gerektiren bir iş. Sırf işinizi aksatmamak için bile psikolojik destek almanız şart. Vicdan azabından başka seçenekler de var yani. Her zaman seçeneklerimiz var önümüzde.Aileler işin içine girmeden önce her şey yolundaydı.anlaşıyorduk ama aileler anlaşamayınca onların arasındaki sooğukluk bize de yansıdı.Sevgimize sahip çıkmak yerine herkes kendi ailesinin yanında yer almayı tercih etti.Yani ikimiz de hatalıyız bu konuda.Bu yüzden eğer O da bunu yapacaksa, ailemi karşıma alırım aslında.Kuaförle işim olmuyor kapalıyım.Alışveriş yapmaktan midem bulandı çünkü sırf kafam dağılsın diye haftada 3-4 kez alışverişe çıkıyorum.Mesleğimi seviyorum ama son 7 aydır kendimi yetersiz hissediyorum, vicdan azabı çekiyorum öğrencilerime karşı.
Siz o adam için bütün bunları yaptınız mıMerhabalar herkese,
Nişanlımdan ayrıldım, severek ayrıldık, üstünden tam 2 koca yıl geçti.Aileler anlaşamadı, kendi aramızda problemler vardı beni iş arkadaşlarımdan bile kıskanması, aşırı suskun olması,sinirini yönetememesi,aileme terbiyesizlik yapmaları,bana değer verdiğini hissetmemem, gönül almayı bilmemesi,bana aldığı maddi anlamda komik hediyeler...Yılbaşı hediyesi olarak plastik gece lambası, ilk sevgililer günü hediyesi olarak mutfak önlüğü, benim ısrarımla aldığı tektaşın(modeli seçmedim sadece tektaşım osun istiyorum dedim) 179 tl olduğunu tesadüfen öğrenmem(burda yanlış anlaşılmasın paraya değer vermem ama insan ister istemez düşünüyo, misal çok sevdiğin değer verdiğin montunu en iyi kuru temizlemeciye götürür bi sürü para verip temzilettirirsin çünkü ona değer verirsin öyle değil mi.Manevi olarak değer verilen şeye maddi olarak da değer veriyoruz yani...)gibi sebepler.10 ay nişanlı kaldık, ben doğuda öğretmendim, o batıda polis.Evlenince doğuya tayin isteyecekti.Nikaha 2 hafta düğüne 2 ay kala yani, kavga ettik, çok sık kavga ediyoduk zaten son zamanlarda, anında beni faceden sildi, ailene söyle bitti dedi.Tamam dedim ama söylemedim, 1 hafta boyunca bana resmen eziyet etti aileme söylemem için.Israrla söylemedim çünkü biliyorum sinirinden yapıyor, biz barışıcaz.Derken babası eniştemin babasına gitmiş, beni ve ailemi kötüleyen bi yığın söz söyledikten sonra barıştıralım çocukları demiş.Tabi bu sözler babamın kulağına gelince annem-babam asla istemedi barışmamı.Ben de sevdiğim halde o an geri dönmek istemedim çünkü aramızda kalması gereken bi konu vardı, söz vermiştik birbirimize aramızda kalacak diye ve onu bile babasına söylemiş, babası da eniştemin babasına...Başımdan aşağı kaynar sular döküldü duyduğumda.
Araya bi iki kişi soktular, evime bi çiçek gönderdiler barışmak için, o şahıs birazcık dil ucuyla dil döktü ama benim canım çok yanmıştı.geri adım atmadım.Atamadım.Gururumdan mı sinirimden mi bilmiyorum.2 koca yıl oldu biteli, biz bu süreçte 2-3 ayda bir konuşmaya devam ettik.İkimizin de pişmanlığı apaçık ortadaydı, ikimizin de hayatına başkası girmedi.Ne yaptık biz dedik durduk kendimize.Sonra ayrıldıktan tam 1,5 yıl sonra hadi dedik tekrar. Hiç bi şey olmamış gibi kaldığımız yerden devam etmeye başladık,bu sefer ben batıda o doğuda.1 ay devam ettikten sonra ki benim ayaklarım yere basmıyodu o kadar aşığım çünkü,dedi ki biz niye konuşuyoruz bazı şeylere hayatta bi kere şans verilir ben vazgeçtim.Dünyam başıma yıkıldı.7 aydır resmen yalvarıyorum... bunu bize ikinci kez yapma diye yalvardım, batıyı bırakıp doğuda polis eşi olmayı kabullendim, ailemi ikna ederim dedim, maddi manevi hiç bi şey istemiyorum düğün bile yapmasak olur dedim,ne istiyosan her şey öyle olsun dedim.İkna edemedim.En başta ben ağlarken benle birlikte ağladı, olmaz dedi.Ben ısrar ettikçe çirkinleşti, hakaret etti,engelledi, küçümsedi, alay etti...İçim öyle bi yanıyo ki.7 ayda 7 yıl yaşlandım, çirkinleştim, mahvettim kendimi,bi şey yiyemiyorum, hiç bi şeyden hayattan yaşamaktan zevk almıyorum.tam kaybettim derken onu yeniden bulmanın sevinci öyle sıcak öyle büyüktü ki....Çok seviyorum onu.Vazgeçemiyorum.Hayatında kimse yok.bana dönmesi için her şeyi yaptım, yapmadığım tek şey yanına gitmek.Son kozumu kullanıp yanına gitmeyi düşünüyorum en batıdan en doğuya...Belki diyorum görünce dayanamaz, sonra diyorum ya benle görüşmek bile istemezse defol git derse....Daha kötü olur muyum?Sizce ne yapmalıyım, çok kötüyüm çok çok..
Adama helal olsun bana biri bu kadar kul köle olmak için yalvarsa ben kabul ederdim.Esaslı davranmış.
Siz de alçalmayın daha fazla yerinize ben utandım
Adama helal olsun bana biri bu kadar kul köle olmak için yalvarsa ben kabul ederdim.Esaslı davranmış.
Siz de alçalmayın daha fazla yerinize ben utandım
Benim için herhangi bi şey yapmanıza gerek yok, bu konuyla ilgilenmeyi bırakıp kendi işinize bakın lütfen.Adama helal olsun bana biri bu kadar kul köle olmak için yalvarsa ben kabul ederdim.Esaslı davranmış.
Siz de alçalmayın daha fazla yerinize ben utandım
Yalvardım dediysem öyle 7 ay boyunca her gün arayıp da kulun köpeğin olayım diye ağlayıp zırlamadım tabiki.'Şahsiyetsizlik' kelimesini zatınıza iade ediyorum.Evet ikinci ayrılığımızda çok direttim bunu yapma diye, çok ağladım ama gözyaşlarıma rağmen bitirince sustum.Yalvarmaktan kastım yani hep suyuna gittim, bi şekilde her şeyin onun istediği gibi olacağını ona hissettirdim.Kendime olan sevgim ve saygımı onun gidişiyle kaybettim, şuan gelsin ben yine eski sevgiyi saygıyı gösteririm hissederim kendime.Yani, işiniz konsantrasyon ve özen gerektiren bir iş. Sırf işinizi aksatmamak için bile psikolojik destek almanız şart. Vicdan azabından başka seçenekler de var yani. Her zaman seçeneklerimiz var önümüzde.
Sizi istemeyen, aşağılayan bir adamı böylesine sevmek... ezilmek, yalvarmak... aşk değil bu şahsiyetsizlik. Evet, bir kadın kendisini artık istemeyen bir adamı hala sevebilir, ama o adama yalvarıyorsa, aylarca kendini helak edip hala da yanına gitsem falan diyorsa, onda bir şeyler yanlış, sağlıksız demektir. İnanın adamı en çok soğutan, geri dönülmez hale getiren şu içinde bulunduğunuz haldir.
İnsan aşk meşk diye kendi gururunu ayaklar altına alırken nasıl aşk bekler karşıdan? Siz kendinizi aşık olunacak bi kadın olarak görebiliyor musunuz? Şunu anlatmaya çalışıyorum, bir kadın hatta kadın erkek farketmez, sevilmek istiyorsa önce kendini sevecek, kendine saygısı olacak. Ancak öyle birine karşı aşk duyulabilir. Aşk itibarı sever. Kimse bi adam yüzünden, bu adam kendi de olsa bu hallere düşen bi kadına küçümsemeden başka bişey hissedemez. Anlatabildim umarım. Onun için biraz silkelenip kendinize dönün.
Hmm, özsaygınız onun gelişine bağlı yani. Siz tamamen umutsuz vakasınız.Yalvardım dediysem öyle 7 ay boyunca her gün arayıp da kulun köpeğin olayım diye ağlayıp zırlamadım tabiki.'Şahsiyetsizlik' kelimesini zatınıza iade ediyorum.Evet ikinci ayrılığımızda çok direttim bunu yapma diye, çok ağladım ama gözyaşlarıma rağmen bitirince sustum.Yalvarmaktan kastım yani hep suyuna gittim, bi şekilde her şeyin onun istediği gibi olacağını ona hissettirdim.Kendime olan sevgim ve saygımı onun gidişiyle kaybettim, şuan gelsin ben yine eski sevgiyi saygıyı gösteririm hissederim kendime.
Anlamak istemiyosunuz sanırım.Konumun başlığına bakarsanız durumu ciddiyetini farkeder,kendim dahil hiç bi şeyi sevemeyecek durumda olduğumu anlarsınız.(inşallah). benim acım bana yetiyor, canımı daha fazla acıtmaya çalışmayın, lütfen konumdan uzaklaşınHmm, özsaygınız onun gelişine bağlı yani. Siz tamamen umutsuz vakasınız.
Benim en büyük sorunum kin besleyememem sanırım.Aramızda ne yaşanmış olursa olsun kimseye küsemem, kalbim paramparça olsa da her şeyi unutup sıfırdan başlayabilirim.Herkese karşı böyleyim nerdeyse.Ama karşımdaki insan müsveddesi çok kindar vücudunun yüzde 70ini kin oluşturuyo, bunda mesleğinin de payı olabilir bilmiyorum,ve bu iki zıt karakter tabiki ortak bi payla bulamıyoBir kadın kendini neden bu kadar kucultur,gururunu neden bu kadar ayaklar altına alir.Adam size küfür etse Yarabbi Şükür deyip ayağına kapanacak seviyeye dusmussunuz farkindamisiniz ?
Yazik değil mı size,anneniz babanız sizi bunun için mı büyüttü .
Silkelenip kendinize gelin , dünyadaki son erkek o değil,o olsaydı bile böyle davranmaniz yine saçma olurdu.
Bir kere adam dengesiz,kıymet bilmez ,sır tutmaz, saygısız,incelikten nasibini almamış,cimri...Hepsini bir kenara koy,seni iki kere reddetmis,yüz üstü bırakmış,bu neyin ısrarı hala Allahaşkina ?
Sana değer verecek,bunu hissettirecek,prensesler gibi davranacak,ailene saygili,seni şımartacak adamlar varken niye bu odunun peşinden kosuyorsun ?
Kalbimin güzelliğinden ne benim ne de çevremdeki insanların zerre kadar şüphesi yok hiç merak etmeyin yeterince ilkeleri olan iyi niyetli sevgi dolu ve güler yüzlü bir insanım.Öğretmen kız verdiklerinden kastımsa şu, küçük bi yerde yaşıyorum 7000 nüfuslu bir kasabada üniversite mezunu 10 kızdan biri de benim.Doğal olarak insanlar benle konuşurken daha farklı davranıyorlar, ben bunu istemiyorum hoşuma da gitmiyor hatta maşallah hiç öğretmen olmuş havan yok kabuğunu beğenmemezlik etmiyosun derler.Tanımadığı insanların bile saygı gösterdiği bi kıza, nişanlısı ve ailesi böyle değersiz davranınca haliyle kırıldı ailem.Annemin surat yapmasından kastım yani ben orda değildim ama annemi tanırım, fazla konuşmamıştır ama yine hizmette itibarda kusur etmemiştir.Kapı çarpma olayını siz de aynı nişanlımın ailesi gibi anlıyorsunuz.Yahu kapıyı çarpmamış kadın iki saat anlattım orda, hali sıkışınca biraz hızlı çekmiş onlar yanlış anlamış üstüne alınmış ve bunu gidip eniştemin babasına suratıza kapı çarptı olarak lanse etmişler.Koca bir yanlış anlaşılmadan ibaret herşey yani.Hadi diyelim tüm bunlar oldu, hadi diyelim annem o kadar kötü yobaz düşüncesiz bi insan.Peki ben?Bi kere bile saygıda kusur etmedim, 26 yaşıma kadar kendi anneme bile nadiren annecim derken kv hep annecim dedim.Bi kere bile surat yapmadım, onlar beni küçümsediklerinde bile tebessüm ettim yüzlerine.Ben bunu mu hakettim?
Onsuz yapamam diyodum o süreçte bir akrabam dedi ki 'denenmisin denenmisi olmaz'ne kadar doğruymuş.onsuz yapamam dedim ama pişman oldum iste. Eminim destek alırsanız dışarıdan bakacaksınız olaylara ve problemleri daha kolay çözeceksiniz bu da size güç verecek. Burada nerdeyse herkes size diyor ki insan tek başına da güçlüdür mutludur hayatta tek bir kişiye odaklanarak yaşamak yoktur. Umarım kolaylıkla atlatırsınız bu zor gunleriİşte bunu anlamıyorum, onsuz yapamam diyen herkes O'nunla evlenmiş :) Ama kimse beni anlamıyor, o zamanki ruh halinize bi dönün neler geçiyodu aklınızdan.Sevmediğim bi adamla evlenip yine pişman yine mutsuz mu devam edeyim hayatıma
ortak bir payda bulamadığın biri için kendini boşuna paralama derim, bu yaşadıklarını evlendiğinde yaşadığını düşün ,yine seviyorum diyeceksin bir ömür kendine eziyet etmiş olursun...Benim en büyük sorunum kin besleyememem sanırım.Aramızda ne yaşanmış olursa olsun kimseye küsemem, kalbim paramparça olsa da her şeyi unutup sıfırdan başlayabilirim.Herkese karşı böyleyim nerdeyse.Ama karşımdaki insan müsveddesi çok kindar vücudunun yüzde 70ini kin oluşturuyo, bunda mesleğinin de payı olabilir bilmiyorum,ve bu iki zıt karakter tabiki ortak bi payla bulamıyo
boyle bir adamdan kurtuldugunyza sevinin coluk cocuk giydirinMerhabalar herkese,
Nişanlımdan ayrıldım, severek ayrıldık, üstünden tam 2 koca yıl geçti.Aileler anlaşamadı, kendi aramızda problemler vardı beni iş arkadaşlarımdan bile kıskanması, aşırı suskun olması,sinirini yönetememesi,aileme terbiyesizlik yapmaları,bana değer verdiğini hissetmemem, gönül almayı bilmemesi,bana aldığı maddi anlamda komik hediyeler...Yılbaşı hediyesi olarak plastik gece lambası, ilk sevgililer günü hediyesi olarak mutfak önlüğü, benim ısrarımla aldığı tektaşın(modeli seçmedim sadece tektaşım osun istiyorum dedim) 179 tl olduğunu tesadüfen öğrenmem(burda yanlış anlaşılmasın paraya değer vermem ama insan ister istemez düşünüyo, misal çok sevdiğin değer verdiğin montunu en iyi kuru temizlemeciye götürür bi sürü para verip temzilettirirsin çünkü ona değer verirsin öyle değil mi.Manevi olarak değer verilen şeye maddi olarak da değer veriyoruz yani...)gibi sebepler.10 ay nişanlı kaldık, ben doğuda öğretmendim, o batıda polis.Evlenince doğuya tayin isteyecekti.Nikaha 2 hafta düğüne 2 ay kala yani, kavga ettik, çok sık kavga ediyoduk zaten son zamanlarda, anında beni faceden sildi, ailene söyle bitti dedi.Tamam dedim ama söylemedim, 1 hafta boyunca bana resmen eziyet etti aileme söylemem için.Israrla söylemedim çünkü biliyorum sinirinden yapıyor, biz barışıcaz.Derken babası eniştemin babasına gitmiş, beni ve ailemi kötüleyen bi yığın söz söyledikten sonra barıştıralım çocukları demiş.Tabi bu sözler babamın kulağına gelince annem-babam asla istemedi barışmamı.Ben de sevdiğim halde o an geri dönmek istemedim çünkü aramızda kalması gereken bi konu vardı, söz vermiştik birbirimize aramızda kalacak diye ve onu bile babasına söylemiş, babası da eniştemin babasına...Başımdan aşağı kaynar sular döküldü duyduğumda.
Araya bi iki kişi soktular, evime bi çiçek gönderdiler barışmak için, o şahıs birazcık dil ucuyla dil döktü ama benim canım çok yanmıştı.geri adım atmadım.Atamadım.Gururumdan mı sinirimden mi bilmiyorum.2 koca yıl oldu biteli, biz bu süreçte 2-3 ayda bir konuşmaya devam ettik.İkimizin de pişmanlığı apaçık ortadaydı, ikimizin de hayatına başkası girmedi.Ne yaptık biz dedik durduk kendimize.Sonra ayrıldıktan tam 1,5 yıl sonra hadi dedik tekrar. Hiç bi şey olmamış gibi kaldığımız yerden devam etmeye başladık,bu sefer ben batıda o doğuda.1 ay devam ettikten sonra ki benim ayaklarım yere basmıyodu o kadar aşığım çünkü,dedi ki biz niye konuşuyoruz bazı şeylere hayatta bi kere şans verilir ben vazgeçtim.Dünyam başıma yıkıldı.7 aydır resmen yalvarıyorum... bunu bize ikinci kez yapma diye yalvardım, batıyı bırakıp doğuda polis eşi olmayı kabullendim, ailemi ikna ederim dedim, maddi manevi hiç bi şey istemiyorum düğün bile yapmasak olur dedim,ne istiyosan her şey öyle olsun dedim.İkna edemedim.En başta ben ağlarken benle birlikte ağladı, olmaz dedi.Ben ısrar ettikçe çirkinleşti, hakaret etti,engelledi, küçümsedi, alay etti...İçim öyle bi yanıyo ki.7 ayda 7 yıl yaşlandım, çirkinleştim, mahvettim kendimi,bi şey yiyemiyorum, hiç bi şeyden hayattan yaşamaktan zevk almıyorum.tam kaybettim derken onu yeniden bulmanın sevinci öyle sıcak öyle büyüktü ki....Çok seviyorum onu.Vazgeçemiyorum.Hayatında kimse yok.bana dönmesi için her şeyi yaptım, yapmadığım tek şey yanına gitmek.Son kozumu kullanıp yanına gitmeyi düşünüyorum en batıdan en doğuya...Belki diyorum görünce dayanamaz, sonra diyorum ya benle görüşmek bile istemezse defol git derse....Daha kötü olur muyum?Sizce ne yapmalıyım, çok kötüyüm çok çok..