Herkes eski yaşamına döndü. Peki ben?

Bakacak kimse yok.
Ne demek o ya 2 cocuk sezeryanla dogurdum kendim baktim siz gezmeyi tozmayi ozlemissiniz watsapp grubundan cikmaniz iyi olmus gezme tozma herzaman yapilir bütun sosyal medya hesaplarinizi kapatin cocugunuza zaman ayirin Herkesin bebeginin dadisi yok halinize sukredin biraz bakim yapin zor bise deil silkelenin kendinize gelin hergun dus alin kiloyu takmayin daha normal emziriyorsunuz verilir Kilo en son derdin olsun daha gecen bir bebek öldu kanser den o anneyi bi dusunun melis bebegin annesini ahh yasassydida uyutmasaydi emmeseydi mama yeseydide yasasaydi biraz güclü olun yahuu
 
Tıbbın kabul ettiği lohusa depresyonunu kabul etmiyor çok bilmiş mükemmel annecikler.İnan bana anneliğine,öğretmenliğine bile hadsizce saldıranlar normal bir psikoloji de değil.Geçen yıl ben de ücretsiz izindeydim,bebeğim kolay bir bebekti,yardım edenim çoktu ama buna rağmen ben de çok bunalmıştım.Daha çok küçük ,6 aydan sonra her şey daha kolay oluyor.Bahar gelince bebek de büyümüş olur,alır çıkarsın dışarı.Gerçekten geçiyor hepsi.Ben ilk 1 ay bebeğimi tutmayı bile beceremiyordum.Hepsi geldi geçti,büyüdükçe daha eğlenceli oluyor her şey
 

Benim için benim çocuğuma feriştahı gelse bakamaz.
Kimseye bırakamam demek istediğimi açıkladım.
Gezmek tozmak değil derdim.
Ben gezip tozmam hatta tatillerde nefret ederim.
Sadece ne kadar bunaldığımı. Anlatmak istedim.
İş yerindeki etkinlik vs bahane.
Sadece çok sıkıldığımı anlattım
 
Ayrıca emmiyor maalesef.
 
Ne olur yapmayın böyle..Bakin yanlış anlamayın gidin tedavi olun ..Bebeğinize iyi bakın 4 aylık olmuş küçük de değil artık.O size muhtaç bir masum.

Kötü bakmıyorum zaten.

Çok çok özür dileyerek, yanlış anlamayın ama, bir şey diyeceğim, sizinle aynı görüşte değilim ok bunu kabul ediyorum. Ve ben bir çok dan dun yorumlar da yazmış olabilirim.

Ama sabahtan beri üstteki üye ve onun gibi bir çok üye çocuğunuza yönelik duygusal içerikli mesajlar yazıyorlar ve siz hepsine aşırı soğuk dönüyorsunuz. Sıfır esneklik.

Bu gerçekten çok dikkatimi çekti. Hem onlara dönüşünüz hem de çocuğunuzla ilgili kurduğunuz donuk cümleler... Kalben diyorum, empati yoksunluğuna sebep veren bir rahatsızlığınız olabilir mi? Bir uzmana gözükseniz mi acaba? Normal gelmiyor bana bu donukluk...

Çocuktan önce de gençliğinizde de var mıydı bu tarz donukluklarınız? Donukluktan kastım da; mesela olaylar karşısında tepkisizlik ya da örmeğin karşınızdakinin acısını anlayamama gibi durumlar?

Yardım amaçlı soruyorum bu arada... Bunu da yanlış anlamayın lütfen...
 
Son düzenleme:
Bu benim de dikkatimi cekti ancak ruh haline yordum kolay değil. Ancak feristahi gelse cocuguma bakamaz bana gore.. cumlesini okuduktan sonra bir kaldim.. kalış o kalış..
 
Bu benim de dikkatimi cekti ancak ruh haline yordum kolay değil. Ancak feristahi gelse cocuguma bakamaz bana gore.. cumlesini okuduktan sonra bir kaldim.. kalış o kalış..

Çok haklısınız...
O da ilginç bir dışavurum...
Ve maalesef bazı tutarsızlıklar da içeriyor :/
 
MuneMune hesabı doğrulanmış üye. abla bi baksan. ap acik lohusa depresyonuna girmis bi kadina demediklerini birakmayanlar var. kiblemeye kalksam tek tek sabah olacak.

konu sahibi destek alman lazim. depresyondasin. bu bebegini sevmedigin anlamina gelmez.
mutlaka her gün disari cik yarim saat de olsa gör bak bebegin de daha rahat uyuyacak temiz havada.
 

Bak kuzum, bunlar "Annelik hüznünden, depresyona doğru kayıyorum" belirtisi, yazımın, kendin için yakınmaların-bitmeyen şikayet, çocuğunu başka hiç kimsenin desteğine açamaman-herkes incitecek/tutamayacak/elinden düşürüverecek/iyi bakamaz/altını üstünü alamaz vb. diye kasman (Kocan da ufaktan şamar oğlanına bağlamıştır, sıkıntını çıkardığın kanal olarak), emziremedim-emmedi diye kendini deşmen, duşa-banyoya girememen (Çocuk ağlarsa başında olmalıyım hissinden bu, tamamen vakitsizlikten değil), genel itibariyle hayra alamet değil. Cümle aralarını, yazdıklarından çok es verdiklerini okumaya çalışıyorum, yanlış tahmin de olabilir ama tanıdık bir gidişat olduğu için uyarma ihtiyacı hissettim.

Bak, benim ilk aylarım kendimle savaşarak geçti; başka bir anneye yazdığım yorumdan kopyalıyorum:

Oğlum doğduğunda, pusetsiz hiçbir yere taşıyamıyordum, arabaya puseti yerleştirmekten bahsetmiyorum, bebek kucağımda merdiven inip çıkamıyordum "Ya düşersem, bebek elimden fırlarsa, merdivene kafası gelir kırılırsa, ölürse" diye; aylarca çocuğu, dışarıda, pusetinden başka hiçbir şekilde taşımadım-taşıtmadım.

Hala daha tik halindedir, tüm pencere, dış kapı ve oda kapılarının (çocuk ve bizim oda kapısı hariç) kilitli olduğundan emin olmadan-kontrol etmeden uykuya dalamam "Ya çocuk benden önce uyanırsa, ya mutfağa girer bir şey alırsa, bir yere tırmanır düşerse vb." diye. (Oğlum 2 ay sonra 3 yaşını dolduracak)

Kesinlikle babama ve eşime tek başlarına emanet edemiyordum, erkekler biz kadınlar kadar tetikte ve farkında değil, iyi bakamazlar diye. Anneme bırakırken bile 34543349 kere tembihliyor, yarım saate bir arıyor, çocuğun durumunu soruyordum.

Çocuğum 11 aylıkken, eşimle baş başa, doktorumun tavsiyesi üzerine bir tatil planı yaptık. (Çocuktan, çocuklu hayattan biraz uzaklaşıp dinlenmem ve saplantı gibi çocuk bakımı-güvenliğini abartmamam, biraz rahatlamam için), 7 gece 8 günlük tatilimizin 4. günü dolmadan ve ödemeyi 8 günlük yapmamıza rağmen, tatili yarıda bırakıp "Ben çocuğumu özledim, bensiz ne yapıyordur" diye geri döndüm. Yine gün içinde zilyon kere annemi arayıp, yemeğini uykusunu, kaç kere sçtığını filan soruyordum, whtsppten 2-3 saatte bir fotoğraf/video istiyordum.

Oğlumla birlikte, maaile araba yolculuğuna çıktığımızda, 90 ile gidilecek yolu 80-70 ile götürüyordum, eşim araç sollarken mecburen hızlanmak zorunda kaldığında bile, elimi ayağımı dişimi sıkmaktan bir hal oluyordum.

Daha hiçbir toplu taşıma-otobüs vb. tecrübem olmadı çocukla, otobüs ani fren yapar da çocuk elimden, kucağımdan, yanımdan fırlarsa diye kesinlikle oğlumu otobüs yolculuğuna çıkaramıyorum, hususi araba ile anca işte.

Kaldırımda yanımda yürürken, kesinlikle iç taraftan yürütüyorum, araçların geçtiği tarafta asla bulundurmamaya dikkat ediyorum, sağ kaldırımda isek çocuk sağımda, sol kaldırımda isek çocuk solumda olmak zorundadır yani, araba ile arasında mutlaka ben olmalıyımdır.

Çocuk kesinlikle arkamdan yürüyemez, mutlaka gözümün önünde olmalıdır, göz hapsimde olmalı ve takip edebileceğim mesafede kalmalıdır.

Daha sayabilirim :))

Bu halimin artmaması için mümkün olduğunca annemle paslaşarak götürüyorum, çünkü bu tedirgin enerji çocuğa geçerse, onun özgüveninden çalarım, farkındayım.

İlk yürümeye başladığı zaman, kendimi tutmak için resmen sırtımdan ter iniyordu "Her düşünce koşma Gangsta, kötülük ediyorsun" diye, bir koştum, iki koştum, üçüncüye koşmadım. Şimdi sokakta (Tabi araçların olmadığı büyük meydanlarda) biraz önümden koşsa düşse, dizi parçalanıp kanasa, yaldır yaldır yavrusunu şahin kapmış Fatma Girik gibi koşmuyorum misal. Alışıyorsunuz git gide. Çok sıkmayın kendinizi, bunun çocuğunuza da zarar olacağını düşünüp rahatlamaya çalışın, önlemini alın, gerisini bırakın.

...

Bu kısır döngüye girme; bunu aşmaya çalış ve baktın olmuyor psikolojik destek almaktan çekinme hem bebeğinin, hem senin, hem kocanın huzuru için.
 
bu olmaz ama iste. kuaföre git, masaja git, kahve icmeye git. ama biseyler yap sirf kendin icin.

destek alman sart.
 
O zaman cocugunuza atmayin sucu belliki onceki hayatinizi istiyorsunuz artik gecti diye bise yok asil zaman simdi basliyo feristahi gelmesin zaten basta bakan kimse yok dediniz die yazdim birisi de lohusa depresyonu yazmis dogru bazilari çok zor atlatiyo Karakter meselesi olabilir esinize söyleyin biraz gezin tozun cocugunuzu annenize ve babaannesine birakin yoksa bir yer alin yaniniza ben bayiliyordum bebisimiz kanguruya katardik avm avm gezerdik hicde zor deil vee mamaya baslasin bence emmeyen bebek uyumazda çok sik uyanir
 
Zamanin varken evin arkasina gecip oturup neyi bekliyorsun ya canim sen bence bi destek al ben fink ata ata giderdim tirnakciya iki cocugu satardim esime haftada 2 gunum olurdu degerlendiriridim bise olmaz bebegine korkma Allaha emanet et çik gez
 
Aslında kimse eski yaşamına dönmüyor çocuktan sonra, çocukla beraber yeni bir yaşam yeni bir düzen oluşturmak zorundayız.
Bunu anlamak ne kadar uzun sürerse o kadar depresyon, o kadar bunalım oluyor işte.
İlk aylar çok zorlandım, küçük bir bebekle neler yapılır bilemedim ben de, eski yaşamımı özledim. Yalnızlığı özledim, uzun uzun duş almayı, tırnak uzatmayı mesela oje sürmeyi.
Ama sonra zamanla alışıyor insan hayatındaki o küçük mis kokulu varlığa. En büyük keyfim yabancı diziler izlemekken bir anda ekşi ekşi kokan ayaklarını koklamak oldu :)

Eski hayata dönemeyeceğimizi kabullenmek zorundayız. Şu an yaşadığınız hayat size zor geliyor anlıyorum ama düzelecek. Hepsi geçecek.

Kızım 15 aylık oldu, yürümeye başladı. Yavaş yavaş derdini anlatmaya da başladı. Ben işe başladım. Yani yeni hayattan sesleniyorum, bu hayat çok güzel. Bazen hala depresif olsam da, hala bazen çok zorlanıp erken evlendim, erken anne oldum düşüncelerine kapılsam da, hem ev, hem iş hem annelik çok zor olsa da yeni hayat çok güzel inanın.

Az kaldı sabır :)
 
Abartmayın Allah aşkına. Sizin bebek en şanslılari. Bir yaşına kadar herkes bebeği ile kalmalı kesinlikle.
Ne o kendinizi gommussunjz
 
Bir de neden hep uyutmaya çalışıyorsunuz bebeğinizi? Uyku eğitimi vs veriyorsanız bilemem ama bu insanın ruh halini mahveden birşey. Ben de bir dönem sürekli zamanında uyusun, aman uykusuz kalmasın, aman düzenli olsun derken çıldırma noktasına gelmiştim. En sonunda vazgeçtim, ne zaman uykusu tamamen gelirse o zaman uyutmaya başladım. O zamana kadar odaya tıkılıp kalmadık mesela, evin içinde gezdik. Eşimle oturduk çayımızı içtik o yanımızda uzanırken. Hem onunla oynadık hem çayımızı kahvemizi içtik, bazen film dizi izledik.
Yürümeye emeklemeye başlayınca çay kahve içmek hayal oluyor çünkü bebek uyanıkken :))
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…