• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evlat Edinme Evlat Edinenler Lütfen Duygularınızı Bizimle Paylaşın

Evlat edinen annelerin paylaşım alanı. Prosedürler neler ? Neler yaşadık ? Neler yaşıyoruz ?
H hayal1617 yazınızı okudum biraz ordan burdan karmaşık gibi gelsede anlamaya çalıştım.niye bilmiyorum ama cevap yazmak istedim...anladığım kadarı ile evlat edinemiyorsunuz eşiniz sebebi ile... o sebeple aklınız ve duygularınız biraz karışmış gibi geldi bana galiba nacizane fikrim tabi.. öncelikle elbetteki buradaki hemen hemen hiçbirimiz biyolojik olarak çocuk sahibi olamadığımızdan bu yola eğildik..yoksa ne yalan söyleyeyim aklımdan bile geçmezdi evlat edinme.. kendi adıma konuşayım ilk bu içimdeki annelik duygusunu bir bebekle yaşamak için eşiminde desteği ve hatta ilk onun isteği ile evlat edinmek istedim... elbetteki sonra sonra bir çocuğa sahip çıkma sevapları geldi aklıma.. Ha bu sonra geldi diye Allah bu sevaplardan bizi yoksul tutacak diye bir saçma düşünce olamaz tabiki.. daha sonra dedimki kendi kendime ben bebeğim geldiğinde her anımı doya doya yaşayıp Allah ıma şükredeceğim...herşey ALLAHtan bugun varız yarın yokuz sonuçta..olamaz şeyler gelmedimi hep başımıza..biyolojık ailenin gelip geri çocuğu istemesi meselesine geleyim;ilk zamanlar eğer biyolojik aile gelirse bebeği geri veririm insanlık hali olmuştur mecbur kalmıştır bırakmıştır yoksa annesinden bir evladı ayıracağım bunu nasıl yapabilirim? hele bir evlat sahibi olmayı bu kadar isterken onu evlatsız nasıl bırakabilirim diyordum ama şimdi kararım tamamen ters yöne.. düşündüm ki benim bir evladım olsa şartlar ne olursa olsun ondan asla ve asla vazgeçmem...ve böyle evladından vazgeçen aileye ben evladımı neden vereyim en ufak bir zor durumda yine bırakmayacağını nereden bilebilirim...birde hani sanki dinimizin evlat edinmeye karsıymıs gibi gösterilmesine de acayip sinir oluyorum.. sanki herkes dört dörtlük dinimizi yaşıyorda bir evlat edinme eksik kalsın! aksine bir sahipsiz ihtiyac halindeki bebeğe yuvanı sevgini açıyorsun bundan daha büyük sevap olabilir mi.. kaldıki peygamber efendimizin himayesinde büyüyen çocukların haddi hesabi yok ha şimdi biz o dönemdeki gibi şeriate mahrumiyete dikkat etmiyoruz o ayrı.. bu sebeple de bazı şartları yerine getirirsek dini yönden kafamızı kurcalayanlarıda halletmiş oluruz..ben kendi adımada bunları çözdüm..ve birde soy meselesi hani hırsızsa geninde vardır hikayesi yada yapılan saçma araştırmalar.. kişi kimi severse ona benzermiş her haliyle.. biz yeterki sevelim sadece sevelim bize benzeyecektir.. bir başka düşüncem ise kendisinin doğurmasına rağmen evladına sahip çıkamayan yürekler varken; bizim doğuramamıza rağmen sahip çıktığımız bebekler varsa Allah bu imtihanı boşuna bizim gibi yüreğe sahip olanlara vermemiştir vardır bir hikmeti..
Ne güzel yazmışsın elaali. Arkadaşın yazısı o kadar karışık ki önce anlamakta güçlük çektim. Belki duyguları da henüz karışık.
Dediklerine katılıyorum. Dinle ilgili kısma hiç girmiyorum. Herkesin Allah ile arasında, ne desek boş. Bir de hep sanki evlat edinince çok büyük bir sevap kazanılıyormuş izlenimi yaratılıyor. Bunu da bilemeyiz. Allah herkese yaptıkları iyiliklerden dolayı güzellikler göstersin. Ancak şöyle düşünüyorum: bebeğimiz bizim yanımıza gelerek bize tarifi imkansız bir mutluluk veriyor. Asıl sevap onunki değil mi? Herkese bol sabırlar diliyorum.
 
H hayal1617 yazınızı okudum biraz ordan burdan karmaşık gibi gelsede anlamaya çalıştım.niye bilmiyorum ama cevap yazmak istedim...anladığım kadarı ile evlat edinemiyorsunuz eşiniz sebebi ile... o sebeple aklınız ve duygularınız biraz karışmış gibi geldi bana galiba nacizane fikrim tabi.. öncelikle elbetteki buradaki hemen hemen hiçbirimiz biyolojik olarak çocuk sahibi olamadığımızdan bu yola eğildik..yoksa ne yalan söyleyeyim aklımdan bile geçmezdi evlat edinme.. kendi adıma konuşayım ilk bu içimdeki annelik duygusunu bir bebekle yaşamak için eşiminde desteği ve hatta ilk onun isteği ile evlat edinmek istedim... elbetteki sonra sonra bir çocuğa sahip çıkma sevapları geldi aklıma.. Ha bu sonra geldi diye Allah bu sevaplardan bizi yoksul tutacak diye bir saçma düşünce olamaz tabiki.. daha sonra dedimki kendi kendime ben bebeğim geldiğinde her anımı doya doya yaşayıp Allah ıma şükredeceğim...herşey ALLAHtan bugun varız yarın yokuz sonuçta..olamaz şeyler gelmedimi hep başımıza..biyolojık ailenin gelip geri çocuğu istemesi meselesine geleyim;ilk zamanlar eğer biyolojik aile gelirse bebeği geri veririm insanlık hali olmuştur mecbur kalmıştır bırakmıştır yoksa annesinden bir evladı ayıracağım bunu nasıl yapabilirim? hele bir evlat sahibi olmayı bu kadar isterken onu evlatsız nasıl bırakabilirim diyordum ama şimdi kararım tamamen ters yöne.. düşündüm ki benim bir evladım olsa şartlar ne olursa olsun ondan asla ve asla vazgeçmem...ve böyle evladından vazgeçen aileye ben evladımı neden vereyim en ufak bir zor durumda yine bırakmayacağını nereden bilebilirim...birde hani sanki dinimizin evlat edinmeye karsıymıs gibi gösterilmesine de acayip sinir oluyorum.. sanki herkes dört dörtlük dinimizi yaşıyorda bir evlat edinme eksik kalsın! aksine bir sahipsiz ihtiyac halindeki bebeğe yuvanı sevgini açıyorsun bundan daha büyük sevap olabilir mi.. kaldıki peygamber efendimizin himayesinde büyüyen çocukların haddi hesabi yok ha şimdi biz o dönemdeki gibi şeriate mahrumiyete dikkat etmiyoruz o ayrı.. bu sebeple de bazı şartları yerine getirirsek dini yönden kafamızı kurcalayanlarıda halletmiş oluruz..ben kendi adımada bunları çözdüm..ve birde soy meselesi hani hırsızsa geninde vardır hikayesi yada yapılan saçma araştırmalar.. kişi kimi severse ona benzermiş her haliyle.. biz yeterki sevelim sadece sevelim bize benzeyecektir.. bir başka düşüncem ise kendisinin doğurmasına rağmen evladına sahip çıkamayan yürekler varken; bizim doğuramamıza rağmen sahip çıktığımız bebekler varsa Allah bu imtihanı boşuna bizim gibi yüreğe sahip olanlara vermemiştir vardır bir hikmeti..
merhaba kardeş aklımda bir karışıklık yok sadece kendi çapımda gördüğüm deneyimlediğimi paylaşma ihtiyacı hissettim ve yazdım evlat edinme kutsal bir karar ve eylem ve yaşamak zorluklarına rağmen başka güzel olmalı annelik duygusu genlerimizde aşırı sevip bağlanınca bu sevginin bağlılığın vermiş olduğu yanlışlar oluyor gördüğüm kadarıyla ve mesleğimde hemşirelik olunca kendi çapımda anladığım kadarıyla bana göre bağlılıktan kaynaklı psikolojik kısmını yorumladım bende eşimin kızını çok seviyorum ama ama....neyse en azından yanlış anlayan yok yorumları o sevindirici...Allah'a emanet olalım
 
arkadaşlar ben o yazıyı çalışırken yazdım aslında evlat edinmeyle ilgili bir cümle okudum yorumlarda kendimce yanlış kanı düşünce idi ona binayen yorumlarken duygularıma hakim olamadım ve uzadı konu konuyu bitiremeden diğer başka bir konuya geçtiğimden karışmış olabilir elbet benim kendi yazım olduğundan bana gayet açık net yazılan konu:) vesselamki Allah meleklerinizi size bağışlasın Allah'a emanet olun
 
burdan yazılan yazı silinmiyor anladığıma göre eğer silinseydi silcektim çünkü ancak olmadı yapcak bişey yok
Merhaba. Yazılar ancak ilk 10 dk içinde silinip, değiştirilebiliyor. Yazınızda hiçbir noktalama işareti olmadığı için cümleler anlamını kaybediyor, karışıklık ondan oldu sanıyorum. Çalışırken yazdığınız için öyle oldu demek:)) Allah sizin de hepimizin çocuklarını bağışlasın. İyi nöbetler dilerim.
 
Merhaba. Yazılar ancak ilk 10 dk içinde silinip, değiştirilebiliyor. Yazınızda hiçbir noktalama işareti olmadığı için cümleler anlamını kaybediyor, karışıklık ondan oldu sanıyorum. Çalışırken yazdığınız için öyle oldu demek:)) Allah sizin de hepimizin çocuklarını bağışlasın. İyi nöbetler dilerim.
teşekkürler benim çocuğum yok iyi günler
 
H hayal1617 yazınızı okudum biraz ordan burdan karmaşık gibi gelsede anlamaya çalıştım.niye bilmiyorum ama cevap yazmak istedim...anladığım kadarı ile evlat edinemiyorsunuz eşiniz sebebi ile... o sebeple aklınız ve duygularınız biraz karışmış gibi geldi bana galiba nacizane fikrim tabi.. öncelikle elbetteki buradaki hemen hemen hiçbirimiz biyolojik olarak çocuk sahibi olamadığımızdan bu yola eğildik..yoksa ne yalan söyleyeyim aklımdan bile geçmezdi evlat edinme.. kendi adıma konuşayım ilk bu içimdeki annelik duygusunu bir bebekle yaşamak için eşiminde desteği ve hatta ilk onun isteği ile evlat edinmek istedim... elbetteki sonra sonra bir çocuğa sahip çıkma sevapları geldi aklıma.. Ha bu sonra geldi diye Allah bu sevaplardan bizi yoksul tutacak diye bir saçma düşünce olamaz tabiki.. daha sonra dedimki kendi kendime ben bebeğim geldiğinde her anımı doya doya yaşayıp Allah ıma şükredeceğim...herşey ALLAHtan bugun varız yarın yokuz sonuçta..olamaz şeyler gelmedimi hep başımıza..biyolojık ailenin gelip geri çocuğu istemesi meselesine geleyim;ilk zamanlar eğer biyolojik aile gelirse bebeği geri veririm insanlık hali olmuştur mecbur kalmıştır bırakmıştır yoksa annesinden bir evladı ayıracağım bunu nasıl yapabilirim? hele bir evlat sahibi olmayı bu kadar isterken onu evlatsız nasıl bırakabilirim diyordum ama şimdi kararım tamamen ters yöne.. düşündüm ki benim bir evladım olsa şartlar ne olursa olsun ondan asla ve asla vazgeçmem...ve böyle evladından vazgeçen aileye ben evladımı neden vereyim en ufak bir zor durumda yine bırakmayacağını nereden bilebilirim...birde hani sanki dinimizin evlat edinmeye karsıymıs gibi gösterilmesine de acayip sinir oluyorum.. sanki herkes dört dörtlük dinimizi yaşıyorda bir evlat edinme eksik kalsın! aksine bir sahipsiz ihtiyac halindeki bebeğe yuvanı sevgini açıyorsun bundan daha büyük sevap olabilir mi.. kaldıki peygamber efendimizin himayesinde büyüyen çocukların haddi hesabi yok ha şimdi biz o dönemdeki gibi şeriate mahrumiyete dikkat etmiyoruz o ayrı.. bu sebeple de bazı şartları yerine getirirsek dini yönden kafamızı kurcalayanlarıda halletmiş oluruz..ben kendi adımada bunları çözdüm..ve birde soy meselesi hani hırsızsa geninde vardır hikayesi yada yapılan saçma araştırmalar.. kişi kimi severse ona benzermiş her haliyle.. biz yeterki sevelim sadece sevelim bize benzeyecektir.. bir başka düşüncem ise kendisinin doğurmasına rağmen evladına sahip çıkamayan yürekler varken; bizim doğuramamıza rağmen sahip çıktığımız bebekler varsa Allah bu imtihanı boşuna bizim gibi yüreğe sahip olanlara vermemiştir vardır bir hikmeti..
Biz de yavrularimızda cokkkkk şanslı yiz cokkkkk .....Rabbim bize yol gösterdi en iyisi en güzeli için biz varız ve minik bir el hayat verecek bundan ötesi yok. ...Yetiştirme ile ilgili aynen katılıyorum size Ne ekersen onu biçersin sevgi ile iyi niyet ile gül gibi bakar büyütür üz misler gibi :)
 
Son düzenleme:
Her bu liste paylasildiginda kavuşan annelere bakıyorum ne zaman müracaat etmiş kız mı erkek mi ne zaman kavuşmuş. ... hesap yapıyorum kendi kendime bir umut şu zamanda gelir ben gelene kadar yapacaklarimi yapim hahahahahahahah daha ne planlar. ..Bide diyorum Allah ayarlamıştır tır vaktini saatini ama illaaaa şu listeyi baştan aşağı süzücem:):KK66:

aynı ben gibi ya okuyunca güldüm :)))) ne kadar sürede kavulşulmuş kendimi ona göre planlıyorum
 
biberon muhabbeti bizde de var :) dün akşam "bazı çocuklar biberondan süt içer bazı çocuklar annesinin memesinden süt içer" diyordu yine :) bir soru sorup verdiğiniz tepkiye göre tatmin olursa uzunca bir dönem suskunluk yaşanabiliyor. ne kadar doğal tepkiler verirseniz o kadar doğal karşılıyorlar.



kızım 4,5 yaşında ve anaokuluna gidiyor. anaokulu kaydında aşı kartını istemişlerdi.
kızım 2 yaşındaydı bir araya geldiğimizde.. uzmanımızın önerisiyle onunla karşılaşmamızı, ilk buluşmamızı, onu ilk görüşte nasıl sevdiğimizi masallaştırarak anlattık. "iyi ki geldin, iyi ki bizim kızımız oldun" diyoruz.. diğer ezberlediği masallar gibi canı istediği zaman kızım bize anlatabiliyor hikayesini.. sonunda "iyi ki geldim ben, sizi seçtim" diyor:)
kızım geldiği yıl, evimizin yakınında bir kreşe gitmişti. kreş sahipleri ve müdürü öncesinden tanıdığımız için bir açıklama yapmamız gerekmedi. daha sonra özel bir anaokuluna başladı. yeni okulumuzun müdürü de durumumuzu biliyor ve destekliyordu. nüfus kağıdımız henüz değişmemişti. okul müdürü kaydı kendi yaptı. sınıf listesinde eski soyadının geçmemesini, sadece bizim soyadımızın bilinmesini sağladı.sınıf öğretmenimizle ve okul psikoloğuyla okul açıldıktan bir süre sonra kısa bir konuşma yaptık. aldığımız tepki "ama size çok benziyor" olmuştu..bu yıl sınıf öğretmenimiz ve psikolog değişti. psikologla durumumuzu paylaşıp soru sorma döneminin yakın olduğunu, o dönem yardıma ihtiyacımız olabileceğini söylemiştim. öğretmenimize de kızım doğuma ilişkin ilk akıl yürütmelere başladığı zaman açıklama yaptım. okulda da benim verdiğim yanıtlar verilsin, kafa karışıklığı olmasın diye.. bu yaş grubunun ne zaman nerde ne söyleyeceği belli olmuyor :) okulda takip ediyorlar, hala bir şey söylemedi..
evet okullarda bir takım özel kalması gereken bilgiler çok çabuk yayılıyor. biz okulu seçerken sektörün içinde olmanın kazandırdığı gözlem bilgisiyle biraz daha profesyonel davranacaklarına inandığımız bir okul seçtik. benim çevremdeki herkes biliyor zaten kızımın "doğum" şeklini...ama bu sadece bana özel bir bilgi değil. asıl kızımın özeli.. ben mesela arkadaşlarımın çoğunun normal doğumla mı sezaryenle mi doğduğunu,evde mi hastanede mi dünyaya geldiklerini bilmiyorum.. kızım ileride büyüdüğünde istediği arkadaşına söyler istemediğine söylemez.. istediğim şey bu mevzunun normal ya da sezeryenle doğum gibi bir ayrıntı olarak kalması. asıl önemli konunun anne-babasının kendisine duyduğu sevgi ve gösterdiği ilgi olması. ben okuldakilerle konuşurken buna özellikle değindim. mahkememizin tamamlandığı gün bizim paylaştığımız kişiler dışında okulda kimsenin konuyla ilgili bilgisinin olmadığını görmek hoştu :) biz pastayla gidince şaşırıp"sizin doğumgününüz olmamış mıydı" dediler. "güzel bir gün pastası bu" dedik :)
kızımın okulda iki arkadaşının kardeşi oldu. yazdan bu yana ısrarla kardeş istiyor. bebeklerle çok ilgileniyor. kendi bebekliğinden örnekler veriyor.. böyle mi yapıyordum şöyle mi diye.. biz ne yazık ki bebekken bir arada değildik. geldiği zamanı bebeklik kabul ediyoruz, öyle cevaplar veriyoruz. iki kez yaptı doğumla ilgili akıl yürütmesini, en son merak ettiği "bazı çocuklar annesinin karnında büyüyor ya, ordan nasıl çıkıyolar onu bulamadım anne" dedi mesela :) doktorlar yardım ediyor dedim :)
sevgiler...

konuya çok güzel değinmişsiniz, değilmi kimse sezeryanlamı ya da normal doğumlamı doğdu bunu sorgulamıyor ve paylaşmıyor.üstünde durulmuyor. bu da bir doğum şeklidir. önemli olan anne baba olabilmek. zaten doğurmakla anne olunsaydı onca insan çocuğunu bırakmazdı. anne baba olmak emek aradaki bağdır..
 
evladına kavuşan anneler emzirebilen varmı aranızda.. bu konuyla ilgili önceden yazılar yazılmış ama net ben emzirdim geldi diye göremedim bir yazı o sebeple soruyorum.. şahsen ben ankaradaki o emzirme birimine de başvurmayı düşünüyorum.. en azından soru sordugunda kızım emzirebildim seni demek istiyorum..

ben de emzirmeyi çok istiyorum özellikle sağlıklı beslenmesi için. ama bu konuda bence açıklama yapmaya gerek yok. çünkü o kadar tanıdığım var doğum yapan,çoğu da emziremiyor. süt gelmiyor falan.
 
evlatlık isteyen eşleri rıza gösteren kendilerine güvenen herkes evlat edinsin bir yavru bile kurtulsa ne mutlu dünya sınav alemi dört dörtlük melekler ne kendi evladına nede başkasına olabiliriz ne yaşancaksa ne olcaksa o olur zaten onu kimse engelleyemez herşeyin olumsuzluklarından bakarsak bir adım bile ilerliyemeyiz kız olursa baba elini tutatamaz erkekse anne evlatlığı boşverin hayatta hiçkimseye el verilmiyomu hiçbir yabancıyla aynı odada kalınmıyomu bunlar bana sadece abartı kendine ve eşine güveniyosan sıkıntı yok eşine veya kendine güvenmezseniz evlatlığa değil herkeste yanlış düşünceye kapılabilir öyle bir eş olursa varsa zaten olmaz olsun ahirete kadar yalnız kalıyım ben evlatlık alamam çünkü eşimin bir kızı var ilk evliliğinden o yüzden istemiyor galiba bende ısrar etmiyorum ancak isteseydi aklımdan zerre şöyle olursa böyle olursa falan geçmiyor eşimin kızına elimden geldiğince doğru olmaya çalıştım çokda seviyorum benim benim kendi evladımla aynı kırmadımmı oldu yapcak bişey yok hayatta herşey var gülmek kadar ağlamakda var aynen öyle anne babası kemiklerini kırsın öldürsün sokağa atsın hiçbirşey değişmiyor ama sizin en ufak hatanız ki hata dahi olmasada bir volkan gibi büyüyüp patlayabiliyo burda bazen çelik gibi sinirlere sahip olmak gerek...ama şuna karar verin önce o zaman doğru kararı verceksiniz evlatlığı kendi annelik babalık duygusunu bastırmak içinmi alıyorsunuz yoksa bunlarla beraber Allah rızası içinmi alıyorsunuz bu ikisi çok farklıdır çünkü mesela ilkinde sadece kendi annelik babalık duygularınızı törpülemek için alırsanız o çocuğu yanlış sahiplenebilirsinizki genelde böyle olur nedir bu yanlış sahiplenme şöyle açıklıyım bana göre o çocuğu kendi malın gibi sahiplenirsin ve bir gün gerçek ailesi biyolojik aile çıkınca gereken olgunluğu gösteremezsin kabullenemezsin anlayışlı gibi gözükürken bir taraftan ezeli düşman rakip gibi görerek biyolojiği alttan alttannazikçe karalarsın bunu bilerek yaparsın farkettirmeden anlayışlı iyi melek anne rolüyle çünkü biyolojiği asla kabul edemezsin hayatın boyunca veya çocuğa karşın bazı tutum davranışlar konuşmalar düşünceler yanlış olabilir yanlış sahiplenmede çünkü verilen emek sevgi vs.çocuğun tapusunu aldığı zannedilir yanlış ikinci seçenekte annelik babalık=Allah rızası burda hiçbir problem olamaz ilerde biyolojiğimi çıktı herşeye hazırdır ve kabuldür bilir zorla bişey olmaz sevgi herşeyin üstesinden gelir tevekkül eder çocuğa doğru yanlış bilgileri sevgiyi adabı usulu veriri ve onu ona bırakır çünkü bilir o elinden geleni yapmıştır gerisi Allah'ın takdiridir çok detaylı ince düşünmeyi doğru bulmuyorum eğer çok ince düşünmek gerekiyorsa ben evlatlık alabilseydim şöyle düşünrdüm eşime ve kendime ince detaylar hariç güveniyorsam şunu düşünürdüm bir evlat bile alsam bir evalat kurtulmuş demektir çünkü ordaki yavrular sokaklara düşüyor kötü yola düşüyor aç susuz işssiz güçsüz kalabiliyor bunları düşününce yapacağım hayır beyindeki ince düşünceler benim için gereksiz kalabalıktan başka bir ifadesi olamaz bana göre tabi olumsuzlukları düşünürksek zayıf karakter bozuk kötü düşüncelilere evlatlığa gerek kalmıyor haberlerde orda burda hiç duymadınızmı kendi evladına kardeşine yeğenine vs...Allah korusun insanın sütü kanı bozuk olmasın merhamet vicdanınızı dinleyin insanlık için bir evlat kurtarabiliyosanız ne mutlu hepinize hepiniz Allah'a emanet olun (kendi şahsi fikirlerimi yazdım kimseye özel değil kimse üzerine alınmasın genel bağlamda yani) farklı düşüncelere sahipler hep var olacaktır bunlarda benim fikrim bugün yanımdaki mesai hemşire arkadaşım ingilterede yapılan bilimsel araştırma sonucunda o çocuklar kötü ailelerin genetiği bozukların çocukları olduğundan bir aile çok kültürlü en iyi eğitimleri vs verildiği halde yine hırsızlık yapmış ve hepsi genelde böyle oluyor çıkıyor bu ve benzeri durumlar ingiltere bilim adamlarının araştırması yorum katılma katılmama kişiye kalır bana sorulursa ordan harika insanlarda çıkar normal iyi ailelerin çocuklarının hepsi çokmu iyi bu bana göre o kurumdaki ve o tarz durumdaki çocukları insanları damgalamak dışlamak soyutlamaktan başka birşey değil dedimya her düşünceden insan var benim düşüncelerimde beni bağlar bana göre onlar yanlış onlara göre ben ama bana göre onlar yanlış ahirete kadar bu fikirdeyim çok yanlış düşünceler...neyse üzüldüğümden bir türlü noktalayamadım tekrar iyi günler Allah'a emanet olalım hepimiz inşallah takdiri ilahi hakkımızda hayırlısı olsun inşallah amiinn...

benim fikrim bence eşinin de bu konuya olumlu bakması gerekir diye düşünüyorum. mesela ben çocuğu olan bir insanla evlenmiş olsaydım, başka kadına ait olan çocuğa anne olamayabilirdim. evlat edinmekle onun arasında çooook fark var. sen onun çocuğuna anne olabildiğin için onun da bunu gönülden yapması lazım. tabi yine karar ikinizin biliyorsun bu iş zorla olacak iş değil. inşallah yakın zamanda dileğin gerçekleşir
 
Ne güzel yazmışsın elaali. Arkadaşın yazısı o kadar karışık ki önce anlamakta güçlük çektim. Belki duyguları da henüz karışık.
Dediklerine katılıyorum. Dinle ilgili kısma hiç girmiyorum. Herkesin Allah ile arasında, ne desek boş. Bir de hep sanki evlat edinince çok büyük bir sevap kazanılıyormuş izlenimi yaratılıyor. Bunu da bilemeyiz. Allah herkese yaptıkları iyiliklerden dolayı güzellikler göstersin. Ancak şöyle düşünüyorum: bebeğimiz bizim yanımıza gelerek bize tarifi imkansız bir mutluluk veriyor. Asıl sevap onunki değil mi? Herkese bol sabırlar diliyorum.

kesinlikle sizlere katılıyorum. eğer sadece sevap için almak isteseydik hepimiz evlendiğimizde çocuk yapmaya uğraşmaz o kadar parayı hastaneye harcamaz, hemen evlat edinip o çocuğa harcardık. elbet benim de kafamda bir fikir vardı. ilk çocuğumu kendim doğuracaktım. ikinciyi de eğerki maddi durumum elverirse oradan alıp bir çocuğu büyütecektim. belki de yine hayallerim gerçek olacak o kadarını bilemiyorum hayat sürprizlerle dolu. ama şunu biliyorum eğer çocuğumuz olsaydı eşim ikinciyi evlat edinmeye yanaşmayabilirdi.... aynen biz o bebeklere çok şey borçluyuz, çevremde de sevaba girersin lafına uyuz oluyorum ya. çokmu kaba yazdım acaba :) sanki ben sevap işlemek için yapıyorum ben anne olmayı bir çocuk büyütmeyi ölmeden o hissi yaşamayı istediğim için bunu yapıyorum.
 
önceliklwe bu forumdaki birçok arkaşım gibi bende EVLATLIK lafını sevmiyorum o bana can o bana evlat .... Benim eşiminde bir kızı var ama çok şükür eşimde çok istiyor ve kızı ilede daha küçüklüğünden itibaren diyalog kurma şansım oldu ve ona da çok büyük bir sevgi sundum kalbimi açtım ve şu anda bir sorunumuz yok . Yani herşey kişiden kişiye değişiyor aynı durumda farklı sonuçlar alıyoruz evlat edinmede de bu böyle benim evladım sorunlu bir kişilik olur seninki düzgün her olay aynı sonucu vermez bilemeyiz ....ingilterenin bilimsel araştırması Allahın takdirini bilemez bence . sizinde söylediğiniz gibi hepimizi mükemmel ailelerden gelmiyoruz mesela benim annemin amcası şizofreni hastasıydı yada eşimin uzak akrabası hapse girdi bunları da hesaba katarak evleneceğiz ozaman kaldıki genetik kodunuz bundan 4-5 kuşak önceki bir büyük büyük dedenizin evlendiği tatar hanımdan dolayı çekik gözlü olmanıza sebep olabiliyor. Hangimizi kuşaklar önceki soyumuzdaki akrabları bilebilirzki . Bu kadar ince düşünmek gereksz biz bir yola çıktık bu yolda Allah hayırlısını versin herkese .
 
önceliklwe bu forumdaki birçok arkaşım gibi bende EVLATLIK lafını sevmiyorum o bana can o bana evlat .... Benim eşiminde bir kızı var ama çok şükür eşimde çok istiyor ve kızı ilede daha küçüklüğünden itibaren diyalog kurma şansım oldu ve ona da çok büyük bir sevgi sundum kalbimi açtım ve şu anda bir sorunumuz yok . Yani herşey kişiden kişiye değişiyor aynı durumda farklı sonuçlar alıyoruz evlat edinmede de bu böyle benim evladım sorunlu bir kişilik olur seninki düzgün her olay aynı sonucu vermez bilemeyiz ....ingilterenin bilimsel araştırması Allahın takdirini bilemez bence . sizinde söylediğiniz gibi hepimizi mükemmel ailelerden gelmiyoruz mesela benim annemin amcası şizofreni hastasıydı yada eşimin uzak akrabası hapse girdi bunları da hesaba katarak evleneceğiz ozaman kaldıki genetik kodunuz bundan 4-5 kuşak önceki bir büyük büyük dedenizin evlendiği tatar hanımdan dolayı çekik gözlü olmanıza sebep olabiliyor. Hangimizi kuşaklar önceki soyumuzdaki akrabları bilebilirzki . Bu kadar ince düşünmek gereksz biz bir yola çıktık bu yolda Allah hayırlısını versin herkese .
Yazdiklarina kelime kelime katiliyorum.benm gormedigim dusunmedigim seyleri gosterdin bana yazdiklarinla.gen olayi ozellikle.ellerine saglik
 
Günaydın arkadaşlar :) Kızımla bir haftamızı geride bırakıyoruz bugün. Beklerken saat geçmezken bir anda 1 hafta geçmiş bile kızımla beraber.

Çok fazla forumu okumaya fırsatım olmuyor, kızım tüm vaktimi alıyor. daha doğrusu tüm vaktimi kızıma ayırıyorum. onu izlemek bile öyle güzel ki :) Biraz şımarttım sanırım kızımı, en çok göğsümde uyumayı seviyor, eşim bizi koalalara benzetiyor o vaziyette :) kalbi kalbimin üstünde atıyor, o minnacık elleri iki yana açılmış, sımsıkı tutuyor minnacık parmaklarıyla beni. Bazen kafayı kaldırıp bana bakıyor, göz göze geliyuoruz, yamuk bir sırıtış ve neşeli bir ses çıkarıp kafayı geri koyuyor göğsüme. Binlerce şükür rabbime kızımı verdi bana. Her anım, şükretmekle geçiyor inanın, pamuk kızım, bal kızım kucağımda evin kokusu değişti, hala rüya gibi :)

Ve her geçen an büyüyor içimdeki duygular. daha kucağıma alır almaz aşık olmuştum, daha ötesi olamaz demiştim o an hissettiklerimin. oluyormuş, heran daha öteye geçiyormuş o koca sevgi. yüreğim patlayacak kadar çok çok çok çok çok çok seviyorum prensesimi, nasıl anlatılır ki :)

Eşimle öyle günde kırk kere konuşma adetimiz olmadı hiçbir zaman bizim. Kalktığımda günaydın diye mesaj atardım, o da işten çıkarken birşey lazım mı diye arardı eskiden. şimdi günde defalarca arıyor, 1 saat oldu yeni resim yok mu diye soruyor :) koşa koşa geliyor eve erkenden çıkıp işten, kızına bakmaya doyamıyor o da :)

tüm büyükler heyecan içinde, resmen yarışıyorlar birbirleriyle görmelisiniz :) mesela benim erkek kardeşim var bi tane, öyle çoluk çocukmuş pek haz etmez, klasik asi delikanlı havalarındadır, aramazsanız aramaz sormaz falan :) hergün arıyor, hafta sonuna bilet almış günübirlik gelip yeğenini görecekmiş :)

Ev dolup taşıyor hergün, inanamıyorum :) kızım gelmiş de hayırlı olsuna geliyor herkes :)

Çoğu kişi bana benzetiyor kızımı, eşim hadi ordan diyor, benim kızım daha güzel annesinden

Allahım tüm bekleyenlerin kucağını doldursun hayırlısıyla inşallah.

Kızım teyzelerine öpücükler yolluyor :D
 
Günaydın arkadaşlar :) Kızımla bir haftamızı geride bırakıyoruz bugün. Beklerken saat geçmezken bir anda 1 hafta geçmiş bile kızımla beraber.

Çok fazla forumu okumaya fırsatım olmuyor, kızım tüm vaktimi alıyor. daha doğrusu tüm vaktimi kızıma ayırıyorum. onu izlemek bile öyle güzel ki :) Biraz şımarttım sanırım kızımı, en çok göğsümde uyumayı seviyor, eşim bizi koalalara benzetiyor o vaziyette :) kalbi kalbimin üstünde atıyor, o minnacık elleri iki yana açılmış, sımsıkı tutuyor minnacık parmaklarıyla beni. Bazen kafayı kaldırıp bana bakıyor, göz göze geliyuoruz, yamuk bir sırıtış ve neşeli bir ses çıkarıp kafayı geri koyuyor göğsüme. Binlerce şükür rabbime kızımı verdi bana. Her anım, şükretmekle geçiyor inanın, pamuk kızım, bal kızım kucağımda evin kokusu değişti, hala rüya gibi :)

Ve her geçen an büyüyor içimdeki duygular. daha kucağıma alır almaz aşık olmuştum, daha ötesi olamaz demiştim o an hissettiklerimin. oluyormuş, heran daha öteye geçiyormuş o koca sevgi. yüreğim patlayacak kadar çok çok çok çok çok çok seviyorum prensesimi, nasıl anlatılır ki :)

Eşimle öyle günde kırk kere konuşma adetimiz olmadı hiçbir zaman bizim. Kalktığımda günaydın diye mesaj atardım, o da işten çıkarken birşey lazım mı diye arardı eskiden. şimdi günde defalarca arıyor, 1 saat oldu yeni resim yok mu diye soruyor :) koşa koşa geliyor eve erkenden çıkıp işten, kızına bakmaya doyamıyor o da :)

tüm büyükler heyecan içinde, resmen yarışıyorlar birbirleriyle görmelisiniz :) mesela benim erkek kardeşim var bi tane, öyle çoluk çocukmuş pek haz etmez, klasik asi delikanlı havalarındadır, aramazsanız aramaz sormaz falan :) hergün arıyor, hafta sonuna bilet almış günübirlik gelip yeğenini görecekmiş :)

Ev dolup taşıyor hergün, inanamıyorum :) kızım gelmiş de hayırlı olsuna geliyor herkes :)

Çoğu kişi bana benzetiyor kızımı, eşim hadi ordan diyor, benim kızım daha güzel annesinden

Allahım tüm bekleyenlerin kucağını doldursun hayırlısıyla inşallah.

Kızım teyzelerine öpücükler yolluyor :KK70:
Bizden de prensese öpücükler.
 
Günaydın arkadaşlar :) Kızımla bir haftamızı geride bırakıyoruz bugün. Beklerken saat geçmezken bir anda 1 hafta geçmiş bile kızımla beraber.

Çok fazla forumu okumaya fırsatım olmuyor, kızım tüm vaktimi alıyor. daha doğrusu tüm vaktimi kızıma ayırıyorum. onu izlemek bile öyle güzel ki :) Biraz şımarttım sanırım kızımı, en çok göğsümde uyumayı seviyor, eşim bizi koalalara benzetiyor o vaziyette :) kalbi kalbimin üstünde atıyor, o minnacık elleri iki yana açılmış, sımsıkı tutuyor minnacık parmaklarıyla beni. Bazen kafayı kaldırıp bana bakıyor, göz göze geliyuoruz, yamuk bir sırıtış ve neşeli bir ses çıkarıp kafayı geri koyuyor göğsüme. Binlerce şükür rabbime kızımı verdi bana. Her anım, şükretmekle geçiyor inanın, pamuk kızım, bal kızım kucağımda evin kokusu değişti, hala rüya gibi :)

Ve her geçen an büyüyor içimdeki duygular. daha kucağıma alır almaz aşık olmuştum, daha ötesi olamaz demiştim o an hissettiklerimin. oluyormuş, heran daha öteye geçiyormuş o koca sevgi. yüreğim patlayacak kadar çok çok çok çok çok çok seviyorum prensesimi, nasıl anlatılır ki :)

Eşimle öyle günde kırk kere konuşma adetimiz olmadı hiçbir zaman bizim. Kalktığımda günaydın diye mesaj atardım, o da işten çıkarken birşey lazım mı diye arardı eskiden. şimdi günde defalarca arıyor, 1 saat oldu yeni resim yok mu diye soruyor :) koşa koşa geliyor eve erkenden çıkıp işten, kızına bakmaya doyamıyor o da :)

tüm büyükler heyecan içinde, resmen yarışıyorlar birbirleriyle görmelisiniz :) mesela benim erkek kardeşim var bi tane, öyle çoluk çocukmuş pek haz etmez, klasik asi delikanlı havalarındadır, aramazsanız aramaz sormaz falan :) hergün arıyor, hafta sonuna bilet almış günübirlik gelip yeğenini görecekmiş :)

Ev dolup taşıyor hergün, inanamıyorum :) kızım gelmiş de hayırlı olsuna geliyor herkes :)

Çoğu kişi bana benzetiyor kızımı, eşim hadi ordan diyor, benim kızım daha güzel annesinden

Allahım tüm bekleyenlerin kucağını doldursun hayırlısıyla inşallah.

Kızım teyzelerine öpücükler yolluyor :KK70:
hayırlı uğurlu olsun canım .bebekler öpülmezmiş koklanırmış .. bizim için miniğin kokusunu doya doya çek içine :) ben kendi adıma yazdıklarından çok etkileniyorum ve eminim ki arkadaşlarımda çok etkileniyordur.bütün hisslerini hissediyorum. maşallah subannallah sizlere...allahım nazarlardan esirgesin. inan sizin gibi evladına kavuşan annelerin yazmalarına o kadar ihtiyacımız var ki.. fırsat buldukça yazın bizlere...sevgiler...
 
Back