- 30 Kasım 2019
- 11.895
- 37.798
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Bende çok pişmanım evlendiğim içinHerkese merhaba,
Ben başımdan geçenleri anlatmak ve burada paylaşmak istedim. Hem aynı durumda olan insanlara ışık olmak hem de sizden gelen önerileri duymak için. Şimdiden teşekkür ederim hepinize.
Ben yurtdisinda yaşayan, eğitimli (doktora), kültürlü, iyi bir mesleğe sahip olan kendine yetebilen bir Türk kadınıyım. 15 yıldır yurtdisinda yaşıyorum. 3 sene önce duygusal bir çöküş ve yalnızlık psikolojisi yaşadığım bir dönemde burada eşimle tanıştım. Eşim lise mezunu, o da 20 senedir burada ve kendisi ticaret ile uğraşıyor. O dönemde herseyimle ilgilendi, yanımda oldu, yalnızlığımı paylaşıp bana el ayak oldu ve hayatıma girip kendini sevdirmisti. 3 senedir bir kavga bir barış ilişkimiz devam etti, her seferinde öfkesini kontrol edemeyip kalbimi kırdı sonrasında yalvar yakar özür kendini affettirdi. Gurbetteki psikoloji çok farklı oluyor, affettim acıdım. Eşim en ufak şeylere sinirlenebilen, bağırıp çağıran, ağzından çıkanı kontrol edemeyen, panik atak hastası bir insan (şuan psikolojik hasta olduğundan şüpheleniyorum) . Ben onu merhametli, dürüst, beni canından çok seven, güvenilir bir insan olarak tanıyıp sevmiştim, ta ki düğün için memlekete gidene kadar.
Düğün için memlekete gittik. Şehre vardık beni annemlere bıraktı ve sonrasında eşim tanıdığım insan olmaktan çıktı. Düğün öncesi ne aradı sordu ne yapılacak ne edilecek plan ne, nereye götüreyim seni neleri halledelim, hicbirsey sormadı, resmen beni yalnız bıraktı heryere babamla gittim, yaşlı babacım kosturdu eşim olacak adam öğlenin 1ine kadar kendi evlerinde uyurken. Adam nikah için ne gerekiyor diye bile bakmamış, liste olduğu halde. Kimliğini yurtdisinda bırakmış getirmemiş, bunlarla da benim babam uğraştı kendisine hadi oğlum şuraya gidecez bunu yapicaz diye kosturdu kendi ailesi değil. Ailesi ne nikah ne imam nikahı hiç birsey için çaba sarfetmedi. Herşeyi başkasının üzerinden telefon açarak halletmeye çalıştı asalak gibi ve tabi ki hiç birsey halledip sonuclandiramadilar. Bu eşim olacak adam düğüne son bir gün kala beni aldı düğün mekanı provasi için, arabada ona herşey için benim ve ailemin kosturdugunu bunun adil olmadığını herşeyi çift dikiş yaptığını kan bile vermeye zamanında gitmediğini söylediğimde bana bağırmaya hatta hakaret etmeye başladı. "Ben senin şoförün muyum lan, dün boktun bugün korktun, sen bana fırça atamazsın, manyak kadın, aileme ve bana laf edersen a..na korum".. Beni düğünden bir gün önce bu şekilde ağlattı hakaretlerle. O an vazgeçtim kesinlikle evlenmek istemiyorum dedim kendi kendime, o an onun ölümünü diledim tanrımdan yalan yok, ama herşey için çok geçti. Misafirlerimiz uzaktan geliyordu ve herşey hazırdı. Akşamında özür diledi ben sessiz kaldım sustum şu düğün bir geçsin dedim. Düğün oldu bitti. Gecesinde ayaklarıma kapanıp özür diledi ne için siz tahmin edersiniz, acaba gerçekten pişman mı yoksa başka birsey için mi... Ben bilemedim. Çok safım.
Ne ailesi ne kendi yine hicbirsey için kosturmadi. Ailesi ne beni ne benim ailemi yemeğe çıkardı, ne davet etti ne de benim ailemi ziyarete geldi. Düğünde onlar tarafından takılan altın ve para içler acisiydi. Kayinbabam hicbirsey takmazken kayinvalidem düşük ayar komik ince bir set taktı benim ailem düşünüp gerekeni onların oğluna takmisken. Bunun cabası oğulları düğün sonrası altınların yarısını bozdurup, arabaya harcadı ve bize yol harçlığı yaptı. Altınların çoğu benim ailem tarafından takıldı.
Nikahim babamın kosturmasi ve yardımıyla memur odasında oldu, güvenlik görevlileri şahidimiz oldu. Düşünün damadın ailesi yine yanımızda yoktu, ne görümcem ne kayinvalidem kuaföre bile gelmedi saçma bahanelerle. Herşeyde ailem yanımdaydı ailem kosturdu. Tüm bu süreçte ailem de ben de stres olduk üzüldük çok yıprandık ve şok yaşadık. Ben ailemi böyle insanlarla yüz göz ettiğim için okadar üzgün ve pişmanım ki. Şuan eşimi bir gram sevmiyorum, ailesinden de zerre hoşlanmıyorum. Ailecek kültürsüz cahil vasıfsız parasız fakat kendini 180 derece farklı gösteren tipler. Düğünden önce nişanda böyle değil normal gozukmuslerdi.
Kısaca en güzel günüm olacakken en kötü günlerimden biri oldu düğünüm. Sahte gülümsememle geçirdim koca düğünü.
Şuan evime döndüm. Evlendigim için çok pişmanım. Tek isteğim yoluma nasıl devam edeceğime karar vermek.
Eşim dönünce değişti bana kul köle oldu eskisi gibi ama neye yarar bir gram sevgi yok içimde nefret ediyorum kendisinden, ve zerre güvenmiyorum ona artık herşeyi laf herşeyi yalan geliyor, bana muhtaç burda oyuzden böyle diye düşünüyorum. Ailemi ve beni üzüp yiprattigi için kendinden ve ailesinden tiksiniyorum. Çözemiyorum, iki karakterini de gördüm artık. Ailesinin yanında esip gürleyen hakaretler edip bana it muamelesi yapan, benim aileme ilgisiz alakasız soğuk kalan insan müsveddesi. Buraya gelince kul köle ama yüz verince esip gurlemeye hazır ne olduğu belirsiz bir adam.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemi üzdüğüm için kendimi affedemiyorum. Okadar temiz saf güzel duygularla beni beklerken o gün için heyecanlı iken hepsi çok ama çok yoruldu üzüldü ve yıprandı, annemin gözyaşları gözümün önünden gitmiyor. Ben yanlış kişiyi seçtim, tanıyamadım benim hatam ve ailemi üzdüm istemeden yıprattım. Bazı şeyleri göremedim öncesinde. Bir insanı ailesinin içinde, kendi çöplüğünde tanımak lazımmış bilemedim... Evlenmeden önce bir tartışma sonrası kayinbabam söyle demişti "benim essek oğlum seni kaybeder de bosanirsaniz ben düğün parasını ondan çatır çatır geri almayı bilirim", ozaman şok olmustum, bir baba nasıl böyle bir laf eder dedim. Halbuki ozaman anlamalıydım..
Bazen insan bile bike lades diyor işte oysa adam bangır bangır bağırmış ben sana bir kaç beden küçük gelirim diye.Herkese merhaba,
Ben başımdan geçenleri anlatmak ve burada paylaşmak istedim. Hem aynı durumda olan insanlara ışık olmak hem de sizden gelen önerileri duymak için. Şimdiden teşekkür ederim hepinize.
Ben yurtdisinda yaşayan, eğitimli (doktora), kültürlü, iyi bir mesleğe sahip olan kendine yetebilen bir Türk kadınıyım. 15 yıldır yurtdisinda yaşıyorum. 3 sene önce duygusal bir çöküş ve yalnızlık psikolojisi yaşadığım bir dönemde burada eşimle tanıştım. Eşim lise mezunu, o da 20 senedir burada ve kendisi ticaret ile uğraşıyor. O dönemde herseyimle ilgilendi, yanımda oldu, yalnızlığımı paylaşıp bana el ayak oldu ve hayatıma girip kendini sevdirmisti. 3 senedir bir kavga bir barış ilişkimiz devam etti, her seferinde öfkesini kontrol edemeyip kalbimi kırdı sonrasında yalvar yakar özür kendini affettirdi. Gurbetteki psikoloji çok farklı oluyor, affettim acıdım. Eşim en ufak şeylere sinirlenebilen, bağırıp çağıran, ağzından çıkanı kontrol edemeyen, panik atak hastası bir insan (şuan psikolojik hasta olduğundan şüpheleniyorum) . Ben onu merhametli, dürüst, beni canından çok seven, güvenilir bir insan olarak tanıyıp sevmiştim, ta ki düğün için memlekete gidene kadar.
Düğün için memlekete gittik. Şehre vardık beni annemlere bıraktı ve sonrasında eşim tanıdığım insan olmaktan çıktı. Düğün öncesi ne aradı sordu ne yapılacak ne edilecek plan ne, nereye götüreyim seni neleri halledelim, hicbirsey sormadı, resmen beni yalnız bıraktı heryere babamla gittim, yaşlı babacım kosturdu eşim olacak adam öğlenin 1ine kadar kendi evlerinde uyurken. Adam nikah için ne gerekiyor diye bile bakmamış, liste olduğu halde. Kimliğini yurtdisinda bırakmış getirmemiş, bunlarla da benim babam uğraştı kendisine hadi oğlum şuraya gidecez bunu yapicaz diye kosturdu kendi ailesi değil. Ailesi ne nikah ne imam nikahı hiç birsey için çaba sarfetmedi. Herşeyi başkasının üzerinden telefon açarak halletmeye çalıştı asalak gibi ve tabi ki hiç birsey halledip sonuclandiramadilar. Bu eşim olacak adam düğüne son bir gün kala beni aldı düğün mekanı provasi için, arabada ona herşey için benim ve ailemin kosturdugunu bunun adil olmadığını herşeyi çift dikiş yaptığını kan bile vermeye zamanında gitmediğini söylediğimde bana bağırmaya hatta hakaret etmeye başladı. "Ben senin şoförün muyum lan, dün boktun bugün korktun, sen bana fırça atamazsın, manyak kadın, aileme ve bana laf edersen a..na korum".. Beni düğünden bir gün önce bu şekilde ağlattı hakaretlerle. O an vazgeçtim kesinlikle evlenmek istemiyorum dedim kendi kendime, o an onun ölümünü diledim tanrımdan yalan yok, ama herşey için çok geçti. Misafirlerimiz uzaktan geliyordu ve herşey hazırdı. Akşamında özür diledi ben sessiz kaldım sustum şu düğün bir geçsin dedim. Düğün oldu bitti. Gecesinde ayaklarıma kapanıp özür diledi ne için siz tahmin edersiniz, acaba gerçekten pişman mı yoksa başka birsey için mi... Ben bilemedim. Çok safım.
Ne ailesi ne kendi yine hicbirsey için kosturmadi. Ailesi ne beni ne benim ailemi yemeğe çıkardı, ne davet etti ne de benim ailemi ziyarete geldi. Düğünde onlar tarafından takılan altın ve para içler acisiydi. Kayinbabam hicbirsey takmazken kayinvalidem düşük ayar komik ince bir set taktı benim ailem düşünüp gerekeni onların oğluna takmisken. Bunun cabası oğulları düğün sonrası altınların yarısını bozdurup, arabaya harcadı ve bize yol harçlığı yaptı. Altınların çoğu benim ailem tarafından takıldı.
Nikahim babamın kosturmasi ve yardımıyla memur odasında oldu, güvenlik görevlileri şahidimiz oldu. Düşünün damadın ailesi yine yanımızda yoktu, ne görümcem ne kayinvalidem kuaföre bile gelmedi saçma bahanelerle. Herşeyde ailem yanımdaydı ailem kosturdu. Tüm bu süreçte ailem de ben de stres olduk üzüldük çok yıprandık ve şok yaşadık. Ben ailemi böyle insanlarla yüz göz ettiğim için okadar üzgün ve pişmanım ki. Şuan eşimi bir gram sevmiyorum, ailesinden de zerre hoşlanmıyorum. Ailecek kültürsüz cahil vasıfsız parasız fakat kendini 180 derece farklı gösteren tipler. Düğünden önce nişanda böyle değil normal gozukmuslerdi.
Kısaca en güzel günüm olacakken en kötü günlerimden biri oldu düğünüm. Sahte gülümsememle geçirdim koca düğünü.
Şuan evime döndüm. Evlendigim için çok pişmanım. Tek isteğim yoluma nasıl devam edeceğime karar vermek.
Eşim dönünce değişti bana kul köle oldu eskisi gibi ama neye yarar bir gram sevgi yok içimde nefret ediyorum kendisinden, ve zerre güvenmiyorum ona artık herşeyi laf herşeyi yalan geliyor, bana muhtaç burda oyuzden böyle diye düşünüyorum. Ailemi ve beni üzüp yiprattigi için kendinden ve ailesinden tiksiniyorum. Çözemiyorum, iki karakterini de gördüm artık. Ailesinin yanında esip gürleyen hakaretler edip bana it muamelesi yapan, benim aileme ilgisiz alakasız soğuk kalan insan müsveddesi. Buraya gelince kul köle ama yüz verince esip gurlemeye hazır ne olduğu belirsiz bir adam.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemi üzdüğüm için kendimi affedemiyorum. Okadar temiz saf güzel duygularla beni beklerken o gün için heyecanlı iken hepsi çok ama çok yoruldu üzüldü ve yıprandı, annemin gözyaşları gözümün önünden gitmiyor. Ben yanlış kişiyi seçtim, tanıyamadım benim hatam ve ailemi üzdüm istemeden yıprattım. Bazı şeyleri göremedim öncesinde. Bir insanı ailesinin içinde, kendi çöplüğünde tanımak lazımmış bilemedim... Evlenmeden önce bir tartışma sonrası kayinbabam söyle demişti "benim essek oğlum seni kaybeder de bosanirsaniz ben düğün parasını ondan çatır çatır geri almayı bilirim", ozaman şok olmustum, bir baba nasıl böyle bir laf eder dedim. Halbuki ozaman anlamalıydım..
Bence cidden boşan, Çocuk yapmadan kurtulursan çok daha iyi bir evlilik yaparsın, hele yurtdışındaHerkese merhaba,
Ben başımdan geçenleri anlatmak ve burada paylaşmak istedim. Hem aynı durumda olan insanlara ışık olmak hem de sizden gelen önerileri duymak için. Şimdiden teşekkür ederim hepinize.
Ben yurtdisinda yaşayan, eğitimli (doktora), kültürlü, iyi bir mesleğe sahip olan kendine yetebilen bir Türk kadınıyım. 15 yıldır yurtdisinda yaşıyorum. 3 sene önce duygusal bir çöküş ve yalnızlık psikolojisi yaşadığım bir dönemde burada eşimle tanıştım. Eşim lise mezunu, o da 20 senedir burada ve kendisi ticaret ile uğraşıyor. O dönemde herseyimle ilgilendi, yanımda oldu, yalnızlığımı paylaşıp bana el ayak oldu ve hayatıma girip kendini sevdirmisti. 3 senedir bir kavga bir barış ilişkimiz devam etti, her seferinde öfkesini kontrol edemeyip kalbimi kırdı sonrasında yalvar yakar özür kendini affettirdi. Gurbetteki psikoloji çok farklı oluyor, affettim acıdım. Eşim en ufak şeylere sinirlenebilen, bağırıp çağıran, ağzından çıkanı kontrol edemeyen, panik atak hastası bir insan (şuan psikolojik hasta olduğundan şüpheleniyorum) . Ben onu merhametli, dürüst, beni canından çok seven, güvenilir bir insan olarak tanıyıp sevmiştim, ta ki düğün için memlekete gidene kadar.
Düğün için memlekete gittik. Şehre vardık beni annemlere bıraktı ve sonrasında eşim tanıdığım insan olmaktan çıktı. Düğün öncesi ne aradı sordu ne yapılacak ne edilecek plan ne, nereye götüreyim seni neleri halledelim, hicbirsey sormadı, resmen beni yalnız bıraktı heryere babamla gittim, yaşlı babacım kosturdu eşim olacak adam öğlenin 1ine kadar kendi evlerinde uyurken. Adam nikah için ne gerekiyor diye bile bakmamış, liste olduğu halde. Kimliğini yurtdisinda bırakmış getirmemiş, bunlarla da benim babam uğraştı kendisine hadi oğlum şuraya gidecez bunu yapicaz diye kosturdu kendi ailesi değil. Ailesi ne nikah ne imam nikahı hiç birsey için çaba sarfetmedi. Herşeyi başkasının üzerinden telefon açarak halletmeye çalıştı asalak gibi ve tabi ki hiç birsey halledip sonuclandiramadilar. Bu eşim olacak adam düğüne son bir gün kala beni aldı düğün mekanı provasi için, arabada ona herşey için benim ve ailemin kosturdugunu bunun adil olmadığını herşeyi çift dikiş yaptığını kan bile vermeye zamanında gitmediğini söylediğimde bana bağırmaya hatta hakaret etmeye başladı. "Ben senin şoförün muyum lan, dün boktun bugün korktun, sen bana fırça atamazsın, manyak kadın, aileme ve bana laf edersen a..na korum".. Beni düğünden bir gün önce bu şekilde ağlattı hakaretlerle. O an vazgeçtim kesinlikle evlenmek istemiyorum dedim kendi kendime, o an onun ölümünü diledim tanrımdan yalan yok, ama herşey için çok geçti. Misafirlerimiz uzaktan geliyordu ve herşey hazırdı. Akşamında özür diledi ben sessiz kaldım sustum şu düğün bir geçsin dedim. Düğün oldu bitti. Gecesinde ayaklarıma kapanıp özür diledi ne için siz tahmin edersiniz, acaba gerçekten pişman mı yoksa başka birsey için mi... Ben bilemedim. Çok safım.
Ne ailesi ne kendi yine hicbirsey için kosturmadi. Ailesi ne beni ne benim ailemi yemeğe çıkardı, ne davet etti ne de benim ailemi ziyarete geldi. Düğünde onlar tarafından takılan altın ve para içler acisiydi. Kayinbabam hicbirsey takmazken kayinvalidem düşük ayar komik ince bir set taktı benim ailem düşünüp gerekeni onların oğluna takmisken. Bunun cabası oğulları düğün sonrası altınların yarısını bozdurup, arabaya harcadı ve bize yol harçlığı yaptı. Altınların çoğu benim ailem tarafından takıldı.
Nikahim babamın kosturmasi ve yardımıyla memur odasında oldu, güvenlik görevlileri şahidimiz oldu. Düşünün damadın ailesi yine yanımızda yoktu, ne görümcem ne kayinvalidem kuaföre bile gelmedi saçma bahanelerle. Herşeyde ailem yanımdaydı ailem kosturdu. Tüm bu süreçte ailem de ben de stres olduk üzüldük çok yıprandık ve şok yaşadık. Ben ailemi böyle insanlarla yüz göz ettiğim için okadar üzgün ve pişmanım ki. Şuan eşimi bir gram sevmiyorum, ailesinden de zerre hoşlanmıyorum. Ailecek kültürsüz cahil vasıfsız parasız fakat kendini 180 derece farklı gösteren tipler. Düğünden önce nişanda böyle değil normal gozukmuslerdi.
Kısaca en güzel günüm olacakken en kötü günlerimden biri oldu düğünüm. Sahte gülümsememle geçirdim koca düğünü.
Şuan evime döndüm. Evlendigim için çok pişmanım. Tek isteğim yoluma nasıl devam edeceğime karar vermek.
Eşim dönünce değişti bana kul köle oldu eskisi gibi ama neye yarar bir gram sevgi yok içimde nefret ediyorum kendisinden, ve zerre güvenmiyorum ona artık herşeyi laf herşeyi yalan geliyor, bana muhtaç burda oyuzden böyle diye düşünüyorum. Ailemi ve beni üzüp yiprattigi için kendinden ve ailesinden tiksiniyorum. Çözemiyorum, iki karakterini de gördüm artık. Ailesinin yanında esip gürleyen hakaretler edip bana it muamelesi yapan, benim aileme ilgisiz alakasız soğuk kalan insan müsveddesi. Buraya gelince kul köle ama yüz verince esip gurlemeye hazır ne olduğu belirsiz bir adam.
Ne yapacağımı bilmiyorum. Ailemi üzdüğüm için kendimi affedemiyorum. Okadar temiz saf güzel duygularla beni beklerken o gün için heyecanlı iken hepsi çok ama çok yoruldu üzüldü ve yıprandı, annemin gözyaşları gözümün önünden gitmiyor. Ben yanlış kişiyi seçtim, tanıyamadım benim hatam ve ailemi üzdüm istemeden yıprattım. Bazı şeyleri göremedim öncesinde. Bir insanı ailesinin içinde, kendi çöplüğünde tanımak lazımmış bilemedim... Evlenmeden önce bir tartışma sonrası kayinbabam söyle demişti "benim essek oğlum seni kaybeder de bosanirsaniz ben düğün parasını ondan çatır çatır geri almayı bilirim", ozaman şok olmustum, bir baba nasıl böyle bir laf eder dedim. Halbuki ozaman anlamalıydım..
Ya ben en çok bu profil Norveçte naısl yaşıyor ona şaşırıyorum dönerci fln mı?Merhaba herkese,
Arkadaşlar şimdi burdan medet umuyorum işte. Bazı arkadaşlar burdan mı medet umuyorsun diyordu. Bugüne kadar burdan medet ummuyordum fakat bugünden sonra burdan medet umup adam akıllı öneri bekliyorum, hukuken işlem başlatmış tecrübeli, hakaret ve tehdit davası açmış arkadaşlar var ise paylaşırlarsa tecrübelerini çok sevinirim. Avukat arkadaslar da yol gösterirse cok sevinir, hatta avukatım olmasını rica ederim.
Konuyu zaten biliyorsunuz, yanlış bir seçim, İnsan müsveddesi, şiddete eğilimli bir ruh hastası şizofrenle baş etmeye çalışıyorum.
Bu insanla bir kaç gün daha aynı çatı altında kalmak zorundayım. Birkaç gün sonra taşınacağım oyuzden şuan elim kolum bağlı polisi arayamıyorum alsalar birkaç güne salarlar başıma bela olur. Zaten her gun psikolojik şiddet goruyoruım. Annemlerle neredeyse 7/24 telefondayım sırf içleri rahat etsin diye ki kaç kere kufurunu tehdidini duydular huzursuzlar 1 aydır......... Bunları yasıyor benim ailem............
Ben kendimi odama kapadım çıkmıyorum gerekmedikçe. Gidip gelip küfür, iftira, tehdit, rahatsız etmek için elinden geleni yapıyor.
Bana nakit borcu var ve arabası benim üzerime son 2 senedir, arabasının degerı 30 Bin TL bana olan borcu 15 Bin TL. Yani benim amacım para olsa arabasını vermem zaten bunu idrak edemiyor ayrıca arabasını elinden almadım kullanıyor hergun. Ruhsatı da herseyı onda.
Ben ayrılacagımız için borcunu senet yapmadan veya ödemeden, anlaşmalı boşanma dilekçesini imzalamadan arabasını vermeyecegımı soyledim. Ondan beridir bana düşman, ne sırrım varsa anasını babasını arkadasını kım varsa arayıp anlattı, üzerine iftiralar attı, üstüne küfür, aileme küfür hakaret, hem yuzume hem arkamdan.
"Ailenin cenazesine gidersin hepsini öldürtürüm, hayatını mahvederim, burayı sana dar ederim, TR de de aileni bitirrim, arabanı baltalar parçalarım..." Ettiği küfürleri burda sıralayamıyorum ama aklınıza gelebilecek hepsini saydı, gerçekten abartısız hepsini son 2ayda duydum. Kulaklarım pislik doldu.... Ben bir iki ses kaydı yaptım tartısma sırasında kendi de gordu ama okadar ofke kontrolu olmayan bir ruh hastası ki hakaretlerıne devam etti. Gunler boyle gectı ben hep odaya kapatıyorum kendimi lazım olmadıkca cıkmıyorum. Suanda da o odadan yazıyorum, ilerde bu entryi okursam hatırlarım bu zor günlerimi. İnsanlar suan Corona ile mucadele veriyor, ben bu virus ile bu inanın daha tehlikeli...
Senet için iki dilde olması gerektiğini soylemiştim, kabul etmişti sonra hazırlatıp email attı ve senedin sadece Norveççe olduğunu gördüm. Avukatıma gosterdım olmaz dedı, hem kendının Norvecce sertifikası yok hem de ortak dilimiz Turkce oyuzden ben de TR deki bosanma davasında kullanamam. Değiştirilmesi gerektiğini mail olarak cevap yazdım kibar bir şekilde. Okumasıyla beraber odasından cıkıp benım kapımı zorla acıp uzerıme yurudu, yıne etmediği kufur hakaret kalmadı. Notere onaylatılması gerektıgını soyledıgımde de aynısını yapmıstı ama bu sefer tamamen ipini kopardı.... Babasını aradı, babası da kendi gibi, "baba yolla adamları silahları çıkar, yolla anasının babasının evini başlarına yıksınlar, baba işi yokuşa sürüyor baba, bilmemnelerini bilmem napıcam yaşatmıcam baba, evde ne varsa esyası kıracam, geberticem baba, bak o.... bak şu kah..ye baba bana şart koşuyor, rezil etmem mi ben bunu baba, arıcam babasını da o *YAVŞ.K* babasını da arıcam baba *g.t* babası telefonuna bakmıyor baba"..........................
Bu küfürü ettiği babacım 70+ yaşında ve kendi öz babası koşturmazken bu insan musveddesi için o koşturmuştu. Bu kadar nankör pislik bir insan işte ibret alın böyle ruh hastaları var evet! Bu ettiği küfür okadar ağırıma gittiki kulaklarımdan silinmiyor saatlerdir yankılanıyor........... Babacığımın güzel yuzu kalbi aklıma geliyor bu insanlarla muhatap edip bu duruma dusurdugum için kendimdem utanıyorum kahroluyorum.............
Ben hayatımda ilk kez böyle bir aile ve insan musveddesi ile karşılaştım......... Kendimden utanıyorum bu adama nasıl inandım ilk başta. Acımışım resmen kendini herseyde magdur gostermıstı acındırmıstı megersem hepsını hakedıyormus arkasından konustugu ınsanların gunahı yokmus, en basta eski sevgilisi, o kız da dava acmıs buna tehdıtten, bu bana mesajı kendı yazıp ıftıra attı demıstı ama bunları yasadıktan sonra dogru oldugu besbellı, başta kesinlikle aşk değildi sevdiğimi sanmışım meğer acıma duygusu ve memleket hasreti veya kulturun özlemi ile yaptğım feci bir yanlışmış..
Bana hakaret kufur etti aylarca sustum, asla seviyesine inmedim ama babama bu küfürleri ettiği için bu işin peşini asla bırakmıcam taşınır taşınmaz dava açıcam.
Şimdi tecrubesi olan veya avukat olan arkadaslar, lutfen bir yol gosterin. Ne yapmalıyım? Ben bu küfürün ve aylardır magruz kaldığım şiddetin hesabını sormazsam Allah gecınden versin ama ailemi kaybedersem olurda bir gün bunu suan aglayarak yazıyorum, Allahım sen koru, eger bunun hesabını sormazsam kendimi asla affedemem.
Lutfen bir yol gosterin ne yapabilirim. Bu insanın bu yaptıkları yanına mı kalacak?..............................
Su mubarek ayda dua ediyorum ama hukuken de ne gerekiyorsa yapacagım hem burda hem Turkıyede! Bana burda "hadi arasın polisi en fazla ulke dışı ederler, TR de ne yapabilecek anasını babasını gidip gebertmem mi, nereye kacaklar baba? hepsinin a...na korum. vs vs" babasıyla konusmaları bu sekılde. Siz düşünün ne tip insanlara denk gelmişim.
Lütfen bu durumda neler yapabilir ne davalar acabilir ne tazminatlar veya cezai kararlar cıkartabilirim bilgi verin.