Her gune mutsuz uyaniyorum

TheQueeninthenorth bu konuya yazmak istedim. Meslektaşız. Benim eşimde evlendiğimizde çok tembeldi. Gece sabaha kadar bilgisayarda oyun ve film.Sonra öğlene kadar uyku.Ben beklerdim ki uyansın da kahvaltı edelm saatlerce. Bişey söylesem kızar tartışırdı.Çok zor bi hamilelik geçirdim. Sabahları öğüre öğüre işe gittim. 2 lokma kahvaltı hazırlamadı önüme. Neyse ilk çocuğumuz doğdu. Ben iş yemek vs. yaparken çocukla ilgileniyordu. Yavaş yavaş çocuk büyüdükçe eşim de değişti. Herşeyi düşünmeye başladı evde.Sonra 2. Çocuğumuz oldu. Şimdi maşallah diyim sabah bebeği alır kahvaltısını yaptırır ben 1 saat daha uyurum. Her işi beraber yaparız. Bizim evde çocuklar eşimi çok olumlu etkiledi. Olması gereken bu bence ama sanırım bazı erkeklere sorumluluk ağır geliyor. Çocuk olduktan sonra esas fedakarlık gerekiyor.
 
Böyle eşlere en çok koyan şey bol bol para harcatmak , haftada bir gün temizlikçi gerekirse hergün dört saatliğine bakıcı, çamaşırlar kuru temizlemeye, ütüye. Tüm bunlar için harcanan paraya bakınca kendilerine çeki düzen veriyorlar. Acımayın bırakın sittin sene kirada otursun o ev sahibi olsun derseniz ezildikçe ezilirsiniz.
 
Nasıl evcimen ki bu böyle. Ne çocuğa ne eve Hiçbir işe faydası yok. Kendine evcimen resmen.
 
Şu an iki çocuğum var . Çok çok daha iyi şükürler olsun , her şeyi yapmaya alıştı.
Ama ilk çocuğumdayken, ne kadar yardım etmeye çalışsa da adam uykusundan asla ödün vermedi. Hiç abartmıyorum hem kendi yerine, hem kızımın hem de benim yerime uyudu.
Sonradan çok düşündüm acaba o da bir çeşit depresyonda mıydı diye. Belki de sorumluluklarından uyuyarak kaçıyordu.
Bazen haftasonları gündüz dışarı çıkalım derdim. Öğlene kadar uyurdu, kahvaltı yapardık, ben yanına çocuğu bırakıp mutfağı toplamaya giderdim, bir gelirdim uyuyor. Sonra çocuğun uyku saati gelirdi, onu yatırırdım falan derken biz çıkmadan akşam olurdu. Bak anlattıkça sinirlendim yine sanki dün yaşamışım gibi
 
Nasıl evcimen ki bu böyle. Ne çocuğa ne eve Hiçbir işe faydası yok. Kendine evcimen resmen.
Hahhah aynen. Kendine evcimen. Cok dogru bir tanimlama oldu. Disari bir yerlere gidecegimize evde kalalim tum gunnpinekleyelim daha mutlu olur.karantina doneminde herkes sikilirken benimki hayatinin en mutlu donemini gecirdi mesela. Evden calisti filan. Tabii cocukla bir yere gittigimizde donusumlu cocukla ilgilenip gezdiriyoruz fln. Cok zor isler. Ne diye rahati bozulsun
 
Iste esas sıkıntı burda bence.Adam evlenmis ama evlilik ne demej evlilikte sorumluluklar nedir öğrenememiş hala.
Daha ogrenemeden de baba olmus.
Sorumsuz bencil bi insan bence isine böyle geliyor böyle davranıyor.
Artik ona tahammül etmek istemediğinizi yorulduğunuzu söyleyin bence.
Ama kararli sert bi tutumunuz olsun ya kendini değiştirsin ya da defolup gitsin.
Hergun mutsuz uyanmak ciddi bi sorundur bence .
 
Ondan bir şeyler beklemeniz en doğal hakkınız. Hele ki ise basladiginzida omuzlarinizdaki yük artacak eşiniz hala bir dönüm bostan yan gel yat osman misali her işi sizden bekleyecekse, sizin gönlünuzu hoş tutmayı akıl edemeyecekse ne anladım ben bu evlilikten.
Malesef benim de en büyük sorunum öfke kontrolumun olmaması haksızlığa uğradıysam onu karşıdakine sessiz ve sakin anlatamıyorum öfke patlamadı yaşıyorum haklıyken haksız durumuna düşüyorum. Öncelikle bunu yenmeliyiz ben bu huyum yüzünden kaybeden oldum genelde...

Benim evlilikteki en büyük korkum da buydu malesef. Bazen cocuktan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmuyor. Genelde erkeğin içindeki miskin, sorumsuz, bazen de kiskanc ruh ortaya cikiyor Ne guzel cocugu guvenilir birilerine emanet edip başbaşa vakit geçirebilecek imkanınız da varmış.
 

Çok haklısın aynı durumu bende yaşadım saçımı kestirmeye gidemezdim öğle aramda yapıyordum. Eşime söylesem 1 saat öğle aran var arkadaşlarınla lak lak etmeyip kuaförüne git diyordu. Arkadaşlarımla sohbetimin de ihtiyaç olduğunu düşünmezdi. Ne zaman ki çocuk 3 yaşına geldi bireyselleşti, heleki 4 yaş nasıl güzel geldi anlatamam artık oyunlarına arkadaşlarını dahil etmk istiyor ya da evde oynadığında bu benim oyunum anne senin katılmanı istemiyorum demesi Allahım nasıl tatlı geliyor
 
of of içimdeki kanayan yara bu tür konular.
uyandığında sadece aklına gelen yapılacak işler olması, yapılacak yemek olması.
uzun zamandır şöyle güzel bir kahvaltı hazırlayıp sevdiğim diziyi açıp keyif yapayım diye düşünülmeyen sabahlar...

eğer ki maddi durumunuz müsaitse her ay yardımcı tutun. haftada bir iki akşam dışarda yemek yiyin. madem yardım etmiyor eşiniz bir süre de böyle deneyin bence. çok para gittiğini ima ederse de yetişemiyorum yapacak bir şey yok diyeceksiniz belki o zaman sizin üzerinizdeki yükü biraz hafifletmek alına gelir
 
Söylendikçe, şikayet ettikçe sadece siz yıpranmış oluyorsunuz emin olun ona hiçbirşey olmuyor, çoğu dediğinizi duymuyor duyduklarını da ciddiye almıyor malesef. %10’unu ciddiye alsa böyle davranmazdı. Bu yüzden söylenmek yerine direkt fiile dökün. Kendinize zaman mı ayırmak istiyorsunuz, çocuğa onun bakmasını mı istiyorsunuz? Direkt verin eline ve çıkın. Ben yürüyüşe çıkıcam, spora gidicem, maniküre vs. diye o anda çıkın.
Piknik mi istiyosunuz? Biz bebişle çıkıyoruz gelmek istiyosan hemen hazırlan diyin, gelirse gelsin gelmezse yalnız takılın.
Çocuğu gezmeye çıkar ben temizlik yapcam, ütü yapcam vs. diyin evden sepetleyin. İşinizi kısa tutun sonra siz de onların yanına gidin.
İkimize masaj ayarladım ücreti de ödendi, çocuğa annem bakacak diyin. Gelmezse tek gidin(sonra boşanmayı düşünmeye başlayın)

Sadece hantal diye boşanmak doğru değil bence, çünkü kendiniz de diyorsunuz eskiden beri varmış bu huyu şuan sadece yaş etkisiyle artmış. Belki kan testi falan yapılsa bi hormon-vitamin problemidir ve çözülür.
Cinselliğin bitmesi büyük bir problem, cinsellik azalınca çoğu evlilik patlak veriyor zaten. Bunu açıkça konuşun ve ne şekilde olacaksa çözmeniz gerektiğini söyleyin.
 
Cocugun sorumlulugu tek basina bende oldugu icin oyle oluyor haliyle. Kendisinden herhangi bir destek goremiyorum. Kaptirmis olmaktn kendim de memnun degilim.

Eşinizin vicdanını harekete geçirmeyi denediniz mi?
Bebeğinizi sevmek için dahi istediğinde birkaç gün hiç vermeyin. Ama iyi gözlemleyin. Mesela odasına girdi diyelim bakmak için, lütfen yorma kendini telefonunla ilgilen ben bebeğimle ilgilenirim deyin.
Zaten tuhaf tavırlarınızın nedenini soracaktır.

"Seninle vakit geçirmekten, ilgilenmekten, oynamaktan sıkılan; seni yeterince sevmediğini davranışlarıyla belli eden; kaliteli zaman geçirip geçirmediğini önemsemeyen biriyle iletişim kurmak ister miydin?" Diye sorun. Bebeğimiz istemiyor. O bunu hissediyor. Olumsuz bir baba figürünü zihnine kazımasını istemiyorum deyin. Kızınız varsa babasıyla kaliteli vakit geçirmesinin ilerideki seçimlerine olan etkisinden bahsedin. Oğlunuz varsa da baba-oğul ilişkisi ve rol model olması gerektiği konusundan dem vurun. Ama sakince, üzgün bir şekilde. Hayal kırıklığına uğradığınızı söyleyin.
Son olarak da tüm bunları bir beklentiye girerek söylemediğinizi, kendisi için kıymetli olan koltuk-TV-telefonla vakit geçirmeye devam etmesinin hiçbir zararı olmadığını, babasız büyüyen çocuklar da olduğunu, sizin bu açığı kapatmak için daha çok çaba harcayacağınızı ve bunu çocuğunuzu sevdiğiniz için büyük bir mutlulukla yapacağınızı söyleyin. Kendi keyfini, konforunu bozmasın. İleride aralarında olacak mesafeyi ve gittikçe açılacak uçurumu da kendi elleriyle şimdiden imar ettiğini belirtin. Kenara geçin keyfinize bakın.
Başka çare kalmamış gibi.
 
Bir kadına yapılan en kötü şey onu yok saymak ve değersiz hisdetmek. Bu dediklerinizi dibine kadar yaşadım ve yaşıyorum.Ama şunu düşündüm ben kendim ruhen çözmem gerekiyor. Bunun tek yoluda kişinin kendisi bulması.Onun yoluda eş dost değil tedavi olmak bir nebze o nedenle terapi bu hafta başaldım.online aldığım içinde benim için daha kolay oldu. Ziyaretçi Defteri | Psikoterapist Mehmet ULUBEY | Online Psikolog Hakkında Yorumlarınız sizede tavsiye ederim.Sayfayı inceleyin isterseniz.Terapistim.
 
Bu kadar sabirli ve kararli bir bicimde konusamamak da benim problemim. Sinirimi hemen belli ediyor ona hemen cikisiyorum. Belki de kizgin hallerimi gormekten bana uzulmesine olanak vermedim. Eline tablet vererek cocuga iyilik degil kotuluk yaptigini cok soyledim ama abarttigimi dusunuyor. 5 10 dk dan bsy olmaz
Olsaydi ortada saglam cocuk kalmazdi dye kestirip atiyor.

Aslinda cocukla hic ilgilenmiyor degil. Oyun kurmaya calisiyor ama oglum cok cabuk sikiliyor. Esim de ilgisini cekmek icin ugrasmiyor ilgilenmiyor dye cabuk pes ediyor. Kendi kendine de oynamayi ogrenmesi lazim diyor. Her durumu kendi lehine cevirmeye calisiyor aslinda. Hadi biraz parka cikar diyorum esime buna useniyor. Orda cocugu tutmak dikkat etmek zor geliyor. Sonunda soylene soylene ben cikariyorum.
 
Burada birisi "çocuk gerçek evlilikleri ileriye taşır " demişti.Ben bu cümle için aylarca düşündüm. Üzüldüm, Safmışım o ayrı da.Söyleyeni de bir halt sanmışım. Benzer şeyleri yaşadım, yaşadık. Eşim de eşinin senden yana şikayetlerinden dem vuruyordu. Ben de senin taleplerinle geliyordum hep ona.Bizim sanırım ilk 3 yılımız böyle geçti. Çok ama çok zordu, kızım zor bir çocuktu eşim , çocuğun bakımına katılıyordu ama ben çok fazla vericiydim.Ücretsiz izne ayrıldım, evde yalnızdım, çocuğun ilk yıllarında onu doğru şekillendirmek için mükemmel anne olmaya çalıştım. Eşim işkolik bir adam seviyor yani alanında iyi bir noktada, ona sığındı, evde çalıştığı için daha az rol üstlenme hakkı olduğunu düşündü. Özetle dedim ya ilk 3 yıl böyle geçti, tekrar tekrar yazmayayım yaşadıklarımız benzer. Sonra ben bir cinnet geçirdim herşey çözüldü son 3 yılımızda gittikçe iyiye doğru gitti. Tabii çocuğun büyümesinin etkisi de büyük. Herkes yavaş yavaş özgürlük alanına döndü bu da bireyleri rahatlattı. Cinnete gerek yok ama yardım almalısınız. Eşin işine geldiği gibi davranıyor, kolaya kaçıyor , kaybetme korkusunu hissetmeli , düşün biraz daha teklifle git. Reddecektir bizim sorunumuz yok ki sen yaratıyorsun diyecektir sonra harekete geçersin kaybetme duygusunu yaşatırsın.
 
Benzer şeyler yaşamışız. Ben bir muddet sonra şöyle üşünmeye başladım. Çocukla ben ilgileniyorum, yemegi ben yapıyorum, çamaşırları ben yıkıyorum evi ben temizliyorum. Evin tüm isleri benim üzerimde. Bu adam ise aksama kadar yatıyor. Eee parami da oldugu gibi veriyorum. Maasimi istedigim hlgibi kullanamiyorum. Bunun üstüne bir de hiç muhabbet yok cinsellik yok deger verme yok. Akşamları duvarlara bakarak geçiyor zaman. Böyle hayat arkadaşlığı mı olur? Ne diye bir de onu yükleneyim. Boşadım gitti. Evlenmesin böyle tipler evlerinde sabahtan akşama uyuyup dursunlar...
 
Esim cocuga tek bakamaz. Altini degistiremiyormus bu konuda da cok tartistik. Beceremiyorum deyip isin icinden cikiyor. Yemegini yediremez ya bogulursa yutamazsa diye korkuyormus vs vs liste uzar gider...
Benim esimle ve evliligmle benzer yanlari var evliliginin . Biz 3 bucuk yil sonra bebek karari alip yaklask 4 yillik evliyken bebegmizi kucagmza aldik okadar cok alismisiz ki brbrmzle basbasa olmaya bebek gelip duzen degisince brbrmze zaman ayjramadikca bundan ikimzde cok etkilendik cok kotu bjr sene gecirdik cook cok zordu oysaki smdi dusundgmzde ikmzde cok pismaniz bebegmzn en guzel anlarinda huzursuzduk tartstk cok fazlaca . Bebek buyudkce hayat dha normallesip brbrmze vakit ayirmaya basladkca daha yoluna girdi hersey .

Bu kisimda benzerlk gosterdgmz icin yazmak istedim genel olarak degerlendrmene katarsin diye Allah hakkinzda ne hayirliysa onu nsip etsn
 
Bizde böyle olduk. Üstelik lanet işi yüzünden eve bile gelmediği oluyordu.
1.5 sene tek başıma baktım.
Komşumuz bile yok bide burda. Bir ev bir bebek.
Baktım ben kafayı yemeye doğru gidiyorum. Bir cinnet geldi bana.
Şimdi herşey yolunda.
Son 1 yıldır akşam o eve girdikten sonra bebeye ellemiyorum bile.
İstediği kadar yorgun olsun onunda çocuğu bakacak.
Bazen gerçekten bir cinnet herşeyi çözüyor. Lafla anlamayanında başka çaresi yok.
 
Hikayemiz Terapiye gitmenin bir yolunu bulun. O kadar sorunlu erkek var ki eşiniz belli ki kötü bir adam değil. Belki onun da hayatında eksilen şeyler vardır ama o cevap peşinde değildir. İyi bir terapist arastirip evlilik terapistine gidin derim. Bende eşimle gitmeyi düşünüyorum bazen. Benim eşimde dünya iyisi, tatlı bir insandır bizlere düşkündür ama hayat gailesi içinde kendi iclerimize fazla dönüyoruz bazen, tabii yorucu çalışma hayatımız da bunda etken. Ama bunlar tedavi edilebilirliği olan erkekler. O yüzden olumlu düşünün ve yapıcı adimlardan başlayın. Çocuklar küçükken hayat biraz öyle de evriliyor sanki ama sonrasında insanlar birbirinden uzaklasabiliyor. Buna fırsat vermemek lazım. Bu sabah bir rüyayla uyandım , uyandığımda çok duygusaldım. Dedim hep geçmişi özlüyoruz ama o anı yaşarken ne kadar sıradan hissediyoruz. Hep geçmişe daha gencligimize özlem içerisindeyiz. Halbuki anı yaşayabilsek. Gidip 8 yaşındaki oğluma sarıldım, öptüm kokladım dedim ki içimden " sen büyürken biz iş, güç koşturmaca, hayat gailesi de savruluyoruz ama bugünler hep anı, ilerde birgun bu günleri özlem ve duygu dolu hatırlayacağız, ama yasarken sıradan birgün gibi basip geçiyoruz üzerinden" . Sonra eşimi aradım nasıl ağlıyorum, "bugunlerimizi hissederek, duyumsayarak, koklayarak kaçırmadan yasayalim" dedim. "Akşam gelince yaşarız" dedi gülerek. Ama dalga geçtiğinden değil . O da duygusaldır ama bazen birimizin duyguları daha coskuluysa diğerini alıp oraya getirmeye çalışmak lazım. Ama bağırarak, kızarak, laf sokarak bir yere varamayız. Bunları bazen bizde yaşıyoruz. O yüzden dışardan birileri bunu söylemeli o yüzden evlilik terapistine mutlaka gidin
 
Aslinda cocuk buyudukce dahaiyi olacagini dusunuyorum ben de. Mesela esim bugun bi isi halletmeye disari cikacakti.birden dedi ki biraz daha buyuse oglumu da yanimaalirdim beraber gider gelirdik. Seneye gidersiniz dedim ben de. Yani ilerde daha rahat, onunla daha cok bir seyler yapabilecegi gunlerin hayalini kuruyor o da. Tabii su an birbirimizi bogazlamazsak belki de ilerrde daha guzel olck her sey...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…