Cemil Meriç diyor ki "Seni kafamdan koparıp atamadım. Kafamdan ve gönlümden. Bazen bir utanç gibi içimdesin. Bazen bir zafer gibi. Ama hatıran hep buruk, hep yaralayıcı. Ağrı desem değil, sızı desem değil. Daha köklü, daha köksüz."
Ben de böyle hissediyorum işte. Unuttuğumu sanmıştım epey zamandır. Birden ağlamaya başladım dün niye bilmiyorum. Galiba yarım kaldığımızdan, medenice bitirdiğimizden böyle. Keşke sana kinlenmeme neden olacak bir sebep verseydin bana. Ne bileyim ilgisiz davransaydın ters bir laf etmiş olsaydın aramızda büyük bir tartışma yaşansaydı da bu mecburi ayrılık kararı daha katlanılabilir olsaydı.
Biliyorum ki artık dönemeyiz birbirimize. Ben verdiğim karardan dönemem sen de bana saygı duyduğundan ısrar etmezsin. Yakında mesleğe kabul edileceksin. Kim bilir ilk görev yerin neresi olacak. İnşallah çok soğuk bir yer olmaz. Akdenizli bünyen zorlanır. Tebrik edemeyeceğim seni ama madem ki burayı okuman imkansız da olsa farz ediyoruz, başarılar dilerim hayatında.
Hayatında biri var mı bilmiyorum, bilmek de istemem zaten. Gönlüne girmek zor, kimseye kolay açılmazsın farkındayım. Bana karşı duvarlarını yıkabileceğini hissetmiştim ama gönlünde hiçbir zaman biricik olamam çünkü ölüm insanı kutsallaştırır. Her zaman onu özleyecek belki söylemesen de beni onunla kıyaslayacaksın. Hiçbiri olmasa bile telefonunda hâlâ sakladığın fotoğraf ve mesajlar varken ben devam edemezdim. Bunu anlayabilirim saygı duyabilirim ama içimde bir yeri çok incitiyor işte. Bir arkadaşım "kader onları ayırmasa sen olmayacaktın" dedi. Haklı. Onu ne kadar sevdiğini biliyorum. Beni o kadar seveceğine inanmıyorum. Bu yüzden de terk ettim seni.
"İçimde sana karşı bir zaaf oluşmaya başladı, hayattan öyle umutsuzdum ki nefes oldun bana. Şu yazdıklarını okurken yüzümde oluşan tebessümü görsen dalga geçerdin benimle" demiştin. Bitirelim dediğimde de hiç değilse arkadaş kalalım yoksa çok üzüleceğim şu an ve bunu kaldıramayabilirim demiştin. Biz sevgili de arkadaş da olamayız. Olsak olsak iki meslektaş oluruz ötesi yok olmaz da.
Beni yara bandı olarak görüyorsun ve farkında bile değilsin. Kalbindeki o boşluğu kapatan uyumlu bir parçayım, kaybettiğine benzeyen bir kopyayım. Bu iş devam etse evliliğe kadar gider bunu ikimiz de biliyoruz ama benim duygularım ne olacak. Beni ben olduğum için sev istiyorum, bir başkasının hatırasının yerini tuttuğum için değil. Hayatında, kalbinde tek olmak istiyorum hayatta bile olmayan bir genç kadınla yarışmak onu kıskanmak değil.
Bunu kendime yakıştırmıyorum ben. Bir başkasının yarım kalan aşkını hayallerini yaşamak istemiyorum. Anıları silmeni onu unutmanı da isteyemem ki yapamazsın zaten. Bu yüzden tek kalman daha doğru. Benim büyümem senin de iyileşmen gerek. Kararımdan pişman değilim olması gereken buydu. Tabii ki acı çekiyorum hem de çok. Bir ihtimalimiz olmasını çok dilerdim çünkü birbirini bu kadar iyi anlayan ve değer veren insanların karşılaşması kolay değil ama onun hayali var aramızda. Böyle bir hayat da aşk da olmaz. Mutlu ol mutlu olayım.
Bir de lütfen aklımdan da kalbimden de çık artık olur mu? Bana "o kadar zarif, nahif ilgili bir insansın ki" demiştin. Ben kırılgan ve hassas bir kızım. Böyle şeylere aptal gibi üzülüyorum ağlıyorum işte. Bırak da kendi yoluma bakayım seni unutayım. Git hayatımdan ve aklımdan..