Hayatınızı Değiştirecek Aşk Olumlaması

Aslında olay şu kızlar;
istediğimiz şey konusunda korkumuz, endişemiz kalmayınca isteklerimiz gerçekleşiyor.
o şeye karşı bir muhtaciyet te duymamamız lazım.
olmassa ne yaparım ben, hayatım biter v.s gibi şeyler düşünmeyip o isteği serbest bıraktığımızda oluyor.
O yüzden derler ya tam vazgeçmiştim artık herşeyden oldu diye. öyle birşey işte.

aynen öyle.. bugun 60 snaiye terapi kitabını okuyordum
ya aynen dediğin gibi ruhu özgür bırakmak lazım o zaman tüm güzellikler geliyor
inşallah hayırlısıyla...
bu arada bugun işlerim vardı ve inanılmaz pozitif hissediyordum kendimi, sıcak hava bile vız geldi... böyle havalarda uçuyordum sanki:KK1::KK55:
kızlar bu gece mübarek Kadir gecesi... manen ruhu doyurmak için güzel bir fırsat...
hepinizin kandilini kutluyorum
sevgiler...:KK16:
 
bende düşünce gücüne fazlasıyla inananlardanım bunun için özellikle r.şanalın kitapları çok etkili ve tavsiye ederim:KK16:
 
bende düşünce gücüne fazlasıyla inananlardanım bunun için özellikle r.şanalın kitapları çok etkili ve tavsiye ederim:KK16:

evet onu yazmayı unutmuşum, ben de onun kitaplarını almak istiyorum hatta alınacak kitap listemde adı ama henüz daha ona sıra gelmedi...:KK50: etkili olacağını düşünüyorum bir de sanırım onun eşi tam emin değilim de... Işık elçi var:KK34: sitesi var ikisinin ortak...
 
bütün sayfalari okudum, benden sonraki :126:
cok güzel seyler yazmissiniz.. okudukca iyi oluyorum daha güzel hissediyorum..
yavas yavasta olsa güzel düsünecegim, endisesiz ve korkusuz.. :KK16::KK16:
 
bütün sayfalari okudum, benden sonraki :126:
cok güzel seyler yazmissiniz.. okudukca iyi oluyorum daha güzel hissediyorum..
yavas yavasta olsa güzel düsünecegim, endisesiz ve korkusuz.. :KK16::KK16:

endişe korku olunca olumsuzluklar ardı ardına gelir zaten bende burayı tekrar tekrar okuyorum iyi geliyor :)
 

evet onu yazmayı unutmuşum, ben de onun kitaplarını almak istiyorum hatta alınacak kitap listemde adı ama henüz daha ona sıra gelmedi...:KK50: etkili olacağını düşünüyorum bir de sanırım onun eşi tam emin değilim de... Işık elçi var:KK34: sitesi var ikisinin ortak...

sitesine hiç girmedim karısınıda kitaplarında kendinle ve karısınla olan durumlardan bahsediyor ordan anımsıyorum:) oda kişisel gelişimle uğraşıyor sanırım..
beni en içine çeken kitabı kuantum sıçrama olmuştu bu konuyla ilgilenen arkadaşlara kesinlikle öneririm:KK16:
 
hepiniz çok güzel şeyler paylaşmışssınız teşekkür ederim.
Bu sabah içimde bir karamsarlık bir umutsuzluk ( 30 yaş bunalımı sanırım ) ile güne başlamıştım. yazdıklarınızını okuyunca bir silkelendim hemen pozitif düşünmek ve beni pozitif düşünmeye itecek kitaplardan başlamaya karar verdim.

hepiniz sevgiyle kalın...
 
R. Şanal'ın kitaplarını ben de merak ediyorum. Bir ara tvde program da yapıyordu.
O da hayatında mucizeler yaşamış bir insan. Kendi tecrübelerinden yola çıkarak anlatınca daha etkili oluyor zaten.
Karısıyla da çok seviyorlarmış birbirlerini. Hayatımın aşkını buldum diyordu ikisi de birbiri için. :KK31:
 
ne güzel bir konu olmuş yeni görüyorum.
bende bir ara yakından ilgileniyordum düşünce gücüyle.
aykut oğut'la başlamıştım ama sonra o yetersiz geldi.
birde Allah'a inanmayan bir havası vardı okumayı bıraktım.
muhammet bozdağ istemenin esrarı kitabını tavsiye ederim.
çok güzel ve çok etkileyici bir kitap.
internetteki yorumlar da hep olumlu zaten.
 
ne güzel bir konu olmuş yeni görüyorum.
bende bir ara yakından ilgileniyordum düşünce gücüyle.
aykut oğut'la başlamıştım ama sonra o yetersiz geldi.
birde Allah'a inanmayan bir havası vardı okumayı bıraktım.
muhammet bozdağ istemenin esrarı kitabını tavsiye ederim.
çok güzel ve çok etkileyici bir kitap.
internetteki yorumlar da hep olumlu zaten.

Evet o Allah'a inanmıyor. Ama o kısma takılırsak esas meseleyi kaçırırız.
Büyük balığı göremeyiz. Ki çoğu insan bu konuda rahatsızlık duyduğu için geri çekiyor kendini malesef.
Halbuki adam bambaşka şeylerden bahsediyor.
Sen inancına göre kendine uyarlayacaksın anlattıklarını.
İnanç, sorgulanması gereken son noktadır sanırım bu tarz kitaplarda.
 
Nuray Sayarı diyor ki ;

Siz yeter ki dirençlerinizi kırın ve hayalinizdeki aşka kavuşma yolunda gönlünüzü koyun. O sizindir. $melek.gif

Kurduğunuz aşk hayalinde ne kadar ısrarcı olursanız, o kadar çabuk sürede aşkınıza kavuşursunuz. Her şey sizde bitiyor yani. Olmuyor mu, bir yerde hata yapıyorsunuz demektir. Bakış açınızı değiştirin;belki de o oldu, aşkınız başınızda ama siz görmüyorsunuz.:KK31:
 

Evet o Allah'a inanmıyor. Ama o kısma takılırsak esas meseleyi kaçırırız.
Büyük balığı göremeyiz. Ki çoğu insan bu konuda rahatsızlık duyduğu için geri çekiyor kendini malesef.
Halbuki adam bambaşka şeylerden bahsediyor.
Sen inancına göre kendine uyarlayacaksın anlattıklarını.
İnanç, sorgulanması gereken son noktadır sanırım bu tarz kitaplarda.

evet doğru söylüyorsun ama Allah'a inanmadığını anlayınca keyif alamadım okumaktan.
keyif alamayınca da bıraktım zira keyif alamadığım birşeyi okuyamıyorum/yapamıyorum.
mesela nuray sayarı o inançlı sürekli olarak bahsediyor hatta inancından.
o kadını dinlerken keyif alıp uygulamaya koyulabiliyorum.
gerçi sadece 1 kitabını okudum ama üslubu güzeldi.
bu zaman kadar da bu konuda okuduğum en iyi kitap Muhammet bozdağ'ındı.
indirilebilir istenirse internette mevcut.
 
"Beklemenin en güzel yanı beklenenin geleceğine inanmaktır."

"Aşkı bize çeken kısmetimiz değil artan enerjimizdir." $JC_cupidgirl.gif



Hayalimdeki karelerin en güzellerinden biri de bu. Eki Görüntüle 489615

jessica-alba-with-husband-and-daughter_kmozzart.jpg


Jessica Alba ve eşi hala çok mutlu bir çift. 2. çocukları da geldi dünyaya üstelik.
Harika bir örnek çift. :nazar:
 
evet doğru söylüyorsun ama Allah'a inanmadığını anlayınca keyif alamadım okumaktan.
keyif alamayınca da bıraktım zira keyif alamadığım birşeyi okuyamıyorum/yapamıyorum.
mesela nuray sayarı o inançlı sürekli olarak bahsediyor hatta inancından.
o kadını dinlerken keyif alıp uygulamaya koyulabiliyorum.
gerçi sadece 1 kitabını okudum ama üslubu güzeldi.
bu zaman kadar da bu konuda okuduğum en iyi kitap Muhammet bozdağ'ındı.
indirilebilir istenirse internette mevcut.

evet Muhammed Bozdağ istemenin esrarı da , güzel ruhsal zeka da
 
bütün sayfalari okudum, benden sonraki :126:
cok güzel seyler yazmissiniz.. okudukca iyi oluyorum daha güzel hissediyorum..
yavas yavasta olsa güzel düsünecegim, endisesiz ve korkusuz.. :KK16::KK16:
ben de bu aralar olumsuz duyguların pençesindeydim şu anda da çok süper olduğumu söyleyemem ama daha da iyiyim 2 psikiyatristin yazmış olduğu bir kitabı okuyorum sıkılınca da hikayeler var başarı hikayeleri, ona göz atıyorum, hayal kuruyorum aklıma üstesinden geldiğim şeyler geliyor falan... yani olumlu düşünme yolunda gayet güzel bir şekilde ilerliyorum şu an da çok iyiyim şükür...:KK16:

sitesine hiç girmedim karısınıda kitaplarında kendinle ve karısınla olan durumlardan bahsediyor ordan anımsıyorum:) oda kişisel gelişimle uğraşıyor sanırım..
beni en içine çeken kitabı kuantum sıçrama olmuştu bu konuyla ilgilenen arkadaşlara kesinlikle öneririm:KK16:
demek ki doğru hatırlamışım Işık Elçi acaba gerçekten karısı mıydı ki diye de şüpheye düşmüştüm de...:44:
hepiniz çok güzel şeyler paylaşmışssınız teşekkür ederim.
Bu sabah içimde bir karamsarlık bir umutsuzluk ( 30 yaş bunalımı sanırım ) ile güne başlamıştım. yazdıklarınızını okuyunca bir silkelendim hemen pozitif düşünmek ve beni pozitif düşünmeye itecek kitaplardan başlamaya karar verdim.

hepiniz sevgiyle kalın...

hoşgeldin aramıza:KK3:
hepimizin dertleri sıkıntıları çok ama şükür ki aklımız yerinde... demin okudum internete girmeden önce... hep motivasyonun eyleme dönüştüğü düşünülür ben de öyle düşünürdüm ama aslında değilmiş, ilk hareket de motivasyonu arttırıcı olurmuş yani başlamak bitirmenin yarısıdır ya... önce içinden gelmese de sen ilk adımı at bir şekilde ikinciyi de atman için sana destek olacaktır
sen de varsa paylaşımların yaz istersen :KK34:ne kadar bilgimizi paylaşırsak o kadar verim alırız
bilgi paylaştıkça çoğalır:KK16::KK16::KK16: hayat felsefesi haline getirmeye çalıştığım cümledir ve kk bana bunu nasip etti şükürler olsun ki...
 
hepiniz çok güzel şeyler paylaşmışssınız teşekkür ederim.
Bu sabah içimde bir karamsarlık bir umutsuzluk ( 30 yaş bunalımı sanırım ) ile güne başlamıştım. yazdıklarınızını okuyunca bir silkelendim hemen pozitif düşünmek ve beni pozitif düşünmeye itecek kitaplardan başlamaya karar verdim.

hepiniz sevgiyle kalın...

banada o senin dediğin 30 yaş bunalımı oluyor arada canım.
Benimde elimdeki pozitif düşünce kitapları bitti.
Şuandada ihtiyacım ar okumaya.
 
ne güzel bir konu olmuş yeni görüyorum.
bende bir ara yakından ilgileniyordum düşünce gücüyle.
aykut oğut'la başlamıştım ama sonra o yetersiz geldi.
birde Allah'a inanmayan bir havası vardı okumayı bıraktım.
muhammet bozdağ istemenin esrarı kitabını tavsiye ederim.
çok güzel ve çok etkileyici bir kitap.
internetteki yorumlar da hep olumlu zaten.

ceyda, hoşgeldin:KK3:
yorumlarını okudum kendince haklısın elbette
ama ben de şunu söylemek istedim
genelde yabancı yazarların kişisel gelişimle ilgili kitaplar var elimde okuduğum ve ben onların yazdıklarında şunu görüyorum
evet dediğin gibi Allah yazmıyor çünkü inanmıyorlar
genelde doğa, evren, güneş vs gibi imgeler kullanıyorlar ama ben okudukça onu kendi inancımla değerlendirip Allah olarak algılıyorum
kesinlikle onların kullandğı kelimeler önemsiz benim için
önemli olan verilen mesajı algılamak yani olayın bütününe bakmak yoksa ayrıntılara takılırsak boğulabiliriz
tabii ki herkesin düşüncesi farklı ve saygı duyuyorum ama eğer okursan bir daha ki sefere bu gözle bak derim naçizane tavsiyem:KK34:


 
İnternette araştırıp Seda Diker'in topraklama yönteminin nasıl yapılacağını anlatıyor.ben henüz denemedim bugün öğrendim hatta burdaki arkadaşlardan
uygulayıp olumlu sonuç alanlar warmı ?

Sevgili Hanımlar,

Bilinçaltının, beyninizin bir köşesinde olmadığını hatırlatmak isterim. Bilinçaltı, tüm bedeniniz ve onun etrafındaki yumurta şeklindeki enerji alanında saklıdır. Bilinçaltı, duygular yolu ile programlanır. Hipnoz olmak ya da bilinçaltınızı programlamak için uyumak zorunda ya da bilincinizi kaybetmek zorunda değilsiniz. Çünkü bu işin beyninizle bir alakası yoktur. Sadece 3 şey gereklidir. Odaklanmak, şiddetli bir duygu, ve tekrar eden davranış ya da sözler. İşte bu kadar? Bu programlama için vücudunuzdaki fotonların yaydığı frekansın dalga boyu, alfa konumunda, yani saniyede 7-8 civarında tutulmalıdır. Hepinizin eğitim boyu deneyimlediği gibi, bu frekansa inmek zor bir şey değildir.

Eğer yumurta şeklindeki enerji alanınız tam ve doyumlu ise, mutlu ve sağlıklı bir bedene sahip olursunuz. Eğer enerjinizi çaldırmaya, başkalarının emmesine izin vermeye başlarsanız, çok geçmeden ruh haliniz bozulmaya başlar.
1. aşamada, sebebini bilmediğiniz bir sıkıntı yaşarsınız. Hayattan zevk alamazsınız ama bunun sebebini tam olarak bilemediğiniz için, yaşamınızda kötü gittiğini sandığınız şeyleri sebep olarak görürsünüz. Ama hiç biri gerçek sebep değildir.
2. aşamada enerji alanınız biraz daha küçülür. Artık günlük işlerinizi yapmakta isteksizleşirsiniz. Her sabah işe giderken canınız sıkılır. Yemek pişirmek gibi rutin işlerden kaçınırsınız.
3. aşamada evden çıkmak istemez, hafta sonlarını geceliğinizi bile çıkartmadan geçirebilirsiniz.
4. aşamada, artık uyumak istersiniz. Bedeniniz bağışıklık sistemini yarı yarıya zayıflatmıştır. Hep büyük bir mutsuzluk içinde kıvranırsınız.


İşte enerji alanınız bu kadar önemlidir. Her insan birbirinden enerji alır ve verir. Bazı kişilere daha fazla enerji akıtır, ama geri alamayız. Böyle durumlarda, sadece kendimizi severek ve mutlu ederek enerji alanımızı besleyebiliriz. Yoksa psikosomatik rahatsızlıklar duyabiliriz.

Artık çalışma sistemimde, sadece eğitime katılmak ya da sadece kişisel seanslara katılmak diye bir kavram yok. Bunun yerine, eğer ilişkiler üzerine çalışıyorsak, muhakkak eğitime de kişisel seanslara da katılım istiyoruz. Çünkü 3-4 kez kişisel bazlı trans çalışması, duygusal temizliğinizin daha derin ve kalıcı olmasını sağlayabiliyor.


Bilinçaltımızdaki kalıplar ve olumsuz duygular, aslında çocukluktan gelir. Çocuklukta sıkışmış ve tepkisi verilmemiş 4 ana duygu ararız. Suçluluk, Acıma (kendinize ya da başkalarına), Korku,ve Öfke . Bu duyguların öncelikle trans altında bünyeden çıkartılması ve tam ifade bulması gerekir. Bu ifade başarıyla tamamlandıktan sonra tepkisi verilir. Tepkinin nasıl verildiğini birazdan anlatacağım. Ve tepki verildikten sonra, vücutta duygusal baz yaratılmış olur. Artık vücut, yeni bir olumlu duyguyu kabul edecek hale gelmiştir. Bu çalışmayı önden yapmazsanız, vücudunuz hiçbir olumlamayı kabul etmeyecektir. Dolayısıyla ne kalıplarınızdan, ne korkularınızdan kurtulamadığınız gibi, çekim yasasını da çalıştıramazsınız.


Öncelikle eğitimde yaptığınız gibi, alfa konumuna gevşemelisiniz. Bu gevşeme, herhangi bir meditasyon tekniği kullanılarak da elde edilebilir. Zor değildir. 7-8 dalga boyuna inebilmenin tek şartı, 5 odaklanarak 5 duyunuzla hayal kurabiliyor olmanızdır. Yani renkli, sesli, kokulu duygulu dokunuşlu hayaller olmalıdır. Her insan her duyuyu aktive edemeyebilir, ama en azından 1-2 tanesini başarmalıdır. Ama hayal kurduktan sonra bunun mutluluğunu ya da coşkusunu yüreğinizde duyamazsanız, duygu çalışması başarıya erişmez.


2. Gelelim Duygu Topraklama çalışmasına?


Gevşedikten sonra yukarıdaki 4 duyguyu (hangileri varsa) vücudunuza getirmelisiniz. Daha sonra, hayalinizde bu duyguyu kimler için hissediyorsanız, o kişileri karşınızda bulmalısınız. Gözlerinizle görüp, kulaklarınızla seslerini işitebilmelisiniz. Ve bu 4 duygunuzu onlara açıkça ifade etmelisiniz.

Her zaman yaptığımız gibi, duygular ifade edilirken herhangi bir toplumsal, ahlaki ya da dinsel kural olmamalı. Tabular olmamalı? Sadece kendi başınıza tepkinizi ve duygunuzu açıkça, dürüstçe çıkartmalısınız. Hafifçe sesli olarak söyleyebileceğiniz gibi, gözlerinizi açıp yazı da yazabilirsiniz. Her ikisi de duygulara odaklanmanızı sağlayacaktır.

Daha sonra bu duyguların tepkileri verilmelidir.
Suçluluk duyuyorsanız, hayalinizde Tanrı ile konuşup af dileyebilirsiniz mesela.
Öfkeniz varsa, karşınızdakini cezalandırmalısınız. İçinizden geldiği gibi ve sizi rahatlatacak kadar acımasız olmalıdır.
Kendinize acıyorsanız o zaman Tanrı?yı hayal edip kendinizi kurban gibi hissettiğiniz için duygularınızı tepkilerinizi ve Tanrı?ya olan öfkenizi söylemelisiniz. Bunun dini olarak herhangi bir yaptırımı olmayacak, bir kez ağzınızdan çıktı mı, vücudunuzu rahatlatacaktır. Daha sonra unutabilirsiniz.
Korkunuz varsa, bu kez yine Tanrı?yı ya da Yüksek Benliğinizi hayal edip onun kucağına oturup, sırtınızı ona yaslayabilir, güvende olduğunuzu hissedebilirsiniz.

Bu tepkiler gerçek ve samimi olarak verildikten sonra konuştuğunuz ve muhatap aldığınız herkesi karşınıza dizip, yeni kararlarınızı açıklamalısınız. Yeni kararlar, silmeye çalıştığınız inanç kalıbının tersi olmalıdır. Örneğin, kimseye güvenemediğinizi hissediyorsanız, ?Bundan sonra benim hayatıma sadece güvenebileceğim insanlar girsin? diye bir karar alıp bunu söylemelisiniz.

Bu şekilde baz yarattığınız vücudunuza şimdi yeni duyguyu yerleştirmeye hazırsınız. Yeni duyguyu yani güvenebileceğiniz insanların sizi bulduğunu temsil eden bir hayal kurun. Bu hayal 2 dakikayı aşmasın. Sizi ikna edecek bir hayal olsun. İnanırlığı yüksek olsun. Ve daha sonra alfa konumuna inerek hayalinizi kurun. 5 duyunuzla kurun. Bu durumda zihniniz bunun sadece bir hayal olduğunu bilse bile, hayalinizi doğru kurar da sonunda Güven duygusunu tam olarak yüreğinizde hissedebilirseniz, bilinçaltınız hayal ile gerçeği ayırt edemeyecektir. Çünkü bilinçaltının mantığı yoktur. Duygular yoluyla odaklanarak ve tekrar eden görüntü ve sözlerle programlandığınızı unutmayın.


İşte bu şekilde yeni duyguyu minimum 17 saniye boyunca vücudunuzda tutun. Bunu alfa ve beta geçişleri yaparak 5 kez arka arkaya tekrar edin. Ve bu çalışmayı tam 21 gün boyunca uygulayın.

Bildiğiniz gibi eğitimlerimde bu çalışmayı her birinizle yapıyoruz. Ama eğitim sonrasında, siz evde minimum 21 gün boyunca tek bir duygu üzerine çalışıyorsunuz. Ama bu yeterli değil. Evde ayrıca dişilik ile ilgili tüm problemlerinizi çıkartıp, anne ve babanızla yaşadığınız problemler ile bunların bağlarını kurmak zorundasınız. Ve bağlar kurulduktan sonra, yeniden yukarıdaki topraklama çalışmaları yapılmalıdır.

Bana geldiğinizde kişisel seanslarınızda bazen trans ve regresyon bazen de sadece konuşma ve yaşam koçluğu uygulanır. Çünkü regresyon ile, bilinçli olarak, bazı duygularınızın köklerine yani ana rahmine ya da varsa bir geçmiş yaşam öykünüze gidilir. Ve oradaki olumsuz duygular yeniden çerçevelendirilmek zorundadır.

Burada çok önemli bir şeyi vurgulamak isterim. Pek çok spiritüel rehberin uygulattığı gibi, trans altında kızdığınız kırıldığınız kişileri Affetmek Zorunda Değilsiniz. Bu kesinlikle demode ve artık dünya ekollerinde uygulanmayan bir yöntemdir. Çoğunlukla rehber, danışanının affettiğini duymaya çalışır ama bu yapay kalacaktır. Sorunu çözmez. Duygusal topraklama yönteminin uygulanması daha önemli ve daha hızlı bir değişim sağlamaktadır.


Regresyon çalışmamızı tamamladıktan sonra, yeni duygunuzu zaman içinde bilinçaltınıza ve sisteminize oturtabilmemiz için pekiştirme seansları yapılmalıdır. Pekiştirme seansları, evde kendi başınıza da uygulanabilir. Sadece regresyonunuzun son ve olumlu kısmını evde tekrar ederek duyguyu derinleştirip kuvvetlendirmekten ibarettir.

Bu da sizin tam olarak değişiminizi garanti etmez. Diğer seanslar yeni duygularınızı hayata ve seçimlerinize adapte etmeyi de içermelidir. Bu da enerji alanlarınızın tam olarak beslenip sağlıklı alana kadar genişleyebilmesi için, MUTLULUK ve SEVGİ kaynaklarınızı artırmayı içerir. Sevmediğiniz şeyleri hayatınızdan acilen çıkartıp yerine sizi mutlu edeceki kendinizi sevmenizi sağlayacak şeyleri yerleştirmelisiniz.

Yeni ilişkilerinizde muhakkak dişilik prensiplerine göre strateji yapmak, telepatik bağ kurmak, ilişkinin gidişatını doğru olarak okumak, 10 adım ileriyi görebilmek gibi yeteneklerinizi birlikte uygulama yaparak geliştirmeliyiz. Bunun için yeni ilişkiniz başladığında bana 1-2 ayda bir gelmeniz yeterli olacaktır ve kişisel gelişiminizi hızlandırır.
 
X