bayanlar dertleşmeye ihtiyacım var teselli yada fikir almaya( hiç kimseyle paylaşamıyorum arkadaşlarıma dostlarıma anlatamıyorum kol kırılır yen içinde kalır mantığıyla yetiştiğim için. ama içime ata ata kendi başıma çözmeye çalışarakta sinir hastası olucam psikolojim çok kötü durumda.10 aylık evliyim ben, benim ilk eşimin ikinci evlilliği.severek evlendik , eşim anlattı bana daha ilk tanışmamızda daha önce bir evlilik yaptığını ve sadece 13 gün sürdüğünü, balayında ayrılmışlar.olsun dedim kabul ettim ben, hem sevmiştim hem konuşmaları tavırları aklıma yatmıştı hemde dedimki sütten ağzı yanmış yoğurdu üfleyerek yer bana dört elle sarılır.onunla da severek evlenmiş ama olmamış yürümemiş.ama maalesef nişanlandıktan sonra ben bunu ciddi anlamda sorun etmeye başladım, kıskançlık krizlerine girdim, evlendim ve bu krizler artarak devam etti.yoksa hala onumu seviyo onumu düşünüyo doyamadan ayrılmış aklı fikri ondamı paranoyalara girdim kavgalar çıkardım onada kendimede hayatı zehir ettim hazmedemedim bir türlü.tabii eşimde sütten çıkmış ak kaşık değildi bu arada, o da aşırı sinirli agresif ve inatçı bir kişilik.mesleği polis ve mesleğinin kazandırdığı bir özellik olsa gerek ki psikolojik savaşla insanı cinnet noktasına getirmeyi çok iyi biliyor.ve kendisi aşırı derecede hatta hastalıklı bir şekilde balık avı tutkunu, evini beni 2.plana atacak kadar.bugüne kadar çok kavga ettik defalarca büyük krizler yaşadık ve her defasın da ayrılıp tekrar barıştık.eşimin bir huyuda maalesef çenesine hakim değil.yaptığımız bütün kavgaları her ne sebepten olursa olsun, gidip aileme ailesine arkadaşlarına anlattı, evliliğimize 3. kişileri karıştırma dememe rağmen hep aksini yaptı, dört duvar arasında yaşanan sırdır demedi hiç.ailesiyle aramı açtı, kendisinin benim ailemle arası açıldı.3. kişilerin karışması sorunları dahada büyüttü hep, o şunu demiş bu bunu demiş arada bir sürü yanlış anlaşılmalar bizi dahada çıkmazlara soktu.20 gün önce tatile gittik ve ordada çok ciddi kavga ettik, bu kavgamızın nedenide onun balık tutkusuydu.otelde 2 gün beni tek başıma bırakarak kavga gürüldü balığa gitti, bütün bir balayımızda balıkla geçmişti zaten.neyse bu kavgada bende sinirlerime hakim olamayıp çok büyük haddimi aşan laflar ettim.dedim ki "sen beni bırakıp bırakıp gidiyosun o kadar mutsuzum o kadar büyük hayal kırıklığı içindeyim ki her türlü yanlışa düşebilecek potansiyeldeyim ama sana değil babama olan saygımdan yanlış yapmam mayam götürmez" bu laf ipleri kopardı, kendiside gayet iyi biliyor benden bir yanlış olmayacağını ona güvenerek bırakıp gitti ama bu sözü hazmedemedi.tatilden büyük kavgayla döndük, aileler karıştı işin içine. ailesi bu sözü duydu, babası diyomuş bugün böyle söyleyen kadın 2 gün sonrada aldatır ondan sana eş olmaz, benim babam diyo bugün otelde bırakıp giden adam yarın neler yapmaz ondan sana koca olmaz, bu sözü söyleyen ben ve bunu çevreye ailelere duyuran eşim altında eziliyoruz.onunda büyük hataları var beni bu sözü söyleyecek psikolojiye sokacak kadar yaptı, oteldeki bırakıp gitmesi son damlasıydı bardağı taşıran. eşim beni birgün olsun zerre kadar kıskanmadı, hiç sahiplenildiğimi hissetmedim, ama kendi söylediğine görede kıskanıyormuşta belli etmemiş ama keşke azıcık etseydi, hep kendimi saldım çayıra mevlam kayıra gibi hissetim acaba dedim beni hiç bişeye benzetemiyomu seni kim napsınmı diyo.kızlar yanlışmı düşünüyorum tamam kıskançlık iyi bişey değildir ama her kadın azıcıkta olsa kocası tarafından kıskanılmak sahiplenilmek ister kimse aksini söylemesin her kadının ve hatta erkeğin doğasında vardır bu, seven kıskanır mantık bu değilmidir.yani bende bu birikmiş öfkeyle ve üstüne 2 gün otelde tek başıma kalmamla belki kıskandırmak isteyerek bu talihsiz lafları ettim.15 gündür ayrıydık ve dün bir araya geldik konuşmak için.bi sonuca varamadık, bugün tekrar görüştük ve yine çok ciddi kavga ettik. sen şöyle yaptın sen böyle yaptın.ve eşim beni işyerine bırakıp sinirden ağlayarak gitti, dedi ki bana bu son görüşmemiz bir daha mahkemede görüşücez, ne sesimi duyacaksın ne yüzümü göreceksin o güne kadar.çok çıkmaz bir yola girdim napıcamı bilmiyorum.ben ayrılmak istemiyorum, ama ne benim ailem onu nede onun ailesi beni istemiyor.ve bizde birbirimizin ailelerini istemiyoruz.napıcaz böyle bilmiyorum.eşim benden o söz için özürler dilememi yalvarıp yakarmamı istedi doğrusunu söylemek gerekirse bende bunu yapmadım, çünkü beni o noktaya getiren kendisi oldu, patlama noktasıydı o, şimdi sebeplere değil sonuca bakıyor.aslına bakarsanız biz evlendiğimizden beri hiç anlaşamadık, hiç bir ortak noktada buluşamadık birbirimizi yedik, ve ben şu an sinirlerine hakim olamaz durumdayım, ciddi anlamda zarar gördü psikolojim. ama eşimide seviyorum( ayrılırsak daha kötü olucamıda biliyorum napıcam ben, aradım telefonumu açmadı açmayacağını söylemişti zaten.ve aslında bizim bu durumumuza gelmemizde ailelerinde payı var, herkes kendi çocuğunu korudu objektif olmadan, dur çocuğum sen burda haksızsın demedi ve bizde kendi aklımızı kullanamadık.onun ailesi benim yanımda onu korudu bana yüklendi, benim ailem beni korudu ona yüklendi.ve şu an çok hazin bir noktadayız, çözülürmü bu kördüğüm(((