- 15 Ekim 2015
- 3.098
- 3.249
- 63
- Konu Sahibi siyahvemavi
-
- #401
esinin mesaji gordugunu nasil ogrendiniz?2 senedir sadece ismini bildiğim ve facebook ile instagramdan 1-2 kez merhabalaştığım biriydi o. yaşadığım şehre iş için geldiğinde merhaba demek için yanına uğramıştım öyle 2 dakika ayak üstü. Çeşitli fuarlardan biriydi ekipçe katıldıkları. 15 güne yakın şehrimde kalacaktı. Ertesi gün bana aylardır benden hoşlandığını kaybetmekten korktuğu için sustuğunu söylemişti. Etkilendim, oturup birer fincan kahve içtik. Bileğindeki bilekliği çıkartıp bileğime taktı. Direndim defalarca kendimce olmaz dedim. Evliydi o ve beni aylarca uzaktan sevdiğini söylüyordu. Kokumu derin derin içine çekip kurban olurum sana diye seven bir adam vardı işte karşımda. Bıkmadan usanmadan defalarca sevdiğini söylüyordu.
Son kez görmek için gittim yanına. Gözlerine bakmaya utanıyordum ne kadar çok sevsem de. Gittim, sımsıkı sarılıp gömdü başını boynuma. Patronunun yanında sımsıkı sarıldı bana standın orada herkesin içinde.İçim gitti ama uzak durmalıydım. Sevsem de sevse de olmayacak bir şeydi bu.
2 mayıs akşamı yaşadığı şehre döndü. O akşam mesaj attım ona veda mesajı.
''Bazen insan ne kadar sevse de imkansız olurmuş bazı şeyler. Ve bu demek değildir ki sevmiyor insan. hiç ummadığım bir anda düştün yüreğime. bile bile camların üzerinde yürümekti sanki bu. ayaklarım değildi bu sefer kanayan kalbimdi.o yüzden ben kanayan kalbimin kanlarını kendime akıtmayı tercih ediyorum. dedim ya sana afrikalı bir çocuğun suya olan muhtaçlığı gibi aşığım sana diye. ummadığım bir anda. sevdim sevdalandım sevilmenin bir adamın bir kadını aylarca uzaktan da olsa sevmesinin ne kadar güzel bir şey olduğunu anladım seninle. belki de uzun zaman sonra kokumla boynumda huzur bulan bir adam oldu.güldün, gülüşünü sevdim. Baktın bakışını sevdim, gözlerime her baktığında gözlerine bakmaya utanmayı sevdim. kokunu sevdim beni sevdiğini söylemeni sevdim. kısacası ben seni bana ait olmayacak bir adamı çok sevdim. yasaklara inat açtım yüreğimi ellerine. bir heves olsa keşke beni bu kadar sevmese dedim ama her seferinde bir kez daha anladım beni çok sevdiğini. standın orada kimseyi umursamadan uzun uzun sarılıp kokumu içine çektiğinde anladım aslında bana aşık olduğunu. Ama susmak, anlamamak kapılmamak istedim. her yazmayayım dediğimde kendimi sana yazarken buldum. Olmuyor be aşkım bana ait olmayacak,güne benimle başlayamayacak, hayaller dahi kuramayacağım bir adamı düşlemek olmuyor. Her şeyi geçtim aslında ama başka bir kadına ait adamı sevmek olmuyor. Sevmemeyi denedim yapamadım yine sevdim seni. Sevgimden şüphe duyma sakın ama gitmeliyim ben. Unutmalısın, sevmemelisin beni. En azından benim öyle bir derdim olmayacak. Bağlı olduğum sevgi bir tek sana olan sevgim olacak. Bu yüzden ben giderken sana olan sevgimi de götürüyorum yanımda. Adım, yüzüm, kokum silinmeli aklından benliğinden. unutmalısın beni. ama ben unutmayacağım seni. üzgünüm yerine kimseleri koymayacağım. kokunu başkalarında aramayacağım. ellerinin sıcaklığını başka ellerde aramayacağım. Ama sen beni unut olur mu? Adımı unut kokumu unut yüzümü unut. Unut beni ne olur. başkasına ait bir adam olarak sevme beni. Ben yine o cafede bir kahve içeceğim her gittiğimde. bu sefer ve her seferinde senin için. O kahvenin yanında ki nazar boncuğu daima o gömleğimde takılı kalacak. Bilekliğin daima bende hatıra olacak. özledikçe sıcaklığını hissedercesine takacağım bileğime, kıyamayarak da saklarcasına. Sen bunu okuduğunda ben olmayacağım artık. Çünkü engelleyeceğim de seni. Üzgünüm çok uzatmışım vaktini almış olacağım. Ama son kez dökmek istedim yüreğimi sana. Kendine iyi bak sevgilim, ben kalbimdeki sana çok iyi bakacağım. Hoşçakal şehrimin en güzel armağanı, çocuk bakışlım, yüreğimin en güzel yanı. Hoşçakal sevdiğim adam...''
Eşi görmüş mesajı defalarca arandım açmadım. Ertesi gün aradı sevdiğim adam tersledim bağırdım çağırdım ben sana yazmayacağım sende bana yazma dedim. Ne olursa olsun hep seveceğim ve seviyorum seni dedi.Müsait değilim dedim kapattım. müsait değilim arama beni yazma diye mesaj attım o mesajı da görmüş kadın. Ne yaptı bilmiyorum ertesi gün tekrar aradı ne olursa olsun sevmesem de o evde yaşamaya mecburum kızım ve kızımın annesinin olduğu o evde diye. Bir çok yerden engelledim şimdi. Telefondan, whatsappdan vs. 1 hafta oldu ne o aradı ne ben.
Kokunu özledim, kurban olurum sana diyen adamdan bir haberim şimdi. Canım yanıyor, özlüyorum. Ancak diğer yandan da vicdanım o kadar rahat ki.
KK uyeleri sizden ricam
Kizlarinizi KISILIKLI, SORUMLU ve AHLAKLI yetistirin. (Bakin dinci demiyorum AHLAKLI yani ETIK SAHIBI)
Bu sizin elinizde.
Su gercegi unutmayain: cins ayirimi yapilan ve erkege fazla maddi guc verilen toplumlarda genc kadinlar kendi karakterlerini cok gec buluyorlar.
Cunku onlara yol gosteren bir anne yoklugunda hersey iki etkenle gelisiyor: Erkegin maddi olanaklari ve genc kadinin hormonlari.
Bu ikisinin bir araya geldigi yerde, barut -dinamit etkisi oluyor ve hic de surdurebilir olmayan iliskilere kapi aciliyor.
Eger onlerinde "evlilik" gibi bir engel varsa, maddi guce tapan bu genc kadin (genelde yirmili yaslarda) erkegi manipule ediyor ve yuvasindaki kadina adeta savas aciyor.
Verdigi mesaj "kaynaklarini gucunu o yasli kadina aktarma gel bana aktar bak benim hormonlarim/yumurtalarim daha ustun (bknz koklasma sahnesi)"
Senaryonun birbirleriyle didisen vahsi hayvanlara, hatta etcil dinozorlara benzetiyorum, cunku hic farki yok!
Tam Charles Darwin'in teorilerine uygun bir davranis. Etcil genc disi, av yetenegi yuksek erkegi yasli ve yavrulu disiden kapmaya ugrasiyor.
Konu sahibinin yaptigi tamamen hormonal icgudusel bir refleks, iste bu refleksi dizginlemeyi ve vahsi hayvanlar gibi yasamamayi siz anneler kizlariniza ogretebilirsiniz. Cunku biz insaniz, primat olsak da sosyal kurallarla yasiyoruz.
Bu tur genc kadinlar ilgi merkezi olmak icin elinden geleni yaparlar. Olayi dram haline getirip adamla iliskilerini mesrulastirip cirkef senaryolar uretip prima donna'yi oynarlar.
En cok da "damsel in distress" modunda kurtarilmayi bekleyen kadin rolu populerdir.
Ama aslinda kurtarilmayi bekleyen erkektir.
Bu tip kadinlar giristikleri darbe basarili olmayinca "iste o esaret altindaydi ben onu ozgurlugune kavusturdum" diyecek kadar karaktersiz olabilirler.
O yuzden
Lutfen kizlariniza hormonlarini dizginlemeyi ve karakter edinmeyi ogretin.
Kısa ve öz aynen katılıyorum.Sanırım romantik bir şekilde anlatınca bu iğrenç olayın masum olabileceği düşünülmüş.Her zaman söylediğim gibi herkes yaşattığını yaşasın bir gün.Evli bir adam ve ona yazılan aşk sözleri, iğrenç sadece.
Aynı şeyi düşündümValla ben bu sözlerin birini bile evli olduğum halde eşime söylemedim ama bazı yerlerini değiştirip akşam eşime ilanı aşk edeyim adama haksızlık ediyorum gibi hissettim..
20 güncük tanıdığın adama yazdıkların çok hayret verici.20 günde görüştük 3 kez falan ben ilk görüşte de aşkın olacağına inanıyoru
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?