haşhimatoda balık yenmeli mi yenmemeli mi kafam karıştı her yerde başka birşey yazıyor.
haşhimatoda balık yenmeli mi yenmemeli mi kafam karıştı her yerde başka birşey yazıyor.
Kuzu eti, dana eti, balık çeşitleri, hindi eti, kısıtlı olarak da tavuk eti. Baklagil çeşitleri; nohut, bakla, fasulye, kırmızı ve yeşil mercimek, maş fasülyesi vs. Meyva çeşitleri. İlk 1,5 ay karabuğday ekmeği yedim, ama bazı kaynaklarda karabuğdayın aşırı tüketimi hamilelikte önerilmediği için, mısır unu, piinç unu ve nohut unundan yapılmış, ekmek, pizza, kek vs, aşırıya kaçılmaması şartıyla yedim. Kuruyemiş de serbest. Yani mümkün olduğu kadar gerçek gıda tüketilecek, işlenmiş ve paketli gıdalardan mümkün olduğu kadar uzak durulacak. Yani glütensiz diye hazır kek, bisküvi vs ye saldırmak çözüm değil.
-Paketli gıdaların pek çoğunda soya lesitini var, tiroid problemi olanlara önerilmiyor.
-Flor da tiroidin çalışmasını bozabiliyor, bu sebeple florsuz bitkisel bir diş macunu kullanmaya başladım, çayda da çok flor var, onu kesemedim, ama daha açık ve daha az içiyorum. Maden suyunda da bulunabilmekte, eskiden her gün içerdim, onu da azalttım.
- Bağışıklık sistemi hastalıklarının esas olarak bağırsak sağlığıyla ilgili problemlerden kaynaklandığını düşünüyorlar, kemik suyunun bağırsak florasını düzeltmekte etkili olduğunu savunuyorlar. Baklagilleri genelde kemikli kuzu eti ile pişirdik.
-Yemeklerden yarım saat önce, yemek sırasında ve yemekten 2 saat sonrasına kadar mümkün olduğu kadar su içmedim. Çünkü hazmı sağlayan mide asidi. Su içince, mide asidi seyreldiği için hazım zorlaşabiliyor.
merhaba Salix yazına bugün rastladım çok da iyi oldu ben de bir haftadır glutensiz beslenmeye çalışıyorum ama geçenlerde karabuğdayın içinde iyot olduğu için tiroid ilacını etkileyeceği ile ilgili ingilizce bir makale okudum ve karabuğday yemeyi bıraktım.Şeker hastası olduğum için o bol nişastalı glutensiz unlardan ya da mısır ve pirinç unundan faydalanamıyorum sonuç olarak ne yiyeceğimi şaşırdım özellikle sabahları bana biraz kendi diyet listenden örnekler yazabilirsen çok sevinirim teşekkürler..
Karabuğday ve iyot konusunu ilk defa duyuyorum. Benim glütensiz diyete başlamamdaki esas sebep, bir kaç başarısız tüp bebek tedavisinden sonra, glüten intoleransı-titoid antikorlarının yüksekliği ve tüp bebek başarısızlığı ( ve düşük riski) konusundaki yabancı makaleleri okumam oldu. York testine göre intoleransım olduğu sonucu çıkan maya ve glüteni kestikten sonra da tedavi sonuç verdi, hamile kaldım, ve glütensiz diyeti 9 ay boyunca uyguladım. Bu 9 ay boyunca ben bir dilim ekmek bile yemedim ve 9 ayın sonunda antikorlarım hemen hemen normal seviyelere indi. Bütün bunlara değdi, çok şükür dünyalar tatlısı 5,5 aylık bir bebeğim var :) Şu anda o kadar katı uygulamıyorum, haftanın 3-4 günde glüten alıyorum kalan günlerde almıyorum. O dönemde kahvaltı olarak hafta içi, probiyotik yoğurt ile mayalanmış ev yoğurdu, iki çeşit meyve , haşlanmış yumurta ve önceleri mısır ile karabuğday karışından yaptığımız ekmeği yiyordum. Daha sonraları yoğurda yulaf katarak yedim. Bazen de karbonhidrat olsun diye sarı leblebi yediğim de oldu. Sarı leblebi kan şekerini yükseltmiyor, karbonhidrat olduğu için de doyurucu. Hafta sonları da bol domates ve yeşil biberli omlet yiyordum. Zytin olarak daha çok yeşil ve siyahından kalamata zeytini yiyorum. Çekirdekleri siyah olmadığından daha doğalmış gibi geliyor. Şu anda da esas kabonhidrat kaynağım baklagiller, dönüşümlü olarak nohut, maş fasülyesi, yeşil ve kırmızı mercimek vs. tüketiyorum. Yemeklerde ekmek yemiyorum. Soya fasülyesi ise yasak. Bazn bol domatesle pişirilmiş esmer pirinç pilavı tüketiyorum. Siyah pirinç de çıkmış bu arada, onun için de faydalı diyorlar. Bu arada 5,5 aydır tahlil yaptırmadım. Sonuçta çok olmasa bile artık glüten alıyorum, talillerim bu kadar düzeldikten sonra glüten aldığım için tekrar bozulduysa diye korkumdan yaptıramadım :) Sonuçta 2012 Ekimden beri yaptıklarımı bu sitede paylaştım, tahlil yaptırdıktan sonra sonucu yine de paylaşacağım. Bir de evde kefir hazırlaıp içmeye başladım,, biraz zahmetli bir şey tabii, ama bağırsaklardaki probiyotik denge için çok önemli olduğu söyleniyor.
Selam ilk önce dünyalar tatlısı bebişini allah bağışlasın annesi:) Seni tebrik ederim çünki bu glüten ve süt ürünlerini kısıtlayan diyetin ne kadar zor ve zahmetli bir şey olduğunu denediğim için biliyorum..Buzdolabının başında bugün ne yesem acaba diye düşündüğüm zamanlar çok oldu..Ben de haşimato tiroid hastasıyım ama benim 2 yıldır tsh düzeylerim inanılmaz düzensiz.Sürekli yükselen bir tsh düzeyi ve içtiğim ilaç sürekli yetersiz geliyor. Doktorum mecburen dozajı yükseltiyor.Ve ben kendimi çok çaresiz hissediyorum çünki bu düzensizliğin nedeni konusunda gittiğim doktorların hiçbiri birşey söyleyemedi..Bende yabancı siteleri bu konuda çok araştırdım gıda testlerine birsürü para vermek istemediğim için test yaptırmadan glüteni,süt ürünlerini ve mayayı (şeker aburcubur tarzı şeyleri söylemiyorum bile) diyetimden çıkardım.Doğal selenyum takviyesi ve probiyotik hap kullanmaya başladım.Senin yazdıklarını da okuyacağım paylaştığın için teşekkürler Salix:)
Karabuğday ve iyot konusunu ilk defa duyuyorum. Benim glütensiz diyete başlamamdaki esas sebep, bir kaç başarısız tüp bebek tedavisinden sonra, glüten intoleransı-titoid antikorlarının yüksekliği ve tüp bebek başarısızlığı ( ve düşük riski) konusundaki yabancı makaleleri okumam oldu. York testine göre intoleransım olduğu sonucu çıkan maya ve glüteni kestikten sonra da tedavi sonuç verdi, hamile kaldım, ve glütensiz diyeti 9 ay boyunca uyguladım. Bu 9 ay boyunca ben bir dilim ekmek bile yemedim ve 9 ayın sonunda antikorlarım hemen hemen normal seviyelere indi. Bütün bunlara değdi, çok şükür dünyalar tatlısı 5,5 aylık bir bebeğim var :) Şu anda o kadar katı uygulamıyorum, haftanın 3-4 günde glüten alıyorum kalan günlerde almıyorum. O dönemde kahvaltı olarak hafta içi, probiyotik yoğurt ile mayalanmış ev yoğurdu, iki çeşit meyve , haşlanmış yumurta ve önceleri mısır ile karabuğday karışından yaptığımız ekmeği yiyordum. Daha sonraları yoğurda yulaf katarak yedim. Bazen de karbonhidrat olsun diye sarı leblebi yediğim de oldu. Sarı leblebi kan şekerini yükseltmiyor, karbonhidrat olduğu için de doyurucu. Hafta sonları da bol domates ve yeşil biberli omlet yiyordum. Zytin olarak daha çok yeşil ve siyahından kalamata zeytini yiyorum. Çekirdekleri siyah olmadığından daha doğalmış gibi geliyor. Şu anda da esas kabonhidrat kaynağım baklagiller, dönüşümlü olarak nohut, maş fasülyesi, yeşil ve kırmızı mercimek vs. tüketiyorum. Yemeklerde ekmek yemiyorum. Soya fasülyesi ise yasak. Bazn bol domatesle pişirilmiş esmer pirinç pilavı tüketiyorum. Siyah pirinç de çıkmış bu arada, onun için de faydalı diyorlar. Bu arada 5,5 aydır tahlil yaptırmadım. Sonuçta çok olmasa bile artık glüten alıyorum, talillerim bu kadar düzeldikten sonra glüten aldığım için tekrar bozulduysa diye korkumdan yaptıramadım :) Sonuçta 2012 Ekimden beri yaptıklarımı bu sitede paylaştım, tahlil yaptırdıktan sonra sonucu yine de paylaşacağım. Bir de evde kefir hazırlaıp içmeye başladım,, biraz zahmetli bir şey tabii, ama bağırsaklardaki probiyotik denge için çok önemli olduğu söyleniyor.
Karabuğday ve iyot konusunu ilk defa duyuyorum. Benim glütensiz diyete başlamamdaki esas sebep, bir kaç başarısız tüp bebek tedavisinden sonra, glüten intoleransı-titoid antikorlarının yüksekliği ve tüp bebek başarısızlığı ( ve düşük riski) konusundaki yabancı makaleleri okumam oldu. York testine göre intoleransım olduğu sonucu çıkan maya ve glüteni kestikten sonra da tedavi sonuç verdi, hamile kaldım, ve glütensiz diyeti 9 ay boyunca uyguladım. Bu 9 ay boyunca ben bir dilim ekmek bile yemedim ve 9 ayın sonunda antikorlarım hemen hemen normal seviyelere indi. Bütün bunlara değdi, çok şükür dünyalar tatlısı 5,5 aylık bir bebeğim var :) Şu anda o kadar katı uygulamıyorum, haftanın 3-4 günde glüten alıyorum kalan günlerde almıyorum. O dönemde kahvaltı olarak hafta içi, probiyotik yoğurt ile mayalanmış ev yoğurdu, iki çeşit meyve , haşlanmış yumurta ve önceleri mısır ile karabuğday karışından yaptığımız ekmeği yiyordum. Daha sonraları yoğurda yulaf katarak yedim. Bazen de karbonhidrat olsun diye sarı leblebi yediğim de oldu. Sarı leblebi kan şekerini yükseltmiyor, karbonhidrat olduğu için de doyurucu. Hafta sonları da bol domates ve yeşil biberli omlet yiyordum. Zytin olarak daha çok yeşil ve siyahından kalamata zeytini yiyorum. Çekirdekleri siyah olmadığından daha doğalmış gibi geliyor. Şu anda da esas kabonhidrat kaynağım baklagiller, dönüşümlü olarak nohut, maş fasülyesi, yeşil ve kırmızı mercimek vs. tüketiyorum. Yemeklerde ekmek yemiyorum. Soya fasülyesi ise yasak. Bazn bol domatesle pişirilmiş esmer pirinç pilavı tüketiyorum. Siyah pirinç de çıkmış bu arada, onun için de faydalı diyorlar. Bu arada 5,5 aydır tahlil yaptırmadım. Sonuçta çok olmasa bile artık glüten alıyorum, talillerim bu kadar düzeldikten sonra glüten aldığım için tekrar bozulduysa diye korkumdan yaptıramadım :) Sonuçta 2012 Ekimden beri yaptıklarımı bu sitede paylaştım, tahlil yaptırdıktan sonra sonucu yine de paylaşacağım. Bir de evde kefir hazırlaıp içmeye başladım,, biraz zahmetli bir şey tabii, ama bağırsaklardaki probiyotik denge için çok önemli olduğu söyleniyor.
slm.ben bir şey sormak istiyorum size.benim de antikorlarım baya yüksek tsh biraz yüksek t3,t4 normal.daha önce antikorların yüksek olmasının tüp bebeğin tutmasına engel olduğunu duymuştum ama yüksek olup hamile kalanı da.ve biz de eşimle tüp bebek aşamasındayız.sizin yazdıklarınızı okuyunca sormak istedim.siz antikor yükseklği yüzünden mi hamile kalamadınız yoksa başka sebeplerde varmıydı.açıkcası korkmaya başladım ya tutmazsa tüp bebek diye.sizin okuduğunuz yabancı makalelerde bu konu hakkında neler söyleniyordu.glüten intoleransı ne demek o bende varmı yok mu bilmiyorum.bana cvp verirseniz çok sevinirim
Benim yumurta rezervlerim kötüydü , amh yumurta rezervi 0.1 çıkmıştı. Gluten bUgdayda olan bir madde , intolerans varsa bağışıklık sisteminin bir sekilde kafası karışıyor , hazmedilmeyen Gluteni yok edicem diye gidip troid dokusuna saldırıyor , bu arada antikorlar da yükseliyor. İlk iki tup bebek tedavimden once tsh normal oldugu icin antikorlara bakilmamisti , o yuzden antikorlar nasildi bilmiyorum. Son tedaviden once bakildi ,çok yüksek çıktı , glutensiz diyet uyguladım , bir ay sonra tup bebek tedavisi yaptırdım, b sefer başarılı sonuc aldık. Bir ay icinde antikorlar çok düşmemiştir. Okuduğum makalelerde gluten intoleransi -tiroid antikorlarının yüksekliği -tup bebek başarısızlığı ve dusuk riski arasında bağlanıp olduğunu yazıyordu , ben de hamileliğim sağlıklı devam etsin diye son 1ay kalaya kadar gluten almadım . Antikorlarım normale indi, tsh 0,48e düştü, ama 7 aydır gluten alıyorum , gene bozulmuş degerler.
Korktuğum basıma geldi maalesef, 9 aylık glutensiz diyet sonucunda düzelen antikorlar ve tsh 7 aylık gluten alımı sonucunda tekrar sil bastan oldu. Tsh 7 kusur, anti tg 1200, anti tpo 600. Berbat yani. bağışıklık sistemi artık glutenle tiroid dokusunun farkını öğrenmiştir diye umut ediyordum, ama yok , gluten alır almaz , gene kafası karışmış , başlamış tiroide saldırmaya .
Salix geçmiş olsun demekki ömür boyu glutensiz kalmamız gerekecek. Benim 1 aylık glütensiz diyetim sonucu tsh'ım 4.7 den 1'e düştü gözlerime inanamadım ama doktor ilacımın dozajını azaltmadı ve 2 ay sonra tekrar tahlil yaptırıp beni ara dedi.Bilirsin doktorlar glütenin haşimatoya etkisini biraz küçümsüyorlar..Benim doktorum da tsh değerimdeki düşüşü sadece gluten diyetine bağlamamam gerektiğini, başka etkenlerin olması gerektiğini söyledi ama ben içgüdülerime güveniyorum ve bu şekilde devam edersem değerlerimin düzelip ilaç dozajımın azalıcağını ümit ediyorum..Bu arada ekmek konusunda çok sıkıntı çekiyorum yurtdışında amaranth gibi şekeri yükseltmeyecek glutensiz unlar var..Burada ne yazık ki seçeneklerimiz sınırlı.İçinde sadece karabuğday unu olan bir ekmek yaptığımda tadı ve kokusu bana ağır ve tuhaf geliyor ama ne yapalım sağlık için dayanacağım..
amh testi yaptırmadım henüz ama mutlaka istiyorlamış çapa da tüp bebek raporu vermeden.fakat yumurtalık rezervi ile ilgili adetin 3. günü yapılan fsh,lh normal çıktı hep.sizin anlattıklarınızdan şunu anladım siz hamile kalmadan sadece 1 ay önce yaptınız bu diyeti ve 1 ayda çok ta düştüğünü düşünmüyorsunuz.o zaman çok ta korkmamalıyım sanki.çünki başka başka sorunlarımız var bebek sahibi olma yolunda bir yenisi daha eklensin istemiyorum
Ben tabi size korkmayın , sunu yapın ya da yapmayın diyemem, sonuçta tip personeli değilim, okuduklarımı ve deneyimlerimi paylaşmaya çalışıyorum. Sebepsiz infertilite diye bir hadise var, her sey normal ama bebek olmuyo, bunun en önemli sebeplerinden birinin gida intoleransi olduğunu okumuştum. Sonuçta antikorlar ne kadar yüksekte bağışıklık sistemi o kadar kendine saldırıyor demek. Bağışıklık sistemi gidip kendi yumurtasina da embriyoya saldirabİlir. Benim ilk tup bebek tedavimde 3, ikincisinde 2, üçüncüsünde 1 embriyo elde edildi. Bugday ve maya intoleransinin olduğunu öğrenip buna göre beslendikten bir ay sonra ise tam 5 tane embriyo oldu ve ilk defa hamile kalabildim. Evet o esnada belki tiroid antikorlarım henüz çok düşmemişti, ama kesinlikle bağışıklık sistemimde bir seylerin değiştiğini düşünüyorum.
Tup bebekte basarı bir sürü faktörün bileşkesi , yas , yumurta kalitesi, yüm. Rezervlerinin durumu , antikorlar, sperm kalitesi vs bir sürü sey var. Benim durumumda gözükür sebep yaş ve yumurta rezervlerinin kötü olmasıydı. Hiç bir doktor bana gida intoleransi-antikor yüksekliği ve tup bebek başarısından bahsetmemişti.ama yine de bilemem bu kadar kompleks bir konuda hangisi daha önemli bir rol oynuyordu.bildigim bendeki intoleransi göre beslenmeye başladım , 1 ay sonra tup bebek tuttu, 5 ay sonra antikor testi yaptırdım, oldukça iyileşme vardı, diyetin 9. Ayının sonunda ise antikorlar hemen hemen normal seviyelere indi. Ben york testi yaptırım, çok ucuz gida int. Testlerine güvenmiyorum,york ya da iyi bir hastanenin testi olabilir.o zaman sizde hem antikorlar hemde buğday ve maya intoleransı olduğu için mi tüp bebek konusunda sıkıntı yaşadınız.şimdi aklımda şu var bu test nerde ve kaça yapılıyordur bir,bir de eğer bende sadece antikorlar yüksekse herhangi bir gıdaya karşı intolerans yoksa tüp bebekte başarı şansım artarmı.çok soruyuorum fakat hil bilmediğim konular bunlar.ayrıca teşekkür ederim cvbınız için
Evet kolay değil glutensiz diyet uygulamak, düşünsene hamileyim, hava soguk , sıcak sıcak dumanı türden pogaca görüyorum, ama yemiyorum, hamileliğimin sağlıklı devamı için. Benim eski doktorum Prof tu. Ben zaten her şeyi biliyorum, sen araştırıp kendini yorma, hapını iç, otur havasindaydi. Ama o bile hikayemi duyunca, hiç riske girme , hamileliğinin sonuna kadar böyle beslen demişti. Ben de gerçi doğumdan sonra giden gelen , börekler pastalar biraz fazla abarttım Gluteni. Annem misir unu ile karabugday unu karıştırıp ekmek yapıyordu, o çok lezzetli oluyordu , başlayacağım yine. Bugun bı de kinoa pilavi pişirdi, lezzetli oldu.