Hayatımın dönüm noktasındayım hikayemi okuyup yardımcı olur musunuz?

Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Zaten fazlasıyla fedakarlık yapmışsınız hatta öyle ki kendinizi hiçe saymışsınız. Artık yeter deyin lütfen.
Mahkeme bu yaşta bebeği size verir merak etmeyin.
Böyle babalar iki üç ay sonra başka kadın bulup çoluğu çocuğu unutur zaten
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Çocuğunuzu sizden alamazlar sakin olun ve kesinlikle bosananin bu kadar sey yasamissiniz kendi ayaklari uzerinde duran bir kadinsin ve mutlu olmayi hakediyorsun kiziniz mutsuz bir evde büyümesin mutlu bir anne ile büyüsün lütfen kendiniz iyi olun ki cocugunuz da iyi olsun yeni bir başlangıcı seçin yillardir yaşadığınız kabusu degil
 
1000007177.jpg
 
Bir arkadaşım biriyle görüşüyordu işi gücü olan. Çocuğun meğer yüklü borcu varmış, ve de o da lüksünden ödün vermiyormuş. Borcu öğrendi dehledi çocuğu. Hem de dolandırıcı falan diye konuşuyor onla ilgili 😂
Maalesef arkadaşımın bilincinde değilmişsiniz. Benim eşimin ailesinin evi yok, eşime eğer biz evlenmeden önce onlara ev almış olsaydın da borcunu ödüyor olsaydın senle evlenmezdim demiştim. Ben gelemiyorum böyle şeylere. En başta yüklü borcu öğrenip bir de ödemek için çırpınmışsınız, çok mu aşıktınız? Üstüne bir de her şey çok kötüyken araya çocuk da sıkıştırmışsınız. Hastalığınız için de geçmiş olsun diliyorum inşallah atlatırsınız/atlattınız. Dahasını inanın okuyamadım çünkü hatalar silsilesi olmuş. Üzüldüm sizin için. Kızınız ve kendiniz için ne iyi gelecekse onu yapın, boşanmak da olsa düşünün yeter ki sağlığınızı kendinizi çocuğunuzu düşünün başka insanlara kullandırtmayın kendinizi.
 
Niye bu adamla aile olmak için bu kadar inat ettiniz ....ben anlamadım ....yani o kadar falso varki ....borç habire para vermeniz altınlara kadar vermek hesap soramazsin demek işten çıkması hiç destek olmaması daha hala herseyi dört dörtlük beklemesi ailesine aşırı bağlılığı yani tanam bir aile var ama galiba sizin hayalinizde olanla gerçek karışmış....kayınvalideyie niye kiziyorsunuz çocuk bakımına yardım etmiyor vs diye yani sizin bu eşiniz den kimseye kızmaya sıra gelmez....İncitmekte istemiyorum( bu aralar malum yarasi olan yada gerçekleri duymaya tahammülü olmayan insanlara laf anlatasim gelmiyor hiç )....sizden çocuğu alamaz ona ihtiyacınız yok bence .....
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Umarım tek acabanız " acaba onunla evlenmeseydim hayatım nasıl olurdu?" gibi bir acabadır.

8 yıllık evliliğin ilk 5 yılı ayrıymışsınız. Siz zaten hiçbir evlenmemiş sadece resmiyette öyleymiş. İlk 5 yıl hayatınız olmayan bir adamı sonrasında hayatınıza zorla dahil etmişsiniz gibi bir durum olmuş. Yani siz daha en başta ayrı yaşamayı kabul etmemeliydiniz.

Adamın yüzünden kanser olmuşsunuz ya kanser! Var mı ötesi!? Ama siz bunda da adamı hayatınızdan çıkarmayıp eve gelirken bakkaldan ekmek alır gibi çocuk derdine düşmüşsünüz.

Hikayenizi baştan sona 3. gözle bir okuyun. Bu hikayede siz en baştan beri tek başımaymışsınız. Kocanız figüran bile değilmiş
.
Kağıt üstünde evliliğe devam edecekseniz siz bilirsiniz ama bundan sonra her zamanki gibi her konuda tek başınıza olacağınızı bilin.
 
Çocuğu ondan uzak tutmanız çocuk için çok daha iyi. Çok gençsin, çok yıpratmışsın kendini. Bu şekilde devam etme, çocuğunun sana ihtiyacı var annesi de babası da sensin. Bak adam keyfinden kederinden hiç vazgeçmemiş ailesini düşünmemiş yemiş içmiş ne yaptığını bile söylememiş onun stresinden 2 kanser atlatmışsın. Sen olmasan kızına bak-maz.
Kızın sana ihtiyacı var.
Annenin ellerine sağlık keşke yine dövse hepimiz için.
Kızı cerrraaaam alır.
 
Yaşit sayılırız. Bende 10 yıllık evliyim. Evet çok emek vermişsin, kendinden de çok ödün vermişsin. Üstelik 2 sefer kanser atlatmissin. Karşındaki adam sana değer vermeyecek, evliliğinin 5 yılı yokmuş zaten. Sonrasında çalışmaması, ailesini senden önce görmesi bunlar katlanmasi çok zor şeyler. Aslında şuan kabullenemedigin şey kendinden bu kadar ödün verip boşanmış olcak olman. Ama duzeltemezsin. Şimdi bosandiginda kaybettigin 8 sene olacak belki, ama şimdi bosanmazsan belki 40 belki 50 yaşında bu kararı aldığında tüm gençliğin gitmiş olacak. Kimseye boşan demem kolay kolay ama bosanmalisin. Mesleğinde varmış. Zaten yıllarca evi sen gecindirmissin. Çocuğunu senden alamaz ama iyi bir avukatla gorusebilirsin. Sen herşeyden ve herkesten değerlisin bunu unutma. Boşanma surecinde seni üzmek isterler izin verme. Kendinden emin ol. Gerekirse psikolojik destekte al. Sen kendini seversen, kendinden emin olursan ne sana ne kızına kimse zarar veremez. Sadece bir hayatın var bunu unutma
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Önce kendiniz unutmayın , siz iyi olursanız kızınızda sağlıklı ve mutlu bir çocuk olur . Acaba demenize anlam veremiyorum.Kahrınızdan ölmeyi mi bekliyorsunuz...
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Çocuk bu babayla yaşasa ne yasamasa ne, siz hala farkında değilsiniz ama bu adam sizi kanser etmiş, acilen bu adamdan kurtul ve canının derdine düş yoksa kızına ve sana çok yazık olacak , çocuğu mahkeme size verir kesinlikle buna inanmayın, eğer bosanmazsaniz ömrünüz kısa olacak , kızınıza acıyın , eşiniz narsist pisliğin teki , hep kendinizden vermişsiniz çok yazık çok...
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
o kanserin tekrarlamayacağnın garantisi varmı çocuğunu annesiz onların eline bırakmak istermisin bu parazitten kurtul kardeşim yazık etme kendine kendin ve çocuğun için kurtul çocuğu alamazzzzz
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Hayırlısı olsun sıze akıl vermeye gerek yok
 
kızınızı alamaz geçsin o işleri
neden pişmanım diye ağladı biliyor musunuz? kendisi hala işsiz de ondan öyle değil mi?

ev nasıl geçinecek mesela hala işsizse
o yüzden yakın zamanda yeniden gelir yalvarmaya sakın müsaade etmeyin

bu arada aşşşırı kızdım size
hiç birikiminiz falan yok mu kenarda hep mi ona verdiniz :KK43:
biegün olsun demediniz mi bekarlık borçlarını ben neden ödüyorum diye

çok geçmiş olsun Allah acil şifalar versin
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Tabii ki boşan affedilecek şeyler değil bunlar , senden çocugu alamaz. İyi bi avukat bul ve sağlıkla hayatına odaklan . Stres topu bu adam resmen kurtul !!!
 
Öncelikle çok geçmiş olsun, umarım en çabuk hızda bu hastalığı tamamen atlatırsınız. İlişkiyi kökten sarsan şeyler yaşamışsınız. Size saygısı olmayan biriyle ne kadar yaşamak istiyorsunuz bir düşünün. Olan olmuş evet, ama önemli soru şu: bundan sonra istiyor muyum?

değerlisiniz. kendinizi güvende ve değerli hissedeceğiniz bir ilişkiyi hak ediyorsunuz.

şu noktadan sonra en önemli nokta iyi bir avukat tutun kesinlikle.
 
Adam işsiz, çalışmıyor, merak etmeyin çocuğunuzu alamaz, mahkeme 2 yaşındaki çocuğu anneden ayırıp, işsiz bir babaya asla vermez. Hem kendisi de istemez, küçücük çocuğa bakamaz, sizi korkutmak için söylüyor.

Acilen boşanın, verdiğiniz paraları, çalışmayıp eve bakmadığını, bütün yediği haltları belgelemeye çalışarak mahkemeye sunun.
 
Sevgili Arkadaşlarım..
Hikayemi okuyup bana öneride bulunursanız yardımcı olursanız çok mutlu olacağım.
Hayatımın dönüm noktasındayım ve yanlış karar vermek istemiyorum. tarafsız yorumlara yönlendirmelere ihtiyacım var.

Öncelikle 29 yaşında 2 yaşında bir kız çocuğu annesiyim.
Eşimle 8 yıldır evliyiz.
Evlilik dedim ama asla bir evliliğin içinde yer almadım küçük yaşta evlendim cahilliğimin dibini yaşadığım dönemde gözümü onunla açtım kendisi benden 8 yaş büyük.
evliliğimin tam 5 yılı ayrı geçirdik kendisinin mesleğinden dolayı daha 3 yıldır aynı evi paylaştık.

evlenmeden kısa bir süre önce henüz nişanlıyken kendisinin büyük bir miktar borcu olduğunu söyledi ama bu borcu sorgulamamı ve hiçbir zaman söylemeyeceğini iletti ne nasıl olduğunu ne miktarını öğrenebildim.

Tam 8 yıl çalıştım borcunu ödedim güzel paralar kazandım ve kazancımın %80 hep ona gönderdim.
Aynı zamanda düğünde takılan tüm takılarımı satıp kendi hesabına yatırıp yok etti onlara da ne oldu bilmiyorum.
ve hala borç bitmedi. bu süre zarfında marka giyimlerinden lüks harcamalarından asla geri kalmadı.
İnanın gözümde para yok bunu sorun etmedim (çok salağım biliyorum çok kızdınız)
Gözümde sadece borç bitsin eşim dönsün çocuk sahibi olalım aile olalım var tek çabam bunun için

Kısa bir süre sonra rahim ağzında kanser başlangıcı olan lezyonlar göründü ve hemen amaliyat oldum ( bu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktı ve kendisinden bulaştı) ileride çocuk olmama riski oluştuğu için hızlıca çocuk sahibi olmak istedik.
Çok şükür rabbim bize bir evlat verdi.

Hamilelik sürecimde ayrı şehirlerdeydik ve eşim tamamen keyfi olarak mesleğini yapmak istemediği için mesleğinden istifa etti.
HAmileyim özel sektörde çalışıyorum evimiz kira ve çocuğumuz olacak
İnanın hamileliğimin son gününe kadar çalıştım . emzirme iznimde bilgisyarımı alıp evden çalıştım ama hep çalıştım.
Başka gelirimiz yoktu. eşim bu süreçte evdeydi.

Doğum iznim bittiğinde çocuğumuza annesi bakacaktı öyle konuşulmuştu en başından.
Bu arada yukarıda eklemedim ikinci bir sorunumuzda aşırı aileci olmasıydı ailesinin gözünün içine bakar onları memnun etmeye çalışırdı hep.
Ben lohusayım ve o halde sırf ailesi el üstünde tutabilmek için o süreçtete çeşitli baskılara maruz kaldım.
Hatta doğumumu sırf ailesine güç gösterisi olsun diye tamamen eşimin isteği ile ailesinin memleketinde yaptım.(çok zavallıymışım ne çok körmüşüm)

artık tahammülüm kalmadı.
Çocuk gece asla uyumuyor. Annesi kalkıp bize yardımcı olmuyor. sabaha kadar 7-8 defa çocuk için uyanıp günde 2-3 saatlik uykularla işe gidip.
Akşam 19:00 işten gelip yemek yap sofra kur sofra topla gece yatağa girmem gece yarılarını buldu bu böyle 3 yıl sürdü

Ne eş kişisi ne annesi yemeğe toplamaya elini sürmedi çocuğu mutfaktan alıp salona geçtiler. (gözüm açılacak ama çok acı bir şekilde)

Hep dedim bunca yorgunluğa strese bu beden daha fazla dayanmaz bir gün patlayacak diye...
ve 7 ay önce meme kanseri olduğumu öğrendim ve bana dank etti.

allahıma çok şükür tamamen şans eseri çok başında yakaladım kanseri.
Çok korktum 29 yaşımda 1.5 yaşında bebeğim ve onca stresin yorgunluğun üstüne buda eklendi.
Amaliyatımı oldum çok şükür kemoterapi almadım paralı özel bir test yaptırdım ve kemoterapiye gerek olmadığını öğrendim.
Ama saçlarım gidecek diye ne çok yandım ne çok ağladım.

Hastaneden taburcu olduğum gün evimizde eşimin ailesi ve benim ailem vardık eşimle ufak bir tartışma yaşadık.
ve burnu büyük ailesi bakın inanın onlarla hiç bir alakası yok sırf onların yanında tartışma oldu diye çekip gittiler ve eşim ailesi gitti diye eve gelip üstüme yürüdü ne var ne yok kırdı döktü olaya şahit annemde yanımdaydı.
Annemde boş dururmu kızı kanser olmuş amaliyattan yeni çıkmış sen ne hakla üstüne yürürsün deyip bir güzel patakladı

Aslında tam burada bitmeliymiş ama geldi af diledi pişman oldu bir şansı daha verdim.
ama inanına artık yıldım piskolejik şiddet bir yana sürekli her hafta sonu ailesinin memleketine gidip onlara yardım etmek istemesi hemen hemen her hafta sonunu onlarla geçirmesi bizi yok saymasına artık tahammül edemiyorum.

Çok büyük kavga ettik ama öyle böyle değil kırdım döktüm bağırdım küfür ettim bütün birikmişleri patladım inanın artık sabrım kalmadı.
Tüm bunlar küçük yavrumun yanında yaşandı ne yazıkki...

Kendisi o gün çekti gitti her yerden engelledim ve tam 2 hafta oldu giderkende çekişmeli dava aç çocuğu alacağım dedi.
Kızımı bana vermeyecekmiş.
Anlaşmalıya yanaşmıyor.

Kızlar hala çocuğum annesi babası ile yaşasın diye acabalar var hala üzülüyorum hala yanıyorum.
Diğer sorum bu adam kızımı alabilir mi
Boşanan ve çocuğu olan varsa çocuğumu ayda yada haftada kaç defa almak hakkı var mahkeme bunu nasıl belirliyor.

Lütfen bana yardımcı olun.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Tek soru sorucam eşin askerdi demi askerse geçmiş olsun şimdiden ayrıca anlattıklarına bakarsak mesleğe devam etmiş olduğu süre zarfında seni aldatmış olma ihtimali yüzde doksan . Canım bak bu adamların psikolojik sorunları var yapma etme eyleme parası pulu da batsın bunun direk anlaşmalı boşan para isteme çocuğunu da al çık o evden 28 yaşındasın daha hayatın için bir güzellik yap rica ediyorum bak aynı şeyleri yaşadım seni o kadar iyi anlıyorum ki aynı saflıkta ve salaklıkta şeyler yapmışız ilk defa kendime benzeyen birini gördüm ben burda merhametini niyetini eziyet çekme sebebini korkularını her şeyi çok iyi anlıyorum inan bana çok zor olacak ben sana kolay olacak diyemem çok zor olacak ama o zorluğun ardında ki bahar varya o elbet bizi bulacak
 
Adam çalışıyor mu şimdi merak ettim? Çocuğu alamaz, boşanın biran önce. Miktarını ve nedenini bilmediğiniz borcu ödemişsiniz yıllarca, hiç mi kendinizi sevmiyorsunuz? Zararın neresinden dönerseniz kadır.
 
X