- 27 Mayıs 2018
- 248
- 160
- 34
Aynen katılıyorum sanaEn tehlikeli ve yanlış evlilik yolu biliyor musunuz? Minnet duyarak evlenme. Çünkü minnet duygusuyla sevgiyi karıştırıyor insan.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Aynen katılıyorum sanaEn tehlikeli ve yanlış evlilik yolu biliyor musunuz? Minnet duyarak evlenme. Çünkü minnet duygusuyla sevgiyi karıştırıyor insan.
Eşiniz size küfürler etmiş, sizi ağlatmış, düğün sürecinde tüm maharetini (!) göstermiş, siz takı mı hesap ediyorsunuz? Kalın birkaç burma bilezik taksalardı eşinizi tüm bunlara rağmen sevebilecek miydiniz?
Bazen yanlış tercihler yapıyoruz kaderimiz mi kendi irademiz doğrultusunda bilinmez ama böyle biriyle hayat zor geçer.benim eski eşde buna benzer biriydi allah yardım etsin sana.
Yorumunuza katılıyorum. Bile bile lades demişsiniz.Taniyamadim diye birsey olabilir mi yahu? 3 senede tanimayacaginizi dusunmuyorum ben acikcasi. Yalniz kalmamak için ona tutunmussunuz, o da faydalanmak için size tutunmuş bu sekilde bile bile devam etmişsiniz.
Hadi diyelim 3 sene tanimadiniz dugune bir gun kala edilen kufurleri de normal gorecek kadar saf olmaz insan. Siz herseyi göre göre, aman evleneyim de... Kafasiyla evlenmişsiniz.
Hayır sindirmeyi asla düşünmüyorum. Hayatımı bu iki yüzlü,ailemi ve beni en önemli günde üzen ve yıpratan adama harcamak istemiyorum. Kendinden tiksiniyorum.Ailenizi niye koşturdunuz bu adam için
Yazik dģilmi okadar emek çaba
Oyuncakmi bu işler
Evlenmeden önceki şyler evlenmeye uygun mu diye goze alinarak düşünülür
Evlendikten sora pişman olmak için değil kusura bakmayin.
Şimdi gözlemleyin gidermi gitmezmi
Herşye rağmen evlendiyseniz sindirmeyi unutmayi göze almşsiniz demektir.
Ayrıca ailemi ben kosturmadim, babam adamcağız baktı bu damat bi is halledemeyecek o eşlik etti kosturdu ama yıprandı sinirlendi haliyle ama nikahsız evlenemezdim düğün gününün sabahında nikah gerçekleşti. Hata benim, ben bazı şeyleri göremeyip bu adama acıyıp affettim, gurbetteki yüzünü görüp adam sandım meğer tarla faresiymis kendi çöplüğünde. Herşeyi laf çıktı ailesi de aynı. Lütfen yorum yazarken düşünüp yazın incinebiliyorum, her insan hata yapıyor, siz gurbette hiç yalnız yaşadınız mı? Yaşasaydınız anlardınız..Hayır sindirmeyi asla düşünmüyorum. Hayatımı bu iki yüzlü,ailemi ve beni en önemli günde üzen ve yıpratan adama harcamak istemiyorum. Kendinden tiksiniyorum.
Çok teşekkür ederim yorumunuz için. Ben de böyle düşünüyorum. En yakın fırsatta ayrılmak istiyorumHerseyi geçmişte bırakın ve net bir karar vererek geleceginiz için doğru adımlar atın. Hepimiz hatalar yapıyoruz üç günlük dünya bundan sonra mutlu ol. Boşanmak kurtuluş gibi size...
Ayrılmanız dogru olanHerkese merhaba,
Ben başımdan geçenleri anlatmak ve burada paylaşmak istedim. Hem aynı durumda olan insanlara ışık olmak hem de sizden gelen önerileri duymak için. Şimdiden teşekkür ederim hepinize.
Ben yurtdisinda yaşayan, eğitimli (doktora), kültürlü, iyi bir mesleğe sahip olan kendine yetebilen bir Türk kadınıyım. 15 yıldır yurtdisinda yaşıyorum. 3 sene önce duygusal bir çöküş ve yalnızlık psikolojisi yaşadığım bir dönemde burada eşimle tanıştım. Eşim lise mezunu, o da 20 senedir burada ve kendisi ticaret ile uğraşıyor. O dönemde herseyimle ilgilendi, yanımda oldu, yalnızlığımı paylaşıp bana el ayak oldu ve hayatıma girip kendini sevdirmisti. 3 senedir bir kavga bir barış ilişkimiz devam etti, her seferinde öfkesini kontrol edemeyip kalbimi kırdı sonrasında yalvar yakar özür kendini affettirdi. Gurbetteki psikoloji çok farklı oluyor, affettim acıdım. Eşim en ufak şeylere sinirlenebilen, bağırıp çağıran, ağzından çıkanı kontrol edemeyen, panik atak hastası bir insan (şuan psikolojik hasta olduğundan şüpheleniyorum) . Ben onu merhametli, dürüst, beni canından çok seven, güvenilir bir insan olarak tanıyıp sevmiştim, ta ki düğün için memlekete gidene kadar.
Düğün için memlekete gittik. Şehre vardık beni annemlere bıraktı ve sonrasında eşim tanıdığım insan olmaktan çıktı. Düğün öncesi ne aradı sordu ne yapılacak ne edilecek plan ne, nereye götüreyim seni neleri halledelim, hicbirsey sormadı, resmen beni yalnız bıraktı heryere babamla gittim, yaşlı babacım kosturdu eşim olacak adam öğlenin 1ine kadar kendi evlerinde uyurken. Adam nikah için ne gerekiyor diye bile bakmamış, liste olduğu halde. Kimliğini yurtdisinda bırakmış getirmemiş, bunlarla da benim babam uğraştı kendisine hadi oğlum şuraya gidecez bunu yapicaz diye kosturdu kendi ailesi değil. Ailesi ne nikah ne imam nikahı hiç birsey için çaba sarfetmedi. Herşeyi başkasının üzerinden telefon açarak halletmeye çalıştı asalak gibi ve tabi ki hiç birsey halledip sonuclandiramadilar. Bu eşim olacak adam düğüne son bir gün kala beni aldı düğün mekanı provasi için, arabada ona herşey için benim ve ailemin kosturdugunu bunun adil olmadığını herşeyi çift dikiş yaptığını kan bile vermeye zamanında gitmediğini söylediğimde bana bağırmaya hatta hakaret etmeye başladı. "Ben senin şoförün muyum lan, dün boktun bugün korktun, sen bana fırça atamazsın, manyak kadın, aileme ve bana laf edersen a..na korum".. Beni düğünden bir gün önce bu şekilde ağlattı hakaretlerle. O an vazgeçtim kesinlikle evlenmek istemiyorum dedim kendi kendime, o an onun ölümünü diledim tanrımdan yalan yok, ama herşey için çok geçti. Misafirlerimiz uzaktan geliyordu ve herşey hazırdı. Akşamında özür diledi ben sessiz kaldım sustum şu düğün bir geçsin dedim. Düğün oldu bitti. Gecesinde ayaklarıma kapanıp özür diledi ne için siz tahmin edersiniz, acaba gerçekten pişman mı yoksa başka birsey için mi... Ben bilemedim. Çok safım.
Ne ailesi ne kendi yine hicbirsey için kosturmadi. Ailesi ne beni ne benim ailemi yemeğe çıkardı, ne davet etti ne de benim ailemi ziyarete geldi. Düğünde onlar tarafından takılan altın ve para içler acisiydi. Kayinbabam hicbirsey takmazken kayinvalidem düşük ayar komik ince bir set taktı benim ailem düşünüp gerekeni onların oğluna takmisken. Bunun cabası oğulları düğün sonrası altınların yarısını bozdurup, arabaya harcadı ve bize yol harçlığı yaptı. Altınların çoğu benim ailem tarafından takıldı. Kendileri bir bilezik bile takmadı, sadece incecik komik bir set.
Nikahim babamın kosturmasi ve yardımıyla memur odasında oldu, güvenlik görevlileri şahidimiz oldu. Düşünün damadın ailesi yine yanımızda yoktu, ne görümcem ne kayinvalidem kuaföre bile gelmedi saçma bahanelerle. Herşeyde ailem yanımdaydı ailem kosturdu. Tüm bu süreçte ailem de ben de stres olduk üzüldük çok yıprandık ve şok yaşadık. Ben ailemi böyle insanlarla yüz göz ettiğim için okadar üzgün ve pişmanım ki. Şuan eşimi bir gram sevmiyorum, ailesinden de zerre hoşlanmıyorum. Ailecek kültürsüz cahil vasıfsız parasız fakat kendini 180 derece farklı gösteren tipler. Düğünden önce nişanda böyle değil normal gozukmuslerdi.
Kısaca en güzel günüm olacakken en kötü günlerimden biri oldu düğünüm. Sahte gülümsememle geçirdim koca düğünü.
Şuan evime döndüm. Evlendigim için çok pişmanım. Tek isteğim yoluma nasıl devam edeceğime karar vermek.
Eşim dönünce değişti bana kul köle oldu eskisi gibi ama neye yarar bir gram sevgi yok içimde nefret ediyorum kendisinden, ve zerre güvenmiyorum ona artık herşeyi laf herşeyi yalan geliyor, bana muhtaç burda oyuzden böyle diye düşünüyorum. Ailemi ve beni üzüp yiprattigi için kendinden ve ailesinden tiksiniyorum. Çözemiyorum, iki karakterini de gördüm artık. Ailesinin yanında esip gürleyen hakaretler edip bana it muamelesi yapan, benim aileme ilgisiz alakasız soğuk kalan insan müsveddesi. Buraya gelince kul köle ama yüz verince esip gurlemeye hazır ne olduğu belirsiz bir adam.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemi üzdüğüm için kendimi affedemiyorum. Okadar temiz saf güzel duygularla beni beklerken o gün için heyecanlı iken hepsi çok ama çok yoruldu üzüldü ve yıprandı, annemin gözyaşları gözümün önünden gitmiyor. Ben yanlış kişiyi seçtim, tanıyamadım benim hatam ve ailemi üzdüm istemeden yıprattım. Bazı şeyleri göremedim öncesinde. Bir insanı ailesinin içinde, kendi çöplüğünde tanımak lazımmış bilemedim... Evlenmeden önce bir tartışma sonrası kayinbabam söyle demişti "benim essek oğlum seni kaybeder de bosanirsaniz ben düğün parasını ondan çatır çatır geri almayı bilirim", ozaman şok olmustum, bir baba nasıl böyle bir laf eder dedim. Halbuki ozaman anlamalıydım..
Ayrılmanız dogru olan
Cocuk yapmayın mümkünse.
Bukadar agır olmasa da aynılarını yasadım hemen hemen.
Sadece benim esim hakaret vs etmedi
Etse zaten 1 dk durmam
Hem suclu hem güclü olmasın bi zahmet
Ama ne düğünümde ne dogumunda ailesi kılını kıpırdatmadı.
Hep benimkiler kostu
Ne gerek var ailelerimizi böyle insanlarla muhattap edelim.
Evlilige de hevesi kalmıyor böyle.
Gİtsin kendi cöplüğünden bulsun kız.
İnsan biyerden sonra elin enayisi ben miyim diyor?
Benim esimle sorunum yok .Kesinlikle aynı şeyi düşünüyorum. Size de Allah kolaylık versin bir de çocuğunuz var. Siz nasıl bir yol izlemeyi planlıyorsunuz? Ben de ailemi bu tip insanlarla muhatap ettiğim için çok ama çok pişmanım.
Ayrıca ailemi ben kosturmadim, babam adamcağız baktı bu damat bi is halledemeyecek o eşlik etti kosturdu ama yıprandı sinirlendi haliyle ama nikahsız evlenemezdim düğün gününün sabahında nikah gerçekleşti. Hata benim, ben bazı şeyleri göremeyip bu adama acıyıp affettim, gurbetteki yüzünü görüp adam sandım meğer tarla faresiymis kendi çöplüğünde. Herşeyi laf çıktı ailesi de aynı. Lütfen yorum yazarken düşünüp yazın incinebiliyorum, her insan hata yapıyor, siz gurbette hiç yalnız yaşadınız mı? Yaşasaydınız anlardınız..