Evlilik aşkı öldürüyor mu?

Dönemezsiniz,cicim ayı bitti,çocuk da oldu. Erkeklerin 0/90 böyle olur. Kod 'ları böyle ne yazıkki. Ama dışarıda etrafa enerji yayarlar. Sabır,sabır hiç kimsenin dört, dörtlük evliliği yok.
 
Konunuz o kadar benimkine benziyor ki okurken kendime de size de üzüldüm. Benim daha iki yılım tam dolmadı bile. bizde aile apartmanında oturan ve yemek vs bir olan bir çiftiz. Cidden nişanlıyken saatlerce konuştuğum adamın ağzı bazen bıçak açmıyor. Özellikle küs olduğumuzda o kadar sorguluyorum ki bizi acaba doğru insanlar mıyız diye. Evet bende çok seviyorum o da çok seviyor beni aramız iyiyken çok iyiyiz ama kötüyken ben mi abartıyorum bilmiyorum çok farklı insanlara dönüyoruz. O sürekli arkadaşlarıyla olup onlarla vakit geçirmek istiyor. Kız kardeşleri varken sadece onlarla vakit geçirip gezip tozalım eşimle ayrı bişey yapayım yok. Kız kardeşi gelince onunla her şeyini paylaşıyor hatta tartışınca bile her şeyi ona anlatıyor o kadar diyim. Üzgün olduğum zamanlarda napmalyım bende bazen bilmiyorum tek yapabildiğim ailemin yanına gidip 1 hafta kalmak ondan bir nebze de olsa uzaklaşmak düşüncesi oluyor tâbi bunu da ne kadar süre yapabilirim bilmiyorum. Daha yeni yeni hamileyim bazen hassas dönemlerimi abartıyorum gibi algılıyor. Ya yazarken bile o kadar dolu hissediyorum ki kendimi çok tuhaf geliyor. Sanırım evlilik gerçekten aşkı öldürüyor. Eşlerimiz bir çok şeyin farkına varmadıkları için özür dilerim sizin konunuz altına da bu kadar kendimle ilgili yazdım ama okurken sizi çok iyi anladım bian içimi dökmek istedim sanırım..
 
Çok doğru ve çok güzel bir yorum
 
Son düzenleme:
Amacım saklanmak değil ki.telefonum kirıldı.eski hesabı açamadım
 
Çok teşekkür ederim değerli yorumunuz için. Gerçekten de dediğiniz gibi hayat yorgunluğu ve eski özgür günleri yaşayamamanın verdiği öfkeyle birbirimize patlıyoruz sanırım.

Buradan herkese teşekkür etmiş olayım. Çok güzel cevaplar geldi. İlk defa konu açıyorum gerçekten daha farklı yönden bakmaya başladım eşimle konuştuk. O da aynı şekilde benim düşündüğüm gibi ilişkimizin nasıl bu hale geldiğini sorguluyormuş. Hayatımızı kolaylaştıralım daha fazla vakit geçirelim dedik bundan sonra. bakalım tatlıya bağlandı konu şimdilik
 
Bence evlilik aşkı öldürmüyor. Siz yanlış eş seçimi yapmışsınız. Aşık olduğunuz kişiyle aşktan gözünüz kör evlenmişsiniz. Bu insanla bir ömür anlaşabilir miyim sorusunu gözardı ettiğinizi düşünüyorum. Ortak ilgi alanlarınızın olmaması evlilik için çok ciddi bir sorun. Bu sevgiliysen tolere edilebilir ama evliyken olmaz. Eşim beni evde bıraktı arkadaşlarıyla gitti olayında ise size katılmıyorum. Ne yapsın adam çocuğu gibi sürekli sizi mi beklesin? Hayatınızı ev kayınvalide ev işi çerçevesinde yaşamanız sizin tercih ettiğiniz bir durum. Bunun sorumlusu olarak eşinizi görmeyin bence. 26 yaş aslında evlilik için erken bile sayılabilir bocalamanız ilk zamanlar için normal. Karı koca birbirinize tahammülünüz kalmamış şu an evlilik terapisi denemenizi öneririm size
 
Daha yeni evliyken bile sürekli dışarı çıkması ve sizi yalnız bırakması da bi tuhaf. Kimsenin ilişkisini bi başkasıyla kıyaslamak doğru değil tabiki ama biz eşimle evleneli 1 sene oldu. 2 sene beraberliğin sonunda evlendik, 2 sene iş yerlerimiz birbirinden çok uzak olmasına ve iş saatlerimiz ters olmasına rağmen her gün görüştük. Şimdi aynı evin içinde 1 yıl geçti hala birbirimize doyamıyoruz. Bir kaç arkadaşımında öyle. Diğer 1-2 arkadaşımında eşleri ya çok geç gelir eve ya sürekli kendi annesine götürür kendileri dışarı çıkar. Yani demek istediğim eğer doğru kişiyle evliysen evlilik aşkı öldürmez, alevlendirir.
 
Sadece sıZın düzeltmeye calısmanızla olmaz karsı tarafında çabası gerekıyor
 
Nisanliyken bir sürü yasayip nişanı attım hala acaba iyi olur muydu perileri yokluyo arada ama bunu okuyunca nisanliligi böyle güzel geçenler bile sorun yaşıyorken mutlu olmam mümkün değilmiş bir kez daha görmüş oldum. Şu tartışirken ben haksizim ben kötüyümler çoktan başlamıştı bizde. Umarım siz de biran önce eski nesenizi sevginizi yeniden kazanırsınız.
 
eşini ailesine, annesine ezdiren, eşine değer vermeyen, ailesini eşinden üstün gören, anne baba olmadan büyük kararlar alamayan, bakımsiz, ilgisiz, anlayışsız, bir küçük hediye almayı akıl etmeyen ya da önemsemeyen, çocuk gibi davranan, olgun olmayan, idare etmeyi bilmeyen, kadın sinirlenince kuması gibi bidı bidi yarışına giren, yani kısaca olmamış erkekler aşkı da, evliliği de, kadını da ölduruyor, pardon, surunduruyor!
 
Malesef erkeklerin çoğu bu şekilde sanırım evlenip aynı evin içine girince her şey onlara göre şekil alsın istiyorlar haksız oldukları konularda bile tavırları ile haklı konuma geçme çabaları var. Bu kez kadın aman tatsızlık uzamasin diye alttan alıp adım atan taraf oluyor.. ailelere çok yakın oturmayi da sağlıklı bulmuyorum çünkü çok etkiliyorlar hele ki erkek anneci bir erkekse eş ikinci planda kaliyor. Aşk biter mi bilemiyorum ama sevgi ve saygının bitmemesi için çaba göstermelisiniz ve bu tek taraflı olmayacak bir şey. Ve naparsan yap insanları memnun etmek o kadar zor ki o yüzden önce kendni sonra bebeğini sonra eşini düşün. Önceliği kendinden başkasına verince her zaman zararlı çıkmış olursun. Erkeklere bı kere yelkenleri indirince bu senin görevin gibi görüyorlar üzgünüm ama çoğu bu konuda aşırı bencil..
 
Canım hayatta her şey nasıl kısmet. Bazı şeyleri yaşamamız gerekiyorsa önüne hiç bir şey gecemiyor ve gerçekleşiyor. Evlenip pişman olmaktansa en başından üzülüp sonra yoluna devam edebilmek en sağlıklı olanı. Ama evlenince de oluyor o ben kötüyüm zaten ben hep haksizim zaten çıkışları sadece olayların üzerine ekstra şeyler ekleniyor ve alınan sorumluluklar insanı bı yerden sonra yoruyor. Aynı evin içinde her kavgada hadi küstüm gidiyorum bitti diyemiyosun denilen evliliklerden de pek hayır gelmiyor aynı evin içinde mutsuz insanlar olarak yaşıyorlar.. her zaman hayırlısını işte umarım bundan sonrasi güzel olur senin için
 
Evet evlenince de olur illa ki ama toplam birlikteligimiz 4 buçuk ay sürdü ve bu süre zarfında bunları ve daha fazlasını duymak doğru yolda olmadığıma inandırdı beni. Senin dört ayda duyduğun lafları 28 senede duymadım ben dedi annem nişanı attığım zaman. İnşallah dediğiniz gibi herşey çok daha güzel olur
 
Ben bekarım ve sizin yaşantınızı da bilmiyorum o yüzden gördüğüm bildiğim kadarıyla teorik olarak yorum yapıcam. Şimdi biz Türk milleti olarak saygısızlığı samimiyet zanneden bir milletiz zaten. Sadece aşk ilişkilerinde değil arkadaşlık, akrabalık vs. ilişkilerinde de böyle. Konu aşk olduğu için gönül ilişkilerinden yola çıkayım: sevgiliyken dudağının kenarına salça bulaşsa utanan insanlar aynı evin içine girdikten sonra birbirinin yanında zort zort ossuruyor şapır şupur yemek yiyor burnunu karıştırıyor vs. (Uzun süreli sevgililiklerde de bu böyle anladığım kadarıyla). Lanlı lunlu konuşmalar, popoya kasa demeler, neler neler. Elaleme gösterdikleri nezaketi birbirlerine göstermiyorlar. Eee bu aşk nasıl sevgiye dönüşecek? Ben çiftlerin seksi bile bir süre sonra ihtiyaçtan dolayı yaptıklarını düşünüyorum. Büyük konuşmayayım ama karşımda zort zort ossuran öküz gibi geğiren kişiye cinsel arzu duyacağımı zannetmiyorm. Dediğim gibi ben bekarım ve teorik olarak fikrimi belirttim. Kusurum olduysa affolla…
 
Ay bu yazdiklarindan sonra emin ol çok doğru bir karar vermişsin senelerin heba olabilirdi devam etseydin. En başından böyleyse evlenince nasıl olsa artık evlendik diyip daha kötü şeyler yasatabilirdi. Bazen bizi üzen şeyler aslında hayrimiza oluyor. Seni bekleyen daha güzel şeyler var demek ki
 
Çok teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için. İnşallah ben de inanıyorum çok daha güzel biri çıkacak ki karşıma bununla imtihan etti beni Rabbim
 
Çok teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için. İnşallah ben de inanıyorum çok daha güzel biri çıkacak ki karşıma bununla imtihan etti beni Rabbim
Kesinlikle öyle ilerde bunu daha iyi anlayacaksin. En önemlisi senelerini vermekten kurtuldun böyle düşün çünkü geçen zamanı geri alamiyorsun telafisi olmayacaktı
 
Bir arkadaş daha yazmış erkeklerle bizim beyin yapımız bile farklı. Biz değişime gelişime daha çabuk adapte olan insanlarız. Ama erkeklere yazılım güncellemesi gelmiyor anacım
 
Bence öldürmüyor. Tam tersi gereken emegi iki taraf da veriyorsa hisler daha da kuvvetleniyor. Sahsen esimi evlendigim günden daha cok seviyorum bugün. Ama dedigim gibi iki tarafin hayat kosturmaca icinde birbirini kaybetmemesi gerek. Is hayati yogunsa ve cocuk varsa daha zor oluyor tabi
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…