Zan altında koyuyorsun; çünkü vazgeçesin diye aşağı çekmek için ya da yorum yapmış olmak için bu yorumların geldiğini düşünüyorsun ve bunu da kendin yazmışsın bir yorumuna, bu niyet okuyuculuktur. Üslup sorunu değil, direkt düşüncen yanlış. Ve beni de bir önceki başlığında bu niyet okuyuculuktan dolayı yargılayanlar oldu, hatta başka üyeleri de yargıladılar. Bazıları hiç aşık olmamış bence diyip, dalga geçtiler. Sen de okudun. Şimdi birileri gelecek, yine aynı olaylar olacak. Hoş olmuyor bu durum. Benim burada tartıştığım da olmuştur, aynı düşünceyi savunmasam da birilerinin çok üstüne gidildiğinde o kişileri savunmuşluğum da. Ne tartıştığımı tanırım ne savunduklarımı. Niye tartıştığımı ya da niye savunduğumu benden başkası bilemez mesela. Dışarıdan bakınca demek ki düşüncesi bu kişiyle aynı derler; ama sadece derler, bunu bilemezler. Belki biraz ağır geliyor yorumlar ben de farkındayım, ben de ilk okuduğumda sinirle yazdım hatta; ama bu da tamamen psikolojik, o an senin yerinde sanki kendim varmışım da bana demiş gibi hissettim, yüksek ihtimal çoğu kişi böyle hissedip, bi sinirle yazıyor.
Takıntı olayı ne olursa olsun ne hareket edersen et cidden denilmeyecek bir kelime. Bunun üstüne çok da konuşulacak bir şey yok aslında. O bir örnekti, benim sana demek istediğim buradaki insanlar bir şey diyince kırılıyorsun; ama patronun aynı şeyi yapınca laf ettirmiyorsun. Senin kızman gereken kişiler bizler değiliz, bu konuma seni sokan patronun. Senin için belki zor; ama keşke biraz daha dik durabilsen onun karşısında.