• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evliligim

Hayir arkadasim biraz da rahat biriydi. Kesinlikme ondan oldugunu dusunuyirum. Dediginiz gibi olsa hissetmezmiydim? Kizin hic de oyle bi durumu yoktu. Evlendikten sonra bikere mesajlastik kisacik konu hakkinda. Gordu.. ben sana gozu vardi diyorum sen hala konusuyosun dedi. Ben oyle bisey gormedim dedim. Agzimdan kacirdim resmen. Kopurdu.. dun diyo ki seninki evlenmis.. ortak arkadasimiz coook. Oradan gormus. Normal zaten gormesi herkes paylasmisti. Cagirdimi seni diyo. Cevap vermedim. Ama cok uzuldum. Belki sacma gelicek sizlere ama inanin icim cok buruldu
Vallahi be bu tarz durumlarda hep kişi kendinden bilir işi derim. Acaba kendisinin gözü olmasın???
 
Adam iftiraci resmen. Bu hepsinden de kotu. Simdi ayrilsaniz sizin arkanizdan da kimbilir ne iftiralar atar.
Duzelir mi? Hayir. Kesinlikle duzelmez. Evliligi devam ettirmeli miyim dersen, bu adamla hayir. Srni sindirmeye calisiyor. Senin isteklerinin bir onemi yok. Seni kendi istedigi hale sokmaya calisiyor. Sen yapmalta direnince de hakaret ve el kaldirma olayi var. Sen kendin gibi olamayip baskasinin istedigi gibi davranirsan buna yasamak mi denir, kolelik mi?
Seven sevdigini oldugu gibi kabul eder, degistirmez. Bence silene herseyi anlatmalidin ve bu adsmla yurumez. Uzatmanin bence bir anlami yok.
 
Niye kısıtlıyor diye üzülüyorsun ki
Evlenmeden önce pantolonu yasaklamış paşa paşa kabul etmişsin
Şimdi de yine uysal uysal örtünürsün 10 yaşındaki çocuğu sübyan mektebine verirsin olur biter
Arada şiddet bolca hakaret yuvarlanır gidersiniz

Bazı şeyler bağıra bağıra geliyor görmüyorsunuz ya bir yandan hak ediyorsunuz
 
Eşekten düşenin halini, eşekten düşene sor demişler ya, burada mutlaka senin yaşadıklarını yaşayan, yaşamasa da hayat tecrübesi ile yön gösterebilecek aklı selim insanlar var. O yüzden negatif yorumlara takılma, sen yinede sor dertleş.

*Evlenmeden önce seni o şekilde tanıyıp, kısıtlamaya çalışan erkek egolarını tatmin ediyordur, seni üzmek adına kurallar koyan adam gerçekten sevmiyordur ve bencildir. Seni pantolonsuzluğa alıştıracak adam, kendisi pantolon giyen bir eşi kabul edip etmeyeceğine karar verip ona göre davranmalıydı.

*Arkadaşlarını seçecek akla ve mantığa sahip olduğunu düşünecek kadar senin kişiliğine güvenmeli, seni güdülecek biri gibi değil gerektiğinde fikir alabileceği bir hayat arkadaşı olarak görmeli.

*Lafını kabul ettiremediği, senin karşı çıktığın konularda kaba kuvvetle yada bağırarak seni sindirmeye çalışması tamamen güçsüzlüğün göstergesi. Çünkü yarım aklıyla senin aklını yenemiyor. Böyle birinin seni yönetmesine izin verme.

*Arkadaşınla görüşmen konusunda sana geçerli bir sebep sunamayıp, kıza iftira atması çok çok çirkin. Arkadaşının böyle bir niyeti olsaydı sen kesinlikle farkederdin ki, biz kadınlar bu tarz konuları fark etmekte erkeklere nazaran çok daha yetenekliyiz.

*Evet evliliğimizde yaşanan her şeyi ailemize anlatmak, o sorumluluğu alamadığımızı gösterir ama bu sürekli olan ve evliliğin yapısını bozan şeyler için geçerli değil. Bir gün ipleri kopardığında "hayırdır mutluydunuz, tekrar deneyin" tepkilerini görmene sebep olacak. Ama bilirlerse "kızımız sabretti, çabaladı ama olmadı" demeleri sana daha çok destek olmalarına sebep olur.

*Kapanmak bir erkeğin güdülerini tatmin için yapılacak bir şey değil. Sen istiyorsan, okuyup araştırıp kendini inandırıp yinede istiyorsan yapılabilecek bir şey. Sırf eşim istiyor diye kapanırsan pişman olursun, çünkü aklın hep önceki halinde kalacak. Seni kapalı tanımadı zaten, madem bu kadar rahatsız kendi dünya görüşüne uygun bir eş seçmeliydi o zaman.

Senin hatan aslında eşinden daha büyük. İnsan ne ederse kendine eder derler ya çok doğru. Adam zaten önceden göstermiş kendini, sen üstünü örtmüşsün. Neden o istemiyor diye arkadaşınla görüşmüyorsun, düğününe gitmiyorsun, o el kaldırdığında sende ortalığı ayağa kaldırmıyorsun. Sen sindikçe artarak devam edecek, çünkü kabul eden boyun eğen olacaksın. Kendi hayatın hakkında bile söz hakkın kalmayacak. Ne demek doğmamış çocuğu yatılı hafızlık kursuna göndermek. Buna tek başına karar veremez ki. Bu bile senin söz hakkın olmayacak demek değil mi? Senin dünya görüşün çocuğununun hafız olmasımı, yoksa okuyup mesleğini eline almış, ayakları yere sağlam basan, istiyorsa da inancına göre yaşayabilen biri olması mı? Hadi kendi hayatına yapılan müdaheleleri kabul ettin, boyun eğdin yaşayıp gittin, peki ya çocuğunun hayatı? Onun mutsuzluğu?
Sen kendini 5/10 sene sonra nerede, nasıl görmek istiyorsan öyle davran, onu yap. Dünya yıkılmaz korkma, 5 sene önce hayatında bile olmayan, adını bile bilmediğin bir adam için kalan belki 50 seneni çöpe atma. Kalk yoluna bak. Eğer susar oturursan da kendinden başka kimseyi suçlama. Neyi istiyorsan onu yaşarsın.
Ya boyle uzun uzun yazmaniza ayri, beni anlamaniza ayri duygulandim. Cok da mutlu oldum cok. Allah razi olsunnnn. Evet keske cikip deseler ki ben de bubu yasadim ama boyle yapinca iyi hissettim gibi gibi.. cunku bu yasadiklarimi tek basina yasiyorjm kimseden akil alamiyorum. Dedigim gibi arkadasim yok.. aileme nasil anlatiyim. Bir kere sacima yapisti desem bilmiyirum tepkileri ne olur? Nelerle ugrasmak zorunda kalirim? Hic bilmiyrium.
Evet evlenmeden once kendini belli etti ama dedigim gibi ozamanki kisitlamalari auan olsa yine rahatsiz olmazdim.
Zamanla eklendi uzerine kisitlamalar..
Artti.
Dimi? Dediginiz gibi arkadas durumunu ben hissetmezmiydim? Yani yok dusunuyirm hic oyle bisey yoktu. Diyirum ya ben gorusmeyi komple kesebiliyim diye oyle dedi diye dusunuyorum. Oyle koydu ki dugununu izlemek, gidememek, onca seyimi paylastigim insan.. hicc ihtimal vermiyorum. Onun sevgiliyle bile 4lu oturmuslugumuz oldu zamaninfa dusunun.
Evet cocuk konusunda da herrrseyi dusunuyorum iste, simdiden soz hakkim yok. Istemiyirum desigimde bile inceden sesi yukseliyor vs. Bu din konularinda da bisey dedigimde artik kendimi gunaha giriyor gibi hissediyorum. Tamam iyi, hos. Ama bizim yasantimiz bu degil ki.

Bu kivamda biriydi zqten ama cogu seye bisey diyemeyerek ben bu hale getirdim. Simdi bisey desem de islemiyor. Coook buyuk kavgalar cikiyor orraya..
 
Kendini sorgula bir ömrü böyle tüketebilir misin? Cevabın hayırsa yol yakınken dön. Sonra burada çocuğum için katlanmaya çalışıyorum, çok bunaldım diye konu açarsın.
Bunu sordugumda cevabim hayir. Ama ben neden bisey yapamiyorum bilmiyorummmm. Elim kolum bagli gibi. Bi turlu yapamiyorjm
 
Çocuğu yatılı hafızlık okuluna verecek adam ciddi anlamda muhafazakardır. Yani elhamdülillah müslümanım ama bunu yapmam mesela. Belli etmiştir kendini mutlaka ama aşkın gözü kördür

Sevgililik doneminin bir bolumunden sonra komple degisti. Afalladim belki o ara idrak edemeidm. Cunku hep boyle olan biri degildi. Gun gectikce degisti artti din yonundeki dusunceler. Evet muslumanim bende ama tam aksi dusununce kendimi tovbe yarabbim gunahkar gibi.hissediyorum. utandiriyir resmen beni. Diyemiyirum ki, ben bu sekilde dusunmuyorum siyemiyirum. Yani ben oyle biri degilim ki. Elimde degil. Belki ovunecek bisey degil ama surekli namaz kildin mi diyip duruyor kavga etmemek icin evet dyorum. Icimden gelmiyor:((((((((( ben kapali degilim. Kapaliyi gectim surekli onun gibi se duaunmuyorum napiyim. Bana surekli diyor Allah kelimesi agzinda olsun hep diyor. Kotu bisey istemiyor.. ama olay hep benim kapanmamam gibi davraniyor. Ben kapaninca hakaretelri ya da siniri geccek mi? Yooo. Ama anlamiyor.
 
E
Niye kısıtlıyor diye üzülüyorsun ki
Evlenmeden önce pantolonu yasaklamış paşa paşa kabul etmişsin
Şimdi de yine uysal uysal örtünürsün 10 yaşındaki çocuğu sübyan mektebine verirsin olur biter
Arada şiddet bolca hakaret yuvarlanır gidersiniz

Bazı şeyler bağıra bağıra geliyor görmüyorsunuz ya bir yandan hak ediyorsunuz
Hayir, panyltolonu evlendikten sonra yasakladi
 
Sevgililik doneminin bir bolumunden sonra komple degisti. Afalladim belki o ara idrak edemeidm. Cunku hep boyle olan biri degildi. Gun gectikce degisti artti din yonundeki dusunceler. Evet muslumanim bende ama tam aksi dusununce kendimi tovbe yarabbim gunahkar gibi.hissediyorum. utandiriyir resmen beni. Diyemiyirum ki, ben bu sekilde dusunmuyorum siyemiyirum. Yani ben oyle biri degilim ki. Elimde degil. Belki ovunecek bisey degil ama surekli namaz kildin mi diyip duruyor kavga etmemek icin evet dyorum. Icimden gelmiyor:((((((((( ben kapali degilim. Kapaliyi gectim surekli onun gibi se duaunmuyorum napiyim. Bana surekli diyor Allah kelimesi agzinda olsun hep diyor. Kotu bisey istemiyor.. ama olay hep benim kapanmamam gibi davraniyor. Ben kapaninca hakaretelri ya da siniri geccek mi? Yooo. Ama anlamiyor.
Sen beni Mekkede mi buldun, hesabını ben vereceğim sana ne deyip resti çekeceksin. Açıkçası böyle yapamayacak karaktersen seni sadece eşin değil heryerde herkes ezer zaten
 
Bende böyle bir ruh hastası ile evliydim.Şuanda boşanma aşamasındayım bir kere el kaldırdığında ortalığı ayağa kaldırmalıydın mesela bne öyle yptım en azından ailemin bana kusur bulmasını gerektirecek bişey olmadığını gördüm benım ailemde eski kafalıdır ona rağmen boşanacaksın diye öne süren benım babamdı.Yeni evliyim hergün evden cıkmadan önce kıyafet kavgaası oluyordu.Benım ne tarz giyindiğimi nasıl ysadığımı evlenmeden önce gördü sesi çıkarmadı evlendikten sonra terbiyesizce beni değiştirebileceğini zannetmiş ama ben değişmemeişim...Bu tür erkeklerin yetişme süreçlerinde bozukluk var bide aileleri muhafazakarız diye geçinirler...Hayatta bi amaçları olmayan müsvetteler olan bizim hayatımıza oluyor :KK43: Yani sözün özü cesaretin varsa daha fazla bu adam denen varlık için kendini tüketme ...Benım dayanamayacak olduğum nokta kalbim :KK43: Keşke böyle bir adamı sevmeseydim diyorum ...
Kesinlikle. O detaya girmedim bile. Ailesi... kavga anlarinda icimden babasina cook soyleniyorum. Rahmetli.. ama hep bi hir gur sevgisiszlik siddet icinde buyumesine sebwp olmus. O yuzden iyi bir insan amaa.. diyirum. Amasi bana isliyor iste. Oyle gorsugunden kolayca eli kalkiyor cookk kolay. Kolayca ailem hakkindave bana benimle kavga ederken hakaret edebiliyor. Kolayca surekli karsinda kocan var senle ben bir degiliz saygi duy diyebiliyor
 
Eşin bence ruh hastası. Arkadaşının onda gözü varmış. Emin ol altın tepside sunsan arkadaşın yine kabul etmez. Çok ayıp böyle bir iftira atması. İftira diyorum çünkü arkadaşının gözü olsa sen de farkederdin. Çocuğu yatılı vermek konusuna girmiyorum hiç haberleri izlemiyorsunuz sanırım.
Ya kesinlikle dimi... 2 sene sevgililik suresi oldu nisanlilikla beraber
Hic de oncesinde bole bisi yoktu. Kizin sevgilisiyle de otururduk disarfa 4 lu olarak. Asla hissetmedim boyle hissetmedim.
 
İşe girmek isteseniz eşiniz izin verir mi? İzin verir mi diyorum çünkü onun izni olmadan birşey yapamayacağınız ortada.

İşe girerseniz biraz daha kendinize güveniniz artar, bir cesaret gelir belki ayrılmak için.

Yoksa böyle arkadaşsız kimseyle birşey paylaşmadan, evinizde öğrenilmiş çaresizlik yaşayarak yaşayıp gideceksiniz, eşinizin izin verdiği kadarıyla.
 
Hayir cocugum yok. En basindan beri acaba duzelir mi? Duzelirsek dusunurum diyerek korunuyordum. Ama artk bunca seyden sonra hic emin degilim.. daha simdiden cocugu yatili okula vermeyi falan dusunuyro ortada cocuk yok. Hafiz olsun dieyymis. Ben de bi kere dedim ki ben guvenemem kimseye oyle yatili okula vermem deeim. Onu o zaman goruruz gjbiwinden bisey dedi. Bu konusmalar beni cook korkutuyor
Ee kaçıp gitmek için ne bekliyorsun?
 
Bunu sordugumda cevabim hayir. Ama ben neden bisey yapamiyorum bilmiyorummmm. Elim kolum bagli gibi. Bi turlu yapamiyorjm
Elini kolunu bağlayan ne? Çocuk da yok. Yoksa kendine işkence etmekten zevk mi alıyorsun anlamadım ki. Hadi kocan sana bu eziyetleri reva görüyor. Sen nasıl kendine reva görüyorsun? Hiç mi sevmiyorsun kendini? Kendinden vazgeçecek kadar mı sindirdi seni bu adam? Kendinden vazgeçip bu adamdan nasıl vazgeçemiyorsun? Hayatını karartmak için neden bu kadar isteklisin? Ya da hayatını kurtarmak için neden bu kadar isteksizsin? Bunların mantıklı cevapları var mı sende?
 
Kendimi gectim.. Elhamdülillah Müslümanım, ama çocuğumu yatılı okula vermek adamin gözünü oyarım. Benim çocuğumun yeri benim yanim. Baslatmasinlar. Adam önce kendine bir ceki düzen versin
 
Bazıları itiraf etmeseler de dramdan beslenir, özgüven zaten zamanla iyice sıfırlanır.
Sürekli korku içinde kendi ve çocuklarının hayatını heba edip göçüp giderler bu dünyadan.
 
Benim de evliliğimde hala neyi bekliyorum ki boşanmak için diye sorguladığım ne anlar oldu.... Ama neler çektiğimi bir ben bilirdim, dışarıya anlatmadığım için en yakın çevrem dışında kimse anlamazdı. En yakınlarımsa yüzümden halimden tavrımdan anlarlardı neyim olduğunu. Defalarca arkadaşlarım, mutsuzsan çekmek zorunda değilsin derlerdi de ben bir türlü o konuşmayı yapacak cesareti bulamazdım kendimde. Hani sanki kendimi anlatamayacakmışım gibi gelirdi hep. Biiiir sürü şey vardı beni mutsuz eden ama söze dökünce bu boşanmak için sebep mi acaba diye düşündürürdü, sanki boşanmak için illa dayak yemem veya aldatılmam gerekiyormuş gibi. En son kendi elleriyle insan içinde rezillik çıkardı da boşanma davası açabildim yoksa daha çooook katlanırdım. Şimdi düşününce ne cahillik etmişsin kızım, niye bu kadar beklemişsin sen böyle birisi miydin diyorum kendi kendime ama o an o psikoloji daha farklı. Yaşamayan bilmez. Bazı başlıklara benim de ''sen de yani şımarık mısın'' ya da ''sen de kendin istemişsin resmen'' yazasım geliyor ama sonra düşünüyorum, e ben de çok şeyi alttan aldım?

Kimse bilmez başkası neler yaşıyor. Hepimiz burda nihayetinde yazı dili ile bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz anlamamak/anlaşılamamak çok normal. Önemli olan gerçekten seni anlayanlar. Anlayamayanlar konuşacaktır.
 
Benim de evliliğimde hala neyi bekliyorum ki boşanmak için diye sorguladığım ne anlar oldu.... Ama neler çektiğimi bir ben bilirdim, dışarıya anlatmadığım için en yakın çevrem dışında kimse anlamazdı. En yakınlarımsa yüzümden halimden tavrımdan anlarlardı neyim olduğunu. Defalarca arkadaşlarım, mutsuzsan çekmek zorunda değilsin derlerdi de ben bir türlü o konuşmayı yapacak cesareti bulamazdım kendimde. Hani sanki kendimi anlatamayacakmışım gibi gelirdi hep. Biiiir sürü şey vardı beni mutsuz eden ama söze dökünce bu boşanmak için sebep mi acaba diye düşündürürdü, sanki boşanmak için illa dayak yemem veya aldatılmam gerekiyormuş gibi. En son kendi elleriyle insan içinde rezillik çıkardı da boşanma davası açabildim yoksa daha çooook katlanırdım. Şimdi düşününce ne cahillik etmişsin kızım, niye bu kadar beklemişsin sen böyle birisi miydin diyorum kendi kendime ama o an o psikoloji daha farklı. Yaşamayan bilmez. Bazı başlıklara benim de ''sen de yani şımarık mısın'' ya da ''sen de kendin istemişsin resmen'' yazasım geliyor ama sonra düşünüyorum, e ben de çok şeyi alttan aldım?

Kimse bilmez başkası neler yaşıyor. Hepimiz burda nihayetinde yazı dili ile bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz anlamamak/anlaşılamamak çok normal. Önemli olan gerçekten seni anlayanlar. Anlayamayanlar konuşacaktır.
Aynisini ben de yasadim siddet gördüm onu bile alttan aldim affet demese bile affettim, bosanma karari almak cok zor. Ne cektigimi bir ben bilirim bir de Allah. Ama simdi bosandigima asla pisman degilim, resmen üstümden bir yük kalkti nefes almaya basladim, daha saglikliyim. Cünkü kötü bir evlilik insanin sagligini bozuyor. Kalp ritmi bozuklugu ve bas dönmeleri baslamisti stresten. Canimdan daha mi önemli? Sorunlu insanlari tedavi etmek icin gelmedik bu dünyaya. Gercekten imkaniniz varsa bitirin.
 
Eşekten düşenin halini, eşekten düşene sor demişler ya, burada mutlaka senin yaşadıklarını yaşayan, yaşamasa da hayat tecrübesi ile yön gösterebilecek aklı selim insanlar var. O yüzden negatif yorumlara takılma, sen yinede sor dertleş.

*Evlenmeden önce seni o şekilde tanıyıp, kısıtlamaya çalışan erkek egolarını tatmin ediyordur, seni üzmek adına kurallar koyan adam gerçekten sevmiyordur ve bencildir. Seni pantolonsuzluğa alıştıracak adam, kendisi pantolon giyen bir eşi kabul edip etmeyeceğine karar verip ona göre davranmalıydı.

*Arkadaşlarını seçecek akla ve mantığa sahip olduğunu düşünecek kadar senin kişiliğine güvenmeli, seni güdülecek biri gibi değil gerektiğinde fikir alabileceği bir hayat arkadaşı olarak görmeli.

*Lafını kabul ettiremediği, senin karşı çıktığın konularda kaba kuvvetle yada bağırarak seni sindirmeye çalışması tamamen güçsüzlüğün göstergesi. Çünkü yarım aklıyla senin aklını yenemiyor. Böyle birinin seni yönetmesine izin verme.

*Arkadaşınla görüşmen konusunda sana geçerli bir sebep sunamayıp, kıza iftira atması çok çok çirkin. Arkadaşının böyle bir niyeti olsaydı sen kesinlikle farkederdin ki, biz kadınlar bu tarz konuları fark etmekte erkeklere nazaran çok daha yetenekliyiz.

*Evet evliliğimizde yaşanan her şeyi ailemize anlatmak, o sorumluluğu alamadığımızı gösterir ama bu sürekli olan ve evliliğin yapısını bozan şeyler için geçerli değil. Bir gün ipleri kopardığında "hayırdır mutluydunuz, tekrar deneyin" tepkilerini görmene sebep olacak. Ama bilirlerse "kızımız sabretti, çabaladı ama olmadı" demeleri sana daha çok destek olmalarına sebep olur.

*Kapanmak bir erkeğin güdülerini tatmin için yapılacak bir şey değil. Sen istiyorsan, okuyup araştırıp kendini inandırıp yinede istiyorsan yapılabilecek bir şey. Sırf eşim istiyor diye kapanırsan pişman olursun, çünkü aklın hep önceki halinde kalacak. Seni kapalı tanımadı zaten, madem bu kadar rahatsız kendi dünya görüşüne uygun bir eş seçmeliydi o zaman.

Senin hatan aslında eşinden daha büyük. İnsan ne ederse kendine eder derler ya çok doğru. Adam zaten önceden göstermiş kendini, sen üstünü örtmüşsün. Neden o istemiyor diye arkadaşınla görüşmüyorsun, düğününe gitmiyorsun, o el kaldırdığında sende ortalığı ayağa kaldırmıyorsun. Sen sindikçe artarak devam edecek, çünkü kabul eden boyun eğen olacaksın. Kendi hayatın hakkında bile söz hakkın kalmayacak. Ne demek doğmamış çocuğu yatılı hafızlık kursuna göndermek. Buna tek başına karar veremez ki. Bu bile senin söz hakkın olmayacak demek değil mi? Senin dünya görüşün çocuğununun hafız olmasımı, yoksa okuyup mesleğini eline almış, ayakları yere sağlam basan, istiyorsa da inancına göre yaşayabilen biri olması mı? Hadi kendi hayatına yapılan müdaheleleri kabul ettin, boyun eğdin yaşayıp gittin, peki ya çocuğunun hayatı? Onun mutsuzluğu?
Sen kendini 5/10 sene sonra nerede, nasıl görmek istiyorsan öyle davran, onu yap. Dünya yıkılmaz korkma, 5 sene önce hayatında bile olmayan, adını bile bilmediğin bir adam için kalan belki 50 seneni çöpe atma. Kalk yoluna bak. Eğer susar oturursan da kendinden başka kimseyi suçlama. Neyi istiyorsan onu yaşarsın.
:KK9::KK9::KK9::KK9::KK9:
 
Aynisini ben de yasadim siddet gördüm onu bile alttan aldim affet demese bile affettim, bosanma karari almak cok zor. Ne cektigimi bir ben bilirim bir de Allah. Ama simdi bosandigima asla pisman degilim, resmen üstümden bir yük kalkti nefes almaya basladim, daha saglikliyim. Cünkü kötü bir evlilik insanin sagligini bozuyor. Kalp ritmi bozuklugu ve bas dönmeleri baslamisti stresten. Canimdan daha mi önemli? Sorunlu insanlari tedavi etmek icin gelmedik bu dünyaya. Gercekten imkaniniz varsa bitirin.

Kesinlikle. Depresyona girmiştim tek istediğim uzanıp uyumaktı. Boşandım(yani süreç devam ediyor da 1 senedir ayrıyım), cildim güzelleşti, saçlarım dökülmüyor. Neşem yerine geldi. Eski bene kavuştum ! :)

Çok zor bir süreç. Ama devam eden toksik evlilikten daha zor olamaz asla! Sakinliğinizi korursanız, karşı tarafın size fiziksel anlamda zarar vermemesi için elinizden gelen her şeyi yaparsanız süreci daha kolay atlatabilirsiniz. En fazla 2 sene sürsün boşanma, sonrası tertemiz, sonrası pırıl pırıl...
 
Back